• Sonuç bulunamadı

HABER BÜLTENİ. Haber Özetleri. Irak. 31 Mayıs 2007

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2022

Share "HABER BÜLTENİ. Haber Özetleri. Irak. 31 Mayıs 2007"

Copied!
7
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

HABER BÜLTENİ

31 Mayıs 2007

Haber Özetleri

Irak

 Şeyh Abdülgaffur El-Sammari dün yaptığı açıklamada, Bağdat’ta 4 Haziran Pazartesi günü Irak Başbakanı Nuri El-Maliki ile 120 Şii ve Sünni din adamının katılımıyla bir kongre düzenleneceğini belirterek, bu toplantının gelecekte Süleymaniye’de yapılacak olan Irak mezhepler toplantısına hazırlık için yapılacağını belirtti. (EL-SABAH GAZETESİ)

 İngiltere’nin Erbil yeni Konsolosu Alison Kemp, sözde Kürt Bölgesi Başkanı Mesut Barzani’yi Selahaddin’deki yazlığında ziyaret etti. Barzani ile İngiltere Konsolosu arasında dün yapılan görüşmede, Irak Anayasasındaki yeni düzenlemeler, Iraklı siyasi güçler arasındaki ilişkiler, petrol yasa tasarısı ve Kerkük’le ilgili 140. madde konuları ele alındı. Barzani yaptığı konuşmada,

"Kürt Halkı 140. maddenin ertelenmesini kesinlikle kabul etmeyecektir. Irak anayasası üzerinde yapılacak değişiklikler yine anayasanın öngördüğü şekilde olmalıdır. Anayasada Kürtlerin kazanımlarını üzerinde yapılacak değişiklikler kabul edilmeyecektir”, diye konuştu. (www.nahrain.com)

 ABD Başkanı George W. Bush dün Irak Başbakanı Nuri El-Maliki’yle kapalı devre televizyon sistemi aracılığıyla bir toplantı yaptı. Toplantıda Irak barış projesi ile Irak’ın siyasi ve güvenlik durumunun ele alındığı bildirildi. (EL-HAYAT GAZETESİ)

 Beyaz Saray sözcüsü dün bir açıklama yaparak, ABD Başkanı George W.

Bush bugün Irak Cumhurbaşkanı Celal Talabani’yi kabul edeceğini bildirdi. (EL- HAYAT GAZETESİ)

 Irak Federal Mahkemesi seçim yasasının 15. maddesinin, Anayasasının 49.

maddesine aykırı olduğunu kararlaştırdı. Karar Irak Uzlaşma Cephesi’nin açtığı dava üzerine alındı. Bu kararın Irak’ta yapılan seçimlerin meşruiyetine gölge düşüren bir nitelik taşıdığı bildirildi. Alınan karara göre, “Musul, Selahaddin, Diyala ve Babil vilayetlerinin seçim yasasının 15. maddenin uygulanması sonucu zarar gördüğü” belirtildi. 15. maddeye göre, her vilayet idari sınırları dâhilinde bir seçim bölgesidir ve Parlamentodaki milletvekili sayısı kayıtlı seçmen sayısıyla orantılı olmalıdır. Oysaki Anayasa’nın 49.

maddesine göre her Parlamento üyesinin 100 bin nüfusu temsil ettiği belirtilmektedir. (EL-BEDİL GAZETESİ)

(2)

 ABD Dışişleri Bakanlığı sözcülerinden Tom Casey, Irak sınırında Türkiye'nin askeri hareketliliğinin, ''terörizmle mücadele programının parçası'' olduğunu ve olağan dışı bir faaliyetin bulunmadığını söyledi. Casey, düzenlediği günlük basın toplantısında bir soruya yanıt verirken, "Benim anladığım (Irak) sınırının Türk tarafında, Türk kuvvetlerinin askeri faaliyeti, onların terörizmle mücadele programının bir parçası. Ve olağan dışı ya da farklı bir şey, ya da şu sırada bu kuvvetlerin önemli hareketliliğine ilişkin bir bilgi görmedik. Bu nedenle de Türk hükümetiyle bu konuda konuşmadık; çünkü olağan dışı bir şey görmedik", diye konuştu. Irak’ın kuzeyine tek taraflı müdahaleden kaçınması yönünde ABD'den Türkiye'ye üst düzeyde bir telkin olup olmadığı sorusuna karşılık ise Casey, ABD'nin terör örgütü PKK ile mücadelede özel temsilci olarak atadığı Emekli Orgeneral Joseph Ralston'ın, Türk hükümet yetkilileriyle düzenli temas içinde olduğunu ve Ralston'ın mesajının, bu konuda iş birliğini cesaretlendirecek yönde olduğunu söyledi. Casey, bu meselenin üst düzeyde bir temasta gündeme gelip gelmediğini ise bilmediğini kaydetti. Irak sınırına, Türk Silahlı Kuvvetlerince sürdürülen operasyonlar kapsamında sevkiyat devam ediyor. Kara ve demir yoluyla Diyarbakır üzerinden gönderilen zırhlı araçların bir kısmı, Şırnak şehir merkezinden geçerek sınırdaki birliklere sevk edilirken, tanklar, sınır boyundaki stratejik noktalara yerleştiriliyor. Öte yandan, Irak sınırı ile Şırnak'ın Cudi ve Gabar dağlarında teröristleri etkisizleştirmeye yönelik başlatılan operasyonlar da hava destekli sürüyor. (AA)

 Irak Ulusal Listesi Başkanı İyad Allavi, hükümete yönelik darbe hazırlıkları yaptığı yönündeki iddiaları yalanladı. Irak’taki geçici hükümetin başbakanı ve Irak Ulusal Listesi Başkanı İyad Allavi, Maliki hükümetine yönelik darbe hazırlıkları yaptığı yönündeki haberleri reddederek Maliki hükümetinin ırak’ın iyiliği için yapılan her hareketi komplo olarak değerlendirdiğini söyledi. Lideri olduğu partisinin Bağdat, Musul, Basra ve Kerbela’daki şubelerinin açılış töreni için bir bildiri yayınlayan Allavi, “nasıl oluyor da bir yıldan beri söz ettikleri halde gerçekleşmeyen bir darbeden bahsedebiliyorlar. Askeri birliklerle milis güçleri bu darbeyi ortaya çıkardı mı? Bu darbenin tanklara ve zırhlı araçlara ihtiyacı yok mu?”, ifadelerine yer verdi. Allavi darbe söylentilerini Irak’ı mevcut bunalımdan kurtarmaya dönük her ulusal girişimi engellemeye dönük bir söylenti olarak niteledi. (www.saafonline.com)

 Irak Dışişleri Bakanı Hoşyar Zebari, dün Maliye Bakanlığı’ndan 5 İngilizin kaçırılmasının arkasında Şii lider Mukteda El Sadr’a bağlı Mehdi Ordusu’nun olabileceğini söyledi. Zebari, BBC radyosuna verdiği demeçte, İngilizlerin kaçırılmasıyla ilgili olarak, olayın meydana geldiği bölgenin denetimini elinde tutan Mehdi Ordusu’ndan şüphelendiğini belirtti. Kaçırılma olayını karmaşık bir operasyon olarak tanımlayan Irak Dışişleri Bakanı, Şii milislere polislerin de destek vermiş olabileceğini de kaydetti. Mehdi Ordusu’nun bir süre önce Basra’daki liderinin öldürülmesine misilleme olarak 5 İngiliz’i kaçırmış olabileceği belirtiliyor. Bu arada, ABD ve Irak güçleri, 5 İngiliz’i bulmak için geniş çaplı bir operasyon başlattı. ABD ve Irak askerleri, Sadr semtindeki bazı bölgeleri abluka altına aldı. Düzenlenen baskınlarda çok sayıda kişi gözaltına alındı. Operasyonlar sırasında çıkan çatışmalarda 2 kişi öldü. Irak’ın Felluce kentinde ise bir ABD askeri üssünün hedef alındığı sanılan saldırıda çok sayıda havan topu mermisi, kentteki mahkemeye ve yerleşim alanlarına isabet etti. 9 kişinin öldüğü, 15 kişinin yaralandığı saldırıda ölen ve yaralananların

(3)

çoğunun mahkeme binasındakiler olduğu belirtildi. Öte yandan, Bağdat’ın güneyindeki Hamzah kasabasında bir polis konvoyuna yola yerleştirilen bombayla düzenlenen saldırıda, konvoydaki 2 kişi öldü, 2’si yaralandı. Polis açıklamasına göre, Bağdat’ta Şii mahallesi Sadr semtinde de yine yoldan geçen bir polis devriyesinin hedef alındığı sanılan yola yerleştirilen bombayla düzenlenen saldırıda da 1 sivil öldü, 4’ü yaralandı. (NTV)

 Kerkük Polisinden alınan habere göre, Haviçe İlçesi Meclis Başkanı Hüseyin Ali Salih’in konvoyuna dün silahlı saldırı düzenlendi. Saldırıda Salih yara almadan kurtulurken, 1 koruması öldü ve 2 koruması yaralandı. Ayrıca 4 saldırganın da öldüğü bildirildi. Öte yandan Kerkük Polisinden alınan habere göre, dün Havice-Kerkük karayolunda 17 sivilin kaçırıldığı bildirildi.

(www.aswataliraq.info) (www.iraq-ina.com)

Ortadoğu

 BM Güvenlik Konseyi, eski Lübnan Başbakanı Refik Hariri'nin 2 yıl önce suikast sonucu öldürülmesiyle ilgili davaya bakacak özel bir uluslararası mahkeme kurulmasını kararlaştırdı. Öte yandan bu karar Lübnan'da sevinç gösterileriyle karşılandı. Hariri'nin milletvekili olan oğlu Saad Hariri, BM Güvenlik Konseyi'nin kararını ''tarihi'' olarak nitelendirdi. (AA)

 İsrail'in A-4 Skyhawk tipi savaş uçağının, Akdeniz kıyısındaki Aşdod liman kenti yakınında düştüğü bildirildi. İsrail ordusundan yapılan açıklamada, pilotun fırlatma sistemini kullanarak kurtulduğu kaydedildi. Açıklamada, kazanın nedeninin araştırıldığı; ancak uçağın düşmesine motorunun alev almasının sebep olabileceği belirtildi. (AA)

 İsrail uçaklarının, Gazze Şeridi'nin kuzeyine hava saldırısı düzenlediği bildirildi.

Bölge sakinlerinin verdiği bilgiye göre, roket fırlatıcılarının hedef alındığı belirtilen saldırıda en az 2 kişi yaralandı. (AA)

 İran Devrim Muhafızlarının, ülkenin kuzey batısında, Türkiye-İran sınırına yakın bölgede 10 teröristi öldürdüğü bildirildi. (AA)

 İran, nükleer programının askıya alınmasına sıcak bakmıyor. Tahran yönetimi, Avrupa Birliği ile müzakereler öncesinde "uranyum zenginleştirmenin askıya alınmasını kabul etmeyeceğini" bir kez daha yineledi. İran'ın nükleer Başmüzakerecisi Ali Laricani, Avrupa Birliği Yüksek Temsilcisi Javier Solana ile görüşmek için Madrid'e hareketinden önce yaptığı açıklamada, "Askıya alma, çözüm değil. Eski tecrübeler de uranyum zenginleştirmenin askıya alınması talebinin kabul edilemez olduğunu göstermiştir", dedi. Laricani, nükleer faaliyetler sürerken, Batılı ülkelerin kaygılarını gidermeye hazır olduklarını ifade ederek, "Ancak başkaları kaygılı olmasın diye barışçıl amaçlı nükleer faaliyetlerimizi de durdurmayacağız", dedi. En son 26 Nisan'da Ankara'da görüşen Laricani ve Solana'nın bugün Madrid'de tekrar bir araya gelmesi bekleniyor. (TRT)

 Almanya'nın Potsdam kentinde yapılan G-8 ülkeleri dışişleri bakanları toplantısı sona erdi. Kosova'nın gelecekteki statüsüne ilişkin farklı görüşler

(4)

toplantıya damgasını vurdu. Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov, dışişleri bakanlarının ortak basın toplantısında, Kosova'nın gelecekteki statüsüne ilişkin bir soru üzerine, batılı ülkelerin "bağımsızlığı hemen tanınsın"

dediklerini, kendilerinin ise tarafların doğrudan işbirliği yapmasından yana olduklarını söyledi. Rice, Kosova'nın Sırbistan'ın bir parçası haline gelmesini istemediklerini ve bu konuda görüşmeleri sürdüreceklerini kaydetti. Almanya Dışişleri Bakanı Frank-Walter Steinmeier de G-8 Dönem Başkanı olarak yaptığı açıklamada, Kosova'ya yönelik sağlanacak çözümün tarafları tamamen tatmin etmeyeceğini; ancak bir uzlaşmaya da varılacağını belirtti. (TRT)

Kafkasya ve Orta Asya

 Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi önergesi çerçevesinde Kuzey Kore'ye silah satışı ile ilgili kısıtlamaları öngören kararı imzaladı. Başkanlık web-sayfasında yayınlanan konuyla ilgili bildiride, Rusya'dan; askeri tanklar, askeri araçlar, askeri uçaklar, askeri helikopterler, askeri gemiler, füze, füze savarlar ve büyük çaplı askeri teçhizatların Kuzey Kore'ye satılmasının resmen yasaklandığı duyuruldu. Bildiride "Rusya Federasyonu genelinde devlet, ticari, finans, ulaşım, firma, banka, kurum ve diğer tüzel ve özel kişilere duyurulur " ibaresi yer aldı. (CİHAN HABER AJANSI)

Avrupa Birliği

 Avrupa Komisyonu’nun insani yardım ve kalkınmadan sorumlu üyesi Louis Michel, Türkiye’nin AB üyeliğine desteğini yeniledi. 10 Haziran tarihinde Belçika’da yapılacak genel seçimler çerçevesinde Walon Liberal Demokrat partinin düzenlediği Türkiye’nin AB üyeliği konulu oturumda bir konuşma yapan Louis Michel, Türkiye’nin AB adaylığından geriye dönüşün mümkün olmadığını açıkladı. Türkiye-AB ilişkilerinin tam üyelik dışında imtiyazlı ortaklık veya başka bir formül ile ilerleyemeyeceğini dile getiren Louis Michel, Avrupa Birliği’nin laik demokratik bir Türkiye’nin AB üyeliğini savunması gerektiğini dile getirdi. Abdullah Gül’ü çok iyi tanıdığını ve laikliğe tehdit edecek bir hareketine şahit olmamasına karşın, Türk halkının bir kısmının sokaklarda laikliği savunmaya yönelik olarak yapmış oldukları gösteriden duyduğu memnuniyeti dile getirdi. Michel, halkın sokaklarda gösteriler yaparak laiklik gibi bir kavrama sahip çıkmasının son derece önemli eylem olduğunu açıklayarak, Türkiye’nin demokratik açıdan çok büyük ilerlemeler kaydettiğinin altını çizdi. Türkiye’nin AB üyeliğine yönelik kararın ”bir hediye paketinden çıkmadığını” hatırlatan Louis Michel, Ankara’nın üyelik şartlarını yerine getirdiği andan itibaren AB’ye dâhil edileceğini hatırlattı. Türkiye’nin AB’ye henüz hazır olmadığını da dile getiren Louis Michel, AB’ye üye ülkelerde Türkiye aleyhine yapılan popülist seçim kampanyalarından da duyduğu rahatsızlığı ve nefreti de açık bir şekilde ifade etti. Türkiye’nin Ermeni sorunu azınlık sorunu Kıbrıs sorunu gibi problemleri bulunduğunu hatırlatan Louis Michel, bu sorunlarını kendi kendine çözmesi gerektiğine dikkat çekti. Louis Michel, Avrupa Birliği’ne üye hiç bir ülkenin Türkiye’ye bu sorunları nasıl çözmesi gerektiğine dair ders veremeyeceğini de anlattı. (NTV)

Diğer Haberler

(5)

 Pakistan'ın Kuzeybatı Sınır Bölgesi eyaletinde silahlı kişiler, bir eve düzenlediği baskında 13 kişiyi öldürdü. Polis açıklamasında, Gomal köyünde baskının düzenlendiği evin, devlete bağlı bir enerji şirketinde üst düzey görevde çalışan Pir Aurangzeb'e ait olduğu belirtildi. Açıklamada, dün geç saatlerde düzenlenen saldırıyla ilgili soruşturma başlatıldığı kaydedildi.

Saldırıda ölenlerin Aurangzeb, ailesinin 5 üyesi ve misafirleri olduğu belirtildi.

(AA)

 ABD Başkanı George W. Bush’un, 1-2 Temmuz tarihlerinde ülkesinin Maine eyaletinde Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin'i ağırlayarak iki günlük ikili zirve yapacağı bildirildi. (AA)

 Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov, Doğu Avrupa'da kurulması planlanan füze savunma sisteminin ciddi bir tehdit oluşturduğunu söyledi. Lavrov, "Bu ciddi bir tehdit; çünkü silahlanmaya yol açacak. Sınırlarımızda yabancı bir füze savunma sistemi bulunması hiç de komik bir durum değil", diye konuştu. ABD Dışişleri Bakanı Condoleezza Rice da, Doğu Avrupa'da kurulacak füze sisteminin, Rusya'nın nükleer caydırıcı gücünü zayıflatmaya yönelik olmadığını belirterek, ''Doğu Avrupa'daki füze savunma sistemi, Rusya'yı tehdit etmiyor'', ifadesinde bulundu. (AA)

 Afganistan'ın güneyinde, Amerikan Hava Kuvvetleri'ne ait bir helikopter açılan ateş sonucu düştü. Taliban örgütünün üstlendiği saldırıda, 7 Amerikan askeri öldü. Afganistan'daki Amerikan birliğinden bir yetkili, Chinook tipi savaş helikopterinin roketatar saldırısı üzerine düştüğünü söyledi. Olayda 7 Amerikan askerinin öldüğünü belirten yetkili, helikopterde kaç asker olduğu konusunda ise bilgi vermedi. Afganistan'daki NATO komuta merkezinden konuyla ilgili verilen bilgide de, ülkenin güneyinde bir Amerikan helikopterinin düştüğü doğrulandı; ancak ayrıntı verilmedi. Bu arada, Taliban örgütünün sözcüsü Kari Yusuf Ahmedi, saldırıyı kendilerinin düzenlediğini ve helikopteri Helmand bölgesinde düşürdüklerini belirtti. (TRT)

 ABD Başkanı George Bush, Darfur bölgesinde yaşananların bir soykırım olduğunu ve Darfur halkının yardım istediğini söyledi. ABD Başkanı Bush, Sudan’a karşı ABD yaptırımlarını sertleştirerek, “Darfur halkı yardım için haykırıyor ve bu yardımı hak ediyor”, dedi. George W. Bush, ayrıca ABD Dışişleri Bakanı Condoleezza Rice’ı, Sudan’a yönelik BM Güvenlik Konseyi’nden yeni yaptırımlar çıkarılması konusunda İngiltere ve diğer müttefiklerle görüşmeler yapması için görevlendirdi. Bush, yeni BM tasarısının amacının insan hakları ihlallerinde bulunan Sudan hükümetine karşı yeni yaptırımlar getirmek ve Sudan hükümetine silah satışı konusunda genişletilmiş bir ambargo uygulamak olacağını söyledi. (AA)

Dünya Basını

(6)

Gazetelerde Bağdat'ta Salı günü beş İngiliz vatandaşının kaçırılmasıyla ilgili haber ve yorumlar bugün de ağırlığını koruyor. Guardian, İngilizlerin kaçırılmasından sonra gözlerin bir kez daha radikal Şii din adamı Mukteda El- Sadr'a bağlı Mehdi Ordusu'na çevrildiğini yazıyor: "Beş ay sonra ortaya çıkan Mukteda El-Sadr, geçen hafta işgalcileri ülkeden kovmak için Sünni Arapları kendi saflarına katılmaya çağırdı. Şii din adamı, federalizmin devleti parçalayacağını düşünen bir Irak milliyetçisi. Ama kavga sadece Irak Anayasası'yla değil. Petrol gelirleri ve iktidarla da ilgili. "Beş İngiliz vatandaşı belki Basra'da bir Şii milis komutanının öldürülmesinin intikamını almak için kaçırıldı. Bu belki de Mukteda El-Sadr'ın yeniden ortaya çıkışıyla ilgili olabilir.

"Ama her koşulda adam kaçırma olayları, Irak'ta işlerin ne kadar kontrolden çıktığını, ordusu ve polis gücüyle Irak'ta tek bir merkezi otorite kurmaya çalışan ABD'nin başarısızlığa uğrama olasılığının ne kadar yüksek olduğunu gösteriyor."

Daily Telegraph gazetesi Mehdi Ordusu'nun kaçırılan İngilizlerin serbest bırakılması için Basra'da İngilizlerin elindeki tutsakların salıverilmesini istediğini aktarıyor.

Independent yazarı Patrick Cockburn ise İngilizlerin kaçırılması olayının Irak'la ilgili başka bir gerçeği gözler önüne serdiğini yazıyor: "Arap Irak'ta ABD ve İngiltere'nin hiçbir müttefiki yok. Sünniler dört yıldır direnişte. Iraklı Şiiler, işgali bir amaç için desteklediler: Meşru yollardan seçimle iktidara gelebilmek için. Ve şimdi iktidarı işgalcilerle paylaşmak istemiyorlar. "Irak'ta bu kadar yabancı güvenlik şirketinin olması Amerika, İngiltere ve Irak hükümetinin, kendilerini korumaları için Iraklılara güvenemeyeceklerini bildiklerine işaret ediyor."

Times, İngilitere üniversitelerindeki öğretim üyeleri sendikasının İsrail'in Filistinlilere muamelesine tepki olarak İsrail üniversiteleri ve İsrailli akademisyenlere boykot kararı aldığını, Yahudi grupların ise bu kararın hayata geçirilmesini önlemeye çalıştığını yazıyor.

Financial Times ise başyazısında bunu "Aptalca ve anlamsız" bir girişim olarak değerlendiriyor: "İsrail'in süre giden işgali ve Filistin topraklarındaki yayılmacılığı yasadışıdır, gayri-ahlakidir. Orta Doğu'da öfke ve şiddeti körüklemektedir. Ama bu gerçekler akademik boykotu haklı göstermez.

"Boykot kavramı bir tartışma, gerçeği arama platformu olan akademinin ruhuna aykırıdır. İkincisi İsrailli akademisyenlerin işgale karşı çıkma konusunda onurlu bir sicilleri var. Önde gelen İsrailli akademisyenler daha dün Gazzeli öğrencilere Batı Şeria'daki üniversitelere gelebilme izni verilmesini istedi. "Ayrıca boykot kararı bir çifte standart örneğidir. Niçin Çeçenistan için Rus akademisyenlere, Tibet için Çinli akademisyenlere ve Keşmir için Hintli akademisyenlere boykot uygulanmasın." Financial Times'ın başyazısında boykotun zamanlaması da eleştiriliyor ve bu kararın Amerika Birleşik Devletleri'ndeki güçlü Yahudi lobisinin yıllar sonra ilk kez, İsrail'e desteğin bölgedeki Amerikan çıkarlarına zarar verdiği konusunda açıkça sorgulandığı bir dönemde alındığı belirtiliyor. Başyazıda boykot kararının İsrailli aşırı sağcıların elini güçlendireceği görüşüne de yer veriliyor. Oxford Üniversitesi'nde görevli Filistinli akademisyen Ahmed Semih Halidi ise Filistinli

(7)

rakip gruplar arasındaki çatışmaların Filistin davasına zarar verdiğini belirtiyor:

"Eğer Filistinliler birbirlerini öldürmeye bu kadar hazırsa hemen şu soru akla geliyor: O zaman İsrail'e karşı mücadelelerinde onlara niçin sempati duyalım.

Geçen hafta Filistinli bir grubun saldırısına yanıt veren Lübnan ordusu, Filistin mülteci kampını bombaladı. Onlarca sivil öldü. "İsrail de Gazze'de aynısını yaparken akla bir başka soru daha geliyor: Teröristlerin peşindeki bir Arap ordusunun Filistinli sivillere saldırmasına izin verilirken aynı şeyi yaptığı için İsrail'i niçin suçlayalım." Ahmed Semih Halidi yazısında, bugün Filistin'de yaşananların baş sorumlusunun 40 yıldır devam eden İsrail işgali olduğunu belirtiyor ve şöyle devam ediyor: "Ama her şey için İsrail'i suçlayamayız. Başka faktörler de var. Öncelikle, bir zamanların ateşli Filistin ulusal hareketi bugün etkin bir liderlikten yoksundur. Hamas ve El Fetih ölümcül bir iktidar savaşının içindedir. Filistinliler artık kaderlerini ellerine almalı ve önceliği, gerçek ortaklık ve ulaşılabilir hedefler temelinde ulusal siyasi hareketi canlandırmaya vermelidir. "Bunun alternatifi sadece işgalin sürmesine yol açmayacak aynı zamanda, Filistinlilerin şiddetle ihtiyaç duydukları özgürlüğü hak etmedikleri inancının güçlenmesine neden olacaktır."

Daily Telegraph, Usame bin Ladin liderliğindeki El Kaide örgütünün tüm dünyada nüfuzunu artırmaya başladığını ve yeni bir saldırı dalgasına hazırlandığını yazıyor. Gazete, El Kaide'nin ağırlığını artırmayı hedeflediği ülkeler arasında Türkiye'yi de sayıyor.

Referanslar

Benzer Belgeler

Avrupa Birliği Dönem Başkanlığını üstlenen Portekiz Başbakanı Jose Socrates, stratejik ortaklık programı kurulması için Brezilya Devlet Başkanı Luiz

Irak‟ın kuzeyindeki sözde Kürt yönetimi yazılı bir açıklama yaparak, dün Irak Bakanlar Kurulu tarafından kabul edilen petrol yasa tasarısından haberlerinin

Irak’ın kuzeyindeki bölgesel Kürt yönetiminin yetkilisi Cabbar El Yaver ise, güvenlik noktalarının Türkiye Irak sınırının başladığı Zaho ile bittiği

Solana, İran Ulusal Yüksek Güvenlik Konseyi Genel Sekreteri ve Nükleer Başmüzakereci Said Celili ile yapılan görüşmeden sonraki açıklamasında, tarafların

 Dışişleri Bakanı Ali Babacan, Irak'ın kuzeyindeki yerel yönetimle Türkiye arasındaki temasların bundan sonra da devam edebileceğini, ancak önemli olanın

Görüşmede eski Başbakan İyad Allavi'nin başkanlığındaki heyete konuşan Türkiye Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, ülkesinin her zaman Irak'ın barış ve

“Şu kadarını söyleyebilirim ki Amerikan askerlerinin 2011 yılı sonlarına kadar Irak’tan tamamen çekilmesi konusunda anlaşma sağlandı” diyen Irak

Moldova'nın "Kanal-4" televizyonuna açıklamada bulunan Aliyev, Yukarı Karabağ konusunda dünya kamuoyunun, Avrupa Birliği'nin (AB), Avrupa Güvenlik ve