• Sonuç bulunamadı

ÜCRETSİZ İZNİN HÜKÜM VE SONUÇLARI

Belgede Kısa çalışma (sayfa 44-49)

B. İŞ SÖZLEŞMESİNİN ASKIYA ALINMASININ KOŞULLARI

5. ÜCRETSİZ İZNİN HÜKÜM VE SONUÇLARI

a. Ücrete Etkisi

Adından da anlaşıldığı gibi, işveren ücretsiz izin döneminde işçiye ücret ödemekle yükümlü değildir. Esasen, günümüz İş Hukuku öğretisinde, iş sözleşmesinin genel olarak askıya alındığı hallerde, işverenin ücret ödemekle yükümlü olmadığı konusunda bir görüş birliği mevcuttur142. Ancak iş sözleşmesinin

askıya alındığı bazı durumlarda işçiye ücret veya sosyal sigorta ödenekleri ödenmesi kabul edilmiştir. Ne var ki İş Kanunu md. 17/1’de işçinin kendi kusuruna yükletilemeyen hastalık, kaza, doğum ve gebelik gibi hallerde sözleşmenin askıda kaldığı süre düzenlendikten sonra, bu süreler için ücret ödenmeyeceği hükme bağlanmıştır. Bu dönem için işçiler Sosyal Sigortalar Kurumu’ndan “geçici iş görmezlik ödeneği” alırlar.

140 Ekmekçi, Ömer, Toplu İş Sözleşmesinde Tarafların İradeleriyle Sonradan Değişiklik Yapılması,

Çimento İşveren Dergisi , Eylül 1996, s.13. vd.; Şahlanan, Fevzi, Toplu İş Sözleşmesi, İstanbul 1992, s.187.; Tuncay, Can, Toplu İş Hukuku, İstanbul 1999, s.196; Narmanlıoğlu, Ünal, İş Hukuku Toplu İş İlişkileri, C.2, İzmir 2001, s.361 vd.(C.2). Ayrıca ekonomik kriz dönemlerinde uygulanmak üzere, toplu iş sözleşmelerinde ücretsiz izne imkan verecek düzenlemelere rastlanılmaktadır. Bkz. Çelik, s.434.

141 Demircioğlu/Engin, s.104. 142 Eyrenci, Ücretsiz İzinler,s.44.

Ekonomik güçlük dönemlerinde iş sözleşmesine yapılan çeşitli müdahalelerle yahut ücretsiz izin teklifini kabul ederek aslında işçi kendisine ait olmayan, işverenin ekonomik riskini paylaşmaktır ve işçinin böyle bir fedakarlıkta bulunmasında işini kaybetme endişesi varlığını açıkça hissettirmektedir143.

Ücretsiz izin süresince işçiye ücret ve eklerinin ödenmemesi asıl olmakla birlikte, doktrindeki yazarlar144, 4857 sayılı İş Kanunu’nun 65. maddesinde

düzenlenen Kısa Çalışma ve Kısa Çalışma Ödeneği müessesesi getirilmeden önce özellikle ekonomik kriz dönemlerinde işçilere verilen ücretsiz izinlerde, “işletme rizikosu teorisi” ve fedakarlığın paylaştırılması ilkesi gereği iki görüşe sahiplerdi. Bu durumda yazarlar, ya Almanya’da olduğu gibi “kısa çalışmalar” geçici işsizlik olarak kabul edilip, işçiye işsizlik sigortasından bir ödeme yapılması görüşünde ya da özellikle toplu iş sözleşmelerinde ekonomik kriz, hammadde veya enerji sıkıntısı gibi durumlarda verilecek ücretsiz izinlerde işçi ücretlerinin bir bölümünün ödeneceğine ilişkin hükümler getirilmesinin uygun olacağı görüşünde hemfikirlerdi.

b. Fesih Hakkına Etkisi aa. Derhal Fesih Hakkına Etkisi

Hukukî geçerli bir ücretsiz izin uygulaması ve iş sözleşmesinin askıya alınması taraflara akdi haklı nedenle fesih hakkı vermez. İşçinin, hukukî geçerli ücretsiz izin döneminde akdi ilişki devam ettiğinden tarafların temel borçları dışında kalan, işçinin sadakat ve işverenin işçiyi gözetme borcu gibi yan borçları devam eder145. Örneğin

işçinin ücretsiz izin sırasında sürekli bir iş bulup çalışmaya başlaması sadakat borcuna aykırıdır. İşçi sözleşmeyi usulsüz feshetmiş olacağından, ihbar ve kıdem tazminatı talep edemez146. Yine aynı şekilde ücretsiz izin süresi içinde işçinin

sadakat borcuna aykırı olarak işverenin ticarî ve meslekî sırlarını açıklaması işveren yönünden derhal fesih sebebidir147.

Buna karşılık işçi, ücretsiz izin döneminde ve bu süreyle sınırlı olmak üzere geçici olarak iş bulup çalışabilir148. İşçi ücretsiz izin döneminde yasal bir ödemeye

143 Yenisey Doğan, s.85.

144 Çelik, s.436; Eyrenci, Ücretsiz İzinler, s.45; Yenisey Doğan, s.85. 145 Eyrenci, Ücretsiz İzinler, s.45; Demircioğlu/Engin, s.105. 146 Eyrenci, Ücretsiz İzinler, s.56; Demircioğlu/Engin, s.105. 147 Eyrenci, Ücretsiz İzinler, s.45 ve orada gösterilen eserler.

hak kazanmadığına göre, bu dönem içinde kendi geçimini temin etmesi sadakat borcuna aykırılık değildir149.

bb. Bildirim Süreli Fesih Hakkına Etkisi

Türk iş hukuku öğretisinde kabul gören görüşe göre, belirsiz süreli iş sözleşmeleri askı döneminde bildirim sürelerine uyularak feshedilebilir, ama bildirim süreleri askı döneminin sonuna kadar işlemez150. Buna göre, ücretsiz izin süresinde

iş sözleşmesi bildirimli feshedilirse bildirim süresi işlemeye başlamayacak, bu ancak askının kalkmasından sonra mümkün olabilecektir. Yine aynı şekilde, fesih bildirimi ücretsiz izinden (sözleşmenin askıya alınmasından) önce yapılmışsa, iznin sona ermesinden sonra yeniden başlamak üzere askı döneminde başlamayacaktır151.

Ayrıca belirli süreli iş sözleşmelerinde askıda kalma akdin süresini kesmez, süre işlemeye devam eder. Dolayısıyla, ücretsiz izin süresi içinde sözleşmenin süresi sona ermişse, sözleşme herhangi bir işleme gerek kalmaksızın kendiliğinden sona erer152.

c. İşçinin Kıdemine Etkisi

İş Kanunu’nda yıllık ücretli izin, bildirim süreleri, kıdem tazminatı gibi kıdeme bağlı birçok hakkın doğumu ve hesaplanması işçinin işyerindeki kıdemine bağlanmıştır. Bu nedenle askı sürelerinin işçinin kıdeminden sayılıp sayılmayacağı önemli bir konudur. Yasada aksine bir hüküm bulunmadıkça, tüm askı süreleri işçinin kıdeminden sayılır. Ancak yasalarda aksine bir düzenleme getirilebilir. Zira 2822 sayılı Kanunun 42. maddesinin 5. fıkrası grev ve lokavt sürelerinin kıdem tazminatı hesabında dikkate alınmayacağını hükme bağlamıştır.

Oysa Yargıtay, yasal düzenlemelerle sınırlı kalmayarak, işçinin “makul süreyi aşan” istirahatli olduğu süreleri, tutukluluk süresinin ve süresi ne olursa olsun ücretsiz izin sürelerinin işçinin kıdeminden sayılmayacağı sonucuna varmaktadır153.

149 Demircioğlu/Engin, s.105.

150 Süzek, Askı, s.95 vd; Eyrenci, Ücretsiz İzinler,s.45. 151 Eyrenci, Ücretsiz İzinler,s.45.

152 Süzek, Askı, s.32 vd; Eyrenci, Ücretsiz İzinler,s.45; Demircioğlu/Engin, s.105.

Yargıtay’ın yerleşmiş içtihadına göre, ücretsiz izin süreleri kıdem tazminatına esas alınacak sürelerin hesabında dikkate alınmaz154. Ancak Yargıtay’ın bu görüşü

öğretide haklı olarak eleştirilmektedir155. Zira 1475 sayılı İş Kanunu’nun

gerekçesinde işçinin istirahat, izin hallerinin de kıdem süresinin hesabında dikkate alınacağı belirtilmiş ve buna uygun olarak 14. madde de açıkça “iş sözleşmesinin devamı süresince” ifadesine yer verilmiştir. Kanunun bu açık ifadesine rağmen, Yargıtay 3008 sayılı Kanun’da yer alan “iş yılı” esasına uygun bir şekilde, iş sözleşmesi taraflarının karşılıklı olarak edimlerini ifa etmekle yükümlü oldukları sürenin kıdem tazminatının hesabında göz önünde tutulacağını kabul etmektedir156.

Yargıtay’ın vermiş olduğu kararlar neticesinde işverenin ekonomik güçlüğü nedeniyle iş sözleşmesinin askıya alınmasını kabul eden bir işçi bir yandan kendisine ait olmayan ekonomik riski paylaşmakta, öte yandan da kıdem hakları bakımından zarara uğramaktadır157. Dolayısıyla Yargıtay’ın vermiş olduğu kararlar

bu anlamda isabetli değildir.

Yıllık ücretli izne hak kazanma açısından ücretsiz izin süresinin işçinin kıdeminden sayılıp sayılmayacağı sorusuna da Yargıtay olumsuz cevap vermektedir. Ücretsiz izinlerin İş Kanunu md. 51 (i) bendindeki “işveren tarafından verilen öbür izinler” arasında yıllık ücretli izne hak kazanma açısından çalışılmış gibi değerlendirilen süreler arasında değerlendirilmesi gerekirken158; Yargıtay tarafından

yıllık ücretli izne hak kazanmak için gerekli olan bir yıllık bekleme süresinin hesabında dikkate alınmadığı görülmektedir159. Yargıtay’ın kıdem tazminatı için

getirdiği gerekçeden farklı bir gerekçe göstermeksizin, ücretsiz izin sürelerinin yıllık ücretli izne hak kazanmak için gerekli bekleme süresinin hesabında dikkate almayan görüşünün kabulü mümkün değildir160.

154 Bkz. Y9HD, 10.09.1998, E.1998/11629, K.1998/13251, TÜHİS, Mayıs 1998, s.35; Y9HD,

09.07.1998, E.1998/10127, K.1998/12388, TÜHİS, Mayıs 1998, s.35; Y9HD, 02.01.1999, E.1999/12252, K.1999/16507 Tekstil İşveren Dergisi, Şubat 2000, s.17.

155 Süzek, Askı, s.109 vd; Ergin,Berin, Türk İş Hukukunda Kıdem Tazminatının Geçirdiği Safhalar,

İstanbul 1989, s.63 vd; Narmanlıoğlu, Ünal, İş Hukuku Ferdi İş İlişkileri I, 3. Bası, İzmir 1998, s.416 vd. (Cilt I); Çelik, s.436; Eyrenci, Ücretsiz İzinler, s.46; Yenisey Doğan, s.83; aksi görüş, Reisoğlu, Sefa, Kıdem Tazminatı, Ankara 1976, s.43-46.

156 Eyrenci, Ücretsiz İzinler,s.46. 157 Yenisey, Doğan, s.84.

158 bkz. Eyrenci, Ücretsiz İzinler,s.47 ve orada yer alan eserler.

159 Y9HD, 06.01.1996, E.1995/24545, K.1996/62, Tekstil İşveren Dergisi, Mayıs 1996, s.13-14. 160 Süzek, Askı, s.109 vd; Eyrenci, Ücretsiz İzinler,s.47, Yenisey Doğan, s.84.

d. Sosyal Sigorta Haklarına Etkisi

Ücretsiz izin döneminde işverenin ücret ödeme yükümü bulunmadığından, sigorta primi ve işsizlik primi kesme, yatırma gibi mükellefiyetleri de bulunmamaktadır. Bu da işçinin ücretsiz izin süresince sosyal güvenlik açısından kıdemini etkilemekte, bu günlere ilişkin prim ödeme günü söz konusu olmadığı için de işçinin emekliliğinde bu kadar eksik günü söz konusu olmaktadır161.

506 sayılı Sosyal Sigortalar Kanunu’nun 79. maddesine göre, ay içinde iş günlerinde çalıştırılmadığı ve ücret ödenmediği beyan edilen sigortalıların 30 günden az çalıştırıldıklarını açıklayan bilgi ve belgelerin işverenlerce kuruma verilecek dört aylık sigorta primleri bordrosuna eklenmesi gerekmektedir.

Uygulamada Sosyal Sigortalar Kurumu, ücretsiz izin döneminde işverenin primden sorumlu olmaması için ücretsiz izin yazılı bir sözleşme şeklinde düzenlenmiş olmasını ve ücretsiz izin kullandırılması halinde bunu kanıtlayıcı belgelerin, hatta ücretsiz izne ilişkin sözleşmenin birer örneğinin de iznin kullandırıldığı döneme ilişkin olarak dört aylık sigorta primleri bordrosu ekinde kuruma verilmesini talep etmektedir162. Aksi takdirde Sosyal Sigortalar Kurumu, prim

ödeme gün sayılarının eksik olduğundan hareketle ölçümleme yapabilmekte, resen tespit ve tahsil yoluna gitmektedir163.

Kötü niyetli olarak düzenlenmediği kanıtlanmadıkça da, ücretsiz izin belgelerinin Sosyal Sigortalar Kurumu tarafından ay içinde noksan çalışmanın olduğunu ve ücret ödenmediğini açıklayan belge olarak kabul edilmesi gerekmektedir164. Yararlanmanın prim ödeme gün sayısına bağlandığı, özellikle

uzun dönemli sigorta dalları bakımından, ücretsiz izin işçi yönünden hak ve süre kayıplarına neden olmaktadır.

Avrupa Birliği’ne üye ülkelerde ücretsiz izin geçici işsizlik olarak nitelendirilmekte ve ücretsiz izne çıkarılan işçi işsizlik sigortasından yararlandırılmaktadır. İşsizlik sigortasına ilişkin yürürlükteki mevzuatımız ise böyle

161 Eyrenci, Ücretsiz İzinler,s.51.

162 Özcan, s.38; Eyrenci, Ücretsiz İzinler, s.51; Demircioğlu/Engin, s.106. 163 Eyrenci, Ücretsiz İzinler, s.51; Demircioğlu/Engin, s.106.

bir imkan tanımamaktadır165. Ancak 4857 sayılı İş Kanunumuzun yürürlüğe girmesi

ile 65. madde de düzenlenmiş olan Kısa Çalışma ve Kısa Çalışma Müessesesi bu konudaki sıkıntılara bir nebze de olsa ışık tutabilecek niteliktedir.

Belgede Kısa çalışma (sayfa 44-49)