• Sonuç bulunamadı

BÜLENT ÇAKMAK, MUHAMMET TOPRAK, SEHER ARSLAN, MEHMET CAN NACAR, FAZLI DEM‹RTÜRK

GAZ‹OSMANPAfiA ÜN‹VERS‹TES‹ TIP FAKÜLTES‹ KADIN HASTALIKLARI VE DO⁄UM ANAB‹L‹M DALI

Olgu:

Amaç: Bu olgu sunumunda tekrarlayan ektopik olgusundaki tedavi seçeneklerinin tart›fl›lmas› amaçlanm›flt›r.

Olgu: 29 yafl›ndaki G:3, PO olan hasta sol tubal ektopik gebelik ön tan›s›yla klini¤imize refere edildi. Özgeçmiflinde ektopik gebelik nedeniyle iki kez laparatomi ile sol lineer salpingostomi yap›ld›¤› ö¤renildi. Ektopik gebelik cerrahisinden bir y›l sonras›nda adet rötar›, fliddetli sol kas›k a¤r›s› ve vajinal kanama flikayetleri olan hastan›n yap›lan de¤erlendirmesinde gebelik testi pozitif olarak saptand›. Ultrasonografik de¤erlendirmede ise sol tubal bölgede 4*4 cm ektopik odak ile uyumlu heterojen kitle ve douglasta s›v› koleksiyonu izlendi. Hasta rüptüre ektopik gebelik ön tan›s› ile acil laparatomiye al›n›p sol salpenjektomi uyguland›.

Sonuç: Fertilite arzusu olan ektopik gebelik olgular›nda mümkün oldu¤unca konsevatif yaklafl›m uygulanarak tubalar korunmal›d›r, ancak iki ve üzerinde tubal cerrahi geçiren olgularda salpenjektomi seçilecek cerrahi yöntem olarak düflünülebilmekle birlikte üçüncü tekrar ektopik gebeliklerde kullan›lan tek cerrahi yöntem salpenjektomi olarak de¤erlendirilebilir.

PB 80

SA⁄ ADNEKS‹YAL K‹TLE KL‹N‹⁄‹ ‹LE KARfiIMIZA ÇIKAN APPEND‹KS MUKOSEL‹: OLGU SUNUMU

NEfiE HAYIRLIO⁄LU, SUNA ÖZDEM‹R, BETÜL YORGUNLAR MED‹POL ÜN‹VERS‹TES‹ TIP FAKÜLTES‹, KADIN HASTALIKLARI VE DO⁄UM ANADALI

Olgu:

Amaç: Reprodüktüf dönemdeki kad›nlarda adneksiyal kitleler s›k karfl›lafl›lan patolojilerin bafl›nda gelir ve preoperatif de¤erlendirmesi iyi yap›lmal›d›r. Biz bu sunumuzda adneksiyal kitle klini¤i ile karfl›m›za ç›kan bir appendiks mukosel vakas› tan›mlad›k.

Olgu: 39 yafl›ndaki bayan hasta 4 ayd›r devam eden vajinal ak›nt› ve kas›k a¤r›s› flikayeti ile klini¤imize baflvurdu. Yap›lan jinekolojik muayenesinde özellik saptanmad› fakat, transvajinal ultrasonografide sa¤ pelvik bölgede yaklafl›k 53 x 58 mm boyutunda ince cidarl› kistik lezyon izlendi. Tümör belirteçlerinde CA-125, CEA, AFP ve CA-15-3 normal seviyelerde iken, CA-19-9 yüksek saptand›. Hasta adneksial kitle ön tan›s› ile yat›r›ld› ve laparoskopik olarak operasyona al›nd›. Gözlemde bilateral tuba overler normal izlendi. Bununla birlikte, appendiks bölgesinde yo¤un içerikli kistik lezyon saptand›. Kitle ekstirpe edilerek ç›kar›ld› ve frozen incelemesi sonucu appendiks mukosel olarak bildirildi. Hastan›n operasyon sonras› takiplerinde komplikasyon oluflmad› ve hasta postoperatif 1. günde taburcu edildi.

Sonuç; Appendiks mukoseli anatomik pozisyonu nedeniyle spesifik bulgu ve semptomlar içermez ve preoperatif kesin tan›s› için spesifik tarama ve görüntüleme yöntemi yoktur. Bu nedenle sa¤ adneksial kitlelerin ay›r›c› tan›s›nda appendiks mukoseli göz önünde bulundurulmal›d›r.

PB 81

SA⁄LIK ÇALIfiANLARININ C‹NSEL YOLLA BULAfiAN HASTALIKLAR HAKKINDAK‹ GENEL B‹LG‹ DÜZEYLER‹, HASTALARA YAKLAfiIMLARI VE HUKUK‹ BEKLENT‹LER‹ YAfiAM KEMAL AKPAK1, ÜM‹T SAVAfiÇI2, N. CEM ÖREN3, ÖMER COfiKUN4, HÜSEY‹N YILDIZ5, ERGENEKON KARAGÖZ6, GÖKÇEN GÖKÇE7, AHMET KARAKAfi4, MURAT ZOR8, H. CEM GÜL4

1 SARIKAMIfi ASKER HASTANES‹, KADIN HASTALIKLARI VE DO⁄UM KL‹N‹⁄‹, KARS

2 SARIKAMIfi ASKER HASTANES‹, ENFEKS‹YON HASTALIKLARI VE KL‹N‹K M‹KROB‹YOLOJ‹ KL‹N‹⁄‹, KARS

3 SARIKAMIfi ASKER HASTANES‹, RADYOLOJ‹ KL‹N‹⁄‹, KARS

4 GÜLHANE ASKER‹ TIP AKADEM‹S‹, ENFEKS‹YON HASTALIKLARI VE KL‹N‹K M‹KROB‹YOLOJ‹ B‹L‹M DALI, ANKARA

5 AFYON KOCATEPE E⁄‹T‹M HASTANES‹, KULAK BURUN BO⁄AZ KL‹N‹⁄‹, AFYON

6 GATA HAYDARPAfiA E⁄‹T‹M HASTANES‹, ENFEKS‹YON HASTALIKLARI VE KL‹N‹K M‹KROB‹YOLOJ‹ KL‹N‹⁄‹, ‹STANBUL

7 SARIKAMIfi ASKER HASTANES‹, GÖZ HASTALIKLARI KL‹N‹⁄‹, KARS

8 SARIKAMIfi ASKER HASTANES‹, ÜROLOJ‹ KL‹N‹⁄‹, KARS Amaç: En son verilere göre dünyada sadece Human Immunodeficiency Virus (HIV) tafl›y›c›l›¤›nda gelinen rakam, %50'si kendi tan›s›n› bilmeyen 34 milyon HIV pozitif hasta flekildedir. En son 2011 sa¤l›k bakanl›¤› verilerine göre ise ülkemizde, HIV tafl›y›c›l›¤› son y›llarda artarak yükselsede toplamda 4.303 olmufltur. Bizim gibi sosyal olarak kapal› toplumlarda cinsel yolla bulaflan hastal›klar (CYBH) dünya geneline göre daha az izlensede, toplumun özelli¤i aç›s›ndan hastal›¤›n› gizleme veya bilmeme sebebiyle sa¤l›k çal›flanlar› ekstra bir risk alt›ndad›r. Bu çal›flmada sa¤l›k çal›flanlar›n›n CYBH ile ilgili genel bilgi düzeyi, yaklafl›m› ve hukuki olarak beklentilerini araflt›rmay› amaçlad›k.

Gereç ve yöntemlerler: Bu çal›flma, 2012 y›l›n›n May›s ay›nda çok merkezli tutum belirleme çal›flmas› olarak haz›rland›. Kat›l›mc›lar çal›flma hakk›nda bilgilendirildi ve gönüllülük esas›na göre çal›flmaya dahil edildi. Kat›l›mc›lar mesleklerine göre 3 gruba ayr›ld›. 1. grupta doktorlar, 2. grupta yard›mc› sa¤l›k personeli (hemflire, cerrahi teknisyen, labarotuar teknisyeni, anestezi teknisyeni, hasta bak›m görevlisi), 3. grupta di¤er hastane idari personeli yer ald›. 1. grup 73, 2. grup 109, 3. grup 52 kifli olmak üzere toplam 234 kifli çal›flmaya dahil edildi. Çal›flmaya kat›lan deneklere CYBH ve bu hastal›klara yakalanan hastalara yaklafl›mlar› konusunda bilgi düzeyleri ile etik ve hukuki görüfllerini belirleyen 28 soru soruldu. Kat›l›mc›lar›n sözel r›zalar› al›nd›ktan sonra, anket sorular›n› kimlik bilgilerini belirtmeden yaln›z olarak özel bir odada yan›tlamalar› istendi.

Bulgular: Araflt›rma kriterlerine uygun, 124 (%53) kad›n, 110 (%47) erkek olmak üzere toplam 234 hastane personeli kat›ld›. 1.grubun yafl ortalamas› 31±4.9 (22-45), 2.grubun 31±5.6 (20-46), 3.grubun 35±8.3 (20-56) olarak bulundu. Gruplar›n evlilik yüzdeleri s›ras›yla %65.8, %63.3, %59.6 idi. "CYBH'dan akl›n›za ilk gelen hangisi" sorusuna, 1. grup ilk s›rada %65.8 ile Acquired Immuno Deficiency Syndrome (AIDS), ikinci olarak %15.1 ile sifiliz; 2. grup ilk s›rada %62.4 ile

AIDS, ikinci olarak %17.4 ile sifiliz; 3. grupta ilk s›rada %67.3 ile AIDS, ikinci olarak %13.5 ile hepatitler olarak yan›tlad›. Her 3 grupta da ilk s›rada ilk akla gelen hastal›k AIDS olarak saptand› ve istatiksel olarak gruplar aras›nda fark saptanmad› (p=0.71). "CYBH'a karfl› korunma yöntemlerinden size göre önemli olan ilk üçünü iflaretleyiniz" sorusuna, (kondom kullanmak, kiflisel temizlik, afl› yapt›rmak, t›bbi aletlerin sterilizasyon ve dezenfeksiyonu, tek efllilik, ilaç kullanmak, hastalar ile temas kurmamak) cevaplar› aras›ndan 1. gruptaki kat›l›mc›lar en çok tek efllilik, 2. ve 3. gruptaki kat›l›mc›lar kondom kullanmak olarak yan›t verdi. Bu soruya yan›t›, evli olan 148 (%63.2) kat›l›mc› ve bekar olan 86 (%36.8) kat›l›mc› aras›nda inceledi¤imizde ise evli gruptan %48 ile ilk s›rada tek efllilik yan›t› al›n›rken, bekar gruptan %43 ile ilk s›rada kondom kullanmak yan›t› al›nd›. "CYBH tedavi edilebilir mi?" sorusuna 1. gruptaki kat›l›mc›lar %91.8, 2. gruptaki kat›l›mc›lar %93.6 ve 3. gruptaki kat›l›mc›lar %80.8 oran›nda "evet tedavi edilebilir" yan›t›n› vermifltir. "Cinsel yolla bulaflan hastal›klar ile ilgili bilgilerinizi daha çok nereden ö¤rendiniz?" sorusuna (okul, televizyon, arkadafl, doktor, aile) cevaplar›ndan 1. gruptaki kat›l›mc›lar›n %78.1'i ve 2. gruptaki kat›l›mc›lar›n %75.2'i "okuldan ö¤rendim" yan›t›n› verirken, 3. gruptaki kat›l›mc›lar ise %46.2 ile birinci s›rada "televizyondan ö¤rendim" yan›t›n› verdi. Sonuçlar incelendi¤inde 3. grup ile 1 ve 2. grup aras›nda istatistiksel olarak anlaml› bir sonuç izlendi (p<0.01). "CYBH flüphenizde rahatl›kla doktora baflvurur musunuz?" sorusuna genel olarak her 3 grupta %80'nin üzerinde evet yan›t› verdi. Sonuçlar aras›nda istatiksel olarak anlaml› bir fark saptanmad› (p=0.410). "CYBH flüphenizde rahatl›kla doktora baflvurur musunuz?" sorusuna genel olarak her 3 grupta %80'nin üzerinde evet yan›t› verdi. Sonuçlar aras›nda istatiksel olarak anlaml› bir fark saptanmad› (p=0.41). Kat›l›mc›lara sorulan "fiu ana kadar t›bbi bir ifl kazas› (i¤ne batmas›, kesi, kan ve vücut s›v›lar› ile temas) yaflad›n›z m›?" sorusuna doktorlar›n %47.9'u, yard›mc› sa¤l›k personelinin %69.7 si, di¤er personelin ise %25 i "evet yaflad›m" cevab› verdi. Di¤er personelden özellikle t›bbi at›k ve temizlik ekibinin t›bbi ifl kazalar› yaflad›¤› belirlendi. En çok ifl kazas› yaflayan grup yard›mc› sa¤l›k personeli olarak belirlendi (%69.7). "CYBH'› olan hastaya t›bbi giriflimde bulundunuz mu?" sorusuna sadece doktorlardan oluflan 1. grup ile yard›mc› sa¤l›k personelinden oluflan 2. grup cevap vermifltir. 1. gruba ait kat›l›mc›lar›n %67.1'i, 2.gruba ait kat›l›mc›lar›n %54.1'i "evet bulundum" yan›t› vermifltir. "CYBH olan bir hastaya t›bbi giriflimde bulunmamak t›p eti¤ine uygun mudur?" sorusuna 1. grup kat›l›mc›lar› %89, 2. grup kat›l›mc›lar› %90.8, 3. grup kat›l›mc›lar› %65.4 oran›nda "hay›r t›p eti¤ine uygun de¤ildir" yan›t› verdi (p<0.01). "T›bbi personelin hukuki olarak CYBH olan hastaya t›bbi giriflimde bulunmama hakk› olmal› m›d›r?" sorusuna doktorlar›n bulundu¤u 1. grupta %41.1, yard›mc› sa¤l›k personelinin bulundu¤u 2. grupta %33, di¤er hastane idari personelinin bulundu¤u 3. grupta ise %32.7 oran›nda "evet bulunmama hakk› olmal›d›r" yan›t› verildi. Sonuçlar istatiksel olarak anlaml› bulunmad› (p=0,06).

Sonuç: Genel olarak kat›l›mc› yafl ortalamas› 31 yafl ve üstüydü. Bizim çal›flmam›z›nda gösterdi¤i gibi sa¤l›k çal›flanlar›n›n çal›flma ve e¤itim y›l› artt›kça bilgi seviyeleri artmaktad›r. En s›k bilinen CYBH AIDS idi. Asl›nda görülme yüzdeleri toplumumuzda çok az olan bu hastal›¤›n bu kadar çok bilinmesinin nedeni, medya ve popüler kültür olarak de¤erlendirilmifltir. Bu da toplumun y›llard›r AIDS üzerine çal›fl›lmas›yla bilinçlendirilmesinden kaynaklanmaktad›r. Hepatit daha s›k izlenmesine ra¤men ilk iki s›rada yer almam›flt›r. Sa¤l›k çal›flanlar›n›n cevaplar›nda sifiliz izlenmesi okulda bunun cinsel olarak bulaflt›¤›n›n vurgulanmas›yla ilgili bulunmufltue. Hasta eti¤i ile ilgili kat›l›mc›lar›n verdi¤i yan›tlara göre, t›bbi personelin, kendi sa¤l›klar›n› riske atsa bile hastalar›n›n sa¤l›klar›n› ön planda

tutup etik olarak görevlerini yerine getirmeye çal›flt›klar›n› söyleyebiliriz. Araflt›rmam›z›n bizce en önemli sonucu hastalarla bire bir temasta bulunan doktor ve hemflirelerin "T›bbi personelin hukuki olarak cinsel yolla bulaflan hastal›¤› olan bir hastaya t›bbi giriflimde bulunmama hakk› olmal› m›d›r?"sorusuna yüksek oranda hay›r yan›t› verilsede, hasta seçim hakk›n› ve di¤er haklar›n› koruyacak hukuki bir düzenleme yap›lmas› gerekti¤ini düflünen sa¤l›k personeli say›s›n›n da göz ard› edilemeyecek seviyede olmas›d›r.

PB 82

S E L ‹ M N E D E N L E R L E Y A P I L A N A B D O M ‹ N A L H ‹ S T E R E K T O M ‹ L E R D E O P E R A S Y O N Ö N C E S ‹ METRON‹DAZOL VAJ‹NAL OVÜL KULLANIMININ POSTOPERAT‹F FEBR‹L MORB‹D‹TEYE ETK‹S‹: PROSPEKT‹F KONTROLLÜ ÇALIfiMA

OSMAN AfiICIO⁄LU1, KEMAL GÜNGÖRDÜK2, BERHAN BES‹MO⁄LU AfiICIO⁄LU3, CEMAL ARK3, AL‹ ‹SMET TEK‹RDA⁄3, GÖKHAN YILDIRIM3

1 fi‹fiL‹ ETFAL E⁄‹T‹M VE ARAfiTIRMA HASTANES‹, KADIN HASTALIKLARI VE DO⁄UM KL‹N‹⁄‹, ISTANBUL, TÜRK‹YE

2 MARD‹N KADIN VE ÇOCUK HASTALIKLARI HASTANES‹, MARD‹N, TÜRK‹YE

3 KANUN‹ SULTAN SÜLEYMAN E⁄‹T‹M VE ARAfiTIRMA HASTANES‹, KADIN HASTALIKLARI VE DO⁄UM KL‹N‹⁄‹, ISTANBUL, TÜRK‹YE

Amaç: Benign nedenlerle yap›lan abdominal histerektomilerde vajinal fornikse yerlefltirilen ek doz metronidazol vajinal ovül uygulamas›n›n postoperatif febril morbidite ve vajinal cuff selüliti oran›n› azaltmaktaki etkinli¤ini de¤erlendirmek.

Gereç ve yöntemler: Bu prospektif kontrollü klinik çal›flma Ocak 2009 ile Ocak 2011 y›llar› aras›nda Türkiye, ‹stanbul Bak›rköy Kad›n Do¤um ve Çocuk Hastal›klar› E¤itim Araflt›rma Hastanesi Jinekoloji Bölümünde gerçeklefltirildi. Çal›flman›n örneklem grubunu selim nedenlerle total abdominal histerektomi geçiren hastalar oluflturdu. Çal›flmaya dahil edilen kat›l›mc›lar iki gruba ayr›ld›. Metronidazol grubundaki 306 hastaya standart cerrahi haz›rl›¤a ek olarak vajinal fornikse ameliyattan bir ve oniki saat önce olmak üzere iki doz metronidazol vajinal ovül uyguland›, kontrol grubundaki 305 hastaya ise standart cerrahi prosedür uyguland›. Birincil olarakta abdominal histerektomi sonras› febril morbidite oranlar› de¤erlendirildi. ‹kincil olarak hastalar›n vajinal cuff selüliti ve pelvik abse oranlar› de¤erlendirildi.

Bulgular: Her iki gruptaki kat›l›mc›lar›n klinik ve demografik özellikleri benzer olarak bulundu. Total abdominal histerektomi sonras› febril morbidite (%16.7 ye %19.0, p=0.448), pelvik cuff selüliti (%3.6 ya %6.2, p=0.132), pelvik abse ( %0.3 e %0.7, p=0.561) ve yara yeri enfeksiyonu (%7.5 e %8.2, p=0,755) metronidazol grubunda daha düflük olsada bu fark istatistiksel olarak anlams›zd›. Ayr›ca pelvik hematom oran› her iki grupta eflit bulunmufltur(%0.3).

Sonuç: Operasyon öncesi metronidazol vajinal ovül kullan›larak yap›lan vajinal haz›rl›k, postoperatif febril morbidite ve pelvik selülit oranlar›n› düflürme konusunda efektif de¤ildir.

PB 83

SEMPTOMAT‹K F‹BRO‹DLERDE UTER‹N ARTER EMBOL‹ZASYONU: ‹LK DENEY‹MLER‹M‹Z

HÜSEY‹N CENG‹Z, C‹HAN KAYA, fiÜKRÜ YILDIZ, MURAT EK‹N BAKIRKÖY DR SAD‹ KONUK E⁄‹T‹M VE ARAfiTIRMA HASTANES‹

Amaç: Son y›llarda uterin arter embolizayonu, semptomatik fibroid tedavisinde, uterusun korunmas› istenen hastalarda minimal invaziv bir tedavi seçene¤i olarak oldukça baflar›l› sonuçlar vermektedir. Biz bu çal›flmada; semptomatik uterin leimyomu bulunan ve myom embolizasyon tedavisi uygulanan 6 olguyu sunmay› amaçlad›k. Gereç ve yöntemler: Bak›rköy Dr Sadi Konuk E¤itim ve Araflt›rma Hastanesi Jinekoloji Poliklini¤ine, fiubat 2011-Nisan 2012 tarihleri aras›nda baflvuran, fertilitesini korumak isteyen semtomatik fibroidli 7 hasta çal›flmaya dahil edildi. Olgularda, tam vasküler oklüzyon elde edilene kadar selektif arter embolizasyonuna devam edildi. Anjiografide anormal vaskülarizasyon izlenmemesi üzerine ifllemlere son verildi. Bulgular: Çal›flmaya dahil edilen, 7 hastan›n yafllar› 28-46 aras›nda olup, ortalama 35.1 idi. 3 hastada infertilte, 2 hastada pelvik a¤r›, 2 hastada ise menoraji mevcuttu. ‹fllemler s›ras›nda hiçbir hastada komplikasyon geliflmedi. 1 hastada postembolizayon sendromu geliflti. Hastalar›n 6. ay kontrollerinde 5 (%71.42) tanesinin semptomlar› tamamen düzeldi. 2 tanesinde semptomlarda belirgin düzelme olmad› Bu hastalardan bir tanesi histerektomi oldu, di¤er hasta ise takipten ç›kt›.

Sonuç: Uterin arter embolizasyonu, semptomatik myomlar›n tedavisinde kullan›lan, histerektomi ve miyomektomiye alternatif minimal invaziv etkili yeni bir tedavi yöntemidir.

PB 84

SERUM LEVELS OF ANDROGENS AND PROSTATE-SPEC‹F‹C ANT‹GEN IN ENDOMETR‹OS‹S

MEHMET SIDDIK EVSEN1, MUHAMMET ERDAL SAK1, HAT‹CE