• Sonuç bulunamadı

2.1. Ücret ve İş gücü Verimliliği Arasındaki İlişki

2.1.1. Ücret ve İş gücü Verimi İlişkisinin İncelendiği Çalışmalar

Iheanacho (2016) yılında, Nijerya ekonomisi için reel ücret, enflasyon ve iş gücü verimi arasındaki ilişkiyi incelemiştir. Çalışmada 1981-2012 yılları arası ve ARDL sınır testi yaklaşımı ile değişkenler arasındaki ilişki incelenmeye çalışılmıştır. Uzun dönemde Nijerya ekonomisi için reel ücretlerde %1’lik artışın, iş gücü verimini 1,4676 oranında arttırdığı bulunmuştur. Diğer açıdan bakıldığında uzun dönemde reel ücretlerde % 1 oranında bir düşüş, emek verimliliğinin 1,4676 oranında azalmasına neden olacaktır.

Kısa dönemde ise reel ücretlerdeki %1 oranında artış, emek verimliliğini 0,2667 oranında arttıracaktır. Buradan hareketle iş gücü verimini arttırmak isteyen Nijerya Ekonomisi’nin, reel ücretler ile ilgilenmesi gerektiği sonucu ortaya çıkmıştır.

Wakeford (2004), Güney Afrika için yapmış olduğu çalışmada, Johansen Eşbütünleşme Testi ve Granger Nedensellik Testlerini kullanarak iş gücü verimi, ücret ve işsizlik ilişkisini incelemiştir. Çalışmasında 1983-2002 dönemini incelemek istemiş, fakat 1990 yılı için kırılma olduğunu farkedip, 1990-2002 dönemini ayrıca incelemiştir. Wakeford çalışmasının sonucunda, uzun dönemde iş gücü veriminde meydana gelecek %1’lik artışın, reel ücretlerde 0,58 oranında artış meydana getireceğini ifade etmiştir. Çalışmada Granger Nedensellik Testi ile yapılan analizde iş gücü verimi ve ücret ilişkisinin yönünün, iş gücü veriminden ücrete doğru olduğu tespit edilmiştir.

Marquetti (2004), Amerikan ekonomisi için 1869-1999 yılları arasında reel ücretler ve iş gücü verimliliği arasındaki uzun dönemli ilişkiyi incelemiştir. Çalışmasında eşbütünleşme ve nedenselliğin yönünü belirlemek için Granger Nedensellik Testi’ni kullanmıştır. Kullanılan seriler, uzun vadede reel ücretler ile iş gücü verimliliği arasında bir ilişki olduğunu göstermektedir. Granger Nedensellik Testi ile elde edilen sonuç; nedenselliğin yönünün reel ücretlerden iş gücü verimliliğine doğru tek yönlü olduğudur. Buradan hareket ile reel ücret artışının, verimliliği arttırarak çıktı artışı sağlaması ekonomik kârı pozitif yönde etkilemektedir. Marquetti çalışmasında, emek verimliliğinin arttırılmasının kapitalistlerin ilgi odağını oluşturduğunu ifade etmektedir.

Tsoku ve Matarise (2014), Güney Afrika için yapmış oldukları çalışmada 1970- 2011 yılları arasında, yıllık verileri kullanarak iş gücü verimliliği ve reel ücret arasındaki uzun vadeli ilişkiyi araştırmışlardır. 1990 yılında Güney Afrika Ekonomisi’nde meydana gelen yapısal kırılmanın etkilerini ayrıca incelemişlerdir. Çalışmada Johansen Eşbütünleşme Testini kullanarak, iş gücü verimliliği ile reel ücretler arasında ilişki tespit etmişlerdir. Fakat aynı çalışmada, Granger Nedensellik Testi sonucunda iş gücü verimliliği ile ücret arasında bir nedensellik ilişkisi tespit edilememiştir. Aynı zamanda, kısa dönemde emek verimliliğinin ücret üzerinde etkisi olmadığı görülmüştür.

Çetin ve Bakırtaş (2014), 2000- 2010 yılları arasında, OECD üyesi 34 ülke için Etkin Ücret Teorileri’nin geçerliliğini Panel Veri Analizi ile test etmişlerdir. Çalışmada uzun dönem reel ücret artışlarının, iş gücü verimliliği üzerindeki etkisi araştırılmaktadır.

Araştırmaya dâhil edilen 34 OECD ülkesi; Almanya, Avusturalya, Avusturya, Birleşik Devletler, Birleşik Krallık, Belçika, Çek Cumhuriyeti, Danimarka, Estonya, Finlandiya, Fransa, Güney Kore Cumhuriyeti, Hollanda, İrlanda, İtalya, İsrail, İspanya, İsveç, İsviçre, İzlanda, Japonya, Kanada, Lüksemburg, Macaristan, Meksika, Norveç, Polonya, Portekiz, Slovakya Cumhuriyeti, Slovenya, Şili, Türkiye, Yeni Zelanda ve Yunanistan’dır. Çalışmanın sonucunda reel ücret artışının, iş gücünün verimliliğini arttırdığı tespit edilmiştir. Araştırma sonuçlarından yola çıkarak, politika yapıcılara Etkin Ücret Teorilerini dikkate almaları önerisinde bulunulmuştur.

Kamacı (2016), 11 OECD ülkesi (Avustralya, Belçika, Kanada, Çek Cumhuriyeti, Macaristan, İsrail, İtalya, Japonya, Güney Kore, Hollanda ve Birleşik Krallık) için reel ücret, enflasyon ve reel faizlerin iş gücü verimliliği üzerine etkisini incelemektedir. Araştırmada, Eşbütünleşme Analizi ve Granger Nedensellik Testi ile reel ücretlerdeki artışın, iş gücü verimliliğini uzun dönemde artturdığı tespit edilmiştir. Aynı zamanda reel ücretlerden, iş gücü verimliliğine doğru tek yönlü bir nedensellik elde edilmiştir.

Kumar, Webber ve Perry (2011), Avustralya Ekonomisi için 1965-2007 yılları arasında reel ücret, enflasyon ve iş gücü verimliliği ilişkisini araştırmışlardır. Çalışmada Eşbütünleşme ve Granger Nedensellik Testleri kullanılmıştır. 1985 yılında önemli yapısal kırılmalar olması nedeniyle, hata düzeltme modelleri kullanılmıştır. Çalışmanın sonucunda reel ücretlerdeki %1’lik artışın, çıktıyı 0,5 ile 0,8 oranları arasında arttırdığı gözlemlenmiştir. Granger Nedensellik Testi sonucunda, reel ücret ve iş gücü verimliliği arasında çift yönlü ilişki tespit edilmiştir.

Goh (2009), 1970-2005 yılları arasında zaman serilerinden yararlanarak, Malezya için iş gücü verimliliği ile reel ücretler ve işsizlik arasındaki ilişki, Marjinal Verimlilik Teorisi’nden yola çıkılarak test edilmiştir. Uzun dönemde iş gücü verimliliği ile reel ücretler arasında eşbütünleşme elde edilmiştir. İş gücü verimliliğinde %1’lik artış, reel ücretleri %1,22 oranında arttırmaktadır. Reel ücretlerdeki artışın, iş gücü verimliliğindeki artıştan yüksek gerçekleşmesi sonucunda, Malezya’nın iş gücü maliyetlerinin artmasına ve iş gücü ücretlerinde rekabetten uzaklaşmasına sebep olmaktadır.

Millea (2002), 1950-1998 yılları arasında OECD üyesi 6 ülkenin (Kanada, Fransa, İtalya, İsveç, Birleşik Krallık ve ABD) imalat sanayi için ücret ve iş gücü

verimliliği ilişkisini incelemiştir. Milea, EKK yöntemini kullanarak ücret ve iş gücü verimliliğinin ilişkili olduğunu söylemiştir. Ücret ve iş gücü verimliliğinin yönü ve niteliği konusunda ülkelerin birbirlerinden farklılık gösterdiğini belirtmiştir.

2.1.2. Ücret ve İş gücü Verimliliği’nin Türkiye Açısından İncelenmesi