Âli KARSAN Tütüncüler
BİRLİĞİ 42 İNCİ RESİM SERGİSİ
GÜZEL SANATLAR
Güzel Sanatlar Birliğinin her sene an'ane haline gelen yıllık sergilerinin 42 incisini de, bu sene yine Beyoğlu Amerikan Haberler merkezi üst kat sa-lonlarında açıldı.
Açılış törenini sayın Belediye Baş-kanı Kemal Aygün yapacaktı. Fakat Be-lediyedeki toplantıdan geç çıkmaları, sergi kordelâsının kesilmeden açılması-na sebep olmuştu.
Güzel Sanatlar Birliğinin resim ser-gilerini şehir galerisinde açmaması bazı tenkitlere yol açıyordu. Halbuki şehir galerisi, gerek tavanının basıklığı ve ge-rekse odalarının küçüklüğü itibariyle ve bilhassa ziya bakımından hiç bir suretle
resim teşhirine müsait değildir. O gün sergiye şeref veren Belediye Başkanına bu husus bildirildiğinde, kendileri bazı ressamlarla beraber olduklarını ve münasip bir zamanda İstanbul şeh-ri ile mütenasip bir galeşeh-ri vücu-de getirileceğini vâvücu-dettiler. Ve yine o gün memleket sanatkârlarını sevindire-cek bir husus da mevzuubahs oldu.' Plâs-tik sanatlara kendilerini vakfetmiş kim-selerin oturacakları yer, lâlettayin bir şahsın oturacağı yer ile bir olmadığını, bir sanatkârın daha iyi randıman vere-bilmesi için, muhakkak bir atelyesi ol-ması icap ettiğini ve Avrupa şehirlerinin bir çoklarında olduğu gibi, belediye malı
ve kira ile oturulan sanatkârlar bina-m larmdan [bunlara Kotman (les ruches) namı veriliyor] güzel İstanbulumuzda yaptırılması istenildi. Sayın Kemal Ay-gün bunun buAy-gün için mümkün olamı-yacağını, fakat eğer sanatkârlar bu ihti-yacı duyuyorlarsa kendi aralarında bir kooperatif kurmalarını ve kooperatifi be-lediye başkanı olarak azamî destekliye-cekleriııi vâdettiler. Bu öyle bir vaat ki hem sanatkârları ve hem de İstanbul hemşehrilerini cidden sevindirecek bir mahiyettedir. Çünkü medenî diğer Av-rupa şehirleri gibi İstanbulumuz'da gü-zel bir sanatkârlar mahallesine sahip olacaktır.
Bu seneki sergi, diğerlerine nazaran daha olgun ve muvaffak olmuş bir ser-gidir. Ve san'at sever halkımızın çoğun-luğunu tatmin edecek mahiyettedir. Di-ğerlerinden farkı, ilk nazarda göze çar-pan resmin kompozisyon, portre, peyzaj, enteryör ve natürmort gibi bütün branşlarını sinesinde toplamış olmasın-dadır. Ve bir de bu sene yer darlığın-dan ve sanakârların fazlalığındarlığın-dan, teşhir edilen eser adedinin tahdit edilmiş ol-masıdır. Her cemiyette olması normal karşılanan bazı fikir ayrılıkları ve ay-rılmalarda Güzel Sanatlar Birliğinin bünyesinde vuku bulmuştu. Bu seneki
Portre Bedia GÜLERYÜZ
sergide bazı eski ve kudretli elemanların tekrar birliklerine avdet ederek sergiyi cazip ve daha kuvvetli bir şekle sokmuş olmaları idi.
Güzel Sanatlar Birliği sergilerinde teşhir edilen eserlere — kanaatimizce — yanlış olarak klâsik damgası vurulmak-tadır. Halbuki bu sergide tam mânâsı ile klâsik eser mevcut değildir. Sanatkâr-ların çoğunun empresiyon üzerine, ta-biata sadık kalarak kendi mizaçlarına göre çalışması da ve hattâ bu husus çok ileri götürülerek natür gaye olarak ça-lışılmış eserler vardır. Ve maatteessüf bu sergide bazı bonbon kutu kapakla-rında görülen resimler de var. Bununla
Kızkulesi Hikmet ONAT
b e r a b e r y i n e a y n i s a l o n d a s a n a t kaygu-su ile h a r e k e t e d e n [ f a k a t b u g ü n y a n l ı ş o l a r a k m o d e r n d e d i ğ i m i z ki. k e l i m e çok y a n l ı ş t ı r . Ç ü n k ü b u g ü n m o d e r n dedik-l e r i m i z e b i r n e s i dedik-l s o n r a g e dedik-l e c e k o dedik-l a n dedik-l a r n e n a m v e r e c e k l e r ] ve k e n d i a n l a m l a r ı n a g ö r e ç a l ı ş a n bazı a r k a d a ş l a r da v a r . Y u k a r ı d a m o d e r n k e l i m e s i n i n yanlışlığın-d a n b a h s e t m i ş t i k . M o yanlışlığın-d e r n k e l i m e s i n i n y e r i n e ; g ü n ü n zevki, g ü n ü n d ü ş ü n c e s i n i k u l l a n m a k d a h a m u v a f ı k olacak. Z a t e n o l g u n k i m s e l e r b u g ü n ( E s p r i t d u j o u r ) c ü m l e s i n i k u l l a n ı y o r l a r ki b u da y u k a r ı -da k u l l a n d ı ğ ı m ı z ı n a y n e n t e r c ü m e s i d i r . G e ç e n l e r d e t a n ı n m ı ş e c n e b i b i r pro-f e s ö r ü n v e r d i ğ i k o n pro-f e r a n s t a d e d i ğ i gibi, s a n a t d ü n y a s ı n d a k i b i n a l a r a s r ı m ı z d a b u l d o z e r l e r l e a l a ş a ğ ı e d i l d i . F a k a t yer-l e r i n e e yer-l â n k o n m u ş y e n i b i r e s e r yok. F a k a t ( b e l k i y a r ı n b e l k i y a r ı n d a n da y a k ı n ) b i r z a m a n d a b u b o ş l u ğ u d o l d u r a -cak e s e r l e r m e y d a n a ç ı k a b i l i r . Bekliye-lim. Â l i K A R S A N Y a z m a i ş l e y e n k a d ı n Güzin D U R A N