• Sonuç bulunamadı

A. KARA HARP SANAYİİ

5- Askerî Fabrikalarda Sosyal Yapı

a- Askerî Fabrikalar Umum Müdürlüğü Teşkilatı

Millî Mücadele’nin başlaması ile birlikte özellikle İstanbul Hükûmeti ile tüm bağlantıların kesilmesi ve Anadolu’da yeniden teşkilatlanarak işgallere karşı mücadele verilmesi Türk vatanseverlerin ve ordunun silâh ihtiyacını karşılama zorunluluğunu ortaya çıkarmıştır. Bu ihtiyacı karşılamak amacıyla askerî fabrikaların Anadolu’da yeniden teşkilatlanması ve üretimlerinin artırılması ve plânlanması amacıyla 1337 senesinde Ankara’da “İmâlat-ı Harbiye Müdüriyeti Umumiyesi” kurulmuş ve başına Topçu Miralay Asım Bey getirilmiştir.

Umum Müdürlük teşkilatı başlangıçta gayet mütevazı bir şekilde yapılandırılmış ve bu teşkilat aşama aşama tevzi edilerek 1338 senesinde Fen Heyeti İdare Riyaseti, Zat İşleri, İnşaat, Muhasebe, Mubayaa ve Yollama şubeleri ile Teftiş Heyeti ve Tecrübe Muayene heyetinden kurulmuştur101.

b- Askerî Fabrikalar Tekaüt ve Muavenet Sandığı’nın Kuruluşu Askerî fabrikalar mensuplarını gelecek endişesinden kurtarmak, huzurlu ve sakin bir ortamda çalışmalarını sağlamak amacıyla 26 Ocak 1939 tarihinde TBMM’de kabul edilip 7 Şubat 1939 tarihli Resmî Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren 3575 sayılı Kanunla, Askerî Fabrikalar Tekaüt ve Muavenet Sandığı kurulmuştur102.

Sandık başlıca iki kısma ayrılmış, A kısmı subay, askerî memur, ücretli veya yevmiyeli memur, işçi ve müstahdemleri kapsamaktadır. B kısmı ise ücretli veya yevmiyeli daimi memur ve işçilere aittir. Fabrikalarda göreve başlayacak olan işçi ve memurlar önce A sınıfına dâhil olup, beş sene hizmetlerinden sonra başarılı olanlar B sınıfına geçmişlerdir. Bu geçişte kara fabrikaları için Askerî Fabrikalar Umum Müdürlüğünün, deniz ve hava fabrikaları için Millî Savunma Bakanının onayı gerekmektedir103.

1941 yılında Askerî Fabrikalar Tekaüt ve Muavenet Sandığı Kanununun bazı maddelerinde değişiklik yapılmıştır. Yapılan bu değişikliklerle kanunda görülen bazı noksanlıklar giderilmiştir. Bunlardan birincisi, fabrikalarda çalışan müstahdemlerin önceden sandığın A kısmına girememesi konusunda açıklık getirilmiş ve bu durum düzeltilmiştir104. İkinci olarak emekli maaşlarının yeniden düzenlenmesi, A sınıfı sandık

101 Karakuş, a.g.e., s.215.

102 Resmi Gazete, 7 Şubat 1939, Askerî Fabrikalar Tekaüd ve Muavenet Sandığı Kanunu, Madde1, s.112 103 Aynı Kanun, Madde 8.

mensuplarına maluliyet tazminatı verilmesi, B sınıfına geçiş esnasında işlemler devam ederken vefat edenlerin B sınıfına geçmiş kabul edilmeleri yapılan diğer düzenlemedir105.

c- Askerî Fabrikalar Satış Birliği

3575 sayılı Askerî Fabrikalar Tekaüt ve Muavenet Sandığı Kanununun 10ncu maddesinin 8nci fırkasına dayanılarak oluşturulmuş sınırlı sermayeli bir teşkilattır. Birliğin merkezi Ankara olup teşkilatın idare yapısı görevlendirilen memur ve müstahdemler ile sağlanmıştır106. Amacı, askerî fabrikalarda görev yapan personele her türlü kolaylığı sağlayarak, onların ihtiyaçlarını karşılamak olan birlik, bu dönemde sosyal dayanışmanın en güzel örneklerini vermiştir. Birliğin kuruluş amaçları EK-B’de belirtilmiştir.

d- Askerî Fabrikalar Ticaret Şubesi

1932 yılında Askerî Fabrikalar Umum Müdürlüğü bütçesinde kısıtlama yapılması ve siparişlerin azalması ve birçok tezgâhın işsiz kalması, işçilerin birçoğunun işten çıkarılması tehlikesine sebep olmuştur. Bu işçilerin ileride fabrikaların tam randıman ile çalışmaya başlaması halinde kullanılabilmelerini sağlamak amacıyla 18 Haziran 1932 tarihinde “Askerî Fabrikalar Ticaret Şubesi” kurulmuştur. Bu şubede işçilere başta demiryollarının ray ihtiyacı olmak üzere, posta telgraf umum müdürlüğüne telefon teli, ordu hayvanları için nal, tüfek tamiri ve buna benzer birçok iş yaptırılmıştır. Bu şubenin 1932 yılından 1939 yılına kadar yaptığı satışlar 12.119.651 liradır107.

e- Askerî Fabrikalarda Eğitim Faaliyetleri

Osmanlı Devleti zamanında İstanbul’da kurulan Tophane ve Zeytinburnu Askerî Fabrikalarında gerek kuruluş ve gerekse işletme aşamalarında genel olarak yabancı uzman ve ustalardan yararlanılmıştır. Bu dönemde işçi ihtiyaçları genel olarak sanatkâr askerlerden karşılanmış, ancak bunların askerliklerini müteakip memleketlerine dönmeleri ile büyük sorunlar yaşanmıştır. Bu durum yeni açılan tesis ve fabrikalarda sıkıntı yaratmış, Halil Paşanın Tophane Müşirliği zamanında ikisi Tophane, diğer ikisi Zeytinburnu’nda olmak üzere “Sanayii Taburları” teşkil edilmiştir. Bu taburlarda görev yapan askerler fabrikalarda çalışmakta ve sanat öğrenmekte olup içlerinden iyi yetişenler Mülazım-ı Salis rütbesi ile alı konarak bu taburda zabitlik ve fabrikada sanatlarına göre çalıştırılmışlardır108. Kurulan bu sanayi taburlarına birer idadî sanayi taburu ilave edilerek “İdadî Sanayi Alayları” adı altında yeniden teşkilatlanmışlardır.

105 A.g.c., s.71.

106 BCA, 030.10/ 58-395/10. 107 Karakuş, a.g.e., s.219.

İkinci Meşrutiyet’in ilânından hemen sonra 1909 senesinde “Sanayi Alayları” teşkilatı da lavğedilerek 1910 senesinde “İmalât-ı Harbiye Nazari Mektebi” adıyla Zeytinburnu’nda bir sanat mektebi açılmıştır109. Bu okuldan mezun olanlar, askerî fabrikalarda şube memuru, ustabaşı, mütehassıs, postabaşı gibi görevlerde çalışmakla birlikte yurt dışında da öğrenimlerine devam ederek yüksek mühendis, doktor ve kimyager olarak da yetiştirilmişlerdir. Bu okul 1914 yılında “İmalât-ı Harbiye Usta Mektebi”, 1921 yılında “Fabrikalar Müdüriyeti Umumiyesi Usta Mektebi” adını almış, daha sonra da “Askerî Sanayi Mektebi” adı ile 1932 yılına kadar devam etmiştir. Askerî fabrikalara sanatkâr, işçi, usta ve memur yetiştirmek üzere Kırıkkale’de kurulmuş olan “Askerî Sanat Lisesi” 1934 yılında Askerî fabrikalardan bağlantısı kesilerek Liseler Müfettişliğine bağlanmıştır. Bu gelişmeden sonra “Askerî Sanat Lisesi” sadece orduya sanatkâr, memur yetiştirmek amacıyla hizmet vermiş, askerî fabrikalara sanatkâr işçi yetiştirecek bir kurum kalmamıştır. Bu durum askerî fabrikaların gelişiminde büyük olumsuzluklara neden olmuştur110.

Askerî fabrikalar, sanatkâr yetiştiren bu okuldan yararlanamayacağını anlayınca hiç olmazsa çırak derecesinde sanatkâr yetiştirebilmek üzere kendi bütçe ve teşkilatı dâhilinde küçük bazı teşkilatlar kurmuş ve bu teşkilatların özünü de “Çırak Okulları” oluşturmuştur111. Bu ocağın ilk şubesi de Erzurum Çırak ocağı olmuştur. Doğu’daki birliklerin tek tamirhanesi olan Erzurum tamirhanesinde çalıştırılmak üzere eğitime açılan bu “Ocak”, 1935 yılında hizmete açılmış olup teorik ve uygulamalı eğitim ve tatbikat bakımından Maarif Vekâletince ikinci derecede sanat mektebi olarak tescil edilmiştir112.

Bu tarihe kadar merkezi İstanbul’da yer alan fabrika okulları, artık kontrolden uzak ve sorunlu bir hale gelmiştir. Çünkü askerî fabrikaların genel merkezi ve çoğunluğu Kırıkkale’de bulunmakta olup okullar bu fabrikalardan uzakta kalmaktadır. Ayrıca, okulun gerek idarî ve gerekse eğitim yönleri ile büyük sorunları olup bu kontrolsüzlük öğrencilerin ahlakî yapılarına kadar varan bozulmalara neden olmuş ve sonuçta bu okulun 1932 yılında Kırıkkale’ye taşınmasına karar verilmiştir. 1933 yılı Ağustos ayında inşası tamamlanan okul faaliyete bu tarih itibarı ile başlamıştır113.

Askerî fabrikalar, askerî mühendis yetiştirmek üzere her fırsatta Avrupa’ya subay ve öğrenciler göndermiştir. İkinci Dünya Savaşı yıllarında bu uygulama askıya alınmış ve 109 A.g.e., s.61. 110A.g.e., s.62. 111 A.g.e., s.211. 112 A.g.e., s.63. 113 A.g.e., s.61.

hatta gidenler yurda geri çağrılmıştır. Bu öğrenciler savaş sona erene kadar lisans öğrenimlerini İstanbul Amerikan Kolejin’de staj işlerini ise çeşitli sanat okullarında sürdürmüşlerdir114.

Benzer Belgeler