• Sonuç bulunamadı

Şahsiyeti ve Bilim Tarihindeki Yeri

Yaşantısında aşırılık ve başıboşluğa yer olmayan ve birçok ilim alanında üstad olan İbnu'l-Enbârî'nin kapısı ilim öğrenmek isteyenlere her zaman açık olmuş, hayatı boyunca ilimle meşgul olmuş, ilmî ve edebî yönden pek çok kişinin takdirini kazanmıştır. Biyografi eserlerinde onunla ilgili en ufak olumsuz bir cümle bulunmamaktadır. Onun biyografisini veren eserlerde hep iyi ve olumlu şeyler görmekteyiz. Babasından kendisine oturacağı bir ev, bir de aylık kirası yarım dinar olan ev ve dükkân kalmıştı. Bu durumda olduğu halde o dünya malına değer vermemiş kimseden bağış kabul etmemiştir. Halife el-Mustedî billâh'ın göndermiş olduğu beş yüz dinar'ı almayıp geri çevirmiş, dinarları çocukların için al diyenlere "onu ben mi yarattım ki rızkını ben vereyim" demiştir70.

Muvaffakuddîn Abdullatîf el-Bağdâdî, hocası için der ki: "İnsanlar ve inzivaya çekilenler arasında hocamız

70 es- Es-Subkî, a.g.e. , VII/156; İbnu’l- ‘Imâd, a.g.e. , VI/426; Ahmet

Kemâluddîn el-Enbârî'den daha düzenli kimse yoktu. Asla yapmacık tavırlar sergilemeyen, şımarma nedir bilmeyen, bilmişlik taslamayan bir kişiliği vardı. Ondan daha doğru sözlü birini görmedim". Evinin ışığı yanmazdı. Altında kamıştan bir hasır, sadece Cuma günleri giydiği pamuktan dokunmuş bir elbisesi ve bir sarığı vardı. Cuma günü dışında evinden çıkmazdı. Evinde iken eski elbiselerini giyerdi71. Bunun sebebini ilmin verdiği izzet sebebiyle başkasına el açmamak olarak izah edebiliriz.

el-Kıftî de İnbâhu'r-Ruvât isimli eserinde sözü kimin söylediğini belirtmeksizin "İnsanlara ilmi en güzel metodlarla öğretirdi. Takvâ, çalışkanlık, az yemek, ibadetin iyiliğinden bahseder, dünyevî işleri ve dünyevîleşmiş kimselerle oturup kalkmanın terk edilmesi hususlarında insanlara nasihatlerde bulunurdu. Yazmış olduğu kitaplar çok meşhur olmuş, öğrencilerin sık sık uğrayıp ilim öğrenip istifade ettiği bir kimse olmuştu" şeklinde bir nakilde bulunmuştur72.

Çeşitli din bilimlerine ait değerli eserler veren İbnu'l- Enbârî, nahiv ilmindeki ilmi ve çalışmalarıyla ünlenmiş ve

71 ez- Zehebî, a.g.e. , XXI/114; es- Es-Subkî, a.g.e. , VII/156; Kehhâle,

a.g.e. , V/183; İbnu’l- ‘Imâd, a.g.e. , VI/426.

biyografisini veren eserlerde "en-Nahvî" olarak anılmıştır. Muâsırı olan tarihçi İbnu’l-Esîr de onun nahiv ilmine dair birçok kitabının olduğunu ve erdemli bir fıkıhçı olduğunu söyler73.

İbn Hallikân onun hakkında "nahiv ilminde kendisine danışılanların önde gelenlerindendi" dedikten sonra "değerli bir kimseydi, ondan ders alan kişinin ondan ilim öğrendiği belli olurdu. Ömrünün sonuna doğru evinde inzivâya çekilip ilim ve ibâdetle meşgul oldu" diye onun kişiliği hakkında yorumda bulunmuştur74.

Bazı âlimler de onun hakkında şu sözleri söylemişlerdir: "güvenilir, samimi, araştırmacı bir fıkıhçı, ilmi çok, takvâ sahibi ve iffetliydi. İyi bir vâizdi. Kimseden ihsan kabul etmezdi. Sade bir yaşantısı vardı. Dünya işleriyle pek meşgul olmazdı"75.

Es-Subkî, onu şu sözleriyle bize anlatır: " faydalı birçok eserin yazarıdır. Sağlam bir kişiliği olup takvâ sahibidir. Edebiyat alanında Irak'ın tartışmasız lideridir. Bağdat'ta hocalık yapmış, başka yerlere de gitmiştir. Sonra

73 İbnu’l- Esîr, a.g.e. , X/537. 74 İbn Hallikân; a.g.e. , III/139.

75ez- Zehebî, a.g.e. , XXI/114; es- Safedî, a.g.e., XVIII/92; el-Kutubî,

ilim ve ibadetle meşgul olmak için evinde inzivâ'ya çekilmiştir76.

İbn Kesîr onu şöyle anlatır: " Nahivci, fıkıhçı, ibadetine düşkün ve takvâ sahibiydi. Gösterişsiz yaşar, halife dâhil hiç kimseden bağış kabul etmezdi. Gayretli bir şekilde ilimle meşgul olurdu77.

İbn Kâdı Şuhbe de ondan şöyle bahseder: " nahiv ve edebiyat âlimidir. Bütün ilim dallarında önder olmakla birlikte bu alanlarda çok bilgili olduğu için nahiv ve edebiyatçılık yönüyle meşhur olmuştur"78.

es-Suyûtî onu bize şöyle tanıtır: " uzman bir nahivci, takvâ sahibi bir zâhittir79.

İbnu'l-Imâd el-Hanbelî onu "zâhit, ibâdetine düşkün, samimi, dünya meşguliyetlerini terk etmiş biri" olarak tanımlar80.

İbnu'l-Enbârî'nin bazı ilim dallarında ilk eser veren kişi olması onun ilim tarihindeki konumu hakkında bizlere fikir vermesi açısından önemlidir. Kendisi nahiv usûlü ilmi

76 es- Es-Subkî, a.g.e. , VII/155-156. daha önce İbnu'l-Enbârî'nin

Bağdat'ın dışına yolculuk yaptığına dair Es-Subkî'nin eserinde bir bilgiye rastladığımızı belirtmiştik.

77 İbn Kesîr, a.g.e. , XII/310. 78 İbn Kâdı Şuhbe, a.g.e. , I/11. 79 es-Suyûtî, Buğyetu’l- Vu‘ât, II/86. 80İbnu’l- ‘Imâd, a.g.e. , VI/426.

hakkında ilk eser yazan kişi olduğunu ve bu eseri ile Arap dili ilmine yeni bir ilim dalı kazandırmış olduğunu söylemiştir. Onun bu alanda ilk eser veren kişi olduğu iddiası es-Suyûtî'nin el-İktirâh isimli eserinde vermiş olduğu bilgi ile de desteklenmektedir. Es-Suyûtî, el-İktirâh'ı telif ettikten sonra bu eseri telif etmekle nahiv usûlü hakkında ilk eseri yazan kişi olduğunu düşündüğünü fakat sonra İbnu'l- Enbârî'nin “Lume'u'l-edille fî usûli'n-nahv ve el-İğrâb fî cedeli’l-İ‘râb” isimli eserlerini görünce onun bu eserleriyle dil bilimine " nahiv ilmi usûlü ve nahiv ilminde cedel " olmak üzere iki ilim dalı daha kazandırmış olduğunu anladığını söyler81. Sözlerinin devamında el-İktirâh’ı yazarken onun Lume'u'l-edille fî usûli'n-nahv, el-İğrâb fî cedeli’l-İ‘râb isimli eserlerini bize tanıtır. Es-Suyûtî, İbnu’l- Enbârî’nin Lume'u'l-edille fî usûli'n-nahv’i otuz, el-İğrâb fî cedeli’l-İ‘râb’ı ise on sekiz başlık altıda kaleme aldığını söyledikten sonra konu başlıklarının adlarını verir.

81es-Suyûtî, el- İktirâh, s. 3-4; İbnu'l-Enbârî Lume‘u'l-edille fî usûli'n-

nahv ismli eserini el-İnsâf fî mesâili’l-hılâf beyne’n-nahviyyîn el- Basriyyîn ve’l-Kûfiyyîn ve el-İ‘râb fî cedeli'l-i‘râb isimli eserlerini yazdıktan sonra erdemli kimselerin isteği üzerine yazdığını ve bu kitabın fıkıh usulü alanında yazılan ilk eser olduğunu ifade eder. Bkz. Abdulvehhâb İbrâhîm Ebû Süleymân, Kitâbetu'l-bahsi'l-ilmî, Mekke, 1983, s.520.

Müellifimizin ismini verdiğimiz bu iki eseri es- Suyûtî’nin el-İktirâh isimli eserinin temelini oluşturmuştur. O, el-İktirâh’ında onun Lume'u'l-edille’sinden çokça alıntılar yapmış, “İllet” konularını anlatırken ise el-İğrâb isimli kitabının özetini vermiştir. Tez konumuz olan el-İnsâf fî mesâili’l-hılâf beyne’n-nahviyyîn el-Basriyyîn ve’l- Kûfiyyîn isimli kitabından çokça istifade edip alıntılar yapmış, kitabının bazı yerlerinde bu esere atıflarda bulunmuştur82.

Benzer Belgeler