• Sonuç bulunamadı

5. BULGULAR ve YORUM

5.1. Çoklu Zekâ Envanterinden Edilen Bulgular

Örnekleme giren öğrencilerin Çoklu Zekâ Envanterinin her bir alt boyutundan aldıkları puanların, öğrencilerin cinsiyetlerine göre dağılımı Tablo 6’da verilmiştir.

Tablo 6. Öğrencilerin Çoklu Zekâ Envanterinden Alınan Puanlarının Cinsiyet Durumuna Göre t Testi Sonuçları

Zekâ Alanları Cinsiyet N X Ss t P Sözel-Dilsel Zekâ Kadın 130 20,87 4,20 -1,352 0,177

Erkek 130 21,60 4,41 Mantıksal-Matematiksel Zekâ Kadın 130 18,15 4,01 -6,202 0,000** Erkek 130 21,44 4,52

Görsel-Mekânsal Zekâ Kadın 130 19,72 3,70 -5,086 0,000**

Erkek 130 22,36 4,63

Müziksel-Ritmik Zekâ Kadın 130 15,95 4,57 -2,104 0,036*

Erkek 130 17,20 4,96

Bedensel-Kinestetik Zekâ Kadın 130 19,04 4,62 -6,807 0,000**

Erkek 130 22,76 4,18

Kişiler Arası-Sosyal Zekâ Kadın 130 21,01 3,89 -5,629 0,000**

Erkek 130 23,81 4,12

Kişisel-İçsel Zekâ Kadın 130 Erkek 130 19,01 23,13 4,87 4,64 -6,981 0,000**

Doğa-Varoluşçu Zekâ Kadın 130 19,24 4,32 -6,637 0,000**

Erkek 130 22,80 4,30

*p<0,05 **p<0,001

Cinsiyet değişkenine göre; Özel eğitim meslek liselerinde öğrenim gören işitme engelli öğrencilerin sözel zekâ alanları arasında anlamlı bir farklılık bulunmamıştır

(p<0,05). Fakat ortalama değerlere baktığımızda; kadın öğrencilerin sözel zekâ alanlarının ortalaması ( X =20,87) iken erkek öğrencilerin sözel zekâ alanlarının ortalaması ise ( X =21,60)’dır. Elde edilen verilere göre anlamlı fark bulunmamakla birlikte erkek öğrencilerin sözel dilsel zekâ alanları, kadın öğrencilerin sözel zekâ alanlarından yüksek çıkmıştır.

Öğrencilerin matematiksel zekâ alanı puan ortalamaları cinsiyete göre anlamlı bir farklılık göstermektedir (t=-6,202, p<0,001). Erkek öğrencilerin puan ortalaması ( X =21,44), kadın öğrencilerin puan ortalamalarına ( X =18,15) göre daha yüksektir. Bu bulgu, matematiksel zekâ alanı puan ortalamaları ile cinsiyet arasında anlamlı bir ilişki olduğu şeklinde yorumlanabilir.

Öğrencilerin görsel zekâ alanı puan ortalamalarına bakıldığında öğrencilerin cinsiyet farklılığı açısından, kadın ve erkek öğrenciler arasında anlamlı bir fark vardır (t=-5,086, p<0,001). Başka bir deyişle, erkek öğrencilerin puan ortalaması ( X =22,36) kadın öğrencilerin puan ortalamasından ( X =19,72) daha yüksektir.

Araştırma kapsamına alınan öğrencilerin cinsiyet değişkenine göre müziksel zekâ alanı puan ortalamalarında, kadın ve erkek öğrenciler arasında anlamlı bir fark vardır (t=-2,104, p<0,05). Diğer bir ifadeyle, erkek öğrencilerin puan ortalaması ( X =17,20) kadın öğrencilerin puan ortalamasından ( X =15,95) daha yüksektir.

Öğrencilerin cinsiyet farklılığı açısından bedensel zekâ alanı puan ortalamalarında, kadın ve erkek öğrenciler arasında anlamlı bir fark vardır (t=-6,807, p<0,001). Buna göre, erkek öğrencilerin puan ortalaması ( X =22,76) kadın öğrencilerin puan ortalamasından ( X =19,04) daha yüksektir.

Araştırma grubunun, sosyal zekâ alanı puan ortalamaları erkek öğrencilerde ( X =23,81) iken kadın öğrencilerde ( X =21,01) ortalamaya sahiptir. Erkekler öğrencilerin sosyal zekâ alanı puan ortalamaları istatistikî açıdan anlamlı bir farklılık göstermektedir (t=-5,629, p<0,001).

Analiz sonuçlarına göre, değerlendirmeye katılan öğrencilerin, kişisel zekâ alanı puan ortalamaları cinsiyet değişkeni açısından istatistiksel olarak %99 güven aralığında anlamlı bir ilişki olduğu görülmektedir (t=-6,981, p<0,001).

Öğrencilerin cinsiyet farklılığı açısından doğacı zekâ alanı puan ortalamalarında, kadın ve erkek öğrenciler arasında anlamlı bir farklılık vardır (t=-6,637, p<0,001). Başka bir deyişle, erkek öğrencilerin puan ortalaması ( X =22,80), kadın öğrencilerin puan ortalamasından ( X =19,24) daha yüksektir.

Tural (2009)’ın, Beden Eğitimi ve Spor Yüksekokulunda okuyan öğrencilerin çoklu zekâ kuramına göre bölümlerin karşılaştırılması çalışmasında, cinsiyet değişkenine göre kadın ve erkekler öğrenciler arasında 8 zekâ alanında anlamlı bir farklılığa rastlanmamıştır. Sadece sözel zekâ alnında bizim çalışmamızla paralellik göstermektedir, fakat diğer 7 zekâ alanına baktığımızda bizim çalışmamıza benzememektedir.

Tekin (2008)’in Orta öğretimde öğrenim gören öğrencilerden spor yapan ve yapmayanlar arasındaki yaratıcılık ve çoklu zekâ alanlarının araştırılmasnda; cinsiyet değişkenine göre, orta öğretim kurumlarında öğrenim gören ve spor yapmayan öğrencilerin mantıksal-matematiksel zekâ, görsel uzamsal zekâ, müziksel ritmik zekâ, bedensel kinestetik zekâ, sosyal zekâ ve doğacı zekâ alanları arasında anlamlı bir farklılık bulunmuş iken, sözel dilsel zekâ ve içsel zekâ alanları arasında anlamlı bir farklılık bulunmamıştır. Cinsiyet değişkenine göre, orta öğretim kurumlarında öğrenim gören ve spor yapan öğrencilerin, mantıksal-matematiksel zekâ ve bedensel Kinestetik zekâ alanları arasında anlamlı bir farklılık bulunmuş iken, sözel zekâ, görsel zekâ, müziksel zekâ, kişisel zekâ, sosyal zekâ ve doğacı zekâ alanları arasnda anlamlı bir farklılık bulunmamıştır. Tekin çalışması bizim yaptığımız çalışmayı destekler niteliktedir, erkeklerin zekâ alanları puan ortalamaları, kadınların zekâ alanları puan ortalamalarına göre daha yüksek çıkmıştır. Zekâ alanlarının seviyeleride gelişmiş ve ileri düzeyde gelişmiş düzeyde olması sebebiyle bizim çalışmamızı desteklemektedir.

Loeb ve Sarigiani (1986)’in, işitme engelli öğrencilerin benlik kavramlarını incelediği araştırması sonucunda, işitme engelli erkek öğrencilerin benlik kavramlarının

kadınlara göre daha yüksek olduğunu tespit etmiştir. Bizim çalışmamızda da erkeklerin puanlarının yüksek çıkması sebebiyle paralellik göstermektedir.

Örnekleme giren öğrencilerin Çoklu Zekâ Envanterinin her bir alt boyutundan aldıkları puanların, öğrencilerin spor yapma durumlarına göre dağılımı Tablo 7’de verilmiştir.

Tablo 7. Çoklu Zekâ Envanterinden Alınan Puanların Öğrencilerin Spor Yapma Durumuna Göre t Testi Sonuçları

Zekâ Alanları Değişken N X Ss t P Sözel-Dilsel Zekâ Spor Yapan Spor Yapmayan 86 174 21,49 4,27 20,72 4,38 -1,361 0,175

Mantıksal-Matematiksel Zekâ

Spor Yapan 174 20,45 4,41

-3,370 0,001*

Spor Yapmayan 86 18,46 4,62

Görsel-Mekânsal Zekâ Spor Yapan 174 21,72 4,49 -3,623 0,000**

Spor Yapmayan 86 19,67 3,83

Müziksel-Ritmik Zekâ Spor Yapan 174 16,70 4,74 -0,592 0,554

Spor Yapmayan 86 16,32 4,94

Bedensel-Kinestetik Zekâ Spor Yapan Spor Yapmayan 86 174 22,50 4,05 17,67 4,50 -8,705 0,000**

Kişiler Arası-Sosyal Zekâ Spor Yapan 174 23,12 4,30 -3,952 0,000**

Spor Yapmayan 86 20,97 3,73

Kişisel-İçsel Zekâ Spor Yapan 174 21,89 5,01 -3,716 0,000**

Spor Yapmayan 86 19,41 5,13

Doğa-Varoluşçu Zekâ Spor Yapan Spor Yapmayan 86 174 21,89 4,50 19,25 4,49 -4,450 0,000** *p<0,05

**p<0,001

Tablo 7’de, Çoklu Zekâ Envanterinin her bir alt boyutundan aldıkları puanların öğrencilerin spor yapma durumları açısından incelendiğinde; 8 zekâ alanında spor yapan işitme engelli öğrencilerin zekâ alanları puanları, spor yapmayan işitme öğrencilerin zekâ alanları puanlarından daha yüksek çıkmıştır.

Matematiksel zekâ alanında, spor yapan ve spor yapmayan öğrenciler arasında anlamlı bir farklılık vardır (t=-3,370, p<0,05). Diğer bir ifadeyle, spor yapan öğrencilerin puan ortalaması ( X =20,45), spor yapmayan öğrencilerin puan ortalamasından ( X =18,46) daha yüksektir.

Öğrencilerin görsel zekâ (t=-3,623, p<0,001), bedensel zekâ (t=-8,705, p<0,001), sosyal zekâ (t=-3,952, p<0,001), kişisel-içsel zekâ (t=-3,716, p<0,001), doğacı zekâ

alanları puan ortalamalarında (t=-4,450, p<0,001), spor yapan ve spor yapmayan öğrenciler arasında istatistiksel açıdan %99 güven aralığında anlamlı bir farklılık vardır.

Ortalama değerlere baktığımızda;

Spor yapan öğrencilerin görsel zekâ alanlarının ortalaması ( X =21,72) iken spor yapmayan öğrencilerin ortalaması ( X =19,67)’dir. Spor yapan öğrencilerin bedensel zekâ alanlarının ortalaması ( X =22,50) iken spor yapmayan öğrencilerin ortalaması ise ( X =17,67)’dir. Spor yapan öğrencilerin sosyal zekâ alanlarının ortalaması ( X =23,12) iken spor yapmayan öğrencilerin ortalaması ise ( X =20,97)’dir. Spor yapan öğrencilerin içsel zekâ alanlarının ortalaması ( X =21,89) iken spor yapmayan öğrencilerin ortalaması ise ( X =19,41)’dir. Spor yapan öğrencilerin doğacı zekâ alanlarının ortalaması ( X =21,89), spor yapmayan öğrencilerin ortalaması ise ( X =19,25)’dir. Ancak öğrencilerin sözel ve müziksel zekâ alanları puan ortalamaları arasında anlamlı farklılığa rastlanamamıştır.

Fakat ortalama değerlere baktığımızda;

Spor yapan öğrencilerin sözel zekâ alanlarının ortalaması ( X =21,49) iken spor yapmayan öğrencilerin ortalaması ise ( X =20,72)’dir. Spor yapan öğrencilerin müziksel zekâ alanlarının ortalaması ( X =16,70) iken spor yapmayan öğrencilerin ortalaması ( X =16,32)’dir.

Tekin (2008) Orta öğretimde öğrenim gören öğrencilerden spor yapan ve yapmayanlar arasındaki yaratıcılık ve çoklu zekâ alanlarının araştırılması çalışmasında, öğrencilerin 8 zekâ alanında puan ortalamalarının gelişmiş ve ileri derecede gelişmiş düzeyde ve spor yapan öğrencilerin lehine anlamlı bir farklılık bulmuştur. Bizim yaptığımız çalışmada da öğrencilerin zekâ puan ortalamaları da gelişmiş düzeyde ve spor yapanların lehine anlamlı farklılık bulunmasından dolayı bizim çalışmamızı destekler niteliktedir.

Karakoç (2010)’un, işitme engelli milli sporcular ile spor yapmayan işitme engellilerin, benlik saygısı düzeylerinin araştıran çalışmasında; spor yapanların benlik

düzeyleri yapmayanlara göre yüksek çıkmıştır. Benlik saygısının düzeyi, kişinin iş ve okuldaki beceri ve başarısını, stres ile başa çıkma etkinliğini, arkadaşlık ve dostluk ilişkilerinin gelişmesini, canlılık ve eğlenebilirlik derecesini etkilemektedir bu da spor yapanların sosyal zekâ ve kişisel zekâ düzeylerinin yüksek çıkmasını destekler niteliktedir.

Göde ve arkadaşlarının (2007) Futbol oynayan çocukların asist past tercihleri ile çoklu zekâ alanları arasındaki ilişki adlı çalışmasında futbol oynayan çocukların zekâ alanlarının yüksek çıkması bizi çalışmamızla paralellik göstermektedir.

Yağcı ve arkadaşlarının (2004), İşitme Engellilerde Denge Yeteneğinin İncelenmesi Üzerine Bir Çalışmasında; Olguların spor yapma alışkanlıkları dikkate alındığında özellikle süreli denge testlerinde çalışmaya dahil edilen her iki grup işitme engellilerde spor yapanların lehine anlamlı sonuçların çıkması, sportif aktivitelerin işitme engelli çocukların fiziksel performans ve denge yeteneklerinin gelişmesinde olumlu katkısı olduğu tespit edilmiştir. Bu çalışmanın bulguları bizim çalışmamızın spor yapan öğrencilerin bedensel zekâ puanlarının bulgularını desteklemektedir.

Arslan ve arkadaşlarının (2011), Spor Yapan ve Yapmayan İlköğretim Öğrencilerinin Depresyon Durumlarının Bazı Değişkenlerine Göre İncelenmesi Çalışmasında; spor yapan ile yapmayan ilköğretim öğrencilerinin depresyon puanları arasında anlamlı bir düzeyde fark bulunmuştur. Spor ile birlikte birey, üzerindeki kaygıyı, stresi, üzüntüyü, düşünceyi vb. büyük ölçüde atabildiğini söyleyebiliriz. Spor ve beraberinde gelen fiziksel hareketlilik bireylerin negatif yöndeki duygu ve düşüncelerinden arındırdığını ve daha rahat, mantıklı düşünmeye sevk ettiğini, bireyi ruhen zihnen, fikren ve en önemlisi kişilik ve karakterini geliştirdiğini söylemek mümkündür. Kişilik ile sportif eylemler arasındaki ilişkiyi ele alan O.Neumann, genç, performans sporcuları ile sporcu olmayanları karşılaştırdığında spor yapanların yapmayanlara göre daha dışa dönük ve duygusal olarak dengeli oldukları belirlenmiştir (Arslan ve arkadaşları, 2011:120).

Sportif alışkanlıklar, özellikle koordinasyon yapılarının birbirleriyle uyumlu bir şekilde çalışabilme yeteneklerini arttırdığını literatürde birçok çalışmada görmek mümkündür. Bu bağlamda çalışmamızın bu sonucu literatürle uyum göstermiştir.

İşitme engellilerin kişisel davranışlar için sorumluluk kabul etme, kendini fark etme, özgüven, uygun davranış, girişkenlik, güven duyma, kişilerarası iletişim, özkontrol, diğerlerini düşünme, özsaygı, akran ilişkilerine yönelik beceriler gibi alanlarda sosyal yeterliliklerinin artırılmasına yönelik çalışmalar yapılması gerektiği vurgulanmakta ve sosyal yeterlilik ihtiyacının ileriki yıllarda bile kaybolmadığı belirtilmektedir (Raymond ve Matson, 1989; Schloss, Smith ve Schloss, 1984; Suarez, 2000). İşitme engelli çocuklarla yapılan sosyal beceri eğitimi programlarının ve sporun işitme engellilerde sosyal olarak kabul edilebilir davranışları artırdığı, özsaygının gelişmesine, içsel kontrolün artmasına, saldırganlık düzeyinin azalmasına, yaşa uygun rol alma becerilerinin gelişmesine ve olumsuz arkadaş etkileşiminin azalmasına yol açtığı ifade edilmektedir (Clark ve Fullwood, 1994).

Örnekleme giren kadın öğrencilerin Çoklu Zekâ Envanterinin her bir alt boyutundan aldıkları puanların, öğrencilerin spor yapma durumlarına göre dağılımı Tablo 8’de verilmiştir.

Tablo 8. Çoklu Zekâ Envanterinden Alınan Puanların Kadın Öğrencilerin Spor Yapma Durumuna Göre t Testi Sonuçları

*p<0,05 **p<0,001

Tabloya bakıldığında, kadın öğrencilerin spor yapma durumlarına göre matematiksel zekâ alanı puan ortalamaları arasında anlamlı bir farklılık vardır (t=-

Zekâ Alanları Değişken N X Ss t P Sözel-Dilsel Zekâ Spor Yapan 70 20,91 4,38 -0,109 0,913

Spor Yapmayan 60 20,83 4,02 Mantıksal-Matematiksel Zekâ Spor Yapan 70 18,88 3,75 -2,280 0,025* Spor Yapmayan 60 17,30 4,16

Görsel-Mekânsal Zekâ Spor Yapan 70 20,57 3,86 -2,897 0,004* Spor Yapmayan 60 18,73 3,27

Müziksel-Ritmik Zekâ Spor Yapan 70 15,97 4,30 -0,047 0,962 Spor Yapmayan 60 15,93 4,91

Bedensel-Kinestetik Zekâ Spor Yapan 70 21,42 4,21 -7,614 0,000** Spor Yapmayan 60 16,26 3,38

Kişiler Arası-Sosyal Zekâ Spor Yapan 70 21,60 4,15 -1,866 0,064 Spor Yapmayan 60 20,33 3,47

Kişisel-İçsel Zekâ Spor Yapan 70 19,74 4,93 -1,855 0,066 Spor Yapmayan 60 18,16 4,70

Doğa-Varoluşçu Zekâ Spor Yapan 70 20,11 4,02 -2,521 0,013* Spor Yapmayan 60 18,23 4,47

2,280, p<0,05). Spor yapan kadın öğrencilerin matematiksel zekâ puan ortalaması ( X =18,88), spor yapmayan kadın öğrencilerin puan ortalamasından ( X =17,30) daha yüksektir.

Çoklu Zekâ Envanterinin diğer bir alt boyutu olan görsel zekâ alanında alınan puan ortalamalarına göre de kadın öğrencilerin spor yapma değişkenine göre anlamlı bir farklılık izlenmiştir (t=-2,897, p<0,05). Spor yapan kadın öğrencilerin görsel zekâ puan ortalaması ( X =20,57), spor yapmayan kadın öğrencilerin puan ortalamasından ( X =18,73) daha yüksektir.

Yine kadın öğrencilerin spor yapma durumları açısından bedensel zekâ alanı puan ortalamalarında, spor yapan ve spor yapmayan öğrenciler arasında anlamlı bir fark vardır (t=-7,614, p<0,001). Başka bir deyişle, spor yapan kadın öğrencilerin bedensel zekâ puan ortalaması ( X =21,42), spor yapmayan kadın öğrencilerin puan ortalamasından ( X =16,26) daha yüksektir.

Örneklem grubundaki kadın öğrencilerin spor yapma durumları açısından sözel, müziksel, sosyal, kişisel zekâ alanları puan ortalamaları arasında anlamlı bir farklılığa rastlanmazken, doğacı zekâ alanı puan ortalamalarında spor yapanlarla, spor yapmayanlar arasında anlamlı bir farklılık vardır (t=-2,521 p<0,05).

Fakat ortalama değerlere baktığımızda; Spor yapan kadın öğrencilerin sözel zekâ alanlarının ortalaması ( X =20,91) iken spor yapmayan kadın öğrencilerin ortalaması ise ( X =20,83)’dür. Spor yapan öğrencilerin müziksel zekâ alanlarının ortalaması ( X =15,97) iken spor yapmayan öğrencilerin ortalaması ( X =15,93)’dür. Spor yapan kadın öğrencilerin sosyal zekâ alanlarının ortalaması ( X =21,60), spor yapmayan öğrencilerin ortalaması ise ( X =20,33)’dür. Spor yapan kadın öğrencilerin içsel zekâ alanlarının ortalaması ( X =19,74), spor yapmayan kadın öğrencilerin ortalaması ise ( X =18,16)’dır.

Spor yapan kadın öğrencilerin doğacı zekâ puan ortalaması ( X =20,11), spor yapmayan kadın öğrencilerin puan ortalamasından ( X =18,23) daha yüksektir.

Kadın spor vakfı (1998) tarafından yayınlanan, 30.000 spor yapan ve spor yapmayan kadın arasında yapılan araştırmada, spor yapan kadınların; akademik başarılarının daha yüksek olduğu, yaşıtları arasında kendilerini daha popüler hissettikleri, daha sosyal oldukları, liseden mezun olma oranlarının diğerlerine göre üç kat fazla olduğu belirlenmiştir. Ayrıca, diğerlerine göre uyuşturucuya başlama olasılıkları, %92 oranında az olduğu belirtilmiştir (Karakoç, 2010). Bizim çalışmamızda da spor yapan kadınların zekâ puanlarının yapmayanlara göre yüksek çıkmasını destekler niteliktedir.

Kadın öğrencilerden spor yapanlar, yapmayanlara göre mantıksal problem çözümlerinde başarılıdır, hipotezler kurar ve sınar, bir objenin farklı açılardan perspektifini anlayabilir, onu zihninde canlandırabilir, çevresini, nesneleri, eşyaları dokunarak ve hareket ederek inceler, belgesel izlemeyi severken, doğa ve gezi dergilerini incelemekten hoşlanır.

Örnekleme giren erkek öğrencilerin Çoklu Zekâ Envanterinin her bir alt boyutundan aldıkları puanların, erkek öğrencilerin spor yapma durumlarına göre dağılımı Tablo 9’da verilmiştir.

Tablo 9. Çoklu Zekâ Envanterinden Alınan Puanların Erkek Öğrencilerin Spor Yapma Durumuna Göre t Testi Sonuçları

*p<0,05

Zekâ Alanları Değişken N X Ss t P Sözel-Dilsel Zekâ Spor Yapan Spor Yapmayan 104 21,88 26 20,46 4,16 5,20 -1,478 0,142

Mantıksal-Matematiksel Zekâ

Spor Yapan 104 21,51 4,53

-0,367 0,714

Spor Yapmayan 26 21,15 4,59

Görsel-Mekânsal Zekâ Spor Yapan 104 22,50 4,73 -0,642 0,522

Spor Yapmayan 26 21,84 4,21

Müziksel-Ritmik Zekâ Spor Yapan Spor Yapmayan 104 17,19 26 17,23 4,98 4,99 0,035 0,972

Bedensel-Kinestetik Zekâ Spor Yapan 104 23,23 3,80 -2,571 0,011*

Spor Yapmayan 26 20,92 5,11

Kişiler Arası-Sosyal Zekâ Spor Yapan 104 24,15 4,11 -1,891 0,061

Spor Yapmayan 26 22,46 3,95

Kişisel-İçsel Zekâ Spor Yapan Spor Yapmayan 104 23,34 26 22,30 4,54 5,01 -1,020 0,310

Doğa-Varoluşçu Zekâ Spor Yapan 104 23,09 4,42 -1,577 0,117

Örneklem grubumuzdaki erkek öğrencilere spor yapma durumları açısından bakıldığında bedensel zekâ alanı puan ortalamalarında, spor yapan ve spor yapmayan erkek öğrenciler arasında anlamlı bir farklılık vardır (t=-2,571, p<0,05). Başka bir deyişle, spor yapan erkek öğrencilerin puan ortalaması ( X =23,23), spor yapmayan erkek öğrencilerin puan ortalamasından ( X =20,92) daha yüksek olduğu görülmüştür.

Tablo 9’daki verilere göre, erkek öğrencilerin spor yapma durumları açısından sözel, matematiksel, görsel, müziksel, sosyal, kişisel ve doğacı zekâ alanları puan ortalamaları arasında anlamlı bir farklılığa rastlanamamıştır.

Fakat ortalama değerlere baktığımızda; Spor yapan erkek öğrencilerin sözel zekâ alanlarının ortalaması ( X =21,88) iken spor yapmayan öğrencilerin ortalaması ise ( X =20,46)’dır. Spor yapan erkek öğrencilerin matematiksel zekâ alanlarının ortalaması ( X =21,51), spor yapmayan öğrencilerin ortalaması ise ( X =21,15)’dir. Spor yapan öğrencilerin görsel zekâ alanlarının ortalaması ( X =22,50) iken, spor yapmayan öğrencilerin ortalaması ( X =21,84)’dür. Spor yapan erkek öğrencilerin müziksel zekâ alanlarının ortalaması ( X =17,19) iken spor yapmayan erkek öğrencilerin ortalaması ( X =17,23)’dür. Spor yapan erkek öğrencilerin sosyal zekâ alanlarının ortalaması ( X =24,15), spor yapmayan erkek öğrencilerin ortalaması ise ( X =22,46)’dır. Spor yapan erkek öğrencilerin içsel zekâ alanlarının ortalaması ( X =23,34), spor yapmayanların ortalaması ise ( X =22,30)’dur. Spor yapan erkek öğrencilerin doğacı zekâ alanlarının ortalaması ( X =23,09), spor yapmayan erkek öğrencilerin ortalaması ise ( X =21,61)’dir.

Aşçı ve arkadaşları (1993), 174 erkek sporcu ve 174 sporcu olmayan liselinin benlik kavramlarını karşılaştırmış ve liseli erkek sporcularla sporcu olmayanlar arasında atletik yeterlilik, sosyal kabul ve fiziksel görünüm puanlarında istatistiksel olarak anlamlı farklılıkların olduğunu göstermiştir. Bizim çalışmamızda da spor yapanların bedensel zekâsı alanında anlamlı farklılık olması ve diğer zekâ alanlarında da spor yapanların, yapmayanlara göre yüksek çıkması, benlik kavramıyla ilgili çalışmayla paralellik göstermesi çalışmamızı destekler niteliktedir. Spor yapan işitme engelli erkek öğrenciler; Bulundukları çevreye ve onu kapsayan sistemlere karşı duyarlıdır ve

sorumlu davranır, rol yapma, atletizm, dans, dikiş nakış gibi alanlarda spor yapmayan öğrencilerden daha fazla yetenek gösterirler.

Örnekleme giren, spor yapan öğrencilerin Çoklu Zekâ Envanterinin her bir alt boyutundan aldıkları puanların, spor yapan öğrencilerin spor türüne göre dağılımı Tablo 10’da verilmiştir.

Tablo 10. Çoklu Zekâ Envanterinden Alınan Puanların Spor Yapan Öğrencilerin Spor Türüne Göre t Testi Sonuçları

Zekâ Alanları Spor Türü N X Ss t P Sözel-Dilsel Zekâ Bireysel Sporlar 53 20,66 4,17 -1,714 0,088

Takım Sporları 121 21,85 4,27 Mantıksal-Matematiksel Zekâ Bireysel Sporlar 53 20,32 4,65 -0,274 0,785 Takım Sporları 121 20,52 4,33

Görsel-Mekânsal Zekâ Bireysel Sporlar Takım Sporları 121 53 20,33 4,34 22,33 4,44 -2,736 0,007*

Müziksel-Ritmik Zekâ Bireysel Sporlar 53 15,94 5,17 -1,398 0,164

Takım Sporları 121 17,03 4,52

Bedensel-Kinestetik Zekâ Bireysel Sporlar 53 22,26 3,49 -0,518 0,605

Takım Sporları 121 22,61 4,29

Kişiler Arası-Sosyal Zekâ Bireysel Sporlar Takım Sporları 121 53 22,39 4,51 23,44 4,18 -1,486 0,139

Kişisel-İçsel Zekâ Bireysel Sporlar 53 21,62 4,58 -0,475 0,635

Takım Sporları 121 22,01 5,20

Doğa-Varoluşçu Zekâ Bireysel Sporlar 53 21,24 4,48 -1,264 0,208

Takım Sporları 121 22,18 4,50

*p<0,05 **p<0,001

Tablo 10’dan da anlaşılacağı üzere, spor yapan öğrencilerin uğraştıkları spor türü açısından görsel zekâ alanı puan ortalamalarında, takım sporlarıyla ve bireysel sporla uğraşan öğrenciler arasında anlamlı bir farklılık vardır (t=-2,736, p<0,05). Başka bir deyişle, takım sporlarıyla uğraşan öğrencilerin puan ortalaması ( X =22,33) bireysel sporlarla uğraşan öğrencilerin puan ortalamasından ( X =20,33) daha yüksektir.

Tablo 10 incelendiğinde, öğrencilerin uğraştıkları spor türü açısından sözel, matematiksel, müziksel, bedensel, sosyal, kişisel ve doğacı zekâ alanları puan ortalamaları arasında anlamlı bir farklılığa rastlanamamıştır.

Fakat ortalama değerlere baktığımızda; Takım sporları ile uğraşan öğrencilerin sözel dilsel zekâ alanlarının ortalaması ( X =21,85) iken bireysel sporlar ile uğraşan

öğrencilerin ortalaması ( X =20,66)’dır. Takım sporları ile uğraşan öğrencilerin matematiksel zekâ alanlarının ortalaması ( X =20,52) iken bireysel sporlar ile uğraşan öğrencilerin ortalaması ( =20,32)’dir. Takım sporları ile uğraşan öğrencilerin müziksel zekâ alanlarının ortalaması ( X =17,03) iken bireysel sporlar ile uğraşan öğrencilerin ortalaması ( X =15,94)’dür. Takım sporları ile uğraşan öğrencilerin, bedensel zekâ alanlarının ortalaması ( X =22,61) iken bireysel sporlar ile uğraşan öğrencilerin ortalaması ( X =22,26)’dır. Takım sporları ile uğraşan öğrencilerin sosyal zekâ alanlarının ortalaması ( X =23,44) iken bireysel sporlar ile uğraşan öğrencilerin ortalaması ( X =22,39)’dur. Takım sporları ile uğraşan öğrencilerin, içsel zekâ alanlarının ortalaması ( X =22,01), bireysel sporlar ile uğraşan öğrencilerin ortalaması ( X =21,62)’dir. Takım sporları ile uğraşan öğrencilerin doğacı zekâ alanlarının ortalaması ( X =22,18) iken bireysel sporlar ile uğraşan öğrencilerin ortalaması ( X =21,24)’dür. Elde edilen verilere göre; takım sporuyla uğraşan öğrencilerin bireysel sporla uğraşan öğrencilere göre; objelere dayalı zekâlar, dış dünyada birlikte olduğumuz şekil, yapı, renk, imaj, desen ve objeler, doğa ile bütünleşme, canlılarla etkileşim kurma, koruma, doğanın tepkilerine karsı duyarlılık ve farkındalık bakımından daha yüksektir.

Tekin (2008)’in çalışmasında, sosyal zekâ ve kişisel zekâ alanları ortalamalarında, bireysel sporlar yapanların lehine anlamlı bir farklılık bulunmuştur. Sözel, matematiksel, görsel, müziksel, bedensel ve doğacı zekâ alanları puanlarında anlamlı bir farka rastlanmamıştır. Tekin’in çalışması bizim çalışmamızla farklılık göstermektedir, bireysel sporla uğraşan öğrencilerin zekâ ortalamaları takım sporuyla uğraşanlara göre yüksek çıkmıştır.

Altınok (2008)’un Beden Eğitimi Öğrencilerinin Bazı Değişkenlere Göre Çoklu Zekâ Alanlarının İncelenmesi çalışmasında; bireysel sporla uğraşanların lehine anlamlı fark bulunmuştur, diğer zekâ alanları ortalamalarında spor türü bakımında anlamlı bir fark bulunamamıştır. Bizim çalışmamızla fark olmaması sebebiyle paralellik göstermektedir.

Bizim çalışmamızda ise sadece görsel zekâ alanında takım sporları lehine anlamlı bir fark bulunmuştur. Diğer zekâ alanlarında da takım sporlarıyla uğraşanların puanları bireysel sporla uğraşanlara göre anlamlı olarak fark olmamasına rağmen

yüksek çıkmıştır. Sporun zekâ alanlarına olumlu etkisiyle birlikte, takım sporları işitme engelli öğrencilere bireysel sporlardan daha olumlu bir etki yaptığı görülmüştür. Buda bize birlikte hareket etmenin, paylaşmanın, yardımlaşmanın ve takım sporlarının işitme engelli öğrencilerinde, normal öğrencilere göre daha faydalı olduğu gözlemlenmiştir.

Örnekleme giren, spor yapan kadın öğrencilerin Çoklu Zekâ Envanterinin her bir alt boyutundan aldıkları puanların, spor yapan kadın öğrencilerin spor türü durumlarına