Üçüncü oturuma ilişkin bulgular

Üçüncü oturumda araştırmacı Ortak Kurgu Tekniği gereğince katılımcıları öğrenmeye odaklama amacıyla geçmiş dönemde İl Milli Eğitim Müdürlüğü tarafından başvurulmuş ve hibe almaya hak kazanmış bir proje başvurusunu katılımcılarla paylaşmıştır.

İkinci aşama olarak, bu oturumda yapılacak çalışmalar özetlenmiş ve uygulanacak aşamaların bir modeli oluşturulmuştur. İlk oturumda karar verilen göçmen çocuklara okullarda psikolojik destek hizmetlerinin verilmesinde yeni bir modelin uygulanmasına ilişkin olarak hangi profilde ortakların projeye dahil edilebileceği üzerinde fikir yürütülmüştür. Araştırmacı burada ortak belirleme kriterlerinin hazırlanması gerektiğini söylemiş ve buna göre aşağıdaki kriterler katılımcılar ile yapılan istişare sonucunda belirlenmiştir. Araştırmacı katılımcılara bu süreçte şu yönlendirici soruları sormuştur.

1. Yapacağımız projede akademik bir desteğe ihtiyaç var mı? Bu desteği bize kim sağlayabilir?

2. Bu projenin koordinasyonunu kim yapmalıdır? Koordinasyonu tek başına bu kurum yerine getirebilir mi?

3. Konu ile ilgili hangi ülkeler ile çalışılabilir? Bu ülkelerdeki hangi kurum türleri bizim için faydalı olur?

4. Projede yerel ortaklara ihtiyaç var mı? Bu yerel ortaklar kimler olabilir?

Bunların sosyo-ekonomik özellikleri ve başka kriterleri neler olacaktır.

1. İldeki PDR bölümü bulunan bir üniversite yerel ortak olarak alınmalıdır.

2. İlde bulunan 2 ortaokul yerel ortak olmalıdır, ayrıca bu okulların düşük sosyo-ekonomik seviyede ve ildeki en yüksek göçmen öğrenci profiline sahip okullar arasından seçilmesine karar verilmiştir.

3. Projenin koordinatör kurumu yapısı dikkate alındığında Eskişehir İl Milli Eğitim Müdürlüğü olmalıdır. Bu konuda Odunpazarı Rehberlik ve Araştırma Merkezi ana yüklenici olacaktır.

84

4. Avrupa ülkelerinde bünyesinde en çok göçmen bulunan İtalya, Almanya ve Fransa, İngiltere ve İsveç’ten bu konuda çalışmaları olan vakıf, dernek, üniversite ve okullara ortaklık çağrısı yapılmalıdır.

5. Yurtdışı ortaklardan birisinin bilişim sektöründe faaliyet göstermesi de kriter olarak belirlenmiştir.

Bu şekilde 10 ortaklı bir proje belirlendikten sonra ortakların özelliklerinin tanıtılmasına geçilmiştir. Bu ortaklık yapısında göçmen çocuklara psiko-sosyal destek hizmetleri ön planda olduğu için ortakların bu özelliklerini ön plana çıkarak ifadeler kullanılmıştır.

Ortaklık yapısı kurulduktan ve ortaklar tanımlandıktan sonra projenin önceliklerinin belirlenmesi aşamasına geçilmiştir. Avrupa Komisyonu 2020 yılı teklif çağrısına göre bir projenin hibelendirilmesi için bir yatay öncelik ve/veya en az eğitim, gençlik, öğretim veya spor alanlarına özel önceliğe sahip olması istenmektedir ( 2020, 177)

Yatay öncelikler ise şu şekildedir (Avrupa Komisyonu, 2020, 178):

Çevresel sürdürülebilirlik: Bu önceliğe göre projeler doğa dostu bir şekilde tasarlanmalı ve bütün yönleri ile doğayı korumayı hedeflemelidir. Organizasyonlar ve katılımcılar projeyi tasarlarken doğa dostu bir tutum içerisinde olmalıdır. Proje tüm katılımcıların doğa dostu uygulamaları tartışması, doğa sorunlarına karşı çözüm uygulaması gibi etkinlikleri içermelidir.

Katılım ve farklılıklar: Erasmus+ programı bütün faaliyetlerde adalet, katılım, fırsat eşitliği ve ulaşılabilirliği hedeflemektedir. Katılımcıların farklı geçmişlere sahip olması ve özellikle toplumun dezavantajlı kesimlerindeki kişilerin çalışmalara dahil edilmesi öncelikli olan konular arasındadır.

Dijital boyut: Başarılı ortaklıkların kurulması için bu boyut çok önemli görülmektedir. Okul eğitimi ve yetişkin eğitimi alanındaki projelerde dijital boyutun olması ve eTwinning ile School Education Gateway portallarının aktif kullanılması önerilmektedir. Bu şekilde ortaklar asıl proje başlamadan önce birbirlerini daha iyi tanımlamış ve proje konusunda yeterliliklerini arttırmış olacaklardır.

Eylem araştırması katılımcıları bu yatay önceliklerden Katılım ve Farklılıklar önceliğini doğrudan proje ile alakalı olarak görmüşlerdir. Buna ek olarak projenin Dijital Boyutu da bir yatay öncelik olarak kabul edilmiştir. Bu aşamada projenin aynı adla öncelikle bir eTwinning projesi olarak başlatılmasına karar verilmiştir.

85

Daha sonra projenin öncelikleri belirlenmiştir. Başvuru formuna göre öncelikler şu şekildedir (s.170).

Tüm Erasmus + sektörlerine uygulanan öncelikler

Eğitim, öğretim, gençlik ve sporun tüm alanlarında kapsayıcılık ve çeşitlilik Çevre ve iklim değişikliğiyle mücadele

Dijital hazırlığın, esnekliğin ve kapasitenin geliştirilmesi yoluyla dijital dönüşümü ele almak

Ortak değerler, sivil katılım ve katılım

Bu kapsamda birinci ve dördüncü madde öncelik olarak belirlenmiştir. Okul eğitimi alanında ise aşağıdaki maddelerden 1 ve 3. maddelerin proje ile doğrudan ilişkili olduğu kabul edilmiştir.

Okul eğitimi alanındaki öncelikler

Öğrenme dezavantajı, okulu erken bırakma ve temel becerilerde düşük yeterlilik ile mücadele

Öğretmenleri, okul liderlerini ve diğer öğretmenlik mesleklerini desteklemek Anahtar yeterliliklerin geliştirilmesi

Dil öğretimi ve öğrenimi için kapsamlı bir yaklaşımı teşvik etmek

Bilim, teknoloji, mühendislik ve matematik (STEM) ve STEAM yaklaşımına ilgi ve mükemmelliği teşvik etmek

Yüksek kaliteli erken çocukluk eğitimi ve bakım sistemlerinin geliştirilmesi Sınır ötesi öğrenme hareketliliğine katılanlar için öğrenme çıktılarının tanınması

Önceliklerin belirlenmesinin ardından bu önceliklerin neden projede ele alındığı açıklanmıştır. Özellikle dezavantajlı grupların sürece dahil edilmesi ve farklılıklara saygı temaları üzerinde durulması bu noktada Öğretmen 2, 11 ve 12 tarafından önerilmiştir.

Önceliklerin belirlenmesi ve hedefler ile projenin ilişkilendirilmesinin ardından hedef grubun belirlenmesine geçilmiştir. Bu kapsamda projenin olası yararlanıcıların kim olduğuna karar verilmiş ve proje hedef grubunun göçmen çocuklar, bu çocukların aileleri ve bu çocukların öğretmenleri olarak belirlenmiştir. Bu katılımcılar proje çıktılarından doğrudan etkilenen taraflarken, bu konuda çalışma yapan akademisyenler de projenin ikincil çalışma grubudur.

86

Gözlem formuna göre araştırmacı konusuna hâkim ve iletişime açık bir tavır sergilemiştir. Uygulamadan örnekler verebilmiştir. Konu içeriği yoğun olduğu için katılımcı görüşlerini almak için yeterince vakit ayıramamıştır.

Katılımcıların içerik konusunda yeterince hazır olmadıkları, fikirlerini rahatça sunabildikleri, ortak metne katkı yapmaya istekli oldukları, araştırmacıya dönüt verdikleri, yorumlarından konuya ilişkin fikir yürütebildikleri gözlemci tarafından görülmüştür.