• Sonuç bulunamadı

Ille ULUSLARARASI 1 AHILIK SEMPOZYUMU

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2022

Share "Ille ULUSLARARASI 1 AHILIK SEMPOZYUMU"

Copied!
16
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

KIRŞEHİR

AHi EVRAN

ÜNİVERSİTESİ

Yayın

No: 001

@

Ille ULUSLARARASI .

1

AHILIK SEMPOZYUMU

XIII. Yüzyıla Kadar

Türk ve İslam Dünyasında Ahiliğin Temelleri

THE ID. INTERNATIONAL SYMPOSIUM OF AKI-flSM

5-7 Ekim / October 2017 KIRŞEH:İR

BİLDİRİLER

CİLTl

Kırşehir, 2018

(2)

III. ULUSLARARASI MJİLİK SEMPOZYUMU

XITI.

Yüzyıla

Kadar

TÜrk ve

İslam Dünyasında Ahiliğin

Temelleri 5-7 Ekim/ October 2017

KIRŞEHİR

-BİLDİRİLER-

Bu bildiri kitabının hazırlanmasına katkı sağlayan

Doç. Dr. Ahmet Gündüz' e, Yrd. Doç. Dr. Rıfat İlhan Çelik' e ve Okt. Fatih Çil' e

teşekkür ederiz.

Editörler:

Prof. Dr. Ahmet GÖKBEL Doç. Dr. Ahmet DOGAN

Haberleşme Adresi:

Kırşehir Ahi Evran Üniversitesi Rektörlüğü Basın ve Halkla İlişkiler Müşavirliği

web: https:/ /basin.ahievran.edu.tr e-mail: basin@ahievran.edu. tr

Tasarım

Mert SARIYILDIZ

Baskı

SARIYILDIZ OFSET LTD. ŞTİ.

İvogsan Ağaç İşleri Sanayi Sitesi 1358. Sokak No: 31 Ostim 1 ANKARA Tel: 0.312 395 99 94-95 .

sariyildizofset@hotmail.com

© Bu kitabın bütün hakları Kırşehir Ahi Evran Üniversitesine ait olup elektronik/ dijital ortani dahil, herhangi bir şekilde çoğaltılması, yayımlanması

yasaktır. Kaynak gösterilerek alınb. Y.apılabilir.

(3)

" . .. .. .. . .

AHJI,IK KULTURUNliN KUR' AN VE SÜNNET'TEN DAYANA.KLARI

.

. .

"

"

[SULEMI VE BURGAZI

.. ..

,...

. .. - .

FUTUVVETNAMELERI ORNEGINDE]

THE FUNDAMENTALS OF THE CULTURE OF

AKHİSM İN

THE QUR' AN AND THE SUNNAR [IN . THE SA1v1PLE OF THE SULEMI'S AND BURGAZI'S

"FUTUVVETN~"]

Prof. Dr. Ali ÇELİK Eskişehir Osmc:ngazi Üniversitesi

İlahiyat Fakiil~esi dracelik@Jlalıoo.com

(4)

ı ıl

ı., ,,

@

Ahilik Killtürüıııün Kur' an Ve Sünnet'ten Dayanaldan [SÜ.Iemi ve Burgazi Fütüvvetnameleri Ömeğinde]

Özet

Toplumlan ayakta tutan ve sosyal banşın teminatı olan tal1ışılmaz

öneme sahip iki değer vardır. Bunlar adalet ve ahliiktır. Bu değerlerde

meydana gelen bir aşmma ya da yok olma, o toplumda barışın zedelen- mesine, huzursuzlukların artmasına neden olur. Zaman içinde toplumda çöziiime/er başlar ve nihayet top/ımı hızla yılalış ve yok oluşa siiriiklenil:

Onun içindir ki, toplumların bekôsı için ortak değer yargıları, özellikle de bu değer yargıları içinde adalet ve ahlak son derece önem arzetmektedil:

Adalet anlayışı sosyo-ekonomik düzeni sağlarken, ahlak da top/ımı fertleri

arasında kaynaşmayı, birlik ve beraberlik içinde olmayı, topyekün huzur ve süki'm içinde olmayı temin eder. Ahliikf olmak demek, "ben" merkezli ol- mamak demektir. İşte ahflik kültürü, ahlak ile sançıtın ahenk/i bir birleşimi olarak, Anadoiu insanının sosyal ve ekonomik hayatının düzen-lenmesinde biiyük rol oynamış nı~ Dolayısıyla birinci derecede Ahfliği üstün ve erdemli . hale getiren esaslar, ahlaki esas/ardır. Bu ahlaki esasların kökenierini de

Kur'an-ı Kerim ayetleri ve Hz. Peygamber'in hadisleri teşkil etmektedil:

.Ahflik kiiltiirüniin oluşmasındaki arka plana baktığımız zaman şu ger-

çeği gön'iriiz: Anadolu, Malazgirt savaşıyla Türkler tarafindanfethedildik- ten sonra Orta Asya 'dan gelen Tiirk göçlerine kucak açmıştıı: Bu göçler yüzyıldan fazla siirmiiştiir. İlk yapılan göçleı; isteyerek yapılmış ise de son

yapılan göçleı; kanlı Moğol saldırıları nedeniyle mecburen yapılmıştıı:

Moğol saldırılarından !aıçmak için o dönemin Taşkent, Buhara, Semer- kant, Merv gibi uygar biiyük kentlerin esnaf ve sanatkarlarının biiyük bir

kısmı göç yollarını izleyerek Anadolu ya gelmiştiı: Türk kökenli bu esnaf ve sanatkarlar yeni geldikleri Anadolu topraklarında iki önemli tehlikeyle

laırşılaştılaı: Birincisi Rum kökenli yerli halk karşısında tutımarak sanat ve ·ticaret laıbiliyetlerini geliştirmek ihtiyacı, ikincisi ise onları Anadolu ya kadar kavalayan Moğol saldırıları karşısında savaş giiçlerini artırmak ih- tiyacı. İşte bu şartlar Türk toplumunu yeni bir o/ıfşuma zorladı; eski Türk Alalık ve Alplik gelenekleri eski Arap .fiitiiwet ideali, İsliimi muhteva ile

birleşerek Ahflik'i ortaya çıkardı. Dolayısıyla ahiliğin kaynağı, dönemin --· ·-tar.i!J.sel şartları, toplumsal yapısı ve İslam inancıdır diyebiliriz. Ahflik kiiltiirilne şekil veren ana eksen ise, İslam 'ın temel referans kaynağı olan Kur 'an ve Siinnettiı:

Biz bu tebliğimizde, Ahiliğin temel ilke ve esaslarını belirleyen .fiitüvvetniimelerden yazılan ilk Fütiivvetniime özelliğini taşıyan Sülemf'nin Fiitüvvetniimesi ile Türkçe yazılan en eski Türkçe Fütı'iwetname XIII.

yy'ır.ı ortalarında Yahya b.· Halil b. Çoban e/-Burgiizf tarafindan yazılmış Fütiivvetniime olan Buragazi Fütiivvetniimesinin Kur 'an ve Sünnet'ten da-

yanak/arım tespit etmeye çalışacağız. ·

An alıtar Sözcükler: Ahflik Kültı'irii, Fütiivvet, Adalet, Ahlak.

(5)

Prof. Dr. Ali ÇELİK

@

Abstract

There are two values that keep communities alive and that have indis- pensable prescription, which is the assurance of social peace. These are just and moral. An erosion or extinction in tlıese values caı1ses the peace in the society to be damaged and the ımeasiness to increase. İn time, society begins to ımravel andfinally society drifts info desn;pction and destruction . For him, comman va/u es for to li ve of society, especially in these value judgments, justice and morality are of utmost importance. The socio-eco-

nomic order wlth justice, morality ensures the integration, ımity and soli- darity among the members of the society, to be in total peace and tranqu- ility. Being moral means not being " Egoism" centered Here, the culture of Ak~ıism played a ma} or role in the coordination of soda! and economic life of Anato/ian people asa harmonious combination of moraUty and art.

Therefore, in thefirst place, the essentials that make Akhism superior and

virtııous are mora) principles. The origins of these moral principles are al so rejlected in the Qur 'anic verses and Hz. The hadiths of the Prophet constitute. When w e lo ok at the background of the formatian of the Aklıism

culture, we see tlıefollowingfact: Anatolia embraces Turkish immigrants fi·om Central Asia after being conquered by the Turks with the Malazgit1

W Gl:

These migrations lasted more than a century. The first migrations were made volımtarily, but the last migrations were made due to the bloody Mangol attaclis. In 01·der to escape tlie Mangol attacks, a large part of the tradesmen and craftsmen i:Jf the great cities such as Tas kent, Buklıa­

ra, Samarkand, Merv followed the migratian routes and came to Anatolia.

These n·adesmen and craftsmen of Turkish origin are confronted witlı two important hazards on the new AnatoZian so il. The first is the need to deve- Zap arts and n·ade abilities by clinging to the Greek-speaking indigenous peoples, and the second is the need to increase the fighting power against · the Mangol attacks that chase them to Anatolia. These conditions forced Turkish society to form a new one; The old Turkish n·aditions of "Akıtık:' and "Alplik" united with the ideal of the oldArab Futuwwa, the Islamic content, appeared Akhism.

In this artic/e, we will tıy to determine the foundations of the Qur 'an and Sımnah belonging to the Akhism culture. In Futuwwa books written by Sulemf and Burgazi.

Keywords: Culture of Akhism, Futıiwwa, Just, Moral.

(6)

00 Ahilik KUltürünUn Kur'an Ve Sünnet'ten Dayanaklan (SUJemi ve Surgazi Fütüvvetııameleri Örneğinde]

~---~~~--~---~~--

Toplumlan ayakta tutan ve sosyal barışın teminatı konusunda tartışmasız öneme sa- hip en önemli değer ahlaktır. Ahiakl değerlerde meydana gelen aşınma ya da yok olma o toplumda barışın zedelenmesine, huzursuzlukların artmasına neden olur. Zaman içinde toplurnda çözillmeler başlar ve nihayet toplum hızla yıkılış ve yok oluşa sürüklenir. Onun içindir ki ·toplumların bekası için o toplumu ayakta tutan ahlaki değerlerin korunması son derece önem arz etmektedir.

Ahiakl olmak, "ben" merkezli olmamak demektir. İşte Ahilik kültürü, böyle "ben merkezli" olmayan bir kültürün esaslan üzerinde yükselmiş bir kültürdür. "ben mer- kezli" olmayan bu kültürün referans kaynaklan ise, -incelendiğinde görüleceği üzere-

Kur'an-ı Kerim ayetleri ve Hz. Peygamber'in hadisleri' dir. Kaynağı Kur'an ve Sün- net olan bu kültürün toplum içindeki fonksiyonu, arzu edilen "sosyal barış" ın sağlanması

konusunda ahlak ile sanatın ahenkli bir birleşimini sağlayıp sosyal ve ekonomik hayatı düzenlemiş olmasıdır. "İyi ahlakın, doğruluğun, kardeşliğin, yardımseverliğin kısa­

cası bütün güzel meziyetlerin birleştiği bir "sosyo-ekonomik ve kültürel düzen" olan Ahllik, dönemin toplumsal yapıslDl düzenleyen yetkin bir sistemdir."' Bu sistem, men- suplanna ahiakl terbiye ile kardeşlik, cömertlik, yiğitlik ve yardımseverlik duygularlDl telkin edip onu hayata taşımalarlDl istediği ahlaki temeller üzerine oturmuş, böylece ken- di kültürünü yani" Ahilik Kültürünü" oluşturmuş bir sistemdir.2

Biz bu tebliğimizde, Ahilik kültürünün temel ilke ve esaslarlDl belirleyen

"Fütüwetnameler"den "ilk fütüvvetname" özelliğini taşıyan Sütemi (ö.412/102l)'nin Kitabu'l-Fütüvve'si ile "en eski Türkçtı fütüvvetname" olan, XID yüzyıl ortalarında

Yahya bin Halil bin Çoban elBurgazi tarafındanyazılmış"BurgaziFütüvvetnamesi"nin

Kur'an ve Sünnet'ten dayanaklarlDl tespit etmeye çalışacağız.

Her iki eser arasında yaklaşık üç-hatta asırlık bir zaman söz konusudur. Geçen bu zaman, bize aynı zamanda bir kültürel oluşumun geçirdiği evreleri hatırlatmaktadır. Şöyle

ki: Önceleri "şecôat, iffet, sehôvet ve diğergômlık" özelliklerini bir arada toplayan birey- sel kişilikleri yansıtan "Fe ta" kelimesi, daha sonra Nişabur tasavvuf okulunun3 tesiriyle ruhi- manevi bir mahiyet kazanarak "futüvvet" klıı1tmuna dönüşmüşmüş, son aşamada da sufi karakterini korumakla birlikte mesleki bir nitelik ka.zaİlarak Ahilik ititüvveti

1

yaJkui·

Suat, "EsrıafSanatkô:r Kesiminin Tarihinde Alıfliğin ÖnemP', I. muslararası Allılik Kültürü Sempozyumu Bildirileri, Kültür Bakanlığı Yay., Ank., 1978, s. 177-181; Marşap Akın, "Aiıi Evran-ı Veli ve Evrensel lş Etiğinde Yeni Gelişmeler", Ahilik Araştu-malan Dergisi, GÜAKAM, C. I, Sayı:2, 2005, s. 70.'den naklen Sancaklı,Saffet., "Alı ilik Alılôlmwı Oluşumunda Hadislerin Etkisi" İ. Ü.

İlalıiyat Fakliflesi Dergisi, Bahar 20101 1(1) 1-28

2 Abdullah Kaya,Anadolu'mm Tiirk Ve islam Yurdu Haline Gelişinde Ahilerin Rolii Ve Önemi, ffiuslararası Sosyal Arastırmalar Dergisi Cilt: 7 Sayı: 29 , s.554

3 Hicri ID. ve IV. Yiizyıllarda tasavvufhareketi içinde öne çıkan stlfi ekollerden biri olan Nişabur

Ekolüne mensup süfiler "meUimet ve fütüvvet'' anJayışlanyla dikkat çekmişlerdir. Ço~ukla zamanın önde gelen süfilerinin filtüvvet; isar, tevek.kül, eziyet vermemek, iyiliği yaymak, halka hizmet, fakiriere yardım şeklinde tezalıtir etmiştir. Tasavvufun şelcilci bir hal almas~a teplci duyan HorasanJı stıfilerin ortaya koydu~ meliiınetiliğin önderi olarak Hamdfuı el-Kassar {ö.271/884) gösterilmiştir.

(7)

Prof. Dr. Ali ÇELİK 6RO

---~--~

haline gelmiştir.4İşte bu sebeple Fetalık ile Ah

ilik.

Fütüvvet kültürüyle Ahilik kültürü arasmda sıkı bir ilişki vardır.

İşte bizim tebliğimize konu olan Sülemi ve onun eseri IGtabu'l-Fütüvve'si, Fü- tüvvet anlayışını temsil etmekte olup, Feta kültürünün nasıl Fütüvvet kültürüne dö-

nüştüğünü; Burgazi'nin Fütüvvetnamesi de, Ahi anlayışının, F.ütüvvetin temel ilkelerini ihtiva etmesi . açısından -ister Arapça Kardeş kelimesinden alınıruş olsun, isterse Türk-

~

çe Akı(cömert, eli açık yiğit) kelimesinden türetilmiş olsun-, Temelde Kur'an'a ve Hz.

Peygamberin sürmetine dayandırılan prensipleriyle İslanu anlayışa doğrudan bağlı olarak

· Ahilik kültürünün nasıl 'ortaya çıktığını ve nasıl bir mesleki hüviyeti kazandığını görme- miz açısından son derece önemlidir.

Abilik kavramının ortaya çıkısı ve bilinçli bir şekilde kullaJl.!IIll XIII. yüzyılın ikin- ci yansına rastlar. Daha önceki kaynaklarda "Fiitiivvef' adıyla geçmekte olan "Ahfli/C', XIV. yüzyılda İbn Batota'nın seyahatnamesi başta olmak üzere birçok eserde "Ahfli/C'

adıyla yer almaya başlamıştır (Soykut, 1971: 66). Çoğu zaman Selçuklu Sultanları'nın teşvik ve desteğirıi gören Fütüvvet, bir süre sonra Anadolu'da Ahllik.libasını giymiştir.

Zamanla Fütüvvet ve Ahilik aynı manada birbirinin yerine kullanılır hale gelmiştir.

Fütüvvet kavramının kendinden türediği ve genç, delikanlı, yiğit anlamlarına gelen feta kelimesi İslilın öncesi Arap toplumunda kullanılmaktaydı. Öyle anlaşılıyor ki, feta ke- limesi bazı merhaleler geçirmiş; din dışı nötr bir anlama sahipken zamanla dini ve tasavvufi bir hüviyet kazanmıştır. Zamanla tasavvufi bir mahiyete bürünen feta kelimesi önceleri top- lumsal hayatta bir ideal iken sonraları fiitüvvet adıyla ruhani hayatta ideal haline gelmiştir.

Başlanm-cından kurumsallaşmasına kadar oldukç~ uzun bir serüveni olan fütüvvet kavramı­

nın araştırmacılar tarafından tespit edilen tarihi merhaleleri şu şekildedir:

1) İslam öncesi dönem ( cahiliye dönemi) 2) İslam'ın ilk asırlan

3) Tasavvufi fütüvvet dönemi

4) Abbas! Halifes i N asır-Lidinillab (ö. 11 80/1225) dönemi 5) Ahilik fütüvveti veya ahilik dönemi.5

Ahi ahlaia, temelde Kur'an ve Hz. Peygamber'in hadislerine dayanmaktadır.

Abiliğin ahlaki değerlerini ve insaıll ilişkilerini detaylı olarak tahlil ~ttiğimizde önemli derecede Hz. Peygamber ahlakına dayandığını, Hz. Peygamber'in hadisleriyle bire bir

ilişkili olduğunu müşahede etmekteyiz.6

Ahilik teşkilatının insan bayatının özel alanlarına kadar nüfuz eden kuralları dik- kate alındığında, bunların çok geniş bir kültürel ve toplumsal dinamiklerden beslendiği

4 Ceylan, Kazım,Aiıflik, 2013,Ankara, s.l9

5 Küçük, Sezai "Abdullah Ensdri el-Herevi'nin Tasavvufi Fiitiiwet Ristile.si: "Kitabu'I-Fütüvvet'', Sakarya Üniversitesi ilahiyat Fakültesi Dergisi, c.2, Sakarya, 2000, s.l38.)

6 Sancaklı,a.g.m., s.l3

(8)

@

Ahilik Kültürünün Kur'an Ve Sünnet'ten Dayanaklan [Sülemi ve Surgazi Fütüvvetnameleri Örneğinde)

anlaşılmaktadır. Ahilik ilkelerinin detaylarına ve uygulama biçimine bakıldığında İslam, tasavvuf, örf ve adet! erin bu dinamiklerden en önemlileri olduğu görülmektedir. Önce- likle kendine özgü bir teşkilat olarak Ahiliğin kökerıi ne olursa olsun, temel k~akterini dinden ve uisavvuftan aldığı ortak bir görüş olarak dikkat çekmektedir. Bu karakteri, futüvvet geleneği formüle ederken aynı zamanda her m es le~ ve esnaf grubunun ilahi din- lerin peygamberlerinden birirıi kurucu!piri olarak nitelemeleri, bu gurubun içinde birçok hususun dilli nitelik kazanmasına sebep olmuştur. Nitekim çarşıların duayla açılıp kapan- ması bunun güzel bir örneği dir. Ayrıca Ahilik teşkilatının temel belirleyicisi olan İslaml

. ve tasavvufi düşünce ve anlayış, teşkilatın ortaya çıktığı günden itibaren önemli derecede

kendini göstermiş ve her bölgede geçerliliğini korumuştur: Bu da Ahilik teşkilatının ta- savvufve ahlak esaslarını ölçü aldığını ortaya koymaktadır.7

Nitekim Ahi olan birinde bulunması gereken hususlar; vefa, doğruluk, güvenilir- lik, cömertlik, tevazu, doğru yola sevk etme, affetme, tövbe olarak ifade edilirken, bulunmaması gereken hususlar ise alkol kullanma, zina yapma, garru:nazlık, dedikodu, iftira, münafı.klık, gurur, kibir, merhametsizlik, sözünde durmama, kin, affetmeme, yalan,

hıyanetlik, kadınlara kötü gözle bakma, kişirıin ayıbını açığa vurma, cimrilik, gıybet, hır­

sızlık şeklinde sıralanmıştır. Dikkatle bakıldığında

pu

normların İslam'ın temel ilkeleri olduğu ve Kur'an-ı Kerim ile Hz. Peygamber'in sünnetinden kaynaklandığı kolaylıkla anlaşılacaktır. 8

Fütüvvet kavramının ilkeleri yazılı olarak Ebfı Abdurrahman Sülemi (ö.412/1021),

Ebu'I-Kasım Kuşeyri (ö.465/l 072), Abdullah el-Ensar! el-Herev! (ö.481/1088), Ebu Hafs es-Sühreverdi (ö.632/1234) gibi sfıfi müellifterce tespit edilmiştir. Sülemi'nin futüvvet risalesi bu husustaki en erken çalışmadır.

Ebu Abdırrahman Es-Sülemi (ö. 412/1021) ve Kitabu'l-Fütüvve'si:

Fütüvvet konusunda yazılmış en eskirisale olarak bilinen Sülemi(ö.412/102l)'niri

"Kitabu'l-futüvve"sidir."Sülemi, 325 (936) tarihinde Neysabur'da doğmuş ve (ö.412/l 021) tarihinde orada ölmüştür. Babası bir mutasavvıf olduğu gibi anne tarafından

dedesi İsmail ibn Nüceyd de Cüneyd-i Bağdadi'rıin sohbetinde bulunmuş büyük bir

mutasavvıf tır.

-~

· -.

Ço~Ukluğunda babasını kaybeden Sülemi, zengin olan dedesi İsmail ibn Nüceyd'.irı

yanında büyüdü. Büyük bir muhadclis, tarihçi ve müfessir oldu. ~endisine kadar dağı­

nık halde bulunan tasavvuf ilimlerinin her dalmda eserler telif etti. Mutasavvıfların tefsir .

.

. hakkındaki görüşlerini bir araya toplayan ansiklopedik tefsiri, tasavvufi tefsir alanınçla

yegane kaynak oldu. Elimizdeki eserde fütüvvet konusunda yazılmış en eski risaledir.

7 Fuad Köprülü, Türk Edebiyatında İlk Mutasavvıfiar, (Ankara: Diy~et İşleri Başkanlığı Yayınlan,

1981), s. 2ıi-213; Barkan, s. 283; Kazıcı, ,Ahilik', s.541; Tekiıi, s. 230.)

8 Harndi Kızıler.,"Osmanlı Toplwmmım Sosya!Dinamiklerindefi Alıilik Kurımiu," İnsan Ve Toplum Bilimleri Araştırınalan Dergisi Cilt: 4, Sayı: 2, 2015 Sayfa: 408-423 S.416

(9)

Prof. Dr. Ali ÇELİK

@

Kitabın Özelliği:

SUieml, eserin girişinde hamdeleve salveleden sonra şöyle başlar:

"0 Allah'a hamdolsun ki fütüwet yolunu, yapılması gerekli, güzel şeylere götüren en açık yol kıldı. Onu kötülüklerden ve kusurlardan temizleyip mertebelerin en yücesine

çıkardı. Gönderilmiş peygamberleri ve kendine yaklaşmış seçkin kullan onu sevdiler.

İsmi doğruluk defterine temiz olarak yazılan ve kendisine Rak yolu açılan herkes, onun gereklerini yerine getirdi, onun mertebelerinde oturmağa devam etti."

Sonra Fütüwet da;vetine ilk.koşanlann, mürüwet ahlak ve şerefini koruyanların ilk- lerinin peygamberler olduğunu gerekçeleriyle birlikte zikreder ve Fütüvvet ahJalanın,

peygamberlerden kalma bir alı/ak yolu olduğunu ispat etmeye çalışır:

1

Fütüvvet da'vetine ilk koşanların ilki, (yeryüzü aruamındaki) Adem'dir ki ismi irade mahallinde sabit, cismi başınet evinde sakin, nurlarla ve ma 'sumlukla desteklenmiş,

keramet tacıyla taclanmış, selamet evine girmiştir.

-Fütüvveti Kabil kovunca, Habil onu kabul etti.

-Şit onun hakkını yerine getirdi, onu her türlü çirkin şeylerden korudu.

-İdris de onunla yüksek mekana çıkartıldı, İblis'in tuzağından kurtanldı.

-Fütüvvet sevgisiyle Nuh, çok iniedi ve ÜZerinde rutüvvetin nuru parladı.

-Ad onunla isirnlendirildi, kibre dönmedi.

-Fütüvvet ile Hud, alıidiere gUzel vefa gösterdi.

-Fütüvvetle Salih, kötülüklerden kurtuldu:

-İbrahim Halil futüvvetle nam alıp putların ve heykeperin başlarını kırdı.

-Fi.ltüvvetle İsmail yüce Padişah'ın ermine kurban oldu.

-Fi.ltüvvetie Lfıt iniş i olmayan yüce makama çıktı.

-Fütüwetle İshak ta buluşma gününe kadar (ibadetle) kaim oldu.

-Ya'kub (fütüvvet) sebeplerine yapıştı.

-Fütüvvetle Eyyub'un hastalığı açıldı.

-Fütüvvetle doğru Yusuf yolların en gUzelinde yürüdü, onunla her zaman başanya ulaştı.

-ZülkiO, fütüvvetin yüce ri.ltbesine uyup güzel, hoşnud edici işlerini yaptı.

-Şu'ayb onun (yarış alanındaki) kamışlarını kaparak (erlikte birincilik) aldı, her şi.lp-

hedeo ve kusurdan uzak kaldı.

-Musa futüwet kaftanını giyip çalımlandı.

-Baran ona uyup güzel söz söyledi.

-Ashab-ı Kehf ve Ra kim onunla şereflendi, kurtuldu ve nimet evine erdi.

-Davud'un kalbi onunla hayat buldu; fütüvvet yi.lzünden kendisine rükı1 ve sücud

tatlı geldi.

(10)

@

Ahilik Kültürünün Kur'an Ve Sünnet'ten Dayanakları (Sülemi ve Burgazl Fütüvvetnı1meleri Örneğinde)

-FUtüvveti Davud'dan Süleyman aldı, insanlar ve cinler fiitüvvet yüzünden

Süleyman'ın emrine verildi.

-Fütüvvet şartları kendisine sahib yapılan Yunus, fUtüvvetin gereklerine uydu:

-Zekeriyya fiitüvvetle safa yurduna girdi.

-Yahya fütüvvete sadık olup tasadan kurtuldu, zor şartlarda fiitüvvete sarıldı da üzüntüye ve ızdıraba düşmedi.

-As'as İsa onunla açık bir nur alıp parladı, Ruh ve Mesih oniı.nıa unvan ·aldı.

-Fütüvvetle Muhammed (s.a.v.)' e açık fetih verildi iki kardeş (Ebubekir- Ömer) i ve amcası oğlu Ali'yi fiitııvvet emini yaptı.

Daha sonra da Fütüvvetnamede konu edilen ahlaki kuralları, gerek ?yet-i kerime- lerden gerekse hadis rivayetleri ve tasavvuf büyüklerinin sözlerinden iktihaslar yaparak

işlemeye çalışır. ·

Süleı:nl bu eserde fütüvvet ahlakını bir bir göstermekte, her ahlaki özelliği ya bir ayet ya bir hadis ya da bir mutasavvıf sözüyle desteklemektedir. Süleyman Ateş'in aeş­

rettiği eser üzerinde yaptığımız tespite göre, "Kitabu'l-Fütüvve"de 207 fiitüvvet ahiala ele alınmıştır. Sülem!, her bir ahlaki kuralı incelerken gerek Kur'an ayetlerinden gerekse hadis-i şerifierden, bazen sarahaten iktihaslarda bulunmakta bazen de delaleten işaret et- mekte, ele aldığı ahlak] kuralın dayanağını telmib edecek atıflarda bulıınmaktadır.

Eserine Fütüvvet ahlakına dair belirlediği 207 kuralı beş cüz/ bölüm halinde tertip

etmiştir:

Birinci cüzde 46 kural zikretmiştir. Bu kurallan anlatırken; 7 ayet (bkz. Kehf: 13, _14, 18, 1 15; İsra: lll; Enbiya: 60; Ankebfıt: 26); 33 hadis ile sahabe veya tasavvufbüyü-

ğünün sözilııü nakletmiştir.

İkinci cüzde 44 kural zilcretıniştir. Bu kurallan anlatırken; 3 ayet(Ahzap: 23, İbrahim: 43; Zuhruf.67); I hadis ve sahabe veya tasavvufbüyüğünün sö~ü nakletmiştir.

_Üçüncü cüzde 53 kural zik:retmiştir. Bu kurallan anlatırken; 2 ayet (Haşr: 9; A'raf:

1-99); 3_ hadis, sahabe ve tasavvufbüyüklerinin sözünü nakletmiştir.

Dördüncü cüzde 36 kural zilcretmiştir. Bu kurallan anlatırken; 3 ayet (Tevbe: 72;

Kalem: 4~ Şuara: 101; 2 hadis, sahabe ve tasavvufbüyüklerinin sözünü nakletmiştir.

Beşinci c üzde 28 kural zilcretmiştir. Bu kurallan anlatırken; 2 ayet (Araf: 199; Nahl:

90); 2 hadis ile sahabe ve tasavvuf büyÜklerinin sözünü nakletmiştir.

Böylece, toplam 12 sureden (Kehf, İsra, Enbiya Ankebfıt, Abzab, İbrahim, Zuhruf,

Haşr, A'riif, Tevbe, Kalem, Şuara) ve 16 ayet kullanılmıştır.

98ı~ı

(11)

Prof. Dr. Ali ÇELİK

@

Kullandığı Hadisler

Süleııll, eserinde 41 hadis nakletmiştir. Kullandığı bu hadisiere Kütüb-i Sitte, Mu- vatta, Müsned-i Ahmed, Darimi'nin Sünen'i, gibi temel kaynaklarda rastlamaktayız.

Süleml'nin. KWibu'l-Fütüvve'sinde geçen hadislerin kaynaklara göre dağılımına bak- tığımız zaman,. bu rivayetlerin bir kısmı hadis olarak nakledilmiş sözler; bir kısım riva- yetlerde ise, hakkında hiçbir bilgi bulunmamakta olup mevi:u (uydurma) olduğu açık, diğerlerinin ise sahib, hasen ve zayıf hükmünü taşırlığına 'hadis mütehassıslan işaret et-

mişlerdir. Bununla beraber r:ivayetlerin büyük çoğunluğunun muteber hadis kitaplarında nakledildiği görülmüştür.

Sarahaten yaptığı hadis iktibaslarmda isnad zirıciri zikredilmeyip, hadisler saha- be ravisi ile nakledilmiştir. Kendisinden hadis nakledilen sahabiler şunlardır:

. 1

Enes birı Malik, ~.Aişe, Ali birı Ebi Talib, İbn Ömer, Caoir bin Abdillah, Ebı1 Hü- reyre, İbn Abbas, Ebı1 Said el-Hudri, Ubade bin Samit,Abdullah binAmr, Ukbe bin

Amir,

İbn Zübeyr, Muaviye.

Ahlaki kurallara dair bazı rivayetleri nakleden tasavvuf büyüklerine gelirıce, bunlar arasında şu meşhur mutasavvıflan sayabiliriz: Yayha bin Muaz, İbn Müseyyeb, Cüneyd el-Bağdadi, Bayazd-i Bistami, Bişri Hafi, Rabia, Zünnı1n el-Mısri, Fudayl bin Iyaz, Ebu Bekir el-Verrak.

Ahilik Kültürü, Yahya Bin Halil Bin Çoban El Burgazi ve "Burgazi Fütiivvetnamesi"

Müellifin hayatı ve tahsili hakkında bilgimiz yok denecek kadar azdır. Burgazi'nin tahsilini ve bu kitabı yazma sebebini kendi eserinden öğreniyoruz:

"Şöyle ki ben yigirıni yaşa girince cahilidüm, yani okumak Y8Z!Jlak biç bilmezidüm, amma alimleri yavlak severdüm, daim danişmendler birle sohbet kılurdum, hem fütüv- vet erkanlanndan bilürdüm. Pes andan medreseye vardum, ilim taleb kıldım, Antaliyalu Hoca Salahüddin nevverallahu ruhahu ınektebine vardum, elifden sebak okıdum, Tanğrı

taala olamağı ve yazınağı üç ay bir hefte eksükde ruzı kıldı, cümle halk ve üstazum hay- ran kaldılar. Andan Freng-i lain İskenderiyeyi bağlamışıdı, ol vaktde birkaç pare kitab Frengden satun aldum, andan yana Tanğrı'ya tevekkül kıldum, şükr ol Tanğrı'ya kirn.bil- ıneyenleri bildürür, cahillik zülmetinden çıkaruh iliin nurına irgürür, pes ben zaif' diledüm kim bir ki tab yazam, Fütüvveti beyan kılam"9

Müellifin hayatı ve tahsili hakkında bilgirniz yok denecek kadar azdır. Abdülbili Gölpınarlı'nın verdiği bilgiye göre, Müel!if, yirmi yaşına kadar hiç okuyup yazma bil-

mediğini, fakat bilgirılere karşı büyük bir sevgi beslediğini, aynı zamanda Fütüvvet

erkfuuiıı bildiğini, yirmi yaşına girdikten soma okumaya heves ettiğini, Antalyah Hoca

Salahaddirı'in mektebine devarn ettiğini, üç aydan az bir müddette okumayı, yazmayı

9 Pala, Ayhan, Türk Kültür Tarihinin Bir Kaynağı Olarak Burgazi Fütüvvetııfuııesi, s.2 (Verilen varak numaraları Ayhan Pala'nın yayınladığı bu çalışmasındaki ıi:ıetin esas alınmıştır.)

(12)

·1

.,

1

@

Ahilik Külıilıiinün Kur'an Ve Sünnet'ten Dayanaklan [Sülenü ve Surgazi Fütüvvemameleri Örneğinde) bellediğini, hocasıyla halkın, buna şaşıp kaldığını, medreseye de devam ettiğini söylüyor.

[4b-5a] Medrese tabsilini bitirip bitirmediğini bilemiyoruz. Ancak kitapta rastlanan yan-

lışlar ve mesela (67 b-68 a) da bir ayetin nüzul sebebirtİ tamamıyla yanlış ve saçma bir surette bildlrmesi, (7b )de mevzu' bir hadisi hadis olarak ileri sürmesi d~tinülecek olursa müellif, bilgide pek de ileri değildir." Gölpınarlı bu tespitinden sonra şu değerlendirmede

bulunur:

"Has ılı Buı:gazi, bilhassa sohbetlerde yetişmiş, münteşir terbiyeyle bilgi elde etmiş, Arapça yı, bulunduğu illerde bellemiş, bazı kitapları karıştırıp mana çıkaracak kadar iler-

lemiş bir ad;un o4nakla beraber öyle kudretli bir bilgiye sahip değildir."10

Kitabın Özelliği: '

Yazılış Amacı, Kaynaklan ve Metodu:

Burgazi, eseri yazma gayesini açıklarken devrindeki ahlaki zaaftan bahsederek kita-

bının buna bir çare olmasını tirnit etmiştir. Bunu şöyle ifade eder:

" ... gördüm ki fütüvvet ehli tayifesi çok batı! işe meyl olup tas id izzete mağrur oldı­

lar ve dalalet yolına kendözlerin sebil k:ıldtlar yiğtlikde sıdk u hidayet yolın koyup tuğyan

u dalalet ü fitne vü hile damın kurdılar heva vü heves galib olup şehvet bunlara ha.k:im o ldı ... "şeklinde devam eden ctimlelerle fütüvvet ehlinin ahiili zafiyetinden bahsettikten sonra şöyle devam eder:

... Yahya bin Halil bin Çoban der ki: Gördüm ki fütüvvet kapısında oturan Ahilerde Fütüvvetname yok ki, onunla şerait-i Fütüvveti ve hakayık-ı i:nürüvveti güçleri yettikçe

öğreneler ve elleri erdikçe tutalar ... İsterim ki Fütüvvet ilmini beyan edeyim. Kur'an tef- sirlerindeo, Hadis-i Musta:ta'dan, Kısasu'l-Enbiya'dan, Tezkiratü'l-Evliyadan, Kitabu'l- Kalayid'den, Esraru'l-Arlfin'den ve Envai kütüpten -ki bu mezhebe muvafıktır ve Fü- tüvvete layıktır-gereklilerini seçip bu kitabı yazdım. Açıladım ki ilkilin yolu nedir ve .fütüvvet nicedir. Ve tarikatta müşkül meseleler vardır, cevabın bile yazdım ... Dahi ehl-i tarikat katında ıpeşrudur ki, her Cuma gecesi çıra dibinde ve ahiler huzurunda bu kitabı

zikredeler, ta ki bilmeyenler öğrene ve bilenlerin yakini muhkem ola ve ellerinden geldik- çe adab ve

--

...

_

erkfuıinı yerine getireler.(5a-6a).

Eserin Dili:

Burgazi, eserini Türkçe yazmış ve bunun sebebini de şöyle açıklamıştır:

" ... Ve dahi Türk dilinde yazdığırna sebep old ur ki, Rum halkı ekser Türk diline mensuptur. Biz dahi ıstilahı üzerine yazdık ta ki ekser halk ondan müstefid olalar ve dahi bu atey muktezasma iktida ettik: (l.o.J ••• 4-4~ c:ı~ ~~ J,....J ı)o l..il..ı) l..ı..9)= İbrahim 4, Meali:

"(Allab'ın emirlerini) onlara iyice açıklasın diye her peygamberi yalnız kendi kavminin diliyle gönderdik."(6a)

10 Gölpınarlı, Burgazi FUtuvvetnamesi,s.79-80

(13)

Prof. Dr. Ali ÇELİK ,g;ı.o ---~~~~.~

Eserin Muhtevası:

Burgazi Fütüvvetnamesi'nde XIV. yüzyılda Türk cemiyet hayatına yön veren pren- sipler teferruatlı olarak incelenmiştir. Eser, XIV. yüzyıl Anadolu'sunda yaşayan Türklerin zihniyetini tespit bakımından büyük kıyrnenaşırnaktadır.

Müellif, eserinde ahllik kurallarını anlatmadan önce, şu· konulara temas eder:

-Allah Teaiii'nın alemi 7 üzerine yarattığını, insanın

dahi

7 uzuv üzerine yarattığını,

Fatiha'nın 7 ayet olduğunu, denizleri yedi kıldığını, Kur'an'ın 7 kıraat üzere niizil oldu-

ğunu, Hz. Peygamber'in Kabe'yi yedi kez tavaf ettiğini, Safa ile Merve arasında 7 kez sa'y ettiğini, İsmail Peygamberin şeytana 7 taş attığını, Allah Teaiii'nın Kadir gecesirıi Ramazan'ın 27 gecesine koyduğunu anlatarak yedi rakamının kutsiyetinden söz eder.

Müellifin yaptığı bu yedili tasnif, Seb'ıyye de denilen "İsmajlyye" den geçmiştir. As-

lında bu fütüvvetniime Sünni bir karakter taşımasına rağmen, yapılan böyle bir tasnife eserde yer verilmesi, Gölpınarlı'nın da işaret ettiği gibi "Tuhfetü'l-Vesaya" dan alinmış olmasına işaret etrnektedir.11

" ... Her kişi bu kitabı okuya ve çok türlü fayda bula, İliihl sen rahmet ey le bunu yazana ve düzene ve okuyana ve dinleyene,

AMiN"

diye dua eder: Ve « ... Ey kardeşler

yiğitlik ve Ahllik ve Şeyhlik üçtür" diyerek konuya girer ve bu üç kavramın çeşitli şekil­

lerde tariflerini yapar. Mesela:

-Yiğitlik heves eylernektir, ahilik başlamaktır, şeyhlik tamam eylemektir.

-Yiğitlik mü'mirılerin yolun almaktır; Ahilik evliyanın yolun almaktır; şeyhlik ise peygamber dirliğirı derlernektir.

-Yiğitlik şeriattır, ahilik tarikattır, şeyhlik, hakikattir.

-Yiğitlik yola gitrneğe niyet eylemektir; ahilik yola girip gitmektir; şeyhlik ise, men- zile ermektir. (7a-7b)

Müellif daha sonra"her müslümanın ahi ve şeyh edinınesi farz, vacip ve ~ünrıettir der" "şeylıi olmayanın şeyhinin şeytan olacağını" ifade eder ve bunu temellendirmek için de:" Allah Teala Hz. Musa (a.s)'a Ahl tut dedi. O da bundan murad nedir deyince, Allah Teala: bütün ilimden murad, EDEB'tir. Hızır (a.s) sana edebi öğretecektir ... " şek­

linde Kehf suresindeki ( 60-82. ayetlerde zikredilen Musa Hızır kıssasını kısaca: nakleder (8a-9a)

Daha sonra bir Ahl örneği olarak Hz. Peygamber (s.a.v)'in Hz. Ali ile yaptığı bir diyalogu nakleder:

. "Muhammed Peygamber, Ali'ye, sana kötülük edene ne yaparsın diye sormuş, o da iyilik ederim demiş. Peygamber, kötülüğünü arttırıp durursa ne yaparsın diye sormuş. Ali, bu soruyu, o kötülüğürıü arttırdıkça ben de iyi~ etmeyi arttınnın diye cevaplandırrnış

Peygamber, bunun üzerine, peki demiş, lıergürı ciğerini kan ederse ne yaparsın? Ali, gürı- 11 Gölpınar lı, Burgazi Fütüvvetııamesi,s.88

(14)

@

Ahilik KWlilıtlnUn Kur'an Ve Sünnet'ten Dayan~an [Sülemi ve Bıugazi Fütüvveınameleri Örneğinde]

de demiş, bin kere ciğerimi kan etse, bin kere gönlümü yıksa zerre kadar batınru yıkmam.

Bunu duyan Peygamber, «Ali'den başka er yok, Zül-fikar'dan başka kılıç yok» demiş.

Ali'nin dört_ akçesi vardır; birini gündüz, birini gece, birini gizli, birini açık, yoksullara verir."( 1 1 b)

Sonra, Kur'an'da Feta ~dıyla anılanlardan bahseder, bunlar, Hz. Adem, Şit, İbrahim, Yusuf, Nun oğlu YUşa, Aslıab-ı Kehf'tir.

Sonra kendilerine fiitüvvet verilmeyenleri ve fiitüvvetten düşenleri zikreder.

Fütüvvetin yedi barfle temsil edilen vasıfları taşunası gerektiğind~n bahseder:

Bu harfler şunlardır: E<5 -o-~_..:. -6 -1-<J) yani, Sıdk(<J)-Safli(l)-Emanet( u)-Takva(..:ı)­

Kerem(~ )- Mürüvvet( o )-Haya( <5). ( 4 7b)

Ahilik teşkilatında eğitimin üç sacayağı vardır; ahlak, bilim ve çalışma. ''Hiç öl- meyecelaniş gibi dünya için, yarın ölecelaniş gibi ahiret için çalış" ilkesini kendilerine rehber edinen ah1ler, dünyada yaşamak için bilgi, sanat, ahlak; karşılıklı yardunlaşma ve sosyal dayanışmanın; abiret için de iman esaslarına sımsıkı sarılmanın gerekli olduğunu

savunurlar.12

Fütüvvetnfunelerdeki başka bir önemli noktada, insan bayatının 740 kurala bağlan­

mış olmasıdır. Bunlardan ne kadarını hangi derecede olanların bilmesi gerektiği kayde-

dilmiştir. Enbiya, evliya ve padişabların 740 edebi bilmeleri, fakat ahlliğe intisap etmiş

herkesin bu edeplerden 124'ünü bilmesinin gerekliliği üzerinde de durulmaktadır. Bu asgari 124 edep; yemek, içmek, konuşmak, giyinmek, evden dışart gitmek, mahallede yürümek, oturduğu yerden başka bir yere seyahat etmek, pazara gitmek, oradB:_ alışveriş

etmek, eve bir şey götürmek, misafirliğe gitmekle ilgilidir ki bunlardan birinin de belli

sayıda edepleri vardır.13

Burgazi Fütüvvetnamesine göre herkesin uyması gereken 124 kural şunlardır:

I-Sofra adabıyla ilgili 12 görgü kuralı

2-Su içmeyle ilgili 3 görgü kuralı

- . .]-Konuşmayla ilgili 4 görgü kuralı

4-Giy~eyle ilgili 5 görgü kuralı

5-Evden dışart çıkınayla ilgili 4 görgü kuralı

6-Yolda yürümeyle ilgi!~ 8 görgü kuralı

7-mahallede yürümekle ilgi~i 4 görgü kuralı 8-çarşıda yürümeyle ilgili 5 görgü kuralı

12 Kaya, Umut, Değerler Eğitiminde Bir Meslek Teşkiliitı: Alı ilik, Değerler Eğitimi Dergisi Cilt ll,

No. 26, 41-69, Aralık 2013,s.45) ·

13 A. Gölpınarlı, İslam ve Türk İllerinde Fütüvvet Teşkilatı; 2011,ist. ls.31-32; Anadol Cemal, Alıifik Kültiirii ve Fütiivvelnameler, K.BY, Ank., 2001, s. 39

(15)

9-Alışverişle ilgili 3 görgü kuralı·

lO-Eve eşya getirmeyle ilgili 3 görgü kuralı.

1 I-Eve girmeyle ilgili 5 görgü kuralı

12-0tunnayla ilgili 4 görgü kuralı 13-Misıi:firlikle ilgili 3 görgü kuralı 14-İnsan davet etmekle ilgili 3 görgü kuralı

1 S-Ayakkabı çevirmekle ilgili 2 görgü kuralı

16-Büyükleri ziyaret etmekle ilgili 5 görgü kuralı

1 7-Hasta ziyaretiyle ilgili 5 görgü kuralı

18-Ölü evini ziyarette ilgili 6 görgü kuralı 19-Mezarlık ziyaretiyle ilgili 4 görgü kuralı"·

20-Eğlence yerine gitmekle ilgili 4 görgü kuralı

21-Tuvalete oturıoakla ilgili 12 görgü kuralı

22-Harnamda yıkanınakla ilgili 3 görgü kuralı

23-Bardağa su koymakla ilgili 2 görgü kuralı

24-Yatmakla ilgili 4 görgü kuralı

25-Uyumak ve kalkınakla ilgili 3 görgü kuralı

26-Mescide gitmekle ilgili 7 görgü kuralı14

Prof. Dr. Ali ÇEL lK

@

Fütüvvetnameleri ölçü alarak Ahlliği şöyle tanımlayabiliriz: Ahi, vicdanını kendi üzerine gözcü koyan adamdır. Helalinden kazanan, yerinde ve yeterince harcayan, ölçü

tartı ehli olan, yararlı şeyler üreten ve yardım edendir. Kalbi Allah'a, kapısı 72 millete

açık olan; mürüvvet ve merhamet üzere olup cömertliği esas alan. ahlaki ana sermaye edinip, akıl yolundan yürüyen, ilim isteyen ve ilmiyle amel edip yararlı çalışmayı elden

bırakmayan kişiler Alıllerdendir. ·Fütüvvet erkfuıınca yiğitlik niteliklerine ulaşmış, aynca bir sanat öğrerırniş, Allah'ın varlığına ve birliğine inanmış, yüce İslam peygamberinin

elçiliğini kabul edip ve sünnetlerine uyrnuş, din ebiileri ile sohbet ve mulıabbete' yönelmiş

kişiler Ahllikte ilerlemiş olanlardır. 15

Eserde Geçeiı Ayetler:

Eserde geçen ayetterin sayısı 41 'dir. Bunların surelere göre dağılımı şöyledir: İbra­

him, ·4,7; Fatiha,1-7; .Kehf, 10, 60, 66; Bakara, 35, 57, 156, 255, 264, 274; Enbiya, 60, 87; En'am, 76, 78; Leyl, ll; Hucurôt, 12; Hümeze, 12; Nw; 16, 35; Ziimer, 9, Na/ıl, 43;

Hôffe, 34; Môım, 5; Zulırıif, 36; Zümer, 33; Môide, 112, 115; Müddessil; 4; Mü 'minım,

101, Fetihl-2, 127. Böylece, toplam 20 sureden ve 41 ayet kullanılmıştır.

14 Ekinci, Yusuf., Ahilik, Ankara,2011, s.37-38.

15 Anadol, age, s. 61.

(16)

@

Ahilik Kültürünün Kur'an Ve Süruıet'ten Dayanaklan [Süleınl ve Burgazi Fütüvvetnfuneleri Örneğinde]

Eserde geçen Hadisler:

Burgazi Fütüvvetnamesinde sarahaten 14 hadis nakledilmiştir. Bunlardan bazılan

hakkında hiçbir bilgi olmayan-mevzil- rivayet bazı rivayetler zayıf rivayetlerdir. Bazılan ise muteber hadis kitaplannda geçen hadislerdir. Fütüvvet kurallan zikredilirken bu ku- rallarla ilgili olarak açıkça zikredilmese de delaleten pek çok hadise işaret edecek bilgiler

verilmiştir.

SONUÇ

Yapılan bu çalışmada Fetalık ile Ahllik, Fütüvvet kültürüyle Ahilik kültürü arasın­

da sıkı bir ilişkinin olduğu.açıkça görülmüştür. Ahilik kültürü Fütüvvet kültürü üzerine bina edilmiştir. Bu sebepten gerek Fütüvvet kültürü gerekse Ahilik kültürü İslam Dininin ahlaki esaslarını yansıtmakta olup, en detay bir biçimde hayatı dizayn edecek kurallar bütünüdür. Ahilik kültürü bu özelliği itibariyle bir anlamada Kur'an ve Sünnet kültürdür.

"Ahlaki erdemlerden uzak olap gün~üz toplumunda bencil ve her şeyi kendi çıka­

nna göre referans alan modem hayat, getirdiği olumlu imldnlar ve kolaylıklar yanında

beraberinde haksızlıkları, sömürüyü, haksız kazancı, endişeleri, ahlaksızlığı, düşman­

lıklan, nefret ve sıkıntıları, bunalım ve bulıranlan getirdi. Dolayısıyla günümüz insanı, · (özellikle ticari ve iktisadi alanlarda) erdemli insanın inşası konusundaki evrensel me- sajlara dünden daha fazla ihtiyaç duymaktadır. insanca ve ulvi bir hayat yaşanmasın­

dan yana olan Ahller, Hz. Peygamber (s.a.v)'in tebliğ ettiği ahlak esaslan çerçevesinde

teşkilatlarını asırlar öncesinde kurmuşlar ve yaşadıkları toplumun tümünü olumlu yönde

etkilemişlerdir. "16

··.

16 .

. Sancaklı,a.g.m.,s.25

Referanslar

Benzer Belgeler

Ali'nin, çalışma konumuz olan yeryüzündeki en organize bir iyilik ilgili hareketi olarak değerlendirilecek Ahiliğin ·temel felsefesi ile örtüşen bazı önemli

kendi iç mekanizmalarıyla son verip, devlet mahkemelerine müracaat etmezlerdi Gayri meşru icraatlannda birbirlerine yardım eder, destek oluil~dı. Ayyar ismi verilen fityan

Mesele: Zeyd-i mütevelli bir mikdar akçe ücret-i muaccele alub bir mikdar dahi ücret-i müeccele tayin edüb Amr'a bir dükkiin verdikden iki yıl sonra Bekir ücret-i

Türkiye hem görsel hem de bilimsel bir değere sahip jeolojik oluşumların çok bol bulunduğu bir bölge.. Türkiye Jeoloji tarihi boyunca birçok büyük okyanusun

uygun sporcuların veya takımların katılımını sağlamak için bir kayıt süresinin belirlenmesi gerekir. Organizasyon için uygun

• İlk insanın hayvanlarla ve kendi cinsinden olanlarla girdikleri mücadele sonrasında ilk olarak gerçekleştirdiği eylem kendi fiziksel gücünü kullanmayı öğrenmesidir....

 Fiziksel aktivite unsurları içerir... Spor Nedir Sorusu Üzerine. Sporun Amacı

TBMM'de Kırgızistan Dostluk Grubu Başkanı olarak görev yapan AK Parti Giresun Milletvekili Sabri Öztürk ile birlikte ziyarete gelen Kırgızistan Büyükelçisi Kubanıçbek