• Sonuç bulunamadı

3. AVRUPA AÇISINDAN AB – TÜRKİYE İLİŞKİLERİ

3.1. Avrupa’da İslamofobi

AB ile Türkiye arasındaki ilişkiler ele alınırken taraflar arasındaki farkların en geneli ve en belirleyicisi olarak kültür başlığı altında din faktörü gösterilmektedir. Bu yargının özünü ise Avrupalıların gelişmiş Batı kültüründe yer alan Hırıstiyanlar, Türklerin ise gelişmemiş Doğu kültüründeki Müslümanlar olarak kabul edilmesi oluşturmaktadır. Oysaki ne Avrupa ve AB Hırıstiyandır ne de Türkiye Müslümandır. Devletlerin ve devlet oluşumlarının dini olmaz, vatandaşların yani bireylerin dini olur. Avrupa’nın ve dolayısıyla AB’nin çoğunluğunun Hırıstiyanlardan, Türkiye’nin de çoğunluğunun Müslümanlardan oluştuğu şeklindeki bir ifade ise daha yerinde ve genelgeçer bir doğru olarak kabul görmektedir. Öte yandan 2015 yılı itibariyle 28 üyeli AB’nin toplam nüfusu yaklaşık olarak 510 milyon civarındayken313

, bu nüfusun yaklaşık 20 milyonunu –çoğunluğu farklı coğrafyalardan ve kültürlerden gelen kişiler olan– Müslümanlar oluşturmaktadır.314

Her ne kadar karşılıklı bir etkileşim hali söz konusu olsa da en rasyonel ve geniş ifadeyle; Avrupa ile İslam arasında bir uyumsuzluk ve hatta çatışma hali söz konusudur. Bunun nedeni olarak ise Avrupa sekülarizmi ile geleneksel İslamiyet anlayışının farklı dünya görüşlerine dayanması gösterilebilir. Aslına bakılırsa Hırıstiyanlık, İslamiyet ve hatta Musevilik aynı coğrafyada ortaya çıkmış, insan faaliyetlerinin her yönünü düzenleyen ilahi bir yasa inancını taşıyan, ortak zafer inancını paylaşan ve Asya’nın Hinduizm, Budizm, Konfiçyüsçülük gibi büyük dinlerinden her bakımdan ayrılan, birbiriyle yakından ilişkili ve aynı dinsel geleneğin değişik biçimleri olarak kabul edilebilirler.315

Fakat Avrupa Hıristiyanlığının yaşamış olduğu uzun reformasyon süreciyle birlikte kilise-

313 Eurostat, "Population Change-Demographic Balance and Crude Rates at National Level",

http://appsso.eurostat.ec.europa.eu/nui/show.do, (Erişim tarihi: 23.11.2015).

314 Sedat Laçiner, Mehmet Özcan & İhsan Bal, Türkiye’nin Üyeliğinin AB’ye Olası Etkileri: Türkiyeli

Avrupa, 1. Baskı, Hayat Yayınları, İstanbul 2004, s. 23.

315 Bernard Lewis, İslam’ın Krizi, Çeviren: Abdullah Yılmaz, 2. Baskı, Literatür Yayınları, İstanbul

devlet anlayışı, kilise kurumu ve devlet kurumu olarak ikiye ayrılmış, toplumsal yaşamın merkezi konumundaki din çeperlere itilerek radikalleşmenin önüne geçilmiştir.316

İslamiyet ise geçmişten günümüze dek daima dinsel hakikat ile politik gücü ayrılmaz biçimde iç içe kabul etmiştir. Yani dinsel hakikat tarafından politik güç kutsanırken, politik güç tarafından da dinsel hakikate destek olunur. Ayetullah Humeyni’ye ait olan "İslam politik değilse, hiçbir şey değildir." sözü tam olarak bu felsefi yapıyı yansıtmaktadır.317 Bundan dolayı İslam dünyasında, laikleşme, sekülerleşme, çağdaşlaşma gibi olgular Hırıstiyanlığa ait sorunlar olarak addedilir ve İslamiyetin böyle bir sorunu içermediği belirtilir.318

Söz konusu Avrupa sekülarizmi ile geleneksel İslamın bu uyumsuzluğu ve çatışma halinden dolayı "Avrupa İslamı" veya "İslamın Avrupalılaşması" söylemleri kullanılarak hem Avrupa’ya hem de İslama pozitif katkı sağlama ve mevcut durumu olumlulaştırma amacı güdülmektedir.

İslamın uluslararası toplum tarafından endişe unsuru olmaya başlayarak açık tehdide dönüşmesine sebebiyet veren ve nihayetinde de İslamofobi halini alan bir dizi terör olayları silsilesi mevcuttur. Bunların başında 11 Eylül 2001 yılında ABD’deki Dünya Ticaret Merkezi ve Amerikan Savunma Bakanlığı’na yapılan saldırılar gelmektedir. Yaklaşık 3000 kişinin hayatını kaybettiği "9/11 Terör Olayları"nı İslami köktendinci örgüt El-Kaide üstlenmiştir.319

Bu saldırıların ardından ABD, önce Afganistan’a ardından da Irak’a operasyonlar düzenlemiş ve uluslararası literatürde Samuel Huntington’a ait olan "Medeniyetler Çatışması"320

tezini doğrular nitelikte "küresel terör" ya da "İslami terör" literatürü oluşturulmuştur. 11 Mart 2004 tarihinde İspanya’nın Madrid kentinde Atocha, Santa Eugenia ve El Pozo istasyonlarında 3 ayrı trende patlatılan bombalar neticesinde 191 kişi hayatını kaybederken 1841 kişi de yaralanmıştır. "İspanya’nın 11 Eylül Saldırıları" olarak nitelendirilen bu terör saldırısı yine El-Kaide tarafından

316 Niyazi Berkes, Türkiye’de Çağdaşlaşma, 19. Baskı, Yapı Kredi Yayınları, İstanbul 2013, s. 22. 317 Bernard Lewis, a.g.e., s. 20.

318 Niyazi Berkes, a.g.e., ss. 22-23. 319

BBC, "The 9/11 Terörist Attacks",

http://www.bbc.co.uk/history/events/the_september_11th_terrorist_attacks, (Erişim tarihi:

23.11.2015).

320 Samuel P. Huntington, "The Clash of Civilizations? ", Foreign Affairs, Cilt 72, Sayı 3, 1993, ss.

üstlenilmiştir.321

2 Kasım 2004 tarihinde ise İslama yönelik sert eleştirilerileriyle bilinen ve İslam toplumlarındaki kadına şiddeti ön plana çıkaran Hollandalı yönetmen ve köşe yazarı Theo van Gogh, Amsterdam’da Fas asıllı Hollanda vatandaşı bir Müslüman tarafından öldürülmüştür.322

Ardından 17 Eylül 2005 tarihinde Danimarka’nın "Politiken" gazetesinde yayınlanan Kåre Bluitgen’e ait "İslam Eleştirisinin Derin Korkusu" başlıklı köşe yazısı ve 30 Eylül 2005 tarihinde yine Danimarka’nın "Jyllands-Posten" gazetesinde İslam peygamberi Muhammed’i tasvir eden 12 farklı karikatür yayınlanmasıyla birlikte Müslüman nüfusun yoğunlukta olduğu ülkelerde şiddetli protestolar ve gösteriler yaşanmış, Hırıstiyanlara ve kiliselere saldırıların düzenlenmesine neden olmuştur. Binlerce insanın katıldığı protestolarda yaklaşık 200 kişi hayatını kaybetmiştir.323

22 Mayıs 2013 tarihinde ise İngiltere’nin Londra şehrinde İngiliz askeri olan Lee Rigby, iki Müslüman saldırgan tarafından satırla öldürülmüştür. Saldırganlar kameralara bu eylemi "her gün öldürülen Müslümanların intikamı" için yaptıklarını belirtmişlerdir.324

7 Ocak 2015 tarihinde Paris’te Charlie Hebdo adlı karikatür dergisine yapılan saldırılarda ise 12 kişi ölürken 11 kişi de yaralanmış ve saldırı El- Kaide’nin Yemen kolu tarafından üstlenilmiştir.325

Son olarak ise yine Paris’te 13 Kasım 2015 tarihinde 7 farklı noktada aynı anda düzenlenen saldırılarda 130 kişi hayatını kaybederken 368 kişi de yaralanmıştır. Söz konusu terör saldırılarını "Irak ve Şam İslam Devleti" (IŞİD) isimli köktendinci terör örgütü üstlenmiştir.326

321

BBC, "Madrid Train Attacks", http://news.bbc.co.uk/2/shared/spl/hi/guides/457000/457031/html/, (Erişim tarihi: 23.11.2015).

322 Zaman, "Hollandalı film yönetmeni Theo van Gogh öldürüldü",

http://www.zaman.com.tr/gundem_hollandali-film-yonetmeni-theo-van-gogh-olduruldu_108325.html,

(Erişim tarihi: 23.11.2015).

323 Financial Times, "Timeline: How the cartoon crisis unfold", http://www.ft.com/cms/s/2/d30b0c22-

96ee-11da-82b7-0000779e2340.html, (Erişim tarihi: 23.11.2015).

324

Reuters, British security services in spotlight after soldier murder",

http://www.reuters.com/article/2013/05/24/us-britain-killing-cameron-idUSBRE94L0WU20130524,

(Erişim tarihi: 23.11.2015).

325 The Telegraph, "Charlie Hebdo attack: France’s worst terrorist attack in a generation leaves 12

dead", http://www.telegraph.co.uk/news/worldnews/europe/france/11331902/Charlie-Hebdo-attack-

Frances-worst-terrorist-attack-in-a-generation-leaves-12-dead.html, (Erişim tarihi: 23.11.2015).

326 RTE News, "Paris attacks death toll rises to 130", http://www.rte.ie/news/2015/1120/747897-

paris/, (Erişim tarihi: 23.11.2015). CBS News, "Injuries from Paris attacks will take long to heal", http://www.cbsnews.com/news/injuries-from-paris-attacks-will-take-long-to-heal/, (Erişim tarihi:

2001 yılındaki 9/11 Terör Olayları ile başlayıp Kasım 2015’teki Paris Saldırılarına kadarki dönem sonucunda özellikle Amerikalı ve Avrupalı Müslümanlar, İslam’ın uluslararası siyasi bir tehdit olarak algılandığı ve Müslümanların terörist olarak genellendiği oldukça acımasız bir korelasyon ile karşı karşıya kalmışlardır. Bu durum da doğal olarak Batı ile İslam dünyası arasındaki ihtilafın derinleşmesine yol açmış ve İslam’ın modernleşmenin önünde bir engel ya da sorun teşkil ettiği algısının yayılmasına sebebiyet vermiştir.327

Avrupalı liberallerin, artan İslamofobinin tek çözümünün İslamın Avrupa’ya entegrasyonu olduğu yönündeki yaklaşımını destekleyen Bassam Tibi, "Avrupa İslamı" (Euro- Islam) yaklaşımını öne sürmüş ve İslam’ın ilerici özellikleri ile Avrupa kültürünün harmanlanarak iki taraf açısından da kazan-kazan ilişkisinin inşa edilebileceğini belirtmiştir.328

Fakat Avrupa halkının çoğunluğunun tam tersi yöndeki görüşleri ve olası bir uyumlaştırma projesinin daha da büyük felaketlere neden olabileceği yönündeki korkuları, yaşan terör saldırılarıyla her geçen gün daha da artmaktadır. Diane Wolff’un yapmış olduğu tespite göre; AB içerisinde Türkiye’nin AB’ye olan muhalefetin özünde de Müslümanların Avrupa’nın bir parçası olmayı istemekten ziyade Avrupa kültürünü domine etmeyi isteyebilecekleri endişesi bulunmaktadır.329

Bernard Lewis’in İslam’ın yakın gelecekte Avrupa’nın dominant gücü olacağı ve Avrupa’nın İslamlaşacağı yönündeki beyanatları da Avrupa içerisindeki İslam korkusunu doğrular niteliktedir.330

Sonuç olarak; Avrupa içerisinde her geçen gün giderek derinleşen İslam korkusu ve öfkesi söz konusudur. Artan terör saldırları neticesinde var olan bu medeniyet ayrımının daha derinleşeceği ve çok daha tehlikeli boyutlara ulaşacağı öngörülebilir. Sorunun çözümü adına ise önceliğin Avrupalılardan ziyade Müslümanlara düştüğü, Müslüman yoğunluklu devletlerin açık şekilde bu olaylara karşı durduğunu ifade etmesi gerekliliği aşikârdır. Bir diğer

327 Jocelyne Cesari, "Muslim Identities in Europe: The Snare of Exceptionalism", Islam in Europe:

Diversity, Identity and Influence, Editörler: Aziz Al-Azmeh & Effie Fokas, 1. Baskı, Cambridge

University Press, New York 2007, ss. 52-53.

328 Bassam Tibi, "Europeanizing Isla mor the Islamization of Europe: Political Democracy vs. Cultural

Difference", Religion in an Expanding Europe, Editörler: Timothy A. Byrnes & Peter J. Katzenstein, 1. Baskı, Cambridge University Press, New York 2006, s. 204.

329

Diane Wolff, "Europe’s Encounter With Islam", Orlando Sentinel, 2005,

http://articles.orlandosentinel.com/2005-02-13/news/0502120135_1_european-union-terrorism- encounter-with-islam/3, (Erişim tarihi: 23.11.2015).

330 The Jerusalem Post, "Muslims ‘about to take over Europe’",

önemli gereklilik ise İslam’ın yüz yıllardır en elzem ihtiyacı olan reform sürecini bir an önce başlatabilmesinde yatmaktadır. Liberal değerleri kendi öz değerleri ile harmanlayabilme başarısı gösterebilen İslam’ın hem Avrupa sekülarizmi ile hem de Avrupa kültürü ile ortak paydada buluşabileceği gerçeği son derece açıktır.