• Sonuç bulunamadı

Modifiye Blalock Taussig Þant Operasyonu Sonrasý Geliþen DevSeroma ve Cerrahi Tedavisi

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "Modifiye Blalock Taussig Þant Operasyonu Sonrasý Geliþen DevSeroma ve Cerrahi Tedavisi"

Copied!
3
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

Modifiye Blalock Taussig Þant Operasyonu Sonrasý Geliþen Dev

Seroma ve Cerrahi Tedavisi

GIANT SEROMA AFTER MODIFIED BLALOCK TAUSSIG SHUNT

OPERATION AND ITS SURGICAL TREATMENT

Ece Salihoðlu, Ersin Erek, Yusuf Kenan Yalçýnbaþ, Nilüfer Öztürk, Tayyar Sarýoðlu

Ýstanbul Memorial Hastanesi, Kalp Damar Cerrahisi Kliniði, Ýstanbul

Ö

Özzeett

Siyanotik kalp hastalýklarýnýn palyatif cerrahi tedavisinde sýk uygulanan modifiye Blalock Taussig þant ameliyatlarýnda politetrafloroetilen greftlerin kullanýmýna baðlý olarak seroma geliþebilir. Genellikle spontan olarak düzelen bu komplikasyon çok nadir olarak hayatý tehdit eden semptomlara sebep olabilir. Bu yazýda modifiye Blalock Taussig þant operasyonu sonrasý geliþen ve mediastinal basý semptomlarýna sebep olan dev seroma olgusu ve cerrahi tedavisi sunulmaktadýr. Bu olgu nedeni ile seromanýn nadiren de olsa hayatý tehdit edebileceðine ve özellikle þant operasyonu sonrasý tekrarlayan seröz drenajý olan hastalarýn seroma geliþimi yönünden yakýn takibine dikkat çekmek istedik.

Anahtarr kelimelerr: Blalock Taussig þant, seroma, PTFE

Türk Göðüs Kalp Damar Cer Derg 2002;10:249-251

S

Su

um

mm

maarry

y

Modified Blalock Taussig shunt operation is used frequently in palliative management of cyanotic heart diseases. Perigraft seroma may develop after modified Blalock Taussig shunt operation due to politetrafluoroethylen grafts. Spontaneous regression may occur in most of the cases. It is very unusual that this complication causes life-threating symptoms. We report here a case of giant perigraft seroma presenting with mediastinal compression symptoms and its surgical treatment. Thereby, we would like to emphasise that perigraft seroma may be life-threating in rare occasions and close follow-up is necessary especially in patients with recurrent serous drainage after the operation.

Keyyworrds: Blalock Taussig shunt, seroma, PTFE

Turkish J Thorac Cardiovasc Surg 2002;10:249-251

249

Adrres: Dr. Ece Salihoðlu, Ýstanbul Memorial Hastanesi, Kalp Damar Cerrahisi Kliniði, Piyalepaþa Bulvarý, Okmeydaný, Ýstanbul e-mmail: ecesalihoglu@yahoo.co.uk

G

Giirriiþþ

Politetrafloroetilen (PTFE) greftlerle yapýlan modifiye Blalock-Taussig (MBT) þantlar pek çok siyanotik kalp hastalýðýnýn palyatif cerrahi tedavisinde önemli bir yer teþkil eder. Literatürde MBT þant operasyonu sonrasý tromboz,

enfeksiyon, ve psödoanevrizma ve seroma gibi

komplikasyonlar bildirilmiþtir. Kullanýlan PTFE greftlerden seröz drenaj ve seroma nadir görülen komplikasyonlardandýr ve genellikle spontan olarak düzelirler [1]. Seroma nadiren hastanýn hayatýný tehdit eden boyutlara ulaþabilir. Bu makalede MBT þant operasyonunu takiben geliþen dev seroma olgusunu inceledik.

O

Ollg

gu

u

Kliniðimizde 2 günlük iken büyük damarlarýn transpozisyonu, ventriküler septal defekt, pulmoner stenoz, patent foramen ovale tanýlarý ile balon atriyal septostomi uygulanan 5 aylýk erkek hasta siyanozda artma nedeni ile baþvurdu. Fizik muayenesinde 2/6 sistolik ejeksiyon üfürümü ve siyanoz

mevcuttu. Pulse oksimetre ile oksijen satürasyonu (SaO2) %60

idi. Telekardiyografisinde bronkovasküler görünüm azalmýþ ve kardiyotorasik indeks normal sýnýrlarda idi. Yapýlan ekokardiyografisinde büyük damarlarýn transpozisyonu, subarteriyel 5 mm boyutlarýnda ventriküler septal defekt, valvuler ve subvalvuler 96 mmHg maksimum gradiyent oluþturan pulmoner stenoz, restriktif atriyal septal defekt tespit edildi. Bu bulgularla akciðer kan akýmýnýn azalmýþ ve intrakardiyak karýþýmýn yetersiz olduðu tespit edilen hastaya atriyal septektomi ve modifiye BT þant operasyonu planlandý. Genel anestezi altýnda medyan sternotomi ve aorto bikaval kanülasyonla kardiyopulmoner bypassa geçildi. Hasta 32°C’ye soðutuldu. Aort klempi sonrasý kardiyoplejik arrest uygulandý. Sað atriyum açýldý ve atriyal septumun fossa ovalis kýsmý nonrestriktif bir geçiþ oluþturacak þekilde rezeke edildi. Sað atriyum kapatýldýktan sonra aort klempi kaldýrýldý ve hasta ýsýtýlýrken sað pulmoner arter ile innominate arter arasýnda 4 mm ringli PTFE greft kullanýlarak MBT þant yapýldý. Oksijen satürasyonu %90–95 seviyelerine çýkan hasta, sorunsuz bir postoperatif dönem sonrasý birinci haftada taburcu edildi. Taburcu edildikten 3 gün sonra hasta solunum sýkýntýsý ve genel durumda bozulma þikayeti ile acil kliniðimize baþvurdu.

Turkish J Thorac Cardiovasc Surg 2002;10:249-251

(2)

Yapýlan fizik muayenesinde, solunum seslerinin sað hemitoraksta azalmýþ olduðu tespit edildi. Oksijen satürasyonu %70 olarak ölçüldü. Telekardiyografisinde sað plevral effüzyon tespit edilen hastaya sedasyon altýnda, lokal anestezi ile torasentez yapýldý ve 300 ml seröz mayi boþaltýldý. Yapýlan kontrol ekokardiyografisinde pulmoner arter içinde þanta baðlý bol miktarda kan akýmý tespit edildi. Kliniði düzelen hasta diüretik ve antibiyotik tedavisi ile 5. gün taburcu edildi. Hasta 1 ay sonra genel durum bozukluðu, yüksek ateþ, sýk ve zorlu nefes alma þikayetleri ile tekrar acil kliniðimize baþvurdu. Fizik muayenesinde, genel durumu orta, cilt soðuk,

soluk, nemli idi. Hasta takipneikti, interkostal ve subkostal kaslarda çekilme mevcuttu. Dinlemekle iki taraflý akciðer bazallerinde krepitasyon vardý, karaciðer 4 cm palpabl idi. Þant üfürümü mevcuttu. Vücut ýsýsý aksiller 39°C, nabýz dakika sayýsý 180 / sinüzal, sistolik kan basýncý 70 mmHg olarak tespit edildi. Telekardiyografisinde üst mediasten gölgesi ileri derecede geniþlemiþ olarak görülmekteydi (Resim 1). Ekokardiyografisinde mediastende bol miktarda koleksiyon ve þant bölgesinde yarý solid kitle tespit edildi. Çekilen toraks bilgisayarlý tomografik incelemesinde mediastende geniþ koleksiyon saptandý. Hasta seroma ön tanýsý ile yarý acil þartlarda ameliyata alýndý. Resternotomi yapýlan hastada tüm ön ve üst mediasteni, sað ve sol plevra boþluklarýnýn üst yarýsýný dolduran içi seröz mayi ile dolu bir kese ile karþýlaþýldý. Kontrollü olarak açýlan keseden yaklaþýk 250 ml seröz mayi boþaltýldý. Bu kesenin merkezinde, þant bölgesine uyan kýsýmda, greftin etrafýný saran daha yoðun 8x6x4 cm boyutlarýnda sarý renkli, jöle kývamýnda kitle rezeke edildi (Resim 2). Postoperatif hastanýn kliniði hýzla düzeldi. Kitlenin patolojik incelemesi sonucu seroma tanýsý teyid edildi. Hastanýn tedavisine diüretik ve antienflamatuar eklendi. Daha sonraki takipleri sorunsuz seyreden hasta 5. gün taburcu edildi. Hastanýn 1. ve 6. ay kontrollerinde telekardiyografisinde mediasten gölgesi normal sýnýrlarda idi. Hastanýn tedavisinde diüretik kullanýmýna devam edildi. Kontrol ekokardiyografilerinde þant akýmý mevcutu ve mediastende kolleksiyon tespit edilmedi. Hasta halen medikal tedavi altýnda klinik durumu ve fonksiyonel kapasitesi iyi olarak takiplerine devam edilmektedir.

T

Taarrttýýþþm

maa

Perigreft seroma greft çevresinde fibrin yapýsýnda psödomembranla çevrili, berrak, steril sývý kolleksiyonu olarak tarif edilmektedir [2]. Cilde yakýn yerleþimli greftlerin çevresinde daha sýk olarak tespit edilirler, zira derin dokularda kullanýlan greftlerde taný konulmasý güçtür. PTFE greftlerden seröz sývý sýzmasý olgularýn %20’sinde bildirilmiþtir. Ancak seroma nedeni ile reoperasyon oraný %0.5-2.5 arasýnda deðiþmektedir [1,2].

Greft etrafýndan transüdasyonun mekanizmasý tam olarak bilinmemekle birlikte, pek çok faktör bundan sorumlu tutulmaktadýr. PTFE greftlerde yüzey hidrofob olmasýna raðmen, implante edildikten 48-96 saat sonra hidrofil hale gelmesine ‘terleme’ adý verilmektedir. Terleme þeklindeki transüdasyon, bazen implantasyondan hemen sonra þant akýmý baþlar baþlamaz ortaya çýkmaktadýr. Diðer taraftan, proteinler ve fibröz doku birikiminin ise greft iç ve dýþ yüzeyinde ‘kaplama’ olarak adlandýrýlan olayý meydana getirdiði tespit edilmiþtir. Bu iki olayýn arasýndaki dengenin bozulmasýnýn PTFE greftten oluþan seröz drenajda anahtar rol oynadýðý öne sürülmektedir [1,2]. Yapýlan çalýþmalar, fibroblast inhibisyonuna neden olan immunolojik faktörler, greftten geçen kan akýmýnýn miktarý, sistemik heparin kullanýmý, greft porozitesini bozan travmalar, bazý kimyasal ajanlarla (organik solventler, povidone iodium, antibiyotik solüsyonlarý, heparin) greftin temasý gibi faktörlerin bu iki olay arasýndaki dengeyi bozarak seroma oluþumuna ortam hazýrladýklarýný düþündürmektedir [1-3]. Yazarlar tanýda 48 saatten uzun süren seröz drenaj ve telekardiyografide þant bölgesinde operasyondan 1 hafta sonra sebat eden konsolidasyonun

250 Resim 1. Þant operasyonu sonrasý 1. ayda çekilen telekardiyografi, üst mediasten ileri derecede geniþlemiþ olarak görülmektedir.

Resim 2. Pseudomembran açýldýktan ve seröz mayi aspire edildikten sonra, þantýn etrafýný saran jel kývamlý kolleksiyon.

Salihoðlu ve Arkadaþlarý Seroma

(3)

251 seroma geliþimine iþaret ettiðini vurgulamaktadýrlar [1]. Ayýrýcý tanýda hematom, psödoanevrizma ve atelektazinin düþünülmesi gerektiði, ekokardiyografi ve torakal bilgisayarlý tomografi ve manyetik rezonans tetkiklerinin kesin tanýda önemli yer tuttuðu belirtilmiþtir [4]. Bu olguda da operasyondan bir hafta sonra sað plevral effüzyon geliþmiþtir. Hasta tekrar kliniðe baþvurduðunda mediastinal kitlenin ayýrýcý tanýsýnda ekokardiyografi ve torakal bilgisayarlý tomografiden faydalanýlmýþtýr.

Literatürde taný konulmuþ seroma olgularýnýn %65’inde spontan gerileme tespit edildiði bildirilmektedir [1]. Semptomatik olan seromalarýn tedavisi tartýþmalýdýr. Ancak ciddi semptomlara sebep olan ve nadiren bizim olgumuzda olduðu gibi hayatý tehdit eden olgularda giriþim kaçýnýlmazdýr. Tedavide aspirasyon ve rezeksiyon yeterli olabilir. Ancak tekrarlayan vakalarda, greftin yenilenmesi veya greft çevresinde protein duvarý oluþturmak amacýyla çeþitli doku yapýþtýrýcýlarý (fibrin glue, histoakril doku yapýþtýrýcýlar) kullanýmý önerilmektedir [5,6]. Bazý yazarlar dirençli olgularda greft içine siyopresipitat, trombin enjeksiyonu uygulamýþlardýr [3]. Bizim olgumuzda hastaya seroma rezeksiyonu ve çevresindeki seröz mayinin aspirasyonu uygulanmýþtýr. Hastanýn tedavisi antienflamatuar ve diüretik ilaçlar ile medikal olarak desteklenmiþtir.

Sonuç olarak, MBT þant operasyonunun nadir

komplikasyonlarýndan biri olan seroma, morbiditeyi arttýrmasý ve mortalite nedeni olabilmesi sebebiyle önemlidir. Seroma oluþumuna engel olabilmek için operasyonda PTFE greftlerin yapýsýnda bozulmaya yol açabilecek mekanik ve þimik travmalardan kaçýnýlmasýnýn önemli olduðu kanýsýndayýz. Greftlerin defalarca resterilizasyona tabi tutulmasýnýn, greft

duvarýndaki entegrasyonu bozarak terlemeye neden olabileceðini düþünmekteyiz. Özellikle operasyon sonrasý tekrarlayan seröz drenajý olan olgularda seroma geliþme riskinin daha yüksek olduðu hatýrlanarak bu tip hastalarýn bu açýdan yakýndan takip edilmesi gerektiðini ve semptomatik hastalarda cerrahi tedavi ile iyi sonuçlar alýnabileceðini söyleyebiliriz.

K

Kaay

yn

naak

kllaarr

1. Berger RMF, Bol-Raap G, Hop WJC, Bogers AJJC, Hess J. Heparin as a risk factor for perigraft seroma complicating the modified Blalock-Taussig shunt. J Thorac Cardiovasc Surg 1998;116:286-93.

2. Lewis P, Wolfe JHN. Lymphatic fistula and perigraft seroma. Br J Surg 1993;80:410-1.

3. Maitland A, Williams GW, Coles JG, Freedom RM, Trusler GA. A method of threating serous fluid leak from a polytetrafluoroethylene Blalock-Taussig shunt. J Thorac Cardiovasc Surg 1985;90:791-3.

4. Özkutlu S, Özbarlas N, Demircin M. Perigraft seroma diagnosed by echocardigraphy: A complication following Blalock-Taussig shunt. Int J Cardiol 1992;36:244-6. 5. Noyez L, Daenen W. The modified polytetrafluoroethylene

Blalock-Taussig shunt: Case report of an unusual complication. J Thorac Cardiovasc Surg 1987;94:634-5. 6. Sim EK, Wong ML, Tan CT, Lee CN. Histoacryl tissue

adhesive: An alternative means of stopping

polytetrafluoroethylene graft sweating. J Thorac Cardiovasc Surg 1993;106:1227-8.

Turkish J Thorac Cardiovasc Surg 2002;10:249-251

Referanslar

Benzer Belgeler

Hasta iki yýl önce lomber disk hernisi operasyonu (sað L4 hemilaminektomi, sað L4-5 diskektomi, sað L5 foraminotomi) geçirmiþti.. Lomber disk hernisi operasyonundan bir hafta

Koagülaz negatif stafilokoklar son yýllarda açýk kalp cerrahisi sonrasýnda özellikle yabancý cisim implante edilen olgularda önemli bir patojen olarak kabul

Norwood operasyonu sonrasýnda sol pulmoner arterin yeniden yapýlanan geniþ aortanýn altýnda baskýya uðramasý ve sað tarafdaki sistemik-pulmoner þanttan dolayý kan akýmýnýn

Görülme sıklığına göre simetrik kondrogladiolar, asimet- rik kondrogladiolar, mikst (pectus karinatum ve pektus excavatum), kondromanubrial olarak 4 tipi vardır (1)..

Daha önceki pnomonektomiye bağlı gelişen mediastinal kayma transsternal tarnsperikardial girişimi rutin uygulamalara oranla daha zorlaştırmakla birlikte, seçilmiş

Bu yazýda grand mal nöbet sonrasý oluþan tuberkulum majus kýrýklarý ile birlikte bilateral anteriyor omuz çýkýðý olan bir hastayý sunmaktayýz.. Redüksiyon kolay ve güvenli

Sonuç olarak; ventrikülosubgaleal þant, özellikle germinal matriks kanamasý sonrasý hidrosefali oluþmuþ prematür yenidoðanlarda, uygulamasý kolay ve basit bir metoddur..

Haber merkezinin naklen yayınlayacak kadar önemli bulduğu olaylar ya da son anda yaşanan ve anında haberlerin seyirciye iletilmesini gerektiren haberler naklen yayınlanabilir.