A n s i k l o p e d i k m i m a r l ı k s ö z l ü ğ ü 2. b a s k ı - 1 9 7 9 D o ğ a n H a s o l f i y a t ı : 400.— TL
ilk defa 1975 de çıkan bu sözlüğün 2. baskısı 1979 da daha genişletilmiş ola-rak yeniden yayınlanmıştır. Mimarlarımız, meslekî terimlerin yetersizliğini her
za-man duymuşlar ve bu sahada devamlı zor-luklarla karşılaşmışlardır.
Oysa, çok zengin ofan Türk yapı san-atı ve mimarî terimleri üzerinde ciddî ça-lışma ve araştırmalar yapılmadığı için şim-diye kadar mimarlık terimlerinde bir bera-berlik kurulamamıştır. Bilhassa yalbancı kültürle yetişmiş mimarlar ayrı kökenli terimler kullandıkları, bunun da karışık-lıklara neden olduğu görülmekte idi.
Bu büyük noksanı İlk gören Doğan Hasol, sözlüğün ön sözünde belirttiği gibi, çalışmalarına 1968 de başlamış ve seme-resini 1975 de sözlüğün ilk baskısı ile al-San'at, teknik ve bilim dallarile ge-niş ilişkisi olan mimarlığı her yönü ile içeren bir sözlük meydana getirilmesin-deki zorluk aşikârdır. Doğan Hasol'un, bu sahada dünya literatüründeki geniş kay-nakları titizlikle tarayarak meydana getir-diği sözlüğü takdirle karşılıyoruz.
Her gün bilimde ve teknikte meyda-na gelen yenilikler nedenile yeni yeni terimler kazanan mimarlık vokalbüferi de-vamlı bir şekilde gelişecektir.
Mesleğimize ilk sözlüğü kazandıran Doğan Hasol'u kutluyor ve eseri hararetle-tavsiye ediyoruz. Z. S. MT R E I.T.Ü. M i m a r l ı k F a k ü l t e s i M i m a r l ı k t a r i h i v e r e s t o r a s y o n E n s t i t ü s ü b ü l t e n i İ ç i n d e k i l e r :
— Malkale ve çeviriler : Ahrat'tan bir ©v, Uğur Yüksel -Ankara'da Gazi Paşa •istasyon binası, K.B. Yılmazyiğit - Malatya Türk ev mimarisinin ana hatları, Bekir De-niz - İki yapının tarihlenmesinde iki
yazı-tın öğrettikleri, ilhaml Bilgin - Osmanlı devrinde Erzurum kentinin yeraltı suları ve çeşmeleri, Haşim Karpuz - Millî mü-cadelede Safranbolu rumları. Haydar Kaz-gan.
Araştırma ve yazılar: Arsinbe nekropolü, Ufuk Baş - Erzu-rum Ahmediye medresesinin/îephesi üze-rine, Haşim Karpuz - Bonr-'<anın yayın-lanmamış dört anıtı, İlhaır.' bilgin - Geli-bolu Mevlevihane»! rölövesi, Erdinç Parla. Y a y ı n l a r :
Türk halı ve kilim san'atı biblioğrafisi, Ayşen Aldoğan. tavsiye ederiz. K a r a d e n i z T. Ü. M i m a r l ı k b ö l ü m ü M i m a r l ı k b ü l t e n i S a y ı 5-1980
Bültenin bu sayısı dünya çevre günü (4-5 Haziran 1980) döneminde yayınlan-mış bulunuyor Bu nedenle bültendeki ya-zılar bu konuyu içermektedir.
i ç i n d e k i l e r : Mustafa Kandil 'İn «sistem olarak çevre olgusu, genel olarak sistemler yaklaşımı ve mimarlık» -Şengül Ö. Gür'un '«ıyapay çevre tasarısını ve ekoloji boyutu» Nural Gündüz Alp'in «insan, ekinç ve ekoloji» - Mete Turan'ın «Çevre ve mimarlık : Doğa ile uyum - Ri-kard Küller'ın «ekoloji» - Şlnasi Aydemir «Kentsel ekoloji : Kentlerin iç yapısı ve ekolojik süreçfer» - Şengül. Ö. Gür'un «Ekolojinin Çağdaş kapsamı ve tasarım» Rafet Kıstır'ın «Kentsel ekoloji» Erdem Aksoy'un «Mimarlıkta tasarımda çevresel denge boyutu» - ipek Göldeli - İzzet Göl-deli'nin «Paolo Soleri ve arkeoloji - Tü-•merkan ibiş'in «Çocuk ve ekoloji» - Zafer Ertürk'ün «Matematiksel ekoloji» -Kutsal Öztürk'ün «Sayılarla ekoloji» - bif-hassa. Şengül Ö. Gür, Sevinç Ertürk, Tü-merkan İbiş, Ali Özbilen'in, «Çocuk ve çevresi : Çocuk oyun alanları olarak so-kaklarımız» başlılı yazılar vardır.
Yeni bir mimarrık dergisi « M i m a r » sayı 1-1980
Cemil Gerçek ve geniş bir kadro teşkil eden arkadaşlarının, Ankara'da ya-yınlamağa başladıkları « M İ M A R » dergisinin ilk sayısı çıkmıştır.
Güzel bir tertip ve itinalı bir baskı ile okuyucuya takdim edilen dergi, ön sö-zünden de anlaşıldığı gibi, tasarım +
uygulamayı ilke olarak kabul etmiş bu-lunuyor.
Dergide salt mimarlığa önem veril-diği, bu suretle uygulanan projelerin en küçük teferruatına kadar 'detaylarının ve-rildiği bu ilk sayıda dikkati çekmektedir.
Bu günkü zor koşullarla, yayın haya-tına başlayan « M İ M A R » a uygun ve başarılı bir ömür dilerken Cemil Gerçek ve arkadaşlarını kutlarız. Z.S. A r c h i t e c t u r e G r e e c e 14/1980 Mimarî yıllık
Yayınlayan : Orestis Doumanis 5 Kleomenous - Loukianou street Athens 139/Greece P.O. Box 545 - Fiyatı 30 dolar. Yunanistan'da yayınlanmakta olan bu mi-marî yıllığın 14. cildi çıkmıştır.
1 — Kitap ve dergiler - yayına ge-len dergiler - uluslararası mimaılık ha-berleri - seminer ve sergiler - yılın olay-larından - Öğrenci projeleri.
2 — Tarihsel ve teorik mimarî araş-tırmaları.
3 — Mimarî, şehircilik ve enerji sis-temleri.
4 — Yunanlı mimarlar : E. Fessa - Emanuil'in Yeni millî ti-yatronun şeması - Prof. Mimar Athanaso-pulo'nun millî tiyatro binasının tevsii projesi - mimar St. Vasiliu ve ortakları-nın, Atina'da doğum hastanesi - Mimar Torribazis ve ortaklarının Parafizi sereb-ral üniteli çocuk hastanesi - Mimar N. Valsamakis'in Olimpiada bir hoteli - Mi-mar I, ve A. Stilyanidis'lerin Girit ada-sında Heraklion'da bir hoteli - Mimar Stilyanidis ve Kunbios'un Heraklion'da hotel kompleksi - Prof. A. I. Zannos ve P. Y. Pappas'ın Puntazeza'da deniz kena-rı yerleşmesinin tanzim ve değerlendi-rilmesi - Mimar E. Seroğlu, P. Gonos, G. Heupel ve X. Heupel'in Şarap ve içki imal, fermantasyon tankları, laboratuar, •idare binası ve mağazaları kompleksi -Mimar Dalyani ve Milopulu'nun Nafpll-onda Halk san'atları müzesi - Mimar Kandille ve Skldmor Ovvings .ve Merrill' in Hamadan (İran) da (Ali Sina) Üniver-sitesi kompleksi - Mimar Kand'ills'le hasibihal - M. Fotiadis ve P. Masuridls^n Atina'da büro binası.
O k u l v e T o p l u m i ç i n B i n e - B u i l d i n g f o r s c h o o l a n d c o m m u n i t y ' C i l t I V : İ n g i l t e r e , A v u s t r a l y a C i l t V : İ s v e ç . O E C D ' n i n s o n y a y ı n l a r ı ıBu raporlar OECD'nin eğitim yapıları Programı İçinde yer alan 'Okul ve toplum için bina' serisinin son iki cildidir. Bu eserlerden biri ingiltere ve Avustralya, ikincisi İsveç'te yapılan uygulamalarda, 1978 Ağustos ayında yayınlanan 'PoFitika ve stratejiler' adlı ilk ciltte varılan genel sonuçlar doğrultusunda yönlenme ve ör-nekleri ortaya koymaktadır.
İngiltere ve Avustralyada benzer uy-gulamalar ve yaklaşımlarında ortak fikir-ler oluşu sonucunda bu iki ülkedeki ge-fişmeler aynı oiltte ele alınmıştır. İngil-tere ve VVales'deki gelişim ve ilişkileri inceleyen bir giriş 'bölümünden sonra iki
somut proje:
'Yateley okulu ve toplum merkezi' ve 'Crewe merkez alan projesi bazı detayları ile incelenmiştir. Bunlardan birincisi sık sık rastlanan bir durumu yansıtıyor, yani fonksiyonlar arasındaki koordinasyon ran-dımanı arttırıyor, ikinci proje ise koordi-nasyona yeni bir yaklaşım getiriyor. Örne-ğin eski ve yeni binaların kaynaştırılması, eski şehir merkezinin kısmen yenilenme-si gilbl. Bu eser Avustrafyadaki son geliş-me ve tecrübeleri oluşturan özel durum-ları inceleyerek bitiyor.
Son cilt Isveçteki durumu incelemek-tedir. Ülkenin özelliklerini anlatan bir gi-rişten sonra Göteborg ve çevresindeki gelişmeler incelenmekte, daha sonra iki tipik proje üzerinde eğitimcilerden öğre-nilenlerin nasıl uygulandığı gösterilmek-tedir. S a b a n c ı V a k f ı A n k a r a ' d a 28 k a t l ı k ı z ö ğ r e n c i y u r d u y a p t ı r ı y o r
Ankara (AA.) — Sabancı Vakfı'nin Ankara'da 28 katlı bir kız öğrenci yurdu yaptıracağı açfklandı.
Gençlik ve Spor Bakanlığı Kredi ve Yurtlar Kurumu Genel Müdürü Mustafa Yıldırım Kız Öğrenci Yurdu'nun Beşevler semtinde kuruma ait arsa üzerinde yap-tırılacağını söyledi.
525 yatak kapasiteli kız öğrenci yurdu yaklaşık 500 milyon liradan mal olacak. Yundun inşaat giderleri Sabancı Vak-fı'nca karşılanacak Kredi ve Yurtlar Ku-rumu Genel Müdürlüğü ile Sabancı Vakfı arasında kız öğrenci yurdunun yapımı ile ilgili protokol imzalandı.
Yetkililer, inşaata bir ay içinde baş-lanacağını açıkladılar.
T ü r k i y e d e İ s t a n b u l d ı ş ı n d a 1. s ı n ı f h o t e l y o k
Türkiye'yle Federal Almanya arasında 3 Mart 1980 tarihinde İmzalanan «turizm alanında işbirliği» anlaşması çerçevesinde düzenlenen ve Sait Halim Paşa yalısında toplanan «Türk - Alman Turizm Semine-rinde İstanbul'un dışında Türkiye'de bi-rinci sınıf otel bulunmadığı bildirilmiştir.
PERSONEL YETERSİZ Alman «T.U.İ.», «U.F.O.» ve «Planorı-on» tur organizatörleriyfe Türkiye Seya-hat Acentaları Birliği (Türsab) ve yerli otel yöneticilerinin katıldığı seminerde söz alan konuşmacılar, Türkiye'de birinci 6inıf otel azlığının yanısıra turiste 1yi hiz-met verebilecek nitelikte yeterli perso-nel bulunamamasından yakınmışlardır.
Y a t t u r i z m i i ç i n k a r a r l a r a l ı n d ı
ANKARA (AA.) — Turizm ve Tanıt-ma Bakanlığı tarafından yat turizmi ite İl-gili olarak yeni kararlar alındığı açıklan-Turizm ve Tanıtma Bakanlığının açık-lamasında bugüne kadar, yatları ile Tür-kiye'ye gelmek üzere yatlarını bırakma-larının mümkün olmadığı hatırlatılarak «a-lınan yeni karar gereğince bundan böyle yatları ile Türkiye'ye gelen turistter yat-larını Türkiye'de bırakabilecek ve bu müddet boyunca yat limanlarına antrepo parası ödeyeoeklendir» denilmiştir.
Açıklamada yatlarla Türk kıyıları ara-sında şimdiye kadar bulunmayan telsiz sisteminin de kurulması konusunun ele alındığı kaydedilerek şu görüşlere yer ve-rilmiştir :
«Bu konudaki i(k tatbikat Turizm Ban-kası'na bağlı Bodrum ve Kuşadası yat ti-manlarında can ve mal emniyeti ile liman hizmetlerini yürütebilmek amacı ile Tu-rizm ve Tanıtma Bakanlığı'nın kontrolü al-tında (VHF) bandında haberleşme sistemi ile başlayacaktır.
Bunu takıîben, İstanbul, izmir, Antal-ya, Mersin ve İskenderun limanlarına {VHF) bandından radyo - telefon konuşma-sı yepabifecek sistemler konulacaktır. Da-ha sonra Zonguldak. Samsun, Trabzon, Rize, Hopa, Çeşme, Fethiye, Marmaris, Foça, Güllük, Alanya, Datça, Side gibi sa-hillerdeki turistik limanlarda bu sistem kurulacaktır.
Turistik limanlarda kurulacak olan bu sistemde çalışacak olan personelden 36 kişi PTT Genel Müdürlüğü tarafından ya-bancı dil eğitimine alınmıştır.»
( B a ş t a r a f ı 70. S a y f a d a ) töreni için, Millet meclisi binası önünde inşa edilecek (katafalk) in projesini de sıralarının dizilmesi ile ikinci bir yöresel malzeme kullanılmıştır.
Prof. Bruno Taut'un bu yapısı Türki-ye'de çalışabildiği çok kısa devre için-de, öğrencilerine ve genç Türk mimar-larına, geçmişi yinelemeden, taze ve ye-ninin nasıl yapılabileceğini gösteren de-ğerli bir örnök olmuştur.
Prof. B. Taut, Atatürk'ün ölümü üzeri-ne Ankara'da yapılması kararlaşan cenaze D.G.S. Akademideki Millî Eğitim
Bakanlı-ğı bürosunda çalışmakta olaan öğrenci-lerile hazırlamıştır. Atatürk'ün ölümünden az sonra, İstanbul'da hastalanarak yaşa-mını yitiren Prof.. B. Taut vasiyeti, gereğin-ce bir islâm mezarlığı olan Edimekapı Şe-hitliğinde toprağa verilmiştir. Prof. B. Ta-ut'un öğrenciliğini yapmış olan Prof. M. A. Harıdan'ın açıkladığına göre, Akademi bi-nasının eski giriş holü sofasında yapı-lan cenaze töreninde çalınan Bach'tan bir parça ile dinî tören yerine getirilmiş sa-yılmıştır.
Edirnekapı'daki mezarı, yine vasiyeti üzerine, D. G. S. Akademisinde birlikte çalışmış olan Prof. Arif Hikmet Holtay tarafından tek parçadan oluşan büyük bir
mermer kapak olarak hazırlatılmış ve ta-şın üstüne adı, soyadı, doğumu ve ölüm tarihleri yanısıra «insanlardan dünya üze-rinde kalabilecek tek izin İfadesi olarak bir - ayak izi - motifi işlenmiştir.»
Prof. B. Taut'un Almanya'dan kalkarak Sovyet Rusya, Sibirya, Japonya üzerinden Türkiye'ye gelişi çok mutlu bir rastlantı olmuştur. Kendisinin bütün bu yolculuk içinde tanıdığı dinlerden sonra Türkiye'de islâm dininden ve Mevlâna'dan etkifene-rek bir bakıma Derviş'lik haline yaklaş-ması da ayrıca, çok ilginç bir olaydır.
Prof. B. Taut'un aziz anısını rahmetle anmak çök yerindedir.
