• Sonuç bulunamadı

Araştırmada hangi yöntem ve tekniklerin kullanılacağı araştırmanın konusuna, amacına, araştırmacının bilgi ve deneyimine maddi olanaklarına bağlıdır (Aziz, 2008: 73).

Konuya ilişkin daha önce yapılmış araştırmaların incelenmesi sonucunda ve araştırıcının da araştırmak istediği, ilgi duyduğu konu doğrultusunda hedefler saptanır. Bu aşamadan sonra ise araştırmada kullanılacak olan veri toplama teknikleri belirlenir. Genel olarak, kuramsal araştırmalarda yazılı kaynaklar, uygulamalı araştırmalarda ise anket ve görüşme teknikleri ağırlıklı olarak kullanılır. Uygulamalı araştırmaların tamamlayıcı, betimleyici nitelikte olan türlerinde örneğin “tarama araştırmaları”nda büyük kitleler söz konusu olduğu için genellikle anket, özel durumlardaysa görüşme tekniğinden yararlanılır. Tarama araştırmalarında belirli sorulara cevap bulmak ve ana kitledeki özelliklerin sıklık derecelerini saptama amacına yönelme olduğu için, veri toplama aracı temel bir takım sorular çerçevesinde oluşturulur. Bu nedenle bu tür

araştırmalarda hipotez kurmaya esasen gerek yoktur. Ayrıca bir araştırmada birden fazla veri toplama tekniği kullanılabilir. Bir araştırmada daha önceden yapılmış çalışmaların gözden geçirilmesi zorunluluğu sebebiyle literatür incelemesi, kayıt taraması yapılır ve anket, görüşme, gözlem tekniklerinden yararlanılabilir (Gökçe, 2004: 74,75). Bu araştırmada da anket ve görüşme tekniklerinden yararlanılarak durum tespitinde bulunmak hedeflenmiştir.

Durum çalışmalarında hedef, belirli bir duruma ilişkin sonuçları ortaya koymaktır. Duruma ilişkin etkenler bütüncül bir yaklaşımla araştırılır ve durum çalışmalarında genellikle birden fazla veri toplama tekniğinden yararlanılmaktadır. Bu yolla zengin ve birbirini teyit edebilecek veri çeşitliliğine ulaşılmaya çalışılır (Yıldırım ve Şimşek, 2005: 77).

Bu çalışma durum saptamasına yönelik betimsel bir araştırma niteliği göstermektedir; bununla beraber araştırma amacı bağlamında belirli ilişkilerde incelenip, ortaya konmaya çalışılmıştır.

Ayrıca, bir araştırmanın saha çalışması sonucunda elde edilen değerlerin verildiği tablolar ile konuyla ilgili yapılmış farklı araştırmaların istatistiki değerlerini veren tablolar durum tespiti çalışmalarına temel oluşturmak için kullanılmaktadır (Aziz, 2008: 171).

Bilimsel çalışmalar sistemli, planlı bir ilerleyiş ile mümkündür ve bu kavramsal çerçeveden hareketle başlar (Kuş, 2009: 186). Ayrıca, bir araştırmanın amacına uygun olarak soru formu hazırlanmalıdır ve bu soru formu ile kavramsal çerçeve bağı da sıkı bir şekilde kurulmalıdır. Elde edilen veriler de etkin bir analizden geçirilip, değerlendirilmelidir. Bu sayede planlı, sistematik bir araştırma gerçekleştirilebilir; güvenli, geçerli veriye/bilgiye ulaşılabilir ve neticede de çalışma anlamlı olabilir. Bu çalışmada da kavramsal çerçeve oluşturulduktan sonra alan araştırması gerçekleştirilmiştir. Çalışmanın amaçları doğrultusunda da anket ve görüşme tekniklerinden yararlanılmıştır. Aydın il merkezinde yapılan çalışmada, yurttaşlara “anket” kamu çalışanlarına da “görüşme” teknikleri uygulanmıştır. Böylece konu odağında hem kamu yöneticileri hem de yurttaşlar bağlamında veriler elde edilecektir ve de bu daha çok karşılaştırma imkânı yaratacaktır. Bu çalışma her şeyden önce bir

durum tespiti yapacaktır. Buna ilaveten e-devlet uygulamaları ile ilgili temel önermelerin Aydın ili örneğinde test edilmesi de gerçekleştirilecektir.

Çalışmada hem nicel hem de nitel araştırma yöntemi kullanılmıştır. Dolayısıyla her iki araştırma yönteminde kullanılan bazı araştırma teknikleri yeri geldiğinde kullanılacaktır.

“Anket” tekniği, gerek durum saptama, gerekse bir ilişkiyi inceleme araştırmalarında sık başvurulan bir tekniktir. “Anket”, hazırlama, uygulama ve değerlendirme aşamalarında azami özen gösterilirse; sonuçları en güvenilir olan, hata payı en az olan bir araştırma tekniğidir. Anket, araştırma yapılacak konu ile ilgili soruların yer aldığı bir soru kağıdıdır. Ankette yer alacak soruların içeriği, biçimi ve sayısı araştırma konusuna bağlıdır (Aziz, 2008: 82,93).

Bu doğrultuda, bu çalışmada da konuya dönük verileri elde edebilmek için gerekli olan soru tiplerinden faydalanılmıştır. Örneğin sorulara dönük yanıtların serbest olup olmamasına göre; kapalı uçlu soru, açık uçlu soru, yarı uçlu soru ve derecelendirmeli (ölçekleme) soru gibi soru türlerinden yararlanılmıştır. Bunun yanında soruların niteliğine göre de olgusal (demografik) ve yargısal (görüş, tutum ve davranışlarla ilgili) soru türlerinden de yararlanılmıştır. Tüm bunlarla birlikte soru formu içinde özeni, geçerliliği ve güveni artırmak amacıyla denetimli sorularda sorulmuştur. Anket içinde aynı içeriğe sahip bazı sorular farklı biçimde sorularak (tekrar ediliyormuş gibi bir izlenim oluştursa da) denetim oluşturulmuştur.

Araştırma bağlamında en güvenli, geçerli bilgilere ulaşabilmek için soru grupları oluşturularak anketteki soruların sırası ayarlanmış; anketteki sorularında dili de sade, anlaşılır tutularak yanlış anlamaların önüne geçilmeye çalışılmıştır. Ankete son şekli vermeden öncede ilk önce 100 kişiye bir pilot çalışma uygulanmış; onun neticesinde belli düzeltmelere gidilerek ankete son şekil verilmiştir. Ayrıca, araştırmanın amaçları doğrultusunda anket uygulamasında “e-devletten hiç haberdar olmayan” yurttaşlar 20. sorudan 41. soruya kadarki sorulara yanıt vermemiştir. Bu sorulara e-devlet uygulamaları hakkında herhangi bir bilgisi, duyumu olmayanların yanıt vermesi uygun değildir. Yalnız, belli çapraz tablolarda belli eğilimleri karşılaştırmak ve

değerlendirmek amacıyla; farklı yanıt kümelerine sahip sorularda birbiriyle karşılaştırılmıştır.

Anketin uygulama safhasında da yüz yüze iletişimin önemi kendini göstermektedir. Aziz’in (2008: 93) de belirttiği gibi “etkili bir iletişimde bulunmanın birçok kuralı anket uygulanırken kullanılmalıdır”. Anket uygulamasının sonunda elde edilen verilerin analizinde ise SPSS 18 programı (Statistical Packages for the Social Sciences) kullanılmıştır. Hangi soruların birbiriyle ilişkilendirilerek çözümleneceği de bu araştırmanın amacına, sınırlılıklarına bağlı olarak değerlendirilmiştir ve böylece e-devlet ile yurttaşlık ilişkisi bağlamındaki “durumun saptanmasına” çalışılmıştır. Ayrıca, anket sonucunda elde edilen veriler; yüzdelik dağılımların, frekansların yer aldığı “düz tablolar” ve karşılaştırma imkanı sağlayan, ilişki sınayan “çapraz tablolar” şeklinde sunulmuştur, değerlendirilmiştir. Daha ileri ve karmaşık istatistiksel analizler ise çalışmanın verilerinin yapısına uygun olmadığı için gerçekleştirilememiştir. Buna ilaveten, bu çalışmada hem nicel hem de nitel veriler bir arada kullanılması da daha ileri ve karmaşık istatistiksel analizlerin kullanılamamasının bir nedenidir. Nitel araştırmada veri seti oldukça ayrıntılıdır ve bunun betimsel bir şekilde sunulması gereklidir. Dolayısıyla her iki tekniğin bir arada kullanıldığı araştırmalarda, nitel yöntemle elde edilen veriler “betimsel analiz” yoluyla çözümlenirken; nicel yöntemle elde edilen verilerin analizinde de “betimsel istatistikler” kullanılmaktadır.

Bu araştırmada uygulanan anket ile amaca uygun olan ve sade, yönlendirici olmayan sorular oluşturulmuş ve anketler doğrudan görüşme yoluyla gerçekleştirilmiştir.

“Anket”, araştırmalarda herhangi bir problemle ilgili olarak çeşitli kimselerin bilgi ve tecrübelerinden faydalanmak amacıyla yapılan, sistematik soru formudur. Bir diğer tanımla anket, bireyin veya grubun kendisi hakkında bilgi vermesidir. Anket sayesinde büyük gruplar, geniş kitleler üzerinde araştırma olanağı sağlanır. Bununla beraber, anket tekniğiyle daha çok hali hazır durumu en iyi yansıtan bilgilerin alınması amaçlanır ve böylece derinlemesine olmaktan çok genişlemesine olan bilgiler elde edilebilir (Baloğlu, 2006: 71,94). Bir tek açık uçlu sorularda diğerlerine göre daha derinlemesine, zengin veriler elde dilebilir.

Ankette sorulan açık uçlu sorulara verilen yanıtların farklı türlerine göre de kodlar geliştirilir (Cole, 1999: 105). Daha sonrada buna göre daha etkin biçimde ve SPSS programı ile analiz edilmeye müsait hale getirilmiş olunur. SPSS (Statistical Packages for the Social Sciences), sosyal bilim araştırmalarının analizinde kullanılan istatiksel paket programıdır.

Bu çalışmada uygulanan ankette kapalı, yarı-açık ve açık uçlu soru tiplerinden yararlanılmıştır. Her soru tipi araştırmaya farklı katkılarda bulunmuştur. Anketlerde ağırlıklı olarak kapalı uçlu sorular bulunmaktadır lakin açık uçlu sorularla da daha detaylı veriler elde edilebilmektedir. Belirli sayıda açık uçlu sorunun ankette kullanılması oldukça fonksiyoneldir. Baloğlu’na (2006: 101) göre açık uçlu sorulara “özgün yanıtlı sorular”da denir. Seçenekleri önceden belirlenmemiş soru tipi olan açık-uçlu sorular (open-ended question), cevapların önceden tahmin edilmesi güç ve değişik cevap alma ihtimali yüksek olan durumlarda kullanılır.

“Görüşme” (interview) tekniği ise bir konu hakkında, ilgili kişi veya kişilerden sorulacak sorular çerçevesinde bilgi almaktır. Bu kişilerin kaç kişi olacağı ve konularında neler olacağı; araştırmanın konusuna ve amacına bağlıdır. Görüşme tekniği, diğer araştırma teknikleri içerisinde, araştırmacıya ve görüşme yapılan kişiye esneklik, derinlik sağlayan bir gözlem tekniğidir. Ancak, bu tekniğin içeriğinde zayıf bazı noktalarda bulunduğundan dolayı; bu hususların giderilmesi ve nesnelliğin sağlanması zorunludur. Ayrıca, görüşme tekniğinin temelinde karşılıklı ilişki, iletişim yatar. Bundan dolayı, araştırmacı bu iletişimi çok iyi kurmalıdır (Aziz, 2008: 84,85).

Görüşme tekniği, soruların niteliğine ve sorulan kişilerin durumuna ve sayısına göre iki farklı kümeye ayrılır; bunlar nitel görüşme (qualitative interview) ve nicel görüşmedir (quantitative interview). Nitel görüşme, görüşülen kişiye, bir konu hakkında ayrıntılı, nitelikle ilgili sorular sorarak, konuyla ilgili ayrıntılı bilgi almaktır. Örneğin kurum ve kuruluşlardaki yönetici veya çalışanlara belli bir konu ile ilgili bilgi toplamak için bu teknik türünden yararlanılabilir. Nitel görüşmede sorular, araştırma amacı bağlamında, genel bir çerçeve çizmeye yardımcı olacak veriler sağlamaktadır. Nicel görüşme ise görüşülecek olan kişilerin çok olduğu görüşme türüdür. Nicel görüşmede yüzeysel olarak fazla sayıda kişiden veri toplanmaktadır. Bunun için şıkları belirlenmiş soru cetvelleri oluşturulmaktadır ve yanıtların bu sistemleştirilmiş şıklar arasından

seçilmesi sağlanmaktadır (Aziz, 2008: 85,86). Bu tez çalışmasında ise nitel görüşme tekniğinden yararlanılmıştır. Konu çerçevesinde amaca uygun olarak ayrıntı da içeren sorular (yarı-yapılandırılmış bir soru formundan yararlanılarak) ilgili kamu kuruluşu çalışanlarına sorulmuştur. Böylece esneklik ve derinlik sağlanarak; ayrıntılı verilere de ulaşılabilmiştir. Görüşmede soru sorulan kamu çalışanları da, e-devlet uygulamalarının sık kullanıldığı kamu kuruluşlarından ve çalışanların pozisyonlarına göre dengeli oranda seçilerek örneklem oluşturulmuştur.

Yıldırım ve Şimşek’ e (2005: 40,114) göre de en sık kullanılan nitel yöntem olan “görüşme”, insanların bakış açılarını, deneyimlerini ve algılarını açıklamada önemli katkılar sağlamaktadır. “Görüşme”, araştırılan konu hakkında daha zengin ve derinlemesine bilgiye dayalı bir veri seti oluşturmaya yardımcı olmaktadır.

Görüşme, sosyolojide en sık kullanılan araştırma tekniklerinden biridir ve etkili bir veri toplama tekniğidir. “Görüşme”, önceden belirlenmiş ve ciddi bir amaç için yapılan, soru sorma ve yanıtlama tarzına dayalı karşılıklı ve etkileşimli bir iletişim sürecidir. Görüşme ile bireylerin görüşleri, deneyimleri, şikayetleri ve tutumları hakkında bilgi elde edilebilmektedir. Görüşme sırasında soru sorma yapılırken de yapılandırılmış, yarı-yapılandırılmış veya yapılandırılmamış bir yaklaşımla konu irdelenebilmektedir. Araştırılan konu veya soruların listesi de bir görüşme formunda yazılı olabilir ve değişik insanlardan ilgili sorulara dönük bilgiler alınabilir (Yıldırım ve Şimşek, 2005: 119-122). Bu çalışmada da yarı-yapılandırılmış bir yaklaşımla hem esneklik hem de sistemli bir ilerleme sağlanmıştır. Böylece belli sorular çerçevesinde, etrafında görüşme sürdürülerek konu odağı dağıtılmamıştır; bununla beraber görüşme esnasında özel, önemli ek bilgilerde karşımıza çıkınca bunları da değerlendirme fırsatı da yakalanmıştır. Ayrıca görüşme uygulamasına geçmeden önce, bir pilot çalışmada gerçekleştirilmiştir. Bu da alanı tanımaya, konuya yaklaşırken nelerin sorulması gerektiğine ve eksikliklerin görülüp düzeltilmesine yarar sağlamıştır. Tüm bunların neticesinde de araştırmanın amacına uygun olarak sorular oluşturulmuştur ve yanıtlar not alınarak kaydedilip kodlanmıştır ve sonrasında da analiz edilmiştir.

Görüşme gibi nitel araştırma tekniklerinde veri analizi çeşitlilik, yaratıcılık ve esneklik anlamına gelmektedir; veri analizinde standartlaşma yoktur. Verilerin çözümlenmesi yapılırken araştırmaya katılanların söylediklerinden “doğrudan alıntılara”

yer verilebilir. Buna ilaveten nedensel ve açıklayıcı sonuçlara ulaşmak amacıyla “sistematik analiz” de yapılıp; araştırmacı tüm bunları yorumlayabilir, karşılaştırabilir (Yıldırım ve Şimşek; 2005: 221,222). Bu çalışmada da araştırmaya katılan bireylerin dikkat çekici, ayırt edici ve özel görülen görüşleri doğrudan alıntılarla araştırma da yer bulmuştur. Ayrıca elde edilen veriler incelenip, kendi içinde anlamlı bir bütün oluşturan bölümler kod, tema haline getirilmiştir ve bu kodlamaların da ne kadar ayrıntılı olması gerektiği de araştırmanın amacına göre oluşturulmuştur. Tüm bunlar, tablolar halinde de sunularak ve anlamlı biçimde ilişkilendirilerek genel değerlendirilmesi yapılmıştır. “Görüşme” sonucu elde edilen verilerin yüzde hesaplarıyla belirli ölçüde sayılara dökülmesi de, tema veya bulgular arasında karşılaştırma yapılmasına olanak vermektedir.

Ayrıca, araştırmacının da veri kaynağına yakın olması, alanda oluşan gerçeklikleri yaşaması ve verinin doğasına uygun yöntem ve süreçlerle veri toplaması nitel araştırma sonuçlarının geçerliğini arttıran özelliklerdir (Yıldırım ve şimşek, 2005: 274). Bu çalışmanın Aydın İl merkezinde gerçekleştirilmesi de bu bağlamda önemli bir avantajdır.

Nitel araştırma sonuçları, nicel verilere derinlik, ayrıntı ve anlam kazandırmaktadır. Nicel veri, odaklanma alanlarını saptamada kullanılırken; nitel veri ortaya çıkan bu alanlara anlam kazandırmak için kullanılabilir. Bu doğrultuda başlıca araştırma tekniklerinden olan anket ve görüşme tekniklerinin bir arada kullanılması büyük yarar sağlamaktadır (Yıldırım ve Şimşek, 2005: 311).

Bu çalışmada da her iki teknik bir arada kullanılmıştır. Anket uygulaması sonucu elde edilen veri setine ilaveten, görüşme uygulamasıyla da araştırmanın amacına uygun veriler elde edilerek; hem bütüncül bir resim elde edilmesine hem de bu bütüncüllük içinde ayrıntılara ilişkin bir bakış açısı geliştirilmesine katkı sağlanmıştır.

Sosyolojik araştırmalarda kullanılan teknikler, sosyolojik tekniğin incelenecek olan konuya uygulanmasını sağlayan işlem usullerinin ötesinde bir şey değildir. Sosyoloji, herhangi bir işlem, araç ve usulün fetiş haline getirilmesinin en kabul edilemez olduğu alandır. Bu durum sosyal gerçekliğin doğasından kaynaklanmaktadır. Bu çerçevede araştırma konusuna göre nicel ve nitel tekniklerin bir arada

kullanılmasının önünde herhangi bir engel yoktur (Kuş, 2009: 182-184). Bu çalışmada da anket ve görüşme tekniklerinin her ikisinden yararlanılmıştır. Yani araştırmada “çoklu yöntem ve teknikler”in birlikte kullanılması yoluna gidilmiştir.

Böylece her iki tekniğin güçlü olan yönlerinden faydalanılmaya çalışılmıştır; çünkü her iki tekniğinde sunacağı ayrı ayrı ve birbirini tamamlayıcı katkıları söz konusudur. Nicel ve nitel araştırma sonuçları birbirlerine anlam kazandırmak amacıyla kullanılabilir.

Görüşme (interview) araştırılan konuda karşılıklı konuşma yoluyla sözel bilgi toplama tekniğidir. Görüşmenin önceden belirlenmiş bir amacı vardır ve bu yüzden sorular bu amacı gerçekleştirmek için düzenlenir. Örneğin, belirli uzmanlık alanlarda ayrıntılı bilgi toplamak için uzman kişiler ile görüşmeler yapılabilir (Baloğlu, 2006: 92,93). Bu çalışmada da e-devlet uygulamaları bağlamında belirli kamu kuruluşlarında görev yapan çalışanlarla görüşmeler yapılmıştır. Daha önceden belirlenmiş sorular ile görüşme ilerlemiş ve buna görüşme esnasında esnek bir yaklaşımda eklenerek, yarı-yapılandırılmış bir biçimde; zengin, derinlemesine olan bilgiler elde edilmeye çalışılmıştır. Görüşme oldukça zaman alıcı bir teknik olduğu için araştırma amacı doğrultusunda belirli bir sayıda uygulanmıştır. Ayrıca, görüşme sonucu elde edilen veriler, anket tekniği sonucu elde edilen nicel verilerle de karşılaştırma imkanı sağlamıştır.