• Sonuç bulunamadı

Yenidoğan Tarama Testleri

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "Yenidoğan Tarama Testleri"

Copied!
1
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

Haziran 1999

105

Derginizin 377. sayısında daha önceki bir yazımızla (Derdimiz Dermanımız Haş-haş, Bilim ve Teknik s.376) il-gili olarak bir eleştirinin ya-yımlandığını gördük. Bizce bu eleştiriyi yazının tümü hak et-memektedir. Yazımızın amacı, bu bitki hakkında temel bilgi-leri ve kötü olan taraflarını lise ve dengi okullarda okumakta olan öğrencilere aktarmaktı. Yazı bu anlamda düşünüldü-ğünde, baştan sona hatala-ra hatala-rastlandığı savı tü-müyle yanlıştır.

Özellikle, eleşti-rilerin bazıları hak-kındaki görüşleri-miz şöyledir:

1. “Her şeyden önce haşhaş, afyon ve morfin eşanlamlı kelime-ler değildir.” denilmiştir. Yazımızda bunların eşanlamlı olduklarını belirtir bir ifade kulla-nılmamıştır. Amerika daki Texas A&M Üniversite-si, Biyoloji Bölümü’nün yap-tığı bir çalışmada,

bitkinin sistemati-ği yapılırken; yay-gın ad olarak mor-fin kullanılmıştır. Ancak biz yazımızda haşhaşı da kullandık. Sözü edilen çalışmaya göre bu bitkinin Ameri-ka’da yaygın adı morfin olarak bilinmektedir.

(http://www.isc.tamu.edu/FLORA/med-bot/papal.htm)

2. “Afyon bu bitkinin mey-velerinin (kapsüllerinin) özel bıçaklarla çizilmesiyle akan sütün kurumuş şeklidir”

ifa-desiyle, yazımızda geçen

“Morfin, Papaver somniferum bitkisinde bulunur ham af-yondan elde edilir. Morfin,

Papaver somniferum

bitkisi-nin reçinesinden elde edilir” cümlemiz arasında anlamca hiçbir fark görülmemektedir.

(Temel Tıp Farmakolojisi Joseph R. DiPal-ma sayfa 202

http://www.isc.tamu.edu/FLORA/med-bot/papal.htm)

3. “Eroin morfin-den yarı sentez yoluyla elde edi-len bir alkaloit-tir.” eleştirisinin yapıldığı ifademiz, ya-zımızda “Eroin morfinin en güçlü formunu oluşturmakta-dır şeklindedir. Bu ifadeyle kendisinin kullandığı bilimsel ifade arasında bir çelişki göre-memekteyiz.

4. “Haşhaş bitkisi gelincik bitkisi olarak kabul edil-mez.” Texas A&M Üniversitesi, bu bitki-nin aynı zamanda “Afyon Gelincik Bitkisi” olarak adlandırıldığı be-lirtmektedir. Bir sistematikçi ola-rak elbette

Pape-ver rhoeas’un

ge-lincik olduğunu, tabii ki Papaver

somniferum’dan farklı

oldu-ğunu bilmekteyiz. Bu tür bit-kinin halk arasındaki adı, ba-zen farklılıklar göstermekte-dir. Bir bitkinin ismi yöresel farklılıklar gösterebilir. Bu do-ğaldır.

( http://www.isc.tamu.edu/FLORA/med-bot/papal.htm)

5. “Afyonun elde edilmesi-ne yöedilmesi-nelik Afyon-Bolvadin’de bir Alkaloid fabrikası kurul-muştur.” ifadesi kullanılarak, sanki bu konuda verilen bilgi-lerin yanlış olduğuna dair ge-reksiz açıklama yapılmıştır.

Bu ifadenin eleştiri olarak ya-zılan bir yazıda olmaması ge-rektiğini düşünüyorum.

6. “Haşhaş ve afyon hak-kında bilgiler eczacılık fakül-telerinde farmokognozi ders-lerinde verilmektedir.” görü-şünü bilimsel anlayışla kabul etmek mümkün değildir. Bu anlayışın bilim alanına verdiği zararı maalesef sık sık gör-mekteyiz. Bilimin en güzel ta-rafı bir kuruma, kuruluşa veya kişilere bağımlı olmayışıdır. Taksonomi alanında çalışan bir araştırıcı, tıp fakülteleri mensupları ya da temel bilim-ler alanında çalışan bir araştırı-cı da haşhaş konusunda yayın yapabilir.

Teoman Kesercioğlu

Prof. Dr., Dokuz Eylül Üniversitesi Buca Eğitim Fakültesi

Yenidoğan

Tarama Testleri

Bilim ve Teknik Dergi-si’nin Nisan 1999, 377. sayı-sında, Forum sayfasında ya-yınlanan “Yenidoğanlara Tara-ma Testi Laboratuvarı” baş-lıklı yazı konusuna aşağıdaki bilgilerin katkısı olacağını dü-şünüyoruz.

Sayın Prof. Dr. Cemil Çe-lik’in de vurguladığı gibi, do-ğumsal metabolik hastalıkla-rın (DMH) büyük bir kısmın-da erken tanı ve tekısmın-daviyle hastaların tümüyle normal bi-reyler olarak topluma kazan-dırılması mümkündür. Geliş-miş ülkelerde, hiçbir yeni-doğan atlanmaksızın taraması uygulanan hastalıklar fenilke-tonüri (PKU) ve konjenital hi-potiroidi’dir. Akraba evlilikle-rinin yüksek oranda gerçek-leştiği ülkemizde DMH gö-rülme sıklığı da yüksektir. Ül-kemizde klasik Guthrie Me-todu ile PKU yenidoğan tara-ması, İstanbul Üniversitesi Tıp Fakültesi ve Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Anabilim Dalı Beslenme ve Metabolizma Bilim Dalı La-boratuvarları’nda 1987 yılında başlatılmıştır. Uygulamalar sonucunda PKU sıklığının 4-5

binde bir olduğu saptanmıştır. Bu yüksek oran göz önüne alı-narak, 1993 yılında Ana Ço-cuk Sağlığı Aile Planlaması (AÇSAP) Genel Müdürlüğü tarafından, İstanbul Tıp Fa-kültesi İstanbul ve çevresinin, Dokuz Eylül Tıp Fakültesi İzmir’in, Hacettepe Tıp Fa-kültesi Ankara ve diğer illerin “PKU Yenidoğan Taraması ve Tarama Organizasyonu” ile görevlendirilmiştir. Organi-zasyon çalışmaları AÇSAP Genel Müdürlüğü’nün dü-zenlediği toplantılarla gelişti-rilmektedir. AÇSAP Genel Müdürlüğü tarafından düzen-lenen istatistikler halen ülke-mizde doğan bebeklerin % 51,9’unun PKU açısından

ta-randığını ortaya koymaktadır. Sorumlusu olduğumuz İstan-bul’da bu oran %74,6’dır. Merkezimizde ayrıca, Sn. Çe-lik’in yazısında biyotin eksik-liği olarak geçen, biyotinidaz eksikliği yenidoğan taraması her yenidoğana uygulanmak-tadır.

Sağlık personelinin ve aile-lerin yenidoğan taramalarıyla ilgili bilgisizlikleri ve duyar-sızlıkları, “Fenilketonüri Ye-nidoğan Taraması Organizas-yonu” sırasında karşılaştığı-mız güçlüklerden biridir.

Yıl-lık PKU tarama yüzdesi

%65,8’e ulaşan Samsun ilimiz-de bile yenidoğan taraması or-ganizasyonu hakkında yeterli bilgi olmaması da taramayla il-gili duyuruların artırılması ko-nusunda bizi uyarmıştır.

Tolunay Baykal

Doç. Dr., İ.Ü Tıp Fakültesi

F o r u m

Referanslar

Benzer Belgeler

Üreme Sistemi anatomisi ve Fizyolojisi Sağlığı, Üreme Hakları; Cinsellik, Cinsel Sağlık ve Toplumsal Cinsiyetin Üreme Sağlına Etkileri; Aile

Sağlık Bakanlığı Ana Çocuk Sağlığı ve Aile Planlaması Genel Müdürlüğü, Ankara, 2005. • Cinsel Sağlık / Üreme Sağlığı Aile Planlaması Danışmanlığı Eğitici

– Tüm akut bakım hastaneleri CRE için yüksek riskli hastaları aktif sürveyans yapıp bildirmek zorunda – Pozitif hastalar temas izolasyonuna alınır.. • Hastaneye

8. Orta Çağ bilimsel gelişme açısından bir durgunluk çağı olmuştur. Çünkü Orta Çağ’a egemen olan Skolastisizm maddenin varlığını kabul etmeyip her şeyi

BM- UNKK Eylem Planı ve ilgili ülke verileri, TNSA sonuçları ve CS/ÜS alanında akademik çalışma yapan tekil araştırmacı örnekleri dışında Türkiye’de cinsel

Türkiye’de yenidoğan tarama programı kapsamında yer alan metabolik hastalıklar fenilketonüri (FKÜ), konjenital hipotiroidi, biyotinidaz eksikliği ve kistik fibrozistir (KF)..

MADDE 14- (08 Temmuz 2005 yayım tarihli Yönetmelik ile değişik) Merkezlerde, aşağıda sayılan ve niteliği belirtilen personelin bulunması zorunludur. a) Mes’ul müdür: Tam

Koca Yaşar, seni elbette çok seven, yere göğe koya­ mayan çok sayıda dostların, milyonlarca okuyucun ve ardında koca bir halk var.. Ama gel gör ki onların