• Sonuç bulunamadı

16 - 19 Yaş Grubunda İlk Defa Evlenenler

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "16 - 19 Yaş Grubunda İlk Defa Evlenenler"

Copied!
46
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

ÖZET

ERKEN EVLİLİKLER ÇOCUK EVLİLİKLERİ

Bu araştırmanın amacı; Dünya’da ve Türkiye’de yaşanan erken evlilikler üzerine bir inceleme yapmaktır. Çalışmada öncelikle tanımlar belirtilmiş, Dünya’daki ve Türkiye’deki durumun incelenmesi yapılmış, ardından sonuç ve öneriler bölümü ile tamamlanmıştır. Bu toplumsal sorun incelenirken istatistikler ve grafikler kullanıldı. Bu araştırma için öncelikle çeşitli bilgi kaynaklarından araştırma yapılmış, bulunan bilgiler kontrol edilmiş, konulara uygun şekiller, tablolar, görseller çalışmaya eklenmiştir.

Anahtar Sözcükler: erken evlilik, çocuk gelin, çocuk hakları, çocuk evlilikleri.

(2)

ii ABSTRACT

EARLY MARRIAGES CHİLD MARRIAGES

The purpose of this research; It is an examination of the early marriages taking place in the world and Turkey. It identifies priorities stated in the study conducted to examine the situation in the world and in Turkey, followed by the conclusions and recommendations section was completed. Statistics and graphs were used to analyze this social problem. For this research, firstly researches were made from various sources of information, the information was checked, the figures, tables and visuals that are appropriate for the subjects were added to the study.

Key Words: early marriage, child bride, child rights, child marriages.

(3)

iii ÖNSÖZ

Bu çalışma Toplumsal Cinsiyet ve Eğitim dersi kapsamında hazırlanmıştır. Dünya’da ve Türkiye’de uzun yıllardır yaşanan erken yaştaki evliliklerin farklı yönleriyle incelenmesi amaçlanmıştır. Çalışmanın hazırlanmasında Türkiye İstatistik Kurumu, Hacettepe Üniversitesi’nin Nüfus ile ilgili çalışmaları, Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı’nın, Türkiye Büyük Millet Meclisi’nin komisyon çalışmaları, ulusal ve uluslararası kurum ve kuruluşların veri ve çalışmaları kullanılmıştır. Bu çalışmanın gerçekleştirilmesinde bilgi, destek ve yorumlarıyla büyük katkıları olan sayın hocam Doç. Dr. Yasemin Esen’e teşekkürlerimi sunarım.

Aygül Gürler Ankara 2019

(4)

iv

İÇİNDEKİLER

Sayfa

ÖZET………..……. .ii

ABSTRACT……… .iii

ÖNSÖZ……… iv

İÇİNDEKİLER……….…v

ŞEKİLLER DİZİNİ……….………...…..ix

TABLOLAR DİZİNİ………..……x

GÖRSELLER DİZİNİ……….xi

KISALTMALAR………xii

BÖLÜM 1.………..1

GİRİŞ ……….………...1

Tanımlar……….1

Evlilik Yaşı……….2

BÖLÜM 2 ……….5

DÜNYA’DAKİ ERKEN EVLİLİKLERİN İNCELENMESİ……….…………..5

TÜRKİYE’DEKİ ERKEN EVLİLİKLERİN İNCELENMESİ……….8

ERKEN EVLİLİKLERE SANATSAL BAKIŞ………14

HABERLERDEKİ ÇOCUK EVLİLKLERİ………..20

BÖLÜM 3………..21

ERKEN YAŞTAKİ EVLİLİKLERİN SONUÇLARI………..21

ÇÖZÜM ÖNERİLERİ………..23

KAYNAKLAR……….25

EKLER EK 1 ÇOCUK GELİNLER ŞİİRİ (N. SAATÇİOĞLU)………29

EK 2 ÇOCUK GELİNLER ŞİİRİ (T. IŞIKOĞLU)………30

(5)

v

EK 3 ÜNZİLE ŞARKI SÖZÜ (A. GÜREL)……….31

EK 4 KIZ LEYLA ŞARKI SÖZÜ (S. AKSU)……….32

EK 5 Çocuk Gelin Kader Erten’in Davasında Karar Belli Oldu haberi………33

EK 6 İntihar Eden Çocuk Gelinin Mezarı Savcılık Kararıyla Açıldı……….34

EK 7 Zorla Evlendirilmek İstenen 14 Yaşındaki Kızı, Polis Kurtardı………..35

EK 8 Evlendirildi, Hamile Kaldı, 15 Yaşında Doğum Yaptı ve Öldü………….………36

EK 9 Adana’da Çocuk Geline Koca Dayağı………..37

(6)

vi

ŞEKİLLER DİZİNİ

SAYFA Şekil 2.1 Dünya’daki 18 Yaş Altı Evlilik Oranlarıaklar………...…..5 Şekil 2.2 16 – 19 Yaş Grubunda İlk Defa Evlenelerin Cinsiyete Göre Dağılımı...13

(7)

vii

TABLOLAR DİZİNİ

SAYFA Tablo 2.1 Dünya’da Evlenme Yaşları………. …. ……….………..…7 Tablo 2.2 16 – 19 Yaş Grubundaki İlk Defa Evlenenlerin Cinsiyete Göre Dağılımı...12 Tablo 2.3 Annenin Eğitim Durumu………..………....13 Tablo 2.4 Annenin Doğumdaki Yaşına Göre Önceki On Yıllık dönemde Bebek ve Beş Yaş-

Altı Ölüm Hızları %0………..22 Tablo 2.5. Adolesan Anneler ve Bebeklerinde Karşılaşılan Tıbbi ve Psikososyal Sorunlar..22

(8)

viii

GÖRSELLER DİZİNİ

SAYFA

Görsel 2.1 Somali’de Çocuk Gelin ve Damat……..…………. ……….…8

Görsel 2.2 Arzum Onan “Kadın” sergisi...……….... 15

Görsel 2.3 Ressam Barış Cihanoğlu ve “çok eşlilik”, “çocuk gelin” tablosu ….…15 Görsel 2.4 Berdel film afişi.……….………....17

Görsel 2.5 Halam geldi film afişi………..…………. ……….…17

Görsel 2.6 Lal Gece film afişi………...………....18

Görsel 2.7 Kitap görselleri………..……….……….…19

(9)

ix

KISALTMALAR

TÜİK Türkiye İstatistik Kurumu

CEDAW Kadınlara Karşı Her Türlü Ayrımcılığın Kaldırılması Sözleşmesi (Convention on the Elimination of All Forms of Discrimination Against Women)

UNICEF Birleşmiş Milletler Uluslararası Çocuklara Yardım Fonu (United Nations International Children’s Emergency Fund)

USA Amerika Birleşik Devletleri UK Birleşik Krallık

KADEM Kadın ve Demokrasi Derneği

(10)

1 BÖLÜM 1

GİRİŞ

Bir toplumun temelini aile oluşturmaktadır. Aile birliğinin kurulması hususunda Türkiye’de ve Dünya’da farklı kanunlar, alışkanlıklar, örf ve adetler vardır. Sağlıklı evliliklerin kurulmasında yaş, önemli bir unsurdur. Çünkü dünyada yaşı on sekizden küçük erkek ve kız çocukları evlendirilmektedir. Bu olgu, 21. yüzyılı yaşamakta olan dünyanın önemli sorunlarından biridir. Uluslararası belgelere göre on sekiz yaşına kadar herkes çocuk kabul edilmektedir. Buna göre; on sekiz yaşından önce yapılan her evlilik erken evlilik olmaktadır.

Bu çalışmada erken evlilikler konusunda Dünya’daki ve Türkiye’deki durumun incelenmesi yapılacaktır. İnceleme kapsamında erken evliliklerin sebepleri, bu sorunların edebiyat, sinema gibi farklı alanlardaki yansımaları ile çözüm yolları üzerinde durulacaktır.

Tanımlar

“Çocuk kimdir?” sorusunun yanıtını birçok farklı şekilde verebiliriz. Türk Dil Kurumu güncel Türkçe sözlüğe göre çocuk; küçük yaştaki erkek ve kız; bebeklik ve erginlik arasında gelişme döneminde bulunan oğlan veya kız olarak tanımlanmaktadır. Birleşmiş Milletler Çocuk Haklarına Dair Sözleşmesi’ne göre çocuk; “Bu sözleşme uyarınca çocuğa uygulanabilecek olan kanuna göre daha erken yaşta reşit olma durumu hariç, on sekiz yaşına kadar her insan çocuk sayılır.” biçiminde yer almaktadır.

Hukuk kurallarına göre on sekiz yaşını doldurmuş olan kişi ergin (reşit) olduğu kabul edilmektedir. Türk Medenî Kanununun 11. Maddesine göre; “Erginlik on sekiz yaşın doldurulmasıyla başlar. Evlenme kişiyi ergin kılar.” şeklinde yer almaktadır.

Erken evlilik sözü ile anlatılmak istenen hukukî bir evlilik değildir. Bu sadece

“sosyolojik” anlamda bir evliliktir. Bu tür bir evlilik birliği hukuken kurulamadığı için “dinî

(11)

2

nikâh” yoluyla kurulmaya çalışılmaktadır. Kanunla gerçekleşmeyen evlilikler özellikle kadın hakları açısından ciddi sorunların yaşanmasına, kadınların maddi ve manevi yönlerden mağdur olmasına neden olmaktadır. Erken yaşta evlilik sorunu sadece kız çocuklarının değil, aynı zamanda erkek çocuklarının da yaşadıkları bir sorundur.

Gelin kelimesinin sözlük anlamı; evlenmek için hazırlanmış, süslenmiş kız veya yeni evlenmiş kadındır. Yan yana gelmemesi gereken iki kelime “çocuk” ve “gelin” kelimeleridir.

Ancak dünyanın birçok kıtasında ve bu kıtalar üzerindeki birçok ülkede evlenmek zorunda kalan çocuklar bulunmaktadır.

Ecevit (2011) “Aile “ırksal, sınıfsal, etnik, cinsel ve bölgesel kimlik halleriyle kesişen”

siyasal ve kültürel bir kesişme noktasıdır.” şeklinde ifade etmektedir.

Evlilik Yaşı

Ülkemizde geçerli olan kanunları incelediğimizde evlilik yaşı ile ilgili birbirinden farklı sonuçlara ulaşabiliriz. Öncelikle farklı kanunlara göre evlilik yaşları şunlardır:

Türk Medenî Kanunu’nun 124. Maddesi; “Erkek veya kadın on yedi yaşını doldurmadıkça evlenemez. Ancak, hâkim olağanüstü durumlarda ve pek önemli bir sebeple on altı yaşını doldurmuş olan erkek veya kadının evlenmesine izin verebilir. Olanak bulundukça karardan önce ana ve baba veya vasi dinlenir.” denilmektedir. Buna göre evlilik yaşı on yedi ve hatta olağanüstü bir durum olursa hâkim on altı yaşındaki bir çocuğun evlenmesine izin verebilmektedir. Türk Medenî Kanununda bu olağanüstü durumların neler olduğu belirtilmemiş, hâkim vasiyi dinledikten sonra kendi kararını verecektir. Türk Medenî Kanunu’nun 11. Maddesi; “Erginlik on sekiz yaşın doldurulmasıyla başlar. Evlenme kişiyi ergin kılar.” , Türk Medenî Kanunu’nun 12. Maddesi; “On beş yaşını dolduran küçük, kendi isteği ve velisinin rızasıyla mahkemece ergin kılınabilir.” denilmektedir.

Çocuk Koruma Kanununun 3. Maddesinde; Çocuk: Daha erken yaşta ergin olsa bile, on sekiz yaşını doldurmamış kişi; olarak belirtilmektedir. Bu kapsamda, Korunma ihtiyacı olan çocuk: Bedensel, zihinsel, ahlaki, sosyal ve duygusal gelişimi ile kişisel güvenliği tehlikede olan, ihmal veya istismar edilen ya da suç mağduru çocuğu, ifade eder.” Şeklinde madde devam etmektedir.

Türk Ceza Kanununa göre; “Madde 104- 1. Cebir, tehdit ve hile olmaksızın, on beş yaşını bitirmiş olan çocukla cinsel ilişkide bulunan kişi, şikâyet üzerine, iki yıldan beş yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır. 2. Suçun mağdur ile arasında evlenme yasağı bulunan kişi

(12)

3

tarafından işlenmesi hâlinde, şikâyet aranmaksızın, on yıldan on beş yıla kadar hapis cezasına hükmolunur. 3. Suçun, evlat edineceği çocuğun evlat edinme öncesi bakımını üstlenen veya koruyucu aile ilişkisi çerçevesinde koruma, bakım ve gözetim yükümlülüğü bulunan kişi tarafından işlenmesi hâlinde, şikâyet aranmaksızın ikinci fıkraya göre cezaya hükmolunur.”

denilmektedir. Bu maddeye bakıldığında ise hukuki olarak evlenemeyecek çocuk “sosyolojik”

olarak evlendirildiğinde şikâyet yoksa onunla evlenen kişi hiçbir ceza almamaktadır. Üstü kapalı bir biçimde evlilik yaşı düşmektedir.

Kanunlara bakılarak evlilik yaşı için şu yargıya ulaşabiliriz: Türk Medenî Kanunu’na göre on yedi yaşını doldurmuş olan; Çocuk Koruma Kanunu’na göre on sekiz yaşını dolduran ve Türk Ceza Kanunu’na göre de on beş yaşını bitirmiş olan çocukların evlenmelerinin yolunu açmaktadır. Bu durum yasalarımızın çelişki içinde olduğunu da göstermekte ve aynı zamanda çocukları koruma güçlüğüne sebep olmaktadır.

Uluslararası insan hakları ile ilgili belgelere göre erken evlilik olgusu incelendiğinde durum şöyledir:

Kadınlara Karşı Her Türlü Ayrımcılığın Kaldırılması Sözleşmesi (CEDAW Convention on the Elimination of All Forms of Discrimination Against Women) 16. maddesine göre;

“Çocuğun erken yaşta nişanlanması veya evlenmesi hiçbir şekilde yasal sayılmayacak ve evlenme asgari yaşının belirlenmesi ve evlenmelerin resmi sicile kaydının mecburi olması için, yasama dâhil gerekli tüm önlemler alınacaktır.” denilmektedir.

Çocuk Hakları Sözleşmesi’nin 12.maddesi “Taraf Devletler, görüşlerini oluşturma yeteneğine sahip çocuğun kendini ilgilendiren her konuda görüşlerini serbestçe ifade etme hakkını bu görüşlere çocuğun yaşı ve olgunluk derecesine uygun olarak, gereken özen gösterilmek suretiyle tanırlar.”; 36.maddesi ise “Taraf Devletler, esenliğine herhangi bir biçimde zarar verebilecek başka her türlü sömürüye karşı çocuğu korurlar”. Ancak erken evliliklerde çocukların görüşleri dikkate alınmamaktadır.

İnsan Hakları Evrensel Bildirgesi’nin 16. maddesi 1. ve 2. fıkralarına göre“Yetişkin her erkeğin ve kadının, ırk, yurttaşlık veya din bakımlarından herhangi bir kısıtlamaya uğramaksızın evlenme ve aile kurmaya hakkı vardır. Evlenme sözleşmesi, ancak evleneceklerin özgür ve tam iradeleriyle yapılır.” ifadeleri yer almaktadır.

Uluslararası belgelere göre erken evlilik hiçbir şekilde yasal değildir. Çocukların korunması öncelikli hedeftir. Bu bağlamda tüm devletlerin gereken önlemleri alması

(13)

4

zorunludur. Uluslararası belgeler çocukların yaşama, gelişme, korunma, katılım, ayrımcılığın önlenmesi ve çocuğun yüksek yararının gözetilmesini gerektirmektedir. Tüm ülkeler yasalarını hazırlarken çocuk haklarına dikkat ederek düzenlemeli ve Türkiye örneğindeki gibi yasalar arasındaki uyumsuzluklar varsa, bu uyumsuzluklar ortadan kaldırılmalıdır.

(14)

5 BÖLÜM 2

DÜNYA’DAKİ ERKEN EVLİLİKLERİN İNCELENMESİ

On sekiz yaş altındaki çocuk evlilikleri, sadece Türkiye’de değil, Dünya’nın diğer ülkelerinde de yaşanan son derece ciddi bir sorundur. Erken evliliklerden hem kız çocukları hem de erkek çocukları olumsuz bir şekilde etkilenmektedir. Ancak belirtilmelidir ki kız çocukları bu sorundan daha fazla etkilenmektedir. Dünya üzerindeki bütün kıtalarda bu sorun çok acı bir şekilde yaşanmaktadır. Kız çocukları erken evlilik nedeniyle eğitim ve meslek sahibi olma eksikliği, erken hamilelik ve bunun beraberinde olabilecek sağlık sorunları ile karşı karşıya kalmaktadırlar.

Şekil 2.1 Dünya’da 18 Yaş Altı Evlilik Oranları.

Kaynak. Birleşmiş Milletler Uluslararası Çocuklara Yardım Fonu (UNICEF United Nations International Children’s Emergency Fund).

0 10 20 30 40 50

%

Diğer bölgeler

Orta Doğu ve Kuzey Afrika Latin Afrika ve Karayipler Doğu Asya

Sahraaltı Afrika Güney Asya

(15)

6

UNICEF’in yaptığı çalışmalara göre dünyada erken evliliklerin en fazla olduğu yer, 285 milyon kişi ile Güney Asya’dır. Güney Asya’yı 115 milyon ile Sahra altı Afrika, 75 milyon kişi Doğu Asya ve Pasifik, Latin Amerika’da ise 60 milyon, Orta Doğu ve Kuzey Afrika 35 milyon ve diğer bölgelerde 80 milyon kişi yer almaktadır. Dünyada 720 milyon çocuk 18 yaşından önce evlenmektedir. Bu evliliklerin yaklaşık 250 milyonu 15 yaşından önce gerçekleşmektedir (Şekil 2.1). Her yıl erken evlenen kız çocuk sayısı 15 milyon olduğu, 2030 yılında erken evlenen çocuk sayısının 950 milyonu bulacağı UNICEF’in hazırladığı raporlarda belirtilmektedir.

Nijerya ve Moritanya’daki 15 – 19 yaşlarındaki kızlarla evlenen erkeklerle olan yaş farkı on yaştan daha fazladır (Arthur et al., 2017: 52).

UNICEF, kızların 18 yaşından önce evli olduğunu, erkek çocuklardan neredeyse beş kat fazla olduğunu tahmin etmektedir. Bazı ülkelerde cinsiyet eşitsizliği çok daha fazladır. 20 - 49 yaş arası kadınların yüzde 77'si Nijer'de 18 yaşından önce evli iken, aynı yaş grubundaki erkeklerin sadece yüzde 5'i evlidir (Arthur et al., 2017: 52).

Dünya’da çocuk yaştaki kızların evliliğe itilmesinin farklı birtakım nedenleri olabilmektedir. Buna zemin oluşturan nedenler bağlamında bakıldığında; yoksulluğun, toplumsal cinsiyet algısının, yerel değerler ya da törelerin, eğitim eksikliğinin, yasal yetersizliklerin ya da yaşanan savaşların bu konuda öne çıkan başlıca nedenler olduğu görülmektedir. Kentsel bölgelerle kıyasladığında, kırsal bölgelerde yaşayan kız çocuklarının bu türden evliliklere maruz kalma riskleri çok daha fazladır. Yine yoksul ailelerdeki kız çocuklarının erken evlilik yapma risklerinin, zengin ailelerdeki kızlara göre daha fazla olduğunu söylemek yanlış olmayacaktır (Anık & Barlin, 2017:1829).

Plan UK, Breaking Vows’un (2011) belirttiği üzere dünyada en yüksek çocuk evlilik

%75 ile Nijer’dedir. Nijer’i %72 ile Çad, %71 ile Bangladeş, %63 ile Gine, %61 ile Orta Afrika Cumhuriyeti, %52 ile Mozambik, %51 Nepal ve %50 ile Malawi takip etmektedir.

“Dünyada gerçekleşen çocuk evliliklere dair çeşitli sebepler tespit edilmiştir. Örneğin Bangladeş’te kültür ve gelenek, kadınların namusunu koruma, kadınların ekonomik değerini koruma hissi ön plandadır. Bu temel nedenleri az gelişmiş dünyada yaşam koşullarının zorluğu, yoksulluk, insan hakları kavramlarının yerleşememesi, gelenekselleşen aile kurma kalıpları, eğitimden uzak olma, cinsiyet ilişkilerindeki kalıp yargılardır. Hindistan’da ise yoksulluk, evlilikle ilgili giderler, çeyiz gibi hususlar, toplumsal cinsiyet normları ve beklentiler, aile şerefi ve kadınlar için eğitim olanaklarının eksikliği ön plandadır. Etiyopya’da yoksulluk, eğitim ve

(16)

7

ekonomik fırsatların eksikliği ve kadın haklarını sınırlayan sosyal gelenekler etkilidir.” (Durdu

& Yelboğa, 2016:800).

Dünya’daki evlenme yaşlarının farklılıklarda ülkelerin yasal düzenlemeleri, kişilerin inançları etkili olabilmektedir (Tablo 2.1). Avrupa ülkelerinde hamilelik, adlî ve ebeveyn izni, tıbbî ve özel sebeplerden dolayı her iki cinsiyet için 16 yaş evliliklerine izin verilebilmektedir.

Tablo 2.1

Dünya’da Evlenme Yaşları

Ülke Ebeveyn ve adlî izin olmadan

Ebeveyn izni ile Adlî izin ile Erkek Kadın Erkek Kadın Erkek Kadın Orta Afrika

Cumhuriyeti

22 18 22 18 13 13

Çad 21 21 18 18 - -

Mali 18 16 18 16 15 15

Nijerya 18 18 18 18 18 18

Nijer 21 21 18 15 - -

Sudan ERGENLİK 10

Kanada 18/19 18/19 16 16 16 16

Küba 18 16 16 14 - -

USA Birçok eyalette 18, Nebraska’da 19, Mississippi’de 21

Eyaletlere göre değişir 14 – 17

Afganistan 18 16 18 15 18 15

Hindistan 21 18 21 18 18 18

İran 18 15 15 13 15 13

Japonya 20 20 18 16 - -

Lübnan 18 17 17 15 15 – 9 (Mezhebe göre

değişir) Suudi

Arabistan

18 18 18 18 15 15

Danimarka 18 18 18 18 18 18

Fransa 18 18 18 18 - -

Almanya 18 18 18 18 18 18

İspanya 18 18 18 18 16 16

UK 18, İskoçya’da 16 16 16 16 16

Avustralya 18 18 18 18 16 16

Kaynak. Marriageable age.(From Wikipedia) (Düzenlenmiştir.) 31.03.2019

http://www.wikizeroo.net/index.php?q=aHR0cHM6Ly9lbi53aWtpcGVkaWEub3JnL3dpa2kvTWFyc mlhZ2VhYmxlX2FnZQ

Dünya’daki tüm devlet kurumları ve sivil toplum kuruluşları çocukların korunması hususunda işbirliği içerisinde çalışmalıdır. Çocukların yaşadıkları olumsuzluklara son vermek için gereken çaba gösterilmelidir.

(17)

8

Görsel 2.1 Somali’de çocuk gelin ve damat (01.04.2019).

Görseldeki çocuk 14 yaşında, damat 60 yaşındadır.

https://naijagists.com/photos-14-year-old-girl-forced-to-marry-60-year-old-man-in-somalia/

TÜRKİYE’DEKİ ERKEN EVLİLİKLERİN İNCELENMESİ

Dünya’da olduğu gibi Türkiye’de de erken evliliklere çok fazla rastlanmaktadır. Az gelişmiş ve gelişmekte olan ülkelerde bu sorun daha büyük boyutlara ulaşılmaktadır. Yasal boşluklar da bu sorunun azalmamasında etkili olmaktadır. Bu konuda çeşitli araştırmalar yapılmıştır. UNICEF, UNFPA ve Save the Children gibi uluslararası kurumların bu ciddi problem hakkında yaptığı çeşitli araştırma ve çalışmaları vardır. Ayrıca çeşitli akademik çalışmalara, sanatın farklı dallarına da erken evlilikler ve çocuk evlilikleri konu olmuştur.

Ancak bu sorun konusunda yapılan çalışmalar son derece sınırlıdır. Bu durumun sebebi

(18)

9

konunun yeterince önemsenmemesi, ihmal edilmesi ya da bir sorun olarak görülmemesi olabilir.

“Ataerkil ve geleneksel toplum yapısı, erken yaşta evlilikleri normalleştirmiş, meşrulaştırmıştır. Oysa erken yaşta yapılan evlilikler özellikle kız çocuklarının toplumdaki eşitsiz konumunu pekiştirmekte, ailede ve toplumda birey olmalarını engellemektedir.”

(Moroğlu,2019).

“Erken yaşta yapılan evlilikler kadınların toplumdaki eşitsiz konumunu kuvvetlen- dirmekte ve hayat tercihlerini kısıtlamaktadır. Kız çocukları sağlık, eğitim, çalışma olanaklarından yararlanamamakta, eğitimsizliğe, yoksulluğa ve bağımlılığa hapsolmakta- dırlar.”(TAPV,2019).

Tarımeri (2019), on sekiz yaşından küçük çocukların erken yaşta evlendirilmeleri suçunda kamu görevlilerinin görevlerini yerine getirip getirmemelerinin de etkisi olduğunu belirtmektedir. Hukuk devleti bağlamında kanunlarımıza göre din görevlilerinin resmi evlilik belgesini görmeden dini nikâh yapmamaları gerekmektedir. Nikâh kıymaları hem vicdani hem kriminolojik suç teşkil etmektedir.

TBMM Kadın Erkek Fırsat Eşitliği Komisyonu’nun 2009’da hazırladığı rapora göre;

Türkiye’deki erken yaşta evliliklerin sebepleri şunlardır:

1) Sosyo-Ekonomik Gerekçeler:

Özellikle kız çocukları bazı ailelerde ekonomik bir yük olarak görülmektedir. Kimi zaman sofradan bir tabağın eksilmesi fikri dahi aileler için küçük yaşta evlilikleri teşvik edici bir unsurdur. Ayrıca kızlar evlendirilirken başlık parası adı altında kendilerine biçilen değer karşılığında ailelerine kazanç sağlamaktadırlar. Hem üzerlerindeki ekonomik yükü hafifletmek hem de başlık parası yoluyla aileye gelir getirmek için aileler kızlarını çocuk yaşta evlendirmektedirler.

Ailenin içinde bulunduğu geçim sıkıntısı ve nüfus fazlalığı ekonomik durumu iyi olan ailelere kız vermede rekabet yaşanmasına yol açmakta ve kimi zaman kızlar da daha rahat bir hayat ve zengin eş hayaliyle bu evliliklere gönüllü görünmektedirler. Baba evinde çektiği maddi sıkıntılardan ve çocuk yaşta katlanmak zorunda bırakıldığı iş yükünden kurtulacağını hayal eden kızlar evliliği bir çıkış yolu olarak görmektedirler.

(19)

10

Sonuç olarak çocukların erken yaşta evlendirilme sıklığı ile ailenin yoksulluğu arasında doğru orantı mevcuttur. Yapılan araştırmalar ekonomik sıkıntı içinde olmayan ailelerin kırsalda dahi çocuklarını erken yaşta evlendirme eğilimi içinde olmadıklarını göstermektedir.

2) Gelenekler, Görenekler ve Dini İnançların Yanlış Algısı:

Geleneksel aile, kız çocuğunu, aileye belirli bir zaman için emanet edilmiş bir varlık olarak görmekte ve kızın asıl yuvasının evlendiği eşinin yuvası olduğunu düşünmektedir.

Toplumsal cinsiyet eşitsizliğinin yaratmış olduğu ayrımcılık sonucunda özellikle kız çocuklarının gözü açılmadan evlendirilmesinin gerektiği düşünülmektedir.

Küçük yaşta yapılan evlilikle kocaya itaatin ve yeni yuvaya uyumun daha kolay sağlanacağına inanılmaktadır. Erkek aileleri de kendilerine uyumu daha kolay olsun diye mümkün olduğunca küçük yaşta gelin almak istemektedirler.

Kız çocuklarının bir an önce bir erkeğin himayesine sokulmasıyla, gelebilecek cinsel taciz ve şiddetten korunabileceği sanılmaktadır. Ayrıca, bu evliliklerin genç kızların karşı cinsle evlilik dışı ilişkiye girmelerine ve hamile kalmalarına engel olacağı kanaati yaygın bir düşünce olarak görülmektedir.

Egemen zihniyet tarafından kadına biçilen rollerin yanı sıra toplumsal yaşamda çocuklar bir kıskaç altına alınarak temel hak ve hürriyetlerinden yoksun bırakılmaktadırlar. Evlilik çoğu zaman gidilecek tek yol olarak gösterilmekte ve dayatılmaktadır.

Çevresinde kendi yaşıtlarının evlenmesi, ailesinde erken yaşta evlenenlerin çoğunlukta olması çocukları olumsuz örneklerin etkisinde kalarak evliliğe özendirmektedir. Bölgelerde, eğitimli, kendini yetiştirmiş bireylerin çocuklara olumlu rol modeller olarak sunulması sağlıklı aileler oluşturmak açısından çok önemlidir.

3) Eğitimsizlik:

Eğitim seviyesi düşük ailelerin çocuklarının da çoğu durumda eğitim seviyelerinin düşük oldukları ve düşük sosyo-kültürel yapıdaki ailelerin çocuklarında erken yaşta evliliklerin daha sık yaşandığı gözlenmektedir.

Genel eğilim erkek çocuklarının belirli bir düzeyde eğitim görüp, askerlik yaptıktan ve bir iş sahibi olduktan sonra evlenmeleri yönündedir. Bu durum erkeklerin nispeten ileriki yaşlarda evlenmelerine sebep olmaktadır.

(20)

11

Bunun yanında kız çocukları eğitimlerini erken yaşta bırakmaya zorlanmaktadır.

Kızların eğitimlerini tamamlamaları gerekli görülmemektedir; zira ailenin kısıtlı ekonomik kaynakları erkek çocukların eğitimi için harcanmaktadır. Ayrıca ergenlik dönemine girmeleriyle birlikte fiziksel anlamda dikkat çekmeye başlayan kız çocuklarının eğitimleri aileleri tarafından nişanlama veya evlendirme gerekçesiyle yarıda kesilmektedir.

4) Aile İçi Şiddet:

Aile içi şiddet, geçimsizlik, baskı, çocuk sevgisinin yokluğu, küçük yaşlarda anne veya babadan birinin kaybedilmesi ve üvey anne veya babaya sahip olunması çocuklarda evlenme sonucunda bu durumdan kurtulunacağı inancını geliştirmekte ve erken yaşta evliliklere yol açmaktadır.

5) Toplum Baskısı ve Kullanılan Dil:

Başta kızlar olmak üzere çocuklara yapılan “Evde kalırsın”, “Bahtın kapanır”, “Yaşın geçerse seni kimse almaz”, “Bir an önce evlen ve çocuk yap” ve benzeri baskılar da erken yaşta evliliklerin önünü açmaktadır.

Türkçede erken yaşta evlilikleri onaylayan birçok atasözünün ve deyimin olduğu dikkat çekmektedir: “Kız beşikte çeyiz sandıkta”, “On beşindeki kız ya erdedir ya yerde” ,“Demir tavında, dilber çağında”, “Erken evlenen döl alır, erken kalkan yol alır.”, “Erken evlenen yanılmamış.”

6) Evlilik Çeşitleri ve Mülkiyet Unsuru:

Ataerkil ailelerde gençlere evlilikleriyle ilgili karar verme veya tercihte bulunma hakkı tanınmamaktadır. Bu anlamda Türkiye’de var olan evlilik çeşitlerine de bakmamız gerekir.

Bunlardan bazıları; berdel, beşik kertmesi, başlık parası evliliği, kan bedeli evliliği, kuma evliliği, levirat (Kadının ölen kocasının kardeşiyle evlenmesi), sororat (Erkeğin ölen karısının kız kardeşiyle evlenmesi), akraba evliliğidir.

7) Diğer Sebepler:

Bunların dışında tacize veya tecavüze uğrayan kız çocuklarının tecavüzcüsüyle ya da başka birisiyle hemen evlendirilmesi, kaçma veya kaçırılma gibi durumlar da erken yaşta evliliklere sebep olmaktadır.

Ayrıca zorunlu göç sebebiyle insanların yaşadığı ekonomik ve kültürel kaos erken yaşta evlilikleri artıran faktörler arasındadır.

(21)

12

TÜİK (TÜİK, İstatistiklerle Çocuk, 2017 ) tarafından yapılan evlenme istatistiklerine göre; 16-17 yaş grubunda olan kız çocuklarındaki resmi evlenmelerin toplam resmi evlenmeler içindeki oranı 2013 yılında %6,2 iken 2017 yılında bu oran %4,2'ye düştü. İl bazında incelendiğinde ise 2017 yılında Ağrı ili %16,6'lık oran ile kız çocuk evlenmelerinde en üst sırada yer aldı. Bu ili, %16,1 ile Muş ve %12,3 ile Bitlis izledi. Kız çocuk evlenmelerinin toplam evlenmeler içindeki oranının en düşük olduğu üç il ise sırasıyla; %0,4 ile Tunceli, %1,1 ile Rize ve %1,4 ile Trabzon oldu.

Kadın ve Demokrasi Derneği (KADEM) 23.01.2014 tarihinde “Erken Yaşta Evliliklere Karşı Mücadele Çalıştayı” düzenledi. Bu çalıştay sonucunda hazırlanan raporun erken yaşta evliliklerin sosyo – kültürel nedenleri bölümünde şunlar belirtilmiştir: “Eğitimsizlik, töre, aşiret gibi toplumsal faktörlerin olumsuz etkileri, dini bilgilerin yanlış yorumlanması, aile içi şiddetin etkisi, ekonomik faktörler, farklı bölgelerde devamlılığını sürdüren evlilik türleri, taciz ve tecavüze uğramaktır.” Bu faktörlere toplumsal cinsiyet eşitsizliği faktörü de eklenmelidir. Tablo 2.2 incelendiğinde toplumun cinsiyet eşitsizliği daha iyi ortaya çıkacaktır. 16 – 19 yaşında evlenenlerin sayısı her iki cinsiyet için azalmasına rağmen, rakamlar hala çok yüksektir. Üstelik kadın nüfus sayısı erkek nüfus sayısından dokuz kat fazladır.

Tablo 2.2

16 – 19 Yaş Grubundaki İlk Defa Evlenenlerin Cinsiyete Göre Dağılımı Yıllar 16 – 19 yaş grubunda ilk defa

evlenen erkek nüfus

16 – 19 yaş grubunda ilk defa evlenen kadın nüfus

2001 27606 165706

2005 18285 166659

2009 16219 142719

2013 13532 122537

2017 9805 88799

Kaynak: Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK verilerinden düzenlenmiştir.).

(22)

13

Şekil 2.2 16 – 19 Yaş Grubundaki İlk Defa Evlenenlerin Cinsiyete Göre Dağılımı.

Kaynak: TÜİK.

16 – 19 yaş grubunda evlenenlerin sayılarını incelediğimizde Türkiye’de erken evliliklerin çok fazla olduğunu görmekteyiz. Türkiye’de erken evliliklerin cinsiyete göre dağılımında kadınlarda daha çok olduğunu belirtebiliriz (Tablo 2.1, Şekil 2.1).

“Kadınların eğitim düzeyleri ile evlilik yaşı arasında doğru orantı olduğu bilinmektedir.

Yani kadınların eğitim düzeyi yükseldikçe, evlilik yaşı da yükselmektedir (Esen,2015,s.37).

Tablo 2.3 incelendiğinde erken evliliklerin eğitim seviyesi düşük kadınlar arasında daha fazla olduğu söylenebilir.

Tablo 2.3 Annenin Eğitim Durumu

Annenin yaş grubu

Toplam Okuma yazma bilmeyen

Okuma yazma bilen fakat bir okul bitirmeyen

İlkokul mezunu

İlkokul, ortaokul ve dengi okul mezunu

Lise ve dengi okul mezunu

Yüksek öğretim

Bilinmeyen

Toplam 1 291055 40566 127 381 151 972 406 404 245 421 288 385 30 926

<15 227 - 63 136 20 - - 8

15-19 69 003 486 11 839 10 135 39 154 5 985 26 1 378

20-24 301 196 6 331 48 185 4 678 147 051 60 417 29 593 4 941 25-29 401 814 13 964 39 203 11 482 130 386 80 197 119 825 6 757 30-34 308 176 10 407 16 106 66 594 55 664 61 682 92 608 5 115 35-39 165 264 7 153 9 306 47 008 28 083 31 290 39 832 2 592

40-44 33 115 1 897 2 267 11 044 5 654 5 517 6 122 614

45-49 2 342 241 327 763 342 278 344 47

50+ 377 75 75 106 38 42 34 7

Bilinmeyen 9 541 12 10 26 12 13 1 9 467

Kaynak. TÜİK (2017 Yılı istatistikleri) 30.03.2019 http://tuik.gov.tr/PreTablo.do?alt_id=1068

0 20000 40000 60000 80000 100000 120000 140000 160000 180000

2001 2005 2009 2013 2017

27606

18285 16219 13532 9805

165706 166659

142719

122537

88799

16 - 19 Yaş Grubunda İlk Defa Evlenenler

erkek kadın

(23)

14

Güven (2019) Türkiye’de Aile Kurumuna İlişkin Güncel Tartışmalar: TAYA 2011 Sonuçları Üzerine Bir Değerlendirme araştırmasında Türkiye’de yapılan araştırmalar evlilik kararının alınma sebepleri eğitim seviyesi ve yaşa göre farklılıklar gösterdiğini belirtmiştir.

Görücü usulü ve kişinin kendi kararı sorulmadan ailesinin isteğiyle evlendirilme oranınının, kadınlar için (%12,2) erkeklerin (%6,5) neredeyse iki katı olduğunu da eklemiştir. Eğitim seviyesi arttıkça kişiler evlilik kararını kendileri almaktadır.

Taylan (2019)’ın Sakarya Roman Ailelerinde Erken Evlilik Araştırması’nda Roman genç kızların neredeyse yarısı on sekiz yaşın altında evlilik yaptığı belirtilmiştir. Hatta çalışma romanlarda en erken ilk evlilik yaşının 12 olduğunu ortaya koymuştur. Roman ailelerde eğitimsizlik, toplumsal dışlanma, aile baskısı gibi sebepler erken evliliklerde etkili olmuştur.

2016 yılında yapılan Türkiye’de Çocuk Gelinler Sorunu: Balıkesir Örneği (Anık &

Barlin, 2017) isimli araştırmada diğer çalışmalarda olduğu gibi eğitimsizliğin, yoksulluğun, aile içi şiddetin erken evliliklerde etkili olduğunu ortaya koymuştur. Yine benzer sonuçlar Türkiye’de Çocuk Gelinler Üzerine Bir Araştırma: Mersin Örneği (Durdu & Yelboğa, 2016) isimli araştırmada görülmektedir. Bu çalışmadan özetle eğitimsizlik, yoksulluk, kendi isteği dışında evlendirilme, aile içi şiddet, görücü veya berdel usulü evlilik bu sorunun sebepleri olarak belirtilmiştir. Bu çalışmalarda dikkat çeken bir husus da evlenen kişilerin evlendikten sonra da zor koşullar (ekonomik yetersizlik, aile içi şiddet) ile karşı karşıya kalmaya devam etmeleridir.

ERKEN EVLİLİKLERE SANATSAL BAKIŞ

Erken evlilikler, çocuk evlilikleri farklı sanat dallarında da incelenmiş, sanat dalının kendi bakış açısıyla bu soruna dikkat çekilmeye çalışılmıştır. Bu sanat dallarından heykelcilik ilgilenen Arzum Onan “Kadın” isimli sergisinde “Çocuk Gelin” çalışması da yer almıştır.

Haberler. com (2019) internet sitesinde yayınlanan habere göre Onan, "Feodal yapıya ithafen çocuk gelin de var, aynı zamanda üretimi temsil eden, toprakta karnında bebeği sırtında küfesi aynı zamanda evinin de tüm sorumluluğunu üstlenmiş Anadolu kadını da var, o kadınlara ithafen düvenlerden yapmış olduğum çalışmalar da var. Aynı zamanda şehirli, okumuş, çeşitli acılar ya da sıkışmış duygularla baş etmeye çalışan soyut anlatımlarla ifade etmek istediğim kadınlar da var." dedi.

(24)

15

Görsel 2.2Arzum Onan “Kadın” sergisi (01.04.2019).

https://www.cnnturk.com/yasam/arzum-onan-ankarada-sergi-acti

Toplumsal bir soruna resim yaparak katkıda bulunan bir başka sanatçı Barış Cihanoğlu, yaptığı tablosuyla hem çok eşliliğe hem de çocuk gelinlere dikkat çekmeye çalışmıştır. Meryem Düzgünkaya, Nilgün Cabaci gibi birçok sanatçı yaptıkları resimlerle farkındalık oluşturmaya çalışmaktadır.

Görsel 2.3 Ressam Barış Cihanoğlu ve “çok eşlilik”, “çocuk gelin” tablosu (01.04.2019).

https://www.sozcu.com.tr/hayatim/kultur-sanat-haberleri/cocuk-gelinleri-resmeden-ressam- baris-cihanoglu-elimizden-ne-geliyorsa-yapmaliyiz-cocuk-gelinler-turkiyenin-kaderi- olmaktan-cikmali/

(25)

16

Edebiyat alanında da şiirlerle bu soruna dikkat çekmeye çalışan şairler bulunmaktadır.

Bunlardan bazıları şunlardır: Nedim Saatçioğlu (Ek 1), Tayfur Işıkoğlu (Ek 2). “Çocuk Gelinler” şiirlerini yazmışlardır.

Daha çok küçüğüm yaşım çok küçük Kimseye evlendim diyemem anne Bebeklerim küser duvak takarsam Bu yaşta gelinlik giyemem anne Yaşım henüz on üç büyümedim ki

Yüreğim aşk dolu yürümedim ki Bir aşkın uğruna erimedim ki Bu yaşta gelinlik giyemem anne

N. Saatçioğlu

Sinema, olayları toplumun çeşitli kesimlerine anlatabilmenin, farklı şekillerde yansıtabilmenin oldukça etkili bir yoludur. 2011 yılında kısa film dalında ödüller alan Yakan Top çocuk evlilikleri üzerine bir çalışmadır. Erken evlilikler, çocuk gelinler ve bu kapsamda yaşanan sorunlara parmak basan çalışmalar olmuştur.

Bunlardan ilki Atıf Yılmaz’ın yönetmenliğinde 1990 yapımı Berdel, kırsal kesimde yaşanan kadın sorunlarını yansıtması açısından oldukça önemli bir örnektir. Beyazperde.com web sitesinden alınan filmin kısa konusu şöyledir : Ömer Ağa ve karısı Hanım üst üste defalarca denemelerine rağmen bir erkek çocuğuna sahip olamamışlardır. İçerisinde yaşadıkları dönem ve toplum nedeniyle bir erkek çocuğu doğurtup soyunu devam ettirmek zorunda olan Ömer Ağa karısına son derece bağlı olmasına rağmen sırf erkek çocuk amacıyla karısının üstüne kuma getirmeye karar verir. Fakat başlık parası için biçilen parayı denkleştiremeyen Ömer çareyi berdel âdetine başvurmakta bulur. Ömer, henüz 15 yaşındaki kızını kuma aldığı kızın babasına vererek büyük bir drama sebebiyet verecektir.”

(26)

17

Görsel 2.4 Berdel filmi (01.04.2019)

http://www.beyazperde.com/filmler/film-213413/

Görsel 2.5 Halam Geldi filmi (01.04.2019) http://www.beyazperde.com/filmler/film-225609/

(27)

18

İkinci film Erhan Kozan yönetmenliğinde 2014 yapımı Halam Geldi adlı bir filmdir.

Konusu gerçek bir olaydan alınan bu filmin konusu şöyledir: “Film, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'nde medeniyetlerin iç içe geçtiği, birden fazla kültürün bir arada yaşadığı köylerden biri olan Akıncılar’da yaşayan Diyarbakırlı ve henüz 13 yaşındaki üç genç kızın hazin öyküsünü anlatıyor ve ülkemizin halen kanayan yaralarından biri olan, “çocuk gelinler”

gerçeğini beyazperdeye taşıyor. Çocuk gelinlerin uzaktan uzağa seyrettiğimiz dramını, akraba evliliğinden doğan engelli çocukların yaşamını çocukların gözünden anlatan film aynı zamanda sosyal sorumluluk projesi olarak hayat buluyor. Film, aynı zamanda Kıbrıs'ın kuzeyi ve güneyi arasındaki sınır sorununu da insani yönleriyle ele alışıyla ön plana çıkıyor.

Üçüncü film Lal Gece filmi çocuk gelin olgusunu işleyişi açısından oldukça önemli bir yapımdır. Filmin kısa konusu şöyledir: “Henüz ergenliğe girmiş küçük bir kız olan "gelin", uzun yıllar hapis yattıktan sonra memleketi olan köyüne geri dönen ve kendisinden 50 küsur yaş büyük "damada" sorgusuz sualsiz verilir. Başta korkar, ağlar; hatta direnir; başına ne geleceğinden hem habersiz hem de yarım yamalak kulaktan dolma laflar donanmıştır. Gerdek odasında tüm korkusuyla oturan gelin, dedesi yaşındaki damadın odaya adım atmasıyla gerçeklerle yüzleşmeye başlayacaktır.” Gerçek bir olaydan yola çıkılarak çekilen film, son

Görsel 2.6 Lal Gece filmi (01.04.2019)

http://www.beyazperde.com/filmler/film-201707/

(28)

19

derece gerçekçi ve toplumsal bir yaklaşımla çekilmiştir. Filmin yönetmeni Reis Çelik, kanayan yaramız olan çocuk gelin sorununu özenli bir şekilde işlemiştir.

Aysel Gürel’in yazdığı Ünzile (Ek 3) isimli şarkı gerçek bir hikâyeden yola çıkılarak yazılmıştır. Şarkının sözlerindeki gibi Ünzile çok küçük yaşta birkaç koyun parasına evlendirilmiş, çok küçük yaşta anne olmuştur.

Sezen Aksu ve Sertab Erener, Sabancı Vakfı’nın “Çocuk Gelin Olmasın” projesi kapsamında Kız Leyla (Ek 4) isimli şarkıyı hazırlamışlar ve Çağan Irmak yönetiminde klibi çekilmiştir. Yapılan proje ile bu toplumsal soruna yurt içinde ve yurt dışında dikkat çekilmeye çalışılmış, elde edilen gelirle kız çocuklarının eğitimine destek sağlanmıştır.

Türk ve yabancı edebiyat içinde çocuk evlilikleri romanlara konu olmuştur. Bunlara şunları örnek verebiliriz: 13’ünde Kadın Olmak (Ali Bayram), Bizim Çocuklarımız (Nesibe Özcan Özbiçer) ve Bin Muhteşem Güneş (Khaled Hosseini).

Görsel 2.7. Kitap görselleri.

Bu kentin ne çatılarını ışıldatan ayları sayabilirsin, Ne de duvarlarının gerisine gizlenen bin muhteşem güneşi.

(Hosseini,2012,s.225)

(29)

20

HABERLERDEKİ ÇOCUK EVLİLİKLERİ

Türk ve dünya basınında çocuk evlilikleri ile ilgili birçok haber yer almaktadır. Ova (2019) basında yer alan haberlerin kamuoyunda bir farkındalığın yaratılmasından uzak olduğunu belirtmektedir. Ova (2019) yaptığı araştırmasında incelenen haberlerin tamamına yakınında olayın bir magazin haberi biçiminde verilişi, haberlerde ardalan bilgisinin eksikliği, kullanılan dilin hatalı olduğunu vurgulamıştır.

Ekler 5, 6, 7, 8 ve 9 basında yer alan konuyu ilgilendiren sadece birkaç haberdir.

Haberler incelendiğinde çocukların çocukluklarını yaşayamadan çocuk sahibi oldukları, kötü muameleye maruz kaldıkları dile getirilebilir. Küçük yaşta gerçekleşen evliliklerin olumsuz sonuçları haberlerde görülmektedir. Türkiye’de Evlilik Tercihleri 2015 araştırmasında erken gebelik ve doğumlar fiziksel gelişimini tam olarak tamamlamış olan kız çocuklarında ölüme kadar gidebilen sonuçlara yol açtığı belirtilmektedir.

Basında yer alan haberler halkta farkındalık oluşturabilmesi için planlı, kullanılan her kelime en ince ayrıntısına kadar düşünülmüş olmalıdır. Olayın ciddiyetini yansıtması açısından bu durum mutlaka gözetilmelidir. Televizyon, internet gibi alanlarda görüntü, ses gibi görsel materyal kullanıldığında ise haberin sunuluş biçimi oldukça önemlidir. Çünkü her bir saniye görüntü insanlarda olayın farklı algılanmasına yol açabilir. Ataerkil ve geleneksel aile yapısına sahip olan ülkemizde erken evlilikler zaten “normal”miş gibi algılanıyorken, sağlıklı bir kamuoyu oluşturulmasında belirtilen hususlara dikkat edilmelidir.

(30)

21 BÖLÜM 3

ERKEN YAŞTAKİ EVLİLİKLERİN SONUÇLARI

Erken evlilikler birçok soruna yol açmaktadır. Başta aile kurumu sağlıklı olarak kurulamamaktadır. Ailesindeki ekonomik güçlükler, aile içi şiddet gibi sorunlardan kurtulmaya çalışırken, kişilerin isteği gözetilmeden yapılan evliliklerde küçük çocuklar şiddet, kötü muamele, işkence, ekonomik sıkıntılarla yine karşı karşıya kalabilmektedir. Çocuklar zorla ve küçük yaşta evlendirildikleri için aile birliğinin devam etmesinde sorunlar olmaktadır. Çocuğun olup olmasına göre evlilik farklı bir seyir izleyebilmektedir.

Erken yaşta evlendirilen kız ve erkek çocuklarının kişisel gelişimleri engellenmektedir.

Oyun oynayacak yaştayken, kendi bebekleri olmaktadır. Bebeğin bakımı, ev işleri ile uğraşmak zorunda kalan bu çocuklar eğitimden de uzak kalmaktadır. Eğitimden uzak kalmaları bir mesleklerinin olmaması, ekonomik olarak bağımlı olmaları anlamına gelmektedir.

Erken yaşta evlilikler sağlık yönünde de ciddi sorunların ortaya çıkmasına neden olur.

Kız çocuklarının fiziksel gelişimlerini daha tamamlanmadığından, sık gebeliklerin yaşanması öncelikle prematüre doğum, düşükler, doğumda ve sonrasında ölüm, psikolojik sorunlar, ölü doğum veya engelli bebekler olmasına yol açar. Sosyo – ekonomik yetersizlikler de varsa gereken sağlık kontrollerini yaptıramayan aileler beslenme, bakım gibi sorunlar da yaşamaktadır. Ergen annelerin doğan bebeklerinin ölüm hızı daha ileri yaşta doğum yapanlara göre daha fazladır (Tablo 2.4).

Dünya’nın farklı yerlerindeki ergen annelere ilişkin yapılan araştırmalarda ergen anneler arasında; madde bağımlılığı, sigara kullanımı, yetersiz beslenme, sıtma, HIV ve diğer cinsel yola bulaşan hastalıkların yaygınlığının daha ileri yaştaki annelere göre daha sıklıkla görülmektedir (Türkiye’de Evlilik Tercihleri 2015, s.47).

(31)

22

Tablo 2.4. Annenin Doğumdaki Yaşına Göre Önceki On Yıllık Dönemde Bebek ve Beş-Yaş Altı Ölüm Hızları %0

Kaynak: Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı Türkiye’de Evlilik Tercihleri Nisan 2015.

TBMM Kadın Erkek Fırsat Eşitliği Komisyonu’nun 2009’da hazırladığı rapora göre;

adolesan anneler ve bebeklerinde birçok tıbbi ve Psikososyal sorunla karşılaşılmaktadır (Tablo 2.5).

Tablo 2.5. Adolesan Anneler ve Bebeklerinde Karşılaşılan Tıbbi ve Psikososyal Sorunlar

Tıbbi Psikososyal

Anneler Vücut ağırlığı artışının yetersiz olması

Şişmanlık, vücut ağırlığında aşırı artış Preeklampsi

Anemi

Cinsel yolla bulaşan enfeksiyonlar Baş - pelvis uyuşmazlığı

Ağır hemorajiler

Doğum sonrası sorunlar Sık gebelik

Genel iyilik halinin bozulması Anne ölümleri

Öğretim kurumlarına devam etmeme Sosyal aktivitelerde sınırlılık İş fırsatlarının kaybı

Yoksulluk

Boşanma ve ayrılma Sosyal izolasyon Stres/depresyon Madde kullanımı Sık gebelik

Bebekler Düşük doğum ağırlığı

Prematüre doğum

Ani bebek ölümü sendromu Akut enfeksiyonlar

Kazalar Bebek ölümler

Gelişme geriliği İstismar

Davranış bozuklukları/madde kullanımı Okul başarısızlığı ve okulu bırakma İşsizlik/yoksulluk

İstenmeyen gebelik Kaynak: TBMM Kadın Erkek Fırsat Eşitliği Komisyon Raporu 2009.

(32)

23

Tablo 2.5’e göre hem bebek hem adolesan anneler ciddi sorunlarla karşı karşıya kalmaktadır. Bu sorunlar tıbbi ve psikososyal olmak üzere ikiye ayrılmaktadır. Üstelik bu problemlerin içinde anne ve bebek ölümleri de bulunmaktadır.

ÇÖZÜM ÖNERİLERİ

Erken yaşta gerçekleşen evlilikler dünyanın en ciddi sorunlarından biridir. Ancak bu soruna bakış açıları birbirinden farklıdır. Görülüyor ki Dünya’da ve Türkiye’de erken yaştaki evlilikleri sorun olarak görmeyenler bulunmaktadır.

Hukuksal çözüm: Öncelikle anayasa, kanun ve uluslararası belgelerin hepsi bir uyum içinde olmalıdır. Birleşmiş Milletler Çocuk Haklarına Dair Sözleşme’de olduğu şekliyle on sekiz yaşına kadar herkes çocuk kabul edilmelidir. Moroğlu (2019)’nun belirttiği üzere ortak bir çocuk tanımı olmalıdır. Medeni Kanunu’nda belirtildiği gibi on sekiz yaşından küçüklerin dini nikâhları yapılmamalıdır. Kanunlara uymayan tüm kamu personeli de dâhil olmak üzere ceza verilmelidir. Türk Ceza Kanunu’ndaki cinsel istismar mağduru yaşı on beşten on sekize çıkarılmalıdır. Bu konuda devlet üzerine düşen görev ve sorumlulukları tam, doğru, kararlı ve eksiksiz yerine getirmelidir. Cezalar artırılmalı ve caydırıcı olmalıdır.

Ekonomik çözüm: Bu sorunun temelinde yer alan sebeplerden biri ekonomik güçlüklerdir. Bu nedenle toplumun gelir seviyesi yükseltilmeli, toplumda dengeli gelir dağılımı sağlanmalıdır. Kadın – erkek nüfus ekonomik hayatta yer almalı, üretici olmalıdır. Meslek edindirme ile ilgili çalışmalar yapılmalıdır. Girişimciler, gerektiğinde devlet kredileriyle bireyler desteklenmelidir.

Eğitimle çözüm: Eğitim kesintisiz olmalı ve okula devam hususu sıkı takip edilmeli.

Okul terkleri önlenmelidir. Eğitim müfredatı içinde mutlaka toplumsal cinsiyet algısının düzeltmeye yönelik, toplumdaki eşitliği sağlamaya dair konular yer almalıdır. Hem yaygın eğitim hem de örgün eğitim çalışmaları içinde bu sorun için geniş bir pay ayrılmalıdır. Eğitim çalışmaları içerisinde devlet ve özel eğitim kurumları, Ulusal ve Uluslararası Sivil Toplum Kuruluşları yer almalı, her kurum ve kuruluş üzerine düşen görevi yerine getirmelidir. Medya kuruluşları yayınlarını yaparken sorumluluk bilinci ve basın etik kurallarına uygun hareket etmelidir. Medya kuruluşları olaylara magazinsel bir yaklaşım ve söylem içinde bulunmamalıdır.

(33)

24

Ayrıca Diyanet İşleri Başkanlığı’na da bu konuda üzerine düşen görevler bulunmaktadır. Toplumdaki yanlış bilgi ve inanışların düzeltilebilmesi için ilk önce kendi personelini eğitmeli, daha sonra da halkın bu konuda bilinçlenmesi için çalışmalar yapmalıdır.

Çocukların yüksek yararı gözetilerek tüm haklarının korunmasına yönelik çalışmalar hususunda herkes kendine üzerine düşen görevleri yerine getirmelidir.

(34)

25 KAYNAKLAR

Karkıner,N. (2011). Aile ve Evlilik Y. Ecevit ve N. Karkıner (Editörler), Toplumsal Cinsiyet Sosyolojisi. Eskişehir: Anadolu Üniversitesi Yayını.

Esen, Y. (2015). Toplumsal Cinsiyet Eşitliği ve Eğitim. Bolu: Kemal Matbaacılık.

Hosseini, K. (2012). Bin Muhteşem Güneş. İstanbul: Everest Yayınları.

Türkiye'de Erken Yaşta Yapılan Evlilikler ve Risk Algısı: Bismil Örneği (14.03.2019) http://dergipark.ulakbim.gov.tr/spcd/article/view/5000107991

Çocuk gelin (14.03.2019)

https://nazanmoroglu.com/cocuk-gelin/

https://nazanmoroglu.com/kategori/makaleler/cocuk-gelinler/

https://nazanmoroglu.com/ulusal-ve-uluslararasi-hukukta-cocuk-haklari/

https://nazanmoroglu.com/cocuklarin-cinsel-istismari/

Türkiye’de Çocuk Gelinler Sorunu: Balıkesir Örneği (14.03.2019) http://www.itobiad.com/download/article-file/337894

Türkiye'de çocuk gelinler üzerine bir araştırma: Mersin örneği (14.03.2019)

https://www.academia.edu/26961296/T%C3%9CRK%C4%B0YEDE_%C3%87OCUK_G EL%C4%B0NLER_%C3%9CZER%C4%B0NE_B%C4%B0R_ARA%C5%9ETIRMA_M ERS%C4%B0N_%C3%96RNE%C4%9E%C4%B0_A_STUDY_ON_CHILD_BRIDES_I N_TURKEY_MERS%C4%B0N_EXAMPLE_Zafer_DURDU_at_BULLET

KADEM Çalıştay Raporu (26.03.2019)

http://kadem.org.tr/erken-yasta-ve-zorla-evliliklere-karsi-mucadele-calistay-raporu/

TÜİK İstatistiklerle Çocuk

http://www.tuik.gov.tr/PreHaberBultenleri.do?id=27596

UNICEF child marriage

https://data.unicef.org/resources/child-marriage-latest-trends-and-future-prospects/

https://data.unicef.org/resources/end-child-marriage-progress-and-trends-animated-video/

"Çocuk gelin" Esranur'un dramı; "imam nikahı" ve sorumsuz sorumlular (Nihat Tarımeri Sosyal Hizmet Uzmanı)

https://www.academia.edu/9767480/_%C3%87OCUK_GEL%C4%B0N_ESRANURUN_

DRAMI_%C4%B0MAM_N%C4%B0KAHI_ve_SORUMSUZ_SORUMLULAR

Çocuk Gelinler Ve Nusaybin

https://www.academia.edu/9213408/%C3%87OCUK_GEL%C4%B0NLER_VE_NUSAY B%C4%B0N

(35)

26 Sakarya Roman Ailelerinde Erken Evlilik Araştırması

https://www.academia.edu/30605587/SAKARYA_ROMAN_A%C4%B0LELER%C4%B0 NDE_ERKEN_EVL%C4%B0L%C4%B0K_ARA%C5%9ETIRMASI

Türk Sinemasında " Çocuk Gelin "İmgesi: Lal Gece Filmi Ekseninde İçerik Analizi https://www.academia.edu/30948687/T%C3%9CRK_S%C4%B0NEMASINDA_%C3%87 OCUK_GEL%C4%B0N_%C4%B0MGES%C4%B0_LAL_GECE_F%C4%B0LM%C4%

B0_EKSEN%C4%B0NDE_%C4%B0%C3%87ER%C4%B0K_ANAL%C4%B0Z%C4%B 0

Evlilik ve erken evlilikler

http://unicef.org.tr/sayfa.aspx?id=50

Türk Medenî Kanun 30.03.2019

https://www.tbmm.gov.tr/kanunlar/k4721.html

İHEB 30.03.2019

http://www.unicankara.org.tr/doc_pdf/h_rigths_turkce.pdf

Çocuk Hakları Sözleşmesi 30.03.2019

http://cocukhaklari.barobirlik.org.tr/dokuman/mevzuat_uamevzuat/birlesmismilletler.pdf

Çocuk Koruma Kanunu 30.03.2019

http://www.mevzuat.gov.tr/MevzuatMetin/1.5.5395.pdf

Türk Ceza Kanunu 30.03.2019

http://www.mevzuat.gov.tr/MevzuatMetin/1.5.5237.pdf

CEDAW 30.03.2019

https://www.unicef.org/turkey/cedaw/_gi18.html

TÜİK 30.03.2019

http://tuik.gov.tr/PreTablo.do?alt_id=1068

(36)

27 UNICEF Çocukların Durumu

http://unicef.org.tr/sayfa.aspx?id=22&mnid=65

Marriageable age (From Wikipedia) 31.03.2019

http://www.wikizeroo.net/index.php?q=aHR0cHM6Ly9lbi53aWtpcGVkaWEub3JnL3dpa2 kvTWFycmlhZ2VhYmxlX2FnZQ

Child Marriage Laws around the World: Minimum Marriage Age, Legal Exceptions, and Gender Disparities 31.03.2019 https://doi.org/10.1080/1554477X.2017.1375786

https://www.tandfonline.com/doi/full/10.1080/1554477X.2017.1375786

Breaking vows early and forced marriage and girls’ education 31.03.2019

https://plan-uk.org/file/breaking-vows-efm-3462225pdf/download?token=RlE5iobL

Somali’de çocuk gelin ve damat (01.04.2019).

https://naijagists.com/photos-14-year-old-girl-forced-to-marry-60-year-old-man-in-somalia/

Türkiye’de Çocuk Gelinler (01.04.2019)

www.umut.org.tr/userfiles/files/Document/document_DIREN%20CAKMAK.doc

14 yaşındaki Kader Ertan haberi (01.04.2019)

https://www.haberler.com/cocuk-gelin-kader-erten-in-davasinda-karar-belli-6582398-haberi/

TAPV Görünüm (01.04.2019)

http://www.tapv.org.tr/preview/eDergi.aspx?iid=138 Arzum Onan “Kadın” sergisi (01.04.2019)

https://www.cnnturk.com/yasam/arzum-onan-ankarada-sergi-acti

https://www.haberler.com/baskentte-arzum-onan-in-kadin-sergisi-11866322-haberi/

Ressam Barış Cihanoğlu (01.04.2019)

https://www.sozcu.com.tr/hayatim/kultur-sanat-haberleri/cocuk-gelinleri-resmeden-ressam- baris-cihanoglu-elimizden-ne-geliyorsa-yapmaliyiz-cocuk-gelinler-turkiyenin-kaderi- olmaktan-cikmali/

Nedim Saatçioğlu Çocuk Gelinler şiiri (01.04.2019) https://www.antoloji.com/cocuk-gelinler-6-siiri/

Tayfur Işıkoğlu Çocuk Gelinler (01.04.2019) https://www.antoloji.com/cocuk-gelinler-4-siiri/

Berdel filmi (01.04.2019)

http://www.beyazperde.com/filmler/film-213413/

Referanslar

Benzer Belgeler

Yapılan araştırmalarda da öne eğimli çıkışı tercih eden sporcuların, reaksiyon zamanı ve suya giriş hızlarının, arkaya eğimli ve çift ayak yapılan çıkışa göre daha

Bu bölümde, Anadolu liselerinde öğrenim gören 16-17 yaĢ grubu görsel sanatlar dersi alan öğrencilere çağdaĢ sanat akımları konusunun aktif öğrenme yöntemleriyle

Dolayısı ile eğitimi devam eden katılımcıların bu bilgiler ışığında daha eşitlikçi olan toplumsal cinsiyet algısı oluşturabildikleri buna karşın bu avantaja sahip

Bu ret- rospektif çalışmada ülkemizde yetmiş yaş ve üzerinde koroner bypass cerrahisi yapılması planlanan hastaların preoperatif risklerini, karşı karşıya

(JTSM 2014;2:38-42) Anah tar Ke li me ler: Obstrüktif uyku apne sendromu, çocuk yaş grubu, kardiyovasküler komplikasyonlar, cerrahi tedavi, pozitif havayolu basıncı

Kalfa (2017) ise çalışmasında spor bilimleri fakültesi öğrencilerinin serbest zaman doyumlarında cinsiyet değişkenine göre eğitimsel doyum, sosyal doyum, rahatlama

Çocuk hastalarda ayırıcı tanılar arasında erişkin popülasyonda sık rast- lanmayan migren ilişkili vertigo ve geniş vestibuler aquaduktus yer

Sonuç: Çocuklarda hematüri nedenlerinin büyük bir bölümünü akut poststreptokoksik glomerülonefrit, idrar yolu infeksiyonu ve üriner sistem taş hastalığı