• Sonuç bulunamadı

3. TARIMSAL VE ZĠRAĠ ÜRÜNLER

3.1.5. Ġpek Böceği

Ġpek ipliği, ipek böceği tarafından örülen ipek böceği kozasının iĢlenmesiyle elde edilir. Bu iplikten dokunan kumaĢlara ipekli kumaĢ denir. Ġpek böceği yiyeceği dut

135

A. Akgündüz, Osmanlı Kanunnâmeleri ve Hukuki Tahlilleri, c. 3, s. 497.

136 Aynı eser, c. 1, s. 418. 137 Aynı eser, c. 3, s. 164.

ağacına ihtiyaç duyar. Dut ağacının yetiĢtiği her yerde, ipek böceği diye tanımlanan tırtıl da beslenir.139Ġpek böcekçiliği emek harcanan yoğun bir faaliyettir.140

Ġpek böcekçiliğinin ilk safhasını dut ağaçlarının yetiĢtirilmesi teĢkil etmektedir. Bu aynı zamânda ipekböcekçiliğini kırsal uğraĢ yapan etken oluĢtur. Özellikle XVI. yüzyılda mevcut dut ağaçlarının korunması ve yenilerinin yetiĢtirilmesine yönelik çalıĢmâların ipekböcekçiliğiyle ilgili pek çok ülkenin yaptığı bir çalıĢma olmuĢtur 141

Ġpek böcekçiliği dokuma sektörünün geliĢmesini sağlamıĢ, ayrıca ipek, tarih boyunca hep önemli bir yere sahip olmuĢtur.

Ġbni Batuta‟nın Seyahatnâmesine göre; Denizli ve Bursa civarında ipekçilik yapıldığından bahsedilmektedir. 142

Ġpek iĢleyen zanaatkârlar Bursa, Tokat ve Amasya gibi ba‟zı büyük ticari ve idari merkezlerde toplanmıĢlardır. 143

Ġpekliler pamuklu ve yünlülere nazaran hammaddesi çok zor elde edilen, emekli ve pahalı bir üründür. Buna rağmen yüzyıllar boyu aranan ve vazgeçilmeyen bir meta olmuĢtur. Sade ipek dokuma baĢlı baĢına pahalı bir ürün iken dokuma ipliğine altın ve gümüĢ tel takılarak güzelliği de artırılmıĢ ve nispette mâliyeti yükselmiĢtir. Ġpekli dokumâların dokunduğu uzun yıllar boyunca gerek yükselen piyasa fiyatları, gerekse dokumacıların haksız kazanç isteği ile mâlzemeden çalmâları, giderek kumaĢın kalitesini bozmuĢtur. 144

XV. ve XVI. yüzyıllarda ise Anadolu‟da ve özellikle Bursa merkezli olarak ipek dokumacılığı önemli geliĢme göstermiĢtir. Bu dönemin genel özelliğinde önemli olan ham ipeği üretmek değil onu pek çok çeĢidiyle mükemmel kumaĢlar halinde dokumaktı. Ġpeğin kaynağı ne olursa olsun Türk dokumacılar bu iĢi en mükemmel Ģekliyle baĢarmıĢtır 145

.

XVI. yüzyılın ortasına doğru, devletin geniĢ ülkelere sahip olması, zenginlik ve geçiminin artması, saray adamlarının ve halkın süslü ve ağır elbiseler giymek istediğinden dolayı, ipekli dokumacılık çeĢitlenmiĢ, Bursa‟dan baĢka, Ġstanbul, Edirne,

139

Hayati Doğanay; Ekonomik Coğrafya 3 Ziraat Coğrafyası, Erzurum 2007, s.209–210.

140

Suraıya Faroqhi, Osmanlı Dünyasında Üretmek, Pazarlamak, Yaşatmak (çev: Gül Çağalı Güven-Özür Türesay),Ġstanbul 2003, s.121.

141 Ümit Koç, Savaştan Sanata İpek, Elazığ 2009, s. 51.

142 Hülya Tezcan; Atlaslar Atlası Pamuklu, Yün ve İpek Kumaş Koleksiyonu, Ġstanbul 1993, s.21. 143

Suraıya Faroqhi, Osmanlı’da Kentler ve Kentliler, Kent Mekânında Ticaret, Zanaat ve Gıda Üretimi, s.190.

144 H. Tezcan; Atlaslar Atlası Pamuklu, Yün ve İpek Kumaş Koleksiyonu, s.25–27. 145 Ü. Koç, Savaştan Sanata İpek, s. 6–7.

Amasya, Denizli, Ġzmir ve Konya gibi yerlerde ipekli kumaĢlar dokunmuĢ, her tabakadan halk ipekli elbiseler giymek imkânını bulmuĢtur146

.

XVI. yüzyılın ikinci yarısıyla birlikte dut ağacının sayısındaki artıĢ ve buna bağlı olarak Anadolu‟da ipekböcekçiliğinin yaygınlaĢtığı görülecektir. Bunda da artık Osmanlı ülkesinin kendi tekstil sanayi için hammadde talep eden endüstriyel olma statüsünden Batılı devletlerin endüstrisi için hammadde üreten tarım ülkesi konumuna geçtiği görülecektir147

Ġpekli dokuma sanayisi, istikrarlı geliĢimini Osmanlı yönetimi altında sürdürmüĢ ve XVI. yüzyılda güçlü uluslar arası bir sektör haline gelmiĢtir. Bursa yanında Ġstanbul‟un da ipekli dokuma merkezi haline gelmesi, ham ipeğe olan ihtiyacı arttırmıĢtır. Anadolu‟nun ba‟zı bölgelerinde ipekböcekçiliği yapılıyorsa da sektörün büyüklüğü göz önüne alındığında Osmanlı ipekli sanayisinin büyük oranda Ġran ham ipeğine bağlı olduğu görülecektir. XVI. yüzyılın ilk yarısında bazı dönemlerde problemler görülse de genel anlamda Osmanlı-Ġran iliĢkilerinin iyi olması ipek ticaretinin devam etmesi sektörün büyümesini kamçılamıĢtır148

.

Ġpekli kumaĢ çeĢitlerini kemhâlâr, atlas ve kutnular, kadifeler, taftalar ve valeler Ģeklinde sınıflandırmak mümkindür149. Kanunnâmelerde bahsi geçen ipekli kumaĢ

çeĢitleriyle alakalı bilgiler hükümlerde yer almaktadır.

Ġpeğin pahalı ve güç dokunan bir kumaĢ türü olması münasebetiyle devlet ipek dokumacılığını yakından takip etmiĢtir. Kanunnâmelerde bu konuya iliĢkin farklı dönemlere ait pek çok hükmün yer alması, durumun ehemmiyetini göstermektedir. Kanuni‟nin Umumi Kanunnâmesi‟ndeki Ģu ifadeyle devletin dokuma standardına olan hassasiyeti belirtilmektedir. “Ve çukacılar ve kemhacılar ve valeciler ve takyeciler ve

atlascılar ve börümcekçiler eninde ve tavında ola ve nakıs ve kem ve kötü işlemeye. Ve altunlu kadifenin kallabdanı seyrek ve kem olmaya. Alel- umum gözlene, adetinden eksük verülmeye; beş arşın ola”150

.

Kanunnâmelerde ipek böcekçiliğine ait net bir bilgi bulunmamaktadır. Ancak ipekli dokumanın standartları ve devletin bu konudaki hassasiyeti üzerine Kanunnâmelerde hükümlere sıkça rastlanmaktadır.

146 Fahri Dalsar, Bursa’da İpekçilik, Ġstanbul 1960, s. 17. 147

Ü. Koç, Savaştan Sanata İpek, s. 7

148 Aynı eser, s. 96

149 F. Dalsar, Bursa’da İpekçilik, s. 30

Devletin ipek dokumacılığını denetim altına alınarak, dokuma esnasında yapılan usulsüzlükleri tespit edip gerekli muameleyi gösterdiği de Kanunnâmelerde dile getirilmektedir. Yavuz Sultan Selim‟in Umumi Kanunnâmesi‟nde “Bezzazlar gözlene,

kem ibrişimi eyüsine halt edüb satmayalar, arşunları eksük olmaya. Eksük arşun dutarlarsa, hakkından gelüb ağaç başına bir akçe cürm alına ”151

. ifadesiyle bu

durum belirtilmektedir

3.2. Hükümlerin Genel Değerlendirilmesi

3.2.1. Hububat

Zirai üretimde en fazla payı hububat yetiĢtiriciliği almaktadır. Osmanlı Devleti‟nde hububat yetiĢtiriciliğin geniĢ bir alanda yapıldığı görülmektedir. Hububatın içersinde yer almamasına karĢın baklagillerin, börülcenin, nohut ve mercimeğin de hükümlerde hububatla aynı katagoride değerlendirildiği anlaĢılmaktadır. Hununat üretimi içinde en önemli payı buğday almaktadır, buğdaydan elde edilen unun çeĢitli alanlarda değerlendirilmesi önemini arttırmaktadır. Un ile elde edilen ekmeğin önemli bir besin kaynağı olması sebebiyle sofralarda yer bulması ekmeğin vazgeçilmez bir unsur haline gelmesine yol açmaktadır. Bundan dolayı buğdayın un haline getirilmesi ve tüketilmesi hükümlerde sık sık ele alınan konular arasındadır. Buğdayın öğütülüp un haline getirildiği değirmenlere yer verilen hükümlerde bu iĢlemin devamı için değirmenlerin sık sık kontrol edilmesi ve arızalanmaları durumunda hemen tamir edilmesi gerektiği vurgulanmaktadır. Değirmenlerden ayrıca vergi alınıyor olması da önemlerini arttırmaktadır. Hububattan elde edilen ürünler arasında boza da yer almaktadır. Bozanın imalatına iliĢkin hükümlere rastlamamız mümkündür. Hükümlerde hububat yetiĢtiriciliğini yoğun oılarak nerelerde yapıldığına iliĢkin bilgilerde yer almaktadır. Ayrıca hububattanalınanvergilere de hükümlerde değinilmektedir.

3.2.2. Üzüm

Zirai üretimle elde edilen üzüm Osmanlı endüstrisinde öneme sahip bir diğer hammaddeydi. Üzümden elde edilen ürünlerin çeĢitlilik göstermesi geniĢ bir alanda kullanılmasını sağlamaktaydı. Hem yetiĢtirilen üzümden hem de yetiĢtirildiği topraktan vergi alındığına dair hükümlere rastlamaktayız. Vergi alınırken ürünün bol olduğu yerde üründen, yetiĢtiriciliğin dağınık olduğu yerlerde ise topraktan vergi alındığı hükümlerdeki ifadelerden anlaĢımaktadır. Üzüm endüstriyel alanda önemli bir hammadde olmasına karĢın halk tarafından kurutularak da tüketilmektedir. Üzüm özellikle Ģarap yapımında kulanılmaktadır. ġarabı gayrimüslim tebaa imal edetmektedirler ve imalat iĢlemleri devletin sıkı kontrolü altında gerçekleĢmektedir. Hükümlerde konuya iliĢkin bilgiler yer almaktadır. ġarabın yanı sıra üzümden pekmez ve köfter yapımı da söz konusudur. Bu ürünlerin her birinden yine ayrı ayrı vergi alındığı hükümlerde açıklanmaktadır. Üzüm üretimi devletin tekelinde sağlanmaktadır. Devletin izni olmadan üretim ve tüketimin yapılması söz konus değildir. Hükümlerde bu durum monopolye adı altında belirtilmektedir. Üzüm yetiĢtiriciliğinin yoğun olarak hangi bölgelerde yapıldığı da yine hükümlerde göze çarpmaktadır.

3.2.3. Zeytin

Zeytin ve zeytinyağı, gıda endüstrisi için önem arz eden zirai ürünler arasında yer almaktadır. Zeytinyağının yanı sıra keten tohumundan elde edilen bezir yağı ve susamdan elde edilen susam yağı da oldukça çok üretilen ve tüketilen metalardandır. Hükümlerde zeytinketen ve susam yağına iliĢkin bilgilere sıkça rastlanmaktadır. Zeytinden elde edilen zeytin yağı zeytin değirmenlerinde elde edilemelydir. Hem zeytin değirmenlerinden hem de zeytin yapından vergi alındığı hükümlerde dikkat çekmektedir. Buna benzer olarak susam yağından da vergi alınması söz konusudur. Kanunnamelerde yer alan susam yasaknamesinin bulunması susam ve susam yağına iliĢkin devletin gösterdiği hasasiyetin anlaĢılması açısından önem taĢımaktadır. Bu yağ bitkilerinin nerlerde yetiĢtiğine iliĢkin bilgilere hükümlerdeki ifadelerden ulaĢılmaktadır.

3.2.4. Pamuk

Endüstri alanında pamuk mühim bir hammaddedir. Dokumacılığın adeta bel kemiğini oluĢturan pamuk merkez tarafından da özenle takip edilmektedir. Pamuğun kullanılmasıyla elde edilen dokuma çeĢitlerinin standartlara göre iĢlenmesi gerektiği hükümlerde dile getirilmektedir. Standartlara uyulmaması halinde gerekli yaptırımların da uygulanacağı belirtilmektedir. Hükümlerdeki ifadelerde pamuk yetiĢtiriciliğinden ve satıĢından bahsedilmektedir. Ayrıca pamuktan alınan vergilere ve bu vergilerin nasıl bir sistemle toplandığına iliĢkin bilgilere yer verilmektedir. Pamuğun dokuma sektöründe önemli bir hammadde olmasından dolayı farklı bölgelere nakliyesi de söz konusudur. Pamuklu dokumadan elde edilen kumaĢların standartlarına ve isimlerine de hükümlerde ayrıntılı Ģekilde yer verildiği görülmektedir. Pamuğun nerelerde yetiĢtirildiği ve nakledildiği hükümlerdeki ifadelerde anlaĢılmaktadır

3.2.5. Ġpek

Dokumacılıkta önemli bir getirisi olan ipek, kalitesiyle de aranan bir hammadde olarak göze çarpmaktadır. ipek üretimine iliĢkin bilgilerin hükümlerde yer almamasına karĢın ipekli dokumacılığın nerelerde yapıldığına iliĢkin bilgiler bulunmaktadır. Ayrıca ipekli dokumacılığın Osmanlı ekonomisi için oldukça önemli olduğunu anladığımız hükümlerde bu konuya iliĢkin standartların hükümlerde yer aldığını görmekteyiz. Devlet ipekli dokumacılığa hassasiyet göstermekte ve standartlara uygun üretimin yapılmasını sitemektedir. Hükümlerde ipekten elde edilen dokuma çeĢitleri dile getirilmektedir.

4. MADENLER

4.1. Hükümlerin Müstakil Değerlendirilmesi