• Sonuç bulunamadı

ÇUKUROVA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2022

Share "ÇUKUROVA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ"

Copied!
92
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

ÇUKUROVA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ

YÜKSEK LİSANS TEZİ

Ramazan YOLCU

DİYARBAKIR EKOLOJİK KOŞULLARINDA FARKLI GELİŞME DÖNEMLERİNDE SULANAN NOHUDUN (Cicer arietinum L.) SULAMA SUYU GEREKSİNİMİ VE SU TÜKETİMİ ÜZERİNE BİR ARAŞTIRMA

TARLA BİTKİLERİ ANABİLİM DALI

ADANA, 2008

(2)

ÇUKUROVA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ

DİYARBAKIR EKOLOJİK KOŞULLARINDA FARKLI GELİŞME DÖNEMLERİNDE SULANAN NOHUDUN (Cicer arietinum L.) SULAMA

SUYU GEREKSİNİMİ VE SU TÜKETİMİ ÜZERİNE BİR ARAŞTIRMA

Ramazan YOLCU YÜKSEK LİSANS TEZİ

TARLA BİTKİLERİ ANABİLİM DALI

Bu tez 01/02/2008 tarihinde Aşağıdaki Jüri Üyeleri Tarafından Oybirliği ile kabul edilmiştir.

İmza……….……… İmza……… İmza………

Prof.Dr. Hasan GÜLCAN Prof.Dr. Adem Emin ANLARSAL Prof.Dr. Veyis TANSI DANIŞMAN ÜYE ÜYE

İmza……….……… İmza……….………

Prof.Dr. Mustafa GÖK Yrd.Doç.Dr. Mustafa EYLEN ÜYE ÜYE

BU tez Enstitümüz Tarla Bitkileri Anabilim Dalında hazırlanmıştır.

Kod No:

Prof. Dr. Aziz ERTUNÇ

Enstitü Müdürü

Bu çalışma Çukurova Üniversitesi Araştırma Projeleri Birimi tarafından desteklenmiştir.

Proje No:ZF2005YL45

Not: Bu tezde kullanılan özgün ve başka kaynaktan yapılan bildirişlerim, çizelge, şekil ve fotoğrafların kaynak gösterilmeden kullanımı, 5846 sayılı fikir ve sanat eserleri kanunundaki

(3)

ÖZ

YÜKSEK LİSANS TEZİ

DİYARBAKIR EKOLOJİK KOŞULLARINDA FARKLI GELİŞME DÖNEMLERİNDE SULANAN NOHUDUN (Cicer

arietinum L.) SULAMA SUYU GEREKSİNİMİ VE SU TÜKETİMİ ÜZERİNE BİR ARAŞTIRMA

Ramazan YOLCU ÇUKUROVA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ TARLA BİTKİLERİ ANABİLİM DALI

Danışman: Prof.Dr. Hasan GÜLCAN Yıl:2008, Sayfa:81 Jüri: Prof.Dr. Hasan GÜLCAN

Prof.Dr. Adem Emin ANLARSAL Prof.Dr. Veyis TANSI

Prof.Dr. Mustafa GÖK Yrd.Doç.Dr. Mustafa EYLEN

Bu çalışma Diyarbakır ekolojik koşullarında farklı gelişme dönemlerinde sulanan nohudun sulama suyu gereksinimi ve su tüketiminin saptanması amacıyla 2007 yılında tesadüf blokları deneme desenine göre üç tekrarlamalı olarak yürütülmüştür. Çalışmada sulama uygulamasının verim ve verim komponentlerini önemli ölçüde artırdığı saptanmıştır. Çıkış süresi,çiçeklenme süresi, bitkideki ana dal sayısı,bitkideki boş bakla sayısı ve 100 tane ağırlığı yönünden konular arasında istatistiki olarak önemli bir fark bulunamamıştır. Sulama uygulamalarının bakla bağlama ve olgunlaşma sürelerini önemli derecede geciktirdiği saptanmıştır. Sulama ile tane verimi %13.2-%68.0, bitki boyu % 22.9-%

42.9, ilk bakla yüksekliği % 14.2-% 39.2, bitkideki bakla sayısı % 14.7-% 89.9, dolu bakla sayısı % 15.9-% 102.8, bitkideki tane sayısı % 15.9-% 73.2, biyolojik verim %36.5-%50.6 ve bakladaki tane sayısı’nın ise % -23.1 ile % 46.2 oranında artığı saptanmıştır. Hasat indeksi ise en yüksek % 39.6 oranında D (tane doldurma süresinde verilen bir su) konusunda saptanmıştır. Diyarbakır koşullarında bitki gelişim dönemlerine göre;çiçeklenme döneminde bitkiye 128 mm sulama suyu verildiğinde 212 kg/da, bakla bağlama döneminde 175 mm sulama suyu verildiğinde 226 kg/da ve tane doldurma dönemlerinde 213 mm sulama suyu verildiğinde 224 kg/da tane verimi elde edilmiştir.

Anahtar kelimeler : Nohut (Cicer arietinum L.), sulama, verim, verim komponentleri

(4)

ABSTRACT MsC THESIS

A RESEARCH ON IRRIGATION WATER REQUIREMENT AND EVAPOTRANSPIRATION UNDER DIYARBAKIR

CONDITIONS FOR DIFFERENT GROWTH STAGES IRRIGATED CHICKPEA (Cicer arientinum L.)

Ramazan YOLCU

DEPARTMENT OF FIELD CROPS

INSTITUTE OF NATUREL AND APPLIED SCIENCES UNIVERSITY OF ÇUKUROVA

Supervisior:Prof.Dr. Hasan GÜLCAN Year:2008, Page:81

Jüri: Prof.Dr. Hasan GÜLCAN

Prof.Dr. Adem Emin ANLARSAL Prof.Dr. Veyis TANSI

Prof.Dr. Mustafa GÖK Yrd.Doç.Dr. Mustafa EYLEN

This study was carried out to determine irrigation water requirement and evapotranspiration of chickpea grown under Diyarbakır ecological conditions in 2007. The experiment was conducted in randomized blocks with 3 replications. The irrigation resulted in increasing of yield and yield components. However, there were no significantly differences among emergence and flowering duration, the branch number per plant, the number of empty pod and 100 legumes weight. The irrigation treatments caused to be later pod formation and maturity stages. In addition, the treatments increased 13.2-68.0 % of legume yield, 22.9-42.9 % of plant height, 14.7-89.9 % pod number per plant, 15.9-102.8 % full pod number, 15.9-73.2 % of legume number per plant, 36.5-50.6 % of biological yield and -23.1-46.2 % of legume number per pod.. The harvest index was found to be the maximum value as 39.6 % from the treatment in which irrigation was applied in the pod formation stage. Considering crop development stages under Diyarbakır ecological conditions, the legume yields were found to be 212 kg/da with 128 mm of irrigation water, 226 kg/da with 175 mm, 224 kg/da with 213 mm. for flowering, pod formation and legume formation stages, respectively.

Key Words: Chickpea (Cicer arietinum L.), irrigation, yield, yield components.

(5)

İÇİNDEKİLER SAYFA

ÖZ...I ABSTRACT...II İÇİNDEKİLER………...III ÇİZELGELER DİZİNİ...V ŞEKİLLER DİZİNİ...VII RESİMLER DİZİNİ...VIII TEŞEKKÜR...IX

1.GİRİŞ...1

2.ÖNCEKİ ÇALIŞMALAR...5

3. MATERYAL VE METOD...16

3.1.Materyal...16

3.1.1. Araştırma Yılı ve Yeri...16

3.1.2. Araştırma Alanının İklim ve Toprak Özellikleri...16

3.1.2.1. İklim Özellikleri...16

3.1.2.2. Toprak Özellikleri...18

3.2. Metot...19

3.2.1. Deneme Konuları………..19

3.2.2. Deneme Metodu………..………..19

3.2.3. Toprak Örneklerinin Alınması ve Analiz Yöntemleri..………20

3.2.4. Denemenin Yürütülmesinde Yapılan Tarımsal……….……..21

İşlemler ve Gözlemler 3.2.4.1 Toprak Hazırlığı ve Ekim………..……….21

3.2.4.2.Gübreleme………..…….22

3.2.4.3. Sulama………22

3.2.4.3.1. Kullanılan Sulama Suyunun Analiz Sonuçları……….…..23

3.2.4.3.2. Verilecek Sulama Suyunun Hesaplanması……….…24

3.2.4.3.3. Su Tüketiminin Hesaplanması………..…………..25

3.2.4.3.4. Su Kullanım Randımanı……….26

3.2.4.4. Bakım İşleri ve Tarımsal Mücadele………...26

(6)

3.2.4.5.Hasat………...27

3.2.5. İncelenen Özellikler ve Yöntemleri………...28

3.2.6. Verilerin Değerlendirilmesi………..33

4. ARAŞTIRMA BULGULARI VE TARTIŞMA……….………34

4.1. Çıkış Süresi (gün)………..34

4.2. Çiçeklenme Süresi (gün)………35

4.3. Bakla Bağlama Süresi (gün)………..37

4.4. Olgunlaşma Süresi (gün)……….39

4.5. Bitki Boyu (cm)………..41

4.6. İlk Bakla Yüksekliği (cm)………...42

4.7. Bitkide Ana Dal Sayısı (adet)……….44

4.8. Bitkideki Bakla Sayısı (adet)………..45

4.9. Bitkide Dolu Bakla Sayısı (tane)……….…..47

4.10. Bitkide Boş Bakla Sayısı (adet)………...48

4.11. Bitkide Tane Sayısı (adet)……….49

4.12. Baklada Tane Sayısı (adet)………...51

4.13. 100 Tane Ağırlığı (gr)………...52

4.14. Biyolojik Verim (kg/da)………53

4.15. Tane Verimi (kg/da)...55

4.16. Hasat İndeksi...57

4.17 Sulama ve Su Tüketimi Sonuçları...58

4.17.1. Sulama Uygulamaları...58

4.17.2. Su Tüketimleri...62

4.18. Su Kullanım Randımanı………..………..71

5. SONUÇ VE ÖNERİLER………72

KAYNAKLAR………...74

ÖZGEÇMİŞ………81

(7)

ÇİZELGELER DİZİNİ SAYFA

Çizelge 3.1. Diyarbakır Koşullarında 2007 Ekim Sezonu ve Uzun

Yıllara Ait Bazı İklim Verileri...17 Çizelge 3.2. Deneme Yeri Toprağının Bazı Fiziksel ve Kimyasal

Özellikleri ……….……..18 Çizelge 3.3. Deneme Konuları…...……….……19 Çizelge 3.4. Denemede Uygulanan Tarımsal İşlemler…………..………..…21 Çizelge 3.5. Sulamada Kullanılan Suyun Bazı Özellikleri …….…………...…….23 Çizelge 3.6 Deneme Konularına Ait Hasat Tarihleri……….…………27 Çizelge 4.1. Farklı Sulama Dönemlerinin Çıkış Süresine (gün) Ait

Varyans Analiz Sonuçları……….…..34 Çizelge 4.2 Nohudun Farklı Sulama Dönemlerinde Çıkış Gün Sayısına (gün) İlişkin Ortalama Değerleri ve Oluşan Gruplar ……….…..34 Çizelge 4.3 Farklı Sulama Dönemlerinin Çiçeklenme Süresine (gün)

Ait Varyans Analiz Sonuçları……….35 Çizelge 4.4 Nohudun Farklı Sulama Dönemlerinde Çiçeklenme Gün Sayısına (gün) İlişkin Ortalama Değerleri ve Oluşan Gruplar..………36 Çizelge 4.5 Farklı Sulama Dönemlerinin Bakla Bağlama Süresine (gün)

Ait Varyans Analiz Sonuçlar………..……37 Çizelge 4.6 Nohudun Farklı Sulama Dönemlerinde Bakla Bağlama Gün Sayısına (gün) İlişkin Ortalama Değerleri ve Oluşan Gruplar……….37 Çizelge 4.7 Farklı Sulama Dönemlerinin Olgunlaşma Süresine (gün) Ait

Varyans Analiz Sonuçları………...39 Çizelge 4.8 Nohudun Farklı Sulama Dönemlerinde Olgunlaşma Gün Sayısına (gün) İlişkin Ortalama Değerleri ve Oluşan Gruplar……….39 Çizelge 4.9 Farklı Sulama Dönemlerinin Bitki Boyuna (cm) Ait Varyans

Analiz Sonuçları………..41 Çizelge 4.10 Nohutdun Farklı Sulama Dönemlerinde Bitki Boyuna İlişkin

Ortalama Değerleri ve Oluşan Gruplar………..41

(8)

Çizelge 4.11 Farklı Sulama Dönemlerinin İlk Bakla Yüksekliğine (cm)

Ait Varyans Analiz Sonuçları……….………42 Çizelge 4.12 Nohudun Farklı Sulama Dönemlerinde Bitkideki İlk Bakla

Yüksekliğine (cm) İlişkin Ortalama Değerleri ve

Oluşan Gruplar ……….…………..43 Çizelge 4.13 Farklı Sulama Dönemlerinin Bitkideki Ana Dal Sayısı (adet)

Ait Varyans Analiz Sonuçları……….……44 Çizelge 4.14 Nohudun Farklı Sulama Dönemlerinde Bitkideki Ana

Dal Sayısına (adet) İlişkin Ortalama Değerleri ve

Oluşan Gruplar………44 Çizelge 4.15 Farklı Sulama Dönemlerinin Bitkideki Bakla Sayısı (Adet/Bitki) Ait Varyans Analiz Sonuçları……….45 Çizelge 4.16 Nohudun Farklı Sulama Dönemlerinde Bitkideki

Bakla Sayısına (Adet/Bitki) İlişkin Ortalama Değerleri ve

Oluşan Gruplar………46 Çizelge 4.17 Farklı Sulama Dönemlerinin Bitkideki Dolu Bakla Sayısına

(Adet/Bitki) Ait Varyans Analiz Sonuçları……….……47 Çizelge 4.18 Nohudun Farklı Sulama Dönemlerinde Bitkideki Dolu Bakla

Sayısına (Adet/Bitki) İlişkin Ortalama Değerleri ve

Oluşan Gruplar………..………..………47 Çizelge 4.19 Farklı Sulama Dönemlerinin Bitkideki Boş Bakla Sayısına

(Adet/Bitki) Ait Varyans Analiz Sonuçları……….………48 Çizelge 4.20 Nohudun Farklı Sulama Dönemlerinde Bitkideki Boş Bakla

Sayısına (Adet/Bitki) İlişkin Ortalama Değerleri ve

Oluşan Gruplar………49 Çizelge 4.21 Farklı Sulama Dönemlerinin Bitkideki Tane Sayısına (Adet/Bitki) Ait Varyans Analiz Sonuçları……….49 Çizelge 4.22 Nohudun Farklı Sulama Dönemlerinde Bitkideki Tane Sayısına (Adet/Bitki) İlişkin Ortalama Değerleri ve

Oluşan Gruplar………...…50

(9)

Çizelge 4.23 Farklı Sulama Dönemlerinin Bakladaki Tane Sayısına (adet)

Ait Varyans Analiz Sonuçları……….51

Çizelge 4.24 Nohudun Farklı Sulama Dönemlerinde Bakladaki Tane Sayısına (adet) İlişkin Ortalama Değerleri ve Oluşan Gruplar………..51

Çizelge 4.25 Farklı Sulama Dönemlerinin 100 Tane Ağırlığına (gr) Ait Varyans Analiz Sonuçları………...52

Çizelge 4.26 Nohudun Farklı Sulama Dönemlerinde 100 Tane Ağırlığına (gr) İlişkin Ortalama Değerleri ve Oluşan Gruplar………52

Çizelge 4.27 Farklı Sulama Dönemlerinin Biyolojik Verime (kg/da) Ait Varyans Analiz Sonuçları………...53

Çizelge 4.28 Nohudun Farklı Sulama Dönemlerinde Biyolojik Verime (kg/da) İlişkin Ortalama Değerleri ve Oluşan Gruplar………54

Çizelge 4.29 Farklı Sulama Dönemlerinin Tane Verimine (kg/da) Ait Varyans Analiz Sonuçları……….55

Çizelge 4.30 Nohudun Farklı Sulama Dönemlerinde Tane Verimine (kg/da) İlişkin Ortalama Değerleri ve Oluşan Gruplar………...55

Çizelge 4.31 Farklı Sulama Dönemlerinin Hasat İndeksine ( % ) Ait Varyans Analiz Sonuçları………57

Çizelge 4.32 Nohudun Farklı Sulama Dönemlerinde Hasat İndeksine (%) İlişkin Ortalama Değerleri ve Oluşan Gruplar………...57

Çizelge 4.33 Uygulama Konularına Verilen Sulama Suyu Miktarları (mm)...58

Çizelge 4.34 Aylık ve Günlük Su Tüketimleri (mm)….……….62

Çizelge 4.35 Su Kullanım Randımanları……….71

(10)

ŞEKİLLER DİZİNİ

Şekil 4.1 Bitki Su Tüketim Eğrisi……..……….……….….62

Şekil 4.2 A Konusunun Aylık Su Tüketim Eğrisi……….…….63

Şekil 4.3 B Konusunun Aylık Su Tüketim Eğrisi………..64

Şekil 4.4 C Konusunun Aylık Su Tüketim Eğrisi………..65

Şekil 4.5 D Konusunun Aylık Su Tüketim Eğrisi………..66

Şekil 4.6 E Konusunun Aylık Su Tüketim Eğrisi……...………...67

Şekil 4.7 F Konusunun Aylık Su Tüketim Eğrisi…………...……….…..68

Şekil 4.8 G Konusunun Aylık Su Tüketim Eğrisi……….….69

Şekil 4.9 H Konusunun Aylık Su Tüketim Eğrisi……….….70

RESİMLER DİZİNİ Resim 1. Denemede Kullanılan Su Sayacı…..……….……….………23

Resim 2. Denemede Kullanılan Su Pompası..………..………….…………23

Resim 3. Deneme Parsellerinden Bozulmamış Toprak Örneklerinin Alınması....….24

Resim 4. Deneme Alanına Düşen Yağışın Ölçülmesi…………...……….25

Resim 5a.Nohut Bitkisinin % 50’ sinin Çıkış Yaptığı Dönem.…...………28

Resim 5b.Nohut Bitkisinin % 50’ sinin Çıkış Yaptığı Dönem.……...…..…………28

Resim 6a.Nohut Bitkisinin % 50’ sinin Çiçek Açtığı Dönem……...…..…………29

Resim 6b.Nohut Bitkisinin % 50’ sinin Çiçek Açtığı Dönem….….…...…...……29

Resim 7. Nohut Bitkisinin % 50’ sinin Bakla Bağladığı Dönem…..…..…….……29

Resim 8. Nohut Bitkisinin Olgunlaşma Dönemi…..………..…………..…30

(11)

TEŞEKKÜR

Bu araştırma konusunun belirlenmesinde ve çalışmalarımın yürütülüp sonuçlandırmasında, bana daima rehberlik eden ve katkılarını sunan büyük deneyimlerinden faydalandığım danışmanım sayın Prof. Dr. Hasan GÜLCAN’a, çalışmalarımda bana yol gösteren, tezin yazılması ve literatür taraması konusunda sonsuz bilimsel katkılarını esirgemeyen Prof. Dr. Emin ANLARSAL’a, araştırmanın yürütülmesi,izlenmesi ve sulama çalışmalarında bana her zaman yön veren ikinci danışmanım Yrd. Doç. Dr. Mustafa EYLEN’e, araştırmanın kurulması, izlenmesi ve analizlerin yapılması hususunda desteklerini ve yardımlarını esirgemeyen Ziraat Yüksek Mühendisi İrfan ERDEMCİ’ye, deneme sahası - tarımsal makinelerin sağlanması ve arazi çalışmalarımda bana her türlü katkı ve yardımlarını esirgemeyen Kralkızı-Dicle Pompajlı Sulama Birliği Müdürü Ziraat Mühendisi Remzi MUTLU’ya, sonsuz teşekkür ederim.

Hayatımın her aşamasında desteklerini ve yardımlarını benden hiç esirgemeyen çok sevdiğime aileme sonsuz teşekkür ederim.

(12)

1. GİRİŞ Ramazan YOLCU

1. GİRİŞ

Nohut, Baklagiller (Leguminosae) takımında yer alan Kelebek Çiçekliler (Papilionacea) familyasının çok önemli türlerini kapsayan Viceae alt familyasına bağlı Cicer genusundan Cicer arietinum L.’dir (Şehirali, 1998). Kökeni Doğu-Batı Himayalar ile Yunanistan arası Kuzey-Batı olarak da Kırım ve Etiyopya arası olarak belirtilmiştir.

Dünyada nohut ekim alanının en fazla olduğu ülkelerin başında; Hindistan, Türkiye, Pakistan ve Meksika gelmektedir. 1998 yılında nohutta en yüksek verim ortalama 333 kg/da ile Çin ilk sırada yer almış, bunu 144.4 kg/da ile Meksika ve 95.2 kg/da ile Türkiye izlemiştir (FAO, 1998).

Nohudun yurdumuzun hemen her yerinde ekildiği ve özellikle Akdeniz bölgesinde yoğunlaştığı görülmektedir, ikinci sırayı Ege bölgesi almakta , bunu Orta Kuzey, Orta Doğu, Güney Doğu, Marmara ve Karadeniz bölgesi izlemektedir (ANONİM, 1980).

Ülkemiz 625.000 ha nohut ekiliş alanının 101.804 hektarı Güneydoğu Anadolu Bölgesinde bulunmaktadır. Diyarbakır ili nohut ekiliş alanı 43.335 ha, ortalama verimi 103.9 kg/da ve 45.028 ton olan üretim değerleri ile ülke nohut üretiminde payının nedenli büyük olduğu görülmektedir (Tarımsal Yapı, 1997 T.C. Başbakanlık Devlet İstatistik Enstitüsü. Ankara).

Yemeklik tane baklagiller, yüksek oranda protein içermeleri nedeniyle insanlığın beslenmesinde önemli yer tutar. Yurdumuzda tarımı yapılan yemeklik tane baklagiller içerisinde nohut, mercimekle beraber ilk sırayı paylaşmakta, bunları kuru fasulye ve bakla izlemektedir (ANONİM, DİE 1981).

Nohut, insan ve hayvan beslenmesinde oldukça önemli bir yemeklik tane baklagil bitkisidir. Çeşitler, yetiştirme ve çevre koşullarına bağlı olarak tanesinde % 18.0-31.0 oranında protein bulundurmaktadır. Nohut, insan yiyeceği olarak kullanılabildiği gibi, özellikle kuru nohut taneleri değerli bir yemdir.

Nohudun endüstrimizde belli başlı kullanılma yeri leblebiciliktir. Leblebi sanayi, Türkiye’ye ve Yakındoğu ülkeleri olan; İran, Irak, Suriye, Mısır, Suudi Arabistan ve Yemen gibi ülkelerde de görülür. ( Genckan, 1958 ).

(13)

1. GİRİŞ Ramazan YOLCU

Nohut, yemeklik baklagiller içinde kirece töleranslı ve toprak konusunda pek seçici olmayan bir kültür bitkisidir. Kök sistemi 1-2 m derinlere inebilir, tane olgunlaşmasına kadar geçen sürede toprak altında 66 cm derinliğe inerek topraktaki besin elementlerinden çok iyi yararlanan kazık köklü bir sisteme sahiptir.

Baklagillerin en önemli özelliklerinde biride toprakta bulunan Rhizobium bakterileri ile ortak yaşamak suretiyle atmosferde bulunan % 78 oranında bulunan moleküler azotu toprağa bağlamalarıdır. Bu durum azotlu gübre kullanımını azaltmakta ve kendisinden sonra ekilecek bitki verimini olumlu yönde etkilemektedir. Baklagiller tarafından fiske edilen azotun % 90’ndan fazlası bitkiler ve hayvanlar tarafından toprağa dönmektedir. Halitligil ve ark. bildirdiğine göre biyolojik azot fiksasyonu ile toprağa yıllık 139-170 milyon ton saf azot bağlamaktadır. Bu miktar ticari olarak üretilen (65 milyon ton) azotla karşılaştırıldığında iki katına denk gelmektedir. Baklagiller çeşitli faktörlere bağlı olarak ortalama 70 kg/da azot fikse edebilmektedir (Halitligil ve ark. 2002).

Fiksasyonu etkileyen önemli faktör ise iklim, tesis idaresi, bitki sıklığı, büyüme sezonu ve uzunluğu, toprak yapısı,toprak mikroflorası, toprak pH’sı, toprak nemi, hasat zamanı, bakterilerin cinsi ve tespit metodur. En yüksek fiksasyon optimum şartlarda çiçeklenme dönemidir. Bitkilerin olgunlaşma dönemi ile fiksasyon miktarı azalır.

Diğer baklagil bitkileri gibi nohutta, toprağı zenginleştirici bir bitkidir. Azot tarım alanında eksikliği en fazla hissedilen besin elementidir Köklerindeki nodüllerde bulunan ve kendisiyle ortak olarak yaşayan bakteriler (Rhizobium ciceri), havada serbest olarak bulunan ancak canlılar tarafından doğrudan alınamayan azotu bağlarlar. Nohut bitkisi ekim zamanı ve çevre koşullarına bağlı olarak azot ihtiyacının % 42-70’ini simbiyotik yollarla sağlayabilmektedir (Beck, 1988). Yazlık ekimlerde nohut dekara 4.5 kg azot fiske etmektedir (Singh, 1987).

Nüfusumuzun ve hayvan varlığımızın kendi üretimimizle beslenebilmesi ayrıca iç ve dış pazar isteklerinin karşılanabilmesi için, tahıl ve baklagil üretiminin artması beklenmektedir. Yine ülkemizde Tarım ve Köy İşleri Bakanlığınca uygulanan Nadas Alanlarının Daraltılması Projesi (NAD)’nde kurağa dayanıklı, tek yıllık bir bitki olması, protein bakımından zengin olması, tarımsal potansiyeli düşük

(14)

1. GİRİŞ Ramazan YOLCU

alanların değerlendirilmesi, iç ve dış pazarlarda iyi fiyat bulması nedeniyle son yıllarda ekim alanları gittikçe artmıştır.

Bugün, tarım alanlarımızın % 80’den fazlasında yağışın yeterli olmadığı ve yeterli sulama olanaklarının da bulunmadığı düşünülürse, sıcağa ve kurağa dayanıklı ve bu bölgelerimizde sulanmaksızın ürün verebilen nohut, ülkemizde kuru tarımın uygulandığı yerlerde önemli bir yemeklik tane baklagil bitkisi olarak ortaya çıkmaktadır ( Tosun ve Eser, 1975 ).

Ülkemizde nohut ihracatından gittikçe artan oranlarda bir döviz geliri sağlanmaktadır. Son yıllarda ülkemiz 50’den fazla ülkeye nohut satmaktadır.

Ülkemizde nohut ekiliş alanlarında yıllar itibariyle artış sağlanmış ancak bu artış verime yansımamıştır. Ülkemizdeki ortalama nohut verimi 100-110 kg/da olup dünya ortalaması olan 60 kg/da’ın üstünde olmakla birlikte yine de sulama çalışmaları ile bu verimin arttırılabileceği bilinmektedir (Şakar ve Orhan, 1993 ).

Güneydoğu Anadolu Bölgesinde önemli miktarda nohut üretimi yapılmaktadır. GAP Bölge Kalkınma İdaresi Başkanlığınca yaptırılan bir pazarlama ve bitki deseni projesine göre 2010 yılında sulanacak 1.7 milyon hektar arazinin % 7.4’ünde nohut yetiştirilmesi öngörülmüştür (GAP İdaresi, 1992 ).

Yemeklik baklagiller içerisinde kurağa en fazla dayanan ve aşırı yağıştan hoşlanmayan nohudun yetiştirme mevsiminin kurak geçtiği yıllarda az miktarda sulamalarla fazla ürün verdiği bilinmektedir. Ancak nohut’ta sulama konusunda bilgiler çok azdır. Bu nedenle önemli verim artışı sağlamak için iyi tarla hazırlığı, yüksek verimli tohumluk kullanma, gübreleme ve mücadelenin yanında sulama suyu miktarı ve sulama zamanın tam olarak bilinmesi gerekmektedir.

Bilinçli uygulandığında sulama verimi esaslı bir şekilde artırabilir. Sadece verimi artırmakla kalmaz ayrıca kurak ve yağışın değişkenlik gösterdiği yarı kurak bölgelerde istikrarlı bir verim alınmasını sağlar. Çoğu çiftçi günümüzde nohut ürününde ilave sulama yapmaktadır. Esasında nohut geçmişte sadece yağışa dayalı olarak yetiştirilmekteydi. Şimdi sulanan bir ürün olarak yetiştirilmeye başlandı.

Bunun sebebi nohudun iyi fiyat bulması ve üretim aşamasındaki bütün süreçlerin teknolojik gelişimi ve ekonomik olmasıdır (Saxena ve Singh, 1999).

(15)

1. GİRİŞ Ramazan YOLCU

Nohudun su tüketimi; 90-300 kg/da ürün vermesi için 110-240 mm arasında değişir. Bu oran diliminde, kullanılan su miktarı ile verim arasında doğrusal bir ilişki vardır (Singh ve Bhushan, 1979). Hissar’ da su tüketimi 204-280 mm arasındadır (Sharma 1974). Hindistan’da nohudun su tüketimi 247-290 mm’ dir (Gupta ve Agrowal, 1977). Bu değerler kurak bir bölge için (Tel Hadya) ve yağışlı bir bölge için (Jindiress) Kuzey Suriye’ de 297 ve 413 mm sırasıyla yazlık ekim için 311 mm ve kışlık ekim için 422 mm’ dir (Cooper, 1983).

Batı Asya’ nın Akdeniz bölgelerinde, Kuzey Afrika ve Güney Avrupa bölgelerinde nohut geleneksel olarak yazlık ekilir ve kış yağışlarından kalan depolanmış toprak neminde yetiştirilir. Kış yağışları en az 400 mm olmalıdır. Sezon ilerlerken ürün artan sıcaklıkların ve gün uzunluğunun artmasıyla ikiye katlanan toprak nem stresini yaşar, vejetatif ve generatif dönem kısalır ve düşük verim ile sonuçlanır (Saxena 1980).

Nohut kışlık ekildiğinde bu sıkıntılardan büyük oranda kaçınılmaktadır.

Ancak kışlık ekimde antraknoz hastalığı ve soğuktan etkilenme tehlikeleri mevcuttur.

Kışlık ekilecek nohutların soğuğa toleranslı olmanın yanı sıra antraknoz hastalığına da dayanıklı olması gerekmektedir. Bu yüzden nohut ıslahçıları soğuğa toleranslı ve antraknoza dayanıklı hatlar elde etmek için çalışmalar yapmışlardır. Ülkemizde ve bölgemizde nohut geleneksel olarak sulamasız, yağışa dayalı ve yazlık ekilişli yetiştirilmektedir.

Bu çalışma Diyarbakır ekolojik koşullarında nohut bitkisinde; sulama suyu gereksinimi, bitkinin su tüketimi ve sulama zamanını ortaya koyarak sulamanın tane verimine etkisini saptamak amacıyla ele alınmıştır.

(16)

2. ÖNCEKİ ÇALIŞMALAR Ramazan YOLCU

2. ÖNCEKİ ÇALIŞMALAR

Criddle (1966), baklagillerin su tüketimi Konya’daki Çumra ovası için 430 mm, Beyşehir için 424 mm, sulama suyu ihtiyacının ise Çumra ovası için 373 mm Beyşehir için 356 mm olduğunu bildirmiştir.

Oylukan ve ark. (1970), Eskişehir’de yaptıkları çalışmada; nohuttun Mayıs, Haziran, Temmuz ve Ağustos ayları olmak üzere (sırası ile 50, 80, 105, 85 mm) toplam 320 mm su tükettiğini net sulama ihtiyacının 180 mm ve sulama sayısının ise 2 olduğunu, nohutta en fazla verimin 1-3 sulama ile elde edildiğini, Haziran ayının yarısında 1 defa sulamanın nohut veriminin artışında en etkili ve ekonomik olduğunu bildirmişlerdir.

Tosun ve Eser (1975), 1973 yılında, saflaştırılmış 14 yerli ve 87 yabancı kökenli nohut çeşidinde tane Bitki başına verimin 6.71-21.67 g, 100 tane ağırlığının 9.83-35.65 g, bitkide birinci dal sayısının 1.67-3.43 adet, bitki boyunun 12.47-26.87 cm ve bitki genişliğinin 31.4-51.00 cm arasında değiştiğini bildirmişlerdir.

Kayıtmazbatır (1978), 1975-76 yıllarında, sulanır koşullarda Konya ovasına uygun nohut çeşitlerinin belirlenmesi amacıyla, toplam 15 nohut hat ve çeşidiyle yürüttüğü çalışmada; tüm çeşitlerin birinci yıl çıkıştan sonra 31. günde çiçeklendiğini ve çiçeklenmeden 56 gün sonra olgunlaştığını bildirmiştir. Tüm çeşitlerde çiçek renginin; beyaz, tane renginin; beyazdan pembeye kadar değişen renklerde, tane şeklinin ise koç başı olup 100 tane ağırlığının 33.5-49.4 g arasında değiştiğini bildirmiştir.

Şehirali (1979), nohutta sulamanın ürünün garantisi olacağını; yemeklik tane baklagillerde sulanan alanların arttırılmasının verimi artıracağını, İspanya, Fransa ve Meksika’da nohutta 2-4 kez karıkla sulama yapıldığını, aşırı yapılırsa solgunluğa ve tane veriminde azalmalara neden olabileceğini bildirmiştir.

Katageri ve Sheelavantar (1980), Hindistan’da, nohutta en yüksek tane veriminin ekimden itibaren 30, 45, 60 ve 75. günden sonraki sulama uygulamasıyla elde edildiğini, bununla beraber 30, 45 ve 75. gün ile 45, 60 ve 75. günden sonraki 3 sulama uygulamaları arasında önemli bir farkın olmadığını, 1 sulama uygulaması yapılacaksa bunun ekimden 45 gün sonra yapılması gerektiğini bildirmişlerdir.

(17)

2. ÖNCEKİ ÇALIŞMALAR Ramazan YOLCU

Güngör (1980), Eskişehir’de yapılan bir araştırmada; nohuttun su tüketiminin 468 mm olduğunu ve en iyi sulamanın; ekim itibaren sert oluma kadar topraktaki nem oranının % 30’a kadar düştüğünde yapılan sulama olduğunu, sulama sayısının 2 ve alınan tane veriminin 247 kg/da, sulama zamanının ise kapsül oluşumundan önce ve kapsül oluşumundan sonra yapılması gerektiğini belirtmiştir.

Anonim (1981), Toprak verimliliği, sıcaklık, mikro-besin maddeleri, sulama ve nodozite gibi çevresel etmenlerin protein miktarını etkilediğini bildirmişlerdir.

Adhikari ve Pandey (1982), 1979-80 yılının kış yetişme döneminde, genetik olarak farklı 36 nohut hattında yaptıkları araştırmada; % 50 çiçeklenme zamanının 77.3-95.0 gün, birincil dal sayısının 1.93-3.39 adet, ikincil dal sayısının 4.86-11.2 adet, bitkide bakla sayısının 41.59-143.19 adet, ilk bakla yüksekliğinin 12.53-18.3 cm, 100 tane ağırlığının 12.8-29.6 g, bitkide tane veriminin 8.93-37.39 g ve bitki boyunun 45.8-75.5 cm değerleri arasında değiştiğini, bitkide bakla sayısı ve 100 tane ağırlığının nohutta verime büyük katkıları olduğunu, yan dal sayısı ve ilk bakla yüksekliği karakterlerinin yüksek fenotipik varyanstan dolayı yüksek çevresel etki altında olduğunu bildirmişlerdir.

Cooper (1983), Suriye’nin kuru tarım alanlarında (Telhadya) ve yağışlı tarım alanlarında ( Jindiress ) yaptığı araştırmada; nohuttun su tüketiminin kışlık ekimlerde 297 ile 413 mm, yazlık ekilişlerde ise bunun 311 ile 422 mm olduğunu bildirmiştir.

Singh ve ark. (1983), içinde Türkiye orijinli materyalin de bulunduğu 3267 nohut örneğini 29 özellik açısından incelemişler; bu özelliklerden çiçeklenmeye kadar geçen gün sayısı (58-94 gün), bitki boyu (15-50 cm), birincil dal sayısı (1.3-18 adet), ikinci dal sayısı (0.3-22.7 adet) ve üçüncü dal sayısı (0-12 adet) karakterlerinde geniş bir varyasyon olduğunu saptamışlar, özellikler arasındaki ilişkilerin de bölgelere göre farklılık gösterdiğini bildirmişlerdir.

Nerkar ve Patil (1983), Hindistan’nın Marathwada bölgesinde buğdaya alternatif olarak sulu koşullarda tepkili nohut çeşidini tespit etmek için yaptıkları araştırmada; en uygun sulama zamanının ekimden sonra 45. ve 75. günde yapılan sulamalar olduğunu belirtmişlerdir.Yine sulamaya tepkisi az olan BDN9-3 çeşidi ile L34 tepkili ırkı karşılaştırıldığında , L34 ırkı %29 daha fazla verim artışı göstermiş,

(18)

2. ÖNCEKİ ÇALIŞMALAR Ramazan YOLCU

L34 ırkının çiçeklenme süresi 2 gün daha geç, bitki boyu 2-3 cm daha uzun ve bitkide bakla sayısı BDN9-3’ten daha yüksek değerler verdiğini bildirmişlerdir.

ICARDA (1984), ILC 3279 nohut genotipinin kışlık ekiminde; ek sulama suyu, Rhizobium inokulasyonu, bitki sıklığı, nematisit ve fosforlu gübre uygulamalarının verim ve verim komponentleri üzerine olan etkilerini araştırıldığı raporda; nohutta 3 gelişme döneminde sulama (susuz, çiçeklenme dönemi öncesi, çiçeklenme ve bakla doldurma) uygulanmıştır. Bitki sıklıkları 22 bitki/m2 ve 44 bitki/m2 olarak seçilmiştir. Araştırma sonucunda; 44 bitki/m2 sıklığında ekilen, sulama yapılan, fosfor ve nematisit uygulanan hatlardan yaklaşık 55 kg/da tane verimi elde edildiği, 22 bitki/m2 sıklığında ekilen ve sulama yapılmayan, fosfor ve nematisit uygulanmayan hatlardan ise 60 kg/da tane verim artışı belirlendiği, bu iki uygulama arasında % 9.09 oranında bir verim farkı olduğu bildirilmiştir.

Singh ve Malhotra (1984), ICARDA’da 3300 adetten fazla kabuli tipi nohut gen kaynakları materyalinde belirlenen 19 karakterden, çiçeklenmeye kadar geçen gün sayısının 70-94 gün, olgunlaşmaya kadar geçen gün sayısının 114-124 gün, bitki boyunun 15-50 cm ve bitkide bakla sayısının 4-100 adet arasında değiştiğini bildirmişlerdir.

Şehirali (1984), nohutta sulamanın, bitkinin genotipine, iklim faktörlerine, toprak yapısına, sulama zamanına ve sulama miktarına bağlı olarak değiştiğini bildirmiştir.

Hadjichristodoulou (1984), 1973-1984 yıllarında ICARDA’dan sağlanan çok sayıda nohut hattı ve bir yerel nohut çeşidi ile Kıbrıs koşullarında verim ve verim unsurlarını belirlemek amacıyla yaptığı bu araştırmada; tane veriminin, dekara 149- 169 kg, 1000 tane ağırlıklarının; 404-367 g, yerel çeşitte ise 132-330 g (çevresel etki altındadır) olduğunu bildirmiştir. Bitki boyunun, yerel çeşitte 24-43 cm arasında değiştiğini, ILC 3279 çeşidinin en yüksek bitki boyu değerine (50 cm) sahip olduğunu, ortalama ilk bakla yüksekliğinin 33 cm olduğu dikkate alındığında yerel çeşitte saptanan 10-22 cm ilk bakla yüksekliği değerinin en düşük olduğunu bildirmiştir. Bitkideki en yüksek bakla sayısı (18.2 adet) yerel çeşitte (değişim aralığı 8-26), en düşük ise NEC 236 çeşidinde (10.2 adet) ve ILC 3279 çeşidinde 18.2 adet bakla sayısı ile yerel çeşidin bakla sayısı değerlerine yakın olduğunu belirtmiştir.

(19)

2. ÖNCEKİ ÇALIŞMALAR Ramazan YOLCU

Khorgade ve ark. (1985), bitkide bakla sayısı karakterinde yüksek fenotipik ve düşük genotipik varyanstan dolayı çevresel etkilerin yüksek olduğunu, bitki boyu karakterinde ise çevresel etkinin nispeten az olduğunu bildirmişlerdir.

Palled (1985), Suriye’nin Telhadya yöresinde ILC 3279 nohut genotipinin kışlık ve yazlık ekimlerinde ilave sulama suyu uygulanmasının verim ve verim unsurlarına etkisinin araştırıldığı çalışmalarında; kışlık ekimlerde verimin 115.3 kg/da, ek sulama uygulaması ile bu verimin 197.7 kg/da’a kadar yükseldiğini, yazlık ekimlerde ise bu miktarın 55.6 kg/da, sulama uygulaması ile 134.9 kg/da’a kadar yükseldiğini, ayrıca kışlık ekimlerde biyolojik verimin 254.3 kg/da, ek sulama ile 429.5kg/da olduğunu, çiçeklenme ve sert olum arasındaki sürenin 41 günden 52 güne, hasat indeksinin % 44’den % 46’ya kadar değiştiğini; yazlık ekimlerde ise biyolojik verimin 186.6 kg/da, ilave sulama ile 352.1 kg/da, çiçeklenme ve sert olum dönemleri arasındaki sürenin 33 günden 44 güne, hasat indeksinin de % 30’dan % 38’e yükseldiğini bildirmişlerdir.

Palled (1985), nohuttun çiçeklenme sonu ile bakla oluşumu döneminde toprak nemine çok duyarlı olduğunu bildirmişlerdir.

Shinde ve ark. (1985), suyun, nohutta başlıca sınırlayıcı faktör olduğunu, Hindistan koşullarında kış sezonunda yapmış oldukları çalışmada nohutta maksimum tane veriminin, ekim öncesi dallanma ve bakla bağlama gelişimi safhalarında yapılan 3 sulamadan alındığını belirtmişlerdir.

Saxena ve Silim (1986), ILC 3279 çeşidinde, kışlık ve yazlık ekimlerde çiçeklenme ve bakla bağlama dönemlerinde yapılan sulama uygulamasının;

uygulama yapılmayan parsellere göre % 73 ve % 142 oranında tane verim artışı sağladığını, kışlık ekimlerde verimin 175-200 kg/da arasında, yazlık ekimlerde ise 56-135 kg/da arasında değiştiğini, yüksek verimlerin sulama uygulaması yapılan parsellerden elde edildiğini belirtmiştir. Çiçeklenme ve bakla bağlama döneminde birer sulama ile kışlık (1 Aralık) ekimlerde sulama uygulamasız koşullarda; FLIP 84-19c çeşidinden 192 kg/da ve ILC 482 çeşidinden ise 217 kg/da tane verimi, sulama uygulamalı koşullarda ise; ILC 3279 çeşidinden 266 kg/da ve ILC 482 çeşidinden 377 kg/da tane verimi, yazlık ekilişlerde (16 Şubat) uygulamasız koşullarda; ILC 3279 çeşidinden 115 kg/da ve FLIP 81- 57 w çeşidinden 173 kg/da

(20)

2. ÖNCEKİ ÇALIŞMALAR Ramazan YOLCU

sulama ile; FLIP 84-19c çeşidinden 227 kg/da ve FLIP 81- 57w çeşidinden 271 kg/da tane verimi elde edildiğini bildirmişlerdir.

Günbatılı (1986), Tokat’ın Kazova ve Zile ovalarında, nohuttun sulama programı ve su tüketimini belirlemeye yönelik çalışmasında; Kazova’da en yüksek verimin (274 kg/da) ekimden bakla bağlama başlangıcına kadar topraktaki nem oranının % 30’a kadar düştüğü, Zile’de (212 kg/da) ise bu oranının % 5’e kadar düştüğü dönemlerde yapılan sulama ile elde edildiğini, Kazova ve Zile’de ortalama 201 mm - 204 mm sulama suyu ile kontrole göre 99 ve 107 kg/da daha fazla tane verimi alındığını, Kazova’da sulamanın çiçeklenme döneminden önce, bitki boyu 15- 25 cm iken ve çiçeklenme dönemi başlangıcında, Zile’de ise çiçeklenme dönemi başlangıcı ve bakla bağlama dönemi başlangıcında olmak üzere 2 kez, eğer 1 sulama yapılacaksa Kazova’da bakla dönemi başlangıcında, Zile’de ise çiçeklenme dönemi başlangıcında yapılmasını gerektiğini bildirmişlerdir.

Singh ve Perrier (1987), Suriye’de, Telhadya koşullarında 24 nohut genotipinde sulamaya tepkili çeşitlerin belirlenmesi amacıyla yaptıkları çalışmada;

ilave sulamayla ortalama verimin 200 kg/da’dan 300 kg/da’a kadar yükseldiğini, sulamaya tepkili hatların kuru şartlarda verimlerinin az olduğunu, bununla birlikte kuru koşullarda yüksek verimli çeşitlerin sulanmasıyla verimde önemli artış olduğunu belirtmişlerdir.

Hadjichristodoulou (1987), ICARDA’dan sağlanan 100-200 adet nohut çeşidi, verim denemelerinde değerlendirmiş, seçilen çeşitlerle, birkaç yıl ve 1-3 lokasyonda, kontrol olarak bir yerel çeşit ve bölgede yaygın şekilde kullanılan Yialousa çeşidi ile yaptığı araştırmada; tane verimlerini; ortalama olarak yerel çeşitte 165.0 kg/da olduğunu, bu değerin ILC 464’ün 197.5 kg/da olan veriminden düşük olduğunu, ancak sonuçların benzerlik gösterdiğini bildirmiştir. 1000 tane ağırlığının; 251-413 g arasında değiştiğini, yerel çeşitte bu değerin 290 g olduğunu, bitki boyunun ise Yialousa’da 56-45 cm arasında değiştiğini, yerel çeşitte 37 cm olduğunu, ilk bakla yüksekliğinin, yerel çeşitte 18 cm olup, ümit verici çeşitlerde daha yüksek olduğunu bu karakterin lokasyondan lokasyona farklılık gösterdiğini, yerel çeşidin bir lokasyonda 14 cm diğer bir lokasyonda ise 32 cm’e kadar değiştiğini, bitkide bakla

(21)

2. ÖNCEKİ ÇALIŞMALAR Ramazan YOLCU

sayısının; 72-19 adet, yerel çeşitte ise 26 adet olup diğer ümit verici çeşitlerin yerel çeşitlerden 1-8 adet daha az bakla sayısına sahip olduğunu bildirmiştir.

Cubero (1987), nohutta yaprak özelliklerinin, çevresel koşullara çok hassas olduğu, yaprak uzunluğunun 3-7 cm olduğunu,yine nohutta kapsül özelliklerinin de çevre şartlarından etkilenen birkaç karakterden biri olduğunu, kapsül uzunluğunun 15-30 mm, kapsül derinliğinin 7-14 mm kapsül genişliğinin 8-15 mm ve çiçek uzunluğunun 6-13 mm olduğunu bildirmiştir.

Pundir ve ark. (1988), nohutta bitkisel karakterlere ait verileri; en düşük, en yüksek ve ortalama değerleri şu şekilde bildirmişlerdir. Türkiye nohut kolleksiyonunda; % 50 çiçeklenme zamanının 69.1 gün, olgunlaşma zamanının 132.5 gün, bitki boyunun 41.0 cm ve varyasyon katsayısının % 12.2, bitki genişliğinin 34.5 cm ve varyasyon katsayısının % 13.6, birincil dal sayısının 2.37 adet, bitkide bakla sayısının 27.4 adet ve varyasyon katsayısının % 37.4, 100 tane ağırlığının 27.8 g olduğunu belirtmişlerdir.

Pundir ve Rajagophan (1988), 1985 yılı Şubat ayında toplam 70 nohut örneğinde; 100 tane ağırlıklarının 9.3-38.2 g arasında değiştiğini bildirmişlerdir.

Eser ve ark. (1989), Osman Tosun Gen Bankası ve nohut tarımı yönünden önemli bilinen illerden toplanan 160 köylü çeşidi ile Ankara koşullarında geç ilk bahar yetişme mevsiminde yaptıkları çalışmada; çiçeklenme süresinin 47-61 gün, bitki boyunun 24.2-42.0 cm, ilk bakla yüksekliğinin 13.0-33.6 cm, olgunlaşma süresinin 84.0-98.0 gün, m2'de bitki sayısının 28.0-46.0 adet, bitkide birinci dal sayısının 1.2-4.4 adet, ikinci dal sayısının 1.4-6.4 adet, bitkide bakla sayısının 3.0- 46.0 adet ve VK: % 25.20, tane sayısının 3.2-12.2 adet, bin tane ağırlığının 126- 481g, bitkide tane veriminin 0.4-5.8 g ve birim alan veriminin 20.0-208.0 g/m2 protein oranının %21.2-26.2 olduğunu bildirmişlerdir.

Patel ve ark. (1989), Dahut nohut çeşidinde yapmış olduğu araştırmada 50 mm ilave su ile evaporasyonunu 0.3, 0.4 ve 0.5 atm de ortalama verimin 0.96, 1.28 ve 1.53 kg/da olduğunu bildirmiştir.

Saxena (1990), Hindistan’ın su tutma kapasitesi düşük hafif bünyeli topraklarında nohutta sulamanın vegetatif döneminde, ağır bünyeli ve derin profilli

(22)

2. ÖNCEKİ ÇALIŞMALAR Ramazan YOLCU

topraklarda ise vegetatif gelişme dönemi sonları ile bakla bağlama dönemi başlangıcında yapılması gerektiğini bildirmiştir.

Roy ve ark. (1991), Kuzey Hindistan’da yapılan bir çalışmada; kış yağışlarının az olduğu ve hafif tekstürlü topraklarda üç farklı ekim tarihinde de nohutun sulamaya karşı önemli responsunun olduğunu, ayrıca ekimden 45 ve 50 gün sonra yapılan sulama uygulamasının tane verimini daha fazla etkide bulunduğunu bildirmişlerdir.

Sandhu ve Gumber (1991), 1987-1988 yılında, Punjab’ta, genetik olarak farklı 59 nohut örneğinde; birincil dal sayısının 4.3-6.5 adet, ikincil dal sayısının 21- 35 adet, bitki boyunun 37-57 cm, bitkide bakla sayısının 94-270 adet, 100 tohum ağırlığının 8-23 g ve bitkide tane veriminin 18-41 g arasında değiştiğini bildirmişlerdir.

Şakar ve Orhan (1993), Diyarbakır koşullarında kışlık olarak yetiştirilen ILC 482 ve FLIP 84-99c nohut genotiplerinde, sulamanın tane verimi üzerine etkilerini araştırdıkları çalışmalarında; sulamasız, bakla bağlamada 1 su, çiçeklenme döneminde 1 su ve hem çiçekte + hem bakla bağlamada 2 su uygulayarak; çeşitler arasında farklılık olduğunu, sulama uygulaması ile 1990’da % 27.5, 1991’de % 38.5 oranında sulamasız parsellere göre daha fazla verim artışı elde edildiğini, ekonomik analiz ile bakla bağlamada 1 su uygulamasının en karlı olduğunu bildirmişlerdir.

Ortega ve ark. (1994), 2 yıl süreyle, farklı ekim tarihlerinde, 4 farklı nohut genotipinde, 2 ekim sıklığında (125.000 - 250.000 bitki/ha) ve 2 sulama uygulaması (sadece ekimden önce 400 mm, ekim öncesi 400 mm ile bakla doldurma döneminde 70 mm sulama) ile yaptıkları araştırmada; her iki ekim tarihinde ve bütün çeşitlerde ekimden önce 400 mm ile bakla doldurma döneminde 70 mm su uygulaması, diğer uygulamaya göre 150 ile 240 kg/da daha fazla verim artışı sağladığını,aynı uygulamanın yüksek bitki sıklığında daha iyi verim verdiğini belirtmiştir.

Türk ve ark. (1997), 1994-1995 yıllarında Diyarbakır’da 19 nohut hat ve çeşidi ile bir yerel nohut çeşidinde; bitki boyunun 47-35 cm, ilk bakla yüksekliğinin 29-16 cm arasında değiştiğini, yerli nohutta ise bu değerin 22 cm olduğunu, 50.5 ile 28 g olan 100 tane ağırlığının yerel çeşitte 30.4 g olarak saptandığını bildirmişlerdir.

(23)

2. ÖNCEKİ ÇALIŞMALAR Ramazan YOLCU

Yosefi ve ark. (1998), ICARDA’da 1993 yılında İran çeşitleri Kako, Pirooz ve 18 hat üzerinde yaptıkları araştırmada; 2 sulama uygulamasının çoğu özelliklerle pozitif ilişkili olduğu, özellikle tohum verimi, bitki boyu, II. Dal sayısı, çiçeklenme gün sayısı ve olgunlaşma zamanları ile olumlu ilişkili olduğunu ve çeşitlerle sulama arasında interaksiyonun olduğunu belirtmiştir.

Ağsakallı ve olgun (1999), 1993-1997 yıllarında, Erzurum’da, 16 nohut hat ve çeşitlerinde; çıkış süresinin 17.8-33.5 gün, çiçeklenme süresinin 55.0-67.0 gün, bitki boyunun 27.5-49.6 cm, olgunlaşma süresinin 98.2-117.8 gün, bitkide dal sayısının 4.0-4.6 adet, bitkide bakla sayısının 13.8-29.6 adet, 100 tane ağırlığının 37.9-44.5 g ve verimin 80.3-165.1 kg/da arasında değiştiğini bildirmişlerdir. Çıkış süresi, bitkide dal sayısı, antraknoz ve 100 tane ağırlığının verim üzerindeki etkisinin olumsuz, bitkide bakla sayısının ise doğrudan etkisinin yüksek olduğunu, bu karakteri çiçeklenme ve olgunlaşma sürelerinin izlediğini belirtmişlerdir.

Anlarsal ve ark. (1999), 1996-97 ve 1997-98 yıllarında, Adana’da, kış yetişme döneminde 23 nohut hattında; çiçeklenme süresinin 115.2-97.7 gün, olgunlaşma süresinin 161.8-173.5 gün, bitki boyunun 67.9-84.2 cm, bitki başına toplam bakla sayısının 15.8-27.3 adet, bitki başına tane sayısının 17.0-28.8 adet, bitkide tane ağırlığının 5.3-8.6 g, 100 tane ağırlığının 26.7- 37.5 g, tane veriminin 178.6-271.9 kg/da değerleri arasında değiştiğini bildirmişlerdir.

Çimen ve Baylan (1999), Diyarbakır koşullarında yazlık olarak yetiştirilen nohutta erken ekimlerin ilkbahar yağışlarından daha iyi yararlanmak amacıyla yapılması gerektiğini, Türkiye’de nohut ekilişleri Mart ve Mayıs aylarında yapıldığını, ancak bitkinin generatif devresi sıcak ve kurak döneme rastladığında verimin büyük ölçüde düştüğünü bildirmişlerdir.

Karasu ve ark. (1999), 1996-1997 yıllarında, İsparta’da 11 adet nohut hat, çeşit ve ekotipi içeren çalışmalarında; bitki boyunun 26.68-22.05 cm arasında değiştiğini, en düşük değerin bölgeye ait bir ekotipte saptandığını belirtmişlerdir. İlk bakla yüksekliğinin 14.8-19.14 cm arasında olduğunu, yine en düşük değerin aynı ekotipte belirlendiğini, bitkide ana dal sayısının 2.6-3.15 adet, yan dal sayısının 2.52- 3.44 adet arasında olup yine en az yan dal sayısının yerel ekotipte saptandığını, bitkide bakla sayısının en fazla ILC 482 çeşidinde (10 adet), en az ise Diyar 95

(24)

2. ÖNCEKİ ÇALIŞMALAR Ramazan YOLCU

çeşidinden elde edildiğini (5.53 adet), 1000 tane ağırlıklarının 522.6-311.6 g, bitki tane veriminin ise 2.67-3.56 g arasında olup bitki tane veriminin yerel ekotipte yüksek olduğu bildirmişlerdir.

Biçer (2001), 1999-2000 yıllarında Diyarbakır yöresinin yerel nohut çeşitleri üzerinde yapmış olduğu araştırmada; çıkış süresinin 24.5-26.8 gün, çiçeklenmeye kadar geçen sürenin 111.6-125.83 gün, bitki boyunun 24.4-34-18 cm, ilk bakla yüksekliğinin 12.97-19.08 cm, bitkide ana dal sayısının 1.8-3.2 adet, bitkide yan dal sayısının 2.6-5.37 adet, bitkide bakla sayısının 15.3-34.7 adet, bitkide tene sayısının 15.07-49.47 adet, bitki tane veriminin 4.29-7.26 g, 100 tane ağırlığının 9.61-39.81 g ve tane veriminin 121.5-166.6 kg/da olduğunu bildirmiştir.

Yontürk ve Eylen (2001), Diyarbakır koşullarında nohuttun farklı gelişme dönemlerinde yapılan sulamaların ILC 482 nohut genotipinde; vegetatif dönemde yapılan sulamaların bitki boyu ve ilk bakla yüksekliğini arttırdığını, çiçeklenme öncesi yapılan sulamaların dal sayısını arttırdığını, vegetatif ve generatif dönemlerde yapılan sulamaların tane verimi, biyolojik verim ve yüz tane ağırlığını önemli miktarda arttırdığını, vegetatif çiçeklenme ve bakla bağlama dönemlerinde yapılan sulama sonucu; bitki boyunun 33.33 cm, ilk bakla yüksekliğinin 17.27 cm, dal sayısının 3.9, bakla sayısının 98.67, dolu bakla sayısının 88.33, boş bakla sayısının 10.73, tane veriminin 234.6 kg, 1000 tane ağırlığının 267.6 g, biyolojik verimin 604.7 kg/da ve hasat indeksinin % 57.33 olduğunu bildirmiştir. Vegetatif, çiçeklenme başlangıcı ve bakla bağlama dönemlerinde olmak üzere 3 kez sulama yapılması gerektiğini, bu uygulama ile sulamasız hatlara göre % 370 tane verim artışının sağlandığını belirtmiştir.

Kalender ve Şakar (2001), 2000 yılında Diyarbakır’ da 12 nohut çeşidi ve yağışa dayalı ve damla sulama sistemi ile yürüttükleri bir araştırmada; çiçeklenme zamanının; sulamalı parsellerde 75,75-65 gün, sulamalı parsellerde 76-65 gün, bakla bağlama zamanının; sulamasız parsellerde 76-77.75 gün, sulamalı parsellerde 76- 83.5 gün, olgunlaşma zamanının; sulamasız parsellerde 109.25-99.75 gün, sulamalı parsellerde 111-105.75 gün, doğal bitki boyunun; sulamasız parsellerde 20.92 cm, sulamalı parsellerde 23.25 cm, doğal alt bakla yüksekliğinin; sulamasız parsellerde 29.33-15.15 cm, sulamalı parsellerde 31.45-17.55 cm, yaprak uzunluğunun

(25)

2. ÖNCEKİ ÇALIŞMALAR Ramazan YOLCU

sulamasız parsellerde 6.17-9.83 cm, sulamalı parsellerde 7.48-13.56 cm,yaprakçık sayısının; sulamasız parsellerde 14.21 adet, sulamalı parsellerde 14.6, çiçek uzunluğunun; sulamasız parsellerde 1.96 cm, sulamalı parsellerde 2.12 cm, bitki biyolojik veriminin; sulamasız parsellerde 9.16 gr. sulamalı parsellerde 15.66gr, toplam bakla sayısının;sulamasız parsellerde 10.42 adet, sulamalı parsellerde 17.69 adet, tek bitki tane veriminin; sulamasız parsellerde 3.56gr, sulamalı parsellerde 7.04 gr,bakla uzunluğunun; sulamasız parsellerde 2.23 cm, sulamalı parsellerde 2.35 cm, tane boyunun; sulamasız parsellerde 9.22 mm, sulamalı parsellerde 9.28 mm, 100 tane ağırlığının; sulamasız parsellerde 34.16 gr, sulamalı parsellerde 38.87 gr, parsel tane veriminin; sulamasız parsellerde 53.22 kg/da, sulamalı parsellerde 106-91 kg/da, toplam biyolojik verimin; sulamasız parsellerde 119.38 kg/da, sulamalı parsellerde 261.39 kg/da, hasat indeksinin; sulamasız parsellerde % 33.91, sulamalı parsellerde

% 41.54 olduğunu bildirmişlerdir.

Silim ve Sexana (2003), Akdeniz bölgesinde yazlık nohut adaptasyonu kuraklığının verime olan etkisi araştırılmıştır. Çalışma sonunda tane verimi ile; bitki kütle birimi, yüksek verim potansiyeli ve hasat indeksi arsında yüksek ilişki olduğunu bildirmişlerdir. Bu kuraklıktan dolayı erken çiçeklenme ve düşük sap verimi elde edilmiştir. Bakla tohum sayısı ve tohum ağırlığı ile tane verimi arasında yağışlı şartlarda önemli ilişki olduğunu saptamışlardır.

Türk ve Koç (2003 a), 2000 yıllarında Güneydoğu Anadolu Tarımsal Araştırma Enstitüsü deneme alanında; 25 nohut çeşit hattı materyal olarak kullanılmıştır. Çalışmada, kuru şartlarda yetiştirilen nohutların bitki boyu 34.0-49.7 cm, ilk bakla yüksekliği 21.7-33.3 cm, 1000 tane ağırlığı 324.3-455.0 g, tane verimi ise 67.1-152.8 kg/da arasında, sulu şartlarda yetiştirilen nohutların bitki boyu 41.0- 56.3 cm, ilk bakla yüksekliği 25.7-36.3 cm, 1000 tane ağırlığı 338.7-467.0 g, tane verimi ise 129.9-273.1 kg/da arasında değiştiğini saptamışlardır.

Türk ve Koç (2003 b), 1996-1997 yetiştirme sezonunda Ceylanpınar’da yürütülen bu çalışmada, çeşit sulama, ekim zamanı ve yabancı ot faktörlerinin nohut verim ve verim unsurları üzerine etkileri incelenmiş ve sonuç olarak nohut’ta verimi sınırlayan en önemli etkenin “çeşit” olduğu, bunu sırayla ekim zamanı, sulama ve yabancı ot’un takip ettiğini bildirmişlerdir.

(26)

2. ÖNCEKİ ÇALIŞMALAR Ramazan YOLCU

Biçer ve Anlarsal (2004), Diyarbakır koşullarında 1999-2000 yıllarında ilkbahar yetiştirme mevsiminde yerel nohut çeşitlerinin önemli bitkisel ve tarımsal özelliklerini saptamak amacıyla yürütülen bu çalışmada, çıkış süresini 24.5-26.8 gün, m2’deki bitki sayısı 27.71-29.40 adet, % 50 çiçeklenme gün sayısı 76.2-84.6 gün, bitki genişliği 26.65-36.18 cm, olgunlaşma gün sayısı 111.66-125.83 gün, bitki boyu 24.4-34.1 cm, bitkide ana dal sayısı 1.8-3.2 adet bitkide yan dal sayısı 2.6-5.3, bitkide bakla sayısı 15.3-34.7 adet, bitkide tane sayısı 4.2-7.2 g, 100 tane ağırlığı 9.6- 39.8 g ve tane verimi 121.5-166.6 kg/da arasında değiştiğini bildirmişlerdir.

(27)

3. MATERYAL VE METOT Ramazan YOLCU

3. METERYAL VE METOT

3.1. Materyal

Araştırmada Nohut çeşidi olarak Diyarbakır Güneydoğu Anadolu Tarımsal Araştırma Enstitüsü’nce geliştirilip tescil edilen Diyar-95 çeşidi kullanılmıştır.

3.1.1. Araştırma Yılı ve Yeri

Araştırmanın yürütüldüğü yer Dicle nehrinin sağ sahilinde bulunan Diyarbakır şehir merkezine 36.2 km uzaklığında bulunan Kralkızı-Dicle PV sulama sahasında 2007 yılı Nisan ayında tesadüf blokları deneme desenine göre üç tekrarlamalı olarak kurulmuştur.

3.1.2. Araştırma Alanının İklim ve Toprak Özellikleri

3.1.2.1. İklim Özellikleri

Araştırma yerinin güneyindeki çöl ikliminin etkisi altında bulunmaktadır.

Kuzeydeki yüksek dağların serin hava kütlelerinin bölgeye girmesine engel olması yazları çok sıcak ve kurak kışları soğuk ve yağışlı geçer. Bununla beraber bölge genel olarak Akdeniz’in ılık ve nemli hava kütlelerinin etkisi altında kaldığından bölgeyi Akdeniz yağış rejimin etkisi altında saymak olanaklıdır. Yağışların büyük bir kısmı sonbahar ve kış, geriye kalan ise ilkbahar aylarında düşmektedir. Araştırmanın yapıldığı aylara ve uzun yıllara ait iklim verileri Diyarbakır Meteoroloji Bölge Müdürlüğünden sağlanmış ve çizelge 3.1’te verilmiştir (Anonim,2007).

(28)

3. MATERYAL VE METOT Ramazan YOLCU

Çizelge 3.1. Diyarbakır’ın Uzun Yıllar ve Araştırmanın Yürütüldüğü 2007 Yılına Ait Ortalama Sıcaklık (oC), Maksimum Sıcaklık (oC), Minimum Sıcaklık (o C), Yağış (mm) ve Oransal Nem (%) Değerleri.

Aylar Yıl Ort.Sıc.

(oC)

Max.

Sıc.(oC)

Min. Sıc.

(oC)

Yağış (mm)

Oransal Nem (%)

Buharlaşma (mm)

Rüzgar Hızı (m/s)

Ocak

2007 -5.4 0.1 -10.6 44.5 85.5 3.1 1.0

Uzun yıllar 1.7 6.6 -2.4 73.6 76.5 0.0 2.0

Şubat 2007 3.0 9.0 -2.7 79.8 78.6 2.8 1.4

Uzun yıllar 3.5 8.8 -1.2 67.0 72.5 0.0 2.3

Mart 2007 8.8 14.9 1.7 55.5 73.4 3.1 2.1

Uzun yıllar 8.2 14.2 2.3 67.9 66.0 21.1 2.7

Nisan 2007 10.3 16.4 4.4 88.2 79.3 3.0 1.8

Uzun yıllar 13.8 20.3 7.0 70.5 63.3 101.1 2.3

Mayıs 2007 20.6 27.6 13.1 45.5 75.5 154.2 1.2

Uzun yıllar 19.2 26.5 11.2 42.1 56.2 175.2 2.3

Haziran 2007 27.2 35.2 17.6 19.5 51.9 339.6 2.7

Uzun yıllar 26.0 33.3 16.4 6.9 31.2 301.7 3.1

Temmuz 2007 31.8 39.0 22.0 0.0 43.6 425.5 2.8

Uzun yıllar 31.0 38.3 21.5 0.6 27.3 401.2 3.3

Ağustos 2007 31.5 38.8 21.5 0.2 23.5 408.8 2.1

Uzun yıllar 30.3 38.0 20.8 0.4 27.5 361.6 3.0

Toplam 2007 16.0 22.6 8.4 41.7 63.9 167.5 1.9

Uzun yıllar 16.7 23.3 9.5 41.1 52.6 170.2 2.6

Çalışmamız 2007 yılı içerisinde Nisan-Ağustos ayları arasında yürütülmüştür.

Çizelge 3.1’ten izleneceği üzere denemenin yürütüldüğü dönemde en düşük ortalama sıcaklık 10.3 oC ile Nisan ayında, en yüksek ortalama sıcaklık 31.8 oC ile Temmuz ayında gerçekleştiği görülmektedir. Uzun yıllar ortalama sıcaklık değerlerine bakıldığında en düşük ortalama sıcaklığın 13.8 oC ile Nisan ayında, en yüksek ortalama sıcaklığın ise 31.0 oC ile Temmuz ayında gerçekleştiği görülmektedir.

Deneme süresince gerçekleşen yağışa değerlerine bakıldığında; en düşük toplam yağışın 0.0 mm ile Temmuz ayında, en yüksek toplam yağışın 88.2 mm ile Nisan ayında gerçekleştiği görülmektedir. Uzun yıllar ortalama değerlerine bakıldığında toplam yağış miktarının en düşük 0.4 mm ile Ağustos ayında, en yüksek 70.5 mm ile Nisan ayında gerçekleştiği görülmektedir.

Oransal nem değerlerine bakıldığında denemenin yürütüldüğü dönemde en düşük oransal nem % 23.5 ile Ağustos ayında, en yüksek oransal nem % 79.3 ile Nisan ayında kaydedilmiştir. Oransal nem’in uzun yıllar değerlerine bakıldığında en

(29)

3. MATERYAL VE METOT Ramazan YOLCU

düşük oransal nem % 27.3 ile Temmuz ayında, en yüksek oransal nem % 63.3 ile Nisan gerçekleştiği görülmektedir.

Buharlaşma değerlerine bakıldığında ise denemenin yürütüldüğü dönemde en düşük buharlaşma 3.0 mm ile Nisan ayında, en yüksek buharlaşma 425.5 mm Temmuz ayında kaydedilmiştir. Buharlaşma değerleri bakımından uzun yıllar değerlerine bakıldığında en düşük buharlaşma 101.1 mm ile Nisan ayında, en yüksek buharlaşma 401.2 mm ile Temmuz gerçekleştiği görülmektedir.

Rüzgar hızı değerleri ise denemenin yürütüldüğü dönemde en düşük rüzgar hızı 1.2 m/s ile Mayıs ayında, en yüksek rüzgar hızı 2.8 m/s ile Temmuz ayında kaydedilmiştir. Rüzgar hızı değerleri bakımından uzun yıllar değerlerine bakıldığında en düşük rüzgar hızı 2.3 m/s ile Nisan ve Mayıs aylarında, en yüksek rüzgar hızı ise 3.3 m/s ile Temmuz ayında gerçekleştiği görülmektedir.

Çalışmamızı yürüttüğümüz Nisan-Ağustos ayları arasında deneme sahamıza 56.6 mm yağış düşmüştür.

3.1.2.2. Toprak Özellikleri

Deneme yerinde alınan bozulmuş ve bozulmamış toprak örneklerinde yapılan bazı analiz sonuçları Çizelge 3.2’te verilmiştir.

Çizelge 3.2. Deneme Yeri Toprağının Fiziksel ve Kimyasal Özellikleri Derinlik

(cm) Kum

(%) Silt (%)

Kil (%)

pH Tuz

(%) Sınıfı As (g/cm3)

T.K.

(mm) S.N.

(mm) Kireç

(%)

Organik Madde

(%) 0 – 30 0.03 30.60 69.37 7.79 0.075 C 1.40 159.43 131.75 1.10 1.06 30 – 60 1.25 26.58 72.17 7.87 0.077 C 1.39 162.83 134.57 1.10 1.03 60 – 90 2.00 31.92 66.08 7.76 0.080 C 1.22 136.51 112.80 4.80 0.98

Çizelge 3.2.’te görüldüğü gibi organik madde içeriği; 0–90 cm derinlikte % 0.98-1.06, kireç içeriği; 0-60 cm derinlikte % 1.10, 60-90 cm derinlikte ise % 4.80 oranında tespit edilmiştir. Deneme yerinin toprak tekstürü killi bünyededir.

Diyarbakır ilinin tarıma elverişli alanları kırmızı – kahve renkli topraklar olup, proje sahası toprağının ana maddesi esas itibariyle ince bünyeli alüvyal materyal, kireç taşı ile bazaltlar üzerinde parçalanmış şelmo formasyonu adı verilen

(30)

3. MATERYAL VE METOT Ramazan YOLCU

kil-kum-çakıl-marn-tebeşirli marn teşkil eder. Proje alanındaki toprak yapısında kireç içeriğinin yüksek olmasının nedeni bunda toprakların ana maddesinin kireç kayası olmasının etkisi büyüktür. Derin ve orta derin, ABC profilli topraklardır (Anomim,2006).

3.2. Metot

3.2.1. Deneme Konuları

Araştırmada uygulanan deneme konuları Çizelge 3.3’te verilmiştir.

Çizelge 3.3. Deneme Konuları A Susuz

B Çiçeklenme döneminde verilen bir su C Bakla bağlama döneminde verilen bir su D Tane doldurma döneminde verilen bir su

E Çiçeklenme döneminde + Bakla bağlama döneminde verilen birer su F Çiçeklenme döneminde + Tane doldurma döneminde verilen birer su G Bakla bağlama döneminde + Tane doldurma döneminde verilen birer su H Çiçeklenme döneminde + Bakla bağlama döneminde +

Tane doldurma döneminde verilen birer su

3.2.2. Deneme Metodu

Deneme, tesadüf blokları deseninde üç tekrarlamalı olarak kurulmuştur.

Ekimde parsel alanı 6 m x 3 m=18 m2; hasatta ise parsel başlarından 0,5 m, kenarlardan birer sıra atılmış ve bütün işlemler 5m x 1.80= 9 m2 ‘lik alanda yapılmıştır.

Denememizde nohut bitkisinin farklı gelişme dönemlerinde su verileceği için parsel içi ve dışı arasında su akışını önlemek amacıyla bütün parsellerin kenarları seddeler ile çevrilmiştir. Oluşturulan seddeler ile parseldeki 1. ve 6. sıralar arasında 15’er cm mesafe bırakılmasından dolayı parsel genişliği 3 m bırakılmıştır.

(31)

3. MATERYAL VE METOT Ramazan YOLCU

3.2.3. Toprak Örneklerinin Alınması ve Analiz Yöntemleri

Deneme yeri topraklarından deneme kurulmadan önce bazı kimyasal ve fiziksel analizlerin yapılması için örnekler alınmıştır.

Deneme yeri toprağının; tarla kapasitesi, solma noktası, bünye, organik madde, kireç, kum, kil ve silt içerikleri Black (1956) tarafından verilen yöntemlere göre yapılmıştır. Bu amaçla, yukarıda belirtildiği gibi, deneme yerinden 30’ar cm’lik katmanlar halinde 90 cm derinlikten alınan bozulmuş ve bozulmamış toprak örnekleri kullanılmıştır. Anılan toprak özellikleri Çukurova Üniversitesi Ziraat Fakültesi Toprak Bölümü’nde yapılmıştır.

Hacim ağırlığı ise deneme yerini en iyi temsil eden yerde 90 cm derinlikte profil çukurunda 30’ar cm’lik katmanlarda toprağı iyice düzledikten sonra bir çukur açıp, bu çukuru streç naylonla kaplayıp su ile doldurduk. Çukuru dolduran suyun hacmi toprağın hacmine eşittir.

30’ar cm’lik katmanlarında açılan çukurdan çıkarılan toprak numunesi tüpe bırakıp 24 saat süreyle 105 oC sıcaklığında kurutma fırınında kurutulduktan sonra toprağın kuru ağırlığı tespit edilmiştir. Toprağın kuru ağırlığını toprağın hacmi (Çukuru dolduran suyun hacmi)’ine oranlanması suretiyle toprağın hacim ağırlığı bulunmuştur.

(32)

3. MATERYAL VE METOT Ramazan YOLCU

3.2.4. Denemenin Yürütülmesinde Yapılan Tarımsal İşlemler ve Gözlemler

Araştırmamızda uyguladığımız tarımsal işlemler Çizelge 3.4’te verilmiştir.

Çizelge 3.4. Denemede Uygulanan Tarımsal İşlemler

Sıra No Tarımsal işlem Tarihi

1 Toprak işlemesi (Pulluk) 19.11.2006 2 Toprak işlemesi (Kültivatör) 03.04.2007 3 Toprak işlemesi (Tapan+Çizi) 26.04.2007

4 Ekim 27.04.2007

5 Gübreleme 27.04.2007,15.05.2007

6 Sedde yapımı 08.05.2007

7 Sulama(Çiçeklenme,

bakla bağlama, tane doldurma)

22.06.2007,28.06.2007, 04.07.2007

8 Bakım(Çapalama) 08.05.2007

9 Tarımsal savaş 30.05.2007, 28.06.2007

10 Hasat 26.07.2007(A kon), 03.08.2007(B-C kon),

16.08.2007 (E-F kon), 27.08.2007(D-G-H kon.)

3.2.4.1 Toprak Hazırlığı ve Ekim

Deneme alanında toprak işlemesi, Kasım ayında pullukla 20-25 cm derinlikte işlendikten sonra, ilkbaharda kültivatör ile 10-15 cm derinlikte işlenerek tapan çekilmiştir. Daha sonra her parsel’de sıra arası 45 cm aralıklarla 6 sıra halinde düzgün çiziler açılarak tarla ekime hazır hale getirildikten sonra m2’ye 45 adet bitki gelecek şekilde tohum atılarak 27.04.2007 tarihinde ekim yapılmıştır.

2007 yılı içerisinde bölge havzamıza düşen aşırı yağışlardan dolayı ekim zamanı gecikmiştir.

(33)

3. MATERYAL VE METOT Ramazan YOLCU

3.2.4.2.Gübreleme

Deneme konularına 6 kg/da P2O5 (DAP 18-46) ve 3 kg/da N (NH4NO3) gübresi kullanılmıştır. Azot gübresinin yarısı ekimde , diğer yarısı ise çıkış döneminde ,fosfor gübresinin tamamı ekim ile birlikte eşit olarak verilmiştir.

3.2.4.3. Sulama

Sulamalarda göllendirmeli karık sulama yöntemi kullanılmıştır. Anılan yöntemde deneme parsellerine denetim dışı su giriş ve çıkışlarını önlemek amacıyla, parsellerin çevresi 0.50 m eninde, 0.30 – 0.40 m yüksekliğinde seddeler ile çevrilmiştir.

Sulama dönemi olarak belirlenen; çiçeklenme, bakla bağlama ve tane doldurma dönemlerinde, ikinci tekrarlamadaki parsellerde gravimetrik yöntem ile uygulanacak su miktarı belirlenmiştir. Bu amaçla anılan parsellerin 0 – 30, 30 – 60 ve 60 – 90 cm’lik toprak katmanından bozulmuş toprak örnekleri alınarak gravimetrik yöntemle toprağın nem içeriği bulunmuştur. Önceden saptanan toprağın tarla kapasitesi ve solma noktası değerleri dikkate alınarak, konuların gerektirdiği dönemlerde hesaplanan toprak nemini tarla kapasitesine getirecek kadar sulama suyu verilmiştir. Parsellere uygulanan sulama suyu plastik borularla parsel başlarına kadar getirilmiş ve Resim 1.’de görülen bir su saatinden geçirilerek ölçülmüştür. Sulama için gerekli işletme basıncını sağlayabilmek için Resim 2.‘de görülen motopomptan yararlanılmıştır.

Referanslar

Benzer Belgeler

Erken çocukluk döneminde yer alan fen ve matematik çalışmaları, çocukların çevrelerindeki dünyayla ve kendileriyle ilişkilendirebilecekleri deneyimleri sunması ve

Erken çocukluk eğitiminde yer alan fen ve matematik eğitimi de, çocuklara hem doğal hem informal hem de yapılandırılmış öğrenme deneyimleri sunabilecek etkinlik

Okul öncesinde matematik etkinlikleri çocuklara basit düzeyde ve gelişimlerine uygun şekilde matematiksel kavramları tanıma ve öğrenme, problemi tanıma, olası

Bilimsel yöntemleri kullanmayı içeren bilimsel süreçler; gözlem yapma, karşılaştırma, sınıflandırma, ölçme ve kaydetme, iletişim, sonuç çıkarma, tahmin etme,

Erken çocukluk yıllarında ezbere ve akılcı sayma işlemlerinde aşama kaydeden çocuklar; toplama ve çıkarma işlemlerinin temelini oluşturan geriye doğru sayma,

Örneğin; bir çiçeğin filizlenmesi deneyi yapılırken büyümeyi gözlemleyen çocuklar çiçeklerin bir günde ne kadar büyüdüğünü düşünürken ölçme; hangi

Bu grupta son çiçeklenme gün sayısı ile Temmuz ayı yağış miktarı ve Haziran ayı ortalama sıcaklık arasında % 1, Temmuz ayındaki bulutluluk oranı arasında % 5

Yeni Adana gazetesi 1951’de tıpkı Türk Sözü gibi Adana’da günlük yaşamın vazgeçilmez kıyafeti olan şalvarı “kıyafet laubaliliği” olarak nitelemekte ve hatta