AKP tarafından hazırlanan yeni Anayasa taslağında, 12 Eylül askeri darbesi ve sonraki süreçte etkin rol oynayanların yargılanmasını engelleyen Anayasa'nın geçici 15. maddesine yer verilmeyeceğine yönelik açıklamalar yeni bir
tartışma yarattı.
Anayasa Profesörü İbrahim Kaboğlu, söz konusu madde kaldırılsa bile zaman aşımı nedeniyle darbecilerin
yargılanamayacağına yönelik iddialar karşısında, zaman aşımı unsurunun böyle bir yargılamaya engel olmasının bir hukuk devletine yakışmayacağını belirtti. Prof. Dr. Kaboğlu, "Zamanaşımı unsuru var da suçun devamlılığı yok mu? Hala insanlar bu nedenle acılar çekiyor" dedi.
Bilkent Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ergun Özbudun başkanlığındaki akademisyenler tarafından hazırlanarak AKP yönetimine sunulan taslakla, 12 Eylül kararlarına da yargı yolu açılıyor. AKP, söz konusu maddeyle ilgili son kararını önümüzdeki günlerde verecek.
Parti yönetiminin akademisyenlerin hazırladığı metin doğrultusunda hareket etmesi beklenirken söz konusu maddeyle ilgili kararını önümüzdeki günlerde netleştirecek olan AKP yönetimi bu yönde yapılacak bir değişikliğin cezai anlamda bir sonuç doğurup doğurmayacağını tartışmaya başladı. Söz konusu maddeyle ilgili zaman aşımına dikkat çekilirken, değişikliğin şekli düzeyde kalabileceği belirtiliyor.
'SANAL GÜNDEM YARATMA ÇABASI'
Anayasa Hukuku uzmanı Prof. Dr. İbrahim Kaboğlu, Anayasa' nın 15. geçici maddesinin değiştirilmesi tartışmalarının sanal gündem yaratma çabası olduğu belirterek, bu konunun ilgili çevrelerce yanlış değerlendirildiğini savundu.
Hazırlanan taslağın, daha hazırlama aşamasında tartışmalara yol açtığını belirten Prof. Kaboğlu, Özbudun'un, "Taslağı kamuoyuna sunmam çünkü AKP için hazırladım" dediğini hatırlatarak, taslağın her gün başka bir maddesinin basına sızmasının bir sanal gündem yaratma politikası olduğunu savundu. Prof. Kaboğlu, Anayasa'nın geçici 15. maddesinin darbecilere ve onların emrindekilere bir korunak olduğunu belirterek, bu madde ile ilgili olarak taslağı hazırlayan Prof. Özbudun'un, "Zaman aşımı olduğundan yargılanamayacaklar" söylemini hatırlattı.
Prof. Kaboğlu, "Anayasa taslağını hazırlayan bir insanın bunu söyleyerek taslağı sunması üzücü ve manidardır" diye konuştu. Prof. Kaboğlu, bu söylemin bir demokrasi ayıbı olduğunu ifade etti.
Prof. Dr. İbrahim Kaboğlu, zamanaşımı unsurunun böyle bir yargılamaya engel olması durumunun bir hukuk devletine yakışmadığını belirtti. Prof. Kaboğlu, "Hukukta zamanaşımı diye bir kavram varsa, suçun devamlılığı da vardır. Bugün hâlâ 1980 müdahalesinin etkileri gözlenebiliyor. Sakat kalanlar, yakınlarını kaybedenler tespit edilebiliyorsa bence zaman aşımından dem vurmak hukuka ve insanlığa yakışan bir tutum olmaz" açıklamasını yaptı.
AKP'NİN LÜTFÜ DEĞİL
Anayasa'nın geçici 15. maddesinin değiştirilmesi konusunda açıklama yapan eski sıkıyönetim askeri savcısı ve İstanbul Barosu avukatlarından Ümit Kardaş, sözkonusu değişikliğin AKP'nin büyük bir lütfü olmadığını ve bu düzeltmelerin yüzeysel kalacağını tahmin ettiğini söyledi. Kardaş, yapılan tartışmaların suni bir platform yarattığını söyleyerek, bahsi geçen Anayasa maddesinin kaldırılmasının 12 Eylül müdehalecilerinin yargılanması için yeterli olamayacağının bu duruma kanıt olduğunu belirtti.
GÖZ BOYUYOR
Yapılacak değişikliğin gerekli olduğunu ama fonksiyonel olmayacağını tahmin ettiğini söyleyen Ümit Kardaş, AKP'nin bu değişiklerle sadece göz boyadığını kaydetti. Şemdinli olaylarında derin devlet karşıtı açıklamaları ve vicdani ret hakkının devletçe tanınması talepleriyle adından sıkça söz ettiren Avukat Ümit Kardaş, "Değişiklik zamanında yapılsaydı çok anlamlı olurdu ama bugün için bir anlamı ve yapıcılığı malesef yok" dedi.