• Sonuç bulunamadı

1 HACETTEPE UN‹VERS‹TES‹ TIP FAKÜLTES‹ KADIN HASTALIKLARI VE DO⁄UM ANA B‹L‹M DALI

2 YOZGAT DEVLET HASTANES‹ Olgu:

Girifl: Monokoryonik ikiz gebelikte fetüslerin birinin kistik higromal› di¤er fetüsün normal olmas› nadir görülen bir durumdur (1). Bu tür durumlar genetikte post zigotik mekanizmalar ile aç›klanmaktad›r (2). Kistik higroma olgular›n›n 70%'inde anöploidi görülmektedir.

Bu durumlarda fetal karyotip örneklenmesi önerilmektedir. Karyotip normal olsa dahi prognozlar› oldukça kötüdür ve bir çok anomali efllik eder. Literatür incelendi¤inde monokoryonik ikizlerde, ikizden ikize tranfüzyon sendromu d›fl›nda sadece ikizlerin birinde non immün hidrops nadir görülen bir tablodur ve olgu sunumlar› fleklinde bildirilmifltir (3). Monokoryonik diamniyotik ikiz gebelikte fetüslerden birinde hidrops fetalis geliflirse di¤er fetüsde hidrops fetalisin komplikasyonlar› ile karfl› karfl›ya kal›r. Hidrops fetalis erken do¤um, ablasyo plasenta, prekelampsi gibi ciddi maternal komplikasyonlara neden olurken fetüs içinde perinatal sonuçlar oldukça kötüdür. Monokoryonik ikizlerde bir fetüsün ölmesi durumunda da di¤er fetüsün ölme flans› %25-56, yaflamas› halinde de 25.%sekelli olma olas›l›¤› vard›r (4,5). REF sa¤l›kl› gebeli¤in devam› için hidrops fetalisli fetüsün intrauterin selektif fetüsidi uygun bir yaklafl›md›r. ‹kizlerin selektif fetüsidi için gebelik haftas›na ve koryonisiteye göre çeflitli yöntemler kullan›l›r. Gebeli¤in ortas›nda bipolar koagülasyon uygun bir yaklafl›mken erken gebelik haftalar›nda kordun lazer veya radyofrekans ablasyonu uygun bir yöntemdir. Üçüncü trimester de ise kord ligasyonu daha uygun bir yaklafl›md›r (6).

Olgu: Otuz dört yafl›nda, gravidas› 1 olan hastaya 12 haftada yap›lan ultrasonografide ikiz gebelik tespit edilmifl ve fetüslerden birinde ense saydaml›¤› 6,5 mm olarak ölçülerek refere edilmifltir. Ultrasonografide fetüs 1 için CRL 58 ve fetüs 2 için 52 mm ölçülmüfl, anterior yerleflimli tek plasenta izlenmifl, monokoryonik diamniyotik (amniyotik ve koryonik zarlar›n birleflme bölgesinde T görüntüsü, tek plasental›, 2mm küçük ay›r›c› zar) oldu¤u tespit edilmifltir. Ayr›ca ense saydaml›¤› art›fl› olan fetüste nukal kistik higroma tespit edilmifltir. Gebelik 13 hafta 2 günlük iken tek giriflle, plasentadan iki farkl› bölgeden koryonik villus örneklemesi yap›lm›fl sonucu her iki fetus için normal olarak gelmifltir. Bunu üzerine kistik higromal› fetüs izleme al›narak kistik higromun rezorbe olup olmayaca¤› takip edilmeye baflland›. Gebelik 14 haftal›kken transvajinal, 18. hafta civar›nda ise transabdominal fetal eko ve anatomik tarama her iki fetüse yap›ld›. Yirmi birinci hafta civar›nda kistik higromlu fetüsde pleural effüzyon, asit ve yayg›n hidrops geliflti. Hidropslu fettüsün ölmesinin di¤er fetüsünde kayb›na veya ciddi morbiditesine sebep olabilece¤i gözönüne al›narak, aileye selektif fetal reduksiyon önerildi. Fetüsid planlanan fetüsün bulundu¤u bölgede, ifllem s›ras›nda kullan›lacak enstrümanlar›n giriflini zorlaflt›racak yayg›n yerleflimli anterior plasentasyon mevcuttu. Bu durum bipolar ve lazer koagülasyon yöntemlerinin uygulanmas› s›ras›nda kullan›lacak portlar›n (3,5 mm) girifli s›ras›nda oluflabilecek komplikasyonlar› artt›rd›¤›ndan, yöntem olarak daha az invaziv olan radyofrekans ablasyon tercih edildi. Gebelik 22 hafta 2 günlük iken yap›ld›. ‹flleme 17 G radyofrekans i¤nesi (Angiodynamics-RTA 1500X; Angiodynamics Inc., Latham ,NY, USA) ile baflland› (flekil 1) .Plasenta anterior yerleflimli oldu¤u için ultrasonografi yard›m›yla transabdominal olarak plasenta geçilerek amniyotik kaviteye girildi (flekil 2). Takiben doppler ultrasonografi yard›m› ile umbilikal kord fetal insersiyon k›sm›na radyofrekans i¤nesi ile transabdominal olarak girildi, i¤nenin çatallar› aç›ld› ye de¤iflen frekansta(200-1200 kHz) alternatif ak›m uyguland›. ‹fllem 3 dakikal›k sikluslar halinde yap›ld›. Her 3 dakikal›k uygulama sonras› 1dakikal›k aralar verildi. Ifllem yaklafl›k 40 dakika sürdü. Umbilikal kan ak›m› durduktan sonra, radyofrekans probu fetal bat›ndan ç›kar›ld›. Fetal kalp at›m› bu dönemde henüz durmam›flt›. Amniyotik kaviteden ç›k›l›rken plasentada amniyotik kaviteye girilirken oluflan defekt radyofrekans ile koagüle edildilerek kanama kontrolü yap›ld› (fiekil 3). Fetal kalp at›m› 1 saat sonra kontrol edildi¤inde kaybolmufltu. Canl› fetüsde serebral hasar (periventriküler lökomalazi) de¤erlendirmek için 28. gebelik haftas›nda çekilen fetal MRG normal olarak geldi. Otuz ikinci haftada kontrol

için gelen hastada sa¤l›kl› fetal geliflim izlendi. Sunmufl oldu¤umuz olgu anterior plasental› hidropsfetalisli monokoryonik diamniyotik ikiz efline radyofrekans yöntemi ile yap›lm›fl Türkiye'deki ilk fetüsid ifllemi olmas› nedeni ile önem arz etmektedir.

Tart›flma: Monokoryonik diamniyotik ikizlerin selektif fetüsid ifllemi için gebelik haftalar›na göre önerilen çeflitli yöntemler bulunmaktad›r. Bunlar içinde lazer koagülasyon, bipolar kord koagülasyon ve radyofrekans ablasyo ikinci trimesterde önerilen yöntemlerdir (6). Laser koagulasyon kord segmentinin fetoskopik veya ultrason yard›m› ile tespit edilip Nd:YAG laser ile yak›lmas›d›r. Bu ifllem s›ras›nda erken gebelik haftalar›nda %27 fetal kay›p ve %8 oran›nda aplasia kutis izlenmektedir (7). Radyofrekans ablasyo monokoryonik ikiz gebeliklerde selektif fetüsid için son zamanlarda uygulanmaya bafllanm›fl ve oldukça iyi sonuçlar elde edilmifl bir yöntemdir (8,9). Yöntem di¤er fetüsde daha az dolafl›m bozuklu¤una neden oldu¤u için nörolojik hasarda azd›r (6,8,9). Bipolar kord koagulasyon daha çok 18-25 hafta aras›ndaki fetüslerde kullan›l›r. Bu yöntem 3mm lik bir port ile amniyotik kese içine girilmesini ve porttan 2.7 mm bipolar koagülasyon forsepsinin geçirilerek kord segmentinin ultrason yard›m› ile tutulup yak›lmas›ndan oluflur. Bu ifllem s›ras›nda erken gebelik haftalar›nda %30 gibi çok yüksek oranda amnion kaça¤› izlenir (10). Yöntem oligo hidroamnioslarda daha zor uygulan›r ve amnion infüzyonu gerekebilir. Yöntem 18 haftadan önce uyguland›¤›nda oldukça yüksek düflük riski ile beraberdir. Radyofrekans yöntemi ile karfl›laflt›r›ld›¤›nda daha invaziv bir yöntemdir. Bipolar ile radyofrekans yöntemini karfl›laflt›ran çal›flmalarda, bipolar koagülasyonda ek ifllem ihytiyac› ve erken membran rüptürü daha s›k görülmüfltür (11). Monokoryonik ikizlerde kord oklüzyon tekniklerini karfl›laflt›ran literatür özetinde radyofrekans yönteminde %86, bipolar kord koagulasyonunda %82, lazer kord koagülasyonunda %72 canl› gebelik sonuçlar› elde edilmifltir (6). Anterior plasenta yerleflimi oldu¤unda lazer ve bipolar ifllemleri için kullan›lan portlar›n girifli s›ras›nda intra amniyotik kanama olmas› fetoskopik görüflü bozabilir ve daha net görüntü için amniyon infüzyon ihtiyac› duyulabilir. Buda ifllem komplikasyonlar›n› artt›rabilir (6). Di¤er yöntemlerden perinatal sonuçlar aç›s›nda belirgin farkl›l›k göstermemesine ra¤men daha az düflük riski olmas›, daha kolay uygulanabilir ve daha az invaziv bir yöntem olmas› nedeni ile erken gebelik haftalar›nda monokoryonik ikiz gebeliklerde radyofrekans yöntemi ile selektif fetüsid di¤er yöntemlerden daha avantajl› görünmektedir.

Kaynaklar: 1) Wuttikonsammakit P, Tanawattanacharoen S, Uerpairojkit Monochorionic twins with the same blood karyotype of 46,XY/47,XYY but different phenotypes. B.J Obstet Gynaecol Res. 2010 Feb;36(1):178-82 2) Gentilin B, Guerneri S, Bianchi V, Natacci F, Colombo A, Fogliani R, Fortuna R, Coviello DA, Curcio C, Lalatta F Discordant prenatal phenotype and karyotype of monozygotic twins characterized by the unequal distribution of two cell lines investigated by different methods: a review. .Twin Res Hum Genet. 2008 Jun;11(3):352-6. doi: 10.1375/twin.11.3.352. Review 3) Arena S, Liberatore A, Carrera G, Riboni G. A case of non-immune hydrops fetalis with congenital cystic adenomatoid malformation of the left lung in a twin. Minerva Pediatr. 2000 May-Jun;52(5-6):307-12. English. 4)Impact of chorionicity on risk and timing of intrauterine fetal demise in twin pregnancies.McPherson JA, Odibo AO, Shanks AL, Roehl KA, Macones GA, Cahill AG.Am J Obstet Gynecol. 2012 Sep;207(3):190.e1-6. doi: 10.1016/j.ajog.2012.07.031. Epub 2012 5) Co-twin prognosis after single fetal death: a systematic review and meta-analysis.Hillman SC, Morris RK, Kilby MD.Obstet Gynecol. 2011 Oct;118(4):928-40. doi: 10.1097/AOG.0b013e31822f129d. Review 6) Wimalasundera RC. Selective reduction and termination

of multiple pregnancies. Semin Fetal Neonatal Med. 2010 Dec;15(6):327-35. doi: 10.1016/j.siny.2010.08.002. Epub 2010 Sep 22. Review. 7) K. O'Donoghue, O. Barigye, L. Pasquini, L. Chappell, R.C. Wimalasundera, N.M. FiskInterstitial laser therapy for fetal reduction in monochorionic multiple pregnancy: loss rate and association with aplasia cutis congenitaPrenat Diagn, 28 (2008), pp. 535-543 8) K.J. Moise Jr., A. Johnson, K.Y. Moise, V. Nickeleit Radiofrequency ablation for selective reduction in the complicated monochorionic gestation Am J Obstet Gynecol, 198 (2008), pp. 198.e1-198.e5 9) G. Paramasivam, R.C. Wimalasundera, M. Wiechec, E. Zhang, F. Saeed, S. Kumar Radiofrequency ablation for selective reduction in complex monochorionic pregnancies BJOG, 117 (10) (2010), pp. 1294-1298 10)M.J. Taylor, E. Shalev, S. Tanawattanacharoen et al.Ultrasound-guided umbilical cord occlusion using bipolar diathe rmy for Stage III/IV twin-twin transfusion syndromePrenat Diagn, 22 (2002), pp. 70-76 11) Roman A, Papanna R, Johnson A, Hassan SS, Moldenhauer J, Molina S, Moise KJ Jr. Selective reduction in complicated monochorionic pregnancies: radiofrequency ablation vs. bipolar cord coagulation Ultrasound Obstet Gynecol. 2010 Jul;36(1):37-41

PB 306

K‹ST‹K H‹GROMA VE AMB‹GUS GEN‹TALE ‹LE SEYREDEN 45,X/46,X+?MAR OLGUSU

HAL‹L GÜRSOY PALA1, BURCU ARTUNÇ ÜLKÜMEN1, FATMA ESK‹C‹O⁄LU1, SAF‹YE ULUÇAY2, SIRRI ÇAM2, YEfi‹M BAYTUR1 1 CELAL BAYAR ÜN‹VERS‹TES‹ PER‹NATOLOJ‹ B‹L‹M

DALI

2 CELAL BAYAR ÜN‹VERS‹TES‹ TIBB‹ GENET‹K ANAB‹L‹M DALI

Girifl: Turner sendromu s›kl›kla görülen cinsiyet kromozomu anöploidilerinden biridir. Canl› do¤an k›z çocuklar›nda 1/4000 s›kl›kta görülmektedir.Turner sendromunda X kromozomuyla ilgili olarak en s›k rastlan›lan kromozomal anomaliler 45,X , 45,X/46,XX , 46,X,i(Xq), 46,X,del(X), 46,X,r(X) ve 45,X/47,XXX fleklindedir. Baz› olgularda 46,XY karyotipi baflta olmak Y kromozomunun delesyon ve duplikasyonlar›n›n da yer ald›¤› kromozomal anomaliler saptanm›flt›r. Karyotip 46,XY olup olgularda inguinal testis yap›s› ve belirsiz d›fl genitaller en belirgin özelliklerdir.

Olgu Sunumu: 28 yafl›nda, gravida 1, parite 0 olgu klini¤imize baflvurdu. Gebel¤in 13. haftas›nda olan fetusta kistik higroma tespit edildi. Koryon villus örneklemesi önerilen hasta, ifllemi kabul etmeyip 20. Gebelik haftas›nda tekrar baflvurdu. Hastaya kordosentez yap›ld›. Yap›lan ultrasonografide ambigus genitale (mikropenis ve bifid skrotum) tespit edildi. Kistik higroman›n geriledi¤i gözlendi. Karyotip analizinde 45,X/46,X+?mar tespit edilen olgunun moleküler analizinde marker kromozomun orjinini belirlemek amac›yla yap›lan C-bantlamada marker kromozomun Y kromozomunun izokromozomu oldu¤u görüldü. QF-PCR yöntemi ile SRY pozitifli¤i gösterildi. Olgunun yap›lan FISH sonucunda ise %8 oran›nda 46,X,mar.ish(der) (Y)(SRY+)/45,X mosaizmi saptanm›flt›r. Mikst gonadal disgenezi olarak de¤erlendirilerek baflka anomali tespit edilmedi¤i için takibe al›nan olgu 38. gebelik haftas›nda intrauterin mort fetal tan›s› ile klini¤imize baflvurdu.

Tart›flma: Turner Sendromlu bireylerde moleküler düzeyde Y kromozom materyalinin varl›¤› tespit edilmifl olup bu materyalin

varl›¤› de¤iflik çal›flmalarda %12, %28 ve %36 gibi farkl› oranlarda bulunmufltur. Sitogenetik çal›flmalar obstetrik ve endrokrinolojik çal›flmalar için temel oluflturmaktad›r. Bu nedenle hastalar›n klinik tan›s› sitogenetik ve klinik çal›flmalara göre yap›lmal›d›r. Olgudaki higroman›n nedeni muhtemelen 45,X komponenti nedeniyledir. 38. haftaya kadar sorunsuz takip edilen olguda; kistik higroma gerilemesine ra¤men intrauterin mort fetal için ba¤›ms›z bir risk faktörü olarak düflünülmektedir. Tan›y› takiben genetik dan›flmanl›k sürecinde hastalara olabildi¤ince hastal›¤› kabullenmeleri do¤rultusunda bilgiler aktar›lmal› ve kromozom anomalisi nedeniyle fetal kay›p olabilece¤i belirtilmelidir.

PB 307

KL‹N‹⁄‹M‹ZDE ‹LK TR‹MESTERDE MEGAS‹ST‹S SAPTANAN FETUSLARIN AK‹BETLER‹

C‹HAN COMBA1, ‹BRAH‹M HAL‹L KALEL‹O⁄LU1, AYTÜL ÇORBACIO⁄LU ESMER1, ÖZLEM DURAL1, RECEP HAS1, TAYFUN OKTAR2

1 ‹STANBUL ÜN‹VERS‹TES‹ ‹STANBUL TIP FAKÜLTES‹ KADIN HASTALIKLARI VE DO⁄UM ANAB‹L‹M DALI 2 ‹STANBUL ÜN‹VERS‹TES‹ ‹STANBUL TIP FAKÜLTES‹

ÜROLOJ‹ ANAB‹L‹M DALI

Amaç: Klini¤imizde ilk üç ayda saptanan megasistis vakalar›n›n akibetlerini de¤erlendirmek ve bu konudaki deneyimlerimizi paylaflmak istedik.

Gereç ve yöntemler: Klini¤imizde 2007-2013 y›llar› aras›nda yap›lan 11-14 tarama testi s›ras›nda saptanan megasistis olgular›n›n verileri retrospektif olarak analiz edildi. Gebelik sonuçlar› olgusuna göre do¤um dosyalar›, hasta ve yak›nlar› ile telefon görüflmeleri ve doktorlar›ndan elde edildi. Vakalar izole olup olmamalar›na göre grupland›r›ld›. Alt gruplarda karyotip yap›lma oran› ve anormal karyotio sonuçlar› bildirildi. Gebeli¤ine devam eden olgularda sonuçlar de¤erlendirildi.

Bulgular: ‹lk trimester ultrasonografik incelemelerde megasistis saptanan toplam 29 hasta de¤erlendirildi. Megasistis ile birlikte ek anomali saptanan 8 hasta vard›. Bu 8 hastan›n 4 tanesine karyotip analizi yap›ld› ve hepsi normal bulundu. Bunlar›n hepsi ya termine edildi ya da IUMF oldu. Megasistis yan›nda ek anomalisi olmayan 21 hastadan karyotip analizi 9 hastaya uyguland›. Bir tanesi translokasyon tafl›c›c›s› 8 tanesi normal saptand›. izole megasistisi olup gebeli¤in devam›n› isteyen veya fetus ‹UMF olmayan sonuçlar›na ulaflt›¤›m›z 4 hasta mevcuttu. Bunlardan sadece 1'inin mesane en büyük çap› >15 mm idi. (56 mm) o fetus 30. Gebelik haftas›nda do¤du anhidramniyos pulmoner hipoplazi nedeniyle kaybedildi. Di¤er 3 vakan›n mesane en genifl çap› <15 mm idi ve hepsi canl› do¤du. Sadece bir infant opere edilmifl ve sa¤l›kl›yd›.di¤er ikisi ek iflleme gerek duymadan sa¤l›kl›.

Sonuç: ‹lk trimester megasistislerinde ek anomali varl›¤› prognozu olumsuz etkilemekte, kromozom anomalisinin efllik etmesi bizim serimizde izlenmemifl olmas›na ra¤men saptanmas› gebelik sonland›r›lmas›n› gerektiren bir durumdur. Komplike olmayan canl› do¤um ile sonuçlanan izole vakalarda ilk trimesterde ölçülen mesane en genifl çap› bizim vakalar›m›zda 15 mm nin alt›ndad›r.

PB 308

L‹TERATÜR EfiL‹⁄‹NDE PER‹NATAL VAR‹SELLA ENFEKS‹YONU: VAKA SUNUMU

S‹MLA OKUMUfiO⁄LU KARACA, ZAH‹DE KÜÇÜK, AYTEN G‹LANLIO⁄LU, YUSUF ERGÜN

ANKARA E⁄‹T‹M ARAfiTIRMA HASTANES‹ KADIN HASTALIKLARI VE DO⁄UM KL‹N‹⁄‹

Girifl ve Amaç: Suçiçe¤i enfeksiyonu spesifik veziküler lezyonlarla seyreden viral bir hastal›kt›r. Gebelikte ortaya ç›kt›¤›nda maternal varisella pnömonisi, konjenital varisella sendromu, do¤umdan 5 gün önce veya postpartum 2 gün sonra ortaya ç›karsa %30 mortalite ile seyredebilen neonatal varisella enfeksiyonu riski nedeniyle önemlidir. Antiviral tedavi ve varisella immünglobulini (VZIG) ile morbidite ve mortalite oranlar›nda belirgin azalma kaydedilmifltir. Burada do¤umundan 3 gün önce aktif varisella enfeksiyonu geçiren olgu literatür eflli¤inde sunulmufltur.

Olgu Sunumu: 24 yafl›nda 39 hafta gebeli¤i olan hasta bebek hareketlerinde azalma flikayetiyle klini¤imize yat›r›ld›. Fizik muayenede kar›n cildinde kafl›nt›l›, veziküler lezyonlar izlendi. Anamnezden, döküntülerin hastane baflvurusundan yaklafl›k 12 saat önce bafllad›¤› ö¤renildi. Karakteristik lezyonlar nedeniyle suçiçe¤i tan›s› konularak asiklovir 5x800 mg baflland›. Takibinin 3. gününde amniyotik membran› spontan aç›lan ve koyu mekonyumlu izlenen, NST'de variabilite kayb› olan hasta fetal distres tan›s›yla sezeryana al›nd›. Yenido¤an, yo¤un bak›m ünitesine al›narak medikal tedaviye baflland› ve 30 günlük do¤um sonras› takipte anormal bulgu izlenmedi. Postoperatif dönemde antiviral tedavisi devam eden ve suçiçe¤i pnömonisi izlenmeyen hasta taburcu edildi.

Ç›kar›mlar: Perinatal dönemde suçiçe¤i enfeksiyonu geçirilmesi gebelik haftas›na göre farkl› sonuçlar ortaya ç›kartabilir. Özellikle 20 hafta öncesi; do¤um öncesi 5 gün veya do¤um sonras› 2 günlük dönemlerdeki enfeksiyon, komplikasyon ihtimalini artt›rmaktad›r. Konjenital varisella sendromu, maternal varisella pnömonisi ve neonatal varisella yüksek mortalite ve morbiditeyle seyreden durumlard›r. Enfekte gebelere ; antiviral tedavi (asiklovir, valasiklovir) bafllanarak özellikle atefl ve pnömoni aç›s›ndan s›k takip edilmeli, gerekli izolasyon önlemleri al›nmal›, yenido¤ana asiklovir bafllanarak, ilk 96 saat içerisinde VZIG yap›lmal›d›r. VZIG temin edilemezse IVIG tedavisi bafllanabilir. Böylelikle annede ve yenido¤anda su çiçe¤ine ba¤l› morbitide ve mortalite en az seviyeye indirilebilir.

PB 309

MAKROZOM‹ VE 1 SAATL‹K 50 GRAM GLUKOZ TEST‹ AL‹ BABACAN, ‹SMET GÜN, AL‹ YILMAZ, VEDAT ATAY ‹STANBUL GATA HAYDARPAfiA E⁄‹T‹M HASTANES‹, KADIN HASTALIKLARI VE DO⁄UM KL‹N‹⁄‹

Amaç: Fetal makrozomi gestasyonel yafla göre %90 percentilin üzerinde ya da denk boyutlarda fetüs olarak tarif edilir. Türkiyede ise baz› otörler taraf›ndan 4000 gram, baz›lar› taraf›ndan ise 4500 gram ve üzeri bebek do¤umu fetal makrozomi olarak kabul edilmektedir. Gestasyonel yafl için büyük fetüs genetik bir çeflitlilik sonucu olabilece¤i gibi gebelik esnas›nda afl›r› maternal kilo al›m›, gestasyonel diabet veya insülin ba¤›ml› diabet sonucu da oluflabilir. Literatürde

makrozominin artm›fl perinatal morbidite ve mortalite oranlar›yla iliflkisi oldu¤unu gösteren deliller vard›r. Gebelik karbonhidrat metabolizmas› üzerine diabetojenik etkiye sahiptir. Gebeli¤in ilk yar›s›nda hiperinsilünemi periyodu görülür iken ikinci yar›s›nda postreseptör düzeyindeki olaylara ba¤l› olarak insülin rezistans› görülür. ‹nsulin rezistans›na ba¤l› bu dönemde glukoz seviyeleri artar. Tüm dünyada 24-28. gebelik haftalar›nda, yani maksimum insülin rezistans› periyodu esnas›nda, glukoz intolerans› olan hastalar› taramak için 1 saatlik 50 gram glukoz challenge tarama testi (GCT) yap›l›r. Gestasyonel diabet tan›s› konulan hastalar s›k› takip edilir iken 50 gram test sonucu pozitif gelen fakat tan› testi negatif olan hastalar genel olarak ihmal edilmektedir. Fakat bu hastalarla ilgili yap›lan baz› çal›flmalarda perinatal sonuçlar›n gestasyonel diabet grub u ile benzerlik gösterdi¤i gösterilmifltir. Bu çal›flman›n amac› makrozomik bebeklerde 1 saatlik 50 gram GCT de¤erlerini normal do¤um kilolu bebeklerin 1 saatlik 50 gram GCT de¤erleri ile karfl›laflt›rmakt›r. Ek olarak 1 saatlik 50 gram GCT de¤erleri ile do¤um kilosu ile aras›nda bir korelasyon olup olmad›¤›n› de¤erlendirmektir.

Gereç ve yöntemler: 2009-2011 tarihleri aras› ‹stanbul GATA Haydarpafla Asker Hastanesi Kad›n Hastal›klar› ve Do¤um Klini¤inde gebelik takipleri ve 24-28. gebelik haftalar› aras›nda 1 saatlik 50 gram GCT yapt›rm›fl; 37-42 gebelik haftalar› aras›nda do¤umunu klini¤imizde gerçeklefltirmifl olan gebeler retrospektif olarak tarand›. Daha önceden diabet, glukoz intolerans› veya insülin rezistans› tan›s› alm›fl hastalar çal›flma d›fl› b›rak›ld›. 2500-3999 gram aras›nda bebek do¤uranlar Grup 1 (kontrol grubu), 4000 gram ve üzeri bebek do¤uranlar Grup 2 (çal›flma grubu) olmak üzere hastalar 2 gruba ayr›ld› ve 1 saatlik 50 gram GCT de¤erleri karfl›laflt›r›ld›. ‹kili karfl›laflt›rmada student test kullan›ld›. Ayn› zamanda total grubun 1 saatlik 50 gram GCT de¤erleri ile bebek kilolar› aras›nda herhangi bir iliflki olup olmad›¤›n› de¤erlendirmek için lineer regresyon analizi yap›ld›. Bulgular: Toplam 237 hasta çal›flmaya dahil edildi. 49 hasta Grup 1, 188 hasta Grup 2 de yer ald›. ‹ki grubun yafllar› aras›nda istatiksel olarak fark yoktu (Grup 1; 27.4±3.8 ve Grup 2; 28.8±4.6: p=0.052). ‹ki grup aras›nda 1 saatlik 50 gram GCT de¤erleri karfl›laflt›r›ld›¤›nda; Grup 1 de ortalama 1 saatlik 50 gram GCT de¤erleri 106.469±17.747 iken Grup 2'de 130.127±30.795 idi ve istatistiksel olarak anlaml› bulundu (p<0.0001). ‹ki grubun açl›k kan flekerleri karfl›laflt›r›ld›¤›nda ise Grup 1 (ort.=81.521±7.72) ve Grup 2 (ort.=81.503±11.36) aras›nda istatistiksel bir fark görülmedi. Grup 1'de hastalar›n hiç birinde 1 saatlik 50 gram GCT de¤eri 140 mg/dl ve üzerinde bulunmad›. Grup 2'de ise hastalar›n %37.2'de 1 saatlik 50 gram GCT de¤eri 140 mg/dl ve üzerinde idi. Total grubun 1 saatlik 50 gram GCT de¤erleri ile bebek kilolar› aras›nda Lineer regrasyon analizi yap›ld›¤›nda correlation coefficient (r)=0.2438 bulunur iken p=0.0002 olarak hesapland› (Figüre 1).

Sonuç: Sonuç olarak 1 saatlik 50 gram GCT de¤erleri artt›kça bebek do¤um kilosuda art›fl göstermektedir. 1 saatlik 50 gram GCT de¤erleri 140 mg/dl ve üzerinde de¤erlere sahip oldu¤unda makrozomik bebek do¤urma ihtimalide oldukça yüksektir. Bu de¤erlere sahip gebeliklerin ciddiyetle takibi bu nedenle önemlidir.

PB 310

MAN‹SA ‹L‹ ÜÇÜNCÜ BASAMAK 2009-2012 YILLARI ARASI