PERİODONTAL HASTALIKLAR İLE KARDİYOVASKÜLER
HASTALIKLAR ARASINDAKİ İLİŞKİ
Prof. Dr. Murat AKKAYA
Ankara Üniversitesi Diş Hekimliği Fakültesi
İlk kez 1900 yılında
Dr. William HUNTER ağız infeksiyonlarının birçok sistemik hastalıktan sorumlu
olduğunu iddia etmiştir.
Mattila ve ark. tarafından 1989 yılında yayınlan ve ateroskleroz ile orofasiyal infeksiyonlar
arasındaki ilişkiyi gösteren ilk çalışma
periodontal hastalıkları miyocard infarktüsü için bağımsız bir risk faktörü olarak
tanımlamıştır.
Dişeti hastalıkları mikroorganizmalardan kaynaklanan iltihaplardır. Dişeti hastalıklarını oluşturan mikroorganizmaların hastalık yapma
güçleri yüksek olduğundan, bulundukları ağız
bölgesinden kan dolaşımına girdiklerinde
özellikle kalp ve damar sistemine yerleşip
buralarda da sorunlara neden olmaktadırlar.
Dental problemlerin toksik şok sendromu ve beyin apsesine neden
olduğu vakalar rapor edilmiştir.
(Eley ve Manson, 2004)
Solunum Yolu Hastalıkları
Hayes ve ark., 1998
Diabetes Mellitus
Kıran ve ark., 2005
Kardiyovasküler Hastalıklar
Mattila ve ark., 1989 Beck ve ark., 1996
Serebrovasküler Hastalıklar
Wu ve ark., 2000
Osteopöröz
Wactawski-Wende, 2001
Erken Doğum DDA ve
Offenbacher ve ark., 1996 Kürklü, 2002
Periodontal Hastalıklar
Baş ve Boyun Kanseri
Tezal ve ark., 2005
KARDİYOVASKÜLER HASTALIKLAR
Aterosklerozis
Koroner kalp hastalığı Anjina
Myokard infarktüsü
PERİODONTAL HASTALIKLAR İLE
KARDİYOVASKÜLER HASTALIKLAR ARASINDA NE TÜR BİR İLİŞKİ OLDUĞU İDDİA
EDİLMEKTEDİR
Derin periodontal cep ve eksik diş sayısının KVH’lar için önemli bir risk faktörü olduğu
iddia edilmektedir.
(Latronico M ve ark., 2007)
Ağız hijyen düzeyi kalp hastalıklarıyla ilişkili bulunmuştur. Kötü ağız hijyenli kişiler, iyi
hijyeni olanların iki katı kardiyovasküler hastalık riski altındadırlar.
(
Syrjanen J.ve ark. 1989)Periodontitisli hastalarda kardiyovasküler hastalık riski periodontitis olmayanlara göre
%25 artmaktadır. Daha genç yaştaki erkeklerde ise risk %70’e kadar çıkmaktadır.
(DeStefano ve ark. 1993)
Koroner kalp hastalığı olanların CD, PlI, BOP değerleri sağlıklılara göre daha kötüdür.
(Machuca G ve ark., 2012)
Sigara, dislipidemi, hipertansyon ve diabet gibi risk faktörleri bir çok hastada
koroner aterosklerozisin varlığını açıklayamamaktadır.
(Grau ve ark., 1995)
İnflamasyonun ateroskleroz patogenezinde önemli bir rol oynadığına inanılmakta ve ateroskleroz ile diğer inflamatuar hastalıklar
arasındaki muhtemel ilişkiye dikkat çekilmektedir.
(Belstrøm D ve ark., 2012)
Periodontal hastalıklar, kronik kalp hastalığının geleneksel risk faktörlerinden bağımsız bir risk
faktörü yada markırıdır.
(Humpherey LL ve ark., 2008)
Kronik kalp hastalıklarının prevalans ve insidansı periodontal hastalıklarla birlikte artar ve bu nedenle de risk faktörü olarak tanımlanabilirler.
(Bahekar AA ve ark., 2007)
Periodontal hastalık ile sistemik hastalıklar arasındaki ilişki epidemiyolojik çalışmalar
ile belgelenmiştir.
Son dönemlerdeki çalışmalar ise nedensel ilişkilerin biyolojik mekanizmasının
incelenmesi üzerine yoğunlaşmıştır.
(Chun YH ve ark. 200)
Periodontal Hastalıklar ile Kardiyovasküler Hastalıklar
Arasındaki Muhtemel Nedensel
İlişki Mekanizması
Periodontal İnfeksiyonun Kan Vizkozitesi Üzerine Etkisi
Kan vizkozitesi
İskemik Kalp hastalığı
Fibrinojen
Beyaz kan hücresi sayımı Von Willebrand faktörü
Kan Vizkozitesi
BAKTERİYEMİ
Periodontal hastalık sonucu ülsere olmuş cep epiteli mikroorganizmalar ve ürünleri için sistemik dolaşıma bir giriş kapısı oluşturarak bunların diğer organlara yayılma imkanını verir.
Dental işlemlerde bakteriyemi riski
İşlem bakteriyemi % İşlem bakteriyemi %
Tek diş çekimi 51 Tek diş çekimi 51
Çok diş çekimi 68-100 Çok diş çekimi 68-100
Subgingival kazıma 51-83 Subgingival kazıma 51-83
Gingivektomi 83 Gingivektomi 83
Tam kalınlık flap 33-83 Tam kalınlık flap 33-83
Kanal tedavisi 0 -31 Kanal tedavisi 0 -31
İp kullanımı 20-58
İp kullanımı 20-58
Çiğneme 17-50
Çiğneme 17-50
Diş fırçalama 7 -50
Diş fırçalama 7 -50
Vasküler Endotelyal Aktivasyon
Bakteriler dolaşıma girdikten sonra konak immün hücreleri tarafından hızla temizlenirler.
Uzak organlarda yaşayabilmek ve etki edebilmek için geliştirdikleri stratejilerden bir tanesi de bu
mikroorganizmaların vasküler endotelyal hücreleri istila etme yeteneğidir.
(Desphande ve ark., 1998; Dorn ve ark., 1999)
Monositler ve Doku Makrofajları ile Etkileşim
P.gingivalis ile enfekte insan aortik endotelyal hücrelerinde monosit adezyonunda artış
gözlenmiştir. P.gingivalis zincirleri ile monositlerin enfeksiyonu proenflamatuar sitokinler, TNF-α ve IL-6 nın migrasyonu ve ekspresyonunu arttırır.
Ayrıca LDL tutulumu artar ve köpük hücre formasyonu ilerler.
(Pollreisz veark., 2010)
Pro-trombotik ve Pro-koagülan Etkiler
• Periodontitisli hastalarda artmış platelet aktivasyonunu kanıtlayan çalışmalar vardır.
• Bu aktivasyon periodontal organizmaların
plateletler üzerine direk etkilerine veya vasküler endotelyal veya düz kas hücrelerinin üzerine
indirek pro-trombik etkisine dayandırılabilir
• Pro-trombik/Pro-koagülan evre antimikrobiyal
defansa hizmet eder.
Oral Bakteriler ve Ateromatik Plak Bozulması
Bakteri veya bakteri ürünleri, stabil olmayan bir plağın fibröz kılıfının yırtılmasıyla yada lokal trombozisi tetikleyen apoptoz ile plak
erozyonu sonucunda aterosklerozda kritik rol oynayabilir.
(Virmani ve ark., 2006; libby, 2009)
Aterosklerozla İlişkili Kalıtsal İmmün Sinyallerin Periodontal Bakterilerle Aktivasyonu
Tool-like reseptörlerin ve onların sinyal yolaklarının aktivasyonu ve mikrobiyal
infeksiyona karşı spesifik cevaba yol açar. Tool- like reseptörlerin ekspresyonu, aterosklerotik lezyonlarda makrofajlar ve endotelyal hücrelere
indüklenir.
(Xu ve ark., 2001; Edfeldt ve ark., 2002)
Periodontal Patojenlerle Oksidatif Stres İndüksiyonu
Periodontitisin aterogenezde etkisinin olabileceği diğer bir yol da oksidatif stres
indüksiyonudur. Reaktif oksijen türleri aracılığı ile LDL oksidasyonu, makrofajlar tarafından kolesterol alımı ve köpük hücre formasyonu için
ön şarttır.
(Stoll ve Bedszus, 2006)
Periodontal Tedavinin
Kardiyovasküler Hastalıklar Üzerine
Etkisi
Periodontal hastalıklar, koroner kalp
hastalıklarıyla ilişkili markırları yükseltirler.
Periodontal tedavinin uygulandığı gurupta CRP seviyesi > 3mg/L olan denek sayısı %38
düşmüştür.
(Bokhari SA ve ark., 2012)
Periodontitisin tedavisi ve önlenmesi ile
aterosklerozun önlenmesine katkı sağlanabilir.
(Tonetti MS., 2009)
Periodontal tedaviyle sitemik
inflamasyon markırlarında düzelme ve endotelial disfonksyonun önlenmesi
sağlanabilir.
(Behle JH ve ark., 2006)
• Intima media kalınlığında tedavi sonrasında 12. ayda anlamlı bir azalma görülmüştür
(Piconi ve ark., 2009).
• Tonitelli ve ark., (2009) ise periodontal
tedavinin flow mediated dilatattion üzerine
pozitif etkisini rapor etmişlerdir.
Gözlem çalışmaları periodontal hastalık ve kardiyovasküler hastalıklar arasındaki ilşikiyi
desteklemektedir. Her ne kadar kısa dönem çalışmalar periodontal tedavi girişimlerinin
sistemik inflamasyon ve endotelyal
disfonksiyonda azalma rapor etseler de, KVH’ ğı önlediklerine yada sonuçlarını etkilediklerine
dair delil yoktur.
(Lockhart ve ark., 2012)
Ortak Risk Faktörleri
Genetik Yatkınlık
•Yaş
•Sigara
•Diyabet
•Sosyoekonomik düzey
•Stres
•Obezite
•Yanlış beslenme
•Fiziksel aktivite eksikliği
•Diş tedavisinden yararlanmamak
•Sağlık bilincinin olmaması
•Diğer faktörler
Aterosklerozis/Trombozis Kardiyovasküler Hastalık
Periodontal Hastalık
Periodontitisin kardiyovasküler hastalıklar ve aterosklerozis için risk faktörünü arttırdığına
dair deliller sınırlıdır.
(Niedzielska I ve ark., 2008)