• Sonuç bulunamadı

Gerhard Doerfer'in Ardndan

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "Gerhard Doerfer'in Ardndan"

Copied!
2
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

Gerh ardDoerfer'inArdından

1960 sonrası yaptığı çalışmaları ve keşifleriyle Türkolojide çığır açan Prof. Dr. Gerhard Doerfer 27 Aralık 2003 günü bizlere veda et ti. 8 Mart 1920'de Königsberg 'de (şimdiki Rusya Federasyonun 'da Kaliningrad) doğan G. Doerfer orta öğrenimi sırasında aske rlik görevine başlamış, II. Dünya S a-vaşı'nın bitiminde öğrenimini tamamlamış ve 1949'da Humboldt (Be rlin) Üniversites ine girmiştir. Üniversite döneminde Türkoloji ve Altayist ik te, derslerinde her zam an kendisinden "hocarn" diyesöz ettiği K. H. Menges'in öğrencisi olmuştur. 1954 'te Moğolların Gizli Tarihi üzerine hazırladığı söz dizimi çalışmasıyla Ph. D. derecesini kazanmışrır. Fundamenta 'tuiı hazırlanı­ şında görev alan Doerfer burad a Gagavuzca, Kırım Osmanlıcası, Kırım Tatareası ve A. Caferoğlu'yla birlikte Azeri Türkçesi maddelerini yazmıştır. Göttingerı'de Türkoloji ve Altayisrik, daha sonraki adıyla Türkoloji ve Ortaasya Çalışmalan Bölümünün kuruluşundagörevalan Doerfer asılününü burada hazırladığıYeniFarsçada Moğolca ve Türkçe Öğeler adlı başyapıtıyla ka

-zanrnıştır (top lam dört cilt ). Türkoloji çevrelerinde heyecan uyandıran keşfi

ise öğrencileriyle birlikte yaptığı alan çalışmaları sonucu ortaya çıkan İran Türk dilleri,özellikle de Halaççadır.

Doerfer, Amerika'dan Türkiye'ye değin çeşitli ülkelerde misafir öğretim

üyesi olarak bulundu, birçok kez Türkiye'ye konuşmacı olarak geldi, Türk diliyle ilgili toplantılara katıldı.

Çok yönlü biraraştırmacıolan Doerfer (Eski Türk şiirindeölçü konusun-dan Sibirya masallarına, Larnurçadarı Gagauzcaya kadar Altay halklarınındil ve edebiyat ürünleri ilgi alanı içerisindeydi) kendine özgü gülmeceanlayışıyla

da derslerinin akıcı olmasını sağlardı.Türkiye'den doktora öğrencileriSemih Tezcan, M. Fuat Bozkurt ve Sultan Tuluolmuştur.Bunundışındaçok sayıda

lisans, yüksek lisans ve doktoraöğrenciside derslerine katılmıştır.Projeler ya ro da araştırma burslarıylabirlikte çalıştığıTürkiyeli akademisyenler de

olmuş-tu, örneğinProf.Dr.Zafer Önler bir yıl kadar kendisiyle Göttingen'de çalış­

mıştı.

Benimöğrenciliğimise 1992 baharından1994 güzünekadardır.Bu süre içerisinde kendisinden Klasik Moğolca ve İran'daki Türk dilleri derslerini alma fırsatı buldum. Doerfer'in dersleri yeri gelince Altayistiğin ve Türko-lojinin tartışma anlarına dönüşürdü.Yan dalolarak okuduğum Moğolcanın

bitirme ödevini surıuşum sırasında, derslerinde kendisinden sıkça söz ettiği öğrencisi Prof. Dr. Semih Tezcan'ın da bulunması, bitirme çalışmamı

Doerfer'indoktora konusuyla ilgili biryapıt üzerine, Gizli TarihtekiAlınmaoe Ortak Sözcükler üzerine sunmuşolmam her zaman hatırlayacağımmutlu bir

(2)

Yitirdiklerimiz

olaydır.

Doerfer çalışmalanın met in yayımına değil de yayırnlanmış metinler

üze-rine yoğunlaşnrrnışnr. Altay dilleri dendiğinde ilk sırada akla gelen üç dil ailesi üzerine de dersler verir çalışmalar yapardı.Ama bu dillerin akrabalığı konusu üzerinde durmaz, daha doğrusu bu konuyu başka bir çalışma alanı

sayardı.Ancak bu dillerarasındaki bağlarınesas olarak komşuluk ilişkilerine, kültürel alışverişlere dayandığını düşünürdü. Bu görüşünden dolayıolsa ge-rek, daha öncekiadı"Altayis tikve Türkoloji" olan bölümün adının"Türkoloji ve OrtaasyaÇalışmaları" olmasınıistemişve bunu da sağlamrştı.

Türkoloji çalışmalanndaheyecan uyandıran,Eski Türkçeyle karşılaştml­

dığında çeşitlieskicil özellikler gösteren Halaçça üzerine yaptığı yayınlar ona göre henüz yeni başlıyordu, Bu alandaki yayınlarının arasındaHa/aç Fo/k/oru kitabı (Doerfer/Tezcan 1994), Halaççaya ait metinleri içeren ilk kitap olması dolayısıyla bir dönüm noktasıdır. Son yıllarda yoğ unlaştı ğ ı çalışma ise Shirokogoroffun Tungusçasözlüğününyeni yayımıydı.

Doerfer,aruz konusundan Türk dillerinin tasnifine varanadeğ in pek çok konudayazmışbir Türkologdur. Türk dilleri ele alınırken konuya "ılımlı" bir şekilde yaklaşırdı. Ona göre ne yalnız tek birTürk diline de Sovyetler döne-mindeyapıldığı gibi çok çeşitli Türk dilleri vardı. Örneğin Karakalpakçadiye bir dil olamazdı, buradaolsa olsa Kazakçanınbirlehçesisöz konusu olabilirdi. Gerçekte Karakalpak lehçesi Özbekistan sınırları içerisinde kalmış bir Kazak lehçesiydi. Aynı bakış açısıylayaklaşıldı ğ ında, Sovyetler Avusturya'yı da ken-di egemenlik sınırlarıiçerisine katmış olsalardı "Avusturyaca'' diye bir dilin ortayaçıkması işten bile değildi. Ona göre Türk dilleri dört ana grup(Oğuz­ ca, Uygurca, Kıpçakça,Güney Sibirce), dört de yan grup (Halaçça, Çuvaşça,

Yakutça veSarı Uygurca) içerisindeele alınmalıydı.

Doerfer'in başladığı, başlarrığı çalışmaları öğrencilerince sürdürülm

ekte-dir. Burada yazdıklarımkendi izlerıimlerime, yorumlarıma dayanmaktadır.

Doktora öğrencilerinin daha fazlasını, daha doğrusunu ve ayrıntılısını yaza-caklarına inanıyorum. Bizlere dü şen görev ise onun çalışmalarınıTür kiye'de,

Tür kiye kütüphanelerinde ulaşılabilir hale getirmek, onun bilgilerinin y

ay-gınlaşmasmı sağlamaktır.

Doerfer 'in bü tün çalışmalannınyeraldığıson kaynakçaiçin bk .:

Schriftenverzeichnis Gerhard Doerfer, zusammengestellt von Micha el Knüppel,Götting en 200 0 .

Buradaandığımıziki konuylailg iliyazısıiçin bakınız :

Gerhard Doerfer, "Temel sözcükler ve Altay dilleri Soru n u ", TDA Y-B

1980-1981,TDK,Ankara 1983: 1-16.

Mehmet ÖLMEZ

Referanslar

Benzer Belgeler

İngiliz Independent gazetesinde yayımlanan bir rapora göre, günümüzde yaygın biçimde kullanılan kimyasallar, insanlar dahil olmak üzere balıktan memelilere kadar

O nedenle apoletik (savunmacı) bir yaklaşımdan öte, doğrusu bazı tenkit ve tespitlere de haklılık payı verilmesi gerektiğinin bilincindeyiz. Çünkü İslâm tarih

N içeriğinin doğal alanda geliĢme periyoduna göre yapılan ANOVA testi sonuçları önemsizken, tahrip olmuĢ alanda çok önemli, ağaçların alt ile üst dallarında ise

(2008) tek tesirli yapışma bağlantıları ile birleştirilmiş cam fiber/epoksi kompozit levhalarda çekme, eğilme, darbe ve yorulma mukavemeti üzerine tek yönlü

A Novel Modified Lévy Flight Distribution Algorithm based on A Novel Modified Lévy Flight Distribution Algorithm based on Nelder-Mead Method for Function Optimization..

ra ’nın Roman Sanatı kitabında Kundera, edebiyata ilişkin düşün­ celerini sunarken klasik, romantik ve çağdaş müzik yapıtlarına ilişkin çarpıcı, özgün

B ereket şiir­ den anliyanlar bu hatala­ rın Neyzen’in sünühatın» dan çtkm tyacağuıı bildikle­ ri için yalnız onu ııeşredeıı- lere kızın

Başta Recaizade Mahmut Ekrem, Tevfik Fikret, Yahya Kemal, Faruk Nafiz Çamlıbel, Ahmet Hamdi Tanpınar, Fazıl Hüsnü Dağlarca ve Turgut Uyar olmak üzere birçok şair bu temayı