• Sonuç bulunamadı

Dikili Belediye Ba

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "Dikili Belediye Ba"

Copied!
2
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

Dikili Belediye Başkanı Osman Özgüven'in Kozak Yaylası'nda açılmaya çalışılan maden ocakları nedeniyle 25 Eylül 2009 tarihinde Bergama Belediyesi meclis salonunda düzenlen toplantıda sarf ettiği sözler nedeniyle Koza Altın İşletmeleri A.Ş, kişilik haklarının ağır biçimde zedelendiği iddiasıyla 20 bin TL’lik manevi tazminat davası açmıştı. Daha önce de Koza A.Ş. benzer biçimde, TMMOB Metalurji, Jeoloji, Çevre ve Kimya Mühendisleri Odaları ile TMMOB başkanına karşı, ayrıca Av. Arif Ali Cangı, Erol Engel, Hasan Gökvardar, Evrensel gazetesi ve Gazeteci Özer Akdemir'e karşı da davalar açmış, bu davaların hepsi de reddedilmişti.

Bugün İstanbul Şişli Asliye Hukuk Mahkemesi'nde görülen dava sonunda Koza Altın İşletmeleri A.Ş.’nin Osman Özgüven'e açtığı davanın da reddine karar verildi.

"Başkan görevini yapmıştır"

Dikili Belediye Başkanı Osman Özgüven’in avukatlarından Arif Ali Cangı konuyla ilgili olarak yaptığı açıklamada açılan davaya karşı savunmalarının başlıklarını, “Davalı, Dikili Belediye Başkanı’dır, Anayasal görevlerini yerine getirmiştir. Özgüven'inn sözleri sağlıklı çevrede yaşama hakkı ve çevre kirlenmesini önleme konusundaki anayasal hakların kullanımı, ödevlerin yerine getirilmesinin gereği olan sözlerdir.

Anayasa ve uluslararası hukuka göre de bu sözler haksız değildir.

Bergama sürecinde Hukuk Devleti İlkesi alt üst edilmiştir. Ovacık Altın Madeni’nin bu hukuksuzluğu yetmiyormuş gibi, şimdi de genişleme çabası içine girmiştir. Davalının dava edilen sözlerini söylemesine yol açan Kozak

Yaylası’nda da 4 yerde maden ocağı açma izni verilmiştir.

Bergama–Ovacık sürecinde yaşanan hukusuzluklarda davacı şirketin de sorumluluğu vardır.

Davacı şirket, hak arama özgürlüğünü kendisi için ayrıcalık ve dokunulmazlık sağlamak amacıyla kullanmaktadır. Hukuk sistemimizde kişilik haklarının korunması diğer bütün haklar gibi sınırsız değildir. Kişilik haklarının sınırsız korunması, tüm eleştirel bakışları yasaklayarak başka bir hakkın ihlali anlamına gelir. Kişisel hakların esnek ve kapsamlı niteliklerinden dolayı başkalarının kişilik hakları ile ya da başkaca hak ve özgürlüklerle çatıştığı sıkça görülür. Bu nedenle bu çatışmada üstün tutulan hakkın hangisi olduğunun tespiti büyük önem taşır. Kişilik haklarının korunması ancak daha üstün bir hak ve kamu yararı ile sınırlandırılabilir. Yani, (pek çok Yargıtay kararında da belirtildiği gibi) kişilik hakları saldırıda bulunduğu iddia olunan kimse eğer daha üstün bir çıkarı korumak için davranmışsa kişilik hakkı korunmadan yararlanamaz. Bu noktada saldırının izlediği hedef korunur ancak saldırıda başvurulan araçların aşırı olup olmadığına bakılır. Davalı Osman Özgüven eleştiri ve uyarıları ile özellikle Kozak Yaylası’nın doğal yapısının korunmasını ve canlı yaşamının savunulmasını amaçlamaktadır. Yani üstün bir çıkarı

korumak için kamu yararına eleştiri yapmakta, uyarılarda bulunmaktadır, seçilen sözcükler de aşırı değildir Bu nedenle davacı şirketin kişilik hakları zarar görmüş olsa bile hukuksal korumadan yararlanamaz” şeklinde sıraladı. Toplantıya birçok belediye başkanı daha katılmıştı

Davaya konu konuşma, Çevre ve Orman Bakanlığı tarafından Kozak Yaylası’nda, 4 ayrı yerdeki (Bergama’ya bağlı Kozak Kaplan Köyü, Yukarıbey Köyü, Yerlitahtacı Köyü ile Dikili’ye bağlı çağlan Köyü) Koza'nın altın madeni ocakları için çED olumlu belgesi verilmesi üzerine, konuyla ilgili kamuoyu oluşturmak ve olası çevresel riskler konusunda yetkilileri uyarmak için 25 Eylül 2009 tarihinde Bergama Belediyesi meclis salonundaki toplantıda yapılmıştı.

Toplantıya Osman Özgüven’in yanı sıra Kozak Yaylası'na yakın olan Edremit Körfezi'nden Bakırçay Bölgesi'ne kadar birçok belediye başkanı, Kozak Köylüleri, Bergamalılar ve basın çalışanları katılmıştı. Toplantıda Bergama çevre Platformu Sözcüsü Erol Engel, Kozaklı kadınlar adına Gülden Karabudak ile Bergama Belediye Başkanı Mehmet Gönenç, Ayvalık Belediye Başkanı Hasan Bülent Türközen, Küçükkuyu Belediye Başkanı Cengiz Balkan da birer konuşma yapmışlardı.

(2)

Osman Özgüven’in davaya konu olan sözleri ise “…günlük küçük menfaatler için geleceğinizi yok etmeyin, siyanürle altın çıkarmak çok eski yıllara dayanıyor, bu yöntemle Ovacık'ı talan ettiler, Şimdi Kaz Dağları ve Kozak Yaylası'nda bunu yapmak istiyorlar, yoksul halkımızın elinden sahip oldukları değerleri alıyorlar, altınla zehirliyorlar, suyu

özelleştiriyorlar. Şimdi de havayı özelleştirmeye çalışıyorlar. Oksijen deposu Kaz Dağları ve Kozak Yaylası'nda altın arama faaliyetleri ile insanımızın oksijenini yok etmeye çalışıyorlar, onların Allahı para, parayı da kendileri için istiyorlar, köylerde birkaç kişiye iş vererek kendilerine fedai tutmak istiyorlar, onların bu oyunlarına gelmeyelim, el birliği içinde en doğal hakkımız olan yaşam hakkımızı savunalım…” şeklindeydi.

Referanslar

Benzer Belgeler

Cittaslow ağına ada anlamında giren tek yerin Gökçeada olduğuna işaret eden Atalay, bu ağın amacının, şehirlerin doğasını ve geleneklerini koruyarak, onların

Recep Akdur, K ızılırmak suyunun vanalarının kapatılmasının halk sağlığı açısından tehlikeli olduğunu belirterek, "Ankara Belediyesi, enerji tasarrufu gerekçesiyle

(S İNİPARKSİ) Yönetim Kurulu Başkanı Stratis Pothas 'ın öncülüğünde gerçekleştirilen toplantıda, Türkiye'den de Dikili Belediye Ba şkanı Osman Özgüven, Burhaniye

Toplantıda sırasıyla söz alan Bergama Belediye Başkanı Mehmet Gönenç, Ayvalık Belediye Başkanı Hasan Bülent Türközen, Dikili Belediye Başkanı Osman Özgüven,

Dikili Belediye Ba şkanı Osman Özgüven’in Kozak yaylasında açılmaya çalışılan maden ocakları nedeniyle sarfettiği aşağıdaki sözleri Koza Altın İşletmeleri

Dikili Belediye Başkanı, Koza Altın Madeni çalışanları tarafından düzenlenen olaylı panelin ertelenen davası ç ıkışında siyanürle altın aramaya karşı olduklarını

İzmir Dikili’de konutlardan 10 tona kadar su parası almayan, belediye çalışanlarına suyu yüzde 50 ucuza veren, belediyeye ait ekmek fabrikas ında halka ucuz ekmek

Dikili Belediye Başkanı Osman Nuri Özgüven ile birlikte eski belediye başkanı, belediye meclis üyeleri ve belediye çalışanlarının yargılandığı ve iki y ıldan bu yana