• Sonuç bulunamadı

Örnek Bir Kadın Hareketi: Nuhzat-ı Zenân-ı Afgan (Afgan Kadın Hareketi)

3. SİYASAL HAYAT VE KADIN

3.3. Örnek Bir Kadın Hareketi: Nuhzat-ı Zenân-ı Afgan (Afgan Kadın Hareketi)

Tarih boyunca ev hayatında tutularak her türlü sosyal, siyasal, ekonomik, eğitim ve insani haklardan mahrum bırakılan ve erkeklerin, Allah tarafından kendilerine yeryüzünde bahşettiği diğer nimetler gibi gördükleri, Afgan kadınlarının ev yaşamının dışına çıkararak, eğitim-öğretim çalışma, özgürlük, ekonomik, medeni, kamusal, siyasal ve sosyal hayatla entegre olmalarını sağlayan, “Nuh zat-ı Zenan-ı Afgan”dır.

İlk olarak, Amanullah döneminde ortaya çıkan bu kadın hareketi, kendilerinden övgüyle yâd edilen Kamer Gazi, Rukiye İnayet Seraj İtimadi ve Zeynep İnayet Seraj’ın yanısıra, dönemin aydın ve önde gelen bazı kadınların yardımıyla faaliyete başlayarak, kısa sürede genç kızların ve kadınların toplandığı bir merkezin temelini Kabil’de atmayı Muvaffak olmuştur. Kadınların, eğitim-öğretim, çalışma, mehir-miras, nafaka, özgürlük ve diğer sosyal haklarının verilmesi yönünde bir takım faaliyetleri yürüten bu kadın teşkilatı, aynı zamanda, teşkilat bünyesinde yürüttüğü eğitim-öğretim programıyla

Afgan kadınlarına okuma-yazma, dikiş-nakış ve aşçılık alanlarında eğitim-öğretim görmelerini de sağlamıştır.349

1943 yılı, Zahir Şah döneminde aktif yirmi üyesiyle Nuh zat-ı Zenan-ı Afgan, Afgan kadınlarını eğitmek ve sosyal hakları konusunda bilgilendirmek üzere, çağın şartlarına uygun “Müesseseyi Âli-yi Nisvan” isminde bir eğitim-öğretim kurumunu faaliyete açmıştır. Başkent Kabil’in Şehri New semtinde açılan bu eğitim-öğretim kurumunun, bünyesinde bir kreş, bir okul, Sinema ve Tiyatro’nun barındırdığı görülmüştür. Rukiye Hanım’ın müdürlüğünü üstlendiği bu okulda, herhangi bir ekonomik, sosyal, kültürel baskı nedeniyle eğitim nimetinden uzakta kalan, evli Afgan kadınlarına okuma-yazma ve aşçılık eğitimi verilmiştir.350

1960’lı yıllarda, kurul ve tüzüğünü daha sistemli bir formata sokmaya çalışan Nuh zat-ı Zenan-ı Afgan, Afgan kadınlarına terzilik, kuaförlük, halı-kilim dokuma, dikiş- nakış, yapay gül, ev süs eşyalarının yanısıra, gerek kısa vadeli, gerekse uzun vadeli eğitim-öğretim derslerini de vermiş ve bu bağlamda olanaklar aramaya çalışmıştır. Ayrıca bu teşkilat, Afgan kadınlarının ekonomik, çalışma, sosyal, kamusal ve siyasal haklarının erkeklerle eşit bir biçimde elde edilmesi yönünde de bir çaba içinde bulunmak suratıyla, adeta, günümüzdeki “sivil toplum örgütlerinin” gördükleri işleve benzer bir işlevi görmeye muaffak olmuştur.351

Kraliyet döneminde olduğu gibi, cumhuriyet ve Rus işgali dönemlerinde de okuma- yazma öğreten kursları, kreşleri, hali-kilim dokuma, dikiş-nakış gibi küçük çaplı el sanayisi ve iş yerlerini ülkenin diğer şehirlerinde de açarak, yüzlerce Afgan kadınını iş sahibi yapan Nuh zat-ı Zenan-ı Afgan, aynı zamanda onların, sosyo-kültürel, kamusal ve siyasal yaşamın aktörü olabilmesi için de epey bir mücadele vermiştir. Bu mücadelenin sonunda Afgan kadınlarının siyasal oluşum ve faaliyetler içinde yer aldığı görülmüştür. Örneğin, solcu Halk ve Parçam Partileri’nin içinde yer alan kadınlarla birlikte, kendilerine özgü bir parti kurma ve yönetme gayretiyle ortaya çıkan kadınlara, bu kadın hareketinin katkısı olsa gerek.352

349 Kazım, a.g.e., s. 253. 350 Stanzai, a.g.e., s. 142. 351 Naziri, a.g.m. 352 Naziri, a.g.m.

Kraliyet döneminin sona ermesine vesile olan nedenlerden biri olarak görülebileceğimiz Nuh zat-ı Zenan-ı Afgan, 1970’li yıllarda Encümen-i Hembestegi-yi Zenan Afgan, Nihat Beyn’el Mileli’yi Zenan-ı Afganistan ve Cemiyet-i İnkılab-yi Zenan Afganistan” gibi kadın teşkilatlarının ortaya çıkmasına örnek olmuştur.

Yaklaşık olarak 40 yılı aşkın bir tarihsel geçmiş ve kültürel tercümeye sahip olan Nuh zat-ı Zenan-ı Afgan’ın, Afgan kadınlarının Millet Meclis’i ve Senato’ya girmesine, seçme-seçilme hakkının verilmesine büyük katkısı olmuştur. Cumhuriyet döneminde altın çağını yaşayan bu kadın hareketi gerçekleştirdiği kültürel, sosyal ve siyasal konferanslarla Afgan kadınları-kızlarını siyasi, sosyal, ekonomik kültürel hakları konusunda uyarmış ve organize olmalarını sağlamıştır.

1980’li yıllarda cinsler arası farkın ortadan kalkarak, kadınların kültürel, sosyal yaşamın yanısıra, siyasal yaşamın da ortak bir aktörü, aktif bir üyesi olmasında, Nuh zat-ı Zenan-ı Afgan önemli rol oynamıştır. Şöyle ki, bu tarihsel çizgide, kadın eğitimi bağlamında kursların açılması, (ilk, orta, lise ve üniversite gibi) yeni eğitim-öğretim kurumlarının faaliyete geçmesinde, yeri geldiğinde tercüman, yeri geldiğinde adeta savcı olan bu kadın hareketi, kendisi de bu doğrultuda kuaförlük, terzilik, dantel, daktilo, okuma-yazma gibi değişik meslek alanlarında Afgan kadınlarına eğitim vermiş ve bu kanalla binlerce Afgan kadınının ekonomik özgürlüğüne kavuşmasına vesile olmuştur.

Öte yandan, Afgan kadınlarını Demokratik Halk, Demokratik Parçam, Demokratik Zenan, Demokratik Gençler Birliği ve daha pekçok siyasi oluşum ve teşkilata katılmasına aracı olan bu köklü kadın hareketi, gerek cumhuriyet döneminde, gerekse Rus işgali döneminde bakan, bakan yardımcısı, başkan, müsteşar, genel müdür ve müdür yardımcılığı gibi en önemli mevki ve karar alma mekanizmalarında tayın edilmelerinde önemli rol oynadığı da bilinmektedir.353

Son olarak, bu kadın hareketinin sayesinde Afgan kadınlarına Sosyal, kamusal ve siyasal alanlarda olduğu gibi, askeri alanda da yer verilmiştir. Örneğin, General Süheyla Sıdık ve General Hatıl Muhammed Zai’in Savunma bakanlığı ve orduda önemli mevkilere getirilmesi de, diğer etkenlerle birlikte, Nuh zat-ı Zenan-ı Afgan’ın yıllardır verdiği mücadeleler sayesinde gerçekleşmiştir denilebilir. Bundan dolayı, günümüz

353

toplum bilimcileri ve araştırmacılar, Afganistan ile ilgili değerlendirmelerde bulunurken, göz ardı etmemesi gereken önemli bir husus, Nuh zat-ı Zenan-ı Afgan’ın faaliyetlerine değinmeden geçmemesidir. Aksı takdirde, çalışması, bilimsel ve derinlemesine bir çalışma değil; yüzeysel, sıradan bir çalışma olur.

4. SANAT, SPOR, KÜLTÜREL HAYATTA KADIN