• Sonuç bulunamadı

A) GENEL OLARAK TİCARİ DAVA

I. Mutlak Ticari Davalar

2) Özel Kanunlarda Sayılan Mutlak Ticari Davalar

TTK’nun 4. maddesinde sayılan ticari davalar dışında, kanun koyucu bazı özel düzenlemeler ile ilgili kanunlarda geçen tüm hususların ticari dava olduğunu521 yahut bazı uyuşmazlıklardan kaynaklanan davalarda asliye ticaret mahkemesinin görevli sayıldığını522 belirterek TTK’nda yer almayan davaları da ticari dava saymıştır523.

1163 sayılı Kooperatifler Kanunu’nun524 99. maddesinin 1. fıkrasına göre, bu Kanun’dan doğacak olan hukuk davaları, tarafların tacir sıfatına sahip olup olmadığına bakılmaksızın ticari dava sayılır. Örneğin, kooperatif ile ortağı arasındaki aidatın ödenmemesine ilişkin dava525, kooperatif faaliyetlerinin devam ettiğinin tespitine ilişkin dava526, kooperatif üyeliğinin tespitine ilişkin davalar527 ticari davalardır. Kooperatifin

521 Ülgen/Helvacı/Kendigelen/Kaya/Nomer Ertan, s.135.

522 Ülgen/Helvacı/Kendigelen/Kaya/Nomer Ertan, s.135; Poroy/Yasaman, s.122-123.

523 Arkan, s.113; Bozer/Göle, s.163.

524 Bu Kanun için bkz. RG T. 10.5.1969, S. 13195.

525 “Dava, kooperatif aidat alacağından kaynaklanan itirazın iptaline ilişkindir. Kooperatif ile ortağı arasındaki davalar, 1163 Sayılı Kooperatifler Kanunu'nun 99. maddesinin 1. fıkrasının ‘Bu kanunda düzenlenen hususlardan doğan hukuk davaları tarafların tacir olup olmadıklarına bakılmaksızın ticari dava sayılır’

hükmü gereğince Ticaret Mahkemesinde görülür. Bu davalar 6100 Sayılı HMK'nın yürürlük tarihinden önce yürürlükte olan 1086 Sayılı HUMK'nın ve 6762 Sayılı Türk Ticaret Kanunu hükümlerine göre ‘Mutlak ticari dava’ niteliğinde olmayıp, alacağın miktarına göre Ticaret Mahkemesi sıfatıyla Sulh Hukuk Mahkemesinde de görülür. Somut olayda, dava 6100 Sayılı HMK'nın yürürlük tarihinden sonra 18.12.2014 tarihinde açıldığından 1163 Sayılı Kanun'un 99. maddesi uyarınca görevli mahkeme Asliye Ticaret Mahkemesidir. Hal böyle iken mahkemece HMK'nın 114/1-c ve 115/2. maddeleri gereğince görevsizlik nedeniyle davanın usulden reddine karar verilmesi gerekirken işin esasına girilerek yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiştir” (Y 23. HD, T. 16.5.2019, E. 2016/6161, K. 2019/2060: KBİBB).

526 “Somut olayda davacı, kooperatiflerinin faaliyetlerinin devam ettiğinin tespitine karar verilmesi istemiyle dava açtığına göre 1163 Sayılı Kanun'un 99. maddesiyle 6102 Sayılı TTK'nın 5. maddesindeki yasal düzenlemeler karşısında görevli mahkeme Asliye Ticaret Mahkemesidir” (Y 20. HD, T. 20.9.2016 E.

2016/9293, K. 2016/7943: KBİBB).

527 Y 23. HD, T. 24.2.2016, E. 2015/4220, K. 2016/1037: KBİBB.

111 taraf olduğu ancak eser sözleşmesinden kaynaklanan bir dava var ise, söz konusu dava mutlak ticari dava olmayıp görevli mahkeme genel hükümlere göre tespit edilecektir528.

528 “1163 Sayılı Kooperatifler Kanunu'nun 99. maddesi uyarınca Kooperatifler Kanunu'ndan kaynaklanan hukuk davalarının tarafların sıfatlarına bakılmaksızın ticari dava olduğu kabul edilmişse de, taraflar arasındaki uyuşmazlık, eser sözleşmesinden kaynaklandığından; genel olarak kooperatif ve ortakları arasındaki uyuşmazlıkların ifade edildiği Kooperatifler Kanunu'nun anılan hükmünün somut olayda uygulama yeri olmadığından, eldeki davanın Kooperatifler Kanunu gereği ticari dava olduğu sonucuna ulaşılması mümkün olmadığı gibi eser sözleşmesinden kaynaklanan uyuşmazlıkların asliye ticaret mahkemelerinde görüleceğine dair bir düzenleme de bulunmamaktadır. Bu durumda, eldeki davanın asliye ticaret mahkemesince görülüp karara bağlanabilmesi için uyuşmazlığın her iki tarafın ticari işletmesiyle ilgili olması ve bu bağlamda tarafların her ikisinin birden tacir olması zorunludur. Davacı yüklenicinin davaya konu olup yaptığını iddia ettiği elektrik tesisatları yapım işini ticari işletmesiyle ilgili olarak yaptığında tereddüt bulunmamaktadır. Buna karşılık, yapı kooperatifi olan davalının tacir olarak kabulü mümkün değildir.” (Y 15. HD, T. 26.9.2017, E. 2016/3984, K. 2017/3134: KBİBB); aynı yönde Y 15. HD, T. 30.11.2017, 1364/4233 (Kendigelen-Kararlar, s.4 vd.). Bununla birlikte kooperatiflere tacir sıfatının verilmesi halinde yaptıkları işlemler ticari iş sayılabilecekse de ticari davaya vücut vermeyebilir.

Kooperatiflerin tacir sıfatı olup olmadığı hakkında ayrıntılı bilgi için bkz. Nurdan ORBAY ORTAÇ/

Ozan CAN, Yapı Kooperatiflerinin Tacir Sıfatı Olup Olmadığı Sorusu Bağlamında Yargıtay 15. Hukuk Dairesinin 15.9.2014 Tarih, 2014/2787 Esas ve 2014/5195 Karar Sayılı Kararının Eleştirisi, (BATİDER/2016/32/3), s.79-104; İsmail Kırca, Kooperatiflerin Tacir Niteliği Hakkında Yargıtay’ın Tutumu: Kanuna Aykırı Yorum Mu Yoksa Örtülü Boşluk Doldurma Gayreti Mi?, (BATİDER/2017/33/2), s.5-25. Kooperatiflerin tacir sıfatına sahip olup olmadıkları tartışmalı olmakla birlikte TTK’nun 124.

maddesinin 1. fıkrasında açıkça tacirler arasında sayıldığından dolayı tacir sıfatına sahip olduğunu kabul etmek gerekir (Bozer/Göle, s.78-79; Arkan, s.134-135; Orbay Ortaç/Can, s.101). Aynı yönde YHGK’

nun kararında “davalı kooperatiflerin tacir olduğu, faaliyetleri bakımından da akaryakıt satım işletmesine sahip bulundukları ve bu kapsamda bayilik sözleşmeleri yaptıkları anlaşılmakla açılan davaya bakma görevinin ticaret mahkemesine ait olduğunun kabul edilmesi gerektiği” belirtilmiştir (YHGK, T.

29.11.2017 E. 2017/19-1658, K. 2017/1464: KBİBB). Kooperatiflerin tacir olmadığı ve ticari işletme işletmedikleri yönündeki görüş ve karar için bkz. Yılmaz-HMK Şerhi, s.73. Eser sözleşmelerinden kaynaklanan davaların hiçbir koşulda ticari dava sayılmaması gerektiğine ilişkin bkz. İsmail KIRCA, Nispi Ticari Davaya Dair, (BATİDER/2017/33/1, s.55-61), s.57.

112 İİK’nda iflas davaları529, iflasta sıra cetveline itiraz davalarında530, konkordato taleplerinde531 görevli mahkeme asliye ticaret mahkemeleri olarak belirlenmiştir.

5957 sayılı Sebze ve Meyveler ile Yeterli Arz ve Talep Derinliği Bulunan Diğer Malların Ticaretinin Düzenlenmesi Hakkında Kanun’un532 10. maddesinin 5. fıkrasına göre değeri elli bin Türk lirasının533 altında kalan uyuşmazlıklar534 bakımından hal hakem heyetlerine başvurulması zorunludur. Hal hakem heyetlerinin verdiği kararlar ilâm hükmündedir. Her sene belirlenen değerin altında kalan hal hakem heyetlerine yapılan başvuruya karşı itiraz, ticari dava niteliğinde olup bu davalara asliye ticaret mahkemesinde bakılır. Her sene belirlenen değerin üstündeki uyuşmazlıklar bakımından ise hal hakem heyetlerinin vereceği kararlar, asliye ticaret mahkemesinde delil teşkil eder (5957 sayılı Kanun m. 10/6). Bu hükümden belirlenen değerin üstünde kalan

529 İİK m. 154, III hükmüne göre, iflas davası mutlaka borçlunun muamele merkezinin bulunduğu yer ticaret mahkemesinde açılır. Bunun gibi İİK 156, 158, 173, 174, 179. maddelerinde yer alan iflas davaları ve iflasa ilişkin talepler de asliye ticaret mahkemelerinde görülür (Arslan/Yılmaz/Taşpınar Ayvaz/Hanağası-Usul, s.202).

530 İİK m. 235, I hükmüne göre, sıra cetveline itiraz edenler, cetvelin ilanından itibaren on beş gün içinde iflasa karar verilen yerdeki ticaret mahkemesine dava açmaya mecburdurlar. Sıra cetveline karşı itiraz davası açılabildiği gibi şikâyet yoluna da başvurulabilir. Bu durumda şikâyet bir dava olmadığından (Arslan/Yılmaz/Taşpınar Ayvaz/Hanağası-İcra, s.77) herhalde sıra cetveline karşı şikâyet yoluna başvurulmadan önce arabuluculuğa başvurmak dava şartı olmayacaktır

531 İİK m. 285, III hükmüne göre, yetkili ve görevli mahkeme; iflâsa tâbi olan borçlu için 154. maddenin birinci veya ikinci fıkralarında yazılı yerdeki, iflâsa tâbi olmayan borçlu için yerleşim yerindeki asliye ticaret mahkemesidir.

532 Bu Kanun için bkz. RG T. 26.03.2010, S. 27533.

533 29.12.2019 tarihli ve 30993 sayılı RG’de yayımlanan 5957 sayılı Sebze ve Meyveler ile Yeterli Arz ve Talep Derinliği Bulunan Diğer Malların Ticaretinin Düzenlenmesi Hakkında Kanun’un 10 uncu Maddesinde Yer Alan Parasal Sınırların Artırılmasına İlişkin Tebliğ ile bu fıkralarda yer alan parasal sınır 01.01.2020 tarihinde yürürlüğe girmek üzere 117.394,36 TL olarak tespit edilmiştir.

534 5957 sayılı Kanun’un 10. maddesinin 1. fıkrasına göre, üreticiler ile meslek mensupları arasında veya meslek mensuplarının kendi aralarında bu Kanun’un uygulanmasıyla ilgili olarak ortaya çıkan uyuşmazlıklara çözüm bulmak için hal hakem heyetlerine başvurmak zorunludur.

113 uyuşmazlıkların ticari dava niteliğinde olduğu ve bu davalarda asliye ticaret mahkemelerinin görevli olduğu anlaşılmaktadır535.