• Sonuç bulunamadı

1.4. Endüstri 4.0 Teknoloji Bileşenleri

1.4.7. Artırılmış Gerçeklik (Augmented Reality- AG)

Artırılmış gerçeklik (AG) teknolojisi, yenilikçi bir etkileşim yolu olarak düşünülen ve tasarlanan bir teknolojidir. AG sayesinde, insanlar beş duyusunun algılayabildiğinden daha fazlasını keşfedebilirler. AG’nin ana amacı, bilgisayarın ürettiği görsel bilgileri, akıllı telefon, kamera, gözlükler, projeksiyon cihazları gibi araçlar vasıtasıyla insanın duyularının üzerine yerleştirerek çevre algılamasını zenginleştirmektir (Esengün ve İnce, 2018: 201-202).

AG, ses, video, grafik ve GPS verisi gibi ortamdaki verileri bilgisayar aracılığıyla üretebilen, insanların duyularını etkileyecek şekilde dijital ortamda canlandırma yapabilen teknolojidir. Böylece, sanal dünya ile gerçek dünyanın birleşimi sağlanmaktadır (Siltanen, 2012: 16). AG, bilgisayarlar tarafından üretilen bilgilerle geliştirilmiş ve güçlendirilmiş bir fiziksel dünyanın gerçek zamanlı doğrudan veya dolaylı görünümü olarak tanımlanmaktadır (Carmigniani ve Furht, 2014: 3). Yine AG, yaşadığımız çevredeki nesneler yerine dijital nesnelerin kullanıldığı, gerçek ortam ve hayattaki görüntülere eş zamanlı olarak, resim, metin, ses vb. nesnelerin eklenmesiyle gerçek dünyanın artırılmış gibi hissedilmesidir (Korucu vd. 2016: 82).

AG, sanal gerçeklik teknolojisi üzerine kuruludur fakat sadece sanal dünya ile etkileşime girmekle kalmaz, aynı zamanda gerçek dünya ile de karşılıklı bağımlılık da vardır (Mekni ve Lemieux, 2014: 205). Sanal gerçeklikten farkı da bu noktada oluşmaktadır. Sanal gerçeklik, bilgisayarlar tarafından ortamın taklit edilmesidir. Çoğu sanal gerçeklik ortamı bir bilgisayar ekranı yoluyla edinilen görsel şekillerden ibarettir.

AG ise, daha kapsamlıdır. Gerçek ortamdaki çevrenin ve içindekilerin bilgisayarlar tarafından üretilen ses, görüntü, grafik ve GPS verileriyle zenginleştirilerek meydana getirilen canlı, doğrudan veya dolaylı fiziksel görünümüdür (Banger, 2017: 157).

AG, sanal ve gerçek dünyanın birleşimi, Paul Milgram (1994) tarafından bir düzlem olarak sunulmuştur. Oluşan bu sisteme göre, fiziksel ve dijital nesnelerin bir arada bulunduğu ve etkileşime girdiği yeni bir ortam oluşturmak için gerçek dünyayı ve sanal dünyaları bir araya getirir. Bu durum Şekil 1.6’da gösterildiği gibidir (Siltanen, 2012: 17).

47 Şekil 1.6. Milgram’ın Gerçeklik ve Sanallık Sürekliliği (Karma Gerçeklik)

Karma Gerçeklik

Gerçek Ortam Artırılmış Gerçeklik Artırılmış Sanallık Sanal Ortam

Kaynak: Sanni Siltanen, (2012) “Theory and applications of marker-based augmented reality, Julkaısıja Utgıvare-Publısher; King, Brett (2016), Augmented- Artırılmış Gerçeklik, MediaCat Kitapları, İstanbul.

Azuma (1997) yaptığı araştırmada ise, AG’nin üç özellikle tanımlanabilen bir sistem olduğunu belirtmiştir (Siltanen, 2012: 17; King, 2016);

 AG, gerçek ve sanalın birleşimidir.

 AG, gerçek zamanda etkileşimlidir.

 AG, üç boyutlu olarak tasarlanmıştır.

AG teknolojisi sektör ayrımı yapmadan, her alanda kullanan işletmelere ve yöneticilere farklı faydalar sunan bir teknolojidir. Bu teknolojinin işletmelere sağlayacağı yaratıcılık, zenginleştirme ve motivasyon kazanımları, yöneticilerin bu teknolojiyi edinme isteklerini arttırmıştır. Nitekim, AG teknolojisine yatırım yapmayı düşünen yöneticilere dair yapılan bir araştırmanın sonuçları aşağıda Şekil 1.7’de gösterilebilir.

Şekil 1.7. AG Teknolojisine Yatırım Yapan ve 3 Yıl İçinde Ciddi Yatırım Yapacağını Söyleyen Yöneticilerin Yüzdesel Oranı

Kaynak: PWC (2017) Global Dijital IQ Anketi; 53 Ülkeden 2.216 üst yöneticinin katılımıyla yapılmıştır. (https://hbrturkiye.com).

48 AG teknolojisine yatırım yapmak isteyen yöneticiler, bu teknolojinin sunduğu faydaların farkındadır. AG çeşitli endüstriyel alanlarda, süreçlerin yönetilmesini kolaylaştıran, insan hatalarını azaltmaya ve insanları eğitmenin ve işbirliğinin artırılmasının yeni bir yolunu sağlayan yardımcı çözümler sunar. AG kullanıcıların, özellikle bakım, montaj, ürün tasarımı, yerleşim planlaması, eğitim ve diğer üretim faaliyetlerinde oldukça yararlı olan gerçek zamanlı ve gerçek çalışma ortamında üretim süreçleriyle ilgili bilgileri doğrudan etkileşime girmesine olanak tanımaktadır. AG teknolojisinin endüstride ki kullanım alanları şu şekilde sınıflandırılabilir (Esengün ve İnce, 2018: 204);

Endüstriyel tasarım; AG, bitmiş ürünü göremeden, bitmiş gibi kullanıcılara deneyim fırsatı sağlar. Örn, Volkswagen tahmin ettiği ve gerçek çarpışma testi görüntülerini karşılaştırmak için artırılmış gerçeklik kullanmaktadır. Böylece geleceğe dair hata öngörülerinde bulunabilmektedir.

 Paketleme ve pazarlama; AG müşterilere paketi açmadan ürünün nasıl olduğunu gösterebilir.

Mekânsal etkileşim; AG ile uzaktan sanal katılım ile toplantılar yapılabilir.

Üstelik bu toplantılar gerçekten orada bulunuyormuş gibi, ortak görsel cihaz kullanımı, interaktif dijital yazı tahtaları, ortak tasarım alanları ve dağıtılmış kontrol odaları içerebilir.

Bakım ve montaj; AG İle bakım ve onarım kolaylaşır, farklı açılardan ürünü kontrol etmeyi sağlar.

İnovatif ürünler; AG teknolojisini kullanan çalışanlar, mühendis ve tasarımcılar, yaratıcı ve zengin fikirler, ürünler daha kolay öne sürebilir.

Eğitim; AG örnekleri en fazla eğitim alanında görülmektedir. Sürücü kurslarında sürüş uygulamaları, çalışan eğitimlerinde İK departmanının yeni yöntemi, uzaktan eğitim, öğrencilere telefon ile entegre edilmiş sanal uygulamalar gibi alanlarda karşımıza çıkmaktadır.

AG teknolojisinin tüm bu sıralanan endüstriyel kullanım alanları dışında, daha güçlü bir toplum için kritik önem taşıyan kamu hizmetleri, eğitim, sağlık, turizm vb.

alanlarda kullanılması da önerilmektedir. Özellikle, eğitim alanında çok çeşitli öğrenme araçları, uzaktan eğitim ve yaratıcılık gibi işlevlerinden dolayı birçok ülkenin kullanmaya

49 başladığı bu teknoloji, daha önce gerçekleştirilmesi zor yeniliklerin kapısını işletmelere aralamaktadır (King, 2016).

AG’nin işletmelere sağladığı faydalar için, Rockwell Automation’un ambalaj üreticileri ile yaptığı görüşmeler sonucunda, AG teknolojisinin, düşük onarım süresi, daha yüksek operasyonel verimlilik, daha hızlı üretime yeniden başlangıç, problemin tamamen açıklanmasına imkan tanıma ve ses özelliği ile birlikte verilen sözlü yönlendirmeler ve görsel kılavuzluk çözümlerini sağladığını ifade etmesi örnek verilebilir (ST Otomasyon, 2017: 150). Yine E4.0 platformu (2018), AG uygulamaları sonucunda işletmelerin, ürün tasarım maliyetlerinin azaldığı, ürün döngü sürelerinin kısaldığı, müşteri hizmetleri maliyetlerinin ve bakım masraflarının azaldığına dair sonuçlar aldıklarını belirtmiştir.