• Sonuç bulunamadı

İş Yazıları Dergisi

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "İş Yazıları Dergisi"

Copied!
265
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

Sayı: 14 / Ağustos 2019 ANKARA

İş Yazıları Dergisi

Bu Sayıda

ERGONOMİNİN ÇALIŞMA YAŞAMINDAKİ ÖNEMİ Prof. Dr. Serpil AYTAÇ Dr. Öğr. Üyesi Özlem KAYA

TÜRK SENDİKACILIK TARİHİNDE

“KOMÜNİZMİ TEL’İN” VE “KIBRIS TÜRK’TÜR TÜRK KALACAKTIR” MİTİNGLERİ Prof. Dr. Adnan MAHİROĞULLARI

SÖYLEŞİ Prof. Dr. Immanuel NESS

KOCAELİ ÜNİVERSİTESİ’NDE DÜZENLENEN

“TÜRK ÇALIŞMA HUKUKUNDA YÜRÜTME ORGANININ GREV ERTELEMESİ KARARLARI”

BAŞLIKLI SEMPOZYUMUN SUNUM ÖZETLERİ

TAEM TARAFINDAN ANKARA’DA DÜZENLENEN

“ENGELLİLERİN İSTİHDAMI VE SOSYAL KORUMA”

BAŞLIKLI ULUSLARARASI SOSYAL POLİTİKALAR KONGRESİ’NDE YAPILAN SUNUMLARDAN SEÇKİLER

TÜRK-İŞ’İN 3. GENEL KURULUNA SUNULAN ÇALIŞMA RAPORU (19-21 HAZİRAN 1957)

YÜKSEK HAKEM KURULU İLE İLGİLİ 1985 TARİHLİ YAZI

KARATAHTA

l Ağustos 2019 l Sayı:14 l ISSN: 2149-2417

(2)

Yazı Kurulu

Dr. Naci ÖNSAL, Dr. Öğr. Üyesi Melek İPEK, Özge YAŞAR

, Türk Metal Sendikası’nın dört ayda bir yayımlanan ulusal hakemli dergisidir.

Dergide yer alan yazıların her türlü sorumluluğu yazarına aittir.

Yayımlanan yazılardan, kaynak gösterilerek alıntı yapılabilir. Dergimiz, abonelere ücretsiz ulaştırılır.

(*) Alfabetik soyadı sırası ile...

Ulusal Danışma Kurulu(*)

Prof. Dr. Nizamettin AKTAY / Antalya Bilim Üniversitesi - Antalya Prof. Dr. Ercan AKYİĞİT / MEF Üniversitesi - İstanbul Prof. Dr. Yusuf ALPER / Bursa Uludağ Üniversitesi - Bursa

Prof. Dr. Faruk ANDAÇ / Çağ Üniversitesi - Mersin

Prof. Dr. Kadir ARICI / Ankara Hacı Bayram Veli Üniversitesi - Ankara Prof. Dr. Ufuk AYDIN / Anadolu Üniversitesi - Eskişehir Prof. Dr. Abdurrahman AYHAN / Muğla Sıtkı Koçman Üniversitesi - Muğla

Prof. Dr. Nurşen CANİKLİOĞLU / Marmara Üniversitesi - İstanbul Prof. Dr. Talat CANBOLAT / Marmara Üniversitesi - İstanbul

Prof. Dr. Fevzi DEMİR / Yaşar Üniversitesi - İzmir Prof. Dr. Münir EKONOMİ / İstanbul Teknik Üniversitesi - İstanbul

Prof. Dr. Seyhan ERDOĞDU / Ankara Üniversitesi - Ankara Prof. Dr. Zeki ERDUT / Dokuz Eylül Üniversitesi - İzmir Prof. Dr. Nüvit GEREK / Anadolu Üniversitesi - Eskişehir

Prof. Dr. Mesut GÜLMEZ / Türkiye ve Orta Doğu Amme İdaresi Enstitüsü - Ankara Prof. Dr. Timur Han GÜR / Hacettepe Üniversitesi - Ankara

Prof. Dr. Alpay HEKİMLER / Tekirdağ Namık Kemal Üniversitesi - Tekirdağ Prof. Dr. Oğuz KARADENİZ / Pamukkale Üniversitesi - Denizli

Prof. Dr. Yalçın KARATEPE / Ankara Üniversitesi - Ankara Prof. Dr. Aşkın KESER / Bursa Uludağ Üniversitesi - Bursa Prof. Dr. Cem KILIÇ / TOBB Ekonomi ve Teknoloji Üniversitesi - Ankara Prof. Dr. Aziz KONUKMAN / Ankara Hacı Bayram Veli Üniversitesi - Ankara

Prof. Dr. Metin KUTAL / İstanbul Gedik Üniversitesi - İstanbul Prof. Dr. Ahmet MAKAL / Ankara Üniversitesi - Ankara Prof. Dr. Hamdi MOLLAMAHMUTOĞLU / Çankaya Üniversitesi - Ankara

Prof. Dr. Sedat MURAT / İstanbul Üniversitesi - İstanbul Prof. Dr. Ahmet SELAMOĞLU / İstanbul Ayvansaray Üniversitesi - İstanbul

Prof. Dr. M. Polat SOYER / Yakın Doğu Üniversitesi - KKTC Prof. Dr. Fevzi ŞAHLANAN / Okan Üniversitesi - İstanbul Prof. Dr. Pınar TINAZ / İstanbul Arel Üniversitesi - İstanbul Prof. Dr. Türker TOPALHAN / Ankara Hacı Bayram Veli Üniversitesi - Ankara

Prof. Dr. Feryal TURAN / Ankara Üniversitesi - Ankara Prof. Dr. Kübra Doğan YENİSEY / İstanbul Bilgi Üniversitesi - İstanbul

Doç. Dr. Recep KAPAR / Muğla Sıtkı Koçman Üniversitesi - Muğla Yayın Sahibi

Türk Metal Sendikası Adına Pevrul KAVLAK

Sorumlu Yazı İşleri Müdürü Av. Taliphan KIYMAZ Genel Yayın Yönetmeni ve Editör

Dr. Naci ÖNSAL

İletişim Adresi Türk Metal Sendikası Araştırma ve Eğitim Merkezi Beştepe Mahallesi 4.Sokak No:3 Söğütözü

Yenimahalle / ANKARA Telefon: 0 (312) 292 64 00

Faks: 0 (312) 284 40 18 e-posta: dergikaratahta@turkmetal.org.tr

www.dergikaratahta.com

Tasarım ve Baskı BÜYÜK ANADOLU MEDYA GRUP İstanbul Cad. Elif Sok. No: 7/17-18

İskitler-Altındağ/ANKARA Telefon: 0 (312) 384 30 70 (Pbx)

Faks: 0 (312) 384 30 67 ISSN: 2149-2417

Sayı: 14 / Ağustos 2019

(3)

SUNUŞ

Merhaba,

KARATAHTA İş Yazıları Dergisi 14. sayısına ulaştı. Sizlerle bir kere daha birlikte olmaktan mutluyuz.

Bu sayımıza Prof. Dr. Serpil Aytaç ile Dr. Öğr. Üyesi Özlem Kaya’nın or- tak çalışması olan “Ergonominin Çalışma Yaşamındaki Önemi” başlıklı makalesi ile başlıyoruz. Umarız bu makale ile ergonominin önemi konu- sunda okuyucularımıza bir kez daha hatırlatmada bulunmuş oluruz

İkinci makale, Prof. Dr. Adnan Mahiroğulları’na ait. “Türk Sendikacılık Tarihinde 'Komünizmi Tel’in' ve 'Kıbrıs Türk’tür Türk Kalacaktır' Mitingle- ri” başlıklı. Özgün bir çalışma, özellikle genç okurlar için tarihten önemli bir sayfayı açıyor.

Bu sayımızın söyleşisi ünlü Profesör Immanuel Ness ile. Söyleşiyi;

FSECON ile TAEM’in ortaklaşa düzenledikleri “Sosyal Bilimler Nereye”

başlıklı Fiscaoeconomia Uluslararası Sosyal Bilimler Kongresi sırasında Dr. Güven Savul gerçekleştirdi. Ness’i kitaplarından tanıyanlar bu söyle- şiyi yadırgamayacaklardır.

3 Mayıs 2019 tarihinde Kocaeli Üniversitesi Çalışma Ekonomisi ve En- düstri İlişkileri Bölümü, üç değerli hocayı davet ederek “Türk Çalışma Hu- kukunda Yürütme Organının Grev Ertelemesi Kararları” başlıklı bir sem- pozyum gerçekleştirdi. Bu sempozyumda sunum yapan Prof. Dr. Metin Kutal, Prof. Dr. Toker Dereli ve Prof. Dr. Sayım Yorgun’un sunum özetleri ile devam ediyoruz sayımıza.

TAEM tarafından 18-20 Haziran 2019 tarihlerinde Ankara’da düzenle- nen “Engellilerin İstihdamı ve Sosyal Koruma” başlıklı Uluslararası Sos- yal Politikalar Kongresi’nde yapılan sunumlardan seçkileri dergimizin bu sayısında sizlerle paylaşıyoruz.

Son bölümde bu kez iki belge var. Birincisi, TÜRK-İŞ ’in üçüncü Genel Kurul Çalışma Raporu. İkincisi; ölümünün 15. yılında rahmetle andığımız Türkiye Denizciler Sendikası Başkanı, TÜRK-İŞ Genel Sekreteri, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Emin Kul’un Yüksek Hakem Kurulu ile ilgili 1985 tarihli yazısı.

Gelecek sayıda yeniden buluşmak dileğiyle…

(4)
(5)

ERGONOMİNİN ÇALIŞMA YAŞAMINDAKİ ÖNEMİ

Prof. Dr. Serpil AYTAÇ / Dr. Öğr. Üyesi Özlem KAYA ... 1 TÜRK SENDİKACILIK TARİHİNDE “KOMÜNİZMİ TEL’İN” VE “KIBRIS TÜRK’TÜR TÜRK KALACAKTIR” MİTİNGLERİ

Prof. Dr. Adnan MAHİROĞULLARI ...15 SÖYLEŞİ / Prof. Dr. Immanuel NESS ... 35 KOCAELİ ÜNİVERSİTESİ’NDE 03 MAYIS 2019 TARİHİNDE

DÜZENLENEN “TÜRK ÇALIŞMA HUKUKUNDA YÜRÜTME ORGANININ GREV ERTELEMESİ KARARLARI” BAŞLIKLI

SEMPOZYUMUN SUNUM ÖZETLERİ ...41 YASAL GREVLERİN YÜRÜTME ORGANINCA ERTELENMESİ

"HUKUKSAL ÇERÇEVE VE UYGULAMADAN KAYNAKLANAN SORUNLAR”

Prof. Dr. Metin KUTAL ...43 GREV-LOKAVT ERTELEMELERİ: ABD VE TÜRKİYE UYGULAMASI Prof. Dr. Toker DERELİ ... 47 1980 ÖNCESİ DÖNEMDE GEÇİCİ SÜREYLE GREVİN DURDURULMASI VE YAŞANAN SORUNLAR

Prof. Dr. Sayım YORGUN...55 TAEM TARAFINDAN 18-20 HAZİRAN 2019 TARİHLERİNDE

ANKARA’DA DÜZENLENEN “ENGELLİLERİN İSTİHDAMI VE SOSYAL KORUMA” BAŞLIKLI ULUSLARARASI SOSYAL POLİTİKALAR

KONGRESİ’NDE YAPILAN SUNUMLARDAN SEÇKİLER...63 ENGELLİ BİREYLERİN İSTİHDAMI: BM’NİN İNSANA YAKIŞIR İŞ

UYGULAMALARI HAKKINDA BİR İNCELEME

Zahide PEKER ...65 ENGELLİ İSTİHDAMINDA DESTEKLİ İSTİHDAM NE VADEDİYOR?

İŞE KATIL HAYATA ATIL PROJESİ ÖRNEĞİ

Lütfiye KARAASLAN ...77

İÇİNDEKİLER

(6)

ENGELLİ İSTİHDAMININ ENGELLİ BİREYLER ÜZERİNDEKİ PSİKO-SOSYAL ETKİSİ

Arş. Gör. Ezgi YAMAN / Hacı Turan ÜNSAL / Birkan DOĞAN / Bilgesu AYDOĞAN / Ayşe Büşra GÜNGÖR / Hasan HASIRCI /

Hülya AKTI ...109 ENGELLİLERİN ÇALIŞMA HAYATINDAKİ VE İŞYERİNDEKİ

SORUNLARI

Dr. Öğr. Üyesi Banu ÖZBUCAK ALBAR...125 ENGELLİLİK DEĞERLENDİRMESİ VE MESLEKİ REHABİLİTASYON UYGULAMALARI: ÇEŞİTLİ ÜLKELER İLE TÜRKİYE

KARŞILAŞTIRMASI

Doç. Dr. Özgür TOPKAYA / Dr. Öğr. Üyesi Gonca GEZER AYDIN ... 135 TÜRKİYE'DE ENGELLİ İSTİHDAM YÖNTEMİ OLARAK KOTA

YÖNTEMİNİN SORUNLARI

Prof. Dr. Deniz KAĞNICIOĞLU / Doç. Dr. Yener ŞİŞMAN /

Arş. Gör. Dr. Taylan AKGÜL / Arş. Gör. Nil BELGİN ...155 ZEKAT VE SADAKANIN ZANZİBAR'DAKİ SOSYAL KORUMA

SİSTEMİNİ FİNANSE ETMEDEKİ ROLÜ

Salum Rashid MOHAMED ... 171

TÜRK-İŞ'İN 3. GENEL KURULUNA SUNULAN ÇALIŞMA RAPORU

(19-21 HAZİRAN 1957) ...195 YÜKSEK HAKEM KURULU İLE İLGİLİ 1985 TARİHLİ YAZI ... 231

(7)

The Importance of Ergonomics in Work Life ...1

“Cursing Communism” and “Cyprus is Turkish” Demonstrations in Turkish Trade Unionism History ...15 Interview / Prof. Dr. Immanuel NESS ... 35 Presentation Summaries of May 3, 2019 Dated Symposium in Kocaeli University, on the Decrees Given by Executive Power Regarding the Strike Postponement in Turkish Labor Law ...41 Postponement of Legal Strikes By Executive Power “Problems

Arising Legal Framework and Implementations” ...43 Postponement of Strikes and Lock-Outs: Implementations

in US and Turkey ... 47 Suspension of Strikes During the Period Before 1980 and the

Problems Encountered ...55 Some Selections From the Presentations Given During the

International Social Policies Congress Organized by TAEM on 18-20 June 2019. The Topic of the Congress was “The Employment

of Disabled People and Social Protection” ...63 Employment of Individuals With Disability: An Examination of Un’s Decent Work Practises ...65 What are the Promises of Backed up Employment Within the

Employment of People With Disabilities? “An Example of Join to

Work, Plunge into Life” ...77 The Psycho-Social Impact of Disabled Employment on Individuals With Disabilities...109 Problems of People With Disabilities in Working Life and

Workplace ...125 Assessment of Disability and Implementations on Vocational

Rehabilitation: Comparison Between Turkey and Various

Countries ... 135

CONTENTS

(8)

Problems of the Disabled Employment Quota Method Method as in Turkey ...155 The Role of Zakat (Alms) and Sadaqat (Charity) on Financing Social Protection in Zanzib ... 171 Study Report Presented to 3rd TÜRK-İŞ General Assembly

(19-21 June 1957) ...195 1985 Dated Article on Supreme Board of Arbitration ... 231

(9)

KARATAHTA/İş Yazıları Dergisi Sayı : 14 / Ağustos 2019 (s: 1-14)

(*) Makalenin Geliş Tarihi / 12.04.2019 - Makale Kabul Tarihi / 03.07.2019

(**) Prof. Dr. / Bursa Uludağ Üniversitesi İİBF, Çalışma Ekonomisi ve Endüstri İlişkileri Bölümü, saytac@uludag.edu.tr

(***) Dr. Öğr. Üyesi / Hitit Üniversitesi Güzel Sanatlar, Tasarım ve Mimarlık Fakültesi Tekstil ve Moda Tasarımı

Bölümü, ozlemkaya@hitit.edu.tr

ERGONOMİNİN ÇALIŞMA YAŞAMINDAKİ ÖNEMİ

(*)

ÖZ

İş organizasyonlarının sosyal ya- pıları ile teknik yapılarının bütün- leştirilmesi, günümüz iş hayatının önemli konularından birini oluştur- makta olup çalışanın sağlıklı, verimli, mutlu ve işiyle uyumlu çalışabilmesi oldukça önem taşımaktadır. Uyum sonucunda çalışanın etkinliği ve ve- rimliliği artarak örgütsel etkinlik ve verimlilik de artmış olacaktır. Bu yaklaşım tarzı bizi ergonomi kav- ramına götürmektedir.

Ergonomi değişen, gelişen dünya ve teknolojinin bir sonucu mudur?

diye düşünüldüğünde, insanlığın oluşumundan bu yana ergonomi- ye ihtiyaç duyulduğu görülecektir.

Günümüzde ise özellikle tek- nolojik alanda yaşanan değişim ve gelişim, her alanda çalışan kişilerin hem bedensel ve hem de düşünsel yeteneklerini zorlamaktadır. Bu ne- denle çalışanların temel özellikleri ile iş ortamında kendisinden beklenenler arasında, kısaca iş ve birey arasın-

da uyumun olması gerekmektedir.

Aksi durumda, iş verimi ile kalitesi düşmekte, yorgunluk artmakta, iş güvenliği ve çalışan sorunları orta- ya çıkmaktadır. Ergonominin temel fonksiyonu, kişilerin işyerinde verimli, sağlıklı ve güvenli çalışabilmeleri için iş organizasyonunun insanın fiziki ve psikolojik özelliklerine uygun olarak düzenlenmesini sağlayarak çalışan sağlığı ve iş güvenliğini iyileştirerek performansı arttırmaktır.

Ergonomi hem çalışma ortamı, hem iş ekipmanı, hem de çalışan ki- şinin fiziki ve ruhsal yapısı ile bütün- leşik bir anlamı ifade etmektedir. İşin ve çalışan kişinin tam bir uygunluğu, ancak çalışma sisteminin ergonomik olması ile mümkündür. Bu bağlamda çalışmanın amacı ergonominin ça- lışma hayatındaki öneminin ortaya konulmasıdır.

Anahtar Kelimeler: Ergonomi, Çalışma Hayatı, İş Tasarım Ergono- misi, İş Verimi

(**) Serpil AYTAÇ

(***) Özlem KAYA

(10)

2 ERGONOMİNİN ÇALIŞMA YAŞAMINDAKİ ÖNEMİ / Serpil AYTAÇ / Özlem KAYA THE IMPORTANCE OF

ERGONOMICS IN WORK LIFE ABSTRACT

The integration of the technical structure and social structure of work organizations is one of the most important issues of today’s business life. It is of great importance for the employee to be healthy, happy, productive and able to work in harmony with his / her work. As a result of the adaptation, the efficiency and efficiency of the employee will be possible and the result will be organizational efficiency and efficiency. This approach leads us to the concept of ergonomics.

Is ergonomics a result of changing, developing world and technology?

When it is considered, it will be seen that humanity needs ergonomics since its formation.

Today, the change and development in the technological field threatens the physical and intellectual abilities of individuals working in all fields.

Therefore, there must be a harmony between the basic characteristics of workers and those expected to be done in the work environment. Otherwise, an incongruity situation causes the occupation of the individual, decreases work efficiency and quality, and causes work safety and employee problems.

The main task of ergonomics is to carry out the organization of work organization in accordance with the structural, dimensional and psychological characteristics of the

people in order to enable individuals to work in a healthy, safe and productive way in their workplaces, in other words to improve performance in general by improving health and safety. From this point of view, it is seen that work organizations and working life are at the center of ergonomics.

Ergonomics refers to both the working environment and the work equipment as well as the physical and spiritual structure of the workers.

The complete suitability of the work and the employee is only possible if the working system is ergonomic. In this context, the aim of the study is to reveal the importance of ergonomics in working life.

Keywords: Ergonomics, Work Life, Work Design Ergonomics, Work Efficiency.

GİRİŞ

Avcı toplumundan tarım ve en- düstri toplumu aşamalarına ulaşan insanoğlu, günümüzde iletişim ve bilgi toplumu haline gelmiştir. Bugün, yaratıcılığın oluşturduğu bir hayal top- lumunun yapay zekâyla zenginleşen oluşumunun önümüzdeki yüzyıla damgasını vuracağı gözlenmektedir.

Üretim teknolojilerinde ortaya çıkan değişim sadece işin yapılış şekillerini değiştirmekle kalmamış, aynı zamanda örgütlenme modelle- rini, çalışma ilişkilerini, ayrıca üretim alanında karşılaşılan geleneksel sağlık ve güvenlik sorunlarının da farklılaş- masına neden olmuştur.

(11)

3 KARATAHTA / İş Yazıları Dergisi Günlük yaşantımızın büyük bir

bölümünü çalışma sırasında gösterdi- ğimiz çabalar oluşturmaktadır. İkinci dünya savaşı sonrasında, insanın daha rahat ve verimli olabilmesi için, çalışma çevresinin standartlarını yükseltmeye yönelik yapılan mühendislik araştır- maları sonucunda, özellikle 1960’lar sonrasında psikoloji, fizyoloji ve sosyal bilimlerin de katkısı ile ortaya çıkan ergonomi biliminin, Almanya, İngiltere, diğer Avrupa ülkeleri ve ABD’de de, çok önemli gelişmelere neden olacak sonuçlar elde edilmiştir (Özok, 2013;

Güler, 2004; Dizdar, 2008).

Ergonomi, bir uygulamalı bilim olan işbilimsel çabaların çok önemli bir bölümünü oluşturmaktadır. İnsan, çalışması sırasında anatomik, fizyo- lojik, psikolojik, sosyolojik ve teknik kuramlardan yararlanarak bu çalışma sırasında ödediği bedeli en aza indir- meyi amaçlar. Bir başka deyişle hem verimli ve üretken çalışmak, hem de sağlıklı ve güvenli olarak işi sür- dürmek amacı gütmektedir. Çalışma sırasında bedenen ve ruhen ödenilen bedel hakkında ne derece fikir sahibi olunması gerektiği, ergonomi biliminin anlaşılmasıyla mümkündür.

İşbilim adı ile ilk uygulamaları 1940’lara dayanan ergonomi bilimi, önceleri insanların makinelere uygun hale getirilmesi düşüncesini savuna- rak, tüm olanak ve düzenlemelerini bu temele dayandırmıştır. Daha sonraki dönemde, çalışma yaşamında Hawt- horne araştırmalarının da katkısıyla üretim sürecinde insanı öne çıkaran

görüşün benimsenmesi, makinelerin insanlara uygun hale getirilmesi dü- şüncesine yol açmıştır. Günümüzde ise insanla, işi yaparken kullandığı araç-gereç ve makinenin uyum için- de sunulması ve uyumsuzlukların çözümlenmesi amaçlanmaktadır (Dizdar, 2008; Di Martino ve Corlett, 1998; Niu, 2010).

Ergonomi önceleri sadece insan- ların yaşamının çeşitli dönemlerin- de kullandıkları eşya, araç-gereç ve çevrenin tasarımında çeşitli ölçü ve yeteneklerin insana uygun olma- sı çerçevesinde dikkate alınmıştır (Baslo, 2002: 155). Günümüzde ise, insan – makine – çevre ilişkilerinin birarada incelenerek çalışma orta- mında insanların sağlıklı ve üretken şekilde çalışabilmeleri için gerekli düzenlemeleri yapmak anlamlı hale gelmiştir. Böylece son yarım yüzyılda ergonomi bilim alanının gelişimine bu alanda yapılan çalışmaların katkısının olduğu görülmektedir.

Her türlü insan-makine siste- minde temel amaç ya aynı girdilerle daha fazla çıktı ya da aynı çıktıyı daha az girdi ile elde etme olarak tanımla- yabileceğimiz verimliliği göz önüne aldığımızda; bu sistemde çalışan in- sanın sadece insan olması dolayısıyla insanca koşullar altında çalışmaya hakkı vardır. Bu koşullar aydınlat- ma, gürültü, titreşim, renk, zehirli gaz ve tozlar ve kimyasallar olduğu gibi insanın içinde bulunduğu psikolojik ve sosyal ortamı da kapsamaktadır.

Hatta giderek denilebilir ki günümüzde

(12)

4 ERGONOMİNİN ÇALIŞMA YAŞAMINDAKİ ÖNEMİ / Serpil AYTAÇ / Özlem KAYA çalışanların psikolojik ve sosyolojik

beklentileri zaman zaman fiziksel koşulların da önüne geçmektedir.

Çünkü tüm dünyada küresel rekabet dolayısıyla artık eskisinden çok daha fazla hareketliliğe sahip işgücü, daha önceki kötü koşullardan kurtula- rak insan onuruna yakışır koşullar aramaktadır. Bir bakıma küresel re- kabetin acımasız koşulları istenilen düzeyde olmasa bile iş yerlerindeki insan sağlığına ve iş güvenliğine etki eden tüm faktörlerin daha iyi ince- lenmesini gerekli kılmaktadır.

1. ERGONOMİ KAVRAMI

Küreselleşme ile birlikte teknoloji- de yaşanan hızlı değişim ve gelişme- ler, günümüzde teknoloji yoğunluklu üretimi arttırmış, böylece iş hayatın- da, üretimin en önemli unsurlarından biri olan insan ile makine arasındaki ilişkiler önem kazanmıştır. Bu hızlı gelişim ve değişmeler, insan-makine ve çevre arasındaki ilişkileri düzen- leme gerekliliğini ortaya çıkarmıştır.

Bu çalışmalar sonucunda ergonomi bilimi doğmuştur. Son yıllarda hızlı makineleşme ve robot teknolojilerinin kullanım yoğunluğu, özellikle Endüst- ri 4.0’a geçiş sürecinde insan-makine ve çalışma ortamı arasındaki ilişkiyi koordine eden ergonomi bilimine daha çok ihtiyaç duyulur hale gel- miştir (Kaya, 2008).

Ergonomi kavramı, Yunanca “iş”

anlamına gelen ergon ve “yasa” an- lamına gelen nomos kelimelerinden türetilmiştir. Ergonomi, insan sağlığı ve verimliliğini arttırmak amacıyla

makine ve donanımların çalışanla- rın kapasite ve yatkınlıklarına göre hesaplanması amacıyla yapılan araş- tırma ve incelemelerin tümüdür.

Uluslararası Ergonomi Kurumu (IEA) ise ergonomiyi “Ergonomi ya da İnsan Faktörleri Mühendisliği, insanın refahını, mutluluğu ve genel sistem performansını geliştirecek bilgi ve teoriyi bulmayı, uygun yöntemlerin uygulanmasını ve bir sistemin diğer elementler ve insanlar arasındaki etkileşimlerini temelde anlamaya çalışan bilimsel bir disiplindir” (McCa- be, 2002) şeklinde tanımlamaktadır.

Ergonomi, “insan faaliyetlerinin tüm yönlerini ele alan sistem odaklı bir disiplin olmanın yanı sıra, insanlarla etkileşimde olan şeylerin/nesnelerin, insanların ihtiyaçları, bilgi ve yete- nekleri ile sınırlılıkları bakımından uyumlaştırılmasına yardımcı olmak- tadır” (IEA, 2015). Aynı zamanda insan faktörleri olarak da bilinen ve insanla iş ortamı arasındaki etkileşimi ifade edilen ergonomi, “iş ortamında insanı merkeze alan bir tasarım bilimidir”

(Stone ve McCloy, 2004; IEA, 2015).

Hendrick (2000) ergonomiyi, “etkili insan işlevleri ile konforlu ve güvenli sistemler, çevreler, makineler, ürün- ler, işler, görevler ve aletlerin tasarım bilgisinin kullanılmasıdır” şeklinde tanımlarken, Chapanis (1983) ise er- gonomiyi,” insan faktörlerinin güvenli, verimli, etkili ve rahat kullanımı- nı sağlamak amacıyla araç, gereç, sistem, makine, iş, çalışma akışı ve düzeni ile çevrelerin tasarımlanması amacıyla insan davranışı, yetenekleri,

(13)

5 KARATAHTA / İş Yazıları Dergisi kısıtlılıkları ve diğer karakteristikleri

ile ilgili bilgilerin araştırılması ve uy- gulanması” şeklinde tanımlamıştır.

Kısaca ergonomi, işin insancalaş- tırılarak üretkenlik ve verimliliğin artırılmasıdır (Özok, 2013).

2. ERGONOMİNİN ANLAMI İş hayatını düzenlerken ortaya konulan bazı kurallardan yararlana- rak çalışma hayatını hem verimli ve zevkli hem de insan onuruna yakışır ve gelişmiş ülkeler düzeyinde bir olgunluğa ulaştırabilmek, ergonomi bilimi ile sağlanabilmektedir. Bu ko- nuda yapılan çalışmalar aynı zaman- da işin yapılabilirlik sınırları içinde insana ait tüm bilimsel verileri daha tarafsız ve iş tasarımına yönelik bir değerlendirmeyi de gerektirmektedir.

Ergonomide temel amaç işin insana uydurulması olmakla birlikte insanı eğiterek belli bir oranda insanın işe uydurulmasıdır.

Ergonomi bilimi yaklaşımı, teknik imkânlar ile çalışma çevresini, çalı- şanın psikolojik yapısına uygun hale getirmek için değişime tabi tutmaya çalışır (Parham, 1983: 51-52). Bu nok- tada ergonomi, insanla işi arasındaki ilişkileri konu almaktadır. Bunları incelerken aynı zamanda bu ilişkileri etkileyen tüm unsurları da dikkate almaktadır.

Ergonomi, çalışma ortamının insanın fizyolojik ve psikolojik ya- pısına uygun olarak düzenlenmesini amaçladığından, insanı etkileyebi- lecek olumsuz koşulların ortadan kaldırmasına yönelik çalışmalar gerçekleştirir.

Bu bağlamda ergonomi “insanların fiziksel, ruhsal, sosyal özellikleri ve sınırlılıkları ile insan-sistem etkile- şimi ve uyumluluğu tasarımının in- celenmesi sonucu belirlenmekte olan uygulamalar serisidir” (Karwowski, 2005; Putkonen, 2010).

Şekil 1. Ergonomik İnsan-Makine-Çevre Sistemi

(14)

6 ERGONOMİNİN ÇALIŞMA YAŞAMINDAKİ ÖNEMİ / Serpil AYTAÇ / Özlem KAYA İnsanın yeteneklerinin, fiziksel,

düşünsel, kişisel özelliklerinin araş- tırılması, ergonominin en temel gö- revleri arasındadır. Bu araştırmalar, insanın işiyle uyum sağlaması için, değişken koşullar altında hangi zor- lanmalara maruz kaldığını ve özel yeteneklerini en iyi nasıl kullana- bileceğini ortaya koyar.

Ergonomi kısaca çalışan sağlığı ve iş güvenliğini sağlayarak iş ka- zaları ve mesleki risklerin en aza indirilmesini, işgücü kayıplarının ön- lenmesini, iş stresinin azaltılmasını, bireysel ve örgütsel verimlilik ve iş kalitenin yükseltilmesini, çalışanların işi yaparken gereksiz aktiviteler ve aşırı zorlamalardan kaçınmalarını ve böylece yorgunluğu azaltmayı ve organizmanın zarar görmesini önlemek amacındadır.

3. ERGONOMİNİN KAPSAMI Ergonomi daha önceleri kapsam olarak insanı sadece yaptığı işi açısın- dan incelerken, günümüzde insanın yaşadığı alanda etkileşim içinde ol- duğu her konuyu ele aldığını görmek mümkündür.

Kapsam olarak bakıldığında, in- sanla iş sistemi arasındaki ilişkilerde çevresel ergonomi, bilişsel ergonomi, iş tasarım ergonomisi, donanım er- gonomisi ve makro ergonomi kav- ramları dikkat çekmektedir. (Şekil 2)

Çevresel ya da fiziksel ergono- mi, insanların fiziksel etkinlikleriyle ilişkili olup, İnsanın anatomik, antro- pometrik, fizyolojik ve biyomekanik karakteristiklerinin çevre ile olan

ilişkilerini inceler. Çalışma sırasında kişinin duruşu, kas iskelet sistem- leri, sürekli olarak yapılan işe bağlı tekrarlanan hareketler, iş güvenliği ve çalışan sağlığı çevresel ya da fi- ziksel ergonominin temel konuları arasındadır (Wickens, 1992). Ayrı- ca çalıştığı ortamda kişinin birey- sel performansını etkileyebilecek ısı, ışık, çeşitli kimyasallar, gürültü, termal konfor, radyasyon vb. fiziki etmenlerini de konu edinmektedir (Akalp, 2010).

Bilişsel Ergonomi, insanlar ve sis- temin diğer öğeleriyle etkileşimleri açısından algılama, bellek, mantık yürütme ve motor kontrolü gibi mental süreçlerle ilgilidir. Başlıca konuları, mental iş yükünün bile- şenleri arasında yer alan beceri ile ilişkili performans, insanla bilgisayar arasındaki etkileşim, insanın karar verme güvenilirliği, iş stresi ve eğitimi, sistem tasarımıyla ilişkili insana bazı beceriler kazandırma gibi konuları kapsamaktadır (Putkonen, 2010).

Bilişsel ergonomide amaçlanan, iş ve bilişsel düşüncenin birbirleri- ni nasıl etkilediğini tespit etmektir.

Şekil 2. Ergonominin Kapsamı (Aytaç vd, 2018; Özok, 2013)

(15)

7 KARATAHTA / İş Yazıları Dergisi İşiņ kalitesi üzerinde odaklanarak

çalışanların iş sistemi ve süreçleri üzerindeki etkinliğini pekiştirmeye çalışır (Hollnagel, 1997).

İş Tasarım Ergonomisi, çalışanların işi, iş aletleri ve iş çevresiyle olan ilişkilerini araştırır. Kaza ve yara- lanmaları önlemek, yorgunluğu ve insan vücudunun aşırı kullanımını azaltmak, işe devamsızlığı, zaman kaybını, kaza ve rahatsızlıklara bağlı tazminatları düşürmek, verimliliği, kaliteyi, iş güvenliğini, konforu ve üretkenliği en üst düzeye çıkarmak amacındadır.

Donanım Ergonomisi, insanın oturma ve çalışma alanını düzen- lemek, iş yükünü azaltmak gösterge ve kontrol panellerinin tasarımını sağlamak gibi insanın konfor ve ve-

rimliliğini geliştirmek amaçlı çalışma- ları kapsar (Erbay, 2017). Donanım ergonomisinin gelişimine yardımcı olan sektörden biri endüstridir. Ope- ratörler üzerine yapılan çalışmalar- da, özellikle endüstriyel sistemlerde çalışma alanının düzenlenmesi ve kontrol araçlarının tasarlanması yö- nünden biyomekanik ve antropometri bilimlerinden yararlanılmış, bu da donanım ergonomisinin gelişimine katkı sağlamıştır. Donanım ergono- misi insan hatalarını minimize etmeyi hedeflediğinden, genel olarak dona- nım ergonomisi için “mühendislikte tasarım hatalarını araştırmaktadır”

demek mümkündür.

Makro Ergonomi, baştan aşağıya iş sisteminin tasarım karakteris- tiğini insan-iş, insan-makine, in-

Şekil 3. Çalışanı Etkileyen Unsurlar

(16)

8 ERGONOMİNİN ÇALIŞMA YAŞAMINDAKİ ÖNEMİ / Serpil AYTAÇ / Özlem KAYA san-yazılım ara kesiti tasarımıyla

gerçekleştiren sosyo-teknik sistem yaklaşımıdır. Sosyo-teknik sistem yaklaşımı, sistematik olarak iş siste- minin üç temel özelliğini ortaya ko- yar. Bunlar teknolojik ve personel alt sistemleri ile organizasyonun hayatta kalması ve başarısı için iş sisteminin organizasyonel yapı ve süreçlerinin tasarımında bağımlı olunan hükü- met politikaları ve düzenlemeleri, sendikalar, tedarikçiler, müşteriler ve hissedarlar gibi dış çevre unsurları olup tüm organizasyonel düzeylerde çalışanların katılımını içermektedir.

Bu bağlamda makro ergonominin amacı “iş sisteminin süreçlerini ve yapısını dış çevre, personel alt siste- mi ve organizasyonun teknolojik alt sisteminin ana karakteristikleriyle uyumunu sağlayarak sonuçta tam olarak uyumlu bir iş sistemi oluştura- bilmektir”. Tam uyumlu bir iş sistemi ile, örneğin, kazalardan kaynakla- nan kayıp zamanlar ve incinmelerin azaltılması, şikâyet ve ıskartaların düşürülmesi mümkündür (Hendrick 1997-2000).

Ergonominin uğraş alanlarından bazılarını belirtecek olursak bun- lar: “İnsan gücünden yararlanma”,

“ürün ergonomisi”, “iş kapasitesi”,

“fabrika yerleşim düzeni planlama- sı”, “verimlilik”, “toksikoloji”, “işitme kaybı”, “beslenme”, “aşırı çalışma”,

“vardiyalı çalışma”, “ücret tespiti”, “oto- masyon”, “aralıklı çalışma”, “endüstri psikolojisi”, “zararlı gaz ve buharlar”,

“kimyasallar”, “antropometri”, “engelli çalışanlar”, “gürültü”, “çevre”, “işçi

sendikaları”, “eğitim”, “sıcak ve so- ğuk ortamda çalışma”, “dinlenme”,

“liderlik”, “etkileşim”, “sağlık koru- ma”, “güvenlik”, “çıraklık”, “personel seçimi ve kariyer”, “sosyo-ekonomik sorunlar”, “sosyal güvenlik”, “algıla- ma”, “grup dinamikleri”, “motivasyon”,

“insan kapasite ve performansı”, “in- san-makine kompleksi”, “iş sağlığı güvenliği”, “devamsızlık”, “moral ve fiziksel sağlık”, “yaratıcılık”, “endüst- riyel sosyoloji”, “katılımcılık”, “toplam kalite yönetimi”, “robot sistemleri”, “CE ve ergonomi standartları”, “üretim araçları”, araç-uçak koltuğu-mobil- ya-hazır giyim-klavye tasarımları”,

“iklim gibi çevre sorunları”, “psiko-tek- nik test bataryaları”, “bilişsel süreçler ve dikkat”, “iş yeri düzenleme”, “ev kazaları”, “motivasyon”, “kalite çem- berleri”, “çalışan çocuklar”, “bilgisayar destekli üretim-tasarım”, “endüstri, tarım-orman ergonomisi”, “ekran önü çalışması”, “yaşlı çalışanlar”, “kadın işgücü”, “klavye kullanımında karpal tünel sendromu”, “meslek hastalıkları”,

“iş doyumu” gibi konulardır (McCabe, 2002). Ergonomi, konu alanının genişliği nedeniyle de çok disiplinli bir bilimdir.

Kapsamı dikkate alındığında er- gonominin uğraş alanları dört ana başlıkta toplanabilir. Bunlar:

a. İnsanın duyusal, fiziksel, duy- gusal özellikleri ve kapasite sınırları (Çalışanın işe ilişkin duyguları, tatmin, kişilik-iş uyumu, ağırlık taşıma vb.)

b. Çalışma koşulları (insanın otur- ma duruşu ve hareketleri, yorgunluk, stres ve gerilim, iş güvenliği ve iş ka-

(17)

9 KARATAHTA / İş Yazıları Dergisi zaları, motivasyon, vardiyalı çalışma,

monotonluk, çalışma süreleri, otorite, yetki, sorumluluk, grup davranışı, ücret yapısı)

c. İnsan makine ilişkisi (Göster- ge-kontrol düzeni, mekanik ve boyut sorunları)

d. Çevresel koşullar (Aydınlatma, gürültü, titreşim, sıcaklık, nem, hava akımı, toksik maddeler, buharlar, gaz- lar, radyasyon, düzen ve temizlik, renk ve manzara)

4. ERGONOMİNİN İLGİLİ OLDUĞU BİLİM DALLARI Günümüzde teknolojik gelişmelere paralel olarak üretimde kullanılan makinelerin artışı iş hızını ve buna bağlı olarak monotonluğu da art- tırmakta, diğer taraftan üretimde, çalışanlar açısından birçok fiziksel sorunlar da söz konusu olmakta- dır. Özellikle hızlı ve tekrarlı çalışma sonucu boyun, sırt, kollar, bilekler, bacaklar, kulaklar ve gözlerde çeşitli rahatsızlıklar başlamakta, stres ve psikolojik hastalıklar ortaya çıkmak- tadır, Ergonomi biliminin konuları incelendiğinde, kapsam başlığında da ele alındığı gibi oldukça geniş bir yelpaze içinde olduğu görülmek- tedir. Bu nedenle ergonomi sadece mühendislik bilimini değil, Sosyo- loji, Psikoloji, Antropoloji, Fizyoloji, Tıp, Çalışma Ekonomisi ve Yönetim Bilimi gibi bilim dallarını da ilgilen- dirmektedir. Ergonomi kapsamında yer alan bazı temel ilgi alanları Şekil 4’de verilmiştir.

Dolayısıyla ergonomiye birçok

bilimsel disiplin ve teknoloji katkıda bulunmaktadır.

5. ERGONOMİNİN UYGULAMA ALANLARI

Ergonomi çalışmaları iki farklı alanda uygulanabilmektedir. Bunlar ürünün tasarımı ve işyerinin yer- leşim aşamasındaki ergonomik çalışmalardır.

Ergonomik uygulamaların başa- rıyla yerine getirilmesiyle birlikte iş süresi kısalmakta, yorgunluk, mo- notonluk iş kazaları, işe devamsızlık, malzeme israfı azalmakta, kalite, üretkenlik ve kazanç yükselmekte- dir (Ergonomics Checkpoints, 1996;

McCabe, 2002; Erkan, 2003). Ergo- nomi aynı zamanda diğer bilimsel ve teknolojik gelişmeler ile geleneksel sorunların önlenmesine ve önceden bilinmeyen yeni sorunların saptan- masına olanak sağlarken sorunları saptama, değerlendirme ve çözme yöntemleriyle birlikte sosyal taraf- ların sorunlarla ilgili görev, yetki ve sorumluluklarını da değiştirmektedir.

Bugün teknolojideki gelişmelere ve çalışma hayatındaki olumlu deği- şimlere karşın özellikle az gelişmiş ve gelişmekte olan ülkelerde iş sağlığı ve güvenliği sorunları devam etmek- tedir. Dünyada her yıl, milyonlarca iş kazası meydana gelmekte, bu iş kazaları sonucu binlerce kişi hayatını kaybetmekte ve milyonlarca kişi ya yaralanmakta ya da meslek hastalı- ğına maruz kalmaktadır (Ergonomics Checkpoints, 1996).

Bu bakımdan, ergonomi, insanın

(18)

10 ERGONOMİNİN ÇALIŞMA YAŞAMINDAKİ ÖNEMİ / Serpil AYTAÇ / Özlem KAYA psikolojik sağlığı ve refahını arttır-

mak için genel sistem performan- sını geliştirecek uygun yöntemlerin uygulanmasını ve bir sistemin diğer elementler ve insanlar arasındaki etkileşimlerini temelde anlamaya çalışan bilimsel bir disiplin olarak çalışma yaşamında son derece önemli rol oynamaktadır. İnsanın işe uydu- rulmasından ziyade, belirli bir disiplin içinde işin insana uygun hale getiril- mesi için ergonomi; biyoloji, anatomi, psikoloji bilimlerinden başlayarak tıptan, mühendisliğe, işletme bili- minden çalışma ekonomisine kadar uzanan çok disiplinli bir yaklaşım gerektirmektedir. Sonuçta, ergono- mi insan için yaşamın her alanında olmazsa olmaz bir gerçekliktir.

6. ÇALIŞMA YAŞAMINDA ERGONOMİ

İnsanların ihtiyaç ve isteklerini karşılayarak refah ve mutluluk ar- tışını sağlamak, üretimin gerçek- leştirilmesi ile mümkündür. Üretim;

Şekil 4. Ergonominin İlgili Olduğu Alanlar

insan, makine, malzeme ve yöntem gibi temel üretim faktörleri ile gerçek- leştirilmektedir. Üretimin etkinleş- tirilmesi bu faktörler arasında uygun bir koordinasyonun kurulmasını, ayrıca üretimin etkili yönetimi ve planlamasını gerektirmektedir. Bu noktada ergonomi önemli bir rol oy- namaktadır.

Ergonomi, “çalışma ortamının olumsuzluklarını bünyelerinde barın- dıran koşulların ortadan kaldırmasına yönelik bir bakış açısına sahiptir”

(Uzun ve Müngen, 2011).

Çalışma yaşamında İnsanı tehdit eden pek çok risk faktörleri mev- cuttur. Bunlar; sıcaklık, aydınlatma, gürültü, hava akımı, titreşim gibi fi- ziksel riskler; iş yükü, iş doyumu, stres gibi psiko-sosyal riskler; toz, kir, ağır metaller gibi kimyasal riskler ve bakteri, mantar, böcek ve virüsler gibi biyolojik risklerdir. İnsan tüm bu de- ğişkenlerin altında, bu olumsuz ortam ve makine özelliklerinin etkisinde çalışmaktadır. Bu stres faktörlerini

(19)

11 KARATAHTA / İş Yazıları Dergisi denetim altına alıp iş ortamından

kaynaklanan faktörlerden kurtu- larak hem insanın sağlık, mutluluk ve güvenliğini sağlamak ve hem de verimlilik artışını gerçekleştirmek mümkündür (McCabe, 2002; Sabancı ve Sümer, 2011: 1).

Endüstriyel ortamda çalışanlar, tüm kapasiteleriyle üretimi gerçek- leştirmek için çaba sarf etmektedirler.

Ancak, biyolojik birer varlık olarak insanların zekâ, beceri ve fizyolojik yetenekleri kişiden kişiye farklılaş- maktadır. Ergonominin amacı, birbi- rinden farklı özelliklere ve yeteneğe sahip olan bireylerin yaptıkları işle uyum sağlayarak, çalışırken aşırı zorlanmalar yüzünden yıpranma- sını önlemek ve bu uyum sayesinde başarıyı arttırmak, çalışan mutlu- luğu ve verimliliğini yükseltmektir (Üçüncü, 2018). Ergonomi, çalışanla işi arasındaki gereken uyumu gerçek- leştirebilmek için öncelikle insanın özelliklerini, yeteneklerini, yetenek- lerini geliştirme gücünü ve bu gücün sınırlarını da inceleyerek insanı, yete- neklerine uygun bir işe yerleştirmeyi amaçlamaktadır. Ergonomi, iş sistemi içinde insanı incelerken, çalışan kişide oluşan zorlanma ile daha yüksek bir başarıya ulaşma arasında bir denge kurmayı amaçlamakta ve işin insan üzerinde yarattığı fizyolojik ve psiko- lojik hasarların en aza indirilmesini amaçlamaktadır. Bu amaçla; üretim için çalışanın kullandığı araç ve ge- reçler insanın özellik ve yeteneklerine göre tasarımlanmakta ve çalışma yöntem ve koşullar insana uygun hale

getirilmektedir. Ayrıca çalışanlara yeteneklerini kullanma ve kendilerini kanıtlama imkanı tanınarak hem kendilerini değerli hissetmeleri ve hem de yapılan işin anlamlı ve yararlı algılanması sağlanmaktadır.

Çalışma yaşamında insanın gö- revlerini istenilen biçimde yerine ge- tirebilmesi birçok faktöre bağlıdır.

Aslında ergonominin temel amacı, bu faktörleri inceleyerek insanın işe uyumunu sağlayan bütün koşulları belirlemektir. Çalışanlar kendilerini iyi hissettikleri bir çalışma ortamında daha çok üretken olmaktadır. Çalışma ortamı ve koşullarının kötü olması çalışanları psikolojik yönden olumsuz etkileyerek verimliliklerini engelle- mektedir. Son zamanlarda yapılan çalışmaların çalışanların sadece ve- rimliliğini arttırmaya yönelik değil daha çok onların sağlıklı ve insanca çalışmasına odaklandığını göstermek- tedir. Bu nedenle çalışma ortamının fiziki koşullarının çalışanları psikolojik ve sosyal yönden rahatlatıcı olması oldukça önemlidir (Güney, 2010).

SONUÇ

Modernizasyonun ve üretim sis- temlerinde teknoloji kullanımının temel amacı, üretim artışını sağla- maktır. Hedeflenen bu üretim artışı, insan işini kolaylaştıran ve zevkli hale getiren uygulamalarla mümkün olup, ergonomi bilimi olmadan bunu sağlamak mümkün değildir..

Teknolojik gelişimlerle değişen üretim sistemleri içinde yer alan in- sanın daha yetenekli, becerikli ve

(20)

12 ERGONOMİNİN ÇALIŞMA YAŞAMINDAKİ ÖNEMİ / Serpil AYTAÇ / Özlem KAYA eğitimli olması bir zorunluluktur.

Aksi durumda, yetenekleri dışında zorlanan insan, meslek hastalığı ve iş kazalarının artışına neden olurken, diğer yandan sistemin işlerliğiyle hedeflenen iş başarısı elde edile- meyecektir.

Teknolojide meydana gelen hızlı değişimler, işin doğasını değiştir- mekle kalmayıp işgücünün niteliğini de değiştirmiştir. Daha yetenekli ve yetkin bir işgücünün, gerek iş sağlığı ve güvenliği açısından ve gerekse iş verimliliği açısından, fiziksel, zihin- sel ve sosyal açıdan korunması ve gereken önlemlerin alınması, kısaca çalışana en uygun çalışma ortamı ko- şullarının sağlanması gerekmektedir.

Ergonomik bir çalışma ortamı ile iş kazalarının ve meslek hastalıkları- nın azaltılması mümkün olabilecek, aynı zamanda da üretimin kalitesi ve miktarı arttırılarak istenilen verimli- lik gerçekleştirilecektir. Bu nedenle, herhangi bir işyerinde çalışan bir insa- nın yaptığı işin hem kendisine uygun hale getirilmesi ve hem de iş sağlığı ve güvenliği açısından herhangi bir kazaya uğramaması için yapılacak bilimsel çalışmaları aşağıdaki başlıklar altında toplayabiliriz:

n Çalışan kimsenin kullandı- ğı her türlü araç ve gerecin insanın kullanımı ve çalışması sırasında al- gılayacağı bilginin (enformasyonun)

analiz edilmesi ve saptanacak tüm fiziksel ve bilişsel bilginin kullanılabilir sınırlar içinde kalması.

n Fiziksel çevre koşullarının (gü- rültü düzeyi, sıcaklık düzeyi, hava- daki nem miktarı, yatay ve düşey titreşimler, aydınlatma düzeyi, zehirli gazlar ve tozlar, kimyasal maddeler) gerekli her türlü ölçümler yapılarak insan sağlığına zarar vermeyecek düzeyde tutulması.

n Düzenlenecek iş sistemi ile ilgili iş organizasyonunun analiz edilme- si, Metot Etüdü ilkelerine göre; sta- tik kassal çalışma, dinamik kassal çalışma, mola süreleri, iş akışının düzenlenmesi, mola zamanlarının hesaplanması, iş zenginleştirme, iş genişletme ve iş rotasyonu gibi temel konular analiz edilerek optimum ya- rarı sağlayacak şekilde düzenlenmesi çalışmaları.

Sonuçta Ergonomi disiplini, çalı- şanların verimlilik ve kalite hedefi ile insanın sağlık, güvenlik, konfor ve performansını geliştirmek için çaba- lamakta ve insanın yaşam kalitesini iyileştirmektedir. Ergonominin etkin gücü ve doğasının çalışma hayatının bütün ilgili taraflarınca anlaşılması oldukça önem taşımaktadır. Ergo- nominin çalışma yaşamına enteg- rasyonu arttıkça önümüzdeki yüzyıl ergonomi çağı olacaktır.

(21)

13 KARATAHTA / İş Yazıları Dergisi

KAYNAKÇA

Akalp, G. (2010). “İşgücü Verimliliği ve Motivasyonu Açısından Ergonomik İyileştirme- lerin Önemi: Otomotiv Sektöründe Bir Uygulama”. 16. Ulusal Ergonomi Kongresi, Hitit Üniversitesi, 3-5 Aralık 2010, Çorum.

Aytaç, S; Özok A. F; Yamankaradeniz N; Çankaya O; Akalp G., Gökçe A.; Tüfekci U. (2018), Metal Sanayiinde Çalışan Kadınların Sağlık ve Güvenlik Açısından Risk Faktörleri, Türk Metal Sendikası Araştırma ve Eğitim Merkezi Yayınları – 27, Ankara 1. Basım:

Haziran 2018,( ISBN : 978-975-6610-75-6)

Baslo, M. (2002). “Ofis Ergonomisi Sırt ve Boyun Ağrılarını Önlemek İçin Ofis Ortamını Düzenlemek”. İ.Ü. Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Sürekli Tıp Eğitimi Etkinlikleri, Sem- pozyum Dizisi No: 30, Mayıs, 155-165.

Chapanis, A. (1983). “Introduction to Human Factors Consideration in System Design”.

In C. M. Mitchell, P. Van Balen, and K.Moe (Eds), Human Factors Considerations in System Design (NASA Conference Publ.2246), National Aeoronautic and Space Administration, Washington.

Di Martino, V. and Corlett, N. (1998). Work Organization and Ergonomics, ILO, Geneva.

Dizdar, E. N. (2008). İş Güvenliği. Dilara Yayınevi ve Matbaacılık. Trabzon.

Erbay, B. (2017). Ergonomi. https://prezi.com/zmfatf4oylf7/ergonomi/ Erişim Tarihi:

10.02.2019

Ergonomics Checkpoints. (1996). Practical and Easy to Implement Solutions for Improving Safety, Health and Working Conditions, ILO, Geneva.

Erkan, N. (2003). Verimlilik, Sağlık ve Güvenlik İçin İnsan Faktörü Mühendisliği Ergonomi.

Ankara: MPM Yayınları, No: 373.

Güler, Ç. (2004), Sağlık Boyutuyla Ergonomi: Hekim ve Mühendisler İçin. Ankara: Palme Yayınevi.

Güney, S. (2010), İnsanın Psikolojik Yapısı ve Ergonomi. http://enm.blogcu.com/insa- nin-psikolojik-yapisi-ve-ergonomi/2661458, Erişim Tarihi: 11.10.2010.

Hendrick, H. W. (2000), “The Technology of Ergonomics,” Theoretical Issues in Ergono- mics Science. 1(1), January, 22-23.

Hendrick, H. W. (1997), “Organizational Design and Macroergonomics”. In G. Salvendy 8ed.), Handbook of Human Factors and Ergonomics, 2nd Edn. New York: Wiley, 594-636.

Hollnagel, E. (1997), “Cognitive Ergonomics: It’s All in the Mind” Ergonomics, 40(10), 1170-1182. https://doi.org/10.1080/001401397187685.

International Ergonomics Association (IEA). (2015), Definition and Domains of Ergono- mics. http://www.iea.cc Access: 12.05.2015.

Karwowski, W. (2005), “Ergonomics and Human Factors: The Paradigms for Science, Engineering, Design, Technology and Management of Human-Compatible Systems”.

Ergonomics, 48(5), 436-463. https://doi.org/10.1080/00140130400029167.

Kaya, S. (2008), “Ergonomi ve Çalışanların Verimliliği Üzerine Etkileri,” Ar-Ge Bülten, Ağustos.http://www.izto.org.tr/portals/0/iztogenel/dokumanlar/ergonomi_ve_ca- lisanlarin_verimliligi_s_kaya_26.04.2012%2020-39-20.pdf. Erişim Tarihi: 14.12.2018.

McCabe, P. T. (2002), Contemporary Ergonomics. Newyork: Taylor&Francis.

Niu, S. (2010), “Ergonomics and Occupational Safety and Health: An ILO Perspective.”

Applied Ergonomics, 41, 744-753.

(22)

14 ERGONOMİNİN ÇALIŞMA YAŞAMINDAKİ ÖNEMİ / Serpil AYTAÇ / Özlem KAYA

Özok, A. F. (2013), İleri Ergonomi Dersi. Yayımlanmamış Ders Notları, İstanbul Okan Üni- versitesi, İstanbul.

Parham, A. C. (1983), Basic Psychology for the Work Life. South Western Publising Co., Ohio.

Putkonen, A. (2010), Macro-Ergonomic Approach Applied to Work System Modeling in Product Development Context. Acta Univ. Oul. C 360, Finland.

Sabancı, A. ve Sümer, S. K. (2011), Ergonomi. Geliştirilmiş 2. Basım, Ankara: Nobel Aka- demik Yayıncılık Eğitim Danışmanlık Tic. Ltd. Şti.

Stone, R. and McCloy, R. (2004), “Ergonomics in Medicine and Surgery”. British Medical of Journal, 328, 1115-1118. https://doi.org/10.1136/bmj.328.7448.1115.

Uzun, M. ve Müngen, U. (2011), “Çalışma Ortamında Ergonomik Koşulların İşçi Sağlığı ve İş Kazaları Açısından Önemi,” 3. İşçi Sağlığı ve İş Güvenliği Sempozyumu, 21-23 Ekim, Çanakkale.

Üçüncü, K. (2018), “Ergonomi ve İş Etüdü,” https://docplayer.biz.tr/18115466-1-giris- ergonomi-ve-is-etudu-yrd-doc-dr-kemal-ucuncu.html Erişim Tarihi: 08.02.2019 Wickens, C. D. (1992), Engineering Psychology and Human Performance, New York:

Harper Collins.

(23)

(*) Makalenin Geliş Tarihi / 13.05.2019 - Makale Kabul Tarihi / 09.06.2019

(**) Prof. Dr. / Sivas Cumhuriyet Üniversitesi, İİBF, mahirogullari@cumhuriyet.edu.tr

ÖZ

Yasa koyucu, 5018 sayılı ilk Sendi- kalar Kanunu’nda yabancı ideolojilere bulaşmayan antikomünist ve milliyetçi bir sendikacılığın çerçevesini çizmiştir.

Diğer taraftan, Truman Doktrini doğ- rultusunda Amerika Birleşik Devleri (ABD) de, Türkiye’de antikomünist bir sendikacılık oluşturmaya çaba sarf etmiştir. Bu bağlamda, 1948-1962 arası dönemde sendikaların öncülü- ğünde, yukarıda bahsedilen iç ve dış etkenlerle çok sayıda “komünizmi tel’in mitingi” yapılmıştır.

Yunanistan’ın Kıbrıs’ı ilhak poli- tikası, keza tedhiş örgütü EOKA’nın kurulması 1955’ten itibaren Ada’da Türklere uygulanan katliamları ar- tırmıştır. Türkiye’de bu duruma tepki olarak gençler, öğretmenler, işçiler, sendikacılar, çiftçiler gibi toplumun her kesiminden insanın katılımıyla 1958’de 42 ilde “Kıbrıs Türk’tür Mi- tingleri” düzenlenmiştir.

Makalede, komünizmi tel’in ve Kıbrıs Türk’tür Mitingleri’ne sendi- kaların aktif olarak katılma nedenleri ve Türk Sendikacılık Tarihi’ndeki yeri üzerinde durulmuştur.

(**)Adnan MAHİROĞULLARI

Anahtar Kelimeler: Kıbrıs, Sen- dikalar, Komünizmi Tel’in Mitingleri, Kıbrıs Türk’tür Mitingleri.

“CURSING COMMUNISM”

AND “CYPRUS IS TURKISH”

DEMONSTRATIONS IN TURKISH TRADE UNIONISM HISTORY

ABSTRACT

The Legislator set the framework of an anti-communist and nationalist trade unionism which is not contaminated by foreign ideologies in the first Trade Unions Act (no. 5018).

On the other hand, the United States of America also strived to generate an anti-communist trade unionism in Turkey. In this context, a great number of ‘cursing communism’

demonstrations were held between 1948-1962 with the aforementioned internal and external factors.

Greece’s Enosis policy and establishment of the EOKA increased the massacres towards the Turks in the Island. In 1958, ‘Cyprus is Turkish’

demonstrations were held with the

KARATAHTA/İş Yazıları Dergisi Sayı : 14 / Ağustos 2019 (s: 15-34)

TÜRK SENDİKACILIK TARİHİNDE

“KOMÜNİZMİ TEL’İN” VE “KIBRIS TÜRK’TÜR

TÜRK KALACAKTIR” MİTİNGLERİ

(*)

(24)

TÜRK SENDİKACILIK TARİHİNDE “KOMÜNİZMİ TEL’İN” VE “KIBRIS TÜRK’TÜR TÜRK KALACAKTIR” MİTİNGLERİ/ Adnan MAHİROĞULLARI 16

participation of people from every walk of life like youths, teachers, workers, trade unionists, farmers, etc. in 42 provinces of Turkey.

In this article, reasons and the place of the ‘cursing communism’ and

‘Cyprus is Turkish’ demonstrations which were held with the active participation of trade unions in Turkish Trade Unionism history is studied.

Keywords: Cyprus, Trade Unions, “Cursing Communism Demonstrations”, “Cyprus is Turkish Demonstrations”

GİRİŞ

Endüstri ilişkileri sisteminin ak- törlerinden biri olan sendikacılık, ekonomik, sosyal ve siyasi yapılarla etkileşim içindedir. Bu bağlamda, makalenin omurgasını oluşturan Türkiye’de sendikacılığın 1946-1962 arası dönemini incelerken özellikle siyasi yapı ve örgütlenmeyle ilgili yasal düzenlemeleri göz önünde bu- lundurarak değerlendirmek gerekir.

1946-1962 yılları arasını kapsayan dönem, Türk sendikacılığının yasallık kazandığı kuruluş dönemidir. Çok partili hayata geçişle birlikte rejimin otoriter karakteri yumuşamış; örgüt- lenme özgürlüğü gibi temel hakların önündeki engeller zamana yayılarak kaldırılmaya başlamıştır. Nitekim, 1946 Haziran’ında Cemiyetler Kanunu’ndan

“Sınıf esasına dayalı cemiyet kuru- lamaz.” ifadesi çıkarılarak Takrir-i Sukün Kanunu ile 1925’ten itibaren

dolaylı olarak önü kesilen sendikal örgütlenme, fiilen (defacto) başlama imkanı bulmuştur. Bu cümleden ola- rak, Türkiye’de sendikacılığın yasallık kazanması ve kurumsal yapılanması batılı ülkeler örneğinde olduğu gibi işçiler tarafından verilen mücadele sonrasında elde edilmemiş; sendi- kal hakların yasal çerçevesi, siyasî otoritenin uygun gördüğü zaman ve zeminde çizilmiştir.

Bu dönemde sendikacılığa çizilen yasal çerçevenin içeriğine bakıldı- ğında, düzenlemelerin “milliyetçi muhafazakâr elitler” tarafından ha- zırlandığı ilk bakışta hissedilmekte;

Türkiye için öngörülen sendikacılığa sınıf hareketi boyutu kazandırılma- maya, keza kökü dışarıda ideolojilere bulaştırılmamaya özel bir çaba sarf edildiği anlaşılmaktadır. Nitekim, 1947 tarih ve 5018 sayılı Sendikalar Kanunu’nun genel gerekçesine ba- kıldığında, tasarının rejimin temel özellikleri doğrultusunda hazırlandığı kolaylıkla anlaşılmaktadır :

“Bu kanun tasarısı, hürriyetçi, milliyetçi ve devletçi olan rejimimizin çalışma hayatında işçi ve işveren sıfatıyla faal olanların meydana getirecekleri teşekküllere hür bir gelişme imkânı sağlamak fikrinden mülhem olmuştur.

(...) Rejimimizin milliyetçi karak- terine uygun olarak sendikaların da milli teşekküller oldukları, milliyetçi bir zihniyetle çalışacakları ve bey- nelmilel mahiyet alamayacakları”

tasarıda tespit edilmiştir.

(25)

17 KARATAHTA / İş Yazıları Dergisi

Kanun’un gerekçesinin ikinci fık- rasında da açıkça görüldüğü üzere, sendikacılığa çizilen yol ve yöntem, tamamen siyasî rejimin milliyetçi karakteriyle örtüşecek şekilde çi- zilmiştir. Dolayısıyla, sendikalar, bu dönemde kendisine çizilen hareket sahasının dışına çıkma inisiyatifini büyük ölçüde kullanamamış ya da kullandırılmamıştır.

Makalede, Türk sendikacılığının 1946-1962 arası kuruluş döneminde önemli bir yer tutan sendikaların komünizmi tel’in ve “Kıbrıs Türk’tür Türk Kalacaktır” mitinglerinde ken- di inisiyatifleri içinde ya da dışında düzenleyici veya katılımcı olarak hangi etkenlerle ve hangi boyutta yer aldıkları irdelenecektir.

1. KOMÜNİZMİ TEL’İN MİTİNGLERİ II. Dünya Savaşı sonrasında Sov- yet Rusya’nın Boğazlar’ın kontrolü üzerinde hak iddia etmesi, keza Tür- kiye’den Kars ve Ardahan’ı isteyerek toprak talebinde bulunması dev- let ricali nezdinde olduğu gibi halk arasında da tepkiyle karşılanmıştır.

Sovyet Rusya’nın söz konusu çıkışı, 93 Harbi sonrasında Balkanlar ve Kafkasya’dan Anadolu’ya kitleler halinde yaşanan büyük göç faciası, 1915’te Van yöresindeki Ermenilerin kışkırtılarak yörede mezalime sebep olması, 1916’da Erzurum ve Erzin-

can’ın işgal edilmesi gibi tarihten gelen Türk-Rus düşmanlığını yeniden gündeme getirmiştir.

Türkiye’de tarihten gelen “Rusya karşıtlığı”na 1945 sonrası bu defa Rusya’nın ekonomik rejimi olan “ko- münizm karşıtlığı” da eklenmiştir.

İşin ilginç tarafı, Türkiye’de komünizm karşıtlığını sistematik bir şekilde planlayanlar, halka “komünizmin iktisadî boyutu”ndan ziyade “ahlakî ve dine ait tüm değerleri” reddeden bir anlayış1 olarak sunmalarıdır. Nitekim, komünizm anlayışı, toplumun pek çok kesiminde, bürokratından me- muruna, işçisinden köylüsüne kadar kendisine empoze edilen özelliğiyle karşılık görmüş ve Rusya karşıtlığı, eklenen komünizm karşıtlığıyla da giderek perçinleşmiştir.

Diğer taraftan, II. Dünya Savaşı sonrasında Dünya’nın çift kutuplu olarak şekillendiği “Soğuk Savaş”

döneminde, ABD’nin Truman doktrini bağlamında Sovyet Rusya’yı kontrol altında tutabilmek amacıyla 1947’de Yunanistan ve Türkiye’ye yakın- laşması, Türk-Rus düşmanlığının canlı tutulmasında bir başka etken olarak ortaya çıkmıştır. Bu cümleden olarak, Rusya’nın Türkiye’den Bo- ğazlar’ın denetimi ve toprak talepleri, o yıllara kadar bağlantısız ülke ko- numunda kalan Türkiye’yi ABD’nin başını çektiği “Batı Bloku”nun içinde

1-Örneğin, Kemal Pilavoğlu, “Komünizme Hücum” adlı eserinde “Dünyayı bir veba gibi sarıp tahrip eden komünizme karşı uyanık ol! Zira, komünistlik dinî ve millî kültürün en büyük düşmanıdır. Yaşamak için komünistliği ezmek millî olduğu kadar dinî ve insani bir borçtur.”demiştir. Aktaran Ertuğrul MEŞE, Türk Siyasal Yaşamında Komünizmle Mücadele Dernekleri, Selçuk Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Yüksek Lisans Tezi, Konya, 2013, s. 51.

(26)

TÜRK SENDİKACILIK TARİHİNDE “KOMÜNİZMİ TEL’İN” VE “KIBRIS TÜRK’TÜR TÜRK KALACAKTIR” MİTİNGLERİ/ Adnan MAHİROĞULLARI 18

yer almasında da etkili olmuştur.

Başka bir ifadeyle, ABD, Türk halkı ve üst düzey yönetici kesimin ta- rihten gelen Rus düşmanlığını bir fırsat olarak görmüş, söz konusu fırsatı iyi değerlendirerek Truman doktrini ile yaptığı askerî, Marshall Planı ile yaptığı ekonomik yardımlarla Türkiye’yi yanına çekmeyi başar- mıştır. Nitekim, Truman’ın, “Küresel çapta komünizmle mücadele çağrı- sı yapması, keza komünizme karşı mücadele eden milletlere her türlü yardımın yapılacağını ilan etmesi”

(Yılmaz, 2010: 99), keza “Türkiye ve Yunanistan’ı komünizm tehlikesi- ne karşı ne pahasına olursa olsun korunacağı” şeklindeki ifadeleri (İl- han, 2015:256) göz önüne alındığında, Türkiye’nin komünizmle mücadele- sine, eylem ve karşı koyma yöntemi açısından2 ABD’nin önemli destek verdiğini söylemek yanlış olmaya- caktır. ABD, Türkiye’nin komünizmle mücadelesini, öncelikle işçi kesimi ve sendikaları seçerek bu kesim içinde desteklemeyi tercih etmiştir.

Ayrıca, ABD, Türk sendikacılığının örgütlenme felsefesini siyaset dışı ve meslekî ekonomik sendikacı-

lık yönünde şekillendirilmesiyle de yakinen ilgilenmiş; Çalışma Ataşesi olarak Bruce Millen’i, Boris Shiskin, Irwing Brown gibi AFL (Amerikan Sendikalar Federasyonu) yetkili- lerini (Öztürk, 2004: 26) Türkiye’ye göndermiştir. Sonuçta, Amerika’dan gelen sendikacılar, henüz kuruluş aşamasındaki Türk sendikacılığına antikomünist bir kimlik kazandırma3 çabalarında etkili olmuşlardır.

Türkiye’de komünizm karşıtlığı “iç etkenler” açısından değerlendirildi- ğinde; öncelikle komünizmin inanç felsefesi itibarıyla Türk halkının moral değerlerine / sosyokültürel yapısına uymayan bir ideoloji olması, bu algınının halk nezdinde kolaylıkla kabullenilme- sinde önemli bir kolaylık sağlamıştır.

Aynı şekilde, başta Mustafa Kemal olmak üzere Cumhuriyet’in kurucu kadrosunun antikomünist ve milliyetçi ideolojiyi benimsemeleri, komünizm karşıtlığını toplumda canlı tutan bir başka önemli etken olmuştur.

Türkiye’de komünizm karşıtlığını pekiştiren, sürekli kılan bir başka unsur, 1945’ten 1960’lı yılların son- larına kadar iktidar değişikliklerine rağmen, komünizmle mücadelenin

2-Örneğin Amerikan görevliler, İçişleri Bakanlığı’nda komünizmle mücadele bağlamında ortak çalışma büroları oluşturmuşlardır. Metin İLHAN, “II. Dünya Savaşı Sonrası Türkiye’de Amerikan Destekli Komünizmle Mücadele (1945-1965)”, s. 251.

3-TÜRK-İŞ’in İzmir’de toplanan kongresine ICFTU’yu temsilen katılan Irwing Brown, Türkiye’de oluşturulmak istenilen “antikomünist sendikacılık” ve bu tip sendikacılığın misyonuyla ilgili geniş perspektifli bir açıklama yapmıştır. “Türkiye’de kurulan antikomünist sendikacılık, Yakın ve Orta Şark bölgesinde büyük bir mâna taşıyıp muazzam neticeler yaratacaktır. Mezkur bölgede, çok defa Sovyet emperyalizminin körüklediği mutaassıp ve müfrit bir milliyetçilik mevcuttur. Türk hür sendikacılık hareketi, Orta Şark’ta ve Şimal Afrika’da mevcut olan demokrat milliyetçi hareketlerle işbirliği yaparak daha az inkişaf etmiş olan Orta Şark’ın bazı bölgelerinde hürriyet ve demokrasiyi korumak için Kominform’a karşı galibiyet temin edecek olan bir kozdur.” Fatih GÜNGÖR,

“1946-1960 Döneminde Türkiye’de Sendikacılık Hareketi ve Demokrasi”, Türkiye’de Sendikacılık Hareketi İçinde Demokrasi Kavramının Gelişimi, Kültür Bakanlığı Yayını, Ankara, 1994, s.174.

(27)

19 KARATAHTA / İş Yazıları Dergisi

etkin bir şekilde “hem Cumhuriyet Halk Partisi (CHP), hem Demokrat Parti (DP)4, hem de sonraki iktidar- lar AP (Adalet Partisi) döneminde de kararlılıkla sürdürülmesidir. Ayrıca iktidarlar, komünizmle mücadeleyi sürdürürken, halk üzerinde kalıcı etki bırakması amacıyla olsa gerek korku5 ve panik havası oluşturmayı da ihmal etmemişlerdir.” (İlhan, 2015: 251).

Diğer taraftan, 1945-1970 arası dönemde komünizmle mücadelede sadece sendikaların düzenlediği tel’in mitingleriyle yetinilmemiş; 1950’li yılla- rın başlarından itibaren etki alanı daha da genişletilmiş; pek çok ilde şubeleri açılarak kurumsal yapılı “komünizmle mücadele dernekleri”6 de devreye so- kulmuştur. Sonuçta 1923’ten itibaren Devlet’in resmi ideolojisi haline gelen

“milliyetçilik”, bu dönemde yoğun bir

“antikomünist” anlayışla at başı (Çelik, 2010:121) yürütülmüştür.

1947-1962 arası dönemde Komü- nizmi tel’in mitinglerinde sendikala- rın önemli bir aktör olarak ön plana çıkmasında;

a) Komünist mefkûreli sosyalist

partiler öncülüğünde7 kurulan ilk sendikal örgütlerin kapatılıp kuru- cuların tutuklanması sonrasında sendikacılıkla uğraşanlara “komünist damgası” vurulması,

b) ABD’nin AFL aracılığıyla Türki- ye’de antikomünist bir sendikacılık oluşturma çabaları,

c) 5018 sayılı İlk Sendikalar Kanu- nu’nda yasa koyucunun kökü dışarıda ideolojilere itibar etmeyen milliyetçi bir sendikacılık oluşturmayı öngör- mesi gibi doğrudan ya da dolaylı çok sayıda iç ve dış unsur rol oynamıştır.

Ancak, yukarıda sayılan neden- ler arasında sendikaları komünizm karşıtlığında ön plana çıkaran birincil unsurun, Anadolu halkının gözünde sendikacılara vurulan “komünist”

damgasını8 silme amaçlı olduğunu söylemek de yanlış olmayacaktır.

Yukarıda sayılan nedenler ve halkın nazarında oluşan olumsuz algıyı yıkmak amacıyla ilki 27 Ara- lık 1947’de İzmit’te Selüloz İşçileri Sendikası tarafından olmak üze- re; 26 Ağustos 1950’de İstanbul’da Elektrik Gaz ve Motorlu Taşıt İşçileri

4-Her iki partinin iktidarları döneminde, komünist faaliyetlerini yakinen takip etmek amacıyla Parlamento'da

"Komünizmle Mücadele Komisyonları" kurulmuş; ayrıca ilki 1925'te olmak üzere 1927, 1932, 1946 ve 1951'de geniş kapsamlı komünist tevkifatları gerçekleşmiştir. Ertuğrul MEŞE, Türk Siyasal Yaşamında Komünizmle Mücadele Dernekleri, Yayınlanmamış Yüksek Lisans Tezi, Selçuk Üniversitesi SBE, Konya, 2013, s. 51-53.

5- Örneğin, Cumhurbaşkanı Celal Bayar'ın "Komünizm bu kış gelebilir" ifadesi söz konusu olguyu teyit etmektedir.

6 İlk komünizmle mücadele derneği 1950'de yerel düzeyde işçi kesiminin yoğun olduğu Zonguldak'ta kurulmuştur.

Ulusal düzeyde ilk komünizmle mücadele derneği 1956'da genel merkezi İstanbul'da, ikincisi ve en uzun ömürlüsü 1963'te yine İzmir'de kurulan "Türkiye Komünizmle Mücadele Derneği" (TKMD) dir. Söz konusu derneğin genel merkez ve şube düzeyindeki örgütlenmelerinde 1965'ten sonra Adalet Partisi (AP) ile Cumhuriyetçi Köylü Millet Partisi (CKMP) arasında kıyasıya rekabet yaşanmış, ancak Dernek bu tarihten sonra AP'nin yarı resmi kuruluşu haline gelmiştir.

7- Bu ifade İstanbul Sıkıyönetim Mahkemesi tarafından "46 Sendikalarının" ve iki sosyalist partinin kapatılmasıyla ilgili bildiride yer almıştır.

Referanslar

Benzer Belgeler

Yapt›¤›m›z ça- l›flmada da 65 yafl üstü düflme sonras› yaralanmalar›n kad›n- larda daha s›k oldu¤u, düflme sonucu kad›nlarda çeflitli k›r›k- lara

In the course of the research, we solved the following tasks: 1) studying the role of women’s societies and organizations in development of “women’s question” in the Turkish

More than two thirds of poorest countries are suffering from civil wars, according to OECD 22. The factor that explains which countries have the higher probability of

98 e vasıtmda saniyen Maliye ve 99 da Ticaret nazırı olup 302 Zilhiccesinde, infısal etmiş ve beş on gün sonra hamisen Evkaf nazırı olup I3O3 Rebiul- âhırının

Ancak çeşitli nedenlerden dolayı, ülkemizde arkeoloji ve sanat tarihi arasındaki ayrım sadece zamansal olarak benimsenmiş, Prehistorik Dönemler‟den, Bizans Dönemi‟ne kadar olan

Üç Faktör Varlık Fiyatlama Modelinde pazar getirisi olarak BİST 100 endeksinin kabul edildiği modelde, SH portföyü için geçerli olduğu belirlenmiştir... Durbin

Ancak, okulöncesi öğretmenlerinin öz-yeterlik algılarının çocuklar ile kurdukları ilişkileri algılama biçimleri üzerindeki etkileri ile istenmeyen davranışlar

etmektedir. Ü.Yalç~n-B.Schröder, "Milet ve Yöresinde jeoarkeolojik Çal~~malar", VIII.. Buradan da anla~~laca~~~ gibi Büyük Men- deres Deltas~~ denize do~ru ilerlemi~~