HABER BÜLTENİ
5 Eylül 2008
Haber Özetleri
Irak
Irak Cumhurbaşkanı Yardımcısı Adil Abdülmehdi, yerel seçimlerin bu yıl yapılacağını söyledi. Adil Abdülmehdi, yerel bir televizyon kanalına yaptığı açıklamada, seçimlerin yıl sonunda yapılacağını, meclisin yeni seçim yasasını onaylamaması durumunda da eski seçim yasasının mevcut olduğunu bildirdi.
Abdülmehdi, Bağdat hükümetinin, bu yerel seçimleri erteleyemeyeceğini kaydetti. Irak Parlamentosu, Kerkük'ü de ilgilendiren yerel seçimlerle ilgili yeni seçim yasası üzerinde anlaşamamış, yasanın oylanması 2 kez ertelenmiş, daha sonra da parlamento tatile çıkmıştı. Yeni seçim yasası üzerinde uzlaşma sağlanamaması nedeniyle, 1 Ekim'de yapılması öngörülen yerel seçimler de ertelenmişti. (AA)(REUTERS)
Irak Başbakan Yardımcısı Berham Salih, Amerikan askerlerinin 2011 yılında Irak’tan çekilmesi konusunda önemli ilerlemeler sağlandığını açıkladı. El Arabiya televizyonuna açıklamada bulunan Irak Başbakan Yardımcısı Berham Salih, ABD ile Irak arasında yapılması düşünülen anlaşma konusundaki pürüzlere değindi ve her şeye rağmen görüşmelerde önemli ilerlemeler kaydedildiğini söyledi. “Şu kadarını söyleyebilirim ki Amerikan askerlerinin 2011 yılı sonlarına kadar Irak’tan tamamen çekilmesi konusunda anlaşma sağlandı” diyen Irak Başbakan Yardımcısı Salih, çözüm konusunda hala bazı engellerin bulunduğunu belirterek, Irak tarafından ortaya konan bazı sorulara ve önerilere Amerikalılardan cevap beklendiğini ifade etti. Irak Başbakan Yardımcısı Berham Salih, bu konuda nihai bir çözüme varılamaması durumunda mevcut anlaşma taslağının Bakanlar Kuruluna, Ulusal Siyaset ve Güvenlik Kuruluna ve Parlamentoya sunulacağını söyledi. Siyasi gözlemciler, Iraklıların taleplerinin karşılanmadığı mevcut anlaşma taslağının Irak Parlamentosunda kabul edilmesinin mümkün gözükmediğini belirtiyor.
(www.yakindoguhaber.com)
Son dönemde Kerkük konusuna yoğunlaşan İsrail’in kente 450 Mossad elamanı gönderdiği, bunlardan 6 tanesinin Irak’ta öldürüldüğü bildirildi. Irak’ta yayınlanan El-Beyyinetu’l- Cedide gazetesi, İsrail’in Irak kökenli Yahudileri Irak’a gönderdiğini, bunların da özellikle Kerkük bölgesine yerleştirildiğini yazdı. Kerkük’teki arsa fiyatlarının gerçek fiyatının beş katına satıldığını belirten Gazete, Irak kökenli İsraillilerin Kerkük bölgesine olan ilgisine dikkat çekerek “İsraillilerin Irak’a ilgisi yeni değil, Irak’ın işgalinden sonra; yani 9 Nisan 2003’te 900 kişilik Mossad grubu Er-Rafıdeyn şirketi adı altında Irak’a girdi”, ifadesine yer verdi. Bağdat’taki 900 kişilik Mossad elamanından 450
tanesinin Kerkük’e kaydırıldığını belirten Gazete, bunların Kerkük valiliği yakınlarındaki evlerde kaldığını bunların arasında Amerikan İstihbarat örgütü CIA tarafından 1996 yılında Guam adasına götürülen Kürtlerin de bulunduğunu ifade etti. El-Beyyinetu’l- Cedide gazetesi, bu gruptakilerin çoğunun Irak lehçesiyle Arapça’nın yanı sıra İngilizce de konuştuğunu belirterek, “Irak’taki İsrail terör timi, bu yılın başlarından itibaren Kerkük ve nahiyelerinde arsa, tarla ve ev satın alma çabalarını yoğunlaştırdı ve ayrıca fitne çıkarmak hedefiyle Türkmen, Arap ve Kürt siyasi şahsiyetlerine yönelik terör faaliyetlerini arttırdı”, diye yazdı. Irak’taki direniş gruplarının Mossad adına faaliyet gösteren 6 kişiyi tespit ettiğini ve bu yılın başlarında öldürdüğünü yazan Gazete, bununla birlikte Mossad’ın Kerkük, Bağdat, Babil ve diğer kuzey illerinde etkin bir şekilde faaliyetlerini sürdürdüğünü belirtti.
(www.yakindoguhaber.com)
Kerkük İl Meclisinin Arap grubu üyesi Muhammed Timim yaptığı açıklamada, Türkmen ve Arapların Kerkük’ün özel statülü bir vilayet olmasını ve Kerkük yönetiminin kentte yaşayan gruplar arasında eşit şekilde dağıtılmasını istediklerini, Kerkük’ün Irak’ın kuzeyindeki bölgeye bağlanmasına karşı olduklarını ifade etti. Timim, Kerkük’e özel statü verilmesinin Irak Parlamentosunun birçok üyesi tarafından uygun görülmesine rağmen, diğer önerilerinin olduğu gibi bu önerinin de Kürt grubu tarafından kabul edilmediğini açıkladı. (www.hewarat.dk)
Irak’taki Koalisyon Güçlerinin Komutanı David Petraeus yaptığı açıklamada, ABD Ordusunun Irak’tan çekilme tarihini ve sayısını önümüzdeki iki hafta içerisinde açıklayacağını söyledi. Petraeus, Irak’ta güvenlik durumun çok iyiye gittiğini, bu durumun Irak’tan çok sayıda ABD askerinin çekilmesine imkan verdiğini ve bunları yeni raporunda belirteceğini açıkladı. (www.ipairaq.com)
Peşmerge güçlerini Hanekin kentinden çekilmesi konusunda uyaran Irak ordusunun Kürt grupların müdahalesi sonucu kentten çekildiği açıklandı. Asvat El-Iraq haber ajansının bildirdiğine göre KYB üyesi Muhammed Senkavi, Irak merkezi hükümetiyle Irak’ın kuzeyindeki yönetim arasında varılan anlaşma sonucu Irak ordusunun Hanekin kentinden çekileceğini söyledi. Irak’ın kuzeyindeki yönetimin Hanekin temsilcisi ile Irak Savunma Bakanlığı temsilcisinin önceki gece anlaşmaya vardığını belirten Kürt yetkili, Irak ordusunun Hanekin kentinden çekilerek Sadiye ve Celile kentleri arasındaki bir bölgeye yerleştiklerini ifade etti. Muhammed Senkavi, varılan anlaşma doğrultusunda Irak ordusunun bundan sonra Kürt yetkililere bilgi vermeden Hanekin kentine giremeyeceğini belirterek, Irak ordusunun çekildiği yerlere peşmerge güçlerinin tekrar yerleştiğini söyledi. Irak Genelkurmay Başkanı Ebubekir Zebari ve Irak’ın kuzeyindeki bölgesel yönetimin temsilcisi Molla Bahtiyar, düzenledikleri ortak basın toplantısında Hanekin’deki durumun, Irak ordusunun kente yerleştirilmesinden önceki durumuna döndürüldüğünü açıkladı. Irak ordusu geçtiğimiz Temmuz ayında Diyala’da terörist gruplara karşı başlattığı operasyonlar çerçevesinde Hanekin kentine de girmiş, Irak hükümeti Diyala’nın Irak’ın kuzeyindeki bölgesel yönetimin sınırları dışında kalıyor olmasından dolayı peşmergelerin kenti terk etmesini istemişti.
(www.yakindoguhaber.com)
ABD Başkanı George W. Bush’un Irak’la yapmayı düşündüğü anlaşma konusunda engelleyici bir tutum takınmasından dolayı Irak Başbakanı Nuri El- Maliki’yi devirmek istediği, ancak bu planın başarısız olduğu öne sürüldü.
Amerikalı tarihçi ve Güneydoğu Asya ve Ortadoğu Uzmanı Gareth Porter, Irak Başbakanı Nuri El-Maliki’nin ABD’nin Irak’ta asker bulundurmasına karşı ısrarlı tutumunu sürdürerek ABD ile yapılacak anlaşmayı engellemesinden dolayı ABD Başkanı George W. Bush’un Maliki’yi devirmek istediğini; ancak bu planın başarısız olduğunu belirtti. Porter, Inter Press Service (IPS) için kaleme aldığı analizinde Irak Başbakanı Nuri El-Maliki’nin Amerika’dan çok İran’la müttefik olduğunu belirterek, Maliki’nin son iki yıl içinde Sünni politikacıları dahi kullanarak Amerikalılara ve Sadrcılara karşı bağımsız bir konum kazandığını ve büyük kazanımlar elde ettiğini ifade etti. Gareth Porter, “Sakalıyla başta Irak’taki ABD birliklerinin komutanı tecrübeli General David Petraeus olmak üzere herkesi güldüren Maliki, herkesi kendi lehinde kullanarak yenilmişler meydanından zaferle çıkan tek kişi olmayı başardı” yorumunu yaparak, Amerika’nın Irakla anlaşma planının iflas ettiğini belirtti. Ürdün’de yayınlanan Ed-Dustur gazetesi de Beyaz Saray’ın ABD ile Irak arasında yapılması düşünülen anlaşma konusundaki uzlaşmaz tutumundan dolayı Nuri El- Maliki’den endişe duyduğunu yazdı. (www.yakindoguhaber.com)
Amerikan ordusu, Irak'ta El Kaide ile mücadeleyi kabul eden ve sayıları 100 bini bulan eski direnişçileri 1 Ekimden itibaren Bağdat yönetiminin komutası altına vermeye başlayacak. Amerikan ordusunun sözcülerinden Binbaşı John Hall, Irak hükümeti ve koalisyon güçlerinin Sahva (Uyanış Konseyleri) üyesi 100 bin milisin tamamının transferi konusunda anlaşmaya vardıklarını belirterek, transfer işleminin önce Bağdat bölgesinde başlayacağını, daha sonra diğer bölgelerde yapılacağını kaydetti. Amerikalı askeri yetkili,
"Bağdat'ta yaklaşık 54 bin sözleşmeli Sahva üyesi bulunuyor. Bunların sorumluluğu 1 Ekimden itibaren Irak hükümetine verilecek", dedi. Binbaşı Hall, bu milislerin maaşlarının 1 Kasımdan itibaren Irak hükümeti tarafından ödenmeye başlanacağını belirtti. (AA)(AFP)
ABD'de yapılan bir araştırmanın sonuçları, Amerikan halkının büyük bölümünün ABD Başkanı George W. Bush'un Irak Savaşını idare biçiminden memnun olmadığını gösterdi. Kamuoyu araştırması, ABD halkının yüzde 66'sının Bush'un Irak Savaşını idaresinden memnun olmadığını, yüzde 29'unun ise Irak Savaşının idaresine ilişkin olumlu görüş bildirdiğini ortaya koydu. Irak'taki mevcut duruma ilişkin olarak da, katılımcıların yüzde 32'si Irak'taki durumun iyiye gittiğini, yüzde 41'i bir değişiklik olmadığını ve yüzde 16'sı da daha kötüye gittiğini düşünüyor. ABD'nin Irak'a askeri müdahalesinin yanlış olduğunu savunanların oranı yüzde 49 iken, katılımcıların yüzde 33'ü bu müdahalenin doğru olduğuna inanıyor. Yaklaşan ABD başkanlık seçimleri sonrasında da yeni yönetimin gündemindeki en önemli konulardan biri Irak olacak. Bu çerçevede ABD halkının yüzde 42'si Cumhuriyetçi Partinin başkan adayı John McCain'in, yüzde 39'u da Demokrat Partinin başkan adayı Barack Obama'nın bu mesele ile daha iyi baş edeceğini düşünüyor. Bununla birlikte araştırmaya göre Irak konusunda Cumhuriyetçilerin başkan adaylarına, Demokratların kendi adaylarına güvendiğinden daha çok güven duyduğu görülüyor. (AA)
Irak'ın başkenti Bağdat'ta düzenlenen bombalı saldırıda iki Amerikan askeri öldürüldü. Amerikan ordusundan yapılan açıklamada, kentin doğusunda meydana gelen olayda, araçlarının geçtiği yerde bomba patlaması sonucu iki askerin öldüğü belirtildi. Bombanın patladığı El Cedide mahallesinin, uzun zamandır Şii lider Mukteda El-Sadr'a bağlı milis örgütü Mehdi Ordusu'nun kontrolünde olduğu ifade ediliyor. Bu son ölümlerle, ABD'nin Irak'ı işgal ettiği Mart 2003'ten beri bu ülkede ölen Amerikan askerlerinin sayısı 4 bin 154'e yükseldi. (AA)(AFP)
Ortadoğu
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, İsrail ve Suriye arasında yaşanan sorunun çözümüne yönelik barış sürecinde iki ülkenin de yapıcı bir tavır ortaya koyduklarını belirterek, ''Temenni ediyorum ki bundan sonraki süreçte de bu yapıcı tavır devam edecek olursa biz netice almakta umutluyuz'', dedi.
Suriye'de, ''İstikrar İçin diyalog'' sloganıyla Halk Sarayı'nda düzenlenen Şam Zirvesi'nin ardından Başbakan Erdoğan, Fransa Cumhurbaşkanı Nikolas Sarkozy ve Katar Emiri Şeyh Hamad bin Khalifa al Thani gazetecilerin sorularını yanıtladı. Başbakan Erdoğan, bir gazetecinin Suriye ile İsrail arasındaki barış görüşmelerine ilişkin sorusunu ''Biz, yeni, Sayın Olmert'ten sonra işbaşına gelecek olan başbakanın da bu sürece olumlu bakacağına inanıyoruz. Tabii bu süreç içerisinde özellikle değerli kardeşim Beşşar Esad yapıcı bir tavır ortaya koydu. Ve şu ana kadar İsrail tarafından da yapıcı bir tavır söz konusu. Temenni ediyorum ki bundan sonraki süreçte de bu yapıcı tavır devam edecek olursa biz netice almakta umutluyuz. Bize düşen böyle bir barış girişimini başarmaktı. Böyle bir barış girişimine aracı olabilmekti. Dolaylı da olsa böyle bir adımı atmanın faydasına inanıyoruz. Temennimiz odur ki netice alırız'', diye yanıtladı. Beşşar Esad, Türkiye'nin Ortadoğu Barışı Süreci ile yakından ilgilenerek inisiyatif alan birkaç ülkeden biri olduğunu söyleyerek, Türkiye'ye teşekkür etti. Esad, Şam'daki dörtlü zirvenin ardından düzenlenen ortak basın toplantısında Türkiye'nin barış süreci için önemine dikkati çekerek, Türkiye'nin Suriye ile İsrail arasında dolaylı görüşmeleri başlatabilme inisiyatifi alan tek ülke olduğunu belirtti. Zirvede Türkiye'nin Kafkasya İstikrar Platformu önerisinin de ele alındığını söyleyen Esad, bu öneriyi önemli bulduklarını kaydetti. AB Dönem Başkanı Fransa'nın Devlet Başkanı Nicolas Sarkozy, Avrupa'nın İsrail ile Suriye arasındaki dolaylı müzakerelere arabuluculuk eden Türkiye'ye minnettar olduğunu söyledi. Suriye Devlet Başkanı Beşşar Esad, Suriye ile İsrail arasındaki aracılı görüşmelerin İsrail'in başmüzakerecisi istifa ettiği için ertelendiğini belirtti. Esad, Fransa-Suriye-Türkiye-Katar zirvesinin başında yaptığı açıklamada, önceki gün iki ülke arasındaki aracılı görüşmelerin beşinci turunun yapılması gerektiğini, ancak İsrailli müzakerecinin istifası nedeniyle bu turun yapılamadığını söyledi. Beşşar Esad, ülkesinin bu görüşmelerin sona ermesini istemediğini de açıkça ifade etti, ancak gelecek turun ne zaman yapılacağını açıklamadı. Batılı diplomatlar da İsrail Başbakanı Ehud Olmert'in istifa edeceğini açıklaması ülkenin nasıl temsil edilebileceğine ilişkin yasal sorunlara yol açtığı için, İsrail'in Türkiye'ye heyet gönderemediğini belirtti. Suriye Devlet Başkanı Beşşar Esad, Suriye ile İsrail arasındaki barış süreci ve sınırların belirlenmesiyle ilgili Türk tarafına 6 maddelik bir öneri verdiklerini bildirdi. Esad, açıklamasında, ''Barış süreci ve
sınırların belirlenmesiyle ilgili Türk tarafına 6 maddelik bir öneri verdik. Buna İsrail'in cevabını bekliyoruz. Bunun cevabı, doğrudan müzakerelere geçilmesi ve doğrudan müzakerelerin geleceği için önemli'', dedi. Beşşar Esad, İsrail ile barış için Şam'ın bir öneride bulunduğunu söyledi, ancak Hizbullah ve Filistinli militanlarla bağlarını koparmayacağını da vurguladı.(AA)
Kafkasya ve Orta Asya
Başbakan Erdoğan, Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'ün, Erivan'da oynanacak Ermenistan-Türkiye futbol takımları arasında oynanacak milli maça gitmesini ''olumlu'' bulduğunu bildirdi. Azerbaycan'a bir süre önce yaptığı ziyarette Cumhurbaşkanı İlham Aliyev ile bu konuyu da görüştüğünü, bu noktada herhangi bir sıkıntı olduğunu zannetmediğini anlatan Erdoğan, ''Masadan kaçtıkça hiçbir şey elde edemezsiniz. siz masaya gelin, başkaları masadan kaçsın. Olayı böyle düşünüyorum'', dedi. Erdoğan, Cumhurbaşkanı Gül'ün Cumartesi günü Türkiye-Ermenistan arasındaki milli maçı izlemek için Ermenistan'a gidecek olmasıyla ilgili olarak yöneltilen soruya ''Ben de bu milli maça gidişi olumlu buluyorum, özellikle de burada bir milli maçın, siyasete alet edilmemesi noktasında bu davetin geri çevrilmesi böyle bir süreci başlatabilirdi. Dolayısıyla Cumhurbaşkanımızın bu kararı böyle bir sürecin başlamasını engellemiştir. Çünkü spor ayrı bir olay, siyaset ayrı bir olay. Tabii ki orada maç arası maç sonrası bu tür şeyler de belki aralarında görüşülecektir ama yani biz kendimize inanıyorsak, düşüncelerimize inanıyorsak yaptığımız siyasete inanıyorsak bizim bu tür buluşmalardan, bu tür masalardan kaçmamızın hiçbir anlamı yok diye düşünüyorum. Bütün mesele burada Dağlık Karabağ konusudur ki Dağlık Karabağ konusunda da zaten bizler Minsk sürecinin adil bir şekilde neticelenmesinden yanayız", yanıtını verdi. Öte yandan Azerbaycan Dışişleri Bakanı Elmar Memmedyarov, Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'ün Türkiye-Ermenistan milli futbol takımlarının karşılaşmasını izlemek amacıyla başkent Erivan'a gidecek olmasını, ''Konu, Türkiye'nin iç işi'' biçiminde değerlendirdi. Elmar Memmedyarov, gazetecilere yaptığı açıklamada, ''Azerbaycan'ın bu konuya herhangi bir şekilde müdahale etmesi söz konusu değildir'', diye konuştu. Azeri milletvekillerinin bir bölümü ise, Cumhurbaşkanı Gül'ün Erivan'a yolculuğunun yanlış olacağını savunarak, tepkilerini dile getirdi. ABD'nin Ankara Büyükelçisi Ross Wilson, Türkiye- Ermenistan diyaloğunu uzun süredir desteklediklerini belirterek, Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'ün Erivan'a yapacağı ziyareti ''ileri doğru olumlu bir adım'' olarak nitelendirdi. (AA)
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Gürcistan Başbakanı Lado Gurgenidze ile bir araya gelecek. Başbakanlık Basın Merkezi'nden yapılan açıklamada, Recep Tayyip Erdoğan ile Lado Gurgenidze'nin, bugün İstanbul'da görüşecekleri bildirildi. Öte yandan Erdoğan, bugün ABD Dışişleri Bakanlığı Siyasi İşler Müsteşarı William Burns'ü de kabul edecek. Başbakanlık Basın Merkezi'nden yapılan açıklamada, Recep Tayyip Erdoğan ile William Burns arasındaki görüşmenin, İstanbul'da yapılacağı bildirildi. (AA)
ABD Başkan Yardımcısı Dick Cheney, Azerbaycan ve Gürcistan'dan sonra Ukrayna'ya gitti. Başkent Kiev'e giden Cheney, Cumhurbaşkanı Viktor Yuşçenko ve Başbakan Yulia Timoşenko ile görüşecek. Amerikan Associated
Press ajansı, Cheney'nin NATO üyesi olmak isteyen Ukrayna'ya, "Rusya'nın eski SSCB ülkeleri üzerinde yeniden hakimiyet kurma girişimi çerçevesinde bu ülkeye baskı kurabileceği kaygılarının yoğunlaştığı bir dönemde" gittiğini belirtti. (AA)(AP)
Azerbaycan Merkez Seçim Komisyonu (MSK), 15 Ekim'de yapılacak cumhurbaşkanlığı seçimlerine katılacak şimdiki Cumhurbaşkanı İlham Aliyev ile muhalefet yanlısı Ümit Partisi Genel Başkanı İkbal Ağazede'nin adaylıklarını onayladı. MSK yetkilileri, ayrıca daha önce aday olduklarını açıklayan ''Medeniyet'' gazetesi çalışanlarından Teymur Guliyev ve Azerbaycan Eğitim Bakanlığı memurlarından Fikret Ehadov'un, adaylıklarını geri çektiklerini bildirdi. Guliyev'in, Kafkasya bölgesindeki gerginliğin arttığı gerekçesiyle adaylıktan çekildiği, Ehadov'un ise adaylığı için gereken 40 bin imzayı toplayamadığını ifade eden yetkililer, söz konusu kişilerin, adaylık başvurularının iptali için MSK'ya başvurduklarını, MSK'nın da bu başvuruları kabul ettiğini dile getirdi. Öte yandan, Avrupa Güvenlik ve İşbirliği Teşkilatı (AGİT) gözlem grubunun, Azerbaycan'daki seçim süreciyle ilgili ilk raporunun Eylül ayı sonlarında açıklaması bekleniyor. AGİT Bakü Bürosu'ndan yapılan açıklamada, seçim süreciyle ilgili ikinci raporun ekim ayı başlarında, seçimlerden sonraki gün de genel değerlendirme raporunun açıklanacağı kaydedildi. Seçimlerle ilgili sonuç raporunun ise, oy kullanma gününden 2 ay sonra açıklanması bekleniyor. Azerbaycan'daki seçim süreci ve oy kullanma işlemlerini, AGİT'ten 450 uzun süreli, 40 kısa süreli olmak üzere toplam 490 gözlemcinin izlemesi öngörülüyor. Cumhurbaşkanlığı seçimlerine, ülkenin önde gelen muhalefet liderleri Müsavat Partisi Genel Başkanı İsa Kamber ve Halk Cephesi (AHCP) Başkanı Ali Kerimli katılmazken, seçimlere yaklaşık 1 ay kaldığı halde ülke genelinde seçim atmosferi göze çarpmıyor. (AA)
Ermenistan Cumhurbaşkanı Serj Sarkisyan, halen Ermeni işgali altında tutulan Yukarı Karabağ'ın bağımsızlığı ile Kosova, Abhazya ve Güney Osetya'nın benzeri konumda bulunduklarını savunarak, ''Ermenistan, Yukarı Karabağ'ın bağımsızlığı tanınmadan Kosova, Abhazya, ve Güney Osetya'yı tanıyamaz'', dedi. Serj Sarkisyan, ülkesinin diplomatik misyon temsilcileriyle yaptığı yıllık toplantıdaki konuşmasında, Ermenistan'ın, Abhazya ve Güney Osetya'nın bağımsızlıklarını tanıması yönünde görüşler dile getirildiğini ifade ederek, işgal altında tutulan ve Azeri Türkleri'nin silah zoruyla çıkarıldığı Yukarı Karabağ'ın durumuyla ilgili olarak ''halkın kendi kaderini tayin hakkı sonucu'' biçimindeki görüşünü yineledi. (AA)
Kıbrıs
KKTC Cumhurbaşkanı Mehmet Ali Talat, Kıbrıs Rum yönetimi lideri Dimitris Hristofyas'ın ''1977'de büyük taviz verdik, ondan geriye gidilemez'' yönündeki sözlerini ''büyük talihsizlik'' olarak nitelendirdi ve ''Bir kere Kıbrıslı Türklere taviz verilmedi'', dedi. Hristofyas'a önceki günkü görüşmede gerekli yanıtı verdiğini ve Hristofyas'ın ''31 yıl öncesine gitmesine bir anlam veremediğini'' kaydeden Talat, Hristofyas'ın 1977 Doruk Anlaşması'nda ''çok acı bir taviz'' verildiğini söylediğini, bunun yanlış olduğunu vurguladı. ''1977 Doruk Anlaşması'nın tarafların bir federasyon aradığından bahsettiğini, dönüşümden
bahsetmediğini'' ifade eden Talat, ''Kıbrıs Cumhuriyeti zaten üniter bir devlet değildi. Kıbrıs Cumhuriyeti fonksiyonel federatif bir cumhuriyetti. Dolayısıyla bu bakımdan da yanlış. Bunun da ötesinde, 'Kıbrıslı Türklere acı bir taviz verdik' demek, bundan vazgeçmeyi tercih etmek demektir. Verdiğiniz 'acı tavizden' kurtulmanın yolunu ararsınız her zaman... Bunu 'acı taviz' olarak nitelemesi büyük bir talihsizliktir'', diye konuştu. (AA)
Diğer Haberler
Pakistan'da askerler ile radikal dinci militanlar arasındaki çatışmada 20 militanın öldüğü belirtildi. Pakistan ordusundan yapılan açıklamada, çatışmanın Peşaver'in güneyinde Darra Adem Hil bölgesinde gece yarısı çıktığı kaydedildi. Militanların ayrıca, ülkenin kuzeybatısındaki Tor Ghundai kenti yakınlarında bulunan bir askeri kontrol noktasına ve Khar'da güvenlik güçlerinin kampına füze fırlattıkları bildirildi. (AA)(AP)
Dünya Basını
Financial Times'ın manşetinde Rusya'nın ekonomik durumuyla ilgili bir habere yer veriliyor. "Rus Merkez Bankası dün rubleyi desteklemek için müdahale etmek zorunda kaldı. Uzmanlar, Gürcistan krizi nedeniyle ülkeden 21 milyar dolar yabancı yatırımın çekilmiş olabileceğini düşünüyor." Gazetenin dünya haberleri sayfalarında da Avrupa'nın doğal gaz konusunda Rusya'ya olan bağımlılığı irdeleniyor. Analiz yazısına göre, bağımlılık düzeyinde 20 yıldan önce bir farklılık olması düşük bir ihtimal.
Times, Amerikan Başkan Yardımcısı Dick Cheney'nin Gürcistan ziyaretiyle ilgili olarak şu başlığı atıyor: "Cheney, Moskova'ya 'Gürcistan NATO ittifakımıza girecek', dedi". Guardian gazetesi başyazısında, NATO genişlemesinde kırmızı çizgilerin geçildiğini, gerek Ukrayna ve Gürcistan'a NATO vaatleri verilmesinin gerekse Polonya ve Çek Cumhuriyeti'nde füze savunma sistemleri kurulmasının gereksiz ve kışkırtıcı adımlar olduğunu yazıyor. Gazeteye göre, krizin çözümü için izlenmesi gereken yol şöyle: "Her iki taraf için de aklın yolu, Gürcistan'ı askerden arındırılmış bir bölge haline getirmek, Gürcü birliklerinin sınırlı şekilde mevzilerine geri dönmeleri karşılığında Rusların geri çekilmelerini sağlamak, büyük bir Avrupalı gözlemci ekibi bulundurmak ve Abhazya ile Güney Osetya'daki Rus askerlerinin sayısını azaltmaktan geçiyor."
Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'ün yarın Türkiye-Ermenistan Dünya Kupası Grup Elemesi maçını izlemek üzere Erivan'a gidecek olması, Guardian gazetesinin iç sayfalarında geniş yer buluyor. İstanbul mahreçli haberde,
"futbol diplomasisi" olarak adlandırılan bu süreçte çıkabilecek olası pürüzlere de dikkat çekiliyor. "Ermeni yetkililerin bir iyi niyet jesti yaparak maçı izlemek için gelenleri normal vize kontrollerinden muaf tutmasının ardından, Erivan'a yaklaşık 5000 Türk taraftarın gitmesi bekleniyor. Büyük bir taraftar ordusunun varlığı, Gül'ün ziyaretini protesto edeceklerini söyleyen Ermeni milliyetçilerle aralarında çatışmalar çıkması endişelerine neden oluyor."
Guardian yazarlarından Jonathan Steele, bugünkü yazısını Irak Başbakanı Nuri El Maliki'ye ayırmış. Steele, "Maliki maskesini düşürdü", diyor. "Önce ABD askerlerinin 2011 yılına dek Irak'tan çekilmelerini talep etti. Ardından, Maliki hükümetinin Sünni Uyanış Hareketi'nin altını oymaya çalıştığına dair işaretler görüldü. Ki bu örgüt, Irak'ta El Kaide'ye karşı mücadelelerinde Amerikalıların yanında yer almıştı. Şimdi de stratejik Diyala eyaletindeki tartışmalı bölgelerden Kürt peşmergeleri sürmek için harekete geçiyorlar.
Maliki neden bunları yapıyor? Bir Arap gazetesinin deyimiyle 'Kukla artık iplerinden kurtuldu' mu, yoksa 'maskeyi düşürmek' tabirini mi kullanmak daha doğru olur? Niyeti ne olursa olsun, Maliki'nin adımları Irak siyasetini silkeledi.
Irak Başbakanı; Bush ve McCain'i ters köşeye düşürdü, Obama'ya yardımcı oldu. Önce Maliki'nin mi Bush'un mu yan çizeceğini ise zaman gösterecek."
Financial Times gazetesinde yer alan bir haberde Fransa Cumhurbaşkanı Nicolas Sarkozy'nin İran'a yaptığı uyarı aktarılıyor. "Nicolas Sarkozy, dün, İran'ın askeri bir nükleer programa sahip olmaya çalışmakla çok büyük bir risk aldığını, günün birinde İsrail'in kendisine saldırmaya karar verebileceğini söyleyerek Tahran'ı uyardı. Bir Batılı liderden Tahran'a yapılan bu en açık seçik uyarıda, Sarkozy şöyle dedi: 'İsrail'de hükümet kim olursa olsun, bir sabah İsrail'in saldırıya geçmiş olduğunu görebiliriz. Soru bunun meşru olup olmayacağı değil, zekice olup olmayacağıdır. Bu bir felaket olur. Böylesi bir felaketi önlemeliyiz."
