Erdoğan (2012) tarafından yapılan çalıĢmada, ilköğretim okullarında görevli öğretmenlerin, görev yaptıkları okulların bürokratik yapısına iliĢkin algıları ile kendilerinin örgütsel sosyalleĢmelerine iliĢkin algılarını saptayıp, onların bu algıları arasında anlamlı bir iliĢki olup olmadığını; ayrıca, algılarının cinsiyet, branĢ, kıdem ve okul büyüklüğü değiĢkenlerine göre farklılık gösterip göstermediğini belirlemek amaçlanmıĢtır. AraĢtırmanın örneklemini katmanlı-rastgele örnekleme yöntemine göre seçilen 398 öğretmen oluĢturmuĢtur. AraĢtırma sonucunda, araĢtırmaya katılan öğretmenlerin, kendilerinin örgütsel sosyalleĢme düzeylerini “çok” olarak algıladıkları ve görev yaptıkları okulların bürokratik yapısını “çoğunlukla” kolaylaĢtırıcı, “nadiren” engelleyici olarak algıladıkları belirlenmiĢtir. Ayrıca cinsiyet ve okul büyüklüğü değiĢkenlerine göre öğretmenlerin örgütsel sosyalleĢmelerine iliĢkin algılarında anlamlı farklılık tespit edilememiĢtir.
Ġplik (2009) tarafından yapılan çalıĢmada Türkiye Otelciler Birliği üyesi olan dört ve beĢ yıldızlı otellerin insan kaynakları müdürleri üzerinde web tabanlı anket yoluyla 42’si dört yıldızlı, 30’u beĢ yıldızlı otellerin insan kaynakları bölümü yöneticisi katılımıyla gerçekleĢtirilen araĢtırmada, dört ve beĢ yıldızlı oteller tarafından uygulanan örgütsel sosyalleĢme taktiklerinin sıralı-kopuk boyutu dıĢındaki tüm boyutlarda kurumsal nitelikli olduğu sonucuna ulaĢılmıĢtır.
Sökmen ve Tarakçıoğlu (2008) tarafından yapılan çalıĢmada Ankara ilinde faaliyet gösteren 4 ve 5 yıldızlı konaklama iĢletmelerinde son üç yıl içinde göreve yeni baĢlayan ve/veya görev yeri değiĢen iĢgörenlerin örgütsel sosyalleĢme düzeylerinin, iĢ tatmini, örgütsel bağlılık, motivasyon ve örgütsel kabullenme boyutlarında ölçülmesi amaçlanmıĢtır. AraĢtırma sonucunda, Ankara’da faaliyet gösteren dört ve beĢ yıldızlı otel iĢletmelerinde, örgütsel sosyalleĢme sürecine yönelik, örgütsel bağlılık, örgütsel kabullenme, motivasyon ve iĢ tatmini alt boyutlarına iliĢkin olarak, araĢtırmaya katılan iĢgörenlerin algıları arasında cinsiyetlerine göre anlamlı farklılık olmadığı belirlenmiĢtir.
Elçi (2008), tarafından yapılan çalıĢmada, ilköğretim okullarında görev yapan öğretmenlerin örgütsel sosyalleĢme düzeylerinin; iĢ doyumu, motivasyon, örgütsel bağlılık ve örgütsel kabullenme boyutları esas alınarak belirlenmesi amaçlanmıĢtır. Örneklem grubuna Kartal (2003) tarafından geliĢtirilen Örgütsel SosyalleĢme Ölçeği uygulanmıĢtır. AraĢtırmada örgütsel sosyalleĢme düzeylerinin; cinsiyet, branĢ ve kıdem değiĢkenlerine göre anlamlı bir farklılık gösterip göstermediği araĢtırılmıĢtır. AraĢtırma sonuçlarına göre; cinsiyet değiĢkenine göre öğretmenlerin örgütsel sosyalleĢmelerinin iĢ doyumu ve motivasyon boyutlarında farklılaĢtığı; branĢ değiĢkenine göre öğretmenlerin örgütsel sosyalleĢme düzeylerinin iĢ doyumu, motivasyon, örgütsel bağlılık ve örgütsel kabullenme boyutlarında farklılaĢtığı; kıdem değiĢkenine göre ise öğretmenlerin örgütsel sosyalleĢmelerinin motivasyon, örgütsel bağlılık ve örgütsel kabullenme boyutlarında farklılaĢtığı tespit edilmiĢtir.
Sökmen (2007) tarafından yapılan bir baĢka çalıĢmada, kıdem yılı 0-3 yıl arasında 420’si kadın, 462’si erkek toplam 882 iĢgörenin katılımıyla gerçekleĢtirilmiĢtir. AraĢtırma sonucunda iĢgörenlerin algılarına göre, yöneticilerin sorumlulukları açıklama, disiplin olaylarında yardımcı olma, çeĢitli kurul ve topluluklar hakkında bilgilendirme, gerekli araç ve gereci sağlama, hizmetlerin nasıl yürütüleceği hakkında bilgi verme, performans değerleme ve ücretlendirme hakkında bilgilendirme konularında yeterli düzeyde yardımcı oldukları tespit edilirken, deneyimleriyle destek olma, iĢ planlarının hazırlanması ve dağıtımı ile diğer birimlerin faaliyetleri hakkında bilgi verme konularında kısmen yeterli oldukları sonucuna varılmıĢtır. ĠĢgörenlerin, örgütsel sosyalleĢme sürecinde görev gereklerinin açıklanması, rol açıklığını sağlama, kültüre yönelik etkinlikler ve sosyal bütünleĢmeyi sağlama boyutlarına iliĢkin görüĢlerinin cinsiyete göre farklılık göstermediği bulunmuĢtur.
Özkan (2005), tarafından yapılan isimli çalıĢmada, örgütsel sosyalleĢme sürecinin öğretmenlerin örgüte bağlılıkları üzerindeki etkisinin tespit edilmesi amaçlanmıĢtır. Öğretmenlere araĢtırmacı tarafından geliĢtirilen sosyalleĢme ölçeği ve Balay (2002) tarafından geliĢtirilen örgütsel bağlılık ölçeği uygulanmıĢtır. Örgütsel sosyalleĢme sürecinin öğretmenlerin örgüte bağlıklarına etkisinin cinsiyet, branĢ, kıdem ve mezun olunan kurum değiĢkenlerine göre farklılık gösterip göstermediği araĢtırılmıĢtır. Örgütsel sosyalleĢme ile örgütsel bağlılığın uyum boyutu arasında orta düzeyde ve anlamlı bir iliĢki olduğu saptanmıĢtır. Örgütsel sosyalleĢmenin sosyal
bütünleĢme ve rol açıklığı boyutları ile örgütsel bağlılığın uyum boyutu arasında negatif bir iliĢki tespit edilmiĢtir.
Kartal (2005), tarafından yapılan isimli çalıĢmada, ilköğretim okullarında görev yapan yönetici ve öğretmenlerin örgütsel sosyalleĢme düzeylerinin; iĢ doyumu, motivasyon, örgütsel bağlılık ve örgütsel kabullenme boyutları esas alınarak belirlenmesi amaçlanmıĢtır. Örgütsel sosyalleĢmenin; görev (yönetici- öğretmen), cinsiyet, branĢ ve kıdem değiĢkenlerine göre farklılaĢıp farklılaĢmadığı araĢtırılmıĢtır. Örneklem grubuna araĢtırmacı tarafından geliĢtirilen örgütsel sosyalleĢme ölçeği uygulanmıĢtır. Elde edilen bulgulardan göreve göre; iĢ doyumu boyutunda okul yöneticileri ile öğretmenler arasında yöneticiler lehine olmak üzere fark varken, motivasyon, bağlılık ve kabullenme boyutlarında anlamlı fark bulunamamıĢtır. Cinsiyete göre; iĢ doyumu, motivasyon, bağlılık ve kabullenme boyutlarında anlamlı bir farkın olmadığı tespit edilmiĢtir. BranĢa göre ise; sınıf öğretmenleri ile diğer branĢ öğretmenleri arasında iĢ doyumu boyutunda anlamlı bir fark bulunmazken, motivasyon, bağlılık ve kabullenme boyutunda sınıf öğretmenleri lehine olmak üzere anlamlı fark olduğu saptanmıĢtır. Kıdeme göre; kabullenme boyutunda gruplar arasında anlamlı bir fark bulunmazken, iĢ doyumu boyutunda 11-20 yıl ile 21 yıl ve üstü gruplar arasında 21 yıl ve üstü lehine olmak üzere farklılığın olduğu belirlenmiĢtir. Motivasyon ve bağlılık boyutlarında 1-10 yıl kıdeme sahip olanlar ile 21 yıl ve üstü kıdeme sahip olanlar, 10-20 yıl arasında olanlar ile 21 yıl kıdeme sahip olanlar lehine olmak üzere anlamlı bir farkın olduğu bulunmuĢtur.
KuĢdemir (2005) tarafından yapılan çalıĢmada ilköğretim okulu müdürlerinin öğretmenlerin örgütsel sosyalleĢmelerini sağlamak için sosyalleĢtirme stratejilerini kullanma becerilerini belirlemek amaçlanmıĢtır. AraĢtırmaya katılan okul müdürlerinin kendi değerlendirmelerine göre okul müdürleri örgütsel sosyalleĢtirme stratejilerini kullanma becerilerini her zaman göstermektedirler. AraĢtırmaya katılan öğretmenlere göre ise, okul müdürleri örgütsel sosyalleĢtirme stratejilerini kullanma becerilerini sık sık göstermektedirler. AraĢtırmaya katılan okul müdürlerinin görüĢleri yönetimdeki kıdemlerine göre değerlendirildiğinde aralarında anlamlı farklar bulunmuĢtur; fakat mezun oldukları okullara göre gruplar arasında anlamlı bir fark bulunmamıĢtır. AraĢtırmaya katılan öğretmenlerin görüĢleri, cinsiyet ve mezun oldukları okul
değiĢkenine göre anlamlı bir farklılık göstermekte, branĢ değiĢkenine göre ise anlamlı bir farklılık göstermediği araĢtırma sonucunda tespit edilmiĢtir.
Zoba (2000), tarafından yapılan çalıĢmada ilköğretim okullarında var olan örgütsel değerlerle öğretmenlerin sosyalleĢmeleri arasındaki iliĢkinin incelenmesi amaçlanmıĢtır. Örneklem grubuna araĢtırmacı tarafından geliĢtirilen “Örgütsel Değer Ölçeği” ve “KiĢisel SosyalleĢme Ölçeği” uygulanmıĢtır. AraĢtırmadan elde edilen bulgulara göre, öğretmelerin örgütsel değerlere iliĢkin algılarının cinsiyet, kıdem ve branĢ değiĢkenlerine göre anlamlı bir farklılık göstermediği, kiĢisel sosyalleĢmeye iliĢkin algılarının ise, branĢ değiĢkenine göre anlamlı bir farklılık göstermediği, kıdem değiĢkenine göre beĢ yıl ve daha az kıdeme sahip öğretmenlerin diğerlerine göre daha az düzeyde sosyalleĢme davranıĢı gösterdikleri, cinsiyet değiĢkenine göre kadın öğretmenlerin erkeklere göre daha yüksek düzeyde sosyalleĢme davranıĢı gösterdikleri tespit edilmiĢtir.
Afsanepurak, Hossini, Seyfari ve Nasab (2012), tarafından yapılan çalıĢmada, Mazdaran ilinin beden eğitimi bölümlerinde çalıĢanların örgütsel sosyalleĢme ve örgütsel bağlılık düzeyleri arasındaki iliĢkiyi saptamak amaçlanmıĢtır. AraĢtırmada demografik özellikler, örgütsel sosyalleĢme (Eğitim, Gelecek beklentileri, ĠĢ arkadaĢı desteği ve AnlayıĢ) ve örgütsel bağlılık (Duygusal, Normatif, Devam) anketi uygulanmıĢtır. AraĢtırma sonucunda örgütsel sosyalleĢme ile örgütsel bağlılık arasında anlamlı bir iliĢki olduğu, örgütsel sosyalleĢmenin eğitim ve gelecek beklentileri boyutları ile örgütsel bağlılık arasında anlamlı bir iliĢki olduğu belirlenmiĢtir.
Hau ve Chow (2011), tarafından yapılan çalıĢmada, örgütsel sosyalleĢme anlayıĢına yeni bir bakıĢ açısı kazandırmak amaçlanmıĢtır. AraĢtırmada iki temel sosyalleĢme stratejisi kullanılmıĢtır. Bunlardan birincisi algılanan örgütsel destek ve geliĢtirici deneyimin örgütsel sosyalleĢme ile iliĢkisi, ikincisi ise kariyer baĢarısının örgütsel sosyalleĢme ile iliĢkisidir. AraĢtırmanın sonucunda örgütsel sosyalleĢmenin kariyer baĢarısı ve örgütsel bağlılığı pozitif yönde etkilediği belirlenmiĢtir.
Jang (2009), tarafından yapılan çalıĢmada, otel iĢletmelerindeki çalıĢanların iĢletmeye olan bağlılıklarını iĢ tatmini hakkındaki inanıĢlarının belirleyip belirlemediğini tespit etmek amaçlanmıĢtır. AraĢtırma sonucunda otel iĢletmelerindeki
iĢe yeni baĢlayanlara sosyal etkileĢim kazandırmanın, çalıĢanların örgütsel bağlılığında ve iĢ tatmininde artıĢ yarattığı, iĢten ayrılma niyetinde olanlarda ise azalıĢ yarattığı tespit edilmiĢtir. Ayrıca örgütsel bağlılığın iĢten ayrılmaları azalttığı, iĢ tatminin örgüt çalıĢanlarının örgütsel bağlılığını artırmada güçlü bir yöntem olduğu belirlenmiĢtir.
Gomez (2009) tarafından yapılan “Örgütsel SosyalleĢme Taktikleri ve Zamansallık” isimli çalıĢmada, sosyalleĢme taktileri ile zamansallık arasında anlamlı bir iliĢki olduğu bulgusunu elde etmiĢtir.
Adkins (1995), tarafından yapılan çalıĢmada, önceki iĢ deneyimi ile görev ve sosyalleĢme sürecinin sonuçları arasındaki iliĢkiyi belirlemek amaçlanmıĢtır. araĢtırmada sonucunda: ÇalıĢanların önceki iĢ deneyimleri ile iĢ hakkında gerçekçi beklentileri, yeterlilik duygusu, performansı, iĢ doyumu ve örgütsel bağlılığı arasında pozitif, çatıĢma ile rol belirsizliği arasında negatif bir iliĢki olduğu, önceki iĢ deneyimlerindeki gerçekçi iĢ beklentileri, yeterlik duygusu, kiĢiler arası iliĢkiler, performans, iĢ doyumu ve örgütsel bağlılık arasında pozitif, rol belirsizliği ve rol çatıĢması ile performans, iĢ doyumu ve örgütsel bağlılık arasında negatif iliĢki olduğu bulgusunu elde etmiĢtir. Sonuçta örgüte giriĢ aĢamasındaki deneyimler ile sosyalleĢme değiĢkenleri arasında yüksek bir iliĢki olduğu bulunmuĢtur.
Jones (1986) tarafından yapılan çalıĢmada, örgüt tarafından kullanılan sosyalleĢme taktikleri ve kiĢisel rol sonuçları arasındaki iliĢkisi ve rol oryantasyonu üzerinde yararlığın etkilerinin incelenmesi amaçlanmıĢtır. AraĢtırma sonuçlarına göre, çalıĢan süreçleri öğrendiğinde yararlılığı orta düzeyde, yeni iĢgören düĢük düzeyde yararlı olması durumunda ise güçlü rol oryantasyonu için sosyalleĢme taktikleri üretir, bulguları elde edilmiĢtir.