• Sonuç bulunamadı

Çocuklar genel olarak sağlıksız çalışma ortamlarında uzun süre çalışmalarına rağmen yeteri kadar dinlenememektedirler. Çoğu zaman yetişkinlerle aynı işi yaptıkları halde emeklerinin karşılığı olan ücreti alamamakta ve iş sağlığı, iş güvenliği il sosyal güvenlik haklarına ilişkin sorunlarla karşılaşmaktadırlar. Bunların yanı sıra çocuklar işverenleriyle de bir takım sorunlar yaşamaktadırlar.

1.1.6.1. Çalışma Ortamı ile İlgili Sorunlar

Çalışma ortamı, insanın üretim etkinliğini gerçekleştirebilmek için kurduğu, ürettiği her şeyi kapsamaktadır. Çalışma ortamının pek çok ve farklı öğesi bulunmaktadır. Derrien (1994), bu öğeleri beş ana başlık altında toplamıştır:

1. Çalışma alanları ve yerleri. 2. Çalışma çevresi.

3. Aletler, makineleri aygıtlar. 4. Maddeler ve ürünler. 5. Tesisler ve işlemler.

Çocuklar çalışma ortamında; ergonomik olmayan iş koşulları ve gerek üretimde kullanılan kimyasal maddeleri gerekse elde edilen ürünün ihtiva ettiği kimyasal maddelerin yol açtığı sorunlarla karşılaşmaktadırlar.

“Çocukların çalışma ortamları genellikle işçi sağlığı ve iş güvenliği kurallarına uygun değildir. Mekanlar küçük, gürültülü, havalandırma önlemleri alınmamıştır. Bu tür çalışma ortamlarında kullanılan çeşitli maddeler çalışanların ve çalışan çocukların sağlıkları ve güvenlikleri açısından tehlikeler içermektedir” (Karabulut, 1998; 25).

1.1.6.2. Çalışma Süresi ile İlgili Sorunlar

Çalışma süresi, çalışan çocukların karşılaşmış oldukları sorunlar içerisinde önemli bir yere sahiptir. Çocukların uzun sürelerde çalışmaları onların fiziksel ve psiko-sosyal gelişimlerini zedelediği gibi, çocukların okuldan kopmalarına da neden olmaktadır. Uzun süre çalışan çocuklar çeşitli sağlık sorunlarıyla da karşılaşmaktadırlar.

Ayrıca “çalışma ortamlarında uzun süre çalışmalar nedeniyle yorulma, fiziksel ve zihinsel yüklenme ve bunlara bağlı olarak iş kazaları ve meslek hastalıklarına yakalanma riski de artmaktadır” (Karabulut, 1998; 25).

1.1.6.3. Dinlenme Süresi ile İlgili Sorunlar

Çalışan çocukların uzun çalışma sürelerinden kaynaklanan sorunların giderilmesi için, onların iş sürelerinin sınırlandırılmasının yanında, belirli zamanlarda dinlenmelerinin de sağlanması gerekmektedir. Bu nedenle çocuk işçilere dinlenebilmeleri için serbest zaman bırakılması zorunludur. Dinlenme süresi çocukların sorunlarını tamamen ortadan kaldırmasa da onların psiko-sosyal gelişmelerinin sağlıklı bir şekilde sürdürebilmeleri açısından önem taşımaktadır.

Dinlenme süresi; ara dinlenmesi, gece dinlenmesi, hafta sonu tatili, ulusal ve dini bayramlar gibi alt kategorileri içermektedir.

Ara Dinlenmesi; Kavram olarak günlük yasal iş süresi içinde (çocuk) işçilere verilen dinlenme zamanlarını anlatmaktadır. Bu süre içinde (çocuk) işçiler hem dinlenme hem de yeme, içme gibi zorunlu gereksinimlerini giderme olanağı elde edeceklerdir (Çelik, 1985; 309).

Gece Dinlenmesi; İş süresine ilişkin sınırlamaların getirildiği bir diğer durum da gece döneminde çalışmadır. Gece yapılan çalışmalar gündüze göre çok daha yorucu olduğundan ve aile ilişkilerini aksatıcı etki yaptığından dolayı gece döneminde çalışmaya bir takım sınırlılıklar getirilmesi zorunludur. Gece döneminde

yapılan çalışmalar çalışan çocukların karşılaşmış oldukları riskleri daha çok arttırmaktadır. Bu dönemde yapılan çalışmalar işçi sağlığı ve iş güvenliği ile üretim açısından olumsuz sonuçlar doğurmaktadır.

Gece döneminde yapılan çalışmalar, özellikle çocuk işçiler açısından olumsuz sonuçlar yaratmaktadır. Çünkü, çocukların uykuya olan gereksinimleri yetişkinlere oranla daha çoktur. Nitekim, çocuk işçilerin fizyolojik büyümeleri, bunların gece döneminde dinlendirilerek tekrar güç kazanmalarına bağlıdır (Centel, 1982; 49).

1.1.6.4. Ücret ve Ödeme ile İlgili Sorunlar

Çocuklar emeklerinin karşılığı olan ücretlerini çeşitli şekillerde almaktadırlar. Bunlar; çocuğun hizmet içi v.b. gibi işlerde çalıştırılması için ailesi tarafından satılarak kazanılan ücret, aile ücreti, aile geliri, malla ödeme, düzensiz gelirler (bahşiş v.b.), parça başı ücret ve süreye göre ücrettir (Derrien, 1994; 77-81).

Çalışan çocukların ücret konusunda karşılaşmış oldukları en önemli sorun, emeklerinin karşılığı olan ücreti alamamalarıdır. Çocuklar çoğu zaman yetişkinlerle aynı işi aynı sürede yapmalarına karşın, yetişkinlerin aldığı ücretin yarısını almaktadırlar. Ayrıca çocukların ücretlerinin zamanında ödenmemesi de onların karşılaşmış oldukları diğer bir sorunu oluşturmaktadır.

Çocuklar yasal olmayan yollarla çalıştıkları için kendilerine yapılan bu haksızlığı kabullenmek zorunluluğunda kalmakta ve haklarını arayamamaktadırlar.

DİE’nin yapmış olduğu Çocuk İşgücü Anketi (1994)’ne göre; 1994 yılında ekonomik işlerde çalışan çocukların % 86.9’unun asgari ücretin altında çalıştığı ortaya çıkmıştır (TİSK, 1997; 14).

1.1.6.5. İş Sağlığı ve İş Güvenliği ile İlgili Sorunlar

İş sağlığı ve iş güvenliğinin temel amacı çalışanları korumak, üretim güvenliği sağlamak ve işletme güvenliğini sağlamaktır. Bu bağlamda işverenler tarafından alınacak önlemlerle çalışanların çeşitli meslek hastalıkları ve iş kazalarına karşı korunup, rahat ve güvenli bir ortamda çalışmaları sağlanacaktır. Ayrıca üretim güvenliğinin ve işletme güvenliğinin sağlanmasıyla hem işletmenin verimi artacak hem de işletme makine arızaları, patlamalar ve yangın gibi tehlikelere karşı korunmuş olacaktır (ÇCGB, 1993; 17-18).

Temel amacı çalışanları ve işletmeyi her türlü riske karşı korumak olan iş sağlığı ve iş güvenliği hizmetlerinden yoksun olan işletmelerde çalışan çocuklar, bu yoksunluktan kaynaklanan yoğun sorunlarla karşılaşmaktadırlar. Bu çocuklar sağlıksız ve güvenlik önlemlerinin alınmadığı ortamlarda çalıştıkları için meslek hastalıklarına yakalanmakta ve iş kazalarına uğramaktadırlar. Ayrıca bu çocuklar düzenli sağlık kontrolleri yapılmadan, olumsuz iş koşullarında uzun süre çalıştıklarından dolayı şimdi ve gelecekte ciddi sağlık sorunlarıyla karşı karşıya kalma riskini taşımaktadırlar.

1.1.6.6. Sosyal Güvenlik il İlgili Sorunlar

Türkiye’de çalışan çocukların sosyal güvenlik sisteminin dışında bulunmasının temelde iki önemli nedeni bulunmaktadır. Bunlardan birincisi çocukların yaşı, ikincisi ise çalışan çocuklar arasında yaygın olan yasadışı (kaçak) çalışmadır.

İş Kanunu’nun 67. maddesine göre 13 yaşını doldurmuş çocukların çalışmaları, okul ve mesleki eğitim programlarına devam etmeleri halinde mümkündür. Çocuklar, yetişkin işçilerle çoğu zaman aynı işleri yapmalarına karşın kanunlarla belirlenen yaş sınırında olmadıkları için, sosyal güvenlik haklarından yararlanamamaktadırlar. Bu durum çocuklar için büyük bir sorun oluşturmaktadır. Mesleki Eğitim Merkezlerine devam eden çocuklar sosyal güvenlik şemsiyesi altında

iken yasal olmayan yollarla çalışanlar sosyal güvenlik haklarından yararlanması engellenmektedir.

Benzer Belgeler