• Sonuç bulunamadı

Dünya Ticaret Örgütü (DTÖ) Gelişmeler

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2022

Share "Dünya Ticaret Örgütü (DTÖ) Gelişmeler"

Copied!
6
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

S a y f a 1 / 6 S a y ı : 2 0 0 9 - 0 2 5 M a y ı s 2 0 0 9

TÜRK SANAYİCİLERİ VE İŞADAMLARI DERNEĞİ

6 Mayıs 2009 Sayı :2

Ocak – Şubat – Mart Nisan Bülteni

İçindekiler

I. DTÖ Genel – Dünya Ekonomisi

II. AB-

BUSINESSEUROPE- Türkiye

DTÖ Genel Direktörü Pascal Lamy, Arap

bölgesinin Doha müzakere sürecini öncelikleri arasına koyması çağrısında

bulundu.

Dünya Ticaret Örgütü (DTÖ) Gelişmeler

DTÖ, serbest piyasa ekonomisi ile teknolojik değişimin ve yeni pazarlara liberal, güvenli ve adil rekabet koşullarında öngörülebilir erişimin sağlanması hedefi yönünde çalışmaktadır. Gelecek için ümit vadeden bu sistem, gelişmiş ülkelerin yanı sıra gelişmekte olan ülkeler ve en az gelişmiş ülkeleri de kapsamaktadır. Özellikle az gelişmiş ülkelerin serbest piyasa düzeninin beraberinde getirdiği rekabet ortamında yarışa baştan dezavantajlı bir konumda başladığı ve aradaki bu farkın gittikçe arttığı dikkate alındığında DTÖ çerçevesinde oluşturulmaya çalışılan sistemin etkin bir şekilde işlerliğinin sağlanmasının önemi daha da belirginleşmektedir.

2001 yılında Katar’ın Doha kentinde 4. Bakanlar Konferansı’nda temeli atılan Doha Kalkınma Gündemi müzakereleri tarım ve hizmetlerde, liberalizasyon yoluyla, büyüme ve kalkınmanın sağlanması amacıyla yola çıkmış, ancak özellikle tarım müzakerelerindeki tıkanmadan dolayı Temmuz 2006’da askıya alınmıştır. Dünya Ticaret Örgütü, Doha Turu müzakerelerinin tekrar canlandırılarak tamamlanması amacıyla çalışmalarını sürdürmektedir.

I. DTÖ Genel – Dünya Ekonomisi

19-20 Ocak 2009 tarihlerinde Kuveyt’te yapılan Arap Ekonomik ve Sosyal Gelişme Zirvesi’nde konuşan DTÖ Genel Direktörü Pascal Lamy, Arap bölgesinin Doha müzakere sürecini öncelikleri arasında koyması için çağrıda bulundu. Doha sürecini, “korumacılığa karşı sigorta” olarak nitelendiren Lamy, bu sürecin enerji, ulaşım, gümrük bürokrasisinin azaltılmasıyla ilgili ticaret müzakereleri gibi birçok alanda Arap bölgesine önemli ölçüde yarar sağlayacağını belirtti.1

DTÖ ekonomistlerinin tahminlerine göre 2009 yılında dünya ticaret hacmi, yüzde 9 azalacak. Bu oranın İkinci Dünya Savaşı’ndan beri en büyük oran olduğu belirtiliyor. DTÖ Genel Direktörü Pascal Lamy, Londra’daki G20 zirvesinde liderlerin bu konuyu tartışmak için benzersiz bir fırsat elde edeceklerini ve küresel kurtarma çalışmalarının etkisini azaltacak olan bütün korumacı mekanizmaları önlemeleri gerektiğini belirtti. Gelişmiş ülkelerin, yüzde 10’luk bir düşüşle krizden en büyük oranda etkilenecek ülkeler olması bekleniyor. Büyüme için ticarete daha çok bağımlı olan gelişmekte olan ülkelerde ise ihracatın yüzde 2-3 oranında azalması bekleniyor. 2008 DTÖ, 2009 yılında dünya

ticaretinin yüzde 9 oranında küçüleceğini öngörüyor.

(2)

S a y f a 2 / 6 S a y ı : 2 0 0 9 - 0 2 5 M a y ı s 2 0 0 9

G20 zirvesi Doha turu için büyük önem taşıyor.

DTÖ, 9 Mart tarihinde Brezilya ticaretinin gözden geçirildiği bir rapor

yayınladı.

Bosna Hersek ikili

temaslarda büyük gelişme kaydedildiğini bildirdi.

G20 zirvesi sonuç bildirgesinde ticaret finansmanı ve DTÖ ile ilgili konular da yer alıyor.

yılındaki krizin ardından küresel ekonomik büyüme oranı azalarak yüzde 1,7 oranına düştü. 2007 yılının büyüme oranı ise yüzde 3,5 idi. Küresel dalgalanma nedeniyle 2009 için tahminlerde bulunulmasının düşünüldüğünden daha da zor olduğu ifade ediliyor.2

DTÖ Genel Direktörü Pascal Lamy 25 Şubat 2009 tarihinde Tokyo'da düzenlediği basın toplantısında, G-20 liderlerinin Washington'daki zirvede korumacılığı reddetmeleri ve Doha turunun tamamlanması için itici güç oluşturmalarının yararlı olacağını söyledi. Lamy, G-20'nin ticaret konusundaki güvenilirliğinin gündemindeki diğer konulardan ayrılamayacağını da dile getirdi. Dünya Ticaret Anlaşması'na yönelik görüşmeler özellikle tarım konusundaki anlaşmazlıklar nedeniyle tıkanmıştı.

Gelişmekte olan ülkeler gelişmiş sanayi ülkelerinden tarım sektörüne yönelik desteklerini azaltmalarını isterken, ABD de gelişmekte olan ülkelerin tarım ithalatında uyguladıkları yüksek bariyerleri kaldırmaları gerektiğini söylüyor.3

DTÖ, 9 Mart 2009 tarihinde Brezilya ticaretinin gözden geçirildiği bir rapor yayınladı. 2004’teki son gözden geçirmeden beri Brezilya ticaretinin kademeli olarak modernleştiği ve ticaret politikasını da daha verimli hale getirdiği, ancak aynı zamanda ortalama gümrük tarifesi korumacılığını da artırdığı belirtiliyor. Son zamanlarda yapılan reformlardan ekonominin önemli ölçüde faydalandığı ve 2004 - 2007 döneminde ortalama yüzde 4.5 oranında büyüdüğü vurgulanıyor.4

Bosna Hersek’in DTÖ müzakere takımı başkanı Hamdo Tinjak, 19 Mart 2009 tarihinde, Kanada, Çin, AB, Japonya, Kore, Norveç ve ABD ile pazar erişimi müzakerelerinde büyük gelişme kaydedildiğini açıkladı.

Önümüzdeki aylarda diğer ülkelerle olan müzakerelerin de ilerlemesini beklediklerini söyleyen Tinjak, Bosna-Hersek’in DTÖ girişi için hazırlanan yasal eylem planında da büyük gelişmeler olduğunun altını çizdi. Bosna Hersek Dış Ticaret Rejimi Belgesi’ni Ekim 2002 tarihinde sundu. Pazar erişimi konusunda devam eden ikili müzakereler, mallar ve hizmetler konusundaki tekliflerin yeniden ele alınmasıyla birlikte devam ediyor.5

2 Nisan 2009 tarihinde yapılan G20 zirvesinin sonuç bildirgesinde DTÖ’yle ilgili hükümler de yer aldı. Ülkelerin, yatırım ve ticarette yeni engeller koymaması, ihracat kısıtlamaları getirmemesi ve DTÖ kurallarına uygun olmayan önlemler almaması gerektiği çağrısı yapılırken, DTÖ Doha Kalkınma Gündemi’nin tamamlanmasının da öneminin altı çizildi. DTÖ Genel Direktörü Pascal Lamy, ticaret finansmanı için 250 milyar dolar kaynak sağlanması kararının aldığı G20 zirvesinde, küresel ihtiyaçlar konusunda uluslar arası bir anlaşma sağlanmasının dünya ticaret hacminin

(3)

S a y f a 3 / 6 S a y ı : 2 0 0 9 - 0 2 5 M a y ı s 2 0 0 9

Fransa, DTÖ gelişme programlarına 2 milyon Euro hibe ediyor

Lamy: Doha Kalkınma Gündemi en iyi ekonomik canlandırma paketi

Pascal Lamy, ikinci kez DTÖ Genel Direktörü oldu

BUSINESSEUROPE Uluslararası İlişkiler Komitesi toplantısında DTÖ’nün krizde oynadığı rol ve Kore STA’sı

üzerinde duruldu.

BUSINESSEUROPE, G20 Zirvesi öncesinde,

üyelerine korumacılıkla ilgili bilgi notu gönderdi.

küçülmesinin önüne geçilmesi için çok önemli olduğunu belirtti.

G20 zirvesinin Sonuç Bildirgesi’nin orijinal metni için:6

Fransa, 3 Nisan 2009 tarihinde Doha Kalkınma Gündemi Küresel Vakıf Fonu’na (Doha Development Agenda Global Trust Fund - DDAGTF) ve Gelişmiş Entegre Çerçeve programına 2 milyon Euro hibe edeceğini açıkladı. Bu hibelerin, gelişmekte olan ve az gelişmiş ülkelerin DTÖ’de etkin bir şekilde müzakere sürecini sürdürmeleri ve DTÖ anlaşmalarını uygulamaları için kullanılacak. Bu çalışmalarla birlikte, dünyanın en fakir ülkelerinin ticaret çıkarlarının korunması ve gelişme ihtiyaçlarının sağlaması hedefleniyor.7

DTÖ Genel Direktörü Pascal Lamy, 14 Nisan 2009 tarihinde, Ticaret Politikaları Gözden Geçirme Birimi’ne finansal krizin ticarete olan etkisi üzerine sunduğu raporda, ekonomik büyümeyi tekrar canlandırmaya yapılacak en büyük katkının Doha Kalkınma Gündemi’nin tamamlanması olacağını söyledi. Doha Kalkınma Gündemi’nin toplu bir canlandırma paketi görevi göreceğini söyleyen Lamy, ticari çıkarları korumak ve artan korumacı politikaların önüne geçmek için de gündeme ihtiyaç olduğunu belirtti. Raporun tam metni için: 8

DTÖ Genel Konseyi, 30 Nisan 2009 tarihinde Genel Direktör Pascal Lamy’yi, oybirliğiyle ikinci kez aynı göreve atadı. Lamy’nin 4 yıl sürecek ikinci dönemi, 1 Eylül 2009 tarihinde başlayacak. Lamy, görevini Eylül 2005’ten beri sürdürüyor.9

II. AB- BUSINESSEUROPE-Türkiye

3 Şubat 2009 tarihli BUSINESSEUROPE Uluslararası İlişkiler Komitesi’nde DTÖ’nün krizde oynadığı rol ve Kore STA’sı öne çıkan konular oldu. Avrupa Komisyonu Ticaret Genel Müdürlüğü’nden Peter Balas, medyanın Doha süreci hakkında çok karamsar bir tablo çizdiğini belirterek, Davos’taki görüşmelerde bu süreçle ilgili ilerleme sağlandığını kaydetti. Hali hazırda ABD’nin Doha sürecinde çok etkin olmaması nedeniyle, Arjantin, Güney Afrika, Hindistan gibi ülkelerin daha kritik açıklamalarda bulunabildikleri kaydedildi. Önümüzdeki günlerde, kurallar, tarım dışı ürünlerin pazar erişimi gibi konularda teknik müzakerelerin devam edeceği belirtildi. 10

BUSINESSEUROPE, G20 Zirvesi öncesinde, 18 Mart 2009 tarihinde Londra’da düzenlenen iş zirvesi öncesi üyelerine bir bilgi notu gönderdi.

G20 zirvesinin, şirketlerin finansmana erişimlerini kolaylaştırmak için neler yapılabileceği konusunun ele alındığı belgede, ekonomik canlandırmanın

(4)

S a y f a 4 / 6 S a y ı : 2 0 0 9 - 0 2 5 M a y ı s 2 0 0 9

BUSINESSEUROPE DTÖ’ye ekonomik kriz ve artan korumacılıkla ilgili bir not gönderdi.

DTÖ, AB ticaret politikası değerlendirmesini Nisan ayında yayınladı.

önemine dikkat çekilirken, özellikle korumacı politikalardan kaçınılmasının öneminin altı çiziliyor. Ekonomik canlandırma politikalarının etkinliğini artırmak için, büyük rezervleri bulunan, Çin ve Rusya gibi ülkelerin DTÖ Hükümet Tedarik Anlaşması’na taraf olmalarının ve bu ülkelere kamu-özel sektör işbirliği çerçevesinde teknik yardım yapılmasının önemi vurgulanıyor. G20’nin, Doha turunun tamamlanmasına dikkat çekmesinin yanında, tur tamamlanana kadar geçici bir DTÖ anlaşma yapması teşvik edilirken, anti-damping konusunun da mutlaka ele alınması gerektiği belirtiliyor. Sektör spesifik serbest ticaret anlaşmalarına bağlılığın, tarımda özel bir koruma mekanizması oluşturulmasının ve pamuk teşviklerinin ortadan kaldırılmasının Doha turunun daha çabuk tamamlanması için önemli olduğu da metinde aktarılıyor. Ayrıca, IMF ya da diğer finansal kurumlar tarafından yapılan kurtarma planlarının da DTÖ’nin serbest ticaret kurallarına uygun olmalarının ve korumacılıktan kaçınmalarının gerektiği belirtiliyor.11

BUSINESSEUROPE, DTÖ Genel Direktörü Pascal Lamy’ye gönderilmek üzere hazırlanan, DTÖ’nün ekonomik krizin üstesinden gelme konusundaki rolü hakkındaki bilgi notunu, 26 Mart 2009 tarihinde üyelerine gönderdi.

Bu notta özellikle artan korumacılığın, Doha müzakerelerinin durumunun üzerinde duruluyor. DTÖ’nün serbest ticareti destekleyen ve bütün korumacı politikaların karşısında duran politikalar gütmesinin büyük önem taşıdığı belirtiliyor. Ülkelerin kriz için aldıkları önlemlerin DTÖ yasalarına olan uygunluğunu kontrol etmelerinin de bu açıdan yararlı olacağı vurgulanıyor.

Metinde, Doha sürecinin başarıyla tamamlanmasının da birçok açıdan faydalı olacağının üzerinde duruluyor. Sektör spesifik serbest ticaret anlaşmaları, tarımda özel bir koruma mekanizması oluşturulmasının ve pamuk teşviklerinin ortadan kaldırılması, öneriler olarak yer alıyor. Buna ek olarak, yeni korumacı önlemler alınmasını engelleyecek ve Doha süreci tamamlanana kadar geçerliliği olacak anlaşmaların imzalanması öngörülüyor. Serbest ticaret ve düzenleyici önlemleri dengeleyecek politikaları ortaya çıkmasının da gerekliliğinin altı çiziliyor. 12

DTÖ, AB’nın son iki yıldaki ticaret politikası performansıyla ilgili değerlendirme raporunu Nisan ayında yayınladı. Raporda özellikle “yapısal reformların devamı”nın altı çizilirken, gelişmekte olan ülkelerin uluslararası ticaret sistemine bütünleştirilmesi konusunda AB’nin oynadığı rol olumlu karşılanıyor. Ortak Tarım Politikası’nın revize edilmesinin faydaları da raporda yer alırken, bu alandaki reformların devam etmesi çağrısında bulunuluyor. Tek Pazar politikasının bulunmaması nedeniyle eleştirilen sektörler arasında turizm, perakende, inşaat sektörleri olarak ifade ediliyor..

Raporda yer alan bir diğer önemli konu ise, AB’nin serbest ticaret anlaşmaları konusunda seçici davranması. Ticaret anlaşmalarında belirli bölgelerin seçilmesi nedeniyle AB eleştirilirken, çok taraflı işbirliklerinin artırılmasının yararlı olduğu belirtiliyor. Ticaret politikası gözden geçirme mekanizması, DTÖ’nün “şeffaflık” konusundaki en önemli çalışması olarak

(5)

S a y f a 5 / 6 S a y ı : 2 0 0 9 - 0 2 5 M a y ı s 2 0 0 9

Türkiye, Şili ile serbest ticaret müzakerelerini tamamladı.

Hindistan, pamuk ipliği ithalatına kilogram başına getirilen 1 dolarlık ek mali yükümlülüğü nedeniyle Türkiye'yi ikinci kez DTÖ'ye şikayet etti.

da değerlendiriliyor.13 14

Türkiye, krizde Güney Amerika'yla ticari ilişkilerini artırmak için harekete geçti. Şili'yle 2004 yılından beri görüşmeleri devam eden "serbest ticaret"

müzakereleri 30 Mart 2009 itibariyle tamamlandı. Anlaşmaya göre iki ülke arasında ticarete konu olan ürünlerin yüzde 98'i gümrüksüz olacak, kalan yüzde 2'lik kısım için ise 6 yıllık bir süreçte indirim süreci devreye girecek.

Şili, özellikle meyve ve şarap ihracatında dünyada iddialı ülkeler arasında bulunuyor. Şili adına anlaşmayı imzalayan Carlos Furche, Türk işadamlarını ülkesine davet etti. Şarap ve meyve gibi alanlarda Türkiye'ye ihracat

yapmaya istekli olduklarını belirten Furche, Türk işadamlarını her anlamda ülkelerinde görmek istediklerine vurgu yaptı. Tüm sektörlerde yatırım yapmaya müsait bir yapıları olduğunu ifade eden Furche, Şili'nin doğal kaynaklar açısından zenginliğine de dikkat çekti.15

AB ile gerçekleştirilen gümrük birliğine uyum amacıyla tekstil ve hazır giyim ithalatına uygulanan kotalar nedeniyle Türkiye'yi Dünya Ticaret Örgütü (DTÖ) nezdinde mahkûm ettiren Hindistan, pamuk ipliği ithalatına kilogram başına getirilen 1 dolarlık ek mali yükümlülüğü de DTÖ gündemine götürdü.

Hindistan, yerli üreticiyi korumak amacıyla geçen yıl Temmuz ayından itibaren pamuk ipliği ithalatında getirilen kg başına 1 dolarlık ek mali yükümlük nedeniyle, 6 Mart 2009 tarihinde DTÖ'ye başvurarak, "Korunma Önlemleri Anlaşması" uyarınca danışma talebinde bulundu. Pamuk ipliği ihracatçısı olarak bu uygulamadan olumsuz etkilendiğini belirten Hindistan, Türkiye'nin uyguladığı ek mali önlem hakkında görüş alış verişinde bulunarak anlaşmaya varılması için DTÖ nezdinde danışma istedi. İki ülke yetkilileri, DTÖ prosedürü çerçevesinde karşılıklı görüşlerini savunacak.

Önemli bir tekstil ve konfeksiyon ihracatçısı durumunda olan Türkiye, sahip olunan pamuk ipliği kapasitesini korumak amacıyla, açılan korunma önlemi soruşturması sonucunda, "ithalat artışının ve ithalatın gerçekleşme koşullarının yerli üretimde neden olduğu ciddi zarar ve ciddi zarar tehdidinin ortadan kaldırılabilmesini teminen" geçen yıl 15 Temmuz'dan geçerli olmak üzere pamuk ipliği ithalatında ek mali yükümlülük getirmişti.

Resmi Gazete'nin 21 Ekim 2008 tarihli sayısında yayımlanan kararı uyarınca, 15 Temmuz 2008'den itibaren bir yıl süreyle pamuk ipliği ithalatında kg başına en az 0,35 dolar, en çok da 1 dolar olmak üzere yüzde 20 oranında ek mali yükümlülük uygulanacak. Yüzde 20'lik bu oran, 2011 yılının Temmuz ayına kadar her yıl yüzde 1 oranında düşürülecek ve 15 Temmuz 2010-14 Temmuz 2011 arasında kg başına en çok 0,90 en az 0,31 dolar olarak ödenecek. Söz konusu korunma önlemi, sadece Hindistan'a değil, pamuk ipliği ithalatı yapılan bütün ülkelere yönelik uygulanırken, toplam ithalattaki payı yüzde 35'e yakın olan Hindistan, "menfaatinin zedelendiğini" öne sürüyor.16

(6)

S a y f a 6 / 6 S a y ı : 2 0 0 9 - 0 2 5 M a y ı s 2 0 0 9

1 http://www.wto.org/english/news_e/sppl_e/sppl112_e.htm

2 http://www.wto.org/english/news_e/pres09_e/pr554_e.pdf

3 http://www.referansgazetesi.com/haber.aspx?HBR_KOD=117698&KTG_KOD=265

4 http://www.wto.org/english/tratop_e/tpr_e/tp312_e.htm

5 http://www.wto.org/english/news_e/news09_e/acc_bih_19mar09_e.htm

6 http://www.g20.org/Documents/final-communique.pdf

7 http://www.wto.org/english/news_e/pres09_e/pr555_e.htm

8 http://www.wto.org/english/news_e/news09_e/trdev_14apr09_e.htm

9 http://www.wto.org/english/news_e/news09_e/tnc_chair_report_29apr09_e.htm

10 BUSINESSEUROPE Notları

11 BUSINESSEUROPE Notları

12 BUSINESSEUROPE Bilgi Notu, G20 Business Event, London, 18 March

13 Kriter Dergisi, Sayı 35, Mayıs 2009, s. 46

14

http://europa.eu/rapid/pressReleasesAction.do?reference=IP/09/544&format=HTML&aged=

0&language=EN&guiLanguage=en

15 http://www.referansgazetesi.com/haber.aspx?HBR_KOD=119898&KTG_KOD=480

16 http://www.referansgazetesi.com/haber.aspx?HBR_KOD=119395

Referanslar

Benzer Belgeler

DTÖ’nün bakanlar düzeyinde en uzun süren toplant ısı olduğu belirtilen son görüşmelerin, 2001’de başlayan ve “Doha Turu” olarak adland ırılan müzakere sürecine

5 Kasım 1999 tarihinde, 43 yaşında Koreli bir köylü ülkesinden kalktı, İsviçre'ye GATT'ın merkezinin bulundu ğu Cenevre'ye kadar gitti; GATT'ın genel merkez binasının

DTÖ kuralları geleneksel olarak hassas sektörler olarak kabul edilen tarım malları ticareti ve tekstil ve.. konfeksiyon ürünlerini

Bunun için AB’nin öncelikle ikili ve bölgesel ticaret anlaşmalarını tekrardan gözden geçirmesi, ve daha önce kalkınma ve yakın çevre ülkeleri odaklı

Buna karşılık, toplantıya konuk konuşmacı olarak katılan AB Komisyonu Ticaret Genel Direktörü Yardımcısı Peter Balas, ABD Yönetimi’nde, DTÖ Doha Kalkınma

Ortak Pazar (Tarifelerin ortadan kaldırılması + Ortak Dış Tarife + Üretim. Faktörlerinin Dolaşımı) Gümrük Birliği

Pazara giriş engeli niteliği taşıyan uygulamalar, genel olarak Dünya Ticaret Örgütü (DTÖ)/Tarifeler ve Ticaret Genel Anlaşması (GATT) gibi çok taraflı ticaret

Belirtmek gerekir ki, Dünya Ticaret Örgütü (DTÖ) kurallarına göre şekillenen ve DTÖ çatısı altında yapılan ticaret müzakerelerine dayanan çok taraflı