• Sonuç bulunamadı

4. ERGONOMİ VE SÜRDÜRÜLEBİLİRLİK

4.1 Ergonomi Kavramı

4.1.1 Çevresel Faktörler

4.1.1.2 Aydınlatma ve Renkler

İşletme ergonomisi için bir diğer koşul ortamın aydınlatmasıdır. İşin hızlı, doğru ve kazasız yapılabilmesi için; işin yapıldığı ortamın, yansıması, parlaklığı göz önünde bulundurulup en uygun aydınlatma belirlenmelidir. Aydınlatmanın işe uygun olmadığı yerler çalışanlarda olumsuz psikolojiye de sebep olur. Uygun aydınlatılma için, göz ile yapılan iş arası uzaklık, çevrenin rengi, bulunulan yerin yüksekliği, aydınlatmanın seçimi göz önünde tutulup değerlendirme bu veriler dikkate alınarak yapılmalıdır. Renklendirme performansı arttırmada, aydınlatmayı değiştirmede ve kişilerin psikolojilerini etkilemede kullanılan bir özelliktir. Bazı renkler ışığı

40

çekerken bazıları yansıtır. Renkler uyarı işaretlendirmeleri olarak da kullanılabilir. Oluşabilecek tehlikelerin renklerle gösterilmesi dikkati daha çok çekecektir.

İnsanda algılamanın %80-90’ı göz ile gerçekleştiği için göz yorgunluğu iş yorgunluklarının sebeplerinde en başta gelir. Çalışma ortamı gözü yormayacak renklerden oluştuğunda ve uygun aydınlatma ile aydınlatıldığında verimlilikte %40 oranına kadar bir artış gözlenir (Camkurt 2007).

İşletmelerdeki aydınlatma şiddeti yapılan işe göre değişebilir. Hatta bazen kişinin kendi de göz önünde bulundurularak aydınlatma şiddeti ayarlanabilir. Aydınlatma şiddetinin birimi lüks'tür. 1 metrekarelik bir alana düşen ışık akışı 1 lümen ise aydınlatma şiddetine 1 lüks denir.

İyi bir aydınlatmanın özellikleri:

 Aydınlatmanın şiddeti yapılan işe uygun hassasiyet düzeyinde olacak,  Eş düzey aydınlatma sağlanacak,

 Göz kamaşmaları sınırlandırılacak ve önlenecek İyi bir aydınlatma;

 Yapılan işin hassasiyeti,

 Parçaların küçüklüğü büyüklüğü,

 Çalışanların yaşı dikkate alınarak sağlanır.

Sonuç olarak iyi bir aydınlatma, kişilerdeki verimliliği arttıracağı gibi iş kazalarında ve iş yorgunluklarında yüksek bir azalmaya da sebep olacaktır 11.

4.1.1.3 Gürültü

Gürültü, genellikle insan sağlığını ve psikolojisini bozan, istenmeyen seslerdir. Bu istenmeyen seslerin derecesi ve tanımı kişiden kişiye farklılık gösterecektir. Ama gürültüyle ilgili bütün kişilerde aynı etkiyi gösteren şey, işitme sorunu olarak karşımıza çıkacaktır.

41

Uluslararası Çalışma Örgütü (ILO) bunu da içinde barındıran şu tanımı yapmıştır: ‘Gürültü, işitme kaybına sebep olan, sağlığa zarar veren veya başka tehlikeleri ortaya çıkaran bütün seslerdir’12.

Gürültü çalışanlar üzerinde dalgınlık, unutkanlık, can sıkıntısı, yorgunluk, uyku düzensizliği gibi nedenlere yol açarak kişinin veriminin azalmasına ve daha da kötüsü iş kazalarına sebebiyet verir. Bunların kişide oluşması gürültünün şiddetine ve maruz kalındığı süreye göre değişir. Ancak 80dB’in üstündeki sesler uzun sürede işitme kaybına yol açar (Yapıcı ve Baş 2015).

Tablo 4.1: Gürültünün insan sağlığı üzerindeki etkisi13

DERECE ŞİDDET (DESİBEL) İNSAN ÜZERİNDE ETKİSİ

1. DERECE 30 dB – 60 dB Öfke, kızgınlık, sinirlilik hali, uyku ve konsantrasyon bozukluğu,

2. DERECE 65 dB – 90 dB Kan basıncının, solunumun ve kalp atışlarının artması, ani refleksler, hafif fizyolojik tepkiler 3. DERECE 90 dB – 120 dB Fizyolojik tepkilerin artması, baş ağrılarının

oluşması

4. DERECE 120 dB İç kulakta hasar oluşumu, dengenin bozulması 5. DERECE 140 dB Beyinde ciddi hasar oluşumu

4.1.1.4 Havalandırma ve Toz

Çalışanın sağlığını etkileme ve meslek hastalıklarına neden olma konusunda iş yerinin havalandırmasının ve ortamdaki toz miktarının çok fazla önemi vardır. Meslek hastalıklarının %70’i solunan havadan kaynaklıdır. Solunan havadaki tozlar kanserojen madde içerebilir ve solunum fonksiyonlarını azaltıp ciddi hastalıklara neden olabilir (Akyöney 2003). Havanın temiz olması işçinin bedensel sağlığı ve iş verimi için gereklidir. Ortamda yapılan işten kaynaklı ve/veya makinelerden kaynaklı gaz, buhar ve toz bulunabilir. Bunun ortamdan uzaklaştırılıp en aza mümkünse sıfıra indirilmesi gereklidir. Bunun için işçiye maskeler, koruyucu gözlükler gibi ekipmanlar temin edilmeli iş yerine de tozu uzaklaştıran sistemler

12 (http://www.bilgin.net/GurultuSelcukOzdmr.htm.net, 2019) 13 (Camkurt 2007)

42

kurulmalıdır. Çünkü bu durum anlık olumsuzluklara neden olduğu gibi iş kazalarına da yol açabilir.

Endüstrinin çeşitli alanlarındaki kollarında tozlu ortamlar mevcuttur. Bunlar; çimento işletmeleri, inşaat alanları, mermer işletmeleri, tekstiller gibi çoğaltılabilir. Temiz havalı ortamlarda yaşayan birinin ortalama yaşamında ciğerlerine yerleşen toz miktarı çok azdır; ancak tozlu ortamlarda çalışanların solunum sonucu bu tozlar akciğerine yerleşir ve çeşitli hastalıklara sebep olur (Camkurt 2007).

Bütün bunların meydana gelmemesi için işçi sağlığını korumak ve üretim verimini arttırmak için gerekli önlemler alınmalı, çalışma yeri bu şartlara göre ayarlanmalıdır.

4.1.1.5 Titreşim

Titreşim, herhangi bir cismin yapmış olduğu tekrarlayan hareketlerdir. Özellikle üretim işletmelerinde makine ve teçhizatın sebep olduğu titreşimler çalışanları rahatsız eder. Rahatsızlığın derecesi titreşimin frekansına, boyutuna ve şiddetine bağlı olarak değişiklik gösterir.

Titreşim, el-kol sitemi üzerinde meydana geliyorsa buna el-kol titreşimi, tüm vücut üzerinde meydana geliyorsa bütün vücut titreşimi denir. El-kol titreşimi, damar, eklem, kemik, sinir ve kas bozukluklarına yol açan titreşimlerdir. Bütün vücut titreşimi ise; işçilerin direk sağlığını tehdit eden özellikle bel bölgesinde şiddetli ağrılara yol açabilecek olan titreşimlerdir (Titreşim Yönetmeliği Madde:4).

Titreşimin yoğun olduğu işletmelerde çalışan işçiler bundan direkt olarak etkilenirler. Uzun süre titreşime maruz kalan çalışanların fizyolojik ve zihinsel fonksiyonları olumsuz etkilenir ve çalışma verimliliği düşer. Zamanla bu durum meslek hastalıklarına yol açar (Camkurt 2007).

Çalışanları titreşimin yarattığı bu olumsuzluklardan korumak için titreşimli araçların tutma yerleri kauçuk ya da plastik izolasyon malzemelerle kaplanmalı ya da özel koruyucu eldivenler temin edilmelidir (Yapıcı ve Baş 2015).

43 Titreşime karşı alınacak önlemler:

• Elle kullanılan basınçlı hava gereçlerinde olabildiğince az titreşimli olanların kullanılması,

• Bu araçların tutamaklarının titreşimi azaltacak malzeme ile kaplanması, • Titreşimim iletimini azaltacak özel eldivenler kullanılması,

• Doğru çalışma yönteminin öğretilmesi,

• Soğuk ve nemli ortamlarda çalışırken ıslak veya çıplak elle çalışılmaması, • Yapılan çalışmalarda sık sık ara verilmesi,

• Çalışma süresinin azaltılması,

• Araçlarda titreşimi azaltacak teknik önlemlerin alınması • İşe giriş muayeneleri ve aralıklı muayeneler

• Makine ve tesisat yerleştirilirken titreşimin azaltılması için önlem alınması, • Eğitim ve talimat verilmesidir. 14

Ergonomi insanların biyolojik, fizyolojik özellikleri göz önünde bulundurularak işin insana en uygun hale getirilmesini sağlayan bilim dalıdır (Uzun ve Müngen 2011).

İşin insana uygun hale getirilmesi demek;

a. Fiziksel olarak olumsuz olan çalışma koşullarının ortadan kaldırmak ve ya iyileştirmek.

b. Çalışma süresinin çalışanın fiziksel ve psikolojik durumuna uygun hale getirmek

c. Kullanılan araç ve gereçlerin tasarımını daha elverişli hale getirmek d. Çalışma koşullarını, saatlerini, kişiye uygun hale getirme

e. İşin temposuna, yoğunluğuna bağlı oluşabilecek kazaların, zararları engellemek

f. Hem iş hem sosyal hayatında yaşam kalitesini yükseltecek düzenlemeler yapmak.

g. Bu yenilemelerini yaparken iş güvenliği ve işçi sağlığını hep göz önünde bulundurmak (Güler 1997).

44

Yapılan araştırmalar çalışma süresinin içinde %15 dinlenme süresi olması gerektiğini söyler. Bu hem psikolojik hem ergonomik açıdan çok önemlidir. Dinlenme süresinin yeterli olması iş kazalarının da en aza indirir (Akgün 1997).

Yani çalışanlar üzerinde verimliliğin artması için çalışma ve dinlenme saatlerinin, ısı ve nemin, aydınlatmanın, havalandırmanın, renklerin fazlasıyla etkileri vardır. Bu etmenlerle ilgili önlemler alınması, çalışma yerinin ergonomik olarak düzenlenmesi sonucunda verimlilik de artacaktır.

4.1.2 Psikolojik Faktörler

İnsan özellikleri dikkate alınarak hazırlanmış güzel bir ortamda çalışmak hem çalışanı olumlu etkiler hem de çalışanlar arasındaki iletişimi. Bu yüzden çalışma ortamının insan anatomik özelliklerinin dikkate alınmasının yanı sıra psikolojik özelliklerinin de dikkate alınması gerekmektedir. Fiziksel olarak mevcut olan bozukluklar kişilerde psikolojik sorunlara da yol açmaktadır. Son yapılan çalışmalardaki sonuçlara göre bel, boyun ve omuzdaki kas-iskelet sistemi ağrıların işteki fiziksel ve psiko-sosyal nedenlerden dolayı meydana geldiği görülmektedir. İşten memnun olmama, monotonluk, baskı altında çalışma, ağır iş yükü, molasız çalışma gibi psiko-sosyal faktörler rahatsızlığa yol açmaktadır (Özcan ve diğ. 2007).

Psikolojik etmenler genellikle çalışandan kaynaklı etmenlerdir. Bunlar; • Uyuşmazlıklar • Üzüntüler • Ailevi Sorunlar • Meslek Sorunları • Ekonomik Zorluklar • Güvensizlik • Sınırlı Kariyer

• İşyerinde negatif sosyal iletişim • Grup içerisinde çalışma baskısı • Vardiyalı çalışma sistemi

45 olarak sıralanabilir (Güney 1995).

4.1.3 Fiziksel Faktörler

Fiziksel risk faktörleri ergonomi açısından bir iş için çalışan kişinin fiziksel durumlarından dolayı meydana gelen etmenlerdir. Bunlar (Ulucan ve Zeyrek 2012);

• İşyeri yerleşim planı • İş yükü

• Tekrarlayan işler

• Yüksek veya alçak yükseklikteki iş istasyonları • Çalışma alanı boşluğu

• İş sırasında gereken ekipmanların yerleşim • Uygunsuz duruş gerektiren işler

• Statik duruş gerektiren işler • İş istasyonları arasındaki mesafe

• Sürekli oturmayı veya ayakta durmayı gerektiren işler • Aşırı kuvvet gerektiren işler

• Elle taşıma gerektiren işler

Tekrarlayan işler: İş sırasında aynı ya da benzer hareketlerin sık sık tekrarlanmasına denir. Sürekli tekrarlayan işlerde, kasların dinlenmesi için yeterli aralar verilmezse kas ve iskelet sisteminde ağrılar meydana gelecektir.

Uygunsuz duruş: Uygunsuz duruşlar vücudun doğal duruşunun dışındaki duruşlardır. İş için doğal duruş en rahat ve güvenli olandır. Uygunsuz duruşlar kas ve iskelet sistemini zamanla yoracak, işçiyi sıkıntıya sokacaktır.

Statik duruş: Çalışanın aynı pozisyonda uzun süre oturarak ve ya durarak çalışmasına denir. Bu duruş şeklinde kan dolaşımı yavaşlar, kaslarda yorgunluk ve zedelenmeler meydana gelir. Ergonomik koşulların düzeltilmesiyle bu sorunlar önlenebilir.

46

Benzer Belgeler