No: 5 - Eylül 2020
Bülten
IŞİD Kütüphanesinde Britanya Polisi
Britanya Polisi, 90 binden fazla materyalden oluşan IŞİD’in internet kütüphanesini araştırmaya başladı.
‘Scotland Yard’ olarak da bilinen Londra emniyeti, IŞİD’in yeni militanları eğitmek amacıyla kullandığı internet kütüphanesini yakın incelemeye almış durumda. 90 binden fazla döküman ile saldırıların nasıl gerçekleştirileceğinden, kadınları gelin olarak IŞİD’e katmak için ikna etmeye çalışan onbinlerce propaganda metni içeriyor.
Kütüphaneyi ortaya çıkaran araştırmacılar, karışık ve merkezi olmayan sunucular
ağına bulunan bu materyallerin internetten silinmesinin zor olduğunu ifade ediyorlar. Söz konusu bu kütüphaneyi aylık olarak düzenli bir şekilde 10 bin kişi ziyaret ediyor.
IŞİD’in eski lideri Ebubekir el-Bağdadi’nin 2019 yılının Ekim ayında ölmesinin ardından Twitter’daki bir örgüt sempatizanı üzerinden Londra merkezli düşünce kuruluşu ‘Institute for Strategic Dialogue’ (ISD) bu kütüphaneyi keşfetti.
Dokuz farklı dilde yayınlanan bu materyaller, 11 Eylül saldırılarından itibaren Avrupa’da gerçekleştirilen saldırıların yöntemlerine ve nasıl yapıldığına dair bilgiler veriyor. IŞİD hala insanları kendine çekebilmek adına faaliyet
gösterdiği çöl bölgelerindeki yaşam tarzından bu belgelerde bahsederek örgüte katılımı teşvik etmeye çalışıyor.
İçerikler hakkında bilgi veren ISD Başkan Yardımcısı Mustafa Ayad, IŞİD kütüphanesinin son derece tehlikeli olduğunu belirtiyor. Bu kütüphanede kimyasal silah geliştirmek,
devletlerden kaçınmak, bomba yapım şemaları olduğunu söyleyerek saldırı gerçekleştirmek isteyenler için bir hazine olduğunu söylüyor.
Ayad, 2019 yılının Kasım ayında bu
kütüphaneden başta Scotland Yard olmak üzere uluslararası camiadaki emniyet güçlerini konuyla ilgili haberdar ettiklerini ifade etti.
Uluslararası Ceza
Mahkemesi’ne Amerika Yaptırım Uyguladı
Amerikan Dışişleri Bakanı Mike Pompeo, Uluslararası Ceza Mahkemesi (UCM) Savcısı Fatu Bensuda’nın Afganistan’daki Amerikan askerlerinin işlediği savaş suçlarını araştırması üzerine
yaptırım uygulandığını açıkladı.
Pompeo, Haziran ayında UCM’nin Yargı Başkanı Phakiso Mochochoko’nun varlıklarının dondurulduğunu ve seyahat engeli konulduğunu söyledi. Yargı ve savcılığın bağımsız olmadığını söyleyen Pompeo, Amerikalıların hedef
alınması üzerine Eylül ayında yeni yaptırımlar uygulama kararı aldıklarını ifade etti. Amerikan askerlerinin savaş suçlarını araştıran dosyaya dahil olan her görevliye Dışişleri Bakanlığı’nin vize kısıtlaması getirdiğini aktaran Pompeo bu konuda isimleri açıklamadı.
UCM ise yaptığı açıklamada mahkemeye, uluslararası ceza adaletine ve hukukun üstünlüğü ilkesine yapılan zorlayıcı eylemler olduğunu belirtti. Birleşmiş Milletler (BM) Sözcüsü Stephane Dujarric ise Genel Sekreter Guterres’in Amerika’nın bu hareketinden son derece endişe duyduğunu söyledi.
Amerikan Dışişleri Bakanlığı 2019 yılında Savcı Fatu Bensuda’nın vizesini dava açılma ihtimaline karşı iptal etmişti. Amerika ve BM arasındaki anlaşma nedeniyle Savcı Bensuda, Amerika’ya seyahat ederek New York’taki BM yetkililerini
Hague’da yürütülen hukuk faaliyetleri
konusunda bilgilendirmeye devam etti. Mart ayında Afganistan’a giden Savcı Bensuda, hükümet güçleri, Taliban ve Amerikan güçlerinin işlediği suçları araştırdı.
Avrupa Birliği ve insan hakları kuruluşları Amerika’nın aldığı bu kararı eleştirirken, Fransa, bu hareketi yargının bağımsızlığına bir saldırı olduğunu ve BM’nin alınan bu yaptırım kararlarını çekmek için çalışması gerektiğini açıkladı.
İrlanda’da IŞİD Mahkemesi
İrlanma Savunma Kuvvetleri’nin eski personeli 38 yaşındaki Lisa Smith, IŞİD üyesi olmak ve mali destek suçları sebebiyle Özel Suç Mahkemesi tarafından yargılanacak.
Lisa Smith’in daha önce 2015-2019 yılları arasında IŞİD üyesi olma suçu sebebiyle Dublin Bölge Mahkemesi’nde davası görülüyordu. Bu süreçte 10 yıl hapis cezası ile karşı karşıyaydı. Eyalet avukatı ise normal mahkemenin Smith’i yargılamada yetersiz kalacağını söyleyerek Devlete Karşı İşlenen Suçlar kapsamında savcının Smith’i Özel Suçlar Mahkemesi’ne sevk etmesi gerektiğini söyledi. Hakkındaki iddiaları reddeden Lisa Smith dün Özel Suçlar Mahkemesi’ndeki duruşmasına yasal gerekçeler sebebiyle katılmadı.
İrlanda Kara Kuvvetleri’nin 27. Piyade Taburu’ndan Hava Kuvvetleri’ne geçiş yapan Smith, bu kuvvette hükümet yetkililerini taşıyan jetlerde görev alıyordu.
2015 yılında Hava Kuvvetleri’ni terk etmesinin ardından Tunus’a giderek, buradan Suriye’ye geçerek IŞİD’e katıldı. Amerika’nın desteklediği YPG/PKK’nın Bağuz’a düzenlediği saldırı sonucunda örgüt tarafından tutuklanarak Havl Kampı’na gönderildi. 2019 yılının başlarında Lisa Smith, İngiltere’nin ITV News kanalına verdiği röportajda kendisinin Britanyalı olduğunu söyleyerek İrlanda kimliğini saklamaya çalıştı.
ITV News kanalının kendisinin röportajını yayınlaması ve İrlandalı olduğunu söylemesi üzerine Başbakan bir açıklama yaptı. Başbakan Leo Varadkar, Smith’in iki yaşındaki çocuğuyla birlikte İrlanda’ya dönebileceğini, kendisini vatandaşlıktan çıkarmayacaklarını lakin hakkında dava açılacağını söyledi. IŞİD üyeliği nedeniyle İrlanda’da hapse konulan Lisa Smith, 2019 yılının Aralık ayında kefaletle
salıverildi lakin hakkında yeniden açıldı.
Lisa Smith’in davası 14 Eylül’de yeniden görülecek.
Biden’ın Suriye Yaklaşımı Ortaya
Çıkıyor
Amerika’da Kasım ayında yapılacak seçimlerde yarışacak Biden ile Trump arasında rekabet anketler, salgın, ekonomi ve dış siyaset konularında kızışırken Amerikan basınında Biden’ın daha müdahaleci dış politika eğilimi sorgulanmaya başlandı.
Obama’nın da danışmanlığını yapan ve Suriye’de Şam Yönetimi’ne karşı baskının hafifletilmesini savunan Steven Simon’ın Biden’ın dış politika
danışmanlığı görevini yürütüyor olması Biden’ın Suriye’de YPG üzerinden daha çok müdahil olma yolunu seçebileceği yorumlarına neden oluyor.
Simon’ın gizlice Şam’ı ziyaret ederek Beşşar Esed ile görüşmesinin de Biden döneminde Şam yönetimine yapılan yaptırım ve baskıların azaltılacağı ancak diğer yandan ülkenin doğusunda Rusya ve İran ağırlığına karşılık YPG’nin
güçlendirilmeye devam edileceği şeklinde değerlendiriliyor. Diğer yandan Biden’ın Suriye’de sayısı azaltılan ABD askerlerinin sayısını artıracağı düşünülüyor.
Çin’den Hindistan Sınırına Hava
Savunma Sistemi
Çin, Hindistan eyaleti Sikkim ile sınır olan Tibet’in Chumbi vadisine HQ-9 hava savunma sistemi konuşlandırdı.
Çin’in sınıra bu sistemi konuşlandırmasının ardından Hindistan ile Çin arasındaki teknik görüşmelerin henüz başında başarısızlık eğilimi görüldüğünü aktaran askeri uzmanlar, sistemin Hindistan sınır uçuşları için risk oluşturduğunu ifade etti.
Çinli CPMIEC şirketi tarafından üretilen HQ-9 orta-uzun menzilli hava savunma sisteminin hava taşıtları, cruise füzeleri, havadan karaya füzeler ve taktik balistik füzeleri takip ve imha yeteneği bulunuyor. İki kademeli füze atış kabiliyetine sahip sistem 700 mm ve 560 mm çapında, 6.8 metre boyunda ve 2 ton ağırlığında füzelere sahip. 180 kiloluk savaş başlığına sahip olan füze 30 km irtifadan 200 km’lik menzile sahip.
Çin ile Hindistan arasında 45 yıldır devam eden sınır sorunu geçtiğimiz Mayıs ayında yaşanan çatışmalarla yeniden canlandı. 5 Mayıs’ta Çin ve Hindistan orduları arasında Ladakh’taki tartışmalı Pangong Gölü ve Tibet Otonom
Bölgesi’nde çatışmalar yaşanmaya başladı. İki ülke orduları o dönemden itibaren Sikkim ve Tibet Otonom Bölgesi arasındaki sınır hattına muharebe araçları ve hava savunma sistemleri konuşlandırıyor.
