• Sonuç bulunamadı

Side de roma hamamı

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "Side de roma hamamı"

Copied!
4
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

Side

de

roma

hamamı

Mustafa GÜRDAL Side Müzesi Asistanı

Eski Antalya ya da Selimiye adlarını taşıyan bugünkü Side harabeleri, Antalya ili Manavgat ilçesinin yedi kilometre batısında, bir kilometre uzunluğunda 3 5 0 -400 metre genişliğinde bir yarımadadır.

Hamam: Anadolu'nun en eski liman şe-hirlerinden biri olan Side'nin, merkezi ye-rinde, geç devir kara surlarının dışında, ana direkli caddenin yanında ve Agora giriş kapısının tam karşısmdadır.

Hamamın giriş yolu batıdan olup, yedi metre genişliğinde, alt kısmı kanallı, üstü taş levhalarla örtülmüş, her iki tarafı sü-tunlarla süslü, deniz surlarına kadar uzanan ana direkli caddeye dik bir caddedir.

Roma hamamı olduğu sonradan tesbit edilen bu bin 1957 - 1958 yıllarında, Si-de kazıları sırasında Ord. Prof. Dr. Arif Müfid Mansel başkanlığındaki kazı heyeti tarafından meydana çıkarılmıştır. 1.

Kapalı kısmı 26.20X41.50:1087.3 met-rekarelik dikdörtgen bir alan teşkil eden değişik büyüklükte beş mekânlı olup, bu çağın hamamlarında olduğu gibi üç ana bölümden meydana gelmiştir. 2.

1. Frigidarium 2. Tepidarium 3. Caldarium FRİGİDARİUM

14.75X9:130.75 metrekarelik bir alan kaplamaktadır. Tabanı değişik form ve bü-yüklükte mermer levhalarla kaplıdır. Salo-nun kuzey-doğu yönünde çapı 5.80 ve de-rinliği 1.25 metreyi bulan tabam mermer plâkalarla döşeli, asıl salona bakan tarafı düz, diğer tarafı yuvarlak bir havuz var-dır. (Piscina) Bu havuza kuzey köşesinde-ki birkaç basamakla inilir.

Piscina'nın etrafı 0.80 metre kalınlığın-da bir duvarla çevrili, bu duvarın dış bi-tim noktasında ayrıca yuvarlak bir

duvar-Hamamın kazıdan önceki hali. la çevrilmiştir. Yuvarlak duvar üzerinde

beş adet alçak kemerli niş ile bu nişlerin arasında ve yüksekte dikdörtgen şeklinde derin nişler bulunmaktadır. (3) Yüksekte bulunan nişler su oluklarıyla teşhis edilmiş-lerdir. Dışardan pişmiş toprak oluklarla ge-len sular bu nişler vasıtasıyla Piscina'nın dolmasını sağlarlar. Havuzun kirlenen suyu altta ve kuzeyde bulunan bir oluk vasıta-sıyla boşaltılır. Havuzun üzeri kalıntılar-dan anlaşılacağı üzere yuvarlak taş kemer (kubbe) ile örtülmüştür.

Buııa karşılık esas salon büyük ve kalın tuğlalardan taş olmıyan tonozla yapılmış-tır. Karşılıklı dar duvarlarda kemerlerin al-tında ışık temin eden üçer pencere bulun-maktadır.

Yüzme havuzunun her iki yanında deği-şik derinliklerde birer niş bulunmaktadır, bu nişler banyo vazifesini gören küvetler-dir.

Frigidarium aynı zamanda Apoditerium olarak da kullanılmış olduğu düşünülmüş fakat soyunma yeri bölmelerine ve bank-lara raslanılmamıştır.

Bu mekânın girişi kuzey-batı istikâmetin-deki kapı olup bu kapının tam karşısında kuzey-doğu istikametinde eğik ve dar bir geitle hamamın muhtemel odunluğuna ge-çilir. Frigidarium'a açılan diğer iki kapı-dan biri (Sudaterium veya Lacanicum)a di-ğeri ise Tepidarium'un ikinci salonuna açı-lır.

CALDARİUM

Hamamın sıcak ve yıkanma salonu olup 23,60X10,30:243,08 metrekarelik bir alan kaplıyan tam bir dikdörtgendir. Bizans ça-ğında kullanılarak çeşitli yapı özellikleriyle tâdil edilmiş, aslında da olduğu gibi simet-rik görünümünü muhafaza etmiştir. (4) Sa-lonun üzeri beşik tonozla örtülmüş, en yük-sek yeri 11,50 metreyi bulur. Bu tonoz

di-ğer mekânların tonozlarından daha yük-sektir. Doğu ve batı cephelerinde bulunan dikdörtgen havuzların uzunluğu 7,50 m. genişliği ise 2,50 m. olup 1,15 m. derinli-ğe sahiptirler.

Bu havuzların üzeri taş tonoz kemerlerle örtülü olup, bu kemerlerin hemen alt kıs-mında salonun ışığını temin eden üçer pen-cere ile teşhis edilmiştir. Ayrıca yanda ve direkli caddeye bakan dar kısımda da birer pencere mevcuttur.

Salonun uzun duvarlarında üçer kemerli niş yer almaktadır. Bu nişlerin genişliği 2.80 metre yüksekliği ise 2.30 metreyi bulmakta olup, Bizans'lılar tarafından değişikliğe uğ-ratılarak kapı olarak kullanılmıştır.

Mekânın ana direkli cadde cephesindeki yüzünde genişliği 4.70, yüksekliği 4 metre olan büyük bir pencere bulunmakta bu pen-cerenin kenarı nis duvarına dayanmakta olup, dışardan kolomarla takviye edilmiş-tir. Bu pencere ile içerdeki nişler önüne geç devirde yapıldığı tesbit edilen üç banyo havuzu mevcuttur. Bu havuzlardan ortada bulunanı yanlardakinden daha büyük olup, solundaki küçük havuzla beraber önleri düz, sağdaki havuzun önü yarım yuvarlak-tır. Her üç havuzunda caddeye bakan kı-sımları yarım daire şeklindedir.

Havuzların taban, duvar ve üst kısımları ince mermer levhalarla kaplı olup, içine basamaklarla inilir.

Dar duvarlar önünde bulunan dikdörtgen şeklindeki havuzların üst kısmında üçer basık kemerli niş bulunmakta ancak bun-lardan sadece doğuda olanları karakterini muhafaza etmektedir. Batıdaki ise özelli-ğini kaybetmiştir. Bu salonun tabanı üze-rine geç devirde 0.90 metre genişliğinde ve 0.20 metre yüksekliğinde salonun ortasın-dan, dar yanlardaki havuzlar önünde uza-nan küçük havuzlar ve Tepidariuma

(2)

geçme-yi sağlıyan kaldırım peklinde mermer lev-halarla kaplı yol hattı mevcuttur.

Caldarium içinde izahı gerekli görünen Sudaterium veya Lacaniumm (Terleme ile yıkanılan yer) un ise aslı dört köseli olup, geç devirde yuvarlakl&ştırılmıştır. Çapı 6.20 metredir, itina ile işlenmiş taş bir kubbe ile örtülmüştür:

Mekân d ö n dar kapı ve bu kapılar ara-cında bulunan yarım daire şeklinde çapı 1.25 metre yüksekliği 2.85 meıre olan niş-lerle teçhiz edilmiştir. Dört tarafı da me-kânlarla çevrili bu kısım hamamın merkezi-ni teşkil etmektedir.

Resim: 1 — Hamamın restorasyondan son-ra müze hali.

Resim: 2 — Frigiderium'un teşhir salonu halinde kullanılışı.

Resim: 3 — Tepidarium'de teşhir edilen eserler.

TEPİDARÎUM

Tepidarium da Caldarium da olduğu gi-bi iki kısımdır. Bunlardan gi-birincisi Calda-riuma açılanı olup, 16.20X10.30:166.86 metrekarelik bir alanı kaplar. Bu salon gü-ney-kuzey istikâmetinde uzanmakta ve ba-tı cephesi dış kısımdan dörtgen şeklinde iiç paye ile takviye edilmiştir.

Tepidariumun uzun kenarlarında üçer, dar duvarlarında ise ikişer kemerli niş var-dır. Kesit olarak enleri 3.20, yükseklikleri 3.86 metredir. Bu salonun tabanı tamamen çökük olarak bulunmuş ancak nişler önün-de bulunması gereken küvetlerin çok tah-rip olmuş parçalarına rastlanabilmiştir, ki bunun içinde nişler önünde küvetlerin bu-lunup bulunmadığı şüphe ile karşılanmış ve müphem kalmıştır.

Bu salondan kuzeye açılan bir kapı ile Tepidariumun ikinci salonuna geçilir. İkin-ci salon 10.83X8.30:89.699 metrekarelik bir alan kaplamaktadır. Üzeri alçak beşik to-nozlarla kapatılmış olması gerekir. Uzun duvarlardan avluya bakan kısmı yıkılmış ve bu yıkık duvar üzerinde salonun ışığını temin eden pencerelerin bulunduğu tahmin edilmektedir. Ayrıca uzun duvarlarda üçer niş bulunmakta, bugün görülen nişlerden ikisi kemerli diğeri ise dörtgen şeklindedir. Bu salonun kış aylarında Apoditerium olacak kullanıldığı sanılmakta ise de soyun-ma bölmelerine veya banklara raslanılsoyun-ma- raslanılma-mıştır. Üst kapı ile teçhiz edilen bu salon-dan avluya, Frigidariuma ve tepidariuma geçilebilir. (5).

A V L U

Hamam binasının arkasında 50X33:1650 metrekarelik alanı kaplamaktadır. Dikdört-gen şeklinde olan bu avlu deniz surlarına kadar yaklaşan basit bir duvarla ihate edil-miştir.

Avluya üç kapıdan girmek mümkündür. Fakat as:l giriş kanısı batı ihate duvarının

(3)

güneyinde bulunan büyük kapı olup, bu kapının önü avlu ile hamam binasını irti-batlıyan tabanı mermer levhalarla döşeli bir antreye sahiptir. Bu antrenin aîlu kıs-mı boydan boya bir kanalizasyonla sınırlan-dırılmış olup, hamam tarafında dükkân ol-duğu sanılan mekân kalıntılarına raslanıl-mıştır.

Avlunun ortasında 9.60 metre genişliğin-de bir cadgenişliğin-de mevcuttur. Bu cadgenişliğin-denin her iki yanı sütunlu revaklarla süslü idi. Cad-denin sağ ve solunda halen görülen mekân kalıntılarının dükkân oldukları tahmin edil-mektedir. Bu dükkânların önlerinin moza-ikle kaplı olduğu mevcut kalıntılardan an-laşılmaktadır. Ana giriş kapısı dışında dört kapısı bulunan avlunun iki kapısı kuzeye açılmakta, bunlardan birinin üstü tuğla kemerli olup, diğerinin de tuğla kemerli ol-ması gerektiği düşünülmektedir. Güneye açılan diğer iki kapıdan biri Frigidariuma diğeri ise tepidariuma açılır.

CEHENNEMLİK VE SALON TABANLARI KALINTILARI

Kapalı hamam binasının, soğuk sulu banyo havuzlu kısmı hariç, diğer kısımla-rın taban altlakısımla-rında cehennemlik boşlukla-rı görülmüştür. Salon tabanlaboşlukla-rı 0.27 met-relik tuğla ayaklar üzerinde oturmakta, bu ayakların kaideleri birbiri üzerine konul-muş ensiz dört köşeli tuğlalardan meyda-na getirilmiş bu kaideler üzerinde 0.75X 0.75: ebadında plaka tuğlalar konulmuş ve çok ince bir harç kullanılmıştır.

Banyo havuzlan altında dar massiv (küt-leli) tuğla duvarlar bulunmakta ve bunlar arasında birbirine paralel birbirine dik ve birbirinden ayrılan tonozlu taş kemerler mevcuttur.

Hamamın kapalı kısmının bütün salon-larının duvar ve tabanları mermerle kaplı olduğu tabanda kalan orjinal döşemeden ve duvardaki kalın sıva tabakası ve mermer-leri tesbit eden çivi delikmermer-lerinden anlaşıl-maktadır. Bizans devrinde de restore edi-len tabanlara yer yer kitabeler konmuştur. Kaplamalarda renkli mermerlerinde kulla-nıldığı bazı nişlerde görülür.

KÜLHAN

Hamamın birkaç külhanı olmakla, bun-lardan Caldariumıın kuzey-doğusunda dar duvar kısmında bulunanın temellerini bu-gün görmek mümkündür. Bu külhan ke-merle teçhiz edilmiş, gece ve gündüz ya-kılmakta idi. Külhanın önünde bulunan kı-sım ise muhtemel odunluktu.

SU DEPOSU VE KANAL KALINTILARI Piscina'nın solunda bulunan küvetin tam arkasında uzunluğu 10.25, genişliği 2 met-reyi bulan mekân hamamın su kemerlerine desteklik etmekte, yedek su deposu olduğu (Devamı 135. sahifede)

(4)

5 lOm

da tahmin edilmektedir. Su taksimatı yedek depo arkasından giden pişmiş toprak bo-rularla yapılmış, havuz başlarında taştan yapılan taksimatlarla havuzlarla yine bu toprak borularla verilmiştir. Cehennemlikle irtibatı bulunan yan duvarlardaki borular ise hamamın duvarlarınmda ısındığım gös-terir mahiyettedir.

HAMAM BİNASININ YAPI MALZEMESİ

Kazılarda açığa çıkarılan kısımlar ekse-riyette olup, sadece tonoz kısımları yıkık-tır. Yapı uzunluğu iki metrenin üzerinde bulunan çeşitli büyüklükte kuvvetli kalın bir harç tabakasıyla birlikte kullanılan kes-me taşlardan inşa edilmiş ve üzeri kırmı-zımtırak bir harç tabakasıyla sıvanmıştır. Salonlardan sadece Frigidariumun üzeri tuğla tonoz olup, diğer salonların üzeri be-şik tonozla örtülüdür. Cehennemlik terti-batında da tuğla kullanılmış olup taban ve duvarların iç kısımları mermer levhalarla kaplıdır.

RESTORASYON

Binanın sağlam vaziyette kalan kalın du-varları 1959-1961 yıllarında merhum Yük Müh. Ragıp Devres ve eşi Selma Devres tarafından gerekli müsaade alınarak restore edilmiştir. Restorasyonda duvarlar sadece derzlenmiş fakat konglemera taşlarından olan duvar konstrüksiyonunu örtmemek için hiç bir tarafa sıva yapılmamıştır. Bi-nanın salonlarının üzeri ince betondan ya-pılmış tonoz kemerle örtülmüş olup, La-canicumun noksan olan taş kemeri de aynı şekilde işlenmiş böylece eski kısımla yeni kısım rahatlıkla farkedilmektedir. (6).

Hamamın tarihlendirilmesi için elde ye-teri kadar doküman olmadığından (inşaat Kitabeleri, Süsleme tasvirleri) tarihlenme kesinlikle tesbit edilememektedir. Sağlam-lığına bakılırsa şehrin terkedilişine kadar kullanılmış olduğu zannedilmekte, M.S. 5. ci Y.Yılda yapıldığı, plânının daha erken te-sis edildiği ve sonradan bu plâna göre inşa edildiği düşünülmektedir. Zira plân ve ya-pı çok dikkatsiz, gayrımuntazam yaya-pılmış olup, bu durum hamamın geç devirde ya-pılmış olabileceğini ispatlamaktadır.

Side'nin üç hamamından biri olan bu ha-mam, Liman hamamı ve Büyük hamamda olduğu gibi paralel plânlı değildir. Ha-mamda salonlar birbirine diktir. Bu ha-mamla Side'de yuvarlak, çember tip deni-len bir tip ortaya çıkmıştır. (Ringtyp). Bu hamamın her iki yanı sütunlu olmasına rağmen, Büyük hamamın her iki yanı sü-tunlu olup, dükkânlar yanlardadır. Halbu-ki mevzumuza konu olan hamamda dük-kânlar ve avlu ön cephededir.

Perge şehir kapısı güney-batısında görü-len üzeri tonozlarla örtülü büyük salon-lardan müteşekkil hamam olması çok muh-temel büyük bir kalıntı geç devre aittir. Ayrıca Aspendos düzlüğünde bulunan

kub-Hamamın plânı

be ve kemerleri ayakta duran binanın da geç devir bir hamam olması iktiza eder. Silyon'da aşağı şehirde bulunan ve bazı araştırıcılar tarafından (Saray) olarak bah-sedilen bina ise yine geç devir bir hamam olduğu bugün tahakkuk etmiş bulunmak-tadır. (7).

Mazydus (Lara) Sivil havacılık moteli önünde geç devir hamamı bulunmakta bu hamamın cehennemlik kısmı ile yıkanma salonlarından biri görülmekte ise de diğer kısımları harap olmuştur. (8).

Side'de bulunan Liman hamamı ve bü-yük hamam hariç, Bu geç devre ait ha-mamların, tezimiz mevzusu olan geç devir Roma hamamı ile plân bakımından birçok benzerlikler göstermesi dolayısıyla çağdaş oldukları kanaatine varılmıştır.

BİBLtOGRAFYA

1 — Arif Müfid Mansel, Die Ruinen von Side 1963 Berlin.

2 — Ord. Prof. Dr. Arif Müfid Mansel Side Klavuzu 1967 Ankara.

3 — Ord. Prof. Dr. Arif Müfid Mansel İlk Çağda Antalya Bölgesi 1956 is-tanbul.

4 — George E. Bean Turkey's Southern Shore An Archaeological Guıde 1968 London.

5 — Mahmut Akok Türk Arkeoloji Der-gisi sayı XVII-I 1968, Ankara.

DİP NOTLAR

(1) Ord. Prof. A. Müfid Mansel. Side H a . vuzu 1967 Ankara S. 15.

(2) Mahmut Akok. Türk Arkeoloji dergisi Sayı: XVII-I 1968 Sayfa, 8.

(3) Arif Müfid Mansel Die Ruinen von Side 1963 Berlin sayfa 148.

(4) A. M. Mansel Die Ruinen Yon Side 1963 Berlin, Sayfa: 150.

(5) A.M. Mansel Die Ruinen Von Side 1963 Berlin, 150-152.

(6) Ord. Prof. A.M. Mansel Side Müzesi 1962. İST. Sayfa: 2

(7) A.M. Mansel İlkçağda Antalya bölgesi

1956, İST. S. 17.

(8) G.E. Bean Turkey's Southern Shore 1968 London. S. 103.

geleceğin şehri

Mevcut şehirlerin büyümesi şeklinde mi, Yoksa yepyeni şehirlerin kurulma-sı şeklinde mi olmalı?

(Echanges et logements No. 92-1970) 1946 dan bu yana ingiltere'de 27 adet yeni şehir kurulmuştur. Son zamanda Lon-dra'nın 80 km. ötesinde «MİLTON KEY-NES» adında 250.000 kişilik bir şehir in-şa edilmektedir. Gaye Londra'yı nüfus yo-ğunlaşmasından kurtarmak Londra'nın dı-şında yeterli iş sahasına sahip yeni bir merkez yaratmaktır.

Bundan başka «Lancashire» eyaletinde mevcut Preston şehrinin sıhhîleştirilmesine ve genişletilmesine karar verilmiştir. Pres-ton 2000 senesine ulaşmadan 500.000 ki-şilik bir belde haline getirilecektir.

Konut alanında yapılan uygulamaların sadece % 2 oranı yeni kurulan şehirlerde bulunuyor. Oranın yetersizliğine rağmen psikolojik bakımdan bu oranın önemi bü-yüktür. Zira yepyeni konut demetleriyle birlikte konutlarda oturanlara mahsus iş alanları yaratmanın mümkün olduğu is-patlanmış oluyor.

Şehirleşme probleminin önemini idrak eden İngiltere hükümeti evvelce bütçesin-de bu konu için ayırmış olduğu 800 mil-yon sterlin tahsisatı 1 milyara yükseltmiş-tir. (20 milyar T. lirası)

Şehirlerde hasıl olan hızlı nüfus büyü-mesine karşılık büyük Belediyeler kendili-ğinden harekete geçmişlerdir. Örneğin «Greater London Council» örgütünün kap-sadığı sınırlar içindeki Belediyeler, bu ör-gütün program tavsiyelerine uyarak nüfus yoğunlaması meseleleri olmayan komşu Belediyelerle anlaşarak oralarda yeni ko-nut ve iş sahalara açılması hususunda işbir-liği halindedirler. Finansman ve teknik yardım G. Council tarafından temin edil-mektedir.

Londra, Glasgow, Manchester, Birming-ham gibi merkezlerde kurulu sanayi geniş-leyemediği takdirde, bu gibi sanayiciler'e başka elverişli sahalar temin edilmektedir. Bilindiği gibi birkaç sene evvel Londra Birmingham Belfast gibi büyüme istidadın-da olan şehirlerin etrafınistidadın-da yeşil bir kuşak temin ettikten sonra büyümelerini plân dairesinde müsaade etmek ilk tedbir ve eğilim olmuştu. Yatakhane şehir şeklinde kurulmuş olan yeşil kuşak ötesindeki bu banliyöde oturanların iş yerleri yine eski merkezde kaldığı cihetle iş-konut münase-betleri uzaklaştığından bu sistem revaç bul-mamıştır.

Ekonomik olmayan bu sistem yerine da-ha yukarıda bahis edilen 250.000 kişilik sosyoekonomik ortamın var olabilecek bü-yüklükte yeni şehirler kurulması tercih edilmiştir.

Referanslar

Benzer Belgeler

Roma hamamları günümüzde de yapılıyor olsaydı onları rahatlıkla ekolojik yapılar olarak tanımlardık; en sıcak mekânların güneşin geldiği yöne göre konum-

maddesindeki düzenlemeye göre de kıyılar devletin hüküm ve tasarrufu altındadır, hiç bir şekilde özel mülkiyete konu olamaz. Türk Medeni

Bazı şairler de eserlerini karşılarına çıkan bir kitaptan ya da okudukları bir hikâyeden, kıssadan etkilenme sonucu meydana getirdiklerini sebeb-i teliflerinde

Vaktiyle her iki Frijyada da büyük ve küçük 280 şehir olduğu «Öharlels Texier» in küçük Asya eserinde yazılıdır.. Çavdar hisar da

Bu çalışmada alt solu- num yolu enfeksiyonu (ASYE) olan çocuklarda etken olarak adenovirusların hücre kültürü, polimeraz zin- cir reaksiyonu (PCR) ve direkt floresan antikor

12-16 yaş grubu çocuklarda atletik performansın belirlenmesinde fiziki ve kardiyorespiratuar özelliklerin etkisi Alt solunum yolu infeksiyonu olan çocukların nazotrakeal

(B aştarafı 2 nci sayfada) cildinin Antoloji olarak hazırlan - ması da, 540 sayfalık muazzam bir cild daha vücuda getirmekteki arzu ve ısrar yüzünden

Bilişsel genellemeler: Bilişsel genellemeler (ya da evrenseller) alt kategorisi, bütün insanların sahip olduğu bilişsel özellikler hakkındaki bilgidir. Bilişsel