• Sonuç bulunamadı

2.3. Muallimler

2.3.2. Ahmet AtaullahEfendi

Ahmet Ataullah Efendi, Ebubekir Efendi’nin en büyük oğludur. 1865 senesinde Cape Town’da doğmuştur. Ataullah Bey babasının Ümit Burnu’ndaki İslam okuluna giderken aynı zamanda Mc Leahlen Akademisi’nde beşeri bilimler eğitimi alarak ilkokulu bitirmiştir.11 yaşlarında babası ile beraber Mekke’ye ve İstanbul’a gitmiştir. Lise eğitimini İstanbul’da tamamlamıştır. 1880 yılında, babası Ebubekir Efendi vefat etmiştir. Babasının vefatı üzerine Ümit Burnu’na geri dönmüştür. Mısır El Ezher Üniversitesi’nde İslam bilimleri eğitimini tamamlamıştır. Eğitiminin bitmesi üzerine babasının Osmanlı teoloji okuluna giderek, babasının ölümünden doğan boşluğu gidermek için görevi devralmıştır. İlerleyen zaman içerisinde okulu kardeşine bırakarak Kimberli şehrinde Osmanlı İslam Okulu açmıştır. Efendi, ilerleyen zamanlarda siyasete girmiştir. Cape Town Sömürge

Hükümeti Parlamentosu’na delege olarak girerek bir ilke imza atmıştır. Fakat devlet adamlarının ırkçı yaklaşımları sebebiyle ayrılmak zorunda kalmıştır.

1901 yılında, Sultan II. Abdülhamid Han tarafından Singapur’a ilk Osmanlı büyükelçisi olarak görevlendirilmiştir. Güney Afrika’nın önde gelen ailelerinden birinin kız kardeşi olan Muhsine Hanım ile evlenmiştir. Efendi’nin evliliğinden 4 çocuğu olmuştur. Ataullah Efendi; İngilizce, Arapça, Farsça, Afrikanca, Türkçe ve Urduca dillerini bilmektedir. Efendi’nin “Tuhfatu’ l İslam” adında bir eseri olduğu iddia edilmiştir. Ayrıca Excalibur adlı bir yayın organında, kısa bir süre Osmanlı- Afrika ilişkileri hakkında önemli fikirleri halka duyurmuştur.

Ataullah Efendi’nin oğulları olan A. Fuat ve Ebubekir Rüşdi Efendiler, Sultan II. Abdülhamid Han’ın emri ile sünnet ettirilmiştir. Ataullah Efendi, oğulları Mehmet Fuat Efendi’yi ve Ebubekir Rüşdi Efendi’yi Mekteb-i Sultani’ye,221 kızı

Hatice Hanım’ı ise Leyli Kız Sanayi mektebine222 parasız olarak kaydettirmek

istemiştir. Fakat Ebubekir Rüşdi Efendi’nin henüz 6 yaşında olması sebebiyle Mekteb-i Sultani’ye kaydı yapılamamıştır. İki sene sonra Mekteb-i Sultani’ye alınmak üzere Leyli Numune-i Terakki’ye pederinin onayı alınarak kaydedilebileceği Mekteb-i Sultani Müdürü tarafından ifade edilmiştir.223 Fakat Leyl-i Numune-i

Terakki Mektebi’nin iptidai sınıfının bulunmadığı ve 6 yaşında olan Ebubekir Rüşdi Efendi’nin kanunen diğer sınıflara kaydının yapılamayacağı bildirilmiş ve iki sene sonra Mektebi Sultani’ye aynı şartlarla kaydedilebileceği ifade edilmiştir.224

Ataullah Efendi’nin büyük oğlu olan Fuat Bey Galatasaray lisesinde devletin desteği ile okumaya devam etmiştir. Daha sonra Londra’da BBC kanalında dil bilimci olarak çalışmıştır. İngiliz dil bilimi üzerine iki kitap kaleme almıştır. Bu kitaplar Londra Üniversite’sinde kaynak kitap olarak kullanılmaktadır.225

221 BOA. MF. MKT. nr. 439/35 (23. Z. 1316/ 4 Nisan 1899). 222 BOA. MF. MKT. nr. 439/35 (8. Z.1316/20 Mart 1899). 223 BOA. MF. MKT. nr. 439/35 (23. Z. 1316/ 4 Nisan 1899). 224 BOA. MF. MKT. nr. 439/35 (15. M.1317/24 Mayıs 1899). 225 Halim Gençoğlu, a. g. e., s. 35-39.

Ataullah Bey’in kızı Hayrünisa Hanım, dedesi Ebubekir Efendi ile Hindistan, İran, Anadolu gibi birçok ülkeye seyahat etmiştir. Hindistan seyahati sırasında bir ailenin çocuğunun hastalanışını ve doktor bulamadıkları için kaybedişini izlemiştir. Yaşanan bu olay onu derinden etkilemiş ve doktor olmaya karar vermiştir. 1913 yılında İngiltere’de lise tahsilini birincilikle bitirerek tıp fakültesine başvurmuş ve kabul edilmiştir. Güney Afrika’da yayınlanan yerel bir habere göre ilk üç lise mezunu kızlardan biri Hayrünisa Hanım’dır. Diğer iki kişi de kuzenleri olan Rukiye Dollie ve Vareda Abdurrahman’dir. Hayrünisa Hanım, eğitimine devam edebilmek için Maarif Nezareti’nden maddi yardım talebinde bulunmuştur. Başvurusu kabul edilen Hayrünisa Hanım, 300 Frankla Londra’da eğitime başlamıştır. Osmanlı Devleti’nin içte ve dışta yaşadığı sıkıntılar Maliye Nezaretine de etkilemiş ve birçok öğrencinin bursu ödenememiştir. Burslarını alamayan birçok öğrenci geri dönmüşse de Hayrünisa Hanım geri dönmemiştir.226

Osmanlı Devleti savaş durumundan dolayı yurtdışındaki öğrencilerine İtalya ve Amerika sefaretleri aracılığı ile maddi yardımlarda bulunmuştur. Hayrünisa Hanım da bir süre bursunu bu sefaretler aracılığı ile almıştır. Yaşanan sıkıntılılar sonucu bursları kesilen Hayrünisa Hanım mikroskop, mücevher gibi değerli eşyalarını satarak eğitimini tamamlamış,1922 yılında Londra Üniversitesi’nden mezun olmuştur. 6,5 yıllık tıp tahsilinden sonra ebeliği öğrenmek için başvurduğu hastaneden Türk olduğu gerekçesiyle geri çevrilmesine rağmen yılmayarak çabalamıştır ve hastaneye girmeye muvaffak olmuştur. Eğitimini tamamlayan Hayrünisa Hanım, yurda ebe ve cerrahi kadın hastalıkları uzmanı olarak dönmüştür ve Moda’da bir muayenehane açmıştır. İlerleyen zamanlarda Cape Town’a geri dönerek evlenmiştir. Daha sonra Amsterdam’a yerleşerek ilmi toplantılarda yayınladığı bildiriyle ve ilk kez kullandığı yöntemlerle adını bilim dünyasında duyurmuştur. Güney Afrika’nın ilk Müslüman kadın tıp doktoru olarak da tarihe geçmiştir.227 Hayrünisa Hanım’ın kız kardeşi Hatice Hanım da Londra’daki dikiş

nakış ve süsleme alanına ait bir sanat okulundan mezun olmuştur ve üzerine Hukuk

226 Güldane Çolak; Avrupa’da Osmanlı Kızları, Heyamola Yayınları, İstanbul 2003, s. 72. 227 Güldane Çolak; a. g. e., s. 73; Halim Gençoğlu, a. g. e., s. 39-40.

eğitimi de almıştır. İngiltere de tanıştığı Hindistanlı bir Prensle evlenip Karaçi’ye yerleşmiştir. Hatice Hanım da Karaçi’deki ilk kadın yargıç olarak tarihe geçmiştir.228

1903 yılında Singapur’da geçirdiği bir kaza sonucu hayatını kaybetmiştir. Efendi hayatı boyunca İstanbul başta olmak üzere farklı ülkelere şehirlere gitse de hayatının büyük bir kısmını Güney Afrika’da geçirmiştir. Babasının vefatı üzerine yerine geçen Efendi çalışmalarına hayatı boyunca devam etmiştir. İlerleyen zaman içerisinde Kimberli Müslümanlarının talepleri üzerinde açtığı mekteple babasının çizdiği yolda eğitim faaliyetlerine devam etmiştir. Efendi sadece eğitim alanında çalışmalar yapmamış, Singapur baş şehbenderliğinin yanı sıra Excalibur gazetesinde ki yazıları ile Osmanlı-Afrika ilişkileri hakkında önemli noktaları duyurarak bilinçli kamuoyu oluşmasına katkı sağlamıştır.

Benzer Belgeler