• Sonuç bulunamadı

2.4. Okul Öncesi Eğitim Programı

2.4.1. Amaç ve Kazanımlar

Çocuklar için güçlü ve etkili bir program oluştururken neyin amaçlandığı ve eğitim programının çocuklara neyi kazandıracağını belirlemek çok önemlidir. Bu, programın amaçlar kısmını oluşturmaktadır. Amaçlar, eğitim süreci sonunda kazanılması beklenen anahtar davranış, beceri ve tutumlar şeklinde ifade edilir (Henniger, 2005.s.281).

Eğitim birtakım kazanımlar tarafından şekillenen çeşitli etkinlikler olarak düşünülebilir. Bu etkinliklerden beklenen; çocuklarda çeşitli bilgi, beceri, tutum, algı ve ön görüşlülük oluşturmasıdır. Eğitim programı içerisinde kazanılması beklenen bu özellikler amaçlar ve kazanımları oluşturur (Taba, 1962.s.195).

Amaç genel olarak varılmak istenen nokta olarak tanımlanabilir. Eğitimde amaç ise, kişide gözlenmesi kararlaştırılan istendik özellikler olarak ele alınabilir. Bu özellikler bilgi, beceri, değer, tutum, güdülenmişlik, kişilik vb. olabilir (Sönmez, 2009. s.23).

Wiles ve Bondi (1998) eğitimsel amaçları, bir eğitim programının kazanılmasını istediği davranışlara yönelik uygulanabilir olan ifadeler olarak tanımlarlar. Programın kapsamı benimsenmiş olan amaçlarla ortaya çıkar ve bu amaçlar eğitim uygulamalarının temelini teşkil eder.

Amaç, bir öğrencinin planlanmış ve düzenlenmiş yaşantılar yoluyla kazanması kararlaştırılan ve davranış değişikliği veya davranış olarak ifade edilmeye elverişli bir özelliktir (Ertürk 1984.s.24).

Çocukların içinde doğdukları kültüre sağlıklı uyumlarında, bu kültürü tanımalarında, anlamalarında ve geliştirmelerinde başlıca etmen olan eğitimin gerek içerik, metot, süreç, değerlendirme v.b. sorunlarla ve gerekse sayısal sorunlarıyla bağlantılı her türlü soruya cevap olabilecek ve uygulamalara dayanak vazifesi görebilecek sistematik bir teoriye ihtiyaç vardır (Varış, 1996.s.94).

Milli eğitimin dayandığı teoriyi geliştirirken, eğitim amaçlarını değiştirmekten çok bunların dayanaklarının araştırılması ve eğitimin temellerinin incelenmesi gerekecektir. Meydana gelen sistematik teori, bir yandan “niçin, neden eğitiyoruz?” sorularını cevaplandıracak, bir yandan da yalnızca eğitimle varılmak istenen amaçları değil, aynı zamanda bu amaçların nedenlerini ortaya koyacaktır (Varış, 1996.s.94).

Milli eğitimde böyle bir teorik temelin önemi küçümsenemez. Etkili bir zihniyetin gelişmesine yardım edecek teorinin kullanılması hayati önem taşır. Milli

eğitimdeki bu tür çalışmalar, milli eğitimde sınırlı fikirlere ve tek düzeliğe değil, fikir zenginliğine, toplum içinde birlik ve beraberliğe, refaha ve mutluluğa götürücü olarak görmek gerekir. Böyle ideal bir eğitim teorisinin eğitim uygulamalarına geçişinde ilk aşama, eğitim amaçlarıdır (Varış, 1996.s.94).

Eğitim programı içerisinde amaçların çeşitli işlevleri bulunmaktadır. Eğitim amaçlarının işlevleri ve faydaları şu şekilde belirtilebilir:

• Eğitim amaçları okulun rolünü belirler.

• Eğitim amaçları okul politikasının tayininde temel teşkil eder.

• Eğitim amaçları okulda öğrenim tecrübelerinin seçimine rehberlik eder. • Öğrenci ile ilgili kararlar verilmesinde rehberlik eder.

• Program değerlendirilmesinde amaçlar temel teşkil eder.

• Program geliştirilmesine olanak teşkil eder (Varış, 1996. s.94-97).

Program öğelerinden amaç boyutu ile ilgili hazırlık yaparken işe “ Bireyleri niçin eğitiyoruz?” sorusuna yanıt aramakla başlanır. Planlı eğitim, etkinlikler için ayrılan zamanın sınırlı olması nedeniyle eğitimle kazandırılması mümkün özellikler arasında en önemli sayılanlar belirlenerek öğrenciye kazandırılmaya çalışılmalıdır. Eğitimde amaçlar, öğretimi yönlendirmesi, öğretme-öğrenme işleminin yapılmasını, ortaya koyması ve ölçmelere kılavuzluk etmesi açısından gerekli görülmektedir. Amaçlar, öğrenciye kazandırılmak üzere seçilen istendik özelliklerdir. Diğer bir anlatımla yetiştirilecek insanda bulunması uygun görülen, eğitim yoluyla kazandırılabilecek istendik özelliklerdir. Bu özellikler; bilgiler, yetenekler, beceriler, tutumlar, ilgiler, alışkanlıklar olabilir. Bu beceri, bilgi, tutum ve yeteneklerin kazandırılması için amaçları ve bunların uygulanabilirliğini belirlemek önemlidir. Amaçları belirlemek hangi davranış ve becerileri içereceği ve bunları çocukların yaş- gelişim seviyelerine göre belirlemek anlamına gelir. Amaçların uygulanabilirliğine karar vermek ise eğitim ortamlarında çocuklara uygulanabilmesi, gerçekleştirilebilmesi anlamına gelir. Programın temel unsuru olan amaçlar uygulanabilir özellikte olmadığı zaman, program temel felsefesini gerçekleştiremez ve çocuklara kazandırılması düşünülen beceri, davranış ve tutumlar gerçekleştirilemez (Henniger, 2005.s.281).

Programın önemli bir unsuru olan amaçların belirli nitelikleri taşıması programın etkililiği açısından çok önemlidir. Bu nitelikler şu şekilde belirtilebilir;

• Amaçlar öğretmenin değil, öğrencinin ne yapması gerektiğini ifade etmelidir. • Amaçlar, öğrenme ürününü gösterecek nitelikte olmalıdır.

• Amaç, öğrencilerin kazanacağı davranışları gösteren bir eylemle ifade edilmelidir

• Amaçlar kapsamlı aynı zamanda sınırlı olmalıdır.

• Amaçlar hangi gelişim alanı ile ilgili yazılıyorsa o alanın niteliklerine uygun olmalıdır.

• Amaçlar birbirini destekler nitelikte olmalıdır. • Kendi içinde çelişki halinde bulunmamalıdır.

• İstenen davranış değişikliğini açıklayan bir yönde dile getirilmelidir. • Amaçlar uygulanabilecek nitelikte olmalıdır.

• Toplum şartlarına ve ihtiyaçlarına cevap vermelidir.

• İnsanların temel ihtiyaçlarını karşılayacak yönde olmalıdır. • Demokratik ideallere uymalıdır.

• Amaçlar, eğitim alacak grubun alması gereken değerleri yansıtmalıdır. • Amaçlar, eğitimin geleceğe hazırlama misyonunu yerine getirmelidir.

• Amaçlar yazılı olarak belirtilmeli ve düzenli olarak değerlendirilebilmelidir (Bellon, Handler, 1982.s.26-28; Demirel, 2011. s.105-120; Varış, 1996. s.94- 97).

Programın başarısı açık şekilde tanımlanan amaçların etkili bir şekilde kazandırılması ve uygulanabilirliğidir. Okul öncesi eğitimin amaçları çocukların yaşlarına göre beklentilere uygun olmalı, bireysel farklılıklara duyarlı olmalı, çocuğun gelişimini ve öğrenmesini sağlayacak geniş bir kapsama sahip olmalı, çocukların gelişimini, öğrenmesini desteklemeli ve değerlendirme aşamasında belirleyici olmalıdır. Amaçlar gelişimsel olarak uygun bir içeriğe, kazanımlara, uygulanabilirlik ve değerlendirilebilme özelliğine sahip ise, programın diğer unsurlarını, aileyi ve öğretmeni göz önünde bulunduruyorsa etkili olur.

Amaçların gelişimsel olarak uygun olup olmadığını belirlemek için aşağıdaki sorulara verilecek cevaplar çok önemlidir.

• Amaçlar, çocukların bireysel ihtiyaçlarını gidermek için kullanılabilir mi? • Çocukların yaşlarına ve gelişimine uygun beklentileri yansıtır mı?

• Çocukların kültürel ihtiyaçlarına cevap verebilir mi?

• Programın genel özelliğini yansıtabilir mi? (Darragh, 2010.s.236-238).

Yukarıda da belirtildiği gibi amaç, kazandırılması istenen özellikler bilgi, beceri, tutum, değer, ilgiden oluşur. Kişi doğuştan bu özellikleri geliştirme yetisine sahip olarak dünyaya gelir. Eğitim ile bu özellikler donatılıp geliştirmeye çalışılır. Bunların geliştirilip geliştirilemediği dolaysız olarak kontrol edilemez. Ancak bireyin davranışlarına bakılarak bir sonuca varılabilir. Herhangi bir amaç davranışa dönüştürülemiyorsa, davranış olarak gözlenemiyorsa, o amacın varlığından ya da gerçekleştirildiğinden söz edilemez. Üstelik bilgi, güç, beceri, alışkanlık gibi özelliklerden herkes aynı anlamı çıkaramayabilir. Herkesin en azından benzer anlamı çıkarabilmesi için o özelliğin, amacın göstergesi olan davranış ve kazanımların belirlenmesi gerekir (Sönmez, 2009. s.45-50).

Kazanım, amacın düzenlenmiş ve planlanmış yaşantılar yoluyla kazandırılması kararlaştırılan davranış veya davranış cinsinde ifade etmeye uygun davranışlar olarak tanımlanmıştır. Bu özellikler bilgi, beceri, yetenek, tutum gibi doğrudan gözlenemeyen, ancak davranışlar yoluyla bireylerde var olarak kabul ettiğimiz özelliklerdir. Bu anlamda amaçların sadece özellikler şeklinde belirtilmesi yeterli olmayacaktır. Çünkü eğitim durumlarının düzenlenmesinde ve değerlendirilmesinde ölçütler takımı olarak kabul edilen amaçların birey tarafından kazandırılıp kazandırılmadığına karar vermek ve gözlemek çok önemlidir. Amaçların işlevsel olması ve amacına hizmet etmesi için davranışa dönüştürülmesi gereklidir. Bu da program içerisinde kazanımları ifade etmektedir (Demirel, 2011. s.105-120). Amaçların, kazanım veya davranış olarak ifade edilmesinin gerekliliği şunlardır:

• Eğitimde her türlü değerlendirme işleminin yapılabilmesi için, davranışların hem niteliksel, hem de niceliksel olarak ifade edilmesi gerekir.

• Eğitim durumlarının düzenlenebilmesi için, diğer koşullarla birlikte davranışların hem niteliksel, hem de niceliksel olarak belirlenmesi gerekir. • Açık bir sistem olan eğitimde her türlü düzenleme, yenileme, onarma, sistemi

yeniden kurma gibi etkinliklerin yapılabilmesi için sistemce kazandırılacak davranışların bilinme zorunluluğu vardır.

• Ölçütler, standartlar sağlamak için, davranışların belirlenme zorunluluğu vardır. • Sistemde çalışan kişilerin (yönetici, öğretmen, hizmetli) yönetilmesinde,

değerlendirilmesinde, yetiştirilmesinde, eş güdüm sağlanmasında, sistemce kazandırılacak davranışların belirlenmesinin zorunluluğu vardır.

• Eğitim istendik davranış değiştirme süreci olduğu için davranış yazmak, eğitimin gerekliliği haline gelmiştir (Sönmez, 2009. s.45-50).

Kazanımları yazarken uyulması gereken kurallar şunlardır;

• Yazılan her kazanım hangi amaçla ilgiliyse, o amacın niteliklerine uygun olmak zorundadır.

• Kazanım ifadeleri açık ve seçik olarak ifade edilmelidir.

• Kazanımlar binişik değil, bitişik olmalıdır. Yani bir kazanımın kapsadığı alan diğer bir davranışın kapsadığı alanın bir kısmını içermemelidir.

• Kazanım ifadeleri hem sınırlı, hem de kapsamlı olmalıdır.

• Kazanımlar kolaydan-zora, basitten-karmaşığa, somuttan-soyuta doğru sıralanmalıdır.

• Kazanımlar öğrenciye göre olmalıdır.

• Kazanımlar öğretmenin yapacaklarını değil, öğrencinin yapacakları olmalıdır (Sönmez, 2009. s.45-50).