• Sonuç bulunamadı

Kalde’nin tarihi M.Ö. 4000’e dayanır. Yer altından çıkan yazılı taşlardan elde edilen bilgiye göre Kalde, çok eskiden birisi sağda Sümer, diğeri solda Akad olarak ikiye bölünmüştü. Sümer ve Akadlar’ın her şehrinde birer hükümdar bulunurdu. Bunlardan güçlü olan, zayıf olanı ezmeye ve bu yolla sınırlarını genişletmeye çalışırdı. İşte yurt içinde kargaşalıkların devam ettiği bir günde M.Ö. 2850 tarihinde Sümer-Akad İmaratorluğu kuruldu13. Sümerler’in bölgedeki egemenliğine son verenler ise Akadlar oldu.

Akadlar, adlarını ilk kralları Büyük Sargon’un Fırat boyunda kurdurduğu başkent Agade’den alır14. Şehre Akada adının verilmesi, Fırat ile ondan ayrılmış olan bir kanal arasındaki ada üzerinde kurulmuş olmasından ileri gelir. Akad

8

Şemseddin Günaltay, Yakı Şark II Anadolu, s. 263. M. Fahrettin Kırzıoğlu, Kars Tarihi, s. 27. Şevket Beysanoğlu, Anıtları ve Kitabeleri ile Diyarbakır Tarihi, s. 50.

9 Şemseddin Günaltay, Yakın Şark II Anadolu, s. 267. 10 “Diyarbakır”, Yurt Ansiklopedisi, c. 4, s. 2310. 11 Şemseddin Günaltay, Yakın Şark II Anadolu, s. 267. 12 M.Fahreddin Kırzıoğlu, Kars Tarihi, s. 31.

13 Basri Konyar, Diyarbekir Tarihi, c. 1, Ankara 1936, s. 23. 14 Erol Sever, Asur Tarih, İstanbul 1996, s. 41.

İmparatorluğu’nun kurucusu, eski tarihin büyük simalarından olan Şarrükin’dir. Tarihte I.Sargon adıyla anılmıştır15.

Akadlar adıyla tarihe geçen bu ilk Sami İmparatorluğu, Sargon’un16 (M.Ö. 2400- 2350)17 liderliğinde yayılmaya başlamış, sayısız seferler sonunda Kuzey Mezopotamya’yı egemenliği altına almıştır. Öteden beri gözünü diktiği Anadolu içlerine seferler de yapan Sargon, Amanos ve Toros dağlarıyla Akdeniz’in kuşattığı Kapadokya’yı da imparatorluğuna katmıştır18. Sargon’un hakimiyet kurduğu alan Basra Körfezi’nden Akdeniz’e kadar uzandığı gibi, Diyarbakır ve çevresini de içine almaktaydı19.

Tarihteki bütün yayılma, genişleme savaşlarının ardında yatan nedenin ekonomik olduğu görülür. Tarihin ilk emperyalist nitelikli devleti olan Akad İmparatorluğu hükümdarı Sargon’un yaptığı seferlerde de ekonomik nedenin olduğu görülmektedir. Sargon, yaptığı seferlerle Lübnan’ın sedir ağacı ormanlarına, mermerine; Toroslar’ın gümüşüne, Ergani’nin bakırına el koymuştur.

Büyük Sargon’un kurduğu bu ilk Sami İmparatorluğu, kurucusunun ölümünden sonra zayıflamaya ve dağılmaya başladı. Sümer ülkesinde, Suriye ve Anadolu’da yerel valilere karşı ayaklanmalar baş gösterdi. İşgal altındaki bölgelerin halkları baskıya, sömürüye karşı başkaldırdılar ve bağımsızlık istediler20.

Bu karışıklıklar esnasında bir kaynağa göre M.Ö. 2645-260721, bir diğerine göre M.Ö. 2156-2120, bazı kaynaklara göre ise M. Ö. 2300-2260 yılları arasında hükümdar olan22 Sargon’un torunu Naram-Sin, bir süre Sargon’un izinden giderek yeni istila savaşlarına girişti23. Tabletler üzerinde görülen kayıtlarla (Omina) mecmualarından Naram-Sin’in, Mezopotamya’nın bütün sınırlarında mücadeleye giriştiği

15 Şemseddin Günaltay, Yakın Şark Elam-Mezopotamya, s. 293. 16 Erol Sever, Asur Tarihi, s. 41.

17

Emin Bilgiç, “Eski Çağ’da Doğu ve Güney-Doğu Anadolu”, Çeşitli Yönleri ile Doğu ve Güneydoğu Anadolu,VIII. Türk Tüberküloz Kongresi (15-18 Mayıs), Diyarbakır 1967, s.18.

18 Erol Sever, Asur Tarihi, s. 41-42. 19 Basri Konyar, Diyarbekir Tarihi, s.24. 20 Erol Sever, Asur Tarihi, s.42.

21 Şemseddin Günaltay, Yakın Şark Elam-Mezopotamya, s. 303. 22 Emin Bilgiç, “Eski Çağ’da Doğu ve Güneydoğu Anadolu”, s. 17. 23 Erol Sever, Asur Tarihi, s. 43.

anlaşılmaktadır24. Akad kralı Naram-Sin, Diyarbakır bölgesine de saldırmış, verimli topraklarıyla bir buğday ambarı olan şimdiki Pir Hüseyin köyüne kadar olan sahayı ülkesine katmıştır25.

Diyarbakır yakınındaki Pir Hüseyin’de bulunan ve 1893 yılında İstanbul müzesine nakledilen Akad kralı Naram-Sin’e ait stel büyük öneme sahiptir. Bu stel üzerinde, kralın kabartma tasviri ile adını ve bazı unvanlarını veren bir çivi yazılı kitabe vardır26. Bu kitabe Anadolu’nun en eski yazılı belgelerinden birisi olarak kabul edilmektedir27. Akad kralı burada uzun sivri sakallıdır28. Sağ elinde bir silah veya bir balta tutmakta bununla mağlup bir kralın başını vurmaktadır. Kitabe, Naram-Sin’i (SAĞ-GIS-RA:ölüyü vuran) diye yad etmektedir29.

Güneydoğu Anadolu sınırına çok yakın olan Tel-Brak’ta, bir Naram-Sin Kalesi’nin bulunması, Anadolu’da kendisine karşı birleşen mahalli krallar ve mücadelesi hakkındaki haberler ile Akad İmparatorluğu’nun kurucusu Büyük Sargon’un (M.Ö. 2400-2350) Orta Anadolu’daki Puruşhanda’ya sefer yaptığı hakkında yarı efsanevi kaynakların varlığı, Akadlı kralların Güney, Doğu ve Orta Anadolu ile çok ilgilendiklerini ortaya koymuştur30.

2200’lerde bölgenin kuzeydoğusundaki dağlık yörelerden gelen Guteler, Sümer ülkesine felaket getirdiler ve başkent Agade’yi yağmalayarak yerle bir ettiler. Böylece Sargon soyunun ve Sami egemenliğinin sonu görünmeye başladı31. Sürekli yaşanan isyanları bastırma ve dışardan gelen akınlara karşı koyma görevini yapan ordu gittikçe gücünü yitirince, her yerde isyanlar ve ihtilaller baş gösterdi. Akad İmparatoru Şukarkib (Gimil-Dur-Kib), Sümerler’in son isyanı karşısında yenildi. Dördüncü Uruk sülalesi, yani yeni Uruk şehri Patesisi Ur-Nig, Akad hanedanını kaldırarak anarşiye son verdi32.

24 Şemseddin Günaltay, Yakı Şark Elam-Mezopotamya, s. 303.

25 Şevket Beysanoğlu, Anıtları ve Kitabeleriyle Diyarbakır Tarihi, s. 51-52. 26 Erol Sever, Asur Tarihi, s. 17-18.

27

Ahmet Necdet Sözer, Diyarbakır Havzası, Ankara 1969, s.43. “Diyarbakır”, Türk Ansiklopedisi, c. 13, Ankara 1966, s. 383. Emrullah Güney, Diyarbakır ve Yöresinde Doğa-Kültür Turizmi-Koşullar, Olanaklar, Öneriler, Diyarbakır 1991, s. 28.

28 Şemseddin Günaltay, Yakın Şark Elam-Mezopotamya, s. 304. 29 Şevket Beysanoğlu, Anıtları ve Kitabeleri ile Diyarbakır Tarihi, s. 52. 30 Emin Bilgiç, “Eski Çağ’da Doğu ve Güneydoğu Anadolu”, s. 18. 31 Erol Sever, Asur Tarihi, s.43.

Sonuç olarak Akad kralları Güneydoğu Anadolu’ya kadar uzanmış ve Kuzey Mezopotamya’nın tümünü egemenlikleri altına almışken33 Akad kralı Naram-Sin’den sonra Hurriler bütün bölgede egemenliklerini yeniden kurmuşlardır34.