• Sonuç bulunamadı

Sünnet Fobisi Nedeniyle Üretral Fistül Oluşumu

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "Sünnet Fobisi Nedeniyle Üretral Fistül Oluşumu"

Copied!
2
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

SÜNNET FOBİSİ NEDENİYLE ÜRETRAL FİSTÜL OLUŞUMU: BİR OLGU SUNUMU

Azize KILIÇ, Ali KILIÇ

Atatürk Üniversitesi Araştırma Hastanesi Plastik ve Rekonstrükiîf Cerrahi Anabilim Dalı, Erzurum, Erzurum Numune Hastanesi Genel Cerrahi Kliniği, Eızurum

Ö Z E T

Bütün dünyada yaygın olarak kullundan sünnetin, ürinertrakt enfeksiyonları, cinsel yolla bulaşan hastalıklar, p enil ve servikal kanserler gibi problemlerde olumlu etkileri vardır.

Ülkemizde yaygın olarak kullanılan bu küçük cerrahi m üdahalenin çocuklarda olu ştu ra ca ğ ı korku stresi kaçınılmazdır. Bu stresi yoğun yaşayan ve kendisine ciddi boyutta hayati ve cinsel anlamda zarar verebilecek bir olgu ailesinin zamanında müdahalesiyle olayı daha az önemli olan bir komplikasyon olan iiretral fistülle atlatmıştır. Sözü geçen olguda sünnet korkusuna sekonder bir komplikasyon olarak üretral fıstül sunulmuştur. Üretral fıstül, sekonder oluşmuş olup medikal vepsildyatrİk tedaviyi takiben 6 ay sonra üretral fistülün proximal advancementfleple örtülen distal turn-over fleple anarımı planlanmaktadır. Yaygın kullanılan, küçük cerrahi işlem olan sünnet konusunda hekimleri ve aileleri olası bu tarz komplikasyonlar ve psikolojik etkileri açısından haberdar etmek istedik.

Anahtar Kelimeler: Sünnet, Üretra fistülü.

Sünnet, İslam ve Semitiklerde erkek y enidoğanlarda sıklıkla uygulanan cerrahi operasyonlardan bindir. Tüm dünyada sünnetin medikal yararları kabul edilmiş olup birkaç komplikasyonun eşlik ettiği ve çok yaygın kullanılan minör cerrahi işlem olarak kabul edilmiştir.

Sünnetin gerçek kom plikasyonları belli değildir.

Hemorajiden total penis kaybına kadar sıralanır. Bu komplikasyonlar 7 majör kategoride sıralanabilir: Skin şaftının kısalması, meatal stenoz, üretral fıstül, parsiyel veya total fallus kaybı, prepisium kaybına bağlı psikolojik rahatsızlık, hipospadias gibi konjenital deformiteleri onarmak için gereken prepusial deri kaybı.

Literatürde sünnet komplikasyonlarına bakıldığında, sünnet fobisine bağlı üretral fİstül formasyonu şeklinde bir olguya rastlanmamıştır.

S U M M A R Y

Urethral fistula due to circimcision phobia: Case report The circumcision ıvidely carried aut ali över the world has been found to have benefıcal effect on the prevention o f such medicalproblems as the urinary tract infections, the sexually transmitted diseases, the penil and the cervical cancers. The stress on the child related to the phobia on t his sm all operation, also widely applied in our country, is inevitable.

The case that might have serioıısly, in the sexual sense in- jured the pcıtient who had felt the stress intensively was re- duced thanks to the timely intervention o f his fam ily to the urethral fis tulas, being a less important complication.

In this paper, the urethral fistulais presented as a secondary complication accompanying the above mentioned circumci­

sion phobia. After 6 months fo llovving the medical and psy- chiatrİc treatmen, the repair o f the distal turn över flap cov- ering the proximal advancement fla p o f the urethral fistul, being a secondary complication was planned.

The purpose o f this paper is to warn physicians and families against this kind o f complicaiions and its underlyingpsycho- logical effects related to circumcision which is a small scale surgical operation widely applied.

Key Words: Circumcision, Urethral fistula.

OLGU SUNUMU

9 yaşında, erkek hasta ailesi tarafından penisinde ağrı ve idrarın kilotuna bulaşması şikayetiyle Atatürk Ü n iv ersitesi Tıp F ak ü ltesi A cil P o lik lin iğ in e başvurmuşlar. Acil polikliniğinde yapılan muayenede penisin subkoronal bölgesinde bir naylon ipliğin bağlı olduğu tespit edilm iş. Ödemli ve enflam e penis üzerindeki naylon ip kesildikten sonra yapılan lokal muayenede; naylon ipin penis ventral yüzünü üretra arka yüzüne kadar kestiği, bölgede ödem ve enflamasyon olduğu tespit edilmiş. İdrar kaçağının olması nedeniyle hasta Plastik ve Rekonstrüktif Cerrahi Kliniğine tedavi m aksadıyla gönd erild i ve y atırıld ı. A nam nezi d erinleştirildiğinde ve psik iy atri konsültasyonu yapıldığında hastanın naylon ipi penisine bağlamasının nedeninin sünnetçiye ihtiyaç duymadan sünnet olmak

40

Geliş Tarihi : 22.12.1999 Kabul Tarihi : 21.07.2000

(2)

Türk Plast Cer Derg (2000) Cilt:8, Sayı:l

Şekil 1:

istemesi olduğu öğrenildi. Bu sünnet korkusunun daha önce birkaç kez sünnet düğününde bulunup orada korkm asından kaynaklandığı hasta ve psikiyatrist tarafından belirtildi. Yapılan fizik muayenede frenulum ventral yüzeyine yaklaşık 2 cm. proximalde lezyonun olduğu görüldü ve uzunluğu frenulum yukarısına doğru 4 cm. idi (şekil 1). Başka bir patolojik bulgu gözlemnedi.

Oluşan üretral fıstül nedeniyle hastaya 8F silikon idrar kateteri ve %3 eau de goulare solüsyonu ve eş zamanlı olarak psikoterapi uygulandı. Bu zaman diliminde, ni- trofurantoin gibi ü rin er an tisep tik solüsyon ve antienflam atuar ilaçlar katerizasyona bağlı olarak uygulandı. Medikal tedaviden 6 ay sonra aynı hastaya rekonstrükitf cerrahi uygulanmasına karar verdik.

TARTIŞMA

Sünnet, İslam ve Semitiklerde erkek yenidoğanlarda sıklıkla uygulanan cerrahi operasyonlardan biridir. Tüm dünyada sünnetin medikal yararlan kabul edilmiş olup, birkaç kom plikasyonun eşlik ettiği ve çok yaygın kullanılan minör cerrahi işlem olarak kabul edilmiştir.

Sünnetin gerçek kom plikasyonları belli değildir.

Hemorajiden total penis kaybına kadar sıralanır. Bu komplikasyonlar 7 majör kategoride sıralanabilir: penis şaftının kısalması, meatal stenoz, üretral fıstül, parsiyel veya total fallus kaybı, prepisium kaybına bağlı psikolojik rahatsızlık, hipospadias gibi konjenital deformiteleri onarmak için gereken prepusİal deri kaybı.

Halen sünnetin gerekli olup olmadığına dair bir tartışma vardır. British Medical Ass. potansiyel komplikasyonları nedeniyle sünnetin sadece m edikal nedenlerle yapılmasını tavsiye eder. Sünnet tam tecrübeli bir cerrah tarafından uygulandığında rutin ve güvenli bir uygulama olarak düşünülür, ama tecrübeli ellerde ve ideal şartlarda bile k om plikasyon oluşabilir. Sünnetle ilişk ili komplikasyon oranları yaklaşık %0.19-%5 olarak rapor edilmiştir. O ’Brıen ve arkadaşları Atlanta’daki hastane

kayıtlarını incelediğinde bu oranın %3.1 olduğunu ve hiçbirinin ciddi komplikasyonlar olmadığı görüldü.

Erken komplikasyonlar hemoraji, idrar retansiyonu, enfeksiyon, yara ayrılmasıdır. Seyrek komplikasyonlar glans penis veya penis kaybı, meatal stenoz, mekanik kom p lik asy o n lar ve an estezi ile ilişk ili komplikasyonlardır. Sünnete sekonder üretral fıstül ve elektrik bıçağına bağlı penis nekrozu vakaları birkaç tanedir.

Dr. Azize KILIÇ

Atatürk Üniversitesi Lojmanları 26/1 ERZURUM

KAYNAKLAR

1. Mc Carty; Volüme: 6, The trunk and lowcr cxtrcmity, Pg:4236; Plastic Surgery, 1990.

2. Neulander, E., Walfisch, S., and Kaneti, J, Amputation of distal penile glans during neonatal ritual circumcİ- sion: A rare complİcatİon. Br. JUrol. 77:924, 1996.

3. Nİku S.D., Stock J.A., and Kaplan G.W. Neonatal cir- cumcîsİon. Urol. Clin. North Anı, 22:57,1995.

4. Ritchey M.L., and Bloom D. A Skin bridge: A complİ­

catİon ofpcdiatric circıımcision. Br.J.Urol, 68:331,1991.

5. Annunziata D., and Goldblum L.M. Staphylococcal scalled skin syndrome: A complication of circıımcision.

Am. J. Dis. Child, 132:1187,1978.

6; Amon R,, Zecharia A, Mimounİ M, and Merlob, R Uni- lateral leg eyanosis: An unusual complication of circum- cision (Letter). Eur. J. Pcdiatr 151:716,1992.

7. Sterenberg N., Golan J„ and Ben-Hur, N. Necrosis of the glans penis followîng neonatal circıımcision. Plast Reconst Surg. 68:237,1993.

8. Wiswcll T.E., and Geschke D.W. Risks from circumci­

sion during the fırst ıuonth o f life compared with those foruncircumcised boys. Pedİatrics 83:1011,1989.

9. Williams N., and Kapİla L., Complications of cİrcumci- sion. Br. J. Surg. 80:1231,1993.

10. O’Brien, T.R., Callc E.E. and Poole W.K. Incidence of neonatal circıımcision in Atlanta, 1985-1986. South.

Mcd. J. 88:411,1995.

11. Rosefsky J.B. Glans necrosis as a complication of cir- cumcision. pediatrics 39:774,1967.

12. Lewitt S.B., Smith R.B. And Ship A.G. latrojenİc m icrofallus secondary to circum cision. U rology 8:472,1976.

13. Clair, D.L., and Caldamone A.A. Pediatric offıce proce- dures Urol. Clin. North. Am. 15:715,1998.

14. Snellman, L.W. and Stang H J. Prospectivc evaluation of complications o f dorsal penile nerve blok for neona­

tal circumcision. Pediatrics 95:705,1995.

15. ÖzbekN, and Sarikayalar F. Toxic methaemoglobinaemia after circumcision (Letter). Eur. J. Pediatr. 152:80,1993.

16. Feİnberg A.N. and Blazek M.A. Mechanical complica­

tions o f circumcision with a Gomco elamp. Am. J. Dis.

Child. 142:813,1988.

17. Azıny A., Boddy S.A,, and Ransley P.G. Successful re- construction following circıımcision wİth diathenny. Br.

J. Urol. 57:587,1985.

41

Referanslar

Benzer Belgeler

Başkan Bush’un, başta Beyaz Saray Ge­ nel Sekreteri John Sununu olmak üzere ya­ kın danışmanlarının katkısıyla hazırladığı 24 nisan mesajına tepki

Ayrıca uzun dönemde altı hastada (%8) cinsel birleşmeye engel olmayan hafif derecede (<30 0 ) penil deviasyon, 3 hastada (%4) medikal tedaviye ihtiyaç duyulmayan hafif

Yu ve arkadaşları posterior üretral yaralanma nedeniyle 24 saat içinde sistoskopik onarım ve uç uca anastomoz uygu- ladıkları hasta gruplarını karşılaştırmışlar,

1998 ile 2014 yılları arasında PFÜY nedeni ile anastomotik üret- roplasti yapılan hastaların bilgisayar kayıtları retrospektif olarak taranmış, hastalara e-mail

Hastalar Female Sexual Function Index’e (FSFI) göre preoperatif ve postoperatif olarak değerlendirildiğinde total skor ve ayrı alt skorlar (istek, uyarılma, lubrikasyon,

Yapılan duplex USG’de ED nedeni olarak 19 hastada (%76) arteriyel, 2 hastada (%8) arteriovenöz, 4 hastada (%16) ise nörojenik kaynaklı patoloji saptandı.. Sonuç olarak pelvik

Üretral travma oluşan penil fraktürlü hastaların yaşları 23-51 (ortalama: 30,4) olup, bunların 6’sında koitus esna- sında, 2’sinde ise penil manüplasyona bağlı

mörü tanısı veya tedavi sonrası kontrol, mesane taşı, mesane boynu kontraktürü, vezikovajina1 fistül, üriner inkontinans, üretra darlığı, üretra tümörü ve