ÇOCUK HAKLARI
Prof. Dr. Yasemin Karaman Kepenekci
Çocuk ???
• Yetişkin insanın küçük bir kopyası???
• Neslin devamı ve geleceğin sigortası???
• Neşe ve eğlence kaynağı ???
• Anneler için bir uğraşı aracı ???
• Ucuz işgücü ???
• Siyasal çıkarlar uğruna
kullanılabilecek insan ???
Oysa ki Oysa ki ; ;
Çocuk; masum, duyarlı, bağımlı ve
korunması gereken bir varlıktır.
Çocukluk neden önemlidir?
Çünkü çocukluk;
• insanın kişiliğinin şekillendiği,
• değer yargılarının oluştuğu,
• yetişkinlikteki davranış
biçimlerinin temellerinin atıldığı,
• özbenlik özelliklerinin yaratıldığı…
önemli bir dönemdir.
Hukukta çocuk kavramı iki farklı anlamda ele Hukukta çocuk kavramı iki farklı anlamda ele
alınmaktadır…
alınmaktadır…
1- Ana-babayla olan soy bağını belirtmek
2- Çocuk ile yetişkini birbirinden ayırmak (Küçük)
Kimler çocuktur?
On sekiz yaşına kadar her insan çocuk sayılır.
İnsanlığın tarihi ile çocuğun tarihi aynıdır. Farklı bir dönem olarak çocukluk, toplumsal olarak daha geç bir dönemi
kapsamaktadır. Bunun nedeni toplum yaşamının fiziksel,
iklimsel, siyasal güçlük ve olumsuzlukların yanı sıra toplumsal ve kültürel etkileridir.
Eski zamanlarda çocuğun kaderi annesinin kaderi ile yakından ilişkiliydi. Her ikisi de toplumda kölelerden biraz daha iyi durumda olarak görülüyordu. Hatta her ikisi de meta haline dönüşüp bir mal gibi alınıp satılan üzerinden kar edilen birer eşya idi. Köleci uygarlık olan Eski Yunan ve Roma’da, çocukların üzerinde babalarının sınırsız hakları vardı. Çocuklar alınıp satılıyor, dövülerek sakat bırakılıyor, kurban ediliyor hatta öldürebiliyordu.
Antik dönemde çocukluk kavramı ve çocuklarla ilgili tutumlara yönelik çok az şey bilinmektedir. Eski Yunanlıların her şey için kullandıkları bir sözcük, çocuk kavramını içermemektedir. Eski Yunanlılarda, çocuk ve genç için kullanılan sözcüklerin çok belirsiz olduğu görülmekte ve bu konuyla ilgili sözcüklerin bebeklik ve yaşlılık arasında kalan hemen hemen her çağı içerdiği gözlenmektedir.
Resimlerinden hiçbirinin günümüze kadar
gelmemesine rağmen, Eski Yunanlıların, çocuk resimleri yapmaya değer verdiklerini söylemek mümkün değildir. O dönemden günümüze kadar sağlam kalan heykellerden hiçbirinin de bir çocuk heykeli olmadığı da bilinmektedir
Eski Yunanlılar eğitime büyük önem veren bir toplumdur. Aristo’ nun hocası olan Platon, gençliğin eğitimini çok önemsemiştir. Erdem ve cesaretin
öğretilip öğretilmeyeceği konusu Platon’un en önemli diyaloglarından
bazılarıdır. Platon, erdem ve cesaretin öğretilebileceğine inanmıştı. Bununla birlikte, itaat etmeyen çocukların sopa ile korkutulabileceğini de kabul
etmişti.
Ayrıca Eski Yunan’da babanın çocuk üzerinde velâyet hakkı vardı. Fakat babanın bu hakkı çocuğun ergin olmasına kadar devam ediyordu. Bu durum çocuğun ve çocuk haklarının
kısmen devlet tarafından korunması sonucunu doğurmuştur.
Çocuğun eski çağlardaki değeri ile günümüzdeki değeri
karşılaştırıldığında; çocukluğun tarihi gelişimi içinde çocuğun
üzerinde serbestçe tasarruf edilebilir, devredilebilir, terk edilebilir, hatta öldürülebilir bir “nesne” olmaktan çıkarılıp temel bazı hakları olan, kişilik sahibi bir “özneye” dönüştürüldüğü söylenebilir.