Ankara'da yaşanan su kesintileriyle birlikte Belediye Başkanı Melih Gökçek başta olmak üzere sorumlular gerçek yüzlerini ortaya koyarken, başkentliler yarın yapılacak "toplu duaya" hazırlanıyorlar. Gökçek, "tatile çıkın"
önerileriyle halkla alay ederken, meslek odaları ve kimi uzmanlar Ankaralılar'ın karşı karşıya olduğu tehlikelere dikkat çekiyor.
Ankara'da yaşanan su sorunu yıllardır bilinen bir gerçek olmasına karşın, son dönemde yaşanan su kesintileriyle kendisini hissettirmiş oldu. Uzunca bir süredir devam eden içme ve kullanım suyu sıkıntısının temel nedeni olarak, kaynakların dengeli, programlı kullanılmayışı ve şebeke nedeniyle yüzde 50'lere vardığı ileri sürülen kayıplara işaret ediliyor. Çeşitli uzmanlarsa merkezi olarak planlanması gereken bir ulusal su politikasına olan ihtiyaca dikkat çekiyor. Gökçek, yaşanan su sorununun karşısında insanlara, "tatile çıkın, köyünüze gidin" önerisinde bulunarak sokaklarda sıraya dizilip su tankeri bekleyen ve susuzluk ortasında patlayan borularla evlerini su basan başkentlilerle alay ediyor. Uzmanlar, kesintiler dolayısıyla basıncın arttığını, bu nedenle ileriki günlerde patlamaların sıklaşabileceği uyarısında bulunuyor.
Ankara'da son durum...
Önceden de tartışılan bir konu olmasına karşın, su kesinti programının seçimlerden sonra başlatılması dikkat
çekerken, programa göre, iki bölgeye ayrılan Ankara'da bölgelere iki günde bir su verileceği duyurulmuştu. Ancak bu program daha başlangıçta aksadı. Yaşanan su kesintileri üst üste patlayan ana taşıyıcı boruları nedeniyle 5 güne kadar çıktı.
Patlama nedeniyle tonlarca su ziyan olurken, en son boru patlamasının ardından yapılan açıklamaysa oldukça ilginçti. Su borularının 36 saat içinde yenileneceği ve ardından borularda kullanılan kimyasalların kurumaya bırakılacağı, boruların tekrar suyla dolup üst kotlara kadar çıkacak seviyeye gelmesinin ise 3 günü aşacağı bildirildi.
Ankara halkı suyla ilgili yaşanan gelişmeleri yakından izleyip, evlerinde dört gözle su beklerken, suyu musluklarında değil sokaklarda buldu. Susuzluktan kıvranan kimi Ankaralılar'ın evlerini su bastı. Böylelikle Ankara susuzluk içinde bir tür sel felaketi yaşıyor. Ayrıca, gerek patlayan borular, gerekse Kızılırmak'tan su getirme projesiyle birlikte Gökçek'in yeni boru ihaleleri için kolları sıvayacağı ileri sürülüyor.
Yeni patlamalar yaşanabilir!
Uzmanlar patlamanın sebebini sudaki tuz ve klor nedeniyle oluşan oksitlenme ve su şebekesinin eski olmasına bağlarken, basıncın arttığı noktalarda delinmeler dolayısıyla patlamalar olduğunu kaydediyor ve gelecek günlerde benzer nedenlerden ötürü yenilerinin yaşanabileceği uyarısında bulunuyor. Eski su tesisatının yenilenmesi ve plastik boru kullanılması gerektiği vurgulanıyor.
"Kayıplar önlenemediği için tasarruflar da boşa gidiyor"
Konuyla ilgili olarak konuştuğumuz Çevre Mühendisleri Odası Ankara Şube Sekreteri Heval Sarıtaş, patlamaların kanalizasyon sisteminin zayıflığından kaynaklandığını belirtti ve "Mevcut şebeke sistemi sorunlu, bu tür patlamaların olması beklenmedik değil. Daha sağlam bir şebeke yapısı olsaydı bu durum olmayabilirdi" diye konuştu.
İçme suyunun yüzde 50'ye yakınının şebeke hattında kaybolduğunun ileri sürüldüğüne dikkat çeken Sarıtaş, "Kayıplar önlenemediği için yaptığımız tasarruflar da boşa gidiyor" dedi. Ankara'da yaşanan su sorununun en temel nedeninin belediye ve ASKİ yöneticileri olduğunu söyleyen Sarıtaş, şunları kaydetti: "Ankara Büyükşehir Belediyesi'nin zamanında gerekli su planlamalarını yapmamasından kaynaklı olarak Ankara'da bugün su sıkıntısı yaşanmaktadır. Belediyenin suyla ilgili yetkili kurumu olan ASKİ ise maalesef Ankara'daki su ve kanalizasyon çalışmalarından uzak kalarak daha çok asfalt ve yol çalışmalarıyla ilgilenmiştir. Ankara'da yaşanan su sorununun temel nedeni kuraklıktan çok belediye yönetiminin görevini yerine getirmemesidir."
Ankara'nın dışında bazı bölgelerde yer alan ve "kaynak suyu" olduğu belirtilen çeşmelerde gece geç saatlere kadar uzun kuyruklar oluşurken, bu suların ne derece sağlıklı olduğu bilinmiyor. Örneğin daha önceleri Mamak çöplüğüne yakın bölgelerde çeşmelerden metan gazı çıktığı tespit edilmişti. Yine aynı bölgeye yakın bir köyün çeşmesinde kuyruklar oluşurken su tetkiki yapılıp yapılmadığı ise bilinmiyor.
Akdere bölgesinde bir inşaatın açtığı kuyuda kuyruklar oluşturan Ankara halkı sadece tuvalet temizlemek için
kullanılması gerektiği uyarısında bulunulan bir suya erişmeye çalışıyor. Mahallelerde Belediye'nin sulama araçlarının başında da uzun kuyruklar oluşuyor. Her ne kadar Temel Sağlık Hizmetleri Müdürü Turan Buzgan tarafından yapılan açıklamada, 640 noktadan alınan su numunelerinin sayısının 750'ye çıkarıldığı belirtilse de Ankara'da salgın
hastalıklar kapıda gözüküyor.
Su kesintileri hastalıkları da beraberinde getirecek
Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi Halk Sağlığı Ana Bilim Dalı Başkanı Prof. Recep Akdur ise, süresi ne olursa olsun her su kesintisinin halk sağlığı açısından bir risk taşıdığına dikkat çekerek, su kesintisi nedeniyle şebekede negatif bir basınç oluştuğunu, bu basıncın da özellikle uç kısımlarda çevredeki yüzeysel kirli suları ve maddeleri şebekenin içine emdiğini, bu kirli su ve maddelerin, verilmeye başlanan suyla karışarak musluktan aktığını kaydetti. Bu durumda uzun su kesintisinin ardından "Suyun içilmesi, besinlerin yıkanmasında ya da banyoda temizlikte kullanılması sakıncalıdır" diyen Akdur'un uyarıları, yaklaşık 5 gün susuz kalacak Ankaralılar'ın bu sürenin ardından bir süre daha musluk
suyunu kullanmaması gerektiğini ortaya koyuyor.
Öte yandan uzmanlar, su kesintilerinin şebeke suyunun kirlenmesine neden olduğuna dikkat çekerken, kesintilerle birlikte su borularında mikrop üremesini kaçınılmaz olarak değerlendiriyor. Bu durumda olan suların kaynatılmadan içilmemesi gerektiği vurgulanırken, içme sularının kirli olmasının, kolera, tifo gibi hastalıkları da beraberinde getireceği uyarısında bulunuluyor.
Yarın Ankara'da toplu dua var
Belediye Başkanı Gökçek'in su kesintilerine karşı insanlara tatile çıkma önerisine, bir alternatif de Diyanet İşleri'nden geldi. Buna göre yarın bütün camilerde toplu yağmur duası gerçekleştirilecek. Ankara Müftülüğü'nden Eyüp Demir yaptığı açıklamada Cuma namazı öncesi Kocatepe ve Hacıbayram Camii merkez alınmak üzere, bunlara bağlı yaklaşık 750 camide yağmur duası yapılacağını, bu camilerin dışında ilçe camilerinde de vaizlerin yağmur duası yapacaklarını bildirdi. "Türkiye'de bugün sıkıntımız yağmurdur. Allah'tan bunu isteriz ama kabul olup olmayacağını bilemeyiz. Ne kadar samimi ve içten istersek o kadar iyi. Duaya katılan ve ‘âmin' diyen herkesin gönülden istemesi lazım. Dua ve ibadetlerde devamlılık esastır" diyen Demir'e göre duaya yeniden ihtiyaç duyulabilir.