• Sonuç bulunamadı

1. BÖLÜM

2.3. Okul Kıyafeti Uygulamalarının ĠliĢkili Olduğu Kavramlar

2.3.1. Akademik BaĢarı

Çağdaş eğitim anlayışında okul, bireye gerekli bilgi donanımını sağlamakla birlikte onun sosyalleşmesini sağlayan bir kurum niteliğindedir. Okulun, bazı yeteneklere sahip olmada, çevreyle iletişim kurmada, ruhsal gücün ve gerçeği algılama becerisinin gelişmesinde etkisi bulunmaktadır (Yavuzer, 1993). Okullar, bireylerin hayata hazırlamalarında, olumlu davranış geliştirmelerinde, yaratıcı ve eleştirel düşünme becerisi geliştirmelerinde ve geleceği planlamalarında etkili olmaktadır. Öğrenme-öğretme süreci içindeki başarının göstergesi, öğrenci davranışlarında oluşan olumlu yöndeki değişikliklerdir. Bu yüzden öğretim planlanırken değiştirilecek davranışlar önceden belirlenmekte ve uygun amaçlar oluşturulmaktadır (Ata, 1999). Bu bağlamda akademik başarı, eğitimin en önemli amaçlarından birisi olarak görülmektedir. Akademik başarı, bireyin psikomotor ve

duyuşsal gelişiminin dışında kalan, bütün program alanlarındaki davranış değişmelerini ifade etmektedir (Erdoğdu, 2006). Akademik başarı, çoğunlukla bilişsel beceri ve yeterliliği ölçmeye yarayan ve derslerde gösterilen performansın betimlenmesine dayanmaktadır.

Derslerde, kendisinden istenileni yerine getiren, notlarını yüksek tutan, ders çalışma niteliği ile öne çıkan öğrenci, akademik açıdan başarılıdır. Akademik başarı gösteren öğrenci bu özelliğiyle sürekli ön planda tutulur (Bahçetepe, 2013). Keskin ve Yapıcı'ya (2008) göre başarıyı etkileyen faktörler sosyo-kültürel, gelişimsel ve psikolojik faktörler olarak gruplandırılmaktadır. Öğrencilerin okuldaki akademik başarılarına etki eden faktörleri inceleyen araştırmalardan hareketle öğrenci okul kıyafetinin de akademik başarı üzerinde etkisi bulunmaktadır. Kraft (2003) okul üniformalarının okulları olumlu bir şekilde etkilediğini aynı zamanda okul başarısına da katkıda bulunan bir faktör olduğunu belirtmektedir. Lopez'e (2003) göre üniformalar bazı okullar için adil bir öğrenme ortamı oluşturmaktadır.

Yeung'ın (2009) devlet (kamu) ve özel ilköğretim öğrencilerinin okul üniformalarının akademik başarıları üzerindeki etkisini incelediği araştırmasında, okul üniforma politikası olan ve olmayan okullardan gelen verileri temalara ayırmıştır. Ayrıca araştırmada öğrencilerin sosyo-ekonomik verileri ve velilerin katılımı da dikkate alınmıştır. Araştırma sonunda sürekli üniforma giyen öğrenciler, üniforma giymeyen öğrencilere benzer akademik puanlar üretmişlerdir. Ayrıca düşük sosyo-ekonomik düzeyde ve üniformalı öğrencilerin puanlarında düşüş olduğu görünmektedir. Çalışmanın genel sonuçlarına göre okul üniformaları ile akademik başarı arasında düşük bir korelasyon bulunmaktadır.

DaCosta'nın (2006) üniforma politikalarına ilişkin lise öğrencilerinin uyum ve akademik başarıları ile ilgili yanıtlarını arayan nitel çalışması, Amerikan Midwest bölgesinde yapılmıştır. Öğrenci görüşmeleri okul katılımı, benlik algıları, aile desteği, öğretmen desteği ve okul sorunları gibi konuları ele almaktadır. Üniforma politikasının olumlu ve olumsuz olarak kategorize edildiği görüşmelerin analizinde, görüşmeye katılan 22 öğrencinin 16'sı üniforma politikasına karşı çıkmıştır. Öğrencilerin dokuzu özgürlüğün kısıtlanması, dördü üniforma giderlerinin yüksekliği ve üçü de politikanın anlamsızlığı ya da yararsızlığı gibi nedenler öne sürerek üniforma politikasına olumsuz bakmışlardır. Sadece iki öğrenci üniforma politikasını sürekli desteklemektedir ve öğrencilerin çoğu okul üniforma politikasının okulun toplumsal dinamiği üzerinde çok az etkisi olduğunu düşünmektedir.

Behling (1994) tarafından giyimin zeka, davranış ve potansiyeli hakkındaki düşüncelerini tespit için lise ikinci sınıf öğrenci ve öğretmenlerine farklı giyinmiş öğrenci fotoğrafları gösterilmiştir. Katılımcılar, resimlerde gösterilen öğrencilerin davranışlarını değerlendirerek, öğrencilerin notlarını ve akademik potansiyellerine ilişkin algılarını gösteren bir ölçekle bu durumu değerlendirmişlerdir. Araştırma sonucunda genellikle gündelik giyimli olan öğrencilerin daha olumsuz bir şekilde düşünüldüğü ve şık üniforma giyen öğrencilerin akademik yeteneğinin yüksek derecelendirildiği bulunmuştur. Araştırmacı dört farklı biçimde giyinmiş öğrenci fotoğraflarını 270 üniversite öğrencisi ve 20 lise öğretmenine göstererek bu öğrencilerin davranışları, akademik başarıları ve akademik potansiyelleri hakkında tahminde bulunmalarını istemiş ve bu giyim türleri arasında en olumsuz değerlendirmelerin kot pantolon, tişört ve kot ceketten oluşan kıyafete yönelik olduğunu bulmuştur.

Brunsma ve Rockuemore'nin (1998) araştırmasında tek tip kıyafet uygulaması ile öğrencilerin uyuşturucu kullanımı, davranış problemleri, devamsızlık ve akademik başarıları arasında ilişki olup olmadığı araştırılmıştır. Sadece tek tip kıyafet uygulaması ile akademik başarı arasında düşük bir ilişki olduğu bulunmuş diğer değişkenlerle tek tip kıyafet arasında herhangi bir ilişki bulunmamıştır. Lumsden'a (2001) göre bazı yöneticiler; şiddet riskini azaltmak ve olumlu, verimli bir öğrenme ortamı oluşturmanın bir yolu olarak öğrenci kıyafet politikalarının katılaştırılmasını ya da üniforma giymenin gerektiğini düşünmektedirler. Ortaokul ve liselerde uygun olmayan giyim, öğrenme ortamlarında önemli endişeler oluşturmaktadır. Popüler, güncel ama rahatsız edici giyimden; bol (geniş) ve düşük bel kot pantolon, cildi veya iç çamaşırı gösteren giysiler, uygun olmayan reklam veya deyimler (cümleler) içeren giyim, cilt-yüz boyama ve pirsing şeklinde söz edilmektedir (Kraft, 2003).

2.3.2. Öğrenci DavranıĢları

Öğrencilerin sınıfta, okulda ve okul dışında gösterdikleri eğitim ve öğretimle ilgili tüm davranışlar öğrenci davranışı olarak kabul edilmektedir. Okulların ve öğretmenlerin öğrencilerden bekledikleri davranışlar birbirinden farklı olmakla birlikte tüm okul ve öğretmenler, öğrencilerin okuldaki rolleri gereği belli davranışları sergilemelerini beklemektedirler. Okulda sergilenen davranışların oluşumunda pek çok faktör rol oynamaktadır. Araştırmacılar okul kıyafetlerinin öğrenci davranışına ne şekilde yansıdığını merak etmiş ve bu alanda bazı araştırmalar yapmışlardır.

Ergenlik gençlerin kendilerini bulmaya çalıştıkları, tek ve benzersiz olduklarını düşündükleri bir dönemdir. Ergenliğin bir zamanı moda ile geçmektedir. Okul üniforma taraftarları için okul üniforması bu dönemdeki öğrencinin kendi yeteneklerini kullanma ve yaratıcı olmalarını sağlamak için bir araç olarak kullanılabilmektedir (King, 1998). Gregory'nin (1998) okul üniformalarının öğrencilerin benlik saygısı (öz güven) üzerindeki önemi hakkındaki araştırması okul üniformasının öğrenci özgüvenini artırdığı düşüncesini desteklemektedir. Üniforma giyen bir çocuğun çocuk gelişimi ile ilgili öğretilenler kadarıyla akademik ve sosyal olarak diğerlerinden daha başarılı olma şansının yüksek olacağı belirtilmektedir.

Üniforma giyen öğrencilerin benlik saygılarında öğretmenlerce artış algılanmaktadır (Kim, 1998). Ancak öğretmenlerin görüşlerinin aksine öğrenciler tarafından yanıtlanan "Self- Image

Question (öz yönetim)" anketi sonuçlarına göre öğrencilerin kendi öz görüntü algıları üzerinde okul üniformalarının hiçbir etkisi bulunmamaktadır (Brunsma, 2002). Alleyne, Lapoint, Lee ve Mitchell (2003) tarafından yapılan bir çalışmada, öğrencilerin elbise ve davranışları üzerinde öğrenci ve eğitimci görüşlerine bakılmıştır. Çalışma Amerika Birleşik Devletleri'nin kuzeydoğusunda bulunan ve bir yıl önce üniforma politikası uygulamaya başlayan bir ortaokulda yapılmıştır. Veriler 16 eğitimci ve 199 altıncı ve sekizinci sınıf öğrencisinden toplanmıştır. Ankette öğrenci ve öğretmenlere demografik geçmiş, elbise ve davranışları hakkında bilgi, elbise ve davranışları hakkında tutum, kişisel deneyim ve uygulamaları alanlarında aynı sorular sorulmuştur. Okul personeli araştırmalarından elde edilen sonuçlara göre, öğrenci kıyafetleri davranışları etkilemektedir. Öğrenci anketlerinden elde edilen verilere göre, daha küçük öğrencilerin cevapları büyük öğrencilere göre okul personelinin cevapları ile daha fazla örtüşmektedir. Yaşça küçük öğrencilerin okul üniformalarına daha yakın olmalarının sebebi, veli ve öğretmenlere itaate istekli olmalarıdır (Alleyne vd., 2003). South Caroline'da okul üniforması kullanan bir ortaokul ile hiçbir kıyafet politikası olmayan ortaokulu karşılaştıran bir çalışma, okul üniformalarının öğrenci tutumlarını nasıl etkileyebileceğini göstermektedir. Söz konusu çalışmada 300'den fazla öğrenciye uygulanan ankette öğrenciler zorunlu okul üniforması politikasına daha yüksek puan vermişlerdir. Okul ikliminin artışından araştırmada sıklıkla söz edilmektedir (Lumsden, 2001).

Sanchez ve diğerleri (2012) üniforma politikası uygulanan bir ortaokulda öğrencilerin okul üniformalarının yararları hakkındaki görüşlerini anket yolu ile incelemişlerdir. Araştırma yapılan bu okulda okul üniforması politikasının uygulanmasının öncelikli amaçları;

rekabeti ortadan kaldırmak, uygun giyinmeyi gençlere öğretmek, akademik olmayan dikkat dağıtıcı unsurları azaltmak ve ebeveynlerin giyim maliyetlerini düşürmek olarak açıklanmıştır. Ayrıca, diğer amaçları da okul güvenliğini geliştirmek; elbise ile ilgili davranış olaylarının, uygunsuz davranışların, çetelere katılımın ve zorbalığın azalmasını sağlamaktır. Çalışmanın sonucunda öğrencilerin üniformaların davranış problemlerini azalttığı, okulu daha güvenilir hale getirdiği, üniforma giydiği zaman görünümü hakkında daha az endişe duyduğu ve okula gitmeyi kolaylaştırdığı yönünde görüş belirttikleri görülmüştür.

1994 yılında Long Beach Birleşik Okul Bölgesi'ndeki tüm ilk ve ortaokullar zorunlu okul üniforması politikası uygulamış ve üniformaların öğrenci davranışı üzerinde etkilerini analiz etmek amacıyla bu bölgede bir çalışma yapılmıştır. Ayrıca ortaokullardaki davranışsal verilere ilave olarak; bölgedeki tüm ilkokullarda veli, öğretmen, yönetici ve psikolojik danışmanların üniforma politikalarına ilişkin algıları ile ilgili anket çalışması yapılmıştır. Uygulamadan önceki ve sonraki davranış sorunları sınıflandırılması ile davranışsal veriler negatif ve pozitif olarak temaya yerleştirilerek analiz edilmiştir. Okul üniformalarının kullanımı okul disiplinindeki olumsuzlukları sırasıyla ilkokul ve ortaokullarda % 28 ve % 36 oranında azaltarak önemli bir düşüş gerçekleştirmiştir. Cinsel içerikli ve vandalizm suçları da % 74 ve % 18 oranında azalmıştır. Okul çalışanlarının ve velilerin katıldığı anket sonuçlarına göre velilerin % 85,6'sı ve tüm danışman ve sınıf öğretmenlerinin % 66,1'i üniforma politikasını olumlu bulmuştur. Velilerin % 67'si üniforma ile daha iyi bir okul ortamı algıladıklarını söylemektedirler (Reed, 2011).

Han (2010) tarafından yapılan bir çalışmada, kentsel okullarda tek tip (üniforma) politikaları ve suç oranları arasındaki korelasyona bakılmıştır. Çalışmada kullanılan okul suç ve güvenlik anketi, sekiz başlık altında 227 sorudan oluşmaktadır. Araştırmaya göre, tüm kentsel liselerin yaklaşık % 34'ü üniforma politikasını kabul etmiştir. İlkokul ve ortaokulların yaklaşık % 44'ünde ve liselerin % 12'sinde üniforma politikası benimsenmiştir. Çalışmada, öğrenci davranışlarında üniforma politikaları olmayan okullarda, üniforma politikaları olan okullara göre daha fazla sorun olduğu bulunmuştur. Üniforma politikasının olmadığı okulların % 54,9'unda, üniforma politikası olanların ise % 38,9'unda en az bir silahlı bir olay yaşanmıştır. Ateşli silah, uyuşturucu, alkol ve çete olayları üniforma politikası olmayan okullarda üniforma politikası olan okullara göre daha fazla meydana gelmiştir. Üniforma politikaları ile ilkokul ve ortaokul öğrencilerinin davranış problemleri arasında negatif bir ilişki bulunmasına rağmen lise öğrencilerinin

davranışları ile hayli yüksek pozitif bir ilişki görülmüştür. Üniforma kullanan ilkokul ve ortaokullarda davranış sorunlarının, kullanmayanlara göre daha az olduğu belirtilmiştir. Okul iklimi ve öğrenci deneyimleri hakkında çevreyi bilgilendirmek ve cinsiyet unsuruna bağlı olası farklılıkları belirlemek amacıyla yaptıkları araştırmada Sanchez ve diğerleri (2012) çoğunlukla benzer olarak kız ve erkeklerin okul üniformalarını yararlı algılamadıklarını belirtmiştir. Araştırmanın sınıf düzeyine ilişkin verilerine bakıldığında cinsiyet faktörüne benzer şekilde 7. sınıf öğrencileri ile 8. sınıf öğrencilerinin okul üniformalarını faydalı bulmadıkları görülmektedir. 7. ve 8. sınıf öğrencilerinin verilerine bakıldığında ise 7. sınıfların, 8. sınıflara göre üniforma giymenin daha az çete faaliyeti oluşturduğunu, uyuşturucu görüp görmeme oranının daha az olduğunu ve okulun güvenilir olduğunu belirttikleri görülmektedir. Bu ortaokulda üniforma giyilen yıla ait disiplin yaptırımları önceki yıla göre % 9,7 oranında, uygunsuz davranış yaptırımları ise % 33 oranında azalmıştır. King (1998) ise öğrencilerin kendi seçimleri olan serbest kıyafetlerin öğrenci psikolojik dünyasının, duygularının ve problemlerinin adeta bir göstergesi olduğunu savunarak serbest kıyafetler sayesinde öğrencilerin hayatlarındaki değişikliklerin farkına varılabileceğini ve tek tip kıyafet uygulamasının bu imkânı ortadan kaldırdığını dile getirmektedir.

2.3.3. Okul Güvenliği

Güvenli okul, öğrenmeye önem verilen ve başarı beklentisi mevcut olan, öğrencilerin güvenli bir eğitim ortamında sosyal becerilerini sergileyebildikleri, öfkelerini kontrol edebildikleri, problemlerine çözüm bulabildikleri ve herkesin birbirine saygılı davrandığı bir ortamdır (Çelik, 2005). Güvenli okul, aslında uyumlu okuldur. Güvenli okullarda okul çalışanları ve öğrencileri arasında olumlu ilişkiler bulunur. Öğretmenlerin öğretmenlerle, öğretmenlerin öğrencilerle, öğrencilerin öğrencilerle ve diğer çalışanların öğrencilerle olan ilişkilerinde olumlu özellikler vardır (Ögel, Tarı ve Eke, 2006). Güvenli okul ortamı öğrencilerin okulda öğrenmesi, kendilerini iyi hissetmesi ve kişilik gelişimlerini sağlıklı bir şekilde sürdürebilmesi açısından gereklidir (Çalık, Türker ve Çalık, 2011).

Okullarda sadece akademik anlamda eğitim ve öğretim etkinlikleri gerçekleştirilmesi yeterli görülmemektedir. Okulun tehlikesiz ve güvenli ortam olması da önemlidir. Güvenli bir okul; eğitim işinin korkudan, şiddetten ve kaygıdan uzak hoş bir ortamda gerçekleşebildiği yerdir. Güvenli okul, öğrenci ve öğretmenlerin kendilerini fiziksel,

psikolojik ve duygusal bakımdan özgür hissettikleri yer olarak tanımlanmaktadır (Kurt ve Kandemir, 2006). Okul güvenliği okulda öğrenme için uygun ortam yaratılmasıdır (Güven, 2002). Okulun temel misyonu, çocukları ve gençleri eğitmek ve yetişkinler dünyasında etkili bir biçimde yer alabilmesi için onlara destek olmaktır. Bu temel misyonu yerine getirebilmesi için okullar, her şeyden önce öğrencilerin kendilerini güvende hissedecekleri bir yer olmalıdır. Başka bir deyişle okullar, her bir öğrencinin her türlü fiziksel veya psikolojik tehdit ve tehlikeye karşı kendisini güvende hissedeceği, başkalarıyla birlikte çalışma ve öğrenme fırsatı bulabileceği, bireysel farklılıkların kabul edildiği ve saygı duyulduğu bir çevre olmak zorundadır. Temel gereksinimlerden olan güvenlik gereksinimi henüz karşılanmamış, her türlü tehdit ve tehlikeye karşı kendini güvende hissetmeyen bireyler, eğitim-öğretim sürecinden yeterince yararlanamaz. Bu nedenle okullar, kurumsal amaçları bakımından da öncelikle öğrencilerin kendilerini güvende hissedecekleri ortamları oluşturmalıdır (Öğülmüş, 2006).

Kabul edilebilir öğrenci davranışlarını belirleyen en önemli unsur okul iklimidir. Okul ne kadar sağlıklı ve açık bir iklime sahipse o derece güvenli okuldur. Okulda olumsuz bir iklimin varlığı söz konusu ise, bu okulun güvenliği o derece azalacaktır (Işık, 2004). Okul güvenliği ve düzenli bir çevre, kamu okullarında başta yer alan misyonlardır (Draa, 2005). Üniforma, ABD'de toplum üyeleri tarafından okullarda güvenli ve disiplinli bir ortam yaratmanın bir yolu olarak görülmektedir. Yayınlanan "Okul Kıyafetleri El Kitabı"nda üniformaların, okulun tüm disiplin sorunlarını çözemeyeceğini ancak disiplin ve güvenlik açısından olumlu bir faktör olabileceği belirtilmektedir (USDE, 1996).

Okul güvenliği, okullar için önemli bir beklentidir. Ancak okul üniforma politikasının tek yararı değildir. Caruso (1996), Stanley (1996) ve Brown (1998) tarafından yapılan çalışmalarda üniformaların başka yararları da bulunmuştur. Okul üniforması ile disiplin gelişmiş, öğrencilerin öğretmenlere saygısı artmış, öğrencilerin dikkat dağılımı azalmış, akademik başarı gelişmiş, öğrenci benlik saygısı ve özgüveni artmış, giyim maliyetleri azalmış, öğrencilerin sınıf içi davranışları olumlu yönde gelişmiş, okullarda suç ve şiddet azalmış, yabancıların okul içerisinde kolay tanınması sağlanmış, toplumsal tabakalaşma ve moda engellenmiştir (Brown, 1998). Bir okul yöneticisi meslek örgütü olan National Assocition of Elementary School Principals (NAESP) tarafından yapılan bir çalışmada okul üniformaları kabul edildiğinde sınıf disiplini, okul ruhu, öğrenci güvenliği ve akademik başarı ile birlikte okulun imajının toplum içinde daha olumlu şekilde algılanacağı söylenmektedir (NAESP, 2000). White (2000) makalesinde devletlerin

okullardaki silahlı saldırılara ilişkin toplumda ve okullarda öğrenci güvenliğini artırmak için diğer bir dizi güvenlik stratejisinin yanı sıra okul üniformalarının benimsenmesi konusunda okul yöneticilerinin istekli olduklarını belirtmektedir.

2.3.4. Disiplin

Disiplin en kısa şekilde davranış denetimi olarak tanımlanmaktadır (Balay, 2004). Disiplin kavramı, bir amaçla bir araya gelmiş insanların düzen içinde yaşamasını sağlamak için seçilip konulmuş kuralları, hükümleri ve bunlara uyulması için alınan önlemleri ifade etmektedir (Sarıtaş, 2000). Disiplin kavramı problem öncesi ve sonrası ile ilişkili, problemi önlemenin yanında, problem doğduğunda ya da oluştuğunda ne yapıldığıyla da ilgilidir (Tertemiz, 2000). Okullarda disiplin önemli bir konudur ve okulların çocukların disiplinli olarak yetiştirilmesinde önemli bir rolü vardır (Mahiroğlu ve Buluç, 2003). Okulların oyun alanlarının, kantininin yetersiz oluşu, birçoğunda spor salonlarının, resim atölyelerinin bulunmayışı, öğrencilerin enerjilerini boşaltabilecek etkinliklerin düzenlenmeyişi disiplin problemlerinin yaşanmasında etkili olmaktadır (Türnüklü, Zoraloğlu ve Gemici, 2001). Kraft (2003) olumsuz davranışların ve diğer okul sorunlarının düzeltilmesi konusunda okul üniformalarının kullanımının yardımcı olarak düşünülebileceğini belirtmektedir. Brunsma'nın (2002) yaptığı araştırmada 755 müdürün üçte ikisinden fazlası üniformaların toplum içinde okulun imajını geliştirdiğini, sınıfta disiplini artırdığını, akran baskısını azalttığını, okul iklimini artırdığını, okula motive olmayı sağladığını ve okul güvenliğini artırdığını belirtmiştir.

NAESP’ın 1996'daki yıllık konferansındaki ankette, 5500 müdürün yüzde yetmişi okullarda şiddet olaylarını ve disiplin sorunlarını azaltmada üniforma giyilmesi gerektiğine inandıklarını belirtmiştir (Brown, 1998). Üniformaların şiddetin önlenmesine yardımcı olabilmesinin yanı sıra pek çok yönetici; üniformanın katılım, başarı, benlik saygısı ve okul iklimini artırırken disiplin sorunlarını azalttığına inanmaktadır. Knechtle ve Mitchell'e (2003) göre yöneticiler, üniformaların okul şiddeti üzerinde olumlu bir etkiye sahip olduğuna ve disiplin ihtiyacını azalttığına inandıkları için okullarında üniforma uygulamasını yürütmektedirler. Sanchez ve diğerleri (2012) ortaokul öğrencileri ile yaptıkları, aynı zamanda okul disiplin verilerinden ve okul polis kayıtlarından yararlandıkları araştırmada, okul üniforması giyilen okullarda disiplin sorunları, çetelere karışma ve zorbalığın azalıp okul güvenliği, öğrencilerde benlik saygısı ve okula devamın arttığı gözlenmiştir.

2.3.5. Okul Ġklimi

Okul iklimi, okulun zamanla oluşturduğu yaşam tarzı olarak kabul edilebilir (Balcı, 1993). Bir okulun iklimi ile kast edilen öğrenciler, öğretmenler ve yöneticiler arasında bir etkileşim biçimi haline gelen yazılı olmayan inançlar, değerler ve tutumlardır (Kızmaz, 2006). Okul ikliminin başarı, destek ve güvene dayalı olması, okul yöneticilerinin ve öğretmenlerin öğrencilerle iyi ilişkiler kurması ve onları desteklemesi, öğrencilerin okulda iyi arkadaşlıklar edinmesi, okulun fiziki ortamının ve sosyal etkinliklerinin yeterli olması, akademik programların öğrencilerin gelişimini desteklemesi ve şiddetten arınık güvenli bir okul iklimi, öğrencilerin okuldan memnuniyetini artırarak onların okula daha fazla bağlanmalarına yardımcı olabilir (Özdemir, Sezgin, Şirin, Karip ve Erkan, 2010). Olumlu bir okul iklimi, öğrencilerin kabul görme ve ait olma duygusunun pekişmesine, akademik başarısının yükselmesine, şiddet algısının düşmesine ve olumsuz davranışlara yönelme riskinin azalmasına neden olur (Özdemir ve Sezgin, 2011).

Okul ikliminin en önemli unsurlarından biri iletişimdir. Kıyafetler insanlar arasında iletişim kurmaya yardımcıdır. ABD'de öğretmenler öğrencilerin kimliklerini giyimleri ile belirleyebilmektedirler (Kraft, 2003). Okulda üniforma giyme; öğrencilerin daha sağlıklı seçimler yaparak ve kendi kimliklerini muhafaza ederek olumlu iletişim kurmalarını ve akranlarıyla sahiplenme duygusu geliştirmelerini, okulda kendisiyle ve davranışlarıyla gurur duymalarını sağlamaktadır (Kraft, 2003). İlköğretim ve orta dereceli okullardaki çocukların, akranları gibi görünmeye ve onlara mensup olmaya ihtiyaçları vardır. Dolayısıyla okulda geçirilen zaman onların kabul görme ve kimlik oluşumunda etkin olmaktadır (Pate, 1999). Wilson'a (1999) göre okul üniformaları öğrencilerin okul iklimi algılarını pozitif yönde değiştirmektedir.

Tucker'in (1999) araştırması, öğretmenlerin okul iklimi konusunda tek tip kıyafetin okulları daha olumlu etkilediğini ve okullarda öğrenme ortamının algılanmasında tek tip kıyafetin daha elverişli olduğunu ortaya koymaktadır. Murray (1997) tek tip kıyafetin okul iklimine olumlu etki ettiği yönündeki araştırmasında, tek tip kıyafet giyen öğrencilerin serbest kıyafet giyen öğrencilere göre, okul iklimini daha olumlu değerlendirdiklerini söylemektedir. Bu araştırmalara göre, tek tip kıyafet öğrenci ve öğretmenler tarafından okul iklimini geliştiren bir faktör olarak nitelendirilmektedir.

2.3.6. ġiddet

Birçok toplumda şiddet okullarda tehdit olarak algılanmakta ve öğrencilerin başarı potansiyelini olumsuz etkilemektedir (Kraft, 2003). Öğrencilerin kullandığı belirli renkler ve kıyafetler çete oluşumlarının temsilini gösterebilmektedir (Darden, 2008). Bodine'e (2006) göre okullarda tek tip kıyafetin gerekçesi, öğretmenlerin ve ailelerin öğrencilerin çetelerden ve şiddet olaylarından uzaklaşmaları yönündeki beklentileridir. Japonya'da üniforma giyiminin olması suçluluğu sınırlayan bir faktör olarak görülmektedir (Brunsma, 2002). Starr (2000) liselerdeki şiddetle mücadelede okul üniformalarını serbest kıyafet uygulamasına göre daha başarılı bulmaktadır. Okullarda şiddet olaylarının kontrolünde ve kaliteli bir öğretim ortamının oluşturulmasında okul üniformalarını eğitimin bir parçası

Benzer Belgeler