• Sonuç bulunamadı

TEFSİR T.C. Millî Eğitim Bakanlığı Din Öğretimi Genel Müdürlüğü

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2022

Share "TEFSİR T.C. Millî Eğitim Bakanlığı Din Öğretimi Genel Müdürlüğü"

Copied!
11
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

T.C. Millî Eğitim Bakanlığı Din Öğretimi Genel Müdürlüğü

DİN ÖĞRETİMİ GENEL MÜDÜRLÜĞÜ

11 11

KAZANIM TESTİ

Ankara, 2022

SI N IF

Anadolu İmam Hatip Lisesi Meslek Dersleri

TEFSİR

3. ünite

sor u

37

(2)

T.C. Millî Eğitim Bakanlığı Din Öğretimi Genel Müdürlüğü

DİN ÖĞRETİMİ GENEL MÜDÜRLÜĞÜ

1. “…Fecrin beyaz ipi siyah ipinden sizin için ayırt edilir hale gelinceye kadar yiyin için…” (Bakara suresi, 187. ayet.) ayeti konusundaki bazı yanlış anlamalar Hz. Peygamber’e sorulunca o, beyaz ipliğin "şafağın aydınlığı", siyah ipliğin de “gecenin karanlığı" mea- linde olduğunu söylemiştir.

Hz. Peygamber’in yukarıdaki ayetle ilgili açıklamaları onun hangi tür tefsirine örnektir?

A) Genel anlamı olan ayetleri sınırlandırma

B) Anlama zorluğu olan ayetleri açıklama C) Özel anlamı olan ayetleri genelleştirme D) Kendisine sorulan soruya cevap verme E) Anlamı bilinmeyen bir ifadeyi açıklama

2. Kur’an-ı Kerim’de geçen “Bu, Hacc-ı Ekber gününde Allah ve Resulünden insanlara bir bildiridir: Allah ve Resulü müşriklerden uzaktır…” (Tevbe suresi, 3.

ayet.) ifadesiyle ilgili olarak Hz. Ali, buradaki “Hacc-ı Ekber günü”nün hangi gün olduğunu Hz. Peygam- ber’e sormuştur.

Hz. Peygamber’in bu soruya cevap vererek yaptığı tefsir aşağıdakilerden hangisidir?

A) Her haftanın Cuma günü B) Ramazan Bayramı’nın ilk günü

C) Kurban Bayramı’nın ilk günü D) Dinî bayramlar öncesi arife günü E) Kıyamet sonrası mahşer günü

4. “İman edenler ve imanlarına zulüm bulaştırma- yanlar, işte onlar güven içindedir ve doğru yolu bulan onlardır.” (En’âm suresi, 82. ayet.) ayeti nazil olunca sahabiler “Hangimiz kendine zulmetmez ki?” diyerek üzüldüler. Peygamber Efendimiz; onlara ayeti yanlış anladıklarını, “imanlarına zulüm bulaştır- mayanlar” ifadesinin “Allah’a ortak koşmayanlar”

anlamına geldiğini söyledi ve “Lokman’ın oğluna

‘Yavrum, Allah’a ortak koşma. Çünkü Allah’a ortak koşmak (şirk) büyük zulümdür.’ (Lokman suresi, 13. ayet.) diye öğüt verdiğini hiç duymadınız mı?”

buyurdu.(Buhârî, Îmân, 23; Müslim, Îmân, 197.) Aşağıdakilerden hangisi Hz. Peygamber’in Allah’a ortak koşmak hakkında yaptığı tefsiri destekleyen ayetlerden biridir?

A) “De ki: ‘Rabbim ancak açık ve gizli çirkin işleri, günahı, haksız saldırıyı, hakkında hiçbir delil indirmediği herhangi bir şeyi Allah’a ortak koşmanızı ve Allah’a karşı bilmediğiniz şeyleri söylemenizi haram kılmıştır.” (A’râf suresi, 33.

ayet.)

B) “İşte bu, Allah'ın doğru yoludur. Kullarından dilediğini o doğru yola iletir. Eğer onlar Allah'a ortak koşsalardı, yaptıkları bütün amelleri boşa giderdi.” (En’âm suresi, 88. ayet.)

C) “Baksana, gemiye bindikleri zaman, dini yalnız Allah’a has kılarak O'na yalvarırlar. Fakat onları salimen karaya çıkarınca bir bakarsın ki, Allah'a ortak koşmaktadırlar.” (Ankebût suresi, 65.

ayet.)

D) “Allah, kendisine ortak koşulmasını asla bağışlamaz; bundan başkasını, (günahları) dilediği kimse için bağışlar. Allah'a ortak koşan kimse korkunç bir günah işlemiş olur.” (Nisâ suresi, 48. ayet.)

E) "Siz beni Allah'ı inkâr etmeye ve bence hiç ilimde yeri olmayan şeyleri O'na ortak koşmaya davet ediyorsunuz. Ben ise sizi o çok güçlü ve çok bağışlayıcı olan Allah'a davet ediyorum."

(Mü’min suresi, 42. ayet.) 3. “Namazlara ve orta namaza devam edin. Allah’a say-

gı ve bağlılık içinde namaz kılın.” (Bakara suresi, 238.

ayet.) ayetinde geçen “orta namaz”ı, Peygamberimiz

“Orta namaz ikindi namazıdır.” (Tirmizî, Kitâbu’t-Tef- sîr, 3.) şeklinde tefsir etmiştir.

Hz. Peygamber’in bu ayetle ilgili tefsiri onun hangi tür tefsirine örnek gösterilmektedir?

A) Kendisine sorulan soruya cevap verme

B) Anlamı kapalı olan bir ifadeyi açıklama C) Anlama zorluğu olan ayetleri açıklama D) Genel anlamı olan ayetleri sınırlandırma E) Özel anlamı olan ayetleri genelleştirme

(3)

T.C. Millî Eğitim Bakanlığı Din Öğretimi Genel Müdürlüğü

DİN ÖĞRETİMİ GENEL MÜDÜRLÜĞÜ

1. “…Fecrin beyaz ipi siyah ipinden sizin için ayırt edilir hale gelinceye kadar yiyin için…” (Bakara suresi, 187. ayet.) ayeti konusundaki bazı yanlış anlamalar Hz. Peygamber’e sorulunca o, beyaz ipliğin "şafağın aydınlığı", siyah ipliğin de “gecenin karanlığı" mea- linde olduğunu söylemiştir.

Hz. Peygamber’in yukarıdaki ayetle ilgili açıklamaları onun hangi tür tefsirine örnektir?

A) Genel anlamı olan ayetleri sınırlandırma

B) Anlama zorluğu olan ayetleri açıklama C) Özel anlamı olan ayetleri genelleştirme D) Kendisine sorulan soruya cevap verme E) Anlamı bilinmeyen bir ifadeyi açıklama

2. Kur’an-ı Kerim’de geçen “Bu, Hacc-ı Ekber gününde Allah ve Resulünden insanlara bir bildiridir: Allah ve Resulü müşriklerden uzaktır…” (Tevbe suresi, 3.

ayet.) ifadesiyle ilgili olarak Hz. Ali, buradaki “Hacc-ı Ekber günü”nün hangi gün olduğunu Hz. Peygam- ber’e sormuştur.

Hz. Peygamber’in bu soruya cevap vererek yaptığı tefsir aşağıdakilerden hangisidir?

A) Her haftanın Cuma günü B) Ramazan Bayramı’nın ilk günü

C) Kurban Bayramı’nın ilk günü D) Dinî bayramlar öncesi arife günü E) Kıyamet sonrası mahşer günü

4. “İman edenler ve imanlarına zulüm bulaştırma- yanlar, işte onlar güven içindedir ve doğru yolu bulan onlardır.” (En’âm suresi, 82. ayet.) ayeti nazil olunca sahabiler “Hangimiz kendine zulmetmez ki?” diyerek üzüldüler. Peygamber Efendimiz; onlara ayeti yanlış anladıklarını, “imanlarına zulüm bulaştır- mayanlar” ifadesinin “Allah’a ortak koşmayanlar”

anlamına geldiğini söyledi ve “Lokman’ın oğluna

‘Yavrum, Allah’a ortak koşma. Çünkü Allah’a ortak koşmak (şirk) büyük zulümdür.’ (Lokman suresi, 13. ayet.) diye öğüt verdiğini hiç duymadınız mı?”

buyurdu.(Buhârî, Îmân, 23; Müslim, Îmân, 197.) Aşağıdakilerden hangisi Hz. Peygamber’in Allah’a ortak koşmak hakkında yaptığı tefsiri destekleyen ayetlerden biridir?

A) “De ki: ‘Rabbim ancak açık ve gizli çirkin işleri, günahı, haksız saldırıyı, hakkında hiçbir delil indirmediği herhangi bir şeyi Allah’a ortak koşmanızı ve Allah’a karşı bilmediğiniz şeyleri söylemenizi haram kılmıştır.” (A’râf suresi, 33.

ayet.)

B) “İşte bu, Allah'ın doğru yoludur. Kullarından dilediğini o doğru yola iletir. Eğer onlar Allah'a ortak koşsalardı, yaptıkları bütün amelleri boşa giderdi.” (En’âm suresi, 88. ayet.)

C) “Baksana, gemiye bindikleri zaman, dini yalnız Allah’a has kılarak O'na yalvarırlar. Fakat onları salimen karaya çıkarınca bir bakarsın ki, Allah'a ortak koşmaktadırlar.” (Ankebût suresi, 65.

ayet.)

D) “Allah, kendisine ortak koşulmasını asla bağışlamaz; bundan başkasını, (günahları) dilediği kimse için bağışlar. Allah'a ortak koşan kimse korkunç bir günah işlemiş olur.” (Nisâ suresi, 48. ayet.)

E) "Siz beni Allah'ı inkâr etmeye ve bence hiç ilimde yeri olmayan şeyleri O'na ortak koşmaya davet ediyorsunuz. Ben ise sizi o çok güçlü ve çok bağışlayıcı olan Allah'a davet ediyorum."

(Mü’min suresi, 42. ayet.) 3. “Namazlara ve orta namaza devam edin. Allah’a say-

gı ve bağlılık içinde namaz kılın.” (Bakara suresi, 238.

ayet.) ayetinde geçen “orta namaz”ı, Peygamberimiz

“Orta namaz ikindi namazıdır.” (Tirmizî, Kitâbu’t-Tef- sîr, 3.) şeklinde tefsir etmiştir.

Hz. Peygamber’in bu ayetle ilgili tefsiri onun hangi tür tefsirine örnek gösterilmektedir?

A) Kendisine sorulan soruya cevap verme

B) Anlamı kapalı olan bir ifadeyi açıklama C) Anlama zorluğu olan ayetleri açıklama D) Genel anlamı olan ayetleri sınırlandırma E) Özel anlamı olan ayetleri genelleştirme

T.C. Millî Eğitim Bakanlığı Din Öğretimi Genel Müdürlüğü

DİN ÖĞRETİMİ GENEL MÜDÜRLÜĞÜ

5. Kur’an’ın ilk muhatapları olan Müslümanların dili Arapça idi. Onlar; Kur’an'ın ne dediğini anlıyor, anla- madıkları ayetleri Peygamberimize soruyor, ayetle- rin nasıl uygulanacağını da ondan görüyorlardı. Hz.

Peygamber, tebliğ ve tebyin görevleri kapsamında ihtiyaç duyulduğunda Kur’an ayetleri hakkında sözlü açıklamalar yapıyordu. Ancak onun Kur’an’ı tefsir etmesi sadece sözlü açıklamalar yapması suretiyle değil aynı zamanda ortaya koyduğu fiilî tefsir yoluyla da gerçekleşmiştir.

Aşağıdakilerden hangisi Hz. Peygamber’in fiili tefsirine örnek gösterilmektedir?

A) “Orta namaz”ı, “ikindi namazı” diye tefsir etmesi

B) B) Genel anlamlı olan yiyecek yasaklamasını tahsis etmesi

C) “Beyaz iplik”i, “şafağın aydınlığı” diye tefsir etmesi

D) Hac ibadetiyle ilgili uygulama şeklini göstermesi

E) “Hacc-ı Ekber” günü hakkındaki soruyu cevaplaması

6. I. Kur’an tefsiri sözlü yolla aktarılmayı sürdürmüştür.

II. Mevâlî, tefsir hareketinde büyük bir rol almıştır.

III. İsrailiyat bilgisi tefsirde kullanılmaya başlanmıştır.

IV. Kur’an’ın tamamı değil bazı ayetleri tefsir edilmiş- V. Şehirlerin ismiyle anılan tefsir ekolleri oluşmuştur.tir.

Tabiîn Dönemi tefsiriyle ilgili yukarıdaki yargılardan hangileri yanlıştır?

A) I ve IV B) II ve III C) III ve IV D) IV ve V E) I, II ve III

7. Tefsir ilminin tarihî süreçteki gelişimi hakkında bilgi sahibi olmak isteyen Kadir, okuduğu Tefsir Tarihi ki- tabında şu ifadelere rastlar: “Ayetlerin yorumlanma- sında Kur’an’ın Kur’an’la tefsirini, konuyla ilgili diğer ayetleri ve Peygamberimizin söz ve uygulamalarını esas almışlardır. Ayet ve surelerin nüzul sebeplerine vâkıf olmaları onları tefsir tarihinde ayrıcalıklı bir ko- numa taşımıştır. Ayetlerin kelime ve terkiplerindeki manalarını açıklamaları önemlidir. Ayetler hakkında yaptıkları açıklamalar kendi dönemlerinde tedvin edilmemiştir.”

Kadir’in okuduğu bu ifadeler tefsir tarihinin hangi döneminin özelliklerini yansıtmaktadır?

A) Sahabe

B) Tâbiîn C) Tebeu't-tâbiîn D) Müteahhirîn E) Çağdaş

8. Sahabe, Kur’an ayetleriyle ilgili aynı düzeyde bilgiye sahip değildi. İçlerinden bazı isimler Kur’an tefsiri hakkındaki bilgileriyle diğerlerinden daha öndeydi.

Bu farklılaşmanın nedeni ile ilgili olarak;

I. Nüzul sebeplerine vâkıf olma II. Peygamberimizin sohbetine katılma III. Kur’an’ı yazma

IV. Dilin inceliklerini bilme V. Hicrette bulunma

yargılarından hangilerine ulaşılamaz?

A) I ve IV B) II ve III C) III ve IV

D) III ve V E) IV ve V

(4)

T.C. Millî Eğitim Bakanlığı Din Öğretimi Genel Müdürlüğü

DİN ÖĞRETİMİ

GENEL MÜDÜRLÜĞÜ 11. Tabiîn Dönemi tefsirinin ayırıcı özelliklerinden birisi de tefsir çalışmalarında İsrailiyat denilen bilgi türüne yer verilmesidir. İsrailiyat, İslami kaynaklar dışında Yahudi ve Hristiyan kaynaklarından nakledilen efsa- ne, kıssa, haber veya bilgi anlamına gelmektedir.

Bu tür bilgilerle ilgili,

I. İnanç konusunda Müslümanları bilinçlendirir.

II. Kur’an’ın bütün ayetlerinde kaynak alınmıştır.

III. İslam’ın esaslarıyla çelişenler tasvip edilmez.

IV. İbadet ve muamelat hakkında detaylar sunar.

V. Peygamber kıssalarında daha çok kullanılmıştır.

yargılardan hangileri doğrudur?

A) I ve II B) I ve III C) II ve IV

D) III ve V E) IV ve V

10. Temeli sahabenin tefsir konusunda önde gelen şahsiyetlerinden biri olan Abdullah İbn Mesud’a dayanan tefsir ekolüdür. Ekolün önde gelen müfes- sirleri arasında İbrahim en-Nehâî, Hammad, Alkame ve Mesrûk b. el-Ecdâ’ gibi isimler yer almaktadır. Bu ekol; tefsirde nakil/rivayet yanında dirayet yönte- mini kullanmış, fıkıhta da tefsirde de re’y ve kıyasa önem vermiştir. Akli çıkarımlara ve ictihada öncülük ettiği için İslami ilimler tarihinde aynı zamanda “Irak re’y ekolü” olarak tanınmıştır.

Hakkında bilgi verilen tâbiîn tefsir ekolü aşağıdakilerden hangisidir?

A) Mekke B) Medine

C) Kûfe D) Bağdat E) Basra

12. Tefsirle ilgili rivayetler üç aşamada tedvin edilmiştir:

İlk aşama, Hz. Peygamber ve sahabe dönemidir. Bu dönemde ---- yazılmasına önem verilmiş, diğer bil- gilerin onunla karışması önlenmiştir. İkinci aşamada hadis sahifeleri ve ezberlenen diğer rivayetler çeşitli mecmualarda toplanmaya başlanmış, tefsirle ilgili rivayetler hadis kitaplarında ‘’----’’ bölümlerinde toplanmıştır. Üçüncü aşama ise Tâbiîn Dönemi’nin sonlarından itibaren başlayan Tedvin Dönemi’dir.

Bu dönemde tefsir rivayetleri yanında konuyla ilgili diğer bilgiler de bir araya getirilerek Kur’an ---- tefsir edilmiştir.

Metindeki boşluklara sırasıyla hangi ifadeler getirilmelidir?

A) Kur’an’ın- Kitâbu’t-Tefsîr - sözlü olarak B) Hadisin- Kitâbu’l-Hadîs- hadis yoluyla

C) Kur’an’ın- Kitâbu’t-Tefsîr- baştan sona D) Fıkhın- Kitâbu’l-Fıkh- sözlü olarak E) Hadisin- Kitâbu’l-Hadîs- baştan sona 9. Tefsirde şöhret bulmuş en önemli isimlerden biridir.

Yaşadığı dönemde “Tercümânü’l-Kur’ân” vasfını kazanan bu sahabi Hz. Peygamber’in “Allahım onu dinde fakih kıl ve ona te’vili öğret!” duasına mazhar olmuştur. Tefsirle ilgili rivayetleri oldukça fazladır ve öğrencileri vasıtasıyla Mekke tefsir ekolünün öncüsü kabul edilir. Onun tefsir rivayetleri bütün tefsir kitaplarına katkı sağlamıştır.

Sahabe döneminde tefsir alanında öne çıkan bu isim aşağıdakilerden hangisidir?

A) Ali b. Ebû Tâlib B) Hz. Ömer C) Übey b. Ka’b D) Abdullah b. Mesud

E) Abdullah b. Abbas

(5)

T.C. Millî Eğitim Bakanlığı Din Öğretimi Genel Müdürlüğü

DİN ÖĞRETİMİ

GENEL MÜDÜRLÜĞÜ 11. Tabiîn Dönemi tefsirinin ayırıcı özelliklerinden birisi de tefsir çalışmalarında İsrailiyat denilen bilgi türüne yer verilmesidir. İsrailiyat, İslami kaynaklar dışında Yahudi ve Hristiyan kaynaklarından nakledilen efsa- ne, kıssa, haber veya bilgi anlamına gelmektedir.

Bu tür bilgilerle ilgili,

I. İnanç konusunda Müslümanları bilinçlendirir.

II. Kur’an’ın bütün ayetlerinde kaynak alınmıştır.

III. İslam’ın esaslarıyla çelişenler tasvip edilmez.

IV. İbadet ve muamelat hakkında detaylar sunar.

V. Peygamber kıssalarında daha çok kullanılmıştır.

yargılardan hangileri doğrudur?

A) I ve II B) I ve III C) II ve IV

D) III ve V E) IV ve V

10. Temeli sahabenin tefsir konusunda önde gelen şahsiyetlerinden biri olan Abdullah İbn Mesud’a dayanan tefsir ekolüdür. Ekolün önde gelen müfes- sirleri arasında İbrahim en-Nehâî, Hammad, Alkame ve Mesrûk b. el-Ecdâ’ gibi isimler yer almaktadır. Bu ekol; tefsirde nakil/rivayet yanında dirayet yönte- mini kullanmış, fıkıhta da tefsirde de re’y ve kıyasa önem vermiştir. Akli çıkarımlara ve ictihada öncülük ettiği için İslami ilimler tarihinde aynı zamanda “Irak re’y ekolü” olarak tanınmıştır.

Hakkında bilgi verilen tâbiîn tefsir ekolü aşağıdakilerden hangisidir?

A) Mekke B) Medine

C) Kûfe D) Bağdat E) Basra

12. Tefsirle ilgili rivayetler üç aşamada tedvin edilmiştir:

İlk aşama, Hz. Peygamber ve sahabe dönemidir. Bu dönemde ---- yazılmasına önem verilmiş, diğer bil- gilerin onunla karışması önlenmiştir. İkinci aşamada hadis sahifeleri ve ezberlenen diğer rivayetler çeşitli mecmualarda toplanmaya başlanmış, tefsirle ilgili rivayetler hadis kitaplarında ‘’----’’ bölümlerinde toplanmıştır. Üçüncü aşama ise Tâbiîn Dönemi’nin sonlarından itibaren başlayan Tedvin Dönemi’dir.

Bu dönemde tefsir rivayetleri yanında konuyla ilgili diğer bilgiler de bir araya getirilerek Kur’an ---- tefsir edilmiştir.

Metindeki boşluklara sırasıyla hangi ifadeler getirilmelidir?

A) Kur’an’ın- Kitâbu’t-Tefsîr - sözlü olarak B) Hadisin- Kitâbu’l-Hadîs- hadis yoluyla

C) Kur’an’ın- Kitâbu’t-Tefsîr- baştan sona D) Fıkhın- Kitâbu’l-Fıkh- sözlü olarak E) Hadisin- Kitâbu’l-Hadîs- baştan sona 9. Tefsirde şöhret bulmuş en önemli isimlerden biridir.

Yaşadığı dönemde “Tercümânü’l-Kur’ân” vasfını kazanan bu sahabi Hz. Peygamber’in “Allahım onu dinde fakih kıl ve ona te’vili öğret!” duasına mazhar olmuştur. Tefsirle ilgili rivayetleri oldukça fazladır ve öğrencileri vasıtasıyla Mekke tefsir ekolünün öncüsü kabul edilir. Onun tefsir rivayetleri bütün tefsir kitaplarına katkı sağlamıştır.

Sahabe döneminde tefsir alanında öne çıkan bu isim aşağıdakilerden hangisidir?

A) Ali b. Ebû Tâlib B) Hz. Ömer C) Übey b. Ka’b D) Abdullah b. Mesud

E) Abdullah b. Abbas

T.C. Millî Eğitim Bakanlığı Din Öğretimi Genel Müdürlüğü

DİN ÖĞRETİMİ GENEL MÜDÜRLÜĞÜ

13. Kendisinden önce tefsir ilmiyle ilgilenenlerin tefsir- leri hem kısmidir hem de tamamı günümüze ulaş- mamıştır. O; ayeti ayetle tefsir etmiş, rivayet ve dira- yet yöntemini birlikte kullanmış, İmam Mâtürîdî gibi sistematik ve kapsayıcı olmasa da akli tefsir yönte- mini kullanan ilk müfessir kabul edilmiştir. Kendisine atfedilen eserler onun nâsih-mensuh, muhkem-mü- teşâbih, vücûh-nezâir gibi tefsir ilminin ana mesele- leriyle ilgilendiğini ve bu konularda kitap yazarak bu ilmin inşasında önemli rol oynadığını göstermekte- dir. Kur’an-ı Kerim’i baştan sona tefsir eden ilk yazılı kitap onun kaleme aldığı Kitabu’t-Tefsiri’l-Kebir’dir.

Ayrıca eş sesli ve eş anlamlı kelimeleri açıklayan el-Eşbâh ve’n-Nezâir adlı eseriyle Kur’an’daki ahkâm ayetlerinin açıklamasının yer aldığı Kitâbu Tefsiru'l Hamsi Mi'e Aye adlı eseri günümüze ulaşmıştır.

Yukarıdaki metinde hakkında bilgi verilen müfessir kimdir?

A) İbn Cerîr et-Taberî B) Ali b. Ebi Talha C) Süfyân es-Sevrî D) Abdullah İbn Abbas

E) Mukatil b. Süleyman

15. Dirayet tefsirinin alt kollarından biridir. Müslümanlar arasında erken dönemlerde görülen dünyevileşme karşıtı tepki züht ve iç dünyayı arındırma eksenli bir yaşantı ortaya çıkarmış, bu anlayış zamanla Kur’an tefsirinde de içsel/bâtıni yorumlar şeklinde kendini göstermiştir. Bu anlayışı benimseyenlere göre Kur’an’da mevcut kelime, lafız ve cümlelerin ilk bakışta akla gelen dış (zahr-zâhir) anlamlarından başka halka halka genişleyen iç manaları da vardır.

Bu müfessirler; hadis, fıkıh ve kelâm âlimlerinin dil kurallarına, ayet-hadis ve diğer rivayetlere, akıl ve duyu verilerine dayanarak ortaya koydukları tefsir- lerin yanında kendilerine has bir bilgi aracı olarak kabul ettikleri ilham ve manevi tecrübelerine göre Kur’an’ı yorumlamaya çalışmışlardır. Bu tefsire aynı zamanda “İş’ârî Tefsir” adı da verilmiştir. Kuşeyrî’nin Letâifü’l-İşârât bi Tefsîri’l-Kur’ân’ı ve İsmail Hakkı Bursevî’nin Ruhu’l-Beyân adlı tefsirleri bu türün önemli örneklerindendir.

Bu parçada bilgisi verilen tefsir türü aşağıdakilerden hangisidir?

A) Dil bilimsel B) Fıkhi C) Kelami

D) Tasavvufi E) Edebî

14. Müfessirlerin tefsir yaparken tercih ettikleri iki te- mel tarzdan biri rivayet tefsiridir. Rivayet tefsiri tarih boyunca önemini korumuş ve bu tarzı esas alan birçok tefsir kaleme alınmıştır.

Rivayet tefsiri ile ilgili,

I. İlk muhatapların Kur’an’ı nasıl anladıklarını aktarır.

II. Kur’an, hadis, sahabe ve tâbiîn sözlerini kaynak alır.

III. Bu tür tefsirlere ma’kul ve re’y tefsiri adı verilmiştir.

IV. Dil, gramer ve edebiyat gibi konular önemli yer tutar.

V. Taberî’nin Câmiu’l-Beyân’ı önemli örneklerindendir.

yargılardan hangileri yanlıştır?

A) I ve II B) II ve III

C) III ve IV D) IV ve V E) I, II ve IV

16. Sahabe ve tâbiînden birçok müfessir, bu ayetlerin Miraç gecesinde Hz. Peygamber’e vasıtasız olarak indirildiğini nakletmiştir. Kısaltma olarak “Âmener- rasûlü” diye adlandırılmaktadır. Ayetlerin fazileti hakkında Hz. Peygamber “Bakara suresinin sonunda iki ayet vardır ki bir gecede okuyana onlar yeter.”

(Buhârî, “Fezâilü’l Kur’ân”, 10, 27, 34.) buyurmuştur.

Hakkında bilgi verilen bu ayetler aşağıdakilerden hangisidir?

A) Bakara, 183-184. ayetler.

B) Bakara, 254-255. ayetler.

C) Bakara, 282-283. ayetler.

D) Bakara, 285-286. ayetler.

E) Bakara, 300-301. ayetler.

(6)

T.C. Millî Eğitim Bakanlığı Din Öğretimi Genel Müdürlüğü

DİN ÖĞRETİMİ GENEL MÜDÜRLÜĞÜ

17. 12. yüzyılda Hazar Denizi’nin güneyinde yer alan Rey şehrinde doğmuştur. Felsefe, kelam, fıkıh, matema- tik, edebiyat, tıp ve zamanının diğer ilimlerini tahsil etmiş büyük bir müfessirdir. İlminin genişliği Tefsir-i Kebir adıyla da bilinen Mefâtihu’l-Gayb adlı eserinde görülebilir. Eser zamanının çeşitli bilimsel bilgile- rini de içeren bir ansiklopedi niteliğindedir. Kur’an tefsirlerinin en büyüklerinden olan eser Türkçeye de tercüme edilmiştir. O; tefsirinde dirayet metodunu başarıyla uygulamış, kendisinden sonra gelen he- men bütün müfessirlere kaynaklık etmiş ve Kur’an’ı tefsir ederken kendi döneminin mevcut ilimlerinden faydalanıp ilmî tefsir hareketine öncülük etmiştir.

Tefsirinde genellikle dirayet metodunu kullanmış olan müfessir; ayetlerle ilgili rivayetleri, ayetlerin nüzul sebeplerini ve kıraat farklılıklarını zikretmeye de önem vermiştir.

Parçada kendisi ve eseri hakkında bilgi verilen müfessir kimdir?

A) Taberî

B) Fahreddin Râzî C) Zemahşerî D) Mâturîdî E) Kurtubî

19. M. Hamdi Yazır 1878’de Antalya’nın Elmalı ilçesinde dünya geldi. İlk ve orta öğrenimini burada tamamla- dı, hafızlık yaptı. Daha sonra İstanbul’da dinî ilimler, edebiyat, felsefe ve musiki eğitimi aldı. Medreseler- de mantık, usûl-ı fıkıh ve fıkıh; Mülkiye Mektebi’nde vakıf hukuku dersleri verdi. Taberî, Zemahşerî, Râgıb el-İsfahânî, Fahreddin Râzî, Ebû Hayyân el-Endelüsî, Şehâbeddin Mahmûd Âlûsî gibi belli başlı müfes- sirlerin eserlerinden geniş ölçüde faydalanarak kendisine asıl ün kazandıran meşhur tefsiri kaleme aldı. Fıkhi konularda genellikle Hanefi kaynakları ile yetindi. Onun tefsiri; İslam kültürünü temsil eden geleneksel ilmî birikimi (medrese ilimleri) en güzel şekilde yansıtan, bu birikim ile modern bilimler ara- sında köprü kurmayı hedefleyen bir eserdir.

Hakkında bilgi verilen tefsir aşağıdakilerden hangisidir?

A) Kur’an Yolu B) Rûhu’l-Beyân

C) Hak Dini Kur’an Dili D) Hülâsatü’l-Beyân

E) Kur’an-ı Hâkîm ve Meal-i Kerim

18. İtikatta Maturidiyye mezhebinin kurucusu olan Maturidi’nin yazdığı tefsirdir. Mâtürîdî’nin tefsir yön- temi hem nakle hem akla dayanmaktadır. Eserde Hz.

Peygamber, sahabe ve diğer âlimlerden nakledilen rivayetlere başvurulmakla beraber, dirayet yöntemi daha ağır basmaktadır. Eser, dirayet yönteminin ilk ve temel tefsir örneği olarak kabul edilmekte ve aynı yöntemle yazılan diğer tefsirler için hem örnek hem de kaynak teşkil etmektedir. Bu tefsirde kelam, fıkıh ve usul-ü fıkıh konularına ayrı bir önem verildiği görülmektedir.

Yukarıdaki metinde bilgisi verilen bu tefsir aşağıdakilerden hangisidir?

A) Câmiu’l-Beyân B) Mefâtîhu’l-Gayb C) Envâru’t-Tenzil D) Hakâiku’t-Tefsîr

E) Te’vîlâtü’l-Kur’ân

20. 1990’da yayımlanmaya başlanan 14 ciltlik Türkçe tefsirdir. Dili sade ve anlaşılır olan eser, İlmin Işığında Asrın Kur’an Tefsiri adıyla bilinir. Daha çok dirayet tefsiri özelliğine sahip olan eserde bilimsel verilerin kullanılması da diğer ayırt edici bir özelliktir. Tefsir edilen ayetler; ilmî, ahlaki, hukuki, tarihî, psikolojik, sosyal ve ekonomik açıdan ele alınmış, ayetlerin nasihat ve ibret verici yönleri açıklanmıştır. Eserin müellifi; 1932’de Diyarbakır Kulp’ta dünyaya gelmiş, Türkiye ve Mısır’daki çeşitli okullarda on beş yıl boyunca din eğitimi almış, değişik il ve ilçelerde müftülük yapmış, İslami ilimler alanında birçok esere imza atmıştır.

Yukarıda tefsiri ve kendisi hakkında bilgisi verilen müellif kimdir?

A) Celal Yıldırım B) Ömer Nasuhi Bilmen C) M. Hamdi Yazır D) Hasan Basri Çantay E) Hayrettin Karaman

(7)

T.C. Millî Eğitim Bakanlığı Din Öğretimi Genel Müdürlüğü

DİN ÖĞRETİMİ GENEL MÜDÜRLÜĞÜ

17. 12. yüzyılda Hazar Denizi’nin güneyinde yer alan Rey şehrinde doğmuştur. Felsefe, kelam, fıkıh, matema- tik, edebiyat, tıp ve zamanının diğer ilimlerini tahsil etmiş büyük bir müfessirdir. İlminin genişliği Tefsir-i Kebir adıyla da bilinen Mefâtihu’l-Gayb adlı eserinde görülebilir. Eser zamanının çeşitli bilimsel bilgile- rini de içeren bir ansiklopedi niteliğindedir. Kur’an tefsirlerinin en büyüklerinden olan eser Türkçeye de tercüme edilmiştir. O; tefsirinde dirayet metodunu başarıyla uygulamış, kendisinden sonra gelen he- men bütün müfessirlere kaynaklık etmiş ve Kur’an’ı tefsir ederken kendi döneminin mevcut ilimlerinden faydalanıp ilmî tefsir hareketine öncülük etmiştir.

Tefsirinde genellikle dirayet metodunu kullanmış olan müfessir; ayetlerle ilgili rivayetleri, ayetlerin nüzul sebeplerini ve kıraat farklılıklarını zikretmeye de önem vermiştir.

Parçada kendisi ve eseri hakkında bilgi verilen müfessir kimdir?

A) Taberî

B) Fahreddin Râzî C) Zemahşerî D) Mâturîdî E) Kurtubî

19. M. Hamdi Yazır 1878’de Antalya’nın Elmalı ilçesinde dünya geldi. İlk ve orta öğrenimini burada tamamla- dı, hafızlık yaptı. Daha sonra İstanbul’da dinî ilimler, edebiyat, felsefe ve musiki eğitimi aldı. Medreseler- de mantık, usûl-ı fıkıh ve fıkıh; Mülkiye Mektebi’nde vakıf hukuku dersleri verdi. Taberî, Zemahşerî, Râgıb el-İsfahânî, Fahreddin Râzî, Ebû Hayyân el-Endelüsî, Şehâbeddin Mahmûd Âlûsî gibi belli başlı müfes- sirlerin eserlerinden geniş ölçüde faydalanarak kendisine asıl ün kazandıran meşhur tefsiri kaleme aldı. Fıkhi konularda genellikle Hanefi kaynakları ile yetindi. Onun tefsiri; İslam kültürünü temsil eden geleneksel ilmî birikimi (medrese ilimleri) en güzel şekilde yansıtan, bu birikim ile modern bilimler ara- sında köprü kurmayı hedefleyen bir eserdir.

Hakkında bilgi verilen tefsir aşağıdakilerden hangisidir?

A) Kur’an Yolu B) Rûhu’l-Beyân

C) Hak Dini Kur’an Dili D) Hülâsatü’l-Beyân

E) Kur’an-ı Hâkîm ve Meal-i Kerim

18. İtikatta Maturidiyye mezhebinin kurucusu olan Maturidi’nin yazdığı tefsirdir. Mâtürîdî’nin tefsir yön- temi hem nakle hem akla dayanmaktadır. Eserde Hz.

Peygamber, sahabe ve diğer âlimlerden nakledilen rivayetlere başvurulmakla beraber, dirayet yöntemi daha ağır basmaktadır. Eser, dirayet yönteminin ilk ve temel tefsir örneği olarak kabul edilmekte ve aynı yöntemle yazılan diğer tefsirler için hem örnek hem de kaynak teşkil etmektedir. Bu tefsirde kelam, fıkıh ve usul-ü fıkıh konularına ayrı bir önem verildiği görülmektedir.

Yukarıdaki metinde bilgisi verilen bu tefsir aşağıdakilerden hangisidir?

A) Câmiu’l-Beyân B) Mefâtîhu’l-Gayb C) Envâru’t-Tenzil D) Hakâiku’t-Tefsîr

E) Te’vîlâtü’l-Kur’ân

20. 1990’da yayımlanmaya başlanan 14 ciltlik Türkçe tefsirdir. Dili sade ve anlaşılır olan eser, İlmin Işığında Asrın Kur’an Tefsiri adıyla bilinir. Daha çok dirayet tefsiri özelliğine sahip olan eserde bilimsel verilerin kullanılması da diğer ayırt edici bir özelliktir. Tefsir edilen ayetler; ilmî, ahlaki, hukuki, tarihî, psikolojik, sosyal ve ekonomik açıdan ele alınmış, ayetlerin nasihat ve ibret verici yönleri açıklanmıştır. Eserin müellifi; 1932’de Diyarbakır Kulp’ta dünyaya gelmiş, Türkiye ve Mısır’daki çeşitli okullarda on beş yıl boyunca din eğitimi almış, değişik il ve ilçelerde müftülük yapmış, İslami ilimler alanında birçok esere imza atmıştır.

Yukarıda tefsiri ve kendisi hakkında bilgisi verilen müellif kimdir?

A) Celal Yıldırım B) Ömer Nasuhi Bilmen C) M. Hamdi Yazır D) Hasan Basri Çantay E) Hayrettin Karaman

T.C. Millî Eğitim Bakanlığı Din Öğretimi Genel Müdürlüğü

DİN ÖĞRETİMİ GENEL MÜDÜRLÜĞÜ

21. I. Elmalılı tefsiri, geleneksel birikim ile modern bilimler arasında bağ kurmayı hedefler.

II. Hem sureleri hem de Kur’an’ı baştan sona ele alan tefsirler yazılmıştır.

III. Ömer Nasuhi Bilmen’in kaleme aldığı tefsir Hak Dini Kur’an Dili’dir.

IV. İsmail Hakkı Bursevî’nin Rûhu’l-Beyân adlı tefsiri bu alanın önemli bir örneğidir.

V. Celal Yıldırım’ın tefsiri on dört ciltten oluşmakta- dır ve akıcı bir dile sahiptir.

Türkçe tefsir çalışmalarıyla ilgili yukarıda verilen bilgilerden hangileri yanlıştır?

A) I ve II B) I ve III C) II ve V

D) III ve IV E) IV ve V

23. ---- asıl ününü Hak Dini Kur’an Dili tefsiriyle kazan- mıştır. Ona göre Kur’an-ı Kerim hiçbir dile hakkıyla tercüme edilemez. Kur’an’ı tefsir edebilmek için kelimelerin gerçek anlamını belirlemek gerekir.

Kur’an tefsirini bir zaman için geçerli görülen belli ilmî ve felsefi görüşlerin sınırlarına çekerek fikirler ve vicdanlar daraltılmamalıdır. Tefsirde hem ---- hem dirayet metodunu kullanan müfesirimiz İbn Cerîr et-Taberî, Zemahşerî, Râgıb el-İsfahânî, Fahreddin er-Râzî, Ebû Hayyân el-Endelüsî, Şehâbeddin Mah- mûd el-Âlûsî gibi belli başlı müfessirlerin eserlerin- den geniş ölçüde faydalanmıştır.

Metinde boş bırakılan yerlere hangi ifadeler konulmalıdır?

A) Ömer Nasuhi Bilmen-fıkhi B) Celal Yıldırım-dil bilimsel C) M. Hamdi Yazır-rivayet D) Ömer Nasuhi Bilmen-rivayet

E) M. Hamdi Yazır-dil bilimsel

22. Kur’an-ı Kerim’in verdiği mesajların insanlara aktarıl- ması için tarih boyunca sayısız tefsir eseri meydana getirilmiştir. Aynı amaç doğrultusunda birçok Türk müfessir tarafından çeşitli tefsir eserleri kaleme alınmıştır.

Bu çerçevede

I. Mehmet Vehbi Efendi, Hulâsatü’l-Beyân II. M. Hamdi Yazır, Hak Dini Kur’an Dili III. İsmail Hakkı Bursevî, Rûhu’l-Beyân IV. Ebüssuûd Efendi, İrşâdü’l-Akli’s-Selîm V. Zemahşerî, el-Keşşâf

yukarıdaki tefsirlerden hangisi/hangileri Türkçe olarak yazılmıştır?

A) Yalnız I

B) I ve II C) II ve III D) III ve IV E) II, III ve V

24. 1882’de Erzurum’da doğdu. İlk ve orta eğitiminden sonra İstanbul’da hukuk öğrenimini tamamladı.

Türkiye Cumhuriyeti’nin beşinci Diyanet İşleri Başkanı'dır. Aynı zamanda son yüzyılın Türkiye’sinde yetişmiş büyük bir fıkıh ve tefsir âlimidir. Müslü- manların pratik dinî ihtiyaçlarına cevap veren Büyük İslam İlmihali adlı eseri ile şöhret kazandı. 8 ciltlik Kur’ân-ı Kerîm’in Türkçe Meâl-i Âlîsi ve Tefsiri isimli eseri kaleme aldı.

Yukarıdaki metinde hakkında bilgi verilen bu tefsir müellifi kimdir?

A) İsmail Hakkı Bursevî B) Celal Yıldırım C) M. Hamdi Yazır D) Mehmet Vehbi Efendi

E) Ömer Nasuhi Bilmen

(8)

T.C. Millî Eğitim Bakanlığı Din Öğretimi Genel Müdürlüğü

DİN ÖĞRETİMİ GENEL MÜDÜRLÜĞÜ

25. “Dini yalanlayanı gördün mü?” (Mâûn suresi, 1.

ayet.) ifadesinde geçen “din” kelimesi daha çok hangi anlama işaret etmektedir?

A) Kaza ve kader B) İslam dini C) Kur’an-ı Kerim

D) Hesap ve ahiret E) Akaid esasları

28. I. Dini yalanlamak, hesap gününü yalanlamak anla- mındadır.

II. Asıl olarak yalan söylemenin kötülüğü anlatılmak- tadır.

III. Soru ile başlamanın özel bir anlamı bulunmamak- tadır.

IV. “Gördün mü?” sorusu, “Anlayıp bildin mi?” ma- nasına gelir.

V. Hitap ilk elde Resulullah’a sonra akıl sahibi her insanadır.

“Dini yalanlayanı gördün mü?” (Mâûn suresi, 3.

ayet.) ayetiyle ilgili yargılardan hangisi/hangileri yanlıştır?

A) Yalnız I B) Yalnız II

C) II ve III D) III ve IV E) I, IV ve V

29. Mâûn suresindeki “Onlar namazlarını ciddiye almazlar.” (Mâûn suresi, 5. ayet.) ifadesinin anlamı aşağıdakilerden hangisidir?

A) Namazın şekil şartlarını kavramamak

B) Namazın ruh ve özünden uzak olmak C) Namaz ve ibadetlerde gösteriş yapmak D) Namaz hakkında bilgi sahibi olmamak E) Namazı bir ibadet olarak görmemek

30. I. Adını ilk ayette geçen “kevser” kelimesinden almıştır.

II. Kur’an-ı Kerim’in en kısa suresidir.

III. Medine’de nazil olmuştur.

IV. Üç ayetten oluşmaktadır.

V. Kur’an-ı Kerim’in indirilen ilk suresidir.

Kevser suresiyle ilgili yukarıda verilen bilgilerden hangisi/hangileri yanlıştır?

A) Yalnız I B) Yalnız II C) III ve IV

D) III ve V E) II, IV ve V 26. Yüce Allah’ın “Dini yalanlayanı gördün mü? İşte o,

yetimi itip kakar. Yoksulu doyurmaya teşvik etmez.”

(Mâûn suresi, 1-3. ayetler.) ifadelerine göre “dini yalanlayan” kimselerin tutumunu belirten en genel ifade aşağıdakilerden hangisidir?

A) Çevresindeki güçsüz kişileri aşağılamak B) Yetimlere incitici bir şekilde davranmak C) Yetimden geriye kalan mirasa el koymak D) Fakirleri yeme-içmeden mahrum etmek

E) Zayıf kesime karşı sorumsuz davranmak

27. “Yazıklar olsun o namaz kılanlara ki; Onlar namaz- larını ciddiye almazlar. Onlar gösteriş yapanlardır.

Hayır ve paylaşıma da engel olurlar.” (Mâûn suresi, 4-7. ayetler.) ifadelerinde namaz kılanların eleştiril- me gerekçeleriyle ilgili;

I. Namazın ruh ve özünden uzak olmaları II. Namaz konusunda bilgi sahibi olmamaları III. Yoksulu doyurmaya teşvik etmemeleri IV. İbadet vb. işlerinde gösteriş yapmaları V. Maddi ve insani yardımlara karşı çıkmaları yargılardan hangisi/hangileri doğrudur?

A) Yalnız I B) I ve II

C) I, IV ve V D) II, III ve IV E) III, IV ve V

(9)

T.C. Millî Eğitim Bakanlığı Din Öğretimi Genel Müdürlüğü

DİN ÖĞRETİMİ GENEL MÜDÜRLÜĞÜ

25. “Dini yalanlayanı gördün mü?” (Mâûn suresi, 1.

ayet.) ifadesinde geçen “din” kelimesi daha çok hangi anlama işaret etmektedir?

A) Kaza ve kader B) İslam dini C) Kur’an-ı Kerim

D) Hesap ve ahiret E) Akaid esasları

28. I. Dini yalanlamak, hesap gününü yalanlamak anla- mındadır.

II. Asıl olarak yalan söylemenin kötülüğü anlatılmak- tadır.

III. Soru ile başlamanın özel bir anlamı bulunmamak- tadır.

IV. “Gördün mü?” sorusu, “Anlayıp bildin mi?” ma- nasına gelir.

V. Hitap ilk elde Resulullah’a sonra akıl sahibi her insanadır.

“Dini yalanlayanı gördün mü?” (Mâûn suresi, 3.

ayet.) ayetiyle ilgili yargılardan hangisi/hangileri yanlıştır?

A) Yalnız I B) Yalnız II

C) II ve III D) III ve IV E) I, IV ve V

29. Mâûn suresindeki “Onlar namazlarını ciddiye almazlar.” (Mâûn suresi, 5. ayet.) ifadesinin anlamı aşağıdakilerden hangisidir?

A) Namazın şekil şartlarını kavramamak

B) Namazın ruh ve özünden uzak olmak C) Namaz ve ibadetlerde gösteriş yapmak D) Namaz hakkında bilgi sahibi olmamak E) Namazı bir ibadet olarak görmemek

30. I. Adını ilk ayette geçen “kevser” kelimesinden almıştır.

II. Kur’an-ı Kerim’in en kısa suresidir.

III. Medine’de nazil olmuştur.

IV. Üç ayetten oluşmaktadır.

V. Kur’an-ı Kerim’in indirilen ilk suresidir.

Kevser suresiyle ilgili yukarıda verilen bilgilerden hangisi/hangileri yanlıştır?

A) Yalnız I B) Yalnız II C) III ve IV

D) III ve V E) II, IV ve V 26. Yüce Allah’ın “Dini yalanlayanı gördün mü? İşte o,

yetimi itip kakar. Yoksulu doyurmaya teşvik etmez.”

(Mâûn suresi, 1-3. ayetler.) ifadelerine göre “dini yalanlayan” kimselerin tutumunu belirten en genel ifade aşağıdakilerden hangisidir?

A) Çevresindeki güçsüz kişileri aşağılamak B) Yetimlere incitici bir şekilde davranmak C) Yetimden geriye kalan mirasa el koymak D) Fakirleri yeme-içmeden mahrum etmek

E) Zayıf kesime karşı sorumsuz davranmak

27. “Yazıklar olsun o namaz kılanlara ki; Onlar namaz- larını ciddiye almazlar. Onlar gösteriş yapanlardır.

Hayır ve paylaşıma da engel olurlar.” (Mâûn suresi, 4-7. ayetler.) ifadelerinde namaz kılanların eleştiril- me gerekçeleriyle ilgili;

I. Namazın ruh ve özünden uzak olmaları II. Namaz konusunda bilgi sahibi olmamaları III. Yoksulu doyurmaya teşvik etmemeleri IV. İbadet vb. işlerinde gösteriş yapmaları V. Maddi ve insani yardımlara karşı çıkmaları yargılardan hangisi/hangileri doğrudur?

A) Yalnız I B) I ve II

C) I, IV ve V D) II, III ve IV E) III, IV ve V

T.C. Millî Eğitim Bakanlığı Din Öğretimi Genel Müdürlüğü

DİN ÖĞRETİMİ GENEL MÜDÜRLÜĞÜ

31. “Biz sana kevseri verdik.” (Kevser suresi, 1. ayet.) ifadesinde geçen “kevser” kelimesinin anlamı aşağıdakilerden hangisi değildir?

A) İslam dini

B) Namaz

C) Çok nimet D) Sonsuz iyilik E) Bereket

34. “Asıl soyu kesik olan, şüphesiz sana hınç besleyendir.” (Kevser suresi, 3. ayet.) ifadesiyle ilgili aşağıdaki yargılardan hangisi yanlıştır?

A) Gerçek hayır, mal ve evlat sahibi olmaktan çok sağlam bir inanç ve ahlaka sahip olmaktır.

B) “Sana hınç besleyen” ifadesinden kasıt Resulullah’a ve vahye düşmanlık eden herkestir.

C) Müşrikler, Hz. Peygamber’i erkek çocukları öldüğü için “soyu kesik” olarak nitelendirmiştir.

D) İnananlara düşmanlık yapanlar, bu niyetlerini eyleme döktüklerinde sonuç alacaklardır.

E) “Asıl soyu kesik olan” denilmesi ayrıca her türlü iyilikten mahrum olmayı ifade etmektedir.

35. Tefsirlerde kaydedildiğine göre Kevser suresi, Âs b.

Vâil’in Mekkeli müşriklere Hz. Peygamber’den

“ebter” diye bahsetmesi ve Kureyş müşriklerinin Kâ‘b b. Eşref’e kendilerinin ondan daha üstün oldu- ğunu söyleyerek Resul-i Ekrem’i yine bu olumsuz sıfatla nitelendirmesi üzerine nazil olmuştur.

Parçada altı çizili kelimenin yerine getirilebilecek ifade aşağıdakilerden hangisidir?

A) Malı bitik

B) Nesli kesik C) Ocağı sönük D) Şanı bitik E) Onuru yitik 32. “Biz sana kevseri verdik. O halde Rabbin için namaz

kıl ve kurban kes. Asıl soyu kesik olan, sana hınç besleyendir.” (Kevser suresi, 1-3. ayetler.) Surede altı çizili ifadelere yer verilmesinin gerekçesi aşağıdakilerden hangisidir?

A) Namaz ve kurban ibadetlerinin dini açıdan taşıdığı önemi vurgulamak

B) Hz. Peygamber’e kötülük yapanlarla mücadele yöntemini göstermek

C) Birinci ayette yer alan kevser kelimesinin anlamlarını ortaya koymak

D) Verilen nimet karşılığında namaz ve kurbanla şükredilmesini istemek

E) Soyun devamı için gerekli olan hususları ilk Müslümanlara izah etmek

33. “O halde Rabbin için namaz kıl ve kurban kes.”

(Kevser suresi, 2. ayet.) ifadesiyle ilgili,

I. “Kurban kes.” ifadesi müminlere bir emir değil müşriklere bir eleştiridir.

II. “O halde namaz kıl.” ifadesi aynı zamanda “Ni- metlere şükret.” demektir.

III. Namazdan kasıt “bayram namazı” gibi özel değil genel anlamdaki namazdır.

IV. Müfessirlere göre “namaz kılmak” ile kastedilen şey şükür namazı kılmaktır.

V. Namaz kılmak ve kurban ibadeti tüm şükür biçim- lerini kapsamaktadır.

yargılardan hangisi/hangileri doğrudur?

A) Yalnız I B) I ve III C) II ve IV D) IV ve V

E) II, III ve V

(10)

T.C. Millî Eğitim Bakanlığı Din Öğretimi Genel Müdürlüğü

DİN ÖĞRETİMİ GENEL MÜDÜRLÜĞÜ

36. İslam’ın ümmete getirdiği yükümlülükler fıtrata uygundur, insanların zorlanmadan hatta kolayca yapabilecekleri ödevlerdir. Şahsi ve özel durumlar sebebiyle zorluk baş gösterdiği takdirde de ruhsatlar vardır.

Yukarıdaki metinde altı çizili cümlenin anlamını destekleyen ayet aşağıdakilerden hangisidir?

A) “… Kim Allah'a karşı gelmekten sakınırsa Allah ona işinde bir kolaylık gösterir.” (Talak suresi, 4. ayet.)

B) “Zorlukla birlikte bir kolaylık vardır. Gerçekten, zorlukla birlikte bir kolaylık vardır.” (İnşirah suresi, 5-6. ayetler.)

C) “Allah, hiçbir kimseyi gücünün yetmediği bir şeyle yükümlü kılmaz…” (Bakara suresi, 286.

ayet.)

D) “Kur'an'ı öğüt alınsın diye kolaylaştırdık. Öğüt alıp düşünen var mı?” (Kamer suresi, 17. ayet.) E) “Peki onlar, Allah’ın yaratmayı nasıl başlattığını,

sonra onu ardarda sürdürdüğünü görmezler mi? Kuşkusuz bu, Allah için kolaydır.” (Ankebût suresi, 19. ayet.)

37. Bu ayet hem Hz. Musa’nın kanunlarının İsrailoğul- ları’na getirdiği ibadetlerin ağırlığına hem de Hz.

İsa’nın kendi takipçilerine tavsiye ettiği dünyayı terk etmeye göndermede bulunmaktadır.

Yukarıdaki parçada söz edilen ayet aşağıdakilerden hangisidir?

A) “Yoksa siz, sizden öncekilerin başına gelenler sizin de başınıza gelmeden cennete gireceğinizi mi sandınız?...” (Bakara suresi, 214. ayet.) B) “Allah size bilmediklerinizi açıklamak ve

sizi, sizden öncekilerin yollarına iletmek ve günahlarınızı bağışlamak istiyor. (Nisâ suresi, 26. ayet.)

C) “Ey iman edenler, oruç sizden öncekilere farz kılındığı gibi size de farz kılındı. Belki sakınırsınız.” (Bakara suresi, 183. ayet.) D) “Ey insanlar! Sizi ve sizden öncekileri

yaratan Rabbinize ibadet edin ki Allah’a karşı gelmekten sakınasınız.” (Bakara suresi, 21. ayet.)

E) “… Rabbimiz, bizden öncekilere yüklediğin gibi bize de kaldıramayacağımız yük yükleme!...”

(Bakara suresi, 286. ayet.)

Cevap anahtarı

(11)

T.C. Millî Eğitim Bakanlığı Din Öğretimi Genel Müdürlüğü

DİN ÖĞRETİMİ GENEL MÜDÜRLÜĞÜ

36. İslam’ın ümmete getirdiği yükümlülükler fıtrata uygundur, insanların zorlanmadan hatta kolayca yapabilecekleri ödevlerdir. Şahsi ve özel durumlar sebebiyle zorluk baş gösterdiği takdirde de ruhsatlar vardır.

Yukarıdaki metinde altı çizili cümlenin anlamını destekleyen ayet aşağıdakilerden hangisidir?

A) “… Kim Allah'a karşı gelmekten sakınırsa Allah ona işinde bir kolaylık gösterir.” (Talak suresi, 4. ayet.)

B) “Zorlukla birlikte bir kolaylık vardır. Gerçekten, zorlukla birlikte bir kolaylık vardır.” (İnşirah suresi, 5-6. ayetler.)

C) “Allah, hiçbir kimseyi gücünün yetmediği bir şeyle yükümlü kılmaz…” (Bakara suresi, 286.

ayet.)

D) “Kur'an'ı öğüt alınsın diye kolaylaştırdık. Öğüt alıp düşünen var mı?” (Kamer suresi, 17. ayet.) E) “Peki onlar, Allah’ın yaratmayı nasıl başlattığını,

sonra onu ardarda sürdürdüğünü görmezler mi? Kuşkusuz bu, Allah için kolaydır.” (Ankebût suresi, 19. ayet.)

37. Bu ayet hem Hz. Musa’nın kanunlarının İsrailoğul- ları’na getirdiği ibadetlerin ağırlığına hem de Hz.

İsa’nın kendi takipçilerine tavsiye ettiği dünyayı terk etmeye göndermede bulunmaktadır.

Yukarıdaki parçada söz edilen ayet aşağıdakilerden hangisidir?

A) “Yoksa siz, sizden öncekilerin başına gelenler sizin de başınıza gelmeden cennete gireceğinizi mi sandınız?...” (Bakara suresi, 214. ayet.) B) “Allah size bilmediklerinizi açıklamak ve

sizi, sizden öncekilerin yollarına iletmek ve günahlarınızı bağışlamak istiyor. (Nisâ suresi, 26. ayet.)

C) “Ey iman edenler, oruç sizden öncekilere farz kılındığı gibi size de farz kılındı. Belki sakınırsınız.” (Bakara suresi, 183. ayet.) D) “Ey insanlar! Sizi ve sizden öncekileri

yaratan Rabbinize ibadet edin ki Allah’a karşı gelmekten sakınasınız.” (Bakara suresi, 21. ayet.)

E) “… Rabbimiz, bizden öncekilere yüklediğin gibi bize de kaldıramayacağımız yük yükleme!...”

(Bakara suresi, 286. ayet.)

Cevap anahtarı

DÖGM

MATERYAL DÖGM

Etkinlik Uygulamaları Etkileşimli

Kitap

Etkinlik Kitabı

Çalışma Kitabı İnfografi

Ders Sunusu

Soru Havuzu

Sesli

Kitap

Video

Referanslar

Benzer Belgeler

11. İlim, hakikat yolunda elde edilen bilgidir. Akıl, sınırları olan nesnel bilgileri elde eder. Marifet, düşünce ile geliştirilebilin bir bilgidir. Doğru haber,

8. Bir hadisin sahih hadis olarak kabul edilmesi için gerekli şartlardan biri eksik olduğunda o hadis hasen adını alır. Hasen hadis, sahihle zayıf hadis arasında yer alan

19. asrın ortalarına doğru başlayan hadis tasnif faaliyeti çok hızlı gelişmiş, 3.asırda hadisle meşgul olanların artması ve büyük muhaddislerin yetişmesiyle

11. Melekler Rablerini hamd ile tesbih ederler ve yer- yüzündekiler için mağfiret dilerler. Onlar yorulmaz ve kin tutmazlar. Bu anlamda birçok açıdan insanlar için örnek

11. Namaz, Allah ile kul arasında özel bir iletişim dilidir. İnanan müminler için bir kurtuluş vesilesi olan na- maz ibadetiyle pek çok meziyet de elde edilmiş olur. Buna

V. İslam tarihi için Arap Yarımadası’nın en önemli bölgesi hiç şüphesiz ki Hicaz’dır. Zira İslam dini bu bölgenin önemli şehirlerinden birinde doğ- muş ve buradan

• Köy mabetlerinde bazen sayıları yüzleri bulan putlarıyla dikkati çeker. • Hint alt kıtasında ortaya çıkan inanç sistemleri arasında en eski olandır.

Bu projeyi okul veya sınıf bazında uygulamak isteyen okullar, il/ilçe Millî eğitim müdürlükleri kanalıyla Din Öğretimi Genel Müdürlüğüne; Kur’an kursları ise