• Sonuç bulunamadı

Çok Partili Yaşama Geçiş Döneminde Kemalizm (1945-1950)

1945’te 2. Dünya Savaşı’nın sona ermesinden sonra burada ayrıntısına girmeyeceğimiz çeşitli gelişmeler sonucunda Türkiye’de çok partili siyasi yaşam başlamış ve CHP’den ayrılan Celal Bayar, Adnan Menderes, Refik Koraltan ve Fuat Köprülü tarafından Demokrat Parti (DP) kurulmuştur. DP de esasen cumhuriyetçi, halkçı ve milliyetçidir.133 Ayrıca DP, Kemalizm’i söylem olarak benimsemekten vaz geçmemiştir. Celal Bayar, 8 Şubat 1946’da Tasvir Gazetesi yazarının DP’nin de Altı Ok gibi bir sembolü olup olmayacağı ile ilgili sorusuna verdiği cevapta Altı Ok’un İnkılabın malı ve Atatürk’ün hediyesi olduğunu söylemiştir.134 Kaldı ki Kemalizm 1924 Anayasası’nda “Altı Ok” olarak yer aldığından DP’nin Kemalizm’e karşı olması mümkün değildir.135 DP programında Altı Ok’a atıflar varsa da ilkeler farklı biçimde

131 Koçak (Resmi), s. 140-141; Aksi görüşü savunan Taha Parla’ya göre Kemalizm-Atatürkçülük,

Atatürk’ün ölümünden ya da II. Dünya Savaşı’ndan sonra yumuşamamış veya değişmemiş olup aynı esaslar doğrultusunda biraz daha katılaşmıştır; Parla (Türkiye’de Siyasal-3), s. 21. Giriş bölümü 1939 ve 1943 programlarında aynen korunmuş, 1947 Programı’na pozitivizmin düzen ve birlik içinde ilerleme anlayışına işaret eden “hürlük, birlik, düzenlik ve ilerilik” ilkeleri eklenmiştir. Çoğulculuğu gerektiren hürlüğün (özgürlüğün) disiplinli bir düzen ve birlikte nasıl gerçekleştirileceği üzerinde durulmamıştır; Parla (Türkiye’de Siyasal-3), s. 37; C.H.P. (1947), s. 5.

132 Demirel A., (Atatürk Döneminde), s. 304.

133 Koçak, C.: Türkiye’de İki Partili Siyasi Sistemin Kuruluş Yılları (1945-1950) İktidar ve Demokratlar

Cilt 2, İstanbul 2012, s. 63.

134 Şahingiray, Ö. (Der.): Celal Bayar’ın Söylev ve Demeçleri, Demokrat Parti’nin Kuruluşundan

İktidara Kadar Politik Konuşmalar 1946-1950, İstanbul 1999, s. 43.

135 Koçak (Türkiye’de-2), s. 38; DP’den ayrılan bazı milletvekilleri tarafından kurulan, genel

başkanlığını önce Mareşal Fevzi Çakmak’ın ondan sonra da Osman Bölükbaşı’nın yaptığı ve muhafazakâr bir seçmen tabanı olan Millet Partisi, 1950’de yayımladığı Programı’nın 6. maddesinde

34

yorumlanarak ifade edilmiştir.136 CHP programının aksine DP programında “Kemalizm” ifadesi yer almamış, bir başka deyişle Kemalist ilkeler benimsenirken bu durum açıkça ilan edilmemiştir.137 Bununla birlikte Celal Bayar ortaçağdan kalma bazı zararlı kurumlardan kurtulmak ve irticaı ortadan kaldırmak amacıyla 1925’ten sonra siyasi hürriyetlerin kısıtlandığını ancak demokrasinin Atatürk’ün ideali olduğunu ifade etmiştir.138 Bayar, Atatürk’ün ölümünden önce kendisine itimat ettiğini belirtmiş, kendisini onun en yakını olarak takdim etmiş ve böylece 1946-1950 döneminde DP’nin CHP’ye ve “İnönücülüğe” karşı Atatürkçülüğü hararetle savunması mümkün olmuştur.139

DP’nin Kemalizm’in ilkelerinden bazılarına yaklaşımına gelince, DP laiklik ilkesi bakımından din ve vicdan hürriyetini öne çıkarmıştır. Nitekim Celal Bayar 9 Ocak 1949’da yaptığı konuşmada vatandaşın dilediği dini seçmek ve bu dinin gereklerini yerine getirmekte serbest olduğunu, bunun uygulanmasının zamanı gelince düşünüleceğini söylemiştir.140 Milliyetçilik konusunda da tarih, kültür ve ülkü birliğine dayalı ve her türü ayrılıkçı akımları reddeden bir milliyetçilik anlayışını benimsediklerini, Parti’nin din ve ırk farkı gözetmeden bütün vatandaşları Türk saydığını belirtmiştir.141 Devletçiliğe gelince Bayar, DP’nin yumuşak bir devletçilik

Anayasa’nın 1demokrasiye uymayan” hükümlerinden” Altı Ok’un Anayasa’dan çıkarılmasını istemiştir. Bununla birlikte “Ana Prensipler” bölümünün 7. maddesinde milliyetçiliği “Türkiye Cumhuriyetinin ana vasıflarından” birisi olarak nitelendirmiş, içeriği Kemalizm’deki inkılapçılık ilkesinden farklı olsa bile “devrimcilik” ilkesine yer vermiştir; Millet Partisi, s. 4-5. Gerek iktidardaki CHP’ye gerekse muhalefet partisi DP’ye sert bir şekilde muhalefet eden parti, DP’yi muvazaa partisi olarak niteleyip gerçek muhalefeti kendisinin yaptığını ileri sürerken CHP’nin din ve laiklik anlayışını da eleştirmiştir; Çiçek, M.: Cumhuriyetçi Köylü Millet Partisi ve Türk Siyasi Hayatındaki Yeri, Yayımlanmamış Yüksek Lisans Tezi, İstanbul 2014, s. 16.

136 Koçak, (Türkiye’de-2), s. 59 ve devamı. 137 Koçak, (Türkiye’de-2), s. 63.

138 Şahingiray (Celal Bayar’ın 1946-1950 Demokrat), s. 24.

139 Bora, T.: Celal Bayar, Türkiye’nin 1950’li Yılları, Haz.: M. K. Kaynar, İstanbul 2015, s. 154. 140 Şahingiray (Celal Bayar’ın 1946-1950 Demokrat), s. 350.

35

anlayışını benimseyeceğini ve özel teşebbüse önem vereceğini ifade etmiştir.142 12 Ocak 1948’de de DP’nin devletçiliğin gerekli olduğunu düşündüğünü ancak halihazırda uygulanan devletçilik anlayışını onaylamadığını, Almanya’da devletin fabrikalar kurup sonra bunları özel sektöre devrettiğini ve böylece Almanya’nın sanayileştiğini belirterek bu sistemin Türkiye’de de uygulanabileceğini savunmuştur.143

DP’nin bir muhalefet partisi olarak geniş halk kitlelerini etkilemeye başlaması ve Kemalizm’in bazı ilkelerini CHP’den farklı yorumlaması, CHP’yi etkilemiş ve 1947 Programı’nda bazı değişiklikler yapılmıştır. İkinci Dünya Savaşı’nın sonunda Nazi ve Faşist rejimlerin yıkılması, demokrasi ve insan hakları konularının gündeme gelmesi de bu değişikliğin nedenlerinden biridir. Bu çerçevede Program’a “demokrasi” ve “hürriyet” kavramları ile tek dereceli seçim ilkesi eklenmiştir.144 Program’da devletçilik ilkesine oldukça uzun ve açıklayıcı şekilde yer verilmiş, devletin ve özel sektörün faaliyet göstereceği alanlar belirlenmiş, devletin özel teşebbüsleri teşvik ve yardım etmesinin, onları korumasının esas olduğu belirtmiş, çalışma hayatı, sosyal adalet ve güvenlik ile ilgili hususlar da vurgulanmıştır.145 Laiklik ilkesine din ve vicdan hürriyetine yönelik olan şu ifade eklenmiştir: “Hiç bir vatandaşa kanunların menetmediği ibadet ve âyinlerinden dolayı karışılamaz.146” Program’da İnkılapçılık ilkesinin adı tekrar “Devrimcilik” olarak değiştirilmiş ve bu ilke yeniden tanımlanmıştır.147

142 Şahingiray (Celal Bayar’ın 1946-1950 Demokrat), s. 351. 143 Şahingiray (Celal Bayar’ın 1946-1950 Demokrat), s. 201. 144 C.H.P. (1947), s. 3-5.

145 C.H.P. (1947), s. 9-10. 146 C.H.P. (1947), s. 10.

36

CHP’nin 1947 Programı’nda, görüleceği üzere Kemalizm’e demokratik unsurlar eklenmiş, onun bazı otoriter yönleri çıkarılmış ve genel olarak Kemalizm’in demokratikleşmeye doğru evrilmesi hızlanmıştır.148 Bu programın kabul edildiği 1947 Kongresi’nde katı laiklik anlayışının yumuşayacağı yönünde işaretler verilmiş ve bu durum Ankara İlahiyat Fakültesi’nin, imam-hatip okullarının nüvesini oluşturan imam-hatip kurslarının, bazı türbelerin açılması gibi dini alandaki bazı icraatlara zemin oluşturmuştur. Kemalizm’in CHP’nin iktidardan ayrıldığı 1950’den sonraki tarihi seyrine, Kemalizm’in anayasalara yansıması ile ilgili bölümde değinilecektir. Çünkü Kemalizm’in 1950’den sonra geçirdiği dönüşüm ve onun çeşitli düşünce akımlarıyla beraber yorumlanması, 1961 ve 1982 Anayasalarını yapan kurucu iktidarların Kemalizm’e yaklaşımını farklılaştıracaktır.

III. Kemalizm’in İlkeleri