• Sonuç bulunamadı

Ege Üniversitesi Hemşirelik Yüksek Okulu Dergisi 9 : 1, 1993 ERKEN TANI HIZMETLERİ. Nurgül BÖLÜKBAŞ* ÖZET

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2022

Share "Ege Üniversitesi Hemşirelik Yüksek Okulu Dergisi 9 : 1, 1993 ERKEN TANI HIZMETLERİ. Nurgül BÖLÜKBAŞ* ÖZET"

Copied!
5
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

Ege Üniversitesi Hemşirelik Yüksek Okulu Dergisi 9 : 1, 1993

ERKEN TANI HIZMETLERİ

Nurgül BÖLÜKBAŞ*

ÖZET

Tıpta erken tanının önemi giderek daha iyi anlaşılmakta ve uygula nmasına büyük önem verilmektedir.

Tüm ülkelerde, hastalık olmadığı durumlarda tıbbi ilgiye bir dire nme v ar dır. Tıbbi hizme t le r in ücre tsiz o lma dığ ı yer le r de bunun ne de ni yo ksullukt ur. B unun y a nında teda vinin ücretsiz olduğu durumlarda da korku, güvensizlik, koşulların uygun olma - yışı ya da aile içi uğraşların yoğun oluşu gibi engelleyici faktörler gözlenmiştir.

Erken tanı, herhangi bir hastalığın, o hastalığa ait belirtilerinin henüz tanı olarak ortaya çıkmadığı, kişiye sıkıntı ve acı vermediği ve onu çalışmaktan alıkoymadığı dönemde tanınmasıdır.

Kişinin herhangi bir hastalık belirtisi üzerine doktora başvurması kültürüne ve belirtinin kendisi üzerindeki psikolojik etkisine bağlıdır.

Kültür düzeyleri düşük ve olanakları sınırlı toplumlarda akut has - talıklarda bile doktora başvurmada gecikme olağandır. Eğer hastalığın başlangıç belirtileri hastaya rahatsızlık vermez, işinden alıkoymazsa en kültürlü ve her olanağa sahip olan kimseler bile doktora başvurmada gecikirler. Kişi doktora başvurmuş olsa bile. her hastalığın erken dönemde tanınmasını olanaklı kılacak yöntemler henüz bilinme - diğinden, kimi hastalıklarda erken tanı konulamaz. Diğer taraftan erken tanının önemine inanmayan ve ancak hastalığın klinik belirtileri tam olarak ortaya çıkmış olanları hasta kabul edip sadece onlara yardım edecek şekilde eğitilmiş doktorlar, kimi Bilik belirtilerle kendilerine başvuranların muayenesine gereken önemi vermez ya da hastalığın belirgin semptomların' taşıyan hastaların muayene ve tedavisiyle çok meşgul olduklarından bu tür hastalara zaman ayırmazlar. Doktorun iyi anamnez almaması, fizik muayeneyi tam olarak yapmaması, gerekli

* Atatürk üniversitesi I leınşirelik Yüksek Okulu Cerrahi Hastalikları Hemşireliği Bilim Dalı, Araştırma Görevlisi

(2)

laboratuvar muayenelerinin yanlış sonuçlar vermesi nedeniylede erken tanı konulması gıkleşebilir. Hastanın muayene sonuçlarını öğrenmek üzere bir daha doktora başvurmamasıda erken tanı konulmasını engelleyen ve sık görülen durumlardır.

Yetişkinler üzerinde yapılan erken tanı muayenelerinde % 15 -40' nın henüz farkına varrnadıklan ama tedavisi gereken hastalıkları olduğu anlaşılmıştır.

A .B.D . 'ni n so syo - e konomik yö nde n g e lişmiş ola n B a lt imo re kentinde, nüfus sayımı esnasında sorulan bir soruya, sağlığından şikayeti olmadığı cevabını veren kişiler üzerinde yapılan bir araştırmada.

bunların % 37'sinde hipertansiyon, % 27'sinde kan şekerinin yüksek olduğu ve % 20'sinde kalp ve damar hastalığı bulunduğu saptanmıştır.

ERKEN TANININ ÖNEMİ ve FAYDASI

Toplumda hastalıkların erken tanısı üzerinde yapılan çalışmalar birçok hastalıklarda bilinen yaka sayısının mevcut yaka sayısına oranla çok az olduğunu göstermektedir.

Başkök, memleketimizde tüberküloz prevalansı üzerinde ya ptığı araştırmalarda kaviteli tüberküloz vakalarında hastaların 0/ 51'inin, infiltrasyonlu tüberküloz olan hastaların % 83'ünün hastalıklarının farkına varrnamış olduğunu ya da hastalıklarının teşhis edilememiş olduğunu göstermiştir.

Kanser, diyabet, tüberküloz gibi kronik hastalıkların erken tanısı kişilerin sağlığı yönünden çok önemlidir. Tanının gecikmesi hastalığın agırlaşmasına ve hatta tedavi olanağının ortadan kalkmasına neden olabilir. Kronik hastalıklara erken dönemde tanı kon ulursa hem tedavileri kolaylaşır hem de tedavi süreleri ve harcarnalan azahr. Bütün bunlardan önemlisi hastanın iyileşme şansı artar.

Toplumun eğitim düzeyi. yararlanılan sağlık hizmetlerinin niteliği ve halkın bu hizmetlerden yararlanma derecesi ve genel yaşam biçimi erken tanı uygulamalarını etkileyen önemli sosyolojik etmenlcrdir.

Gelişmiş ülkelerde çevresel ve sosyal koşulların düzelmesine paralel olarak bulaşıcı hastalıklar azalırken kronik hastalıklar artmaktadır.

Çoğu kez kronik hastalıklara geç dönemde tanı konur ve tanı konul - duğunda doktorun yapacağı yardım sınırlı kalır. Bu nedenle hastalıklara erken tanı konulması özel bir önem taşır.

ERKEN TANISI İÇİN ÇABA GÖSTERİLMESİ GEREKEN HASTALIKLAR Her hastalığın erken tanısı için özel bir çaba gösterilmesi gerekmez.

Herhangi bir hastalığın erken tanısı için çaba gösterilmesine gerek olup olmadığına karar verilirken şu ilkeler gözönüne alınmalıdır:

(3)

1. Hasta lık toplumda sık görülüyor ve sonuc u ölüme ya da sakatlığa yol açıyorsa,

2. Hastalığın, tanı konulabilecck erken ya da presemptomatik dönemi varsa,

3. Güv e nilir. uy gun ve t oplum t ara fından be nim se ne n bir muayene yöntemi var sa,

4. Tanı konulan hastaların tedavisi olanaklıysa,

5. Erken tanı için yapılacak harcamalar, o toplumun sağlık harca malarının büy ük bir kısmını oluşt ur rnuy orsa, o hastalığın erken tanısı için çaba gösterilmelidir.

ERKEN TANI UYGULAMASIDWA KTJLLANILACAK YÖNTEMLER 1 . K i şi l e r i n Sa ğ l ı k Y ö n ünde n E ğ i t i mi : E r k en ta nısı gereke n hastalıkların ilk belir tiler i ve bu belir tiler gör ülün ce ne yapılması gerekeceği halka öğretilmelidir.

2 . P e r i y o di k M ua ye ne: Sağ lığ ını k or uma k i steyen h er k esin yapması gereken iş, belirli aralarla doktora muayene olmaktır.

Periyodik muayeneleıin amacı şu şekilde özetlenebilir.

a. Kronik bir hastalığı başlangıç döneminde saptamak, b. Kimi hastalıkların toplumda yayılmasını önlemek,

c. Sağlıkla ilgili hatalı alışkanlık ve uygulamaları ortaya çıkarmak ve bunlann düzeltilmesi yönünde yol göstermek,

d. Sağlığın değer i hakkında kişiler i bilinçle ndirme k,

e. Bilinen bir hastalığı olan kişide hastalığın gidişini izlemek.

3. Tarama Muayenesi: Tarama muayenesinin amacı kesin tanı ko y ma k deği l , sa ğl ı kl ı gör ün en kişile r a r a sında ha st a lı k şü p he si olanlarla-olmayanların ayırdedilmesine çalışmak ve hastalık şüphesi olan kişileri kesin tanı ve tedavi için uygun yerlere gönderrnektir. Bu şekilde tesbit edilen hastalar tedavi altına alınabilir ve eğer hastalık bulaşıcı ise. ger ekli önlemler alınarak sağlamlar Iç i n bir tehlike oluşturmaları engellenir.

Tarama muayenelerinde başansizlık 4 nedenden kaynaklanır:

1. Tarama ınuayenesinin bu konuda yeterli kişilerce yapılmaması sonucu kişilere hatalı olarak sağlam ya da hasta tanısı konulması,

(4)

Gece idrara çıkma Halsizlik, kilo alma yada verme

Kan yada irin akması Ateş, titreme, terleme Huzursuzluk, üzüntü UylırnsuzIuk

Baş ağrısı Bayılma, Havale Kulakta ağrı, çınlama Hapşırma, burun akıntısı, yada boğaz ağrısı

öksürük, nefes darlığı Göğüs ağrısı

Sindirim güçlüğü Barsak çalışmasında bozukluk

Adet bozuklukları Sakatlık, bel ağrısı Kaşıntı yada döküntü Kramplar, karın ağrısı

Tam idrar Hemoglobin Sedimantasyon Dışkıda gizli kan Göğüs filmi Frengi için

serolojik mu a ye n e 2. Tanısı kuşkulu olanların kesin tanı için tekrar başvurrnaması, 3. Hastalığa tanı koymakta yararlanılan yöntemlerin yetersiz oluşu,

4. Kesin tanı konulanların tedavi i çin başvur maları ya da tanı konulan hastalığın tedavisinin olmaması.

White ve Geschickter'e göre insanoglunda görülen hastalıkların % 98'irıi 200 hastalık oluşturur. Bu hastalıkların saptanabilmesi için 18 belirtiyi, 26 fizik muayene bulgusunu ve 6 labor atuvar muayenesini iyi bilmek ve yaptırmak yeterlIdir (Tablo 1).

Tablo 1. Sık Gör ülen 200 Hastalığa Ta nı Koymakta Yararlanıla n Belirtiler, Fizik Muayene Bulgular ve Laboratuvar Testleri

Belirtiler Fizik Muayene Bulgulan Laboratuvar Testleri Soluk yada değişik yüz

Deride yara yada lekeler Kasılmalar, harekette bozukluk.

Ses kısıklığı, Yerinde duramama, titrerne yada seğirme.

Vazomotor değişiklikler Yüksek ateş

Kan basıncında değişiklik Nabız değişikliği

Kalp mıırmuru Diş anomaliled

ağız mukozasında iltihap Göğaste rall, krepitasyon Palpasyonda kitle

Ödem

Davranışlarda yavaşlama Reflekslerde artma yada azalma Paralizi

Görme kusurları Işitme kusurları Anorrnal duygusal tepki Sabit fikirler

Kuşkulanma yada ters yorum Unutkanlık, uyumsuzluk Davranış bozukluğu

(5)

SUMMARY

The Early Diagnostik Processes

I n m e d i c i n e , t h e i m p o r t a n c e o f e a r l y d i a g n o s i s h a s b e e n u nd er sta nding i ncr ea sin gl y bett er , a nd us ing i t in pr a ctise ha s b ee n taking high care.

All t he c o untr i es, i f t her e is n' t a ny il l ne ss, t h er e is a g e n er a l r e s i s t a n t t a t h e M e d i c a l C o n n e c t i o n . T h e c a u s e s o f t h i s a r e t h e destitution in the places where the Medical facilities arn't free. Hoi.vever in the conditions in which medi cal facilities are Free, sorne difficulties (blocker factors) are observed as fear, distrust, unsuitable condition and intensive occupation Inside of the family.

KAYNAICLAR.

1. Barcley, V., Çeviri: Nurgün Platin., Kanser Hemşireliğinde Temel Kavramlar. Uluslararası Kanser Savaş Birliği Yayını. 1. Basım, Ankara, 1987.

2. Dirican, R.. Toplum Hekimliği (Halk Sağlığı) Dersleri. Hatipoğlu Yayınlan, Bursa, 1990.

3. Fişek, N., Halk Sağlığında Giriş. Hacettepe Üniversitesi Dünya Sağlık Örgütü Hizmet Araştırma ve Araştıncı Yetiştirme Merkezi Yayını, Ankara, 1985.

4. Toplum Hekimliği Bülteni. Ha cettepe Tıp Fa kü ltesi Halk Sa ğlığı Anabilim Dalı, Ankara, 1989.

5. WHO, Mass Health Exa minations. WHO Public Health Papers. N o:

45, Geneva, 1971.

Referanslar

Benzer Belgeler

Sonuç olarak, hastalığın sinsi gidişi, makrosefa- li dışında belirgin klinik bulgu veya semptomunun olmaması, erken tanı ve tedavi ile nörolojik hasarın

Sonuç olarak, günümüzde gerek tanı ve tedaviye yö- nelik olarak hastane alt yapı ve donanımının artırıl- ması, gerekse hizmet içi eğitimler ile yoğun bakım

Erkekler için sıkça görülen 3 kanser türü için muayeneler var.. Kanser

Bu bireyi, uygun ve bir iş beceremeyen bir kimse olarak görüp ondan uzaklaşmak yerine, o bireyin niçin öyle düşündüğünü farkedebilmesi ve daha da

Erken Tanı Yönünden Özel Çaba Gösterilmesi Gereken Toplum

Prostoglandinler (PG) çok oksijenli, doymamış yağ asidi türevieri olan, ayrıca vücutta çeşitli flzyoloilk görevleri, patolojik olaylarda önemli rolleri ve

Kadın sağlığı ile doğurganlık arasında önemli ilişki vardır, bu yüzden sağlık eğitimi; kadını hastalıklgrdan koruma, iyi beslenme, evliliğe hazırlanma,

İdeal tedavi planı, her hasta için özel tedavi yöntemi ile en iyi restoratif teknik ve materyalleri kullanarak, ulaşılabilecek en mükemmel sonucu sunar..