• Sonuç bulunamadı

Yap sat inşaat işlemlerinin amacı her üretim işletmesinde olduğu gibi ürettiği ürünü satıp kar elde etmektedir. Dolayısıyla maliyetler ne kadar düşük olursa karı o kadar yüksek olabilecektir. Bu işletmelerde en büyük maliyet unsuru arsadır. Yüksek maliyetle alınacak arsa inşaatın maliyetini ciddi ölçüde yükseltecek ve dolayısıyla elde edilecek karın düşmesine sebep olacaktır. Bu sebepten dolayı arsayı almadan yeterli araştırma yapılması çok önemlidir. İşletmeler üzerine üretim yapacakları arsaları ya satın alır ya da kat karşılığı yolunda temin eder.

Arsayı satın alarak üzerine inşaat yapanlar işletmelerde arsanın maliyeti satın alınırken verilen paradır ve bu doğrudan ilgili inşaatın hesabına eklenir. İnşaat tamamlandıktan sonra hesaplanan toplam inşaat maliyeti arsa bedeline de içermektedir. Hesaplanan maliyet, ortak kullanılan yerleri de hesaba katarak bağımsız bölümlerin metrekarelerine bölünür. Çıkan sonuç ile her bir bağımsız bölüm ayrı ayrı değerlenir (Öcal,Erden,Işıklılar, 2003:269-270).

Özel (Yap-sat)İnşaat işlemlerinde Maliyetlerin Muhasebeleştirilmesi İlk Madde

Malzeme Alışları

Özel bina inşaatları ile ilgili ilk madde ve malzeme giderleri 71 direkt ilk madde ve Malzeme giderleri hesabı altında alt hesap açılarak izlenir Üretimde kullanılmak için anılan ilk madde ve malzemeler, ilk olarak stok hesaplarına kaydedilir. İnşaatta kullanımı gerçekleştikçe inşaatınmaliyetine aktarılır yada direkt kullanılan inşaatın maliyetine eklenerek takip edilebilir.

Örnek,7 Bir inşaat işletmesi 310.000,TL lik demir ve 410.000 TL ‘lik beton alımı yapmıştır. KDV yüzde 18’dir.Alım yaptıktan sonra demirin 310.000 TL ve beton ’un 410.000 TL değerinde olan kısımlarını inşaat yapımına sevk edilmiştir.

Çizelge 7.1:Malzeme Alım Yevmiye Örnek Kayıtları 150 İLK MADDE VE MALZEME HS 720.000 150.01 Demir 310.000 150.02 Beton 410.000 191 İNDİRİLECEK KDV HS, 129.60 320.01 ARIN TİC.A. Ş. 849,60 TL Demir ve Beton Alımı

710 DİREKT İLK MADDE VE MALZEME HS 720.000 710.01 Demir 410.000

710.02 Beton 310.000

150 İLK MAD VE MALZEME 720.000

150.01 Demir 410.000

150.02 Beton 310.000

Üretime giren malzemenin stoktan çıkarılması

İlk Madde ve Malzeme olarak Arsanın Muhasebe Kaydı

Arsa alımında KDV konusu arsanın elde ediliş şekline göre değişmektedir. Arsa işletmenin aktifinde kayıtlıysa veya arsa alım satım ile devamlı olarak uğraşılıyorsa katma değer vergisinin hesaplanması gerekmektedir. Ancak bir şahsa ait herhangi bir işletme aktifine kayıtlı olmayan ticari değil de arızi olarak satışı yapılan arsanın temin edilmesi durumunda katma değer vergisi hesaplanmayacaktır

(http://archive.ismmmo.org.tr/docs/seminernotları/28122013/28122013.pdf,201 4,s26, 01.10.2017 Çevrim içi).

Örnek:8 Arın Ticaret şirketi ADB Şirketinden 210.000 TL değerde bir arsa üzerine bir bina inşa etmek için arsa alımı yapmıştır. Arsada bulunan eski binanın yıkım işlemleri için de ekstradan 50.000 TL harcama yapmıştır

(http://www.mhasebedersleri.com/insaat-muhasebesi/insaat-işletmelerinde-

muhasebe.html,para.9, 01.10.2017 Çevrim içi). arsanın maliyeti (210.000.00

7.1.1 Muhasebe Standart/ Vergi Mevzuat uyumu

Standart ta yer alan; sözleşmenin unsurları, sözleşme maliyet, sözleşmenin geliri konusundaki belirlemeler birebir vergi mevzuatında karşılığını bulması da içerik olarak vergi mevzuatının bu işlere ilişkin kazanç tespiti ve vergileme ilkeleriyle çok fazla çelişmez. Esasen vergi mevzuatı sözleşmenin içeriğiyle, taahhüt işi sözleşmesi olup olmadığı hususu dışında pek ilgilenmez. Diğer taraftan vergi mevzuatı sözleşme maliyetleri ve sözleşme hasılatının ne olduğu konusunda, mevzuata aykırı bir düzenleme olmadıkça sözleşme hükümlerini esas alır.

Vergi uygulamasında gider ve gelirin tahakkuk etmesinde VUK hükümlerinin esas alınacağı açıktır. Bu konuda muhasebe standardı/ vergi mevzuatı karşılaştırmasında sözleşme geliri ve giderinin ne olduğundan öte ne zaman ortaya çıktığı hususunda farklılık ortaya çıkabilir. Örneğin diğer muhasebe standartlarında da sıkça kullanılan ‘’gerçeğe uygun değer’’ ölçüsünün kullanımı, tutarın güvenilir biçimde tespiti gibi değerlemeye ilişkin esnek ölçü ve uygulamalar vergi mevzuatında dikkate alınmaz (Küçük, 2016:115).Vergi mevzuatı değerlemede. VUK ile belirlenen asgari ve kesin ölçüleri kullanır. Değerleme konusundaki farklılığı bir tarafa bırakırsak inşaat taahhüt işlerine ilişkin kazancın tespit edileceği ve mali tablolara yansıtılacağı dönem konusunda ortaya çıkmaktadır.

Vergi mevzuatı sözleşmeye bağlı taahhüt işlerine ilişkin kazancın, ilgili işin mevzuata göre bittiğinin kabul edildiği dönemde tespit edilmesi ve vergileme uygulamasını esas almıştır.11 numaralı TMS ise, bu işlere ilişkin kazançların ilgili dönemin son günü itibariyle tespit olunacak tamamlanma oranları esas alınarak her dönem için ayrı olacak şekilde belirlenmesi uygulamasını benimsemiştir. Standartta benimsenen uygulama muhasebenin dönemsellik, tam açıklama ve özün önceliği ilkelerine daha uygundur.

Taahhüt işi kazancının tespitine ilişkin mevzuatta yer alan özel düzenlemede kazanç yine ticari kazanç hükümlerine göre tespit edilmekte beraber. GVK’n un

42-44 Maddesi gereği işin bitimi aşamasına kadar kazancın tespiti vergilemesi

yapılmamaktadır. Yani bu işlere ilişkin kar veya zarar işin tamamlandığı yıl tespit edilmektedir. Özellikle uzun yıllar devam eden işlerde kazanç tespiti

yapılmıyor olması, işletme finansal tablolarının gerçek durumu yansıtma fonksiyonunu (özelliklerle karlılık açısından) önemli ölçüde yararlanmaktadır. Bu durum, halihazırdaki vergi mevzuatında benimsenen uygulamanın muhasebe standardınca benimsenemeyeceğinin önemli. Bir gerekçesidir. Konuya ilişkin vergi mevzuatıyla muhasebe standardı uygulamasının uyumlaştırılamaz bir noktada olduğunu belirtmeliyim. Bu konudaki uyumlaştırma ancak bir tarafın vazgeçmesiyle olabilecek. Bunun da vergi uygulamalarının Muhasebe Standartlarına uyumlaştırılmasıyla geçeğe uygun olur kanaatindeyim.

Kazanç Tespiti yapılıp bilançoya kar olarak aktarılmasa dahi, taahhüt işi maliyetlerinin bilanço aktifinde hasılatlarının ise bilanço pasifinde izleniyor olması nedeniyle söz konusu işlere ilişkin karın dolaylı bir şekilde bilançoda yer aldığı iddia olunabilir. Vergi uygulanmasın da ki, henüz tamamlanmamış işlere ilişkin bilanço aktifine (17 nolu hesap grubu) kaydol Unan maliyet ve bilanço pasifine (35 nolu hesap grubu) kaydol Unan hasılatın, ilgili olduğu taahhüt işinin eşit tamamlanma oranlarını ifade ediyor olması temin edilmedikçe, bu iddia gerçek durumdan bir şey ifade etmeyecek hatta yanıltıcı olacaktı.

Diğer taraftan muhasebe standardında tamamlanma Yüzde yöntemi uyarınca her dönemin kar/zararının finansal tablolara yansıtılması uygulaması benimsendiğinden bu yöntem gereği olarak tahmin esnasında ortaya çıkan gelir ve gider eştirmeler hiçbir şekilde vergi mevzuatı uygulaması ile örtüşmez. Mevcut her iki uygulama çerçevesinde ortaya çıkacak finansal tablolar ve bu tablolarda söz konusu işlerin yer alışı birbirinden oldukça farklılık gösterecektir. Standartta yer alan düzenlemeler doğrultusunda işletme finansal tabloların hazırlanması durumunda vergilemeye esas alınacak ve Maliye İdaresine sunulacak finansal tablolarda, hâlihazırdaki mali mevzuat uygulamasını temin edecek detaylı düzeltmelerin yapılması gerekmektedir.

8 DAMGA VERGİSİ KANUNU’NDA YILLARA YAYGIN İNŞAAT VE ONARIM FAALİYETLERİ