Ünite 2: Yönetişim
Yönetişim
• Yönetişim merkezi otoritenin yukarıdan aşağıya doğru hakimiyetini esas alan klasik hiyerarşik yönetim anlayışı yerine tüm toplumsal aktörlerin karşılıklı işbirliği ve uzlaşmasına dayanan, katılımcılığı ve sivil toplum kuruluşlarını ön plana çıkaran, saydamlığı, açıklığı, hesap verme sorumluluğunu, yetki devri ve yerindenliği (subsidiarity) esas alan bir anlayışı anlatmak için kullanılan bir kavramdır.
• İyi yönetişim kavramı ilk kez Dünya Bankasının 1989 yılında ilk kez Sahra Altı Afrika:
Krizden Sürdürülebilir Kalkınmaya adlı raporunda kullanılmıştır. Rapor, bu bölgedeki sorunun temelde bir yönetme krizi olduğunu ifade etmiştir. Yapılan yardımların kötü yönetimler yüzünden yerine ulaşmadığı ve yolsuzluk ile yozlaşma aracı haline geldiği için bir koşul olarak iyi yönetişimi ortaya koymuştur. Banka yönetişimi, siyasal çoğulculuk, hesap verme ve hukuk devletini içermekte olan bir kavram olarak kullanmaktadır.
İyi Yönetişimin İlkeleri
• a) Hesap verebilirlik:
• Herhangi bir kişi ya da grubun yerine getirdiği işlem ve eylemlerden
dolayı, kendi dışında yer alan başka bir merciye açıklama yapması veya
cevap vermesi anlamına gelmektedir. Hesap verebilirlik ile başka bir
yetkili tarafından tüm faaliyetlerin sorgulanabilir olması mümkün olur.
Hesap vermeyi sağlayan sınırlama mekanizmaları:
• 1. Yargı bağımsızlığı ve etkililiği, yasama ve yürütmenin hesap vermesini sağlamak için yargının bağımsız olması ve aynı zamanda aldığı kararların uygulanması gerekmektedir.
• 2. Güçler ayrılığı, bir devletin klasik anayasal sınırlandırıcı mekanizmaları taşıması gerekmektedir. Devletin yatay yani, yasama, yürütme ve yargı arasında güçler ayrılığı ilkesine göre örgütlenmesi bir sınırlandırma mekanizmasıdır. İkincisi dikey, yani merkezi ve yerel otoriteler arasındaki güçler ayrılığı bulunması da bir sınırlama mekanizmasıdır.
• 3. Dışsal mekanizmalar, ulusal kurumlar yoluyla yerleştirilemeyen bazı sınırlama ve güçlendirme mekanizmalarının dış yaptırımlar yoluyla sağlanması öngörülmektedir.
Uluslararası anlaşmalar, IMF, Dünya Bankası gibi çok taraflı kuruluşlarla yapılan anlaşmalar bu tür dışsal mekanizmalara örnek oluştururlar.
b) Açıklık/Saydamlık:
• Açıklık veya saydamlık yönetişimin temel ilkeleri arasında
bulunmaktadır. Vatandaşların bilgi ve belgelere erişimi artık
günümüzde temel bir hak olarak kabul edilmektedir. Açıklık ilkesi,
kararların kurallar ve düzenlemeler doğrultusunda alınması ve
uygulanması, alınan kararlardan etkileneceklerin bilgiye erişiminin
sağlanması ve bu bilginin de ulaşılabilir, anlaşılabilir ve somut olması
anlamını taşımaktadır.
Yönetimin açıklığı
• 1. Saydamlık, kamusal eylemlerin ve bu eylemleri gerçekleştiren bireylerin halkın denetimine açık olması
• 2. Ulaşılabilirlik, hizmetlere ve kamusal bilgilere vatandaşların kolaylıkla ulaşabilmesi
• 3. Cevap verebilme, yeni görüş, ihtiyaç ve beklentilere cevap
verebilmesi.
c) Katılımcılık
• İyi yönetişim kavramsallaştırmasının önemli bir bileşeni katılım
olgusudur. Katılım kavramı, kamu hizmetleri ile ilgili kararların
hazırlanması, olgunlaştırılması, alınması ve bu kararların uygulanması
aşamalarından birine, birkaçına veya bütününe, o karardan doğrudan
ya da dolaylı olarak etkileneceklerin. düşüncelerini taleplerini,
eleştirilerini yönetim sürecine katabilme ve katkı sağlama imkanına
sahip olmalarını ifade eder.
İyi yönetimin ilkeleri
• Kanunlara uygunluk
• Ayrımcılığın önlenmesi
• Ölçülülük
• Yetkinin kötüye kullanılmaması
• Eşitlik
• Tarafsızlık
• Dürüstlük
• Nezaket
• Şeffaflık
• Hesap verebilirlik
• Haklı beklentiye uygunluk
• Kazanılmış hakların korunması
• Dinlenilme hakkı
• Savunma hakkı
• Bilgi edinme hakkı
• Makul sürede karar verebilme
• Kararların gerekçeli olması
• Karara karşı başvuru haklarının gösterilmesi
• Kararın geciktirilmeksizin bildirilmesi
• Kişisel verilerin korunması
d) Kurallara uygunluk ve yolsuzluk
• Uluslararası Şeffaflıklık Örgütü yolsuzluğu, emanet edilen gücün özel
çıkarlar için kötüye kullanılması olarak tanımlamaktadır
(transparency.org, 2016). Kamu yönetimlerinin yolsuzluk yapması tüm
dünyada bir sorun alanı olarak ortaya çıkmaktadır. Akraba
kayırmacılığı (nepotizm), eş-dost kayırmacılığı (kronizm), siyasi
kayırmacılık (patronaj), rüşvet ve iltimas olarak ortaya çıkan yolsuzluk
türleri bulunmaktadır.
Etik davranış ilkeleri
• Halka hizmet bilinciyle hareket etme
• Hizmet standartlarına uyma, vatandaşa yol gösterme, nezaket ve saygı
• Amaç ve misyona bağlılık
• Dürüstlük ve tarafsızlık
• Saygınlık ve güven
• Yetkili makamlara bildirim
• Çıkar çatışmasından kaçınma
• Kamu malları ve kaynaklarının kullanımı
• Savurganlıktan kaçınma
• Bağlayıcı açıklamalar ve gerçek dışı beyan
• Bilgi verme, saydamlık ve katılımcılık
• Yöneticilerin hesap verme sorumluluğu
• Mal bildiriminde bulunma