• Sonuç bulunamadı

Tutum, “belirli bir nesneye dair olumlu veya olumsuz biçimde tutarlı olarak tepki vermek için öğrenilmiş bir eğilim”dir (Fishbein & Ajzen, 1975: 6). Tutumlar, sosyal psikolojide davranışsal niyetin ve davranışın önemli bir belirleyicisi olarak ele alınmaktadır (Fishbein & Ajzen, 1975; Ajzen & Fishbein, 1980; Ajzen, 1988; Homer & Kahle, 1988; Newhouse, 1990). Ajzen & Fishbein (1980)’e göre genel tutumlar spesifik davranışları tahmin etmede yetersiz kalmaktadır. Kaiser vd. (2007: 249) çevresel tutumun genel olarak değil spesifik olarak daha iyi değerlendirilebildiğini ifade etmiştir. Hines vd. (1987) de çevreye karşı tutumun analiz edildiği çalışmalardan yola çıkarak, çevresel davranışa yönelik spesifik tutumun çevresel davranışı açıklamada çevreye karşı genel tutumdan daha başarılı olduğunu belirtmiştir.

Çevresel tutum; bireyin hayat tecrübesi sonucunda oluşan (Newhouse, 1990: 28) ve çevrenin belirli yönlerine veya çevre ile ilgili amaçlara dair sahip olunan olumlu ya da olumsuz duygulardır (Hines vd., 1987: 4). Schultz vd. (2004: 31) çevresel tutumu, “bireyin çevreyle ilgili faaliyetler veya konulara ilişkin sahip olduğu inançlar, duygular ve davranışsal niyetlerin toplamı” olarak tanımlamıştır.

Hines vd. (1987), 1971-87 yılları arasında çevreye duyarlı davranışlarda kullanılan değişkenleri sınıflandırmak amacıyla analiz ettikleri 128 çalışmada tutumları psiko-sosyal bir değişken kategorisinde değerlendirmişlerdir. Yaptıkları meta-analizi sonuçlarına göre çevresel tutumlar çevreye duyarlı davranışla ilgili olan en önemli üçüncü değişken olarak bulunmuştur.

Literatürde çevresel tutumların çevresel problemlerdeki (Arbuthnot, 1977; Olsen, 1981; Balderjahn, 1988; Thompson & Gasteiger, 1985) ve çevreye duyarlı tüketici profilini belirlemedeki rolü (Kinnear vd., 1974), bireyin çevresel bilgisi arasındaki ilişkisi (Ramsey & Rickson, 1976; Arbuthnot, 1977; Bradley vd., 1999), çevreye duyarlı davranma niyeti (Kok & Siero, 1985; Kaiser vd., 1999; Hwang vd., 2000; Kotchen & Reiling, 2000; Kim & Chung, 2011; Kim, 2011) ve çevreye duyarlı davranış üzerindeki etkisi birçok araştırmada incelenmiştir (Kok & Siero, 1985;

Balderjahn, 1988; Vining & Ebreo, 1992; Kaiser vd., 1999; Kotchen & Reiling, 2000; Robinson & Smith, 2002; Mostafa, 2006; Heyl vd., 2013).

Çevresel tutumlar davranışsal niyetin önemli bir belirleyicisi olarak kabul edilmektedir (Kok & Siero, 1985; Hwang vd., 2000; Kim & Chung, 2011; Kim, 2011). Çevresel tutum ve niyet arasındaki ilişkiyi araştıran Kok & Siero (1985) bireylerin geri dönüşüm programına katılımını etkileyen faktörleri araştırmıştır. Doğrudan ölçülen tutumların geri dönüşüm programına katılma niyetini açıklamada iyi bir tahminleyici olduğu sonucuna ulaşmışlardır. Hwang vd. (2000)çevreye duyarlı davranışın belirleyicisi olarak tutumların davranışsal niyet üzerindeki etkisini araştırmıştır. Tutumların davranışsal niyet üzerindeki etkisi araştırılan diğer değişkenlerden daha yüksek bulunmuştur. Kim & Chung (2011: 43-44) organik kişisel bakım ürünlerine karşı tüketicilerin tutumunu araştırdığı çalışmasında tutumların satın alma niyetini etkileyen anlamlı bir değişken olduğunu bulmuştur. Kim (2011) yüksek çevresel tutuma sahip tüketicilerin çevre dostu olarak kabul edilen ürünleri almaya daha istekli olduğunu sonucunu ortaya koymuştur. Ancak Alwitt & Pitts (1996) çevresel tutumların dolaylı olarak çevreye duyarlı ürünleri satın alma niyetini etkilediğini ortaya koymuştur. Ürünün çevreye olan etkisine karşı tutum ne kadar güçlü ise, cevaplayanın ürünü satın alma niyeti o kadar az olduğu bulunmuştur.

Tutumlar her ne kadar davranışı etkileyen başlıca değişkenlerden kabul edilse de tutum ve davranış arasındaki ilişki hakkında yapılan çalışmalar ortak bir sonuç ortaya koymamaktadır. Çevresel tutum ve çevreye duyarlı davranış arasında bazı araştırmalar güçlü bir ilişki bulurken (Kaiser vd., 1999; Kotchen & Reiling, 2000; Robinson & Smith, 2002); bazıları da (Bickman, 1972; Lipsey 1977; Tracy & Oskamp 1983-84: Aktaran: Thompson & Barton, 1994; Boldero, 1995) zayıf bir ilişki bulmuştur. Düşük ilişki bulunmasının nedenleri arasında bireylerin sorumluluk almamaları ve başka kurumları/tarafları sorumlu görmeleri, çevre üzerinde etkili olan bazı davranış kalıplarını değiştirmeye gönülsüz olmaları, çevreye duyarlı davranışı nasıl gerçekleştirecekleri hakkında yeterli bilgiye sahip olmamaları, farkındalıklarının ve ekolojik bilgilerinin az olması gibi faktörler yer almaktadır (Dunlap, 1989: Aktaran Scott & Willits, 1994: 241; Chan, 2001; Bamberg & Möser, 2007).

Literatürde çevresel tutumları ölçmek için geliştirilen birden fazla ölçek yer almaktadır. Maloney & Ward (1973) çevresel problemlerin çözümünün insan davranışının değişikliğine bağlı olduğunu ifade ederek, bu davranışları anlamak için bireylerin çevre ve kirlilik hakkında bildiklerini, düşündüklerini, hissettiklerini ve gerçekten yaptıklarını anlamak için 128 maddelik bir ekolojik tutum-bilgi ölçeği geliştirmiştir. Maloney vd. (1975) ise ölçeğin etkinliğini artırmak için ölçeği 45 madde olacak şekilde kısaltmıştır. Böylelikle bir yandan orijinal ölçeğin geçerliliği ve güvenilirliği korunmuş, bir yandan da test etmesi ve uygulaması daha kolay, iç tutarlılığı daha yüksek ve olası etkileri kontrol etmenin mümkün olduğu bir ölçek elde edilmiştir.

Dunlap & Van Liere (1978) ise o yıllarda mevcut olan ve toplumun beklentilerine yön veren dominant sosyal paradigmaya karşı olarak 12 maddeden oluşan “Yeni Çevresel Paradigma” ölçeğini geliştirmiştir. Bu ölçek ile daha önceden sadece kirlilik, nüfus veya doğal kaynaklar üzerine odaklanan çevresel tutum çalışmalarının içeriğini, büyümenin sınırları, doğa ile uyum içerisinde yaşama gibi yeni konseptleri ekleyerek genişlettiklerini ifade etmişlerdir. Ölçekte yüksek skor almak cevaplayıcıların çevre tarafından belirlenen değişen sınırlara adapte olduğu bir dünya görüşünü benimsediğini işaret etmektedir. Dunlap vd. (2000), Yeni Çevresel Paradigma ölçeğini revize ederek iç tutarlılığı daha yüksek, “Yeni Ekolojik Paradigma” ölçeği adını verdikleri 15 maddeden oluşan bir ölçek geliştirmişlerdir. Bu ölçek ile ekolojik dünya görüşü daha geniş bir açıdan ele alınmış, modası geçmiş terminolojilerden arındırılmıştır.

Kaiser vd. (2007: 249-250), yetişkinler için kişisel beyana dayalı davranışlara özgü bir çevresel tutum ölçeği geliştirmiştir. Altı adet belirli davranış temelli çevresel tutumların istatistiksel olarak tek bir genel ölçekten daha uygun olduğunu ifade etseler de, altı boyutun tek bir boyut altında toplanmasının da istatistiki olarak bir sorun teşkil etmeyeceğini belirtmişlerdir. Çevresel tutumun bireylerin yapacaklarını iddia ettikleri davranışlardan elde edilebileceğini iddia etmektedirler.

Milfont & Duckitt (2010: 82) ise 120 madde ve 12 farklı çevresel tutum boyutu yer aldığı “Çevresel Tutum Envanteri” adını verdikleri bir ölçek geliştirmiştir.

Boyutlardan bazıları çevreye duyarlı davranışı destekleme ile ilgili iken, bazıları da doğal çevrenin nasıl algılandığı ile ilgilidir.

Literatürde belirli gruplara özel geliştirilen çevresel tutum ölçeklerine de rastlamak mümkündür. Musser & Malkus (1994), ilköğretim öğrencilerine özel bir çevresel tutum geliştirmiştir. Ölçekten yer alan maddeler öğrencilerin ifadelerine dayandırılarak oluşturulmuştur. Thompson & Gasteiger (1985) ise Amerika’da yer alan bir üniversitedeki öğrencilerin çevresel problemlere karşı olan tutumlarının 10 yıl içerisindeki değişimini gözlemlemek için çevresel tutum ölçeği tasarlamıştır. Schindler (1999) yine Amerika’da yer alan bir mesleki eğitim üniversitesinde öğrencilerin çevresel konulara dair tutumlarını ölçmek için 20 maddelik bir ölçek geliştirmiştir. Yer alan maddeler bireylerin değer yönelimleri ile ilgilidir. Berberoglu & Tosunoglu (1995), Türkiye’deki üniversite öğrencileri ile yaptıkları çalışmada 4 boyutlu bir çevresel tutum ölçeği geliştirmiştir. Toplam 18 maddeden oluşan ölçeğin boyutları nüfus artışına karşı tutum, çevresel problemlerin önemine karşı tutum, nükleer enerjinin kullanımına karşı tutum ve enerji tasarrufu yapmaya karşı tutumdur.

Benzer Belgeler