• Sonuç bulunamadı

Sosyal Bilimler Dergisi / The Journal of Social Science

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2022

Share "Sosyal Bilimler Dergisi / The Journal of Social Science"

Copied!
14
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

ISSN: 2149-0821

Sosyal Bilimler Dergisi / The Journal of Social Science

Yıl: 5, Sayı: 24, Haziran 2018, s. 24-37

Doç. Dr. Asım ÇOBAN

Amasya Üniversitesi, Eğitim Fakültesi, asim.coban@amasya.edu.tr

Arş. Gör. Mehmet TEMİR

Gaziosmanpaşa Üniversitesi, Eğitim Fakültesi, mehmet.temir@gop.edu.tr

TR72 BÖLGESİNDE YAKIN GEÇMİŞTE İKLİMSEL DEĞİŞİMLERİN ANALİZİ1

Özet

İçerisinde dünyamızın da yer aldığı evrenin şüphesiz en değerli elemanı insan- dır. İnsanın var olduğu andan bugüne kadar geçen beşeri yürüyüş, beraberinde çok farklı sosyo-kültürel mirasın ortaya çıkmasını sağlamıştır. Doğal çevrenin eleman- larından olan ve kutlu insan yürüyüşünün her anını etkileyen en önemli etkenlerden birisi de iklimdir. Doğal ve zaruri olan insan-çevre etkileşimi sürecinde her doğal etken gibi iklim elemanları da zara görebilmekte, gerekli ve yararlı işlevsellik, za- rarlı bir sürece dönüşebilmektedir. Hızla artan dünya nüfusunun yanında, sanayi inkılabından günümüze değin süratli bir gelişme gösteren teknolojinin beraberinde getirdiği olumsuzluklar doğal dengenin daha belirgin bir şekilde tahribine yol aç- makta, dün önemsenmeyen sorunlar için bugün insanlık acil koduyla çözüm arayı- şını sürdürmektedir.

Günümüzde hemen herkesin kabul ettiği ve günlük, mevsimlik hava olayların- da görülen farklılaşmayı dikkate alarak, dünyamızın geleceği hakkında karamsar tablo çizdiği ve biyolojik bir tehdit olduğunu kabul ettiği bir küresel ısınmadan bahsedilmektedir. Her geçen gün daha da kuvvetle hissetmeye başladığımız bu kü- resel tehdide karşı alınacak önlemlerle ilgili dünya çapında çalışmalar yapılmakta, gelecek kuşaklara yaşanılır bir dünya bırakabilmenin mücadelesi verilmektedir.

1 Bu çalışma 3-5 Mayıs 2018 tarihleri arasında Bozok Üniversitesi tarafından düzenlenen III. Uluslararası Bozok Bölgesel Kalkınma ve Sosyo-Kültürel Yapı Sempozyumunda sözlü bildiri olarak sunulmuştur.

(2)

Tr72 Bölgesinde Yakın Geçmişte İklimsel Değişimlerin Analizi

Sosyal Bilimler Dergisi / The Journal of Social Science, Yıl: 5, Sayı: 24, Haziran 2018, s. 24-37

25 Özellikle 20.yüzyılın son çeyreğinde ortaya çıkan bu çalışmaların en önemlilerin

birisi Kyoto sözleşmesidir. Türkiye 24 Mayıs 2004 tarihinde Birleşmiş Milletler İk- lim Değişikliği Çerçeve Sözleşmesine (BMİDÇS) üye olurken, 26 Ağustos 2009 tarihinde de Kyoto sözleşmesine üye olmuştur.

Dünyada gerek nüfus artışının, gerekse teknolojik gelişmelerin çok hızlı bir şekilde değiştiği 20.yüzyılın ikinci yarısında atmosferde bulunan sera gazlarının en etkilisi olan Karbon dioksitin (CO₂) miktarı ilk defa tehlike sınırının üzerine çık- mış, gezegenimizin küresel ısınma tehdidiyle karşı karşıya kalmasına yol açmıştır.

Bu çalışmada küresel bir sorun haline gelen ve tüm insanlığın işbirliği içinde çok acil önlem alması gereken sera gazı emisyonlarının artmasının, İç Anadolu Bölge- sinin doğu kesiminde yer alan ve TR72 bölgesi olarak belirlenen sahada bulunan Kayseri, Sivas ve Yozgat’ta yakın geçmişte iklimsel değişmelerin, özellikle sıcak- lık, yağış miktarı ve dağılışında nasıl bir değişikliğe yol açtığını tespit etmek amaç- lanmıştır. Küresel ısınmanın gelecekte yol açacağı öngörüsünde bulunulan sorun- ların inceleme sahasını nasıl etkileyeceği hakkında bir görüş ortaya konulması he- deflenmiştir.

Anahtar Kelimeler: Kayseri, Sivas, Yozgat, Küresel ısınma, İklimler ANALYSIS OF CLIMATE CHANGE IN THE TR72 REGION

Abstract

Human beings are the important elements of the universe where our planet Earth is situated. Since the existence of the human beings, people have displayed many different socio- cultural heritage. The climate is the most important factor that affects the every moment of the people living on this planet. In the process of human-environment interaction which is natural and neccessary, the climate ele- ments are affected in a negative way and this neccessary and functional process can turn into harmful process. Besides the fast increase in the population of the world, the negative effect of the developing technology harms the natural balance and the human beings have started to search new solutions with an emergency code. Today everybody mention about the threat based on global warning which is dangerous biologically by considering the differences that occur in daily and seasonally cli- mate events. Many studies against to prevent this threat have been carrying on in everywhere in the world as this negative effect has been seen in all parts of the world. The purpose of these studies is to inherit a better world for the young gener- ation. One of these studies appeared in last period of the 20th century is the KYO- TO agreement. Turkey became the member of United Nations Climate Network Agreement on May 24, 2004 and signed the agreement on August 26, 2009.

Because of the fast population increase and the development of the technology in the second half of the 20th century, the amount of the carbon dioxide which is the most dangerous type of the greenhouse gases is above the average level for the first time and The Earth encounters with global warning threat. This study aims to in-

(3)

Tr72 Bölgesinde Yakın Geçmişte İklimsel Değişimlerin Analizi

Sosyal Bilimler Dergisi / The Journal of Social Science, Yıl: 5, Sayı: 24, Haziran 2018, s. 24-37

26 vestigate the climatically changes that affect the temperature, raindrop average and

their distribution in TR 72 Region which includes Kayseri, Sivas and Yozgat cit- ies that are situated in the east part of Middle Anatolia Region. It is also aimed to predict the negative effects of the global warming in the mentioned area and to find out some solutions to prevent the region from these undesired effects.

Key Words: Kayseri, Sivas, Yozgat, Global Warming, Climates GİRİŞ

İnsan ve içinde yaşadığı çevrenin doğal elemanları arasında kaçınılmaz olan etkileşim, devamlılığı olan bir süreçtir. Bu süreçte bazen insan zarar görürken, zaman zaman da çevrenin doğal elemanları zarar görmekte, doğal denge bozulabilmektedir. Karşılıklı etkileşimde insanın zarar görmesine sebep olan olaylar ‘’doğal afet’’ olarak tanımlanırken, ekosistemde dengenin bozulmasına yol açan olaylar süreci de ‘’çevre sorunları’’ olarak tanımlanmaktadır. İnsan ve çevre etkileşimi sürecinde atmosfer, toprak, su varlıkları zarar görebildiği gibi, doğal olaylar zincirinde de olumsuz değişimler ortaya çıkabilmektedir. Bu değişimden en çok olumsuz etkilenen iklim olmuş ve bunun sonucunda çevrenin diğer doğal elemanları da olumsuz yönde etkilenmiştir.

Biyocoğrafya üzerinde belirleyici olan iklimlerin zaman içinde doğal yollarla değişim gös- terdiği bilinen bir gerçektir. Doğal süreçte değişim gösteren iklimlerin günümüzde insan etkisi- ne dayalı daha kısa zamanda belirgin değişmeler göstereceği, dünyanın geleceğini tehdit edecek boyutlarda küresel sorunlara yol açacağı bilim çevrelerinin üzerinde durduğu başta gelen konu- lardan birisidir. Bir taraftan hızla artan dünya nüfusu, diğer taraftan değişen insan ihtiyaçlarının karşılanmasını hedefleyen üretim faaliyetleri ister istemez çevrenin doğal boyutunda yenilene- mez tahribata yol açmakta, ekosistemde çeşitli olayların işlevini yitirmesine neden olmaktadır.

Ekosistemde görülen değişmelerin küresel anlamda sorunları beraberinde getirecek olanı tered- dütsüz iklimlerde görülen değişmelerdir (Çoban, 2017: 547 ). İklimle ilgili alan yazında var olan çeşitli tanımlara baktığımızda iklim, dünyanın herhangi bir yerinde uzun bir zaman periyodunda belirli aralıklarla ölçülen ve gözlenen hava olaylarının ve özelliklerinin ortalama durumudur (Şahin, 2005: 117). Günlük kullanımda daha çok hava durumu ile karıştırılan iklimler hava olaylarının genel ortalama karakterlerini oluştururlar (Erol, 1993: 3). İklim bir yerde uzun yıllar etkili olan hava olaylarının ortalama genel durumu şeklinde tanımlanır. Burada uzun yıl ifadesi, en az birkaç yüzyıllık süreyi kapsar (Koca, 2007: 138). Uzun süreli atmosfer koşullarının, mete- orolojik gözlem ve ölçmeler sonucu elde edilen sayısal verilerine dayanılarak açıklanmasına da iklim özellikleri denilmektedir (Doğanay ve Sever, 2011: 214).

İklimler bir atmosfer olayı olmasına rağmen, atmosfer dışında yer alan hidrosfer, litosfer ve biyosfer gibi sistemler dikkate alınmadan iklimlerin anlaşılması mümkün değildir (Çoban, 2015:

23). Doğal çevrenin en önemli faktörü olan iklimlerin sıcaklık, rüzgar ve yağış olmak üzere üç elemandan ibaret olduğu belirtilse de, gerçekte iklim elemanları belirleyici faktör sırasına göre sıcaklık, basınç, rüzgar, nem ve yağış olmak üzere beş elemandan meydana gelmektedir. Dola- yısıyla iklimin ilk elemanı sıcaklık olup, basınç farklılaşmasına yol açan temel etken de sıcak- lıktır. Basınç farkı rüzgarı meydana getirirken, rüzgarlar atmosferin nem kazanmasında ve nemli havanın farklı sahalara taşınmasında birincil etkendir. İklimlerin meyvesi ise tereddütsüz yağış-

(4)

Tr72 Bölgesinde Yakın Geçmişte İklimsel Değişimlerin Analizi

Sosyal Bilimler Dergisi / The Journal of Social Science, Yıl: 5, Sayı: 24, Haziran 2018, s. 24-37

27 lardır (Çoban, 2017: 112). İklimler ve bu arada iklim tiplerinin belirlenmesinde, genel olarak

sıcaklık ortalamaları (yıllık, aylık, mevsimlik ortalamalar ve yıllık sıcaklık farkı gibi), basınç ve rüzgarlar ile nem ve yağış ortalamaları gibi iklim elemanları ve bunların uzun yıllık ortalamaları esas alınır (Dönmez, 1984: 5).

Artan dünya nüfusunun enerji ihtiyacının karşılanması, her geçen gün gelişen dünya eko- nomisi ve değişen üretim faktörleri daha çok fosil enerji kaynaklarının tüketimini beraberinde getirmekte, bunun sonucu olarakta gaz emisyonlarının hacmi ürkütücü boyutlara yükselmekte- dir. Sera gazları olarak bilinen Karbon dioksit (CO2), Metan (CH4), Nitröz Oksit (N2O), Hid- roflorür karbonlar (HFCs), Perfloro karbonlar (PFCs), Sülfürhekza florid (SF6) gibi gazlar, su buharı gibi yoğun olup, atmosferin en alt katmanında birikmektedir. Sera gazları, yerden yansı- yan ısıyı büyük ölçüde absorbe ederek atmosferin alt kesimlerinde sıcaklığın yükselmesine yol açarak, sera etkisinin aktif bir konuma gelmesini sağlamaktadır. Sonuç olarak atmosferin orta- lama sıcaklığı yükselirken değişken ve sıra dışı hava olayları görülmeye başlamaktadır.

Araştırmanın Amacı

Araştırmanın amacı, bir zorunluluk olan çevre-insan etkileşiminde, doğal çevrenin eleman- larından olan ve diğer doğal olaylar zincirinde de üzerinde tereddütsüz belirleyici olan iklimle- rin zaman içinde nasıl değişime uğradığı, doğal bir sürece bağlı olmadan insan eksenli olarak ortaya çıkan iklimsel değişimlerin küresel sonuçlarına dikkat çekebilmektir. Biyocoğrafyanın sürekliliğinin olmazsa olmazı olan iklim, sürekli ve zorunlu olan insan-çevre etkileşimine bağlı olarak sürekli zarar görebilmekte, her geçen gün daha hızlı gerçekleşen bir değişimle doğal ya- pının bozulmasıyla da küresel bir soruna dönüşmektedir. Kaçınılmaz bir süreç olan canlı-çevre etkileşimine bağlı olarak bazen canlılar zarar görmekte, bazen de çevrenin doğal olaylar zinci- rinde bir bozulma ortaya çıkmaktadır. Doğal çevre-insan etkileşiminde, insanın zarar görmesine yol açan süreç ‘’doğal afet’’ olarak tanımlanırken; doğal olaylar zincirinde ortaya çıkan olum- suz değişmeler de ‘’ekolojik sorun’’ olarak nitelendirilmektedir. Çevrenin doğal elemanlarının zarar görmesine sadece insan-çevre etkileşimi yol açmakta, diğer canlıların çevrenin doğal ele- manlarına zararı söz konusu olmamaktadır. İnsan çevre etkileşiminden olumsuz bir şekilde en fazla etkilenen doğal olay şüphesiz iklimlerdir. İklimlerin doğal yapısında görülen bozulmalar da çevrenin diğer doğal elemanlarında da değişmelere yol açmakta, topyekûn doğal denge bozu- labilmektedir (Çoban, 2017: 548).

Eski dünya karalarının geometrik merkezinde yer alan Anadolu coğrafyası, insanlık tarihi- nin en eski yerleşim sahalarından birini oluşturur. İnsanlık tarihi boyunca çok sayıda savaşlara zemin oluşturan Anadolu coğrafyası, bu sürekli etkileşime bağlı olarak ciddi tahribata uğramış, başta orman varlığı olmak üzere doğal rezervlerinde bozulmalar yaşanmıştır. Bu çalışmada İç Anadolu Bölgesinin doğu kesimini oluşturan ve İstatistikî Bölge Birimleri Sınıflamasına (İBBS) göre TR72 bölgesi olarak belirlenmiş sahada yer alan üç ilimize ait meteorolojik veriler iklim özellikleri bakımından incelenmiştir. Türkiye’nin genel olarak merkezi kesimini oluşturan bu alanında ortaya çıkması muhtemel olan iklimsel değişikliklerin yerelde ülkemizin, genelde de dünyamızın geleceğini nasıl etkileyebileceği, bununla ilgili hangi önlemlerin alınması gerekti- ğine dönük çeşitli katkılar sağlayabilmek hedeflenmiştir.

(5)

Tr72 Bölgesinde Yakın Geçmişte İklimsel Değişimlerin Analizi

Sosyal Bilimler Dergisi / The Journal of Social Science, Yıl: 5, Sayı: 24, Haziran 2018, s. 24-37

28 Yöntem

Bu çalışmada betimsel tarama modeli kullanılmıştır. Bu araştırma yöntemi, bir konuyla ilgili var olan durumun araştırılarak yorumlanması esasına dayanır. Bu tarz araştırmalar, olgular hakkında sistemli ve düzenli bilgiler elde edilerek yapılır. Betimleyici bir araştırmada herhangi bir durumun varlığı veya yokluğu ortaya konulmaya çalışılır. Örneklemden yola çıkarak bütün evren hakkında genel bir değerlendirme yapılır. Yeni hipotezlerin geliştirilmesi ve gelecekle ilgili daha sağlıklı kararların alınması sağlanır. Betimleyici araştırmalar bize o olgunun niçin öyle olduğunu, o ilişkinin niçin öyle kurulduğunu açıklamazlar, onun yerine olgularda neyin olduğunu, nelerin neler ile birlikte olduğunu bildirirler. Betimleyici araştırmaların sonuçları, tablo, grafikler yorumlanır ve değişkenler arasında korelasyonun varlığı veya yokluğu saptanır.

(Arseven, 2001: 103) Betimsel araştırmalarda çeşitli çalışmalara ve gözlemlere dayalı olarak elde edilen verileri yansıtan grafiklerden ve oransal değerlerden yararlanılabilmektedir. Betim- sel araştırmalar (survey) olayların insan gruplarının bazı özelliklerinin tek tek ne olduğunu veya iki ve daha çok özelliğinin ilişkisel düzeyde nasıl olduğunu açıklamaya çalışır. Betimsel araş- tırmalarda, deneysel araştırmada olduğu gibi bir değişkeni diğerinin fonksiyonu gibi inceleme söz konusu değildir (Türksever vd. 2016: 1165). Bu tip araştırmalarda da önce hipotez oluşturu- lur. Daha sonra gözleme dayalı elde edilen veriler analiz edilir ve yorumlama aşamalarından geçilir. Bir nevi durum değerlendirmesi yapılarak sonuçlar ortaya konulur.

Betimsel araştırma yönteminin uygulandığı bu çalışmada öncelikle literatür çalışması ya- pılmış, daha sonra da Meteoroloji Genel Müdürlüğünden araştırmaya konu olan saha yer alan istasyonlara ait gözlem rasat değerleri elde edilerek mukayese yoluyla yorumlanmaya çalışıl- mıştır. Meteoroloji Genel Müdürlüğü’nden 1950 yılı ve sonrasına ait veriler elde edilmiştir. İç Anadolu Bölgesinin doğu kesiminde yer alan Kayseri, Sivas ve Yozgat illerine ait 66 yıllık veri- ler yorumlanarak değerlendirmeler yapılmıştır. Bu döneme ait veriler, bu 66 yıllık süreç ikiye bölünerek incelenmiştir. Birinci 33 yıllık süreçle ikinci 33 yıllık süreç karşılaştırılmıştır. Bilin- diği gibi Meteoroloji istasyonlarında günün üç vaktinde (sabah saat 7:00, öğleden sonra saat 14:00 ve akşam saat 21:00) yapılan ölçüm sonuçlarının kaydedilmesiyle elde edilen verilerden günlük, aylık, yıllık ve uzun yıllar ortalama değerler hazırlanır. Araştırmaya konu olan üç yer- leşmenin sıcaklık ve yağış değerleri dönemsel olarak karşılaştırılmıştır. Önce ortaya çıkan fark- lılıklar tespit edilmiş, daha sonra nedenleri cevaplandırılmaya çalışılmıştır. Son safhada da orta- ya çıkabilecek olan bu değişimden çevrenin doğal elemanlarının ve beşeri hayatın nasıl etkile- neceği üzerinde durulmuştur.

Bulgular ve Yorumlar

TR72 bölgesinde yer alan üç meteoroloji istasyonundan birisi olan Yozgat’ta 1950-1982 yılları arasında kalan 33 yıllık birinci dönemde ortalama sıcaklık değeri 8,9ºC, 1983-2015 yılları arasında kalan 33 yıllık II. dönemdeki ortalama sıcaklık ise 9,2ºC dir (Tablo: 1).

(6)

Tr72 Bölgesinde Yakın Geçmişte İklimsel Değişimlerin Analizi

Sosyal Bilimler Dergisi / The Journal of Social Science, Yıl: 5, Sayı: 24, Haziran 2018, s. 24-37

29 Tablo: 1 Yozgat il merkezinde 1950-1982 ile 1983-2015 dönemleri arasında aylara ve mev-

simlere göre sıcaklık dağılışı (DMİGM)

Veriler Aylar Yıllık

ortalama sıcaklık

°C

12 1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11

1950- 1982 sıc.ort.°C

0,7 - 2,0

- 0,8

2,9 8,3 12,8 16,6 19,3 19,3 15,2 10,2 4,8 8,9

1983- 2015 sıc.ort °C

0,3 - 1,6

- 0,8

3,04 8,6 13,3 17,0 20,0 20,2 16,0 10,4 4,4 9,2

Aylık sıc.

farkı °C - 0,4

- 0,4

0 0,5 0,3 0,5 0,4 0,7 0,9 0,8 0,2 - 0,4

Mevsimsel ort. sıc.

farkı °C

0 0,9 2,0 0,6

Grafik: 1 Yozgat’ta 1950-1982 ile 1983-2015 dönemlerine ait sıcaklık grafiği

Sıcaklık değerlerinin mukayese edildiği bu iki dönem arasında, ilk devreye nazaran II. devre- de yıllık ortalama sıcaklık değeri 0,3ºC artış göstermiştir. İki dönem arasında sıcaklıkların mev- simsel farklılıklarına bakıldığında, kış dönemi sıcaklık ortalamalarında farklılığın olmadığı (0ºC), ancak ilkbahar mevsiminde II. devrede, I. devreye nazaran mevsimsel sıcaklık ortalama- sının 0,9ºC, yaz döneminde 2,0ºC ve sonbahar döneminde ise 0,6ºC sıcaklık artışının gerçekleş- tiği görülmektedir. Dolayısıyla Yozgat’ta ortalama sıcaklık değişimi mevsimsel bazda kış dö- neminde değişmezken, diğer mevsimlerde önceki devreye nazaran sıcaklık ortalamalarının art- tığı tespit edilmiştir.

(7)

Tr72 Bölgesinde Yakın Geçmişte İklimsel Değişimlerin Analizi

Sosyal Bilimler Dergisi / The Journal of Social Science, Yıl: 5, Sayı: 24, Haziran 2018, s. 24-37

30 Burada dikkat çeken en önemli husus ise, mevsimsel sıcaklık artışının en fazla görüldüğü mev-

simin yaz mevsimi olmasıdır. İklim çalışmalarında çok uzun bir süreç olmayan 33 yıllık bir dönemde, mevsimsel sıcaklık ortalaması, özellikle de yaz mevsiminin sıcaklık ortalaması 2,0ºC artış gösteriyor olması, burada oldukça ciddi bir sorunun var olduğunu göstermektedir.

Tablo: 2 Kayseri il merkezinde 1950-1982 ile 1983-2015 dönemleri arasında aylara ve mevsimlere göre sıcaklık dağılışı (DMİGM)

Veriler Aylar Yıllık

ort.sıcaklık

°C

12 1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11

1950- 1982 sıc.ort.°C

0,5 - 1,9

0 4,9 10,7 18,8 18,9 22,4 21,8 17,1 11,4 5,1 10,8

1983- 2015 sıc.

ort. °C

0,3 - 1,5

0,2 5,1 11,0 15,2 19,4 22,9 22,6 17,8 11,7 5,1 10,8

Aylık sıc.

farkı °C - 0,2

- 0,4

0,2 0,2 0,3 -3,4 0,5 0,5 0,8 0,7 0,3 0

Mevsimsel ort. sıc farkı °C

-0,4 -3,1 1,8 1,0

Grafik: 2 Kayseri’de 1950-1982 ile 1983-2015 dönemlerine ait sıcaklık grafiği

TR72 bölgesinde yer alan meteoroloji istasyonlarından Kayseri’de rasat verileri karşılaştırılan dönemlerden birincisi olan 1950-1982 yılları arasında ortalama sıcaklık değeri 10,8ºC dir.

II. dönemi oluşturan 1983-2015 döneminde de ortalama sıcaklık 10,8ºC dir. Dolayısıyla Kayse- ri’de sıcaklık değerleri karşılaştırılan iki devre arasında yıllık ortalama sıcaklık değerlerinde

(8)

Tr72 Bölgesinde Yakın Geçmişte İklimsel Değişimlerin Analizi

Sosyal Bilimler Dergisi / The Journal of Social Science, Yıl: 5, Sayı: 24, Haziran 2018, s. 24-37

31 farklılık görülmemiştir (Tablo: 2). Kayseri’de sıcaklıkların mevsimsel dağılışlarına bakıldığında

ilk devreye nazaran II.devrede kış ve ilkbahar mevsimlerinde sıcaklık ortalamaları azalırken (kış mevsimi sıcaklık ortalaması -0,4ºC, ilkbahar mevsimi sıcaklık ortalaması -3,1ºC), yaz ve sonba- har mevsimlerine ait ortalama sıcaklık değerleri artış göstermiştir (yaz mevsimi sıcaklık ortala- ması 1,8ºC, sonbahar mevsimi sıcaklık ortalaması ise 1,0ºC). Mukayese edilen dönemler arasın- da sıcaklık değişimi ile ilgili olarak en dikkat çeken husus, yaz mevsimi sıcaklık ortalamasının 1,8ºC gibi yüksek bir değerde artış göstermiş olmasıdır. Yine Kayseri’de sonbahar mevsimi sıcaklık ortalamasının da ilk devreye nazaran, II. devrede 1,0ºC artmış olması da küresel ısınma tehlikesinin orta vadede hangi boyutlara ulaşacağını açıkça ortaya koymaktadır.

Tablo: 3 Sivas il merkezinde 1950-1982 ile 1983-2015 dönemleri arasında aylara ve mev- simlere göre sıcaklık dağılışı (DMİGM)

Veriler Aylar Yıllık

ort.sıcaklık

°C

12 1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11

1950- 1982 sıc.ort.°C

- 0,6

- 3,6

- 2,3

2,5 8,9 13,4 16,8 19,7 19,6 15,7 10,5 4,8 8,8

1983- 2015 sıc.

ort. °C - 0,5

- 2,9

- 1,8

3,4 9,4 13,7 17,5 20,6 20,7 16,7 11,0 4,5 9,4

Aylık sıc.

farkı °C - 0,1

- 0,7

- 0,5

0,9 0,3 0,3 0,7 0,8 0,9 1,0 0,5 - 0,3 Mevsimsel

ort sıc farkı °C

-1,3 1,7 2,7 1,2

Grafik: 3 Sivas’ta 1950-1982 ile 1983-2015 dönemlerine ait sıcaklık grafiği

-5 0 5 10 15 20 25

1950-1982 1983-2015

(9)

Tr72 Bölgesinde Yakın Geçmişte İklimsel Değişimlerin Analizi

Sosyal Bilimler Dergisi / The Journal of Social Science, Yıl: 5, Sayı: 24, Haziran 2018, s. 24-37

32 TR72 bölgesinde yer alan ve İç Anadolu Bölgesinin en doğusunda bulunan Sivas’ta sıcaklı-

ğın dağılışına bakıldığında 1950-1982 yılları arasındaki 33 yıllık dönemin yıllık sıcaklık ortala- masının 8,8ºC olduğu görülmüştür. 1950-1982 dönemi ile karşılaştırılan 1983-2015 arasındaki ikinci 33 yıllık dönemin yıllık ortalama sıcaklığının ise 9,4ºC olduğu dikkat çekicidir (Tablo: 3).

33’er yıldan oluşan iki dönemin ortalama sıcaklık değerlerinin mevsimsel değişimine bakıldı- ğında, kış döneminde ortalama sıcaklığın bir önceki döneme göre -1,3ºC azaldığı Sivas’ta, diğer mevsimlerde ortalama sıcaklık değerlerinin ilk döneme göre önemli sayılabilecek oranlarda artış gösterdiği görülmektedir. Bu durumda Sivas’ta soğuk devrede sıcaklık ortalaması azalırken, sıcak devrede ve geçiş dönemlerinde ise sıcaklık ortalamalarında artış gerçekleşmiştir. İlk dö- nem nazaran sonraki dönemde ilkbahar ortalama sıcaklık değeri 1,7ºC artarken, bu artış değeri yaz döneminde 2,7ºC ye, sonbahar mevsiminde ise 1,2ºC çıkmaktadır.

İklimlerin tanımlanmasında en önemli etken olan ve değişimi biyocoğrafya için tehdit oluş- turan sıcaklıkların yakın geçmişte ve uzun bir süreç sayılmayacak bir zaman diliminde bu dere- ce yüksek bir oranda artış göstermiş olması üzerinde hassasiyetle durulması ve çözüm adına küresel bağlamda somut adımlar atılması gereken sorunlardan birini oluşturmaktadır. 20. Yüzyıl boyunca dünyanın ortalama sıcaklığının 0,7ºC artış göstermesinin oluşturduğu tehlikenin, lokal sahalarda ortaya çıkan artış miktarı dikkate alındığında ne denli büyük olduğu daha açık olarak görülebilmektedir.

TR72 bölgesi illerinde yağışların dağılışı Yozgat’ta 1950 ile 2015 yılları arasında yağış dağı- lışına bakıldığında, 33 yıllık 1950-1982 yılları arasındaki devrede yıllık ortalama yağış tutarı 548,6 mm, 1983-2015 yılları arasındaki 33 yıllık devrede ise yıllık ortalama yağış tutarı 615,9 mm dir (Tablo: 4). Yozgat’ta rasat verileri incelenen ilk devreye nazaran ikici devrede yıllık ortalama yağış tutarı 67,3 mm artış göstermiştir. Yozgat’ta yağışların mevsimlere dağılışına bakıldığında, sadece kış döneminde ortalama yağış değerlerinin azaldığı (-3,8 mm), diğer mev- simlerde ise ortalama yağış miktarlarının arttığı görülmektedir.

Tablo: 4 Yozgat il merkezinde 1950-1982 ile 1983-2015 yılları arasında aylara ve mevsim- lere göre ortalama yağış değişimi (DMİGM)

Veriler mm.

Aylar Yıllık

ort.yağ ış mm.

12 1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11

1950-1982 yağış orta- laması

74,0 73,6 61, 3

67, 6

59, 3

66, 3

42, 5

11, 0

7,2 15, 5

27,6 42,7 548,6

1983-2015 yağış orta- laması

76,8 64,1 64, 2

66, 3

64, 2

65, 7

46, 1

15, 8

15, 0

23, 6

45,4 68,7 615,9

Aylık yağış farkı

2,8 -9,5 2,9 -1,3 4,9 -0,6 3,6 4,8 7,8 8,1 17,8 26

Mevsimsel ortalama yağış farkı

-3,8 3 16,2 51,9

(10)

Tr72 Bölgesinde Yakın Geçmişte İklimsel Değişimlerin Analizi

Sosyal Bilimler Dergisi / The Journal of Social Science, Yıl: 5, Sayı: 24, Haziran 2018, s. 24-37

33 Grafik: 4 Yozgat’ta 1950-1982 ile 1983-2015 yıllarına ait yağış grafiği

Mevsimsel yağış ortalamalarında artışın en düşük olduğu dönem ilkbahar, en fazla artışın gerçekleştiği dönem ise sonbahardır. İlkbaharda yağışlarda görülen artış miktarı 3 mm, yaz mevsiminde 16,2 mm ve sonbahar mevsiminde ise artış miktarı 51,9 mm dir.

İklimin en önemli elemanları olan sıcaklık ve yağış verilerine göre 1950-1982 ile 1983-2015 dönemlerinde genel olarak sıcaklık değerleri ve yağış miktarları artış göstermektedir. Bu du- rumda Yozgat’ta iklim giderek daha fazla yağış alan ve yaz kuraklığının şiddeti giderek azalan mutedil bir kimlik kazanmaktadır. Bu değişim Yozgat’ta tarım faaliyetlerini tereddütsüz olumlu yönde etkileyecektir.

Tablo: 5 Kayseri il merkezinde 1950-1982 ile 1983-2015 yılları arasında aylara ve mevsim- lere göre ortalama yağış değişimi (DMİGM)

Veriler mm.

Aylar Yıllık

ort.yağ ış mm.

12 1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11

1950-1982 yağış orta- laması

39,1 34,3 36, 0

40, 7

54, 1

47, 8

40, 5

8,4 6,8 16, 1

18,7 29,3 371,8

1983-2015 yağış orta- laması

38,5 33,1 36, 9

44, 8

50, 7

56, 9

41, 4

14, 2

8,5 13, 5

38,2 37,1 413,8

Aylık yağış farkı

-0,6 -1,2 0,9 4,1 -3,4 9,1 0,9 5,8 1,7 -2,6 19,5 7,8

Mevsimsel ortalama yağış farkı

-0,9 9,8 8,4 24,7

(11)

Tr72 Bölgesinde Yakın Geçmişte İklimsel Değişimlerin Analizi

Sosyal Bilimler Dergisi / The Journal of Social Science, Yıl: 5, Sayı: 24, Haziran 2018, s. 24-37

34 Grafik: 5 Kayseri’de 1950-1982 ile 1983-2015 yıllarına ait yağış grafiği

0 10 20 30 40 50 60

1950-1982 1983-2015

Kayseri’de 1950-1982 yılları arasındaki 33 yıllık dönemin yıllık ortalama yağış tutarı 371,8 mm, 1983-2015 yılları arasındaki 33 yıllık dönemin yıllık ortalama yağış tutarı ise 413,8 mm dir (Tablo: 5). 1950-1982 yılları arasındaki 33 yıllık döneme göre, 1983-2015 yılları ara- sında kalan 33 yıllık dönemde yıllık ortalama yağışlar 42 mm artış gerçekleşmiştir. Kayseri’de yağışların mevsimlere dağılışına bakıldığında, kış mevsiminde yağışlarda azalma görülürken, diğer mevsimlerde yağış tutarlarında ise artış gerçekleşmiştir. Kış mevsiminde yağışlarda görü- len azalma miktarı -0,9 mm iken, yaz mevsimi yağış ortalamalarında görülen artış tutarı 9,8 mm, yaz mevsimi yağış artışı 8,4 mm ve sonbahar mevsiminde gerçekleşen artış tutarı ise 24,7 mm dir. Kayseri’de aylık yağış artışının en fazla olduğu ay ekim, en çok azaldığı ay ise nisan ayı olduğu görülmüştür.

Tablo: 6 Sivas il merkezinde 1950-1982 ile 1983-2015 yılları arasında aylara ve mevsimlere göre ortalama yağış değişimi (DMİGM)

Veriler mm.

Aylar Yıllık

ort.yağ ış mm.

12 1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11

1950-1982 yağış orta- laması

44,8 42,0 39, 0

45, 1

56, 8

60, 5

35, 8

8,3 7,0 15, 7

25,4 32,5 412,9

1983-2015 yağış orta- laması

43,6 41,9 41, 5

46, 9

61, 3

60, 8

33, 9

11, 0

7,1 18, 7

40,4 49,5 456,6

Aylık yağış farkı

-1,2 -0,1 2,5 1,8 4,5 0,3 -1,9 2,7 0,1 3,0 15 17

Mevsimsel ortalama yağış farkı

1,2 6,6 0,9 35

(12)

Tr72 Bölgesinde Yakın Geçmişte İklimsel Değişimlerin Analizi

Sosyal Bilimler Dergisi / The Journal of Social Science, Yıl: 5, Sayı: 24, Haziran 2018, s. 24-37

35 Grafik: 6 Sivas’ta 1950-1982 ile 1983-2015 yıllarına ait yağış grafiği

TR72 bölgesi illerinden Sivas’ta 1950-1982 yılları arasındaki 33 yıllık önemin yıllık ortalama yağış miktarı 412,9 mm, 1983-2015 yılları arasında kalan 33 yıllık dönemin yıllık ortalama yağış miktarı ise 456,6 mm dir (Tablo: 6). 1950 ile 2015 yılları arasındaki 66 yıllık dönemin, 33 yıllık ilk devresine nazaran ikinci 33 yıllık devrede yıllık ortalama yağış tutarı 43,7 mm yağış artışı gerçekleşmiştir. TR72 bölgesinin diğer illeri olan Yozgat ve Kayseri’de olduğu gibi Sivas’ta da sıcaklık ve yağış değerleri karşılaştırılan iki devre arasında yağışlarda azalma değil, artış gözlenmiştir.

Sivas’ta yağışların mevsimsel dağılışına bakıldığında, dört mevsimin yağış toplamlarında mukayese edilen ilk devreye nazaran, ikinci devrede yağış miktarlarında artış gerçekleşmiştir.

Mevsimsel bazda en fazla yağış artışı sonbahar mevsiminde gerçekleşmiş, ilk devreye göre ikinci devrede mevsimsel yağış toplamı 35 mm artış göstermiştir. Sivas’ta kış dönemi yağışla- rında 1,2 mm, ilkbahar dönemi yağışlarında 6,6 mm ve yaz dönemi yağışlarında ise 0,9 mm artış gözlemlenmiştir. Sıcaklık değerlerinde görülen artışın yanında, yağış miktarlarında da artı- şın görülmesi bölgenin geleceği bakımından oldukça önemli ve değerli bir iklimsel değişim olarak kabul edilmelidir.

TARTIŞMA ve SONUÇ

İç Anadolu Bölgesinde yer alan Kayseri, Sivas ve Yozgat, şehirlerinin 1950 ile 2015 arasın- daki 65 yıllık dönemde gerek sıcaklık, gerekse yağış değerlerinde dikkat çekici değişiklikler görülmüştür. Şehirlerden Sivas ve Yozgat’ta 1950-1982 dönemine nazaran 1983-2015 döne- minde özellikle yaz döneminde ortalama sıcaklıklarda belirgin bir artışın olduğu anlaşılmıştır.

Kayseri de ise 1950-1982 dönemi ve 1983-2015 döneminde ortalama sıcaklık değerlerinde artış olmamış ve ortalama sıcaklık değerlerinin aynı kaldığı görülmüştür. Yozgat’ta sıcaklıkların mevsimsel farklılıklarına bakıldığında, I. dönemle II. dönem arasında kış dönemi sıcaklık orta-

(13)

Tr72 Bölgesinde Yakın Geçmişte İklimsel Değişimlerin Analizi

Sosyal Bilimler Dergisi / The Journal of Social Science, Yıl: 5, Sayı: 24, Haziran 2018, s. 24-37

36 lamalarında farklılığın olmadığı belirlenmiştir. Yine Yozgat’ta geçiş mevsimleri dediğimiz ilk-

bahar, sonbahar dönemlerinde ve yaz mevsiminde sıcaklık ortalamalarının arttığı görülmüştür.

Kayseri ilinde sıcaklıkların mevsimsel dağılışlarına bakıldığında II. devrede kış ve ilkbahar mevsimlerinde sıcaklık ortalamaları azalırken, yaz ve sonbahar mevsimlerinde ortalama sıcaklık değerleri artış göstermiştir. Sivas’ta ortalama sıcaklık değerlerinin mevsimsel değişimine bakıl- dığında, kış döneminde ortalama sıcaklığın bir önceki döneme göre azaldığı, diğer mevsimlerde ortalama sıcaklık değerlerinin ilk döneme göre önemli sayılabilecek oranlarda artış gösterdiği anlaşılmıştır.

Araştırmanın çalışma grubunu oluşturan Kayseri, Sivas ve Yozgat şehirlerinde ilk dönemle, sonraki dönem arasında yıllık yağış tutarlarında artış görülmektedir. İlk dönem ile ikinci dönem arasında yıllık yağış ortalaması en fazla artış gösteren şehir Yozgat’tır (1950-1982 yılları ara- sında ortalama yağış tutarı 548,6 mm, 1983-2015 yılları arasında ortalama yağış tutarı 615,9 mm). Diğer şehirlerde de yıllık yağış tutarları ilk döneme nazaran artış göstermekte (Sivas ilk dönemde 412,9 mm, ikinci dönem 456,6 mm; Kayseri ilk dönem 371,8 mm, ikinci dönem 413,8 mm), olduğu görülmüştür. Yağışların mevsimsel dağılışlarında çok önemli farklılıklar görül- memektedir.

Araştırma sahasında yaklaşık 65 yıllık dönemde soğuk devrede sıcaklıkların giderek azalma- sı, sıcak devrede ise sıcaklıkların giderek artması dönemler arasındaki sıcaklık farkını artıracak, yörede yapılan tarım faaliyetleri olumsuz etkilenecektir. Bunun sonucunda da ülkemizin kendi kendine yetebilen bir tarım ülkesi olma özelliğinin kaybolmasına neden olabilecektir. Ayrıca yaz döneminde artan sıcaklıklar soğutma sistemlerinde daha fazla enerji tüketimine, soğuk dö- nemde giderek düşen sıcaklılar ise ısınmak için daha fazla enerjinin sarf edilmesine yol açacak- tır. Ülkemizin enerji kaynaklarını ve rezervlerini düşünüldüğünde gelecekte karşılaşabileceği- miz tehlikenin boyutları öngörülebilecektir.

Sıcaklıkların ve buharlaşmanın giderek artması mevcut su kaynaklarını olumsuz etkileyecek ve su talebinin karşılanmasında zorluklar ortaya çıkaracaktır. Bulunduğumuz coğrafyanın su kaynakları ve rezervleri düşünüldüğünde, nüfusun artmasıyla beraber su talebi de artacak ve gelecek dönemde karşılaşabileceğimiz tehlikenin boyutları daha net görülebilecektir. Böyle bir durumda dünyamızı su savaşlarının beklediğini söylemek yanlış olmayacaktır.

KAYNAKLAR

Arseven, A, D. (2001) Alan Araştırma Yöntemi ‘İlkeler, Teknikler, Yöntemler’ Gündüz Eğitim Yayıncılık Ankara.

Çoban, A. (2017) Türk Coğrafya Kurumu 75.Yıl Uluslararası Kongresi Bildiriler Kitabı. Türk Coğrafya Kurumu Yayını No: 9 ISBN: 978-975-6686-07-2 Ankara.

Çoban, A. (2015) Türkiye Fiziki Coğrafyası. Pegem Akademi Yayıncılık Ankara.

Çoban, A. (2017) Kıyı Ardı Orta Karadeniz Bölümünün İklim Özellikleri ve Yıllara Göre Sı- caklık İle Yağış Dağılışının Analizi. Sobider The Journal of Social Science Yıl: 4 Sayı:

13 s.110-122 Malatya

Doğanay, H. Sever, R. (2011) Genel ve Fiziki Coğrafya Pegem Akademi Yayıncılık Ankara.

(14)

Tr72 Bölgesinde Yakın Geçmişte İklimsel Değişimlerin Analizi

Sosyal Bilimler Dergisi / The Journal of Social Science, Yıl: 5, Sayı: 24, Haziran 2018, s. 24-37

37 Dönmez, Y. (1984) Umumi Klimatoloji ve İklim Çalışmaları İ.Ü. Yayın No: 2506 Coğrafya

Enstitüsü Yayın No: 102 İstanbul

Erol, O. (1993) Genel Klimatoloji. Gazi Büro Kitabevi Ankara.

Koca, H. (2007) Genel Coğrafya. PegemA Yayıncılık I.Baskı Ankara.

Şahin, C. (2005) Türkiye Fiziki Coğrafyası. Gündüz Eğitim ve Yayıncılık Ankara.

Türksever, Ö. Sözen, E. Çetin, T. (2016) Akdeniz Kıyı İllerinin Son 54 Yıllık Sıcaklık ve Yağış Ortalamalarının İklim Değişiklikleri Açısından İncelenmesi. S, 1163-1174 Geomed Bil- diriler Kitabı Antalya. ISBN 978-605-66576-1-0.

Referanslar

Benzer Belgeler

İlk önce meslek grupları adlandırılır .( Sağlık meslek alanı, sanatsal meslek alanı, ulaşım meslek alanı, güvenlik meslek alanı, iletişim meslek alanı )çeşitli

Bu anlaşmalar Kıbrıs Cumhuriyeti’nin hukuki bir statü kazandığı 16 Ağustos 1960 tari- hinde Kıbrıs Cumhuriyeti, İngiltere, Türkiye ve Yunanistan arasında tekrar

• Vergi levhasının fotokopisi (vergi levhası zarar veya yeni tescil ise; şirketin banka hesap cüzdan fotokopileri ve bilançosu). • İmza sirküleri, Uluslararası

Sosyal medya siteleri faydalı sitelerdir, sosyal medya bir ihtiyaçtır, Sosyal medya siteleri öğrencilerin eğitim hayatını olumlu etkilemektedir, Sosyal medya siteleri yeni

(2007)’nın yaptığı alt ve üst sosyo-ekonomik düzeydeki 10 yaş çocuklarının anne tutumlarının incelenmesi adlı araştırmada, algılanan koruyucu-istekçi

Sosyal Bilimler Dergisi / The Journal of Social Science, Yıl: 5, Sayı: 32, Aralık 2018,

Çizginin Duayeni Yaşayan Ressam Devrim Erbil’in, Çağdaş Türk Resim Sanatı İçindeki Yeri ve Önemi.. Sosyal Bilimler Dergisi / The Journal of Social Science, Yıl: 5, Sayı:

Çeşitli medeniyetlere ev sahipliği yapmış olan Hatay ili, hediyelik ve turistik eşya amacıyla üretilen el sanatları ürünleri gibi kültürel ürünler açısından