• Sonuç bulunamadı

Tek yaptığımız tutanak tutmak gerisi takdir-i mutlak.

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2022

Share "Tek yaptığımız tutanak tutmak gerisi takdir-i mutlak."

Copied!
12
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

Hasat

Mart 2018 - Beleş

fanzin

Tek yaptığımız tutanak tutmak gerisi takdir-i mutlak.

Kuyruklu YILDIZ Nazım ERSOY Cevat Galip TAN

Önsöz Ömür GENÇTÜRK Eren Can EKİNCİ

Ömer HAYYAM Orhan Veli KANIK Nazım Hikmet RAN

(2)

HASAT FANZİN;

Asırlardır süre gelen ve birçok kişinin bünyesinde bulunduğu bu camia (edebiyat dünyası) yaşadığımız yüzyılda ipin ucunu kaçırmış ve bize de bunu kabul etmek düşmüştür.

Sözümüz kapısı çalana ! Peki gayemiz nedir ?

Hasat Fanzin, artık yazarı kazandırmak değil, bu coğrafyada okuru kazan- dırmak isteyecektir.

Değinmek istenilen noktada şu önemlidir ki;

Edebiyat dünyasını bir tarla varsayarak ve bu tarlada çalışan ekip biçen biz oldukça, edebiyat adının geçtiği her coğrafyada ektikçe gözümüz gönlü- müz açılacaktır.

Hasat Fanzin, bu tarlada ekin edip biçmekte olan bir yayındır.

Bir tarla ki, Yusuf Has Hacip’ten Yaşar Kemal’e kadar gelmiş geçmiş ne ustalar görmüştür.

Ayrım gayrım yoktur biline!

İsteriz ki bitsin raflardaki vahşet ve isteriz ki sürmesin pazardaki yazarlık.

Hasat Fanzin;

Hem Neşet Ertaş’ı sevdirecek hem de Bülent Ersoy’u. Sevgi ile, muhabbet ile.

Ekin ki hasat olsun !

Tüm imla kuralları okumayı kolaylaştırmak amacıyla kullanılmıştır.

Cevat Galip TAN Burak DEMİRBAŞ

(3)

B

T U Ğ L A

Kasksız, yeleksiz ve hissiz Girilmez bu inşaata.

Yazdığım şiirler tuğlaları bu evin.

Yıkılmaz sandığım, İç çektiğim virane.

Kal yanımda !

Kuyruklu Yıldız

(4)

z

Ç İ F T Ç İ

Bereketli geçen bir hasat...

Beli bükük, Üstü sökük, Yorgun bir çiftçi.

Dilinde besmele, Ayağında kara lastik, Evine doğru yola koyuldu.

Yol sisliydi. Yahutta güneşliydi.

Onun için farketmezdi.

Çünkü; o yollarda anıları vardı.

Her yol kıvrımını ezbere bilirdi.

Hem duada bilirdi.

Okurdu, Rabbi yardım ederdi.

Hele köyüne bir varsın.

Kim müşkül durumdaysa, Onla hasatını paylaşırdı.

Çünkü civanmert bir Anadolu köylüsü;

Kendini sonraya bırakıp,

Önce fakirin karnını doyurmakla mükellefti.

Nazım Ersoy

(5)

s

K E Y İ F

Bak sen şu işe, Bugün de doğmuş güneş,

Bugün de yaşıyorum.

Derdimin saçını başını yoldum Bıraktım bir kenara.

Dertsizim.

Keyfim keyif.

Cevat Galip TAN

(6)

U

U N U T M A K D E V R İ M İ

Düşünmüyorum artık seni.

Mesela şu an maviyi düşünüyorum.

Kedileri, köpekleri...

Fotoğraf makinesi ne güzel icat diyorum.

Barış Manço şarkısı duyduğumda, Kol düğmelerinin birleşmesini düşünüyorum.

Cama vuran yağmur sesi ilişiyor kulağıma.

Ah şu yağmurda bir damla olsam diyorum.

Bir çiçeğe can suyu olsam...

İstanbul’a yağsam mesela

Kadıköyü’ne, denize, Özgürlük Parkı’na...

Burnunun ucundaki bene düşme ihtimali...

Heyecanlanıyorum.

Saçını yıkayıp dışarı çıktığın geliyor aklıma, Şemsiye kullanmazsın üstelik!Endişeleniyorum.

Umarım diyorum umarım hasta olmazsın.

Galiba ben yine seni düşünüyorum...

Önsöz

(7)

t

Y E K P A R E

Son çareyi kendine delirmek belleyen bir annenin Devasını yavrusunda bulması gibi ;

Ölümü bekleyen birinin, Aşkla rastlaşması...

Tesadüf etmesi buruk neşeye.

Neşesi buruk, Umudu yarım

Ve fakat tutunması inatla yaşama.

Yaşamak ki bir derin sızı Yaşamak ki uçurum ötesi

Yaşamak, Gökyüzüne sarılarak.

Ömür Gençtürk

(8)

9

Ş Ü P H E S İ Z

Kimsiniz dedi?

Şüphesiz cevap verdim

“Yalan” sevdalar ardında kalan

“Yanan” insanlardanım.

Eren Can EKİNCİ

(9)

6

P E R G E L

Sevgili , seninle ben pergel gibiyiz:

İki başımız var , tek bir bedenimiz Ne kadar dönersem döneyim çevrende:

Er geç baş başa verecek değil miyiz ?

Ömer Hayyam

(10)

v

C I M B I Z L I Ş İ İ R

Ne atom bombası, Ne Londra Konferansı;

Bir elinde cımbız, Bir elinde ayna;

Umurunda mı dünya !

Orhan Veli Kanık

(11)

S O F R A

Şu Varna deli etti beni, divâne etti.

Sofrada domates, yeşil biber, kalkan tavası, radyoda “Ha uşaklar!” Karadeniz havası,

rakı kadehte aslan sütü, anason, uy anason kokusu!

Ahbapça, kardeşçe konuşulan dilim...

A be islâh be, islâh be hâlim...

Şu Varna deli etti beni divâne etti...

Nazım Hikmet

f

(12)

K a r a l a m a A l a n ı

P

hasatfanzin

4 hasat.ekinn@gmail.com

Referanslar

Benzer Belgeler

Susuz gittiğim yollar çağırıyor geri, Memleket kokuyor her taraf, Taze üzüm salkımları dallarında, Bahçem diyorum,benim cennetim. Sırat gibi yollar çağırıyor geri, Sen

Daha sonra "çağatay" sözcüğünü kullanacak olan Ali Şir Nevayı de Muhakametü'l-lugateyn'de Türki, Türkçe ve Türk tili te- rimlerini tercih etmiştir: "Sart

Fecr-i Âti yazarlarından Köprülü-zâde Mehmed Fuad ve Şehabettin Süleyman’ın Fecr-i Âtî dağıldıktan sonra hazırladığı Yeni Osmanlı Târih-i Edebiyâtı

Dünya Savaşı’na da tanıklık etmiş bir entelektüel olarak, bir yandan savaş düşüncesini eleştirirken diğer yandan da bu düşünceyi insanlığın doğal bir niteliği

İşte bu zaman ayrımı, diğer bir deyişle içsel ve kronolojik zaman arasında fark, Giovanni ve annesi arasındaki özlem ve bekleyişin de kökenidir..

Yazar Türkiye'de, tarih konusunda ilmi çalışmalar olmadığını belirtmiş ve edebiyat tarihi de ona bağlı olduğu için, önce tarih kavramı üzerinde durmak lüzumunu

Ama Edebiyat-ı Cedide’nin karşısında daha tahrip edici hatta yıkıcı bir fırtı- na vardı. Türkçenin en güzel, en cazip, en etkili sıfatını, kendileri için tanıtıcı

Yazar, “eski edebî eserlerin arşivi olma” sözüyle, derginin Türkçe kurgusal telif metinler yönünden eksik- liğini ve bu alanda bir iddia taşımamasını eleştirdiği