• Sonuç bulunamadı

3a-3b numaralı, 1648-1679 tarihli Kırım kadıasker defterlerine göre Kırım'da sosyal ve ekonomik hayat

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "3a-3b numaralı, 1648-1679 tarihli Kırım kadıasker defterlerine göre Kırım'da sosyal ve ekonomik hayat"

Copied!
388
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

T.C.

SAKARYA ÜNİVERSİTESİ

SOSYAL BİLİMLER ENSTİTÜSÜ

3A-3B NUMARALI, 1648-1679 TARİHLİ KIRIM

KADIASKER DEFTERLERİNE GÖRE KIRIM’DA

SOSYAL VE EKONOMİK HAYAT

YÜKSEK LİSANS TEZİ

SEMA AKTAŞ SARI

Enstitü Anabilim Dalı : Tarih

Enstitü Bilim Dalı : Yeniçağ Tarihi

Tez Danışmanı: Prof. Dr. Yücel ÖZTÜRK

HAZİRAN – 2016

(2)
(3)

BEYAN

Bu tezin yazılmasında bilimsel ahlak kurallarına uyulduğunu, başkalarının eserlerinden

yararlanılması durumunda bilimsel normlara uygun olarak atıfta bulunulduğunu,

kullanılan verilerde herhangi bir tahrifat yapılmadığını, tezin herhangi bir kısmının bu

üniversite veya başka bir üniversitedeki başka bir tez çalışması olarak sunulmadığını

beyan ederim.

Sema AKTAŞ SARI

24/06/2016

(4)

ÖNSÖZ

Bu çalışmada tarih araştırmalarında önemli arşiv kaynaklarından birisi olan

mahkeme kayıtlarından 1648-1679 tarihli 3a-3b numaralı Kırım Hanlığı Kadıasker

Defterleri (Şer‘iyye Sicillleri) transkripsiyon edildikten sonra ait oldukları bölgeye

dair idari, sosyal, ekonomik ve kültürel olarak bir değerlendirme yapılması

amaçlanmıştır.

Tez çalışmasının planlanmasında, araştırılmasında, yürütülmesinde ve oluşumunda ilgi

ve desteğini esirgemeyen, engin bilgi ve tecrübelerinden yararlandığım, yönlendirme ve

bilgilendirmeleriyle çalışmamı bilimsel temeller ışığında şekillendiren danışman hocam

sayın Prof. Dr. Yücel Öztürk’e sonsuz teşekkürlerimi ve saygılarımı sunarım. Osmanlı

Türkçesi metinlerde, sicil dilini öğrenmemde ve okuyamadığım yerlerin

okunmasında önemli katkıları bulunan, bana değerli vaktini ayıran sayın hocam

Adem Arı’ya, siciller konusunda benimle tecrübelerini paylaşan ve beni destekleyen

kıymetli arkadaşlarım Elif Kırgöz ve Yılmaz Kırgöz’e, tez çalışma sürecinin başından

sonuna kadar her aşamasında yanımda bulunan, benden yardımlarını esirgemeyen

değerli arkadaşım Fırat Yaşa’ya katkı ve emekleri için teşekkürlerimi sunmayı borç

bilirim. Son olarak bu günlere ulaşmamda emeklerini hiçbir zaman ödeyemeyeceğim

aileme ve beni her durumda destekleyen sevgili eşime şükranlarımı sunarım.

Sema AKTAŞ SARI

24/06/2016

(5)

i

İÇİNDEKİLER

KISALTMALAR ... iii

ÖZET ... v

SUMMARY ...vi

GİRİŞ ... 1

1. BÖLÜM: BELGELERİN TANITIMI ... 6

1.1. Belge İçeriklerinin Tasnifi ... 8

2. BÖLÜM: KIRIM’DA İDARİ YAPILANMA ... 14

2.1. Kazalar ... 14

2.1.1. Bahçesaray ... 15

2.1.2. Kefe ... 16

2.1.3. Karasu ... 17

2.1.4. Mankub ... 18

2.2. Kasabalar ... 18

2.3. Köyler ... 19

2.4. Mahalle ve Sokaklar ... 21

2.5. Coğrafi Mevki ve Nehirler ... 22

3. BÖLÜM: KIRIM’DA ETNİK ve SOSYAL YAPI ... 25

3.1. Tatar Asıllı Cemaatler ve Boylar ... 25

3.2. Yahudiler ... 26

3.3. Ermeniler ... 27

3.4. Kıptiler ... 28

3.5. Kırım’da Aile Hayatı ... 30

3.5.1. Evlilik ... 30

3.5.1.1. Mehir ... 32

3.5.1.2. Boşanma ... 34

3.5.1.3. Nafaka ... 37

3.6. Kırım Sosyal Hayatında Kölelik ... 39

3.6.1. Kölelerin Azat Edilmesi ... 43

3.6.2. Kölelerin Miras Bırakılması ... 45

3.6.3. Kölelik ve Suçlar ... 46

4. BÖLÜM: KIRIM’DA EKONOMİK YAPI ... 47

4.1. Para Birimleri ... 48

(6)

ii

4.2. Ölçü ve Tartı Birimleri ... 49

4.3. Mesleki Uğraşlar ... 51

4.4. Hayvancılık ... 53

4.4.1. Hayvan Cinsleri ve Fiyatları ... 54

4.5. Köle Ticareti... 57

SONUÇ ... 63

KAYNAKÇA ... 65

EKLER ... 68

ÖZGEÇMİŞ ... 377

(7)

iii

KISALTMALAR

Bkz. : Bakınız

C. : Cilt

çev. : Çeviren

DİA : Diyanet İslam Ansiklopedisi

H : Hicri

İSAM : İslam Araştırmaları Merkezi

K. Ş. S : Kırım Şer‘iyye Sicilleri

K.K.D : Kırım Kadıasker Defteri

M. : Miladi

n. : Numara

S. : Sayı

s. : Sayfa

ORRNB : Otdel Rukopisey Rossiyskoy Natsionalnoy Bibliotek

TTK : Türk Tarih Kurumu

T.C : Türkiye Cumhuriyeti

vb. : Ve benzeri

Yay. : Yayın

yy. : Yüzyıl

(8)

iv

TABLO LİSTESİ

Tablo 1 : Kırım Şerʻiyye Sicili 3a/b Numaralı Defterlerin Kapsamı ... 6

Tablo 2 : Sicillere Yansıyan Kazalar... 15

Tablo 3 : Sicillere Yansıyan Köyler ... 20

Tablo 4 : Sicillere Yansıyan Mahalleler ... 22

Tablo 5 : Sicillere Yansıyan Yahudi İsimleri ... 27

Tablo 6 : Sicillere Yansıyan Ermeni İsimleri ... 28

Tablo 7 : Sicillere Yansıyan Zimmî İsimleri ... 30

Tablo 8 : Defterde İsmi Geçen Köleler ... 41

Tablo 9 : Defterde İsmi Geçen Cariyeler ... 42

Tablo 10: Deftere Yansıyan Ölçü Birimleri ... 49

Tablo 11: Sicillere Yansıyan Meslekler ... 52

Tablo 12: Sicillere Yansıyan At Cinsleri ... 56

Tablo 13: Sicillere Yansıyan Öküz, Tosun ve Sıgır Cinsleri ... 57

Tablo 14: Sicilde Bulunan Köle Fiyatları ... 58

(9)

v

ÖZET

Saü, Sosyal Bilimler Enstitüsü Yüksek Lisans Tez Özeti

Tezin Başlığı: 3a-3b Numaralı, 1648-1679 Tarihli Kırım Kadıasker Defterlerine

Göre Kırım’da Sosyal ve Ekonomik Hayat

Tezin Yazarı: Sema Aktaş SARI Danışman: Prof. Dr. Yücel ÖZTÜRK

Kabul Tarihi: 24/06/2016 Sayfa Sayısı: vi+ ön kısım+ 68(tez)+ 311(ekler)

Anabilim Dalı: Tarih Bilim Dalı: Yeniçağ Tarihi

Sosyal ve yerel tarih çalışmalarında başvurulacak en önemli kaynaklardan birisi mahkeme kayıtlarıdır. Osmanlı Devleti’nde oduğu gibi Kırım Hanlığında da kadılar tarafından tutulan bu siciller, ait oldukları bölgeye dair oldukça zengin veriler içermektedir. Kayıt altına alındıkları bölgede yaşayan halkın aile ve sosyal hayatını, gündelik uğraşlarını, giyim kuşamlarını, kullandıkları eşyaları, yeme içme kültürünü, mesleki hayatlarını, cemaat ve aşiret yapılarını ve yaşadıkları yerlerin isimlerini tespit etmemizi sağlar.

Osmanlı Devleti’nin Karadeniz politikasının önemli bir ayağını oluşturan, günümüz Türkiye, Rusya ve Ukrayna ilişkileri açısından da dikkate değer bir bölge olan Kırım’ın siyasi, sosyal, ekonomik ve kültürel tarihinin aydınlatılması önem arzetmektedir. Kırım Hanlığına dair tarihsel bağların ve bölgenin kültürel mirasının ortaya çıkarılması amacıyla 3a ve 3b numaralı Kırım mahkemesi kadıasker defterleri Latin harflerine aktarılarak Yarımada’nın sosyal, ekonomik, idari, kültürel ve folklorik yapısı analiz edilmiştir.

Kırım’da yer alan kaza, köy, mahalle, sokak, nehir ve zirai mevkiler gibi coğrafi yer isimleri tespit edilmiştir.

17.yüzyıl’ın ikinci yarısında Kırım Yarımadası’nda yaşamış olan nüfusun sosyal, etnik, dini ve kültürel yapısının aydınlatılması temel amaçlar arasındadır. Bu çerçevede, Kırım nüfusunun dayandığı aşiret ve cemaat yapıları, farklı etnik gruplar, gayri müslimler, isimler, ünvan ve lakaplar, vakıf kurumları, meslekler, para birimleri, miras, aile hukuku ve kölelik gibi yapıların değerlendirmesi yapılmıştır.

Anahtar Kelimeler: Kırım Hanlığı, Osmanlı Devleti, Şer‘iyye Sicilleri, Kadı

(10)

vi

Sau, Institute of Social Sciences Absract of Master’s Thesis

Tezin Başlığı: Social and Economic Life in the Crimea According to the Kadiasker

Registers 3a-3b numbers and date1648-1679

Author: Sema AKTAŞ SARI Supervisor: Professor Yücel ÖZTÜRK

Date: 24/06/2016 Nu. of Pages: vi+ (pre text)+ 67(thesis)+311(adds)

Department: History Subfield: New Age Period History

Court records, known as Sharia records, are one of the most important sources of

reference in social and local history studies. This records are held by a Muslim Judge

in the Crimean Khanate like the Ottoman one contain rich date about the region.

They provide us to identity this region people’s family and social life, daily routines,

clothing habits, utensils they used, eating and drinking habits, professional life,

community and tribal structure and the names of places where they lived.

It is important to clarify Crimean social, economic and cultural history which is an

important key ingredient of the Black Sea policy of the Ottoman Empire and also

good for current Turkish, Russian and Ukrainain relations. In this thesis, social,

economic, political, cultural and folkloric structure of the Crimean Khanate is

analyzed by the way of the transcribing Crimean Court Records which are called 3a-

3b. Some geographical locations like discrict, village, neighbourhood, street, rivers

and fields in Crimea are stated.

One of the main purposes of this thesis is to reveal the social, ethnic, religious and

cultural, structure of Crimean population in second half of 17.th century. This thesis

evaluates the community and tribal structure, different ethnic groups, non-muslims,

names and tittles, charities, occupations, currency, law of the family, inheritance and

slavery in the Crimean society.

Keywords: Crimean Khanate, Sharia Register, Ottoman State, Kadi.

(11)

1

GİRİŞ

20. yüzyıl ortalarına doğru tarih anlayışını ve yazımını baştan başa değiştirmeyi

başaracak olan Annales Okulu ve temsilcilerinin yapmak istediklerini İktisat

tarihçilerinden Otto Hintze’nin “... Biz sadece sıradağları ve dorukları değil, dağların

eteklerini de; yalnızca yüzeyin derinliklerini değil, bütün kıta ülkesini bilmek istiyoruz.”

çağrısı çok iyi özetlemektedir. Biz bu çağrıya sadece kralların, komutanların, yenilgi ve

zaferlerin değil de arka planda bulunan sessiz topluluğun tarihi sayılabilecek 3a ve 3b

numaralı Kadıasker defterlerinin transkripsiyon ve değerlendirmesini yaparak kulak

vermeye çalıştık. Artık biliyoruz ki; Kırım Han’ının sofrasındaki yemeğini hangi aşçı

hazırlamaktadır, Han’ın eşi hangi kölesini azat etmiştir, hangi vakfa Kurʻan bağışlamıştır,

kızının mehri kaç bin altındır, nerelerde cami, medrese ve han yaptırmıştır. Bununla

birlikte incelediğimiz kayıtlara göre: “ Hanın tebaası ne yer ne içer, hangi atlara biner,

çapula gitmenin dışında hangi mesleklerle uğraşır, kaç çocuğu vardır, ne tür evlerde

oturur, nasıl evlenir ve boşanır, kulak tözüne vurulup öldürüldüğünde mirası nasıl pay

edilir, serveti nelerden oluşur, gece üç ortak komşusunun tarlasına girip lahanalarını

gizlice toplarsa sonucu ne olur? ” sorularının cevaplarını da verebilmek mümkündür.

Her arşiv kaynağının bir hikayesi olduğu gibi şer‘iyye sicillerinin de kaydedildikleri

dönemden itibaren günümüze kadar olan tarihsel yolculuklarını içeren kendilerine ait bir

geçmişi ve serüveni vardır. Türkiye’de bu bağlamda Kırım Hanlığı kadı sicillerinin

macerası 1996 yılından itibaren başlamıştır. Hanlık sicillerini Türk akademi camiasına

tanıtan Halil İnalcık’tır

1.

İnalcık’ın “ Kırım Hanlığı Kadı Sicilleri Bulundu ” isimli

makalesinde anlattığına göre; hanlığa ait bazı belgelerin Kırım’da Gaspıralı

Kütüphanesi’nde bulunduğunu Hakan Kırımlı’dan öğrenmiştir. 1994 yılında Kırım’a

gittiğinde kütüphane müdürü Naciye Tairova, 61 ciltlik tarih sırasına göre yapıştırılmış

olan defter koleksiyonunu kendisine göstermiştir. Edindiği bilgiye göre defterler 1944’te

Kırım Tatarlarının toplu olarak sürgün edilmesi sırasında Tatarlara ait her türlü kültür

kalıntılarıyla beraber Ruslar tarafından yok edilmeye çalışılmıştır. Bunun üzerine

kurtarılan siciller Kırım Devlet Arşivi’ne getirilmiştir. Arşiv müdürü, 1992’ye kadar

1 Halil İnalcık,“Kırım Hanlığı Kadı Sicilleri Bulundu”, Belleten, C. LX, S. 227 (Nisan), TTK Basımevi, Ankara 1996.

(12)

2

muhafaza edilen defterlerin kaloriferci tarafından ocağa atılıp yakıldığına şahit olmuş ve

yakılmadan kalan ciltlerin Kırım müzesine verilmesini sağlamıştır. Defterler müzeden

Gaspıralı kütüphanesine gönderilmiş ve 1992’den itibaren koleksiyon buraya ait

olmuştur. Bir kopyası Ukrayna arşivinde bulunan ve 1995’te T.C Dışişleri Bakanlığı

eliyle alınan koleksiyonun mikrofilmlerinin bir kopyası da Bilkent Üniversitesi Halil

İnalcık Kütüphanesi’nde bulunmaktadır

2

. Daha sonra diğer bir kopya da İSAM’da

araştırmacıların hizmetine sunulmuştur

.

Belgeler, Türkiye’ye kazandırıldıktan sonra araştırmacılar bu konulara eğilmiş ve siciller

hakkında yeni sayılabilecek bilgiler ortaya koymuşlardır. Halil İnalcık’ın ardından Ahmet

Nezihi Turan

3

, Ahmet Cihan, Fehmi Yılmaz

4

, Nuri Kavak

5

gibi Kırım sahasında uzman

kişiler tarafından siciller farklı yönleriyle ele alınmıştır. Toplamda 121 cilt olan ve St.

Petersburg Kütüphanesi’nde Otdel Rukopisey Rossiyskoy Natsionalnoy Bibliotek

(ORRNB), Fond 917’de bulunan

6

defterler üzerinde son yıllarda doktora ve yüksek lisans

öğrencileri tarafından da çalışmalar yapılmıştır. İlk çalışma Zeynep Özdem tarafından

2006 yılında yüksek lisans tezi olarak hazırlanan “Kırım Karasubazar’da Sosyo-

Ekonomik Hayat (17. Yüzyıl Sonlarından 18. Yüzyıl Ortalarına Kadar) ” isimli

çalışmadır

7

. Siciller üzerinden yapılan çalışmalara Ömer Bıyık

8

, Nuri Kavak

9

, Dilek

Çelik

10

ve Fırat Yaşa

11

tarafından yapılan doktora ve yüksek lisans tez çalışmaları örnek

verilebilir. Kemal Gurulkan da web sayfasında

12

Kırım şerʻiyye sicil defterleri ile ilgili

olarak yapılması gerekenler hususunda düşüncelerini dile getirmiştir. Çalışmamız

sırasında tüm bu literatür çalışmalarından ve ayrıca Kırım sahasına dair çalışmaları

bulunan Halil İnalcık, Hakan Kırımlı, Nuri Kavak ve Emel Dergisinde çıkan

2Halil İnalcık,“Kırım Hanlığı Kadı Sicilleri Bulundu”, s. 166-167.

3 Ahmet Nezihi Turan, “Kırım Hanlığı Kadı Sicilleri Hakkında Notlar”, Türk Kültürü İncelemeleri Dergisi, S. 9, İstanbul 2003.

4 Ahmet Cihan, Fehmi Yılmaz, “Kırım Kadı Sicilleri”, İslam Araştırmaları Dergisi, S. 11, İstanbul 2004.

5 Nuri Kavak, “Kırım Hanlığı Şer’iyye Sicilleri ve Muhtevası Üzerine”, Süleyman Demirel Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Dergisi, S.7, Isparta 2008.

6 Ahmet Cihan, Fehmi Yılmaz, “Kırım Kadı Sicilleri”, s. 131.

7Zeynep Özdem, Kırım Karasubazar’da Sosyo-Ekonomik Hayat (17. Yüzyıl Sonlarından 18. Yüzyıl Ortalarına Kadar), TTK Yayınları, Ankara 2010.

8 Ömer Bıyık, Osmanlı Yönetiminde Kırım (1600-1774), Ötüken Yayınları, İstanbul 2014.

9 Nuri Kavak, Kırım’ın Karasu Kazası 1683-1744 (Şer’iyye Sicillerine Göre), Gazi Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü, Yayımlanmamış Doktora Tezi, Ankara 2008.

10 Dilek Çelik, 67 A 90 Nolu ve 1017-1022 (1608–1613) Tarihli Kırım Hanlığı Kadıasker Defteri (Tahlil ve Transkripsiyon), Sakarya Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü, Yayımlanmamış Yüksek Lisans Tezi, Sakarya 2011.

11 Fırat Yaşa, 67 A 90 numaralı (Dördüncü Cilt), 1061- 1062 Tarihli Kadıasker Defterine Göre Kırım’da Sosyal ve Ekonomik Hayat, Sakarya Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü, Yayımlanmamış Yüksek Lisans Tezi, Sakarya 2014.

12http://kgurulkan.blogspot.com.tr/2010/05/seriyye-sicil-defterlerinin-ozellikleri_25.html

(13)

3

makalelerden yararlanılmıştır. Seyyah olarak Evliya Çelebi ve Martin Bronevskiy’nin de

sunduğu birinci elden verilerden faydalanılmıştır. Ayrıca Yücel Öztürk’ün Kırım

Yarımadası’na dair ilk kapsamlı şehir tarihi çalışması “Osmanlı Hakimiyetinde Kefe

1475-1600 ”, tez çalışmamız için her bakımdan yol gösterici temel bir kaynak olmuştur.

Çalışmamızın arşiv kaynağını teşkil eden Kırım Şer‘iyye Sicilininin 3.cildi, Kırım’ın

17.yüzyılın ikinci yarısında kalan dönemini birinci elden verilerle idari, sosyal, ekonomik

ve kültürel olarak aydınlatmak ve bu sahaya ufakta olsa bir katkıda bulunmak amacıyla

transkripsiyon ve değerlendirme yapılmaya çalışılmıştır.

Çalışmanın Amacı

3a-3b numaralı, 1648-1679 Tarihli Kırım Kadıasker defterlerinin transkripsiyon ve

değerlendirilmesi yapılarak Kırım Hanlığı’nın 1648-1679 yıllarını kapsayan dönemde

birinci elden somut verilere ulaşılması ve Kırım coğrafyasında yer alan kaza, köy,

mahalle, sokak gibi idari alanlar ve yerleşim yerleri ile nehirler ve zirai alanlar gibi

coğrafi mevkilerin isimlerinin ortaya çıkarılması ve böylece sosyal, ekonomik, idari ve

hukuki olarak genel bir tablonun yanı sıra ayrıntılı ve otantik bir resim elde edilmesi

çalışmamızın temel amaçları arasındadır.

Kırım Hanlığı Tarihi ve kültürü açısından büyük önem taşıyan kadıasker kayıtlarından

iki defterin transkripsiyon ve değerlendirilmesi yapılmak suretiyle bu sahada yapılan

çalışmalara bir katkı sağlanması amaçlanmıştır.

Çalışmanın Önemi

Şer‘iyye Sicilleri içerik ve kapsam bakımından çok geniş bir çerçeveden topluma

bakabilmeyi sağlayan en önemli arşiv kaynaklarından birisidir. Bu belgeler, toplumun

en küçük birimi olan aile ve etrafında gelişen olaylar, toplumdaki din algısı, insanlar arası

ilişkiler, ticaret, miras, hakaret, darp ve cinayetler ve bunların hukuki yaptırımları üzerine

verileri ortaya koyması bakımından tarihçiler açısından olduğu kadar sosyolojik açıdan

da önemlidir. İncelenen kaynak türlerinden toplumun yanı sıra şahsın ismi, unvanı,

(14)

4

cinsiyeti, dini, yerleşim yeri, medeni hali, evlenmesi, eş sayısı, çocuk sayısı, çocukların

cinsiyeti ve yaşları, boşanma sebepleri, boşanmayı kimin talep ettiği, mal varlığı, mesleği,

toplumsal statüsü, mehir miktarı, nafaka talebi gibi bir çok veriye ulaşılabilmektedir.

Kırım mahkeme kayıtları kültürel mirası gün yüzüne çıkaracak kaynakların başında

gelmektedir ve araştırmacılar tarafından çalışılmayı beklemektedir. Halil İnalcık

tarafından Türkiye’ye getirildikten sonra üzerinde çalışan araştırmacıların sayısı oldukça

azdır. Kırım Hanlığının siyasi tarihi çeşitli zamanlarda üzerinde çalışılmış bir alandır.

Ancak aynı durum sosyal, ekonomik ve kültürel tarihi için geçerli değildir. Toplamda 121

defterin bizim çalışmamızla beraber sadece üç tanesi ayrıntılı olarak çalışılmış

durumdadır. Bakir bir alan diyebileceğimiz Kırım Yarımadası’nın sosyal-ekonomik ve

kültürel tarihinin aydınlatılması açısından oldukça kıymet arzeden bu belgelerin

transkrispsiyon ve değerlendirmelerinin yapılması büyük bir puzzel çalışmasının

parçalarını bir araya getirmek gibi düşünülebilir.

Çalışmada İzlenilen Yöntem

Kırım Şer’iyye Sicili 3. Cildi olan 1648-1679 tarihli 3a ve 3b defterleri danışmanımdan

temin edilmesinden sonra transkripsiyon çalışmaları yapılmıştır. Çalışma sırasında

Arapça harflerden “ elif, vav, ye ” harflerinden elif harfi “ ^ ”, ayın harfi “ ‘ ”, hemze harfi

ise “ ’ ” simgeleri ile gösterilmiştir. Bunlara ek olarak Arapça ve Farsça tamlamalar terkip

oluşumuna göre yazılmıştır. Çalışmamızda okunmasında zorluk yaşanan, silinmiş, tahrip

olmuş kısımlarında “ silik” ifadesi kullanılmıştır. Yazılmasının gerekli veya eksik

olduğunu veya katibin o sırada unuttuğunu düşündüğümüz kısımlar parantez içinde ( )

gösterilmiştir. Okunmasında emin olmadığımız kelimelerin sonuna “ ? ” işareti

konulmuştur. Okunmayan kısımlarda bir kelimenin yeri “ ... ” ile gösterilmiştir.

Böylelikle kaç kelimelik bir boşluk olduğu anlaşılacaktır.

Defterin 3a ve 3b şeklinde bölündüğü bir durumda biz transkripsiyon yaparken yaygın

olarak kullanılan biçimiyle her varağı kendi içinde a ve b şeklinde ayırmadık. Defterdeki

kayıtlara baştan sona kadar devam eden bir numaralandırma da vermedik. Bunun yerine

(15)

5

örneğin 3a defteri 75. varakta bulunan İslam Giray Han’ın Mushaf-ı Şerif vakfetmesini

konu alan kayıttan bahsedilecekse varakta bulunan toplam 8 hükümden 2. sırada yer alan

bu kayıt için 3a/75-2 şeklinde bir numaralandırmayı uygun gördük. Yani her varak kendi

arasında ve tam bir sayfa şeklinde değerlendirilmiştir.

Numaralandırılan hükümler içerdiği konulara göre sınıflandırılıp tablolar haline

getirilmiştir. Tablolandırma aşamasında öncelikle her varak kendi içinde

değerlendirilmiştir. İçinde barındırdığı bilgilere göre tablolarda başlıklar açılmış, bu

şekilde verileri değerlendirmede daha sistematik bir yol tercih edilmiştir. Ardından

konularına göre hükümler tespit edilerek literatürdeki çalışmalardan yararlanılarak

değerlendirmeler yapılmıştır.

(16)

6

1. BÖLÜM: BELGELERİN TANITIMI

Bütün sicil defterlerinin başında genellikle dili Arapça olan dibace yani bir giriş kısmı

vardır. Burada çeşitli dini içerikli yazılar olabilmekte ve sicili tutan kadının ismi ve görev

unvanı kaydedilmektedir. Çoğu zaman da sicili tutan kadının atama beratı veya

buyrultusu da defterin başına yazılmaktadır

13

. 3. cildin ilk varakları eksik olduğu için

böyle bir bölüm olmadığından defterlerin hangi kadı döneminde yazıldığına dair elimizde

net bir tespit yoktur. Ancak siciller okundukça Osmanlı Devleti’ne ve Kırım Hanlığı’na

bağlı kazaların isimleriyle birlikte bazı kayıtlarda kadı isimlerinin de geçtiği tespit

edilmiştir. Örneğin Bahçesaray’da Sehrab (Sohrap) Efendi isimli mahalleye de ismi

verilen ve gayrı menkul satışlarında servet sahibi bir insan olduğunu gözlemlediğimiz

kişi aslında Bahçesaray kadılarındandır.

Türkiye’de Kırım Hanlığı kadı sicilleri veya Kırım Hanlığı şerʻiyye sicilleri olarak bilinen

defterler, araştırmacılar tarafından kaynak olarak işaret edilirken çoğunlukla bu

isimlendirme kullanılmaktadır. Koleksiyonun Rusya arşivinde bulunduğu haliyle ismi

Otdel Rukopisey Rossiyskoy Natsionalnoy Bibliotek (ORRNB) Fond 917 şeklindedir.

Bu isimlendirmeyi kullanan araştırmacılar da mevcuttur. Dolayısıyla araştırmacıların

KŞS (Kırım Şeʻiyye Sicilleri) veya ORRNB şeklinde kendilerine özgü bir dipnot

gösterme yöntemi benimsediği gözlemlenmektedir. 3a ve 3b numaralı defterlerin ilk

sayfalarında belgelerin isimleri Kadıasker Defterleri şeklinde geçmektedir. Dolayısıyla

Bizim tercih ettiğimiz dipnot düşme ismi KKD biçiminde olmuştur. Örneğin 3a, 90.

varakta ilk kayıtta Bahçesaray’dan Fatıma Hanım’a evinin satışı için vekil tayin edilmesi

konusu işaret edilirken; KKD, 3a/90-1 şeklinde dipnot düşülecektir.

Tablo 1

Kırım Şerʻiyye Sicili 3a/b Numaralı Defterlerin Kapsamı

Sıra Defter Numarası Defterin Tarihi Varak Sayısı

1 3b Defteri H. 1060-1058/ M. 1648-1650. 52

2 3a Defteri 1057- 1067/ M. 1656-1679 38

13 Ahmet Akgündüz, “İslam Hukukunun Osmanlı Devletinde Tatbiki: Şerʻiyye Mahkemeleri Ve Şerʻiyye Sicilleri”, İslam Hukuku Araştırmaları Dergisi, S. 14, Ankara 2009, s. 24.

(17)

7

Tarafımızdan incelendiği haliyle defter Türkiye'de bulunan dijital kayıtlarda 3a ve 3b

şeklinde ikiye ayrılmış durumdadır. Kapak kısmı mahiyetinde olan her iki defterin ilk

sayfaları Rusçadır. Osmanlıca yazılı toplamda 90 varak bulunmaktadır ve her iki defterin

başında bulunan Rusça yazılı sayfalar Rus arşivcileri tarafından hazırlanmış olmalıdır.

Burada ilk defterin 3a olduğu yanılgısına düşülmektedir ancak transkript edildikçe

tarihler incelenmiş ve aslında 3b defterinin ilk defter olduğu tespit edilmiştir. Aynı şekilde

aslında bunların okunduğunda içeriğe ve tarihlere göre birbirlerinin devamı olan iki defter

olduğu anlaşılmıştır. Son varak olan 90. varak defterlerin ilk sayfasıdır ve kayıtlı tarih

Şa‘ban ayı 1057 yılına (Miladi Eylül 1647) aittir. İlk varakta ilk hükümde bir tarih

verilmemiştir, varağın yarısı da silik ve karanlıktır. Orijinali de yırtık olmalıdır. İkinci

varakta tespit edilen tarih Zilkâde 1060 (Miladi Ekim-Kasım 1650)’dır. 3a defterinde 62.

varağın son kaydı, Sevcihan isimli kadının ve çocuklarının hür olup olmadığı konusunu

içermektedir. Sayfa bittiği için dava yarım kalmıştır. Sevcihan'ın meselesinin 3a 61.

varağın ilk kaydında devam ettiğini görüyoruz. Bu durum defterin tarihsel olarak

tersinden devam ettiğini gösterdiği gibi uzun konuların varaklara arasında bölünebildiğini

de gösterir. Anlaşıldığı kadarıyla birbirlerinin devamı olan 3a ve 3b defterlerinin sonu,

baş tarafı olmalıdır. Ancak Arap alfabesinin ve Osmanlıcanın sağdan sola yazılıyor

olmasını dikkate almamış olan Rus arşivciler tarafından yanlış olarak verilen

numaralandırma Türk araştırmacılar tarafından da devam ettirilmiş elimize ulaşan kopya

mikrofilmlerde Osmanlıca mantığına ve içeriğe göre bir düzenleme yapılmadan defterler

aynı biçimde kaydedilmiştir. Koleksiyonun diğer defterleri de ayrıntılı olarak

incelendikten sonra araştırmacılar tarafından tekrar bir düzenleme yapılması

zorunluluğunun ortaya çıktığı açıktır.

Üzerlerinde yazan rakamlardan anlaşıldığı kadarıyla birkaç kez numaralandırma

verilmeye çalışılmış ancak belli bir sistem tutturulamamıştır. Defterin 3a ve 3b şeklinde

bölündüğü bir durumda biz transkripsiyon yaparken yaygın olarak kullanılan biçimiyle

her varağı kendi içinde a ve b şeklinde ayırmadık. Defterdeki kayıtlara baştan sona kadar

devam eden bir numaralandırma da vermedik. Bunun yerine örneğin 3a defteri 75. varakta

bulunan İslam Giray Han'ın Mushaf-ı Şerif vakfetmesini konu alan kayıttan

bahsedilecekse varakta bulunan toplam 8 hükümden 2. sırada yer alan bu kayıt için

(18)

8

3a/75-2 şeklinde bir numaralandırmayı uygun gördük. Yani her varak kendi arasında ve

tam bir sayfa şeklinde değerlendirilmiştir.

Yazıların birden fazla katip tarafından tutulduğu anlaşılmaktadır. Çünkü aynı sayfada

dahi yazım tarzlarının değiştiği gözlenmektedir. Yer yer kayıtlarda okumayı zorlaştıran

silik, karalı ve oldukça küçük ve düzensiz yazılmış kısımlar vardır. Bazı kelimeler tekrar

tekrar yazılmış, bazıları ise yanlış yazıldığı için üzerine çizgi çekilmiştir. Çok olmamakla

birlikte yarım veya eksik hükümler bırakılmıştır. Dil olarak Türkçe, Farsça ve Arapça

kelimeler karışık olarak kullanılmıştır. Örneğin hırsızlık veya çalmak kelimesi için,

uçarlamak, sirka etmek ve hafiyeten almak gibi farklı dilde ve üslupta kelimeler tercih

edilmiştir. Eski Türkçe ve Türkçe'ye girmiş Farsça ve Arapça kelimeleri anlamak

nispeten kolay olurken daha ağır nitelikli özellikle Arapça terkiplerde ve Farsça

kelimelerde Osmanlıca sözlük kullanmak zaruri olmuştur.

Tanskripsiyon metninde gerekli görülen yerlerde noktalama işaretleri kullanmayı uygun

bulduk. Özellikle isimlerin arka arkaya sıralandığı kayıtlarda aynı kişilerden bahsedilip

bahsedilmediği, baba, oğul gibi akrabalık ilişkileri ve davalı ve davacıların kim oldukları

karışabilmektedir.

1.1. Belge İçeriklerinin Tasnifi

Kırım Kadı Sicilleri ve incelediğimiz 3. Numaralı defterler idari, sosyal ve ekonomik

hayata dair oldukça zengin veriler içermektedir. Nureddin Sultan’ın Moskova seferine

dair kaydın hemen ardından, Gülşen isimli cariyenin Bahçesaray’dan kaçıp Kefe’de

subaşının eline düşmesini, kendisine kahpe diye hakaret edildiği için mahkemeye

başvuran bir kadının şikayetini veya Ovrahim’den alacağı altını mahkemeye

kaydettirmeye gelen Yasef’in kaydını görebiliyoruz. Defterin incelenmesiyle ortaya

çıkan konular incelendiğinde Kırım Yarımadası’nın idari yapılanması, sosyal- ekonomik

hayatı ve folklorik yapısına dair sadece tarih bilimi açısından değil sosyolojik açıdan da

gözlem ve değerlendirme fırsatını bulabileceğimiz veriler ortaya çıkmıştır. Bu verilerin

sınıflandırılması, hüccet, ilam ve dava ve diğer belge türlerinin tasnifi şeklinde değil de

aşağıda tabloda görüleceği gibi konu içeriklerine göre yapılmıştır. Genel olarak belgelerin

dahil oldukları konular; alacak-verecek, borçlanma, gayrı menkul alış satışı, tereke, miras

(19)

9

paylaşımı, evlilik, boşanma, mehir, nafaka, köle ticareti ve azat edilmeleri, kefillik,

vasilik, vakıf hizmetleri, darp ve cinayet, zarar verilen eşya ve malların kıymet

talepleridir.

3a ve 3b numaralı defterlerde bulunan kayıtların içeriklerine göre tasnifi konu başlıkları

halinde aşağıda verildiği gibidir:

Köle alış-verişi, alınan kölenin hür veya kusurlu çıkması, miras bırakılması, kiraya

verilmesi kaybolan, gasp edilen, darp edilen köleler: 3b/2-3, 3b/4-2, 3b/7-1, 3b/9-5,

3b/9-9, 3b/9-10, 3b/10-15, 3b/11-1, 3b/21-3, 3b/25-3, 3b/28-1, 3b/28-2, 3b/29-16, 3b/32-

4, 3b/34-1, 3b/34-3, 3b/34-8, 3b/36-4, 3b/36-6, 3b/39-11, 3b/51- 11, 3b/ 50- 4, 3b/50-10,

3b/51-6, 3b/52-6, 3a/53-5, 3b/56-13, 3a/58-10, 3a/61-8, 3a/61-9, 3a/65-6, 3a/68-7, 3a/74-

1, 3a/81-3, 3a/81-9

Köle azat edilmesi, azatlık anlaşması, iʻtagname: 3b/14- 1, 3b/14-2, 3b/16-2, 3b/16-3,

3b/17-16, 3b/18- 9, 3b/2-5, 3b/5-6, 3b/6-5, 3b/6-6, 3b/6-7, 3b/11-2, 3b/11-3, 3b/12-6,

3b/21-8, 3b/21-9, 3b/22-6, 3b/24-2, 3b/25-4, 3b/27-2, 3b/29-13, 3b/29-15, 3b/32-2,

3b/36-8, 3b/41-4, 3b/50-3, 3a/54-4, 3b/ 57-1, 3a/58-9, 3a/59-8, 3a/60-6, 3a/61-1, 3a/62-

10, 3a/68-3, 3a/72-7, 3a/75-1, 3a/75-3, 3a777-2, 3a/79-4, 3a/80-5

Hırsızlık, kaybolan, emanet edilen yahut gasp edilen, zarar verilen, katledilen çeşitli

hayvanların dava edilmesi, kıymet talepleri: 3b/13-3, 3b/2-1, 3b/4-3, 3b/7-2, 3b/7-10,

3b/9-2, 3b/9-3, 3b/10-4, 3b/12-3, 3b/12-4, 3b/23-9, 3b/23-11, 3b/27-3, 3b/27-4, 3b/27-6,

3b/27-10, 3b/29-8, 3b/32-3, 3b/32-6, 3b/33-6, 3b/38-1, 3b/38-7, 3b/38-12, 3b/39-5,

3b/44-5, 3b/49-1, 3b/ 49-5, 3b/50-9, 3b/51-2, 3b/52-5, 3a/53-8, 3a/53-9, 3a/54-5, 3a/55-

2, 3b/57-5, 3b/57-6, 3a/61-3, 3a/62-1, 3a/64-2, 3a/65-5, 3a/74-6, 3a/76-3, 3a/78-3,

3a/79-11

Hırsızlık, kaybolan veya emanet edilen, zarar verilen, gasp edilen çeşitli eşyanın ve tahıl,

tarla ürününün dava edilmesi, kıymet talepleri: 3b/15-6, 3b/2-4, 3b/3-7, 3b/4-1, 3b/5-1,

3b/7-3, 3b/8-9, 3b/9-7, 3b/10-3, 3b/10-8, 3b/10-9, 3b/27-7, 3b/37-3, 3b/37-7, 3b/44-3,

3a/55-10, 3b/56-12, 3a/58-2, 3a/59-6, 3a/76-5, 3a/81-2

(20)

10

Alacak-verecek ilişkisi, görevlendirme ücreti, borçlanma, borçların ve biten borcun

kaydı: 3b/1-1, 3b/14-4, 3b/15-2, 3b/15-9, 3b/16-9, 3b/16-10, 3b/16-11, 3b/17-2, 3b/17-

4, 3b/17-6, 3b/17-7, 3b/17-8, 3b/17-9, 3b/17-10, 3b/17-11, 3b/17-12, 3b/17-13, 3b/20-5,

3b/20-7, 3b/20-12, 3b/3-3, 3b/3-5, 3b/3-6, 3b/5-4, 3b/6-4, 3b/7-4, 3b/7-6, 3b/7-7, 3b/7-8,

3b- 9-8, 3b/9-11, 3b/10-6, 3b/10-10, 3b/10-11, 3b/10-12, 3b/10-13, 3b/10-14, 3b/11-9,

3b/11-10, 3b/11-11, 3b/12-7, 3b/21-7, 3b/22-1, 3b/22-10, 3b/23-4, 3b/23-7, 3b/25-1,

3b/25-5, 3b/26-9, 3b/27-11, 3b/28-8, 3b/29-11, 3b/29-12, 3b/30-13, 3b/30-14, 3b/ 31-

4, 3b/31-5, 3b/32-8, 3b/33-4, 3b/33-9, 3b/33-10, 3b/33-11, 3b/34-6, 3b/34-11, 3b/35-5,

3b/37-4, 3b/38-2, 3b/38-3, 3b/38-4, 3b/39-8, 3b/39-10, 3b/40-6, 3b/40-7, 3b/41-3,

3b/42-2, 3b/42-3, 3b/42-5, 3b/44-2, 3b/44-4, 3b/44-7, 3b/45-4, 3b/45-5, 3b/46-2, 3b/49-

3, 3b/50-7, 3b/50-11, 3b/51-1, 3b/51-7, 3b/51-8, 3b/52-1, 3b/52-3, 3a/53-6, 3a/54-6,

3a/54-9, 3a/55-1, 3b/56-1,3b/56-6, 3b/56-7, 3b/56-8, 3b/56-9, 3b/56-13, 3a/58-3, 3a/59-

7, 3a/59-11, 3a/60-7, 3a/60-8, 3a/61-2, 3a/61-4, 3a/61-7, 3a/62-3, 3a/62-6, 3a/63-1,

3a/63-2, 3a/63-3, 3a/63-6, 3a/63-8, 3a/64-3, 3a/64-4, 3a/ 64-9, 3a/65-3, 3a/65-9, 3a/66-1,

3a/66-5, 3a/66-12, 3a/66-13, 3a/67-1, 3a/67-2, 3a/67-9, 3a/68-5, 3a/71-2, 3a/71-4,3a/71-

5, 3a/ 72-1, 3a/72-4, 3a/72-5, 3a/72-9, 3a/73-2, 3a/73-6, 3a/74-7, 3a/74-8, 3a/74-10,

3a/74-11, 3a/74-12, 3a/75-9, 3a/76-4, 3a/78-1, 3a/78-2, 3a/78-6, 3a/79-3, 3a/79-9, 3a/79-

10, 3a/80-4, 3a/81 -4

Gayrı menkul alım-satımı (Ev,dükkân,değirmen, bağ-bahçe, tarla, kışla): 3b/13-5, 3b/13-

6, 3b/13- 7, 3b/13-8, 3b/15-3, 3b/15-10, 3b/16-12, 3b/16-15, 3b/16-16, 3b/18-4, 3b/18-6,

3b/19-1, 3b/19-2, 3b/19-3, 3b/4-9, 3b/4-11, 3b/5-2, 3b/5-3, 3b/8-4, 3b/9-6, 3b/ 10-7,

3b/11-5, 3b/11-7, 3b/12-1, 3b/12-2, 3b/12-5, 3b/21-1, 3b/21-6,3b/22-3, 3b/22-5, 3b/23-

12, 3b/24-1,3b/25-9, 3b/25-10, 3b/ 26-7, 3b/26-8, 3b/27-9, 3b/28-3, 3b/28-4, 3b/29-14,

3b/30-10, 3b/31-3, 3b/34-4, 3b/34-12, 3b/35-8, 3b/35-11, 3b/36-2, 3b/40-1, 3b/49-4,

3a/55 -9, 3a/58-6, 3a/61-10, 3a/64-8, 3a/65-4, 3a/ 66-6, 3a/66-11, 3a/68-4, 3a/78-5, 3a/78-

8, 3a/78-9, 3a/80-1, 3a/81-6, 3a/81-10

At ve diğer hayvanların alış-satış işlemleri: 3b/8-1, 3b/8-8, 3a/53-3, 3a/53-4, 3a/55-4,

3a/58-8, 3a/65-10, 3a/76-6

(21)

11

Vakfiye, vakıflara görevli tayinleri, vakıf tamirleri, vakfa bağış, vakıf akçeleri, vakfa

borçlanma, vakıf dükkanlarının kiralanması, vakıf için gayrı menkul satma- alma, vakıf

için terekeden mal ayırma: 3b/14-6, 3b/18-1, 3b/3-1, 3b/3-2, 3b/4-4, 3b/4-5, 3b/4-6, 3b/4-

7, 3b/4-8, 3b/22-2, 3b/30-2, 3b/30-3, 3b/32-1, 3b/32-5, 3b/33-1, 3b/33-8, 3b/35-9, 3b/38-

10, 3b/41-2, 3b/42-12, 3b/44-1, 3b/52-2, 3a-53-7, 3a/58-4, 3a/58-5, 3a/59-1, 3a/59-2,

3a/59-10, 3a/59-13, 3a/75-2, 3a/75-5, 3a/81-7

Miras ve veraset davaları, tereke taksimleri, terekeden mal teslimi, Tereke paylaşımına

anlaşmaya varma, terekeden borcun talep edilmesi,terekeden borç ödenmesi, terekeden

mal satılması, kimsesi olmayanların terekesinin beytül mala kalması: 3b/15-5, 3b/16-7,

3b/16-8, 3b/17-3, 3b/18-3, 3b/18-5, 3b/20-3, 3b/20-6, 3b/20-9, 3b/20-10, 3b/6-1, 3b/6-8,

3b/7-11, 3b/8-3, 3b/9-12, 3b/10-1, 3b/10-2, 3b/11-6, 3b/12-9, 3b/12-10, 3b/25-6, 3b/26-

1, 3b/26-4, 3b/26-10, 3b/26-6, 3b/28-7, 3b/29-5,3b/29-6, 3b/29-7, 3b/30-5, 3b/30-6,

3b/31-1, 3b/31-9, 3b/31-11, 3b/31-12, 3b/32-6, 3b/33-2, 3b/35-1, 3b/35-3, 3b/36-5,

3b/36-10, 3b/37-1, 3b/37-2, 3b/37-5, 3b/37-6, 3b/38-8, 3b/39-1, 3b/39-2, 3b/40-4,

3b/40-5, 3b/41-5, 3b/41-6, 3b/44-10, 3b/44-11, 3b/47-5, 3b/51-3, 3b/51-5, 3a/54-1,

3a/55-3, 3a/55-5, 3a/55-7, 3a/55-8, 3b/56-3, 3b/56-11, 3b/57-3, 3b/57-4, 3a/58-1, 3a/58-

7, 3a/59-4, 3a/60-4, 3a/61-5, 3a/63-4, 3a/63-7, 3a/64-1, 3a/64-7, 3a/65-1, 3a/65-8, 3a/67-

4, 3a/73-4, 3a/73-7, 3a/78-4, 3a/78-7, 3a/78-11, 3a/81-5

Malın veya mehrin hibe edilmesi: 3b/22-9, 3b/34-10, 3b/39-9, 3b/51-9, 3b/51-10, 3b/52-

4, 3a/54-3, 3a/67-8, 3a/75-7, 3a/76-1, 3a/79-5, 3a/80-7, 3a/81-8, 3b/30-8, 3b/30-9,

3b/31-6, 3b/45-2, 3b/47-2, 3a/53-2, 3a/60-5, 3a/79-6, 3a/80-3

Eşten, Vefat eden veya boşanılan eşten çocuklara ve eşe nafaka verilmesi: 3b/16-5, 3b/18-

7, 3b/20-2, 3b/6-2, 3b/6-10, 3b/8-5, 3b/8-5, 3b/ 10-5, 3b/21-10, 3b/22-7, 3b/23-6, 3b/23-

8, 3b/27-1, 3b/35-4, 3b/42-7, 3b/42-8, 3b/56-4, 3a/64-10

Mehrin miktarının belli edilmesi,eşten terekeden, mehri talep etme,teslim

alınması,kaydedilmesi ve mehirle ilgili çıkan diğer sorunlar: 3b/17-14, 3b/17-16, 3b/20-

12, 3b/21-4, 3b/21-5, 3b/30-11,3b/ 31-10, 3b/33-7, 3b/38-6, 3b/40-3,3b/44-9, 3b/46-1,

(22)

12

3b/47-4, 3b/48-2, 3b/50-1, 3b/50-6, 3b/56-2, 3b/56-5, 3b/57-7, 3b/57- 8, 3a/59-12,

3a/62-5, 3a/67-5, 3a/68-2, 3a/68-8, 3a/72-8, 3a/74-3, 3a/74-4, 3a/75-6, 3a/75-8

Boşanma hücceti: 3b/17-17, 3b/20-1, 3b/3-4, 3b/7-5, 3b/9-4, 3b/12-11, 3b/23-10, 3b/25-

2, 3b/29-3, 3b/33-3, 3b/42-6, 3b/50-2, 3b/52-7, 3a/62-2, 3a/64-11, 3a/66-3, 3a/68-1,

3a/78-10

Çeşitli işlerini kendi adına yürütmesi için mahkemede vekil tayin edilmesi: 3b/15-8,

3b/16-1,3b/15-4, 3b/20-8, 3b/2-6 , 3b/4-10, 3b/22-8, 3b/ 25-8, 3b/26-2, 3b/26-6, 3b/29-2,

3b/29-4, 3b/29-9, 3b/30-7, 3b/30-12, 3b/31-2, 3b/31-7, 3b/35-2, 3b/35-7, 3b/35-10,

3b/38-5, 3b/42-9, 3b/42-10, 3b/43-2, 3b/46-4, 3b/46-8, 3b/46-9, 3b/47-3, 3b/49-2,

3b/57-10, 3a/59-3, 3a/59-9, 3a/66-2, 3a/68-3, 3a/68-4, 3a/72-2, 3a/74-2

Muhallefatın ve varislerin listesi: 3b/8-2, 3b/23-1, 3b/24-4, 3b/29-1, 3b/41-1, 3b/42-1,

3b/43-1, 3b/43-4, 3b/44-8, 3b/45-1, 3b/45-3, 3b/46-3, 3b/46-10, 3b/47-6, 3b/48-1, 3b/48-

3, 3b/49-6, 3b/51-4, 3a/55-6, 3b/57-9, 3a/60-1,3a/61-6, 3a/65-2,3a/66-7, 3a/66-9,3a/67-

7, 3a/68-1, 3a/70,3a/ 71-7, 3a/72-6, 3a/73-1, 3a/74-9, 3a/77-1, 3a/79-7, 3a/80-6

Vasî tayinleri, vasilikten beraat etme: 3b/16-4, 3b/26-3, 3b/43-3, 3b/46-5, 3b/46-6, 3b/46-

7, 3b/57-11, 3a/66-8, 3a/66-10, 3a/68-2, 3a/79-1

Darp ve cinayet ve diyet: 3b/7-9, 3b/12-8, 3b/27-5, 3b/27-8, 3b/30-1, 3b/34-2, 3b/34-5,

3b/34-7, 3b/39-12, 3b/39-13, 3a/53-1, 3a/53-11, 3a/54-7, 3a/54-8, 3a/62-4, 3a/63-5,

3a/64-5, 3a/67-3, 3a/67-6, 3a/71-1 , 3a/71-3, 3a/72-3, 3a/79-2

Rehin gösterme ve kefil olma : 3b/24-3, 3b/26-11, 3b/29-10, 3b/38-9, 3b/50-5, 3a/65-7,

3a/66-4, 3a/71-6, 3a/73-3, 3b/17- 5, 3b/18- 8, 3b/33-5, 3b/51-13, 3a/62-9, 3a/79-8,

3a/80-2

Yarım kalmış kayıtlar: 3b/17-1, 3b/1-2, 3b/30-15, 3b/42-4, 3b/42-11, 3b/44-6, 3a/54-11,

3b/56-10

(23)

13

Diğer konular: 3b/13-1, 3b/40-2, 3a/75-4, 3b/15-1, 3b/14- 3, 3b/22-4, 3b/11-8, 3b/42-

13, 3a/60-2, 3b/39-3, 3b/36-3, 3b/36-7, 3b/5-5, 3b/8-7, 3b/51-12, 3a/60-3, 3b/16-6, 3b/8-

6, 3b/23-2, 3b/25-7, 3b/34-9, 3b/39-7, 3b/13-2, 3b/6-9, 3a/54-10, 3a/62 -7, 3a/68-5,

3a/64-12, 3a/74-13, 3b/6-3, 3a/53-10, 3a/54-2, 3a/62-8, 3a/74-5

Diğer konular başlığı altında; emr-i şerif, tezkire-i şerif, metropolitlik akçesi ve

merkezden atanan imamı köylünün kabul etmemesi gibi idari nitelikli kayıtlar; tazminat

talebi, faiz, dükkan kiralama, sorguç satımı, yorgan satışı, sefere çıkma, çapula gitme,

cariye alışverişinde paranın sahte çıkması, hamam tamiri için masraf heaplanması,

zindandan Konstantin’in alacaklısının kaçırılması gibi konuları içeren ekonomik nitelikli

kayıtlar ile hakaret edilen kimselerin şikayetleri, cariye ile evlenme, evliliğin ispat

edilmesi, nişan bozulması, evlilik sözleşmesi, herhangi bir davası olmadığına dair kayıt

düştürme, müslüman olma, akrabalık bağının tespiti ve sınır anlaşmazlıkları gibi

toplumsal konuları içeren belgeler yer almaktadır. Arapça yazılar ve varaklar içine

düşülmüş küçük notlar da diğer konular başlığı altında verilmiştir.

(24)

14

2. BÖLÜM: KIRIM’DA İDARİ YAPILANMA

Kırım Yarımadası, batı ve güneyden Karadeniz, doğu ve kuzeyden Azak deniziyle çevrili,

anakara ile bağlantısını Orkapı berzahıyla sağlayan, 26.140 km² genişliğinde bir “Yeşil

ada” dır

14

. 1475 yılında Fatih Sultan Mehmet'in güçlü bir donanma ile Kırım'a gönderdiği

Gedik Ahmet Paşa, Kefe ve Kırım sahillerinde Cenevizlilere ait bütün limanları zapt

etmiş ve Mengli Giray’ın da han olmasını sağlamıştır. Bundan bir süre sonra Kırım Hanı

Osmanlı Devleti’ne bağlılığını bildirmiştir

15

.

Bölgenin idaresini sağlamak ve denetlemek için merkezden tayin edilen kadılar çeşitli

defter kayıtları tutmuşlardır. Bunlardan Kırım Hanlığı Kadı sicilleri incelendiğinde Kırım

idari yapılanmasının Osmanlı’dakine paralel biçimde Kaza, kasaba, mahalle ve köy

olarak bir taksimata tabi tutulduğu görülmektedir. Mahkeme kayıtlarında davalı, davacı

veya şahit olan kişilerin nerden oldukları, davaya konu olan olayın nerede gerçekleştiği

ve olayın daha öncesi varsa davanın hangi kadılıkta görüldüğü belirtilirken bölgeye ait

idari isimlerine sıkça rastlanmıştır. Kaza, karye veya mahalle hatta sokak olmasına

bakılmaksızın yer isimleri her kayıtta belirtilmiştir. Bahçesaray, Mankub, Kefe, Gözleve,

Kuba, Kala, Salacık gibi hemen her varakta geçerken Taşlı, Çeterlik gibi kazalara daha

nadir rastlanmaktadır. Kırım'da merkezden taşraya doğru idari taksimat şu şekildedir:

2.1. Kazalar

Kırım’ın idari taksimatı Osmanlı Devleti'ndeki gibi kaza, kasaba, mahalle, köy ve nahiye

şeklinde sınıflandırılmıştır. Sözlüklerde kaza, hüküm vermek, ihtiyacı gidermek,

tamamlamak ve ilişiği kesmek gibi anlamlara gelmektedir

16

. İdari bir birim olarak ele

aldığımızda merkezden atanan ve idari, sosyal, ekonomik ve dini işlerden sorumlu bir

kadının yetki alanına verilen saha diyebiliriz. XVII. yüzyıl Kırım Kadı Sicilleri

incelendiğinde Hanlığın kaç kazadan oluştuğu deftere yansıdığı kadarıyla tespit

edilebilmektedir. Evliya Çelebi’ye göre Kırım'da toplam 24 kadılık vardı

17

. XVII. ve

XVIII. yüzyıllarda Kırım Hanlığı’na bağlı kazaların sayısının Hanlığın teşkilat

14 "Kırım", DİA, C. 25, İstanbul 2002, s. 447.

15 Halil İnalcık, "Kırım Hanlığı", DİA, C. 25, İstanbul 2002, s. 451.

16 Fahrettin Atar, "Kaza", DİA, C. 25, İstanbul 2002, s. 113.

17 İsmail Hakkı Uzunçarşılı, Osmanlı Tarihi (XVI. Yüzyıl Ortalarından XVII. Yüzyıl Sonuna Kadar), Türk Tarih Kurumu Basımevi, C. 3, 2. Kısım, Ankara 2011, s. 35.

(25)

15

yapısındaki değişmeyle orantılı olarak arttığını belirten Ömer Bıyık ise toplam kaza

sayısını 46 olarak belirlemiştir

18

. Bizim incelediğimiz 1648-1679 yılları kadı sicillerine

yansıyan Kırım Hanlığı’na ait kazaların sayısı toplam 30’dur ve isimleri şunlardır:

Tablo 2

Sicillere Yansıyan Kazalar

Akmescid Alma Bahçesaray

Balıklava Çeterlik Çokrak

Çongar Dib Çongar Orta Çongar

Kerş Dib Kerş Dib Tarhan

Ferahkirman Gözleve Kaçı

Karakurt Karasu Karasu Tamak

Küçük Karasu Kefe Taman

Mangıt Mankub Nehr-i Kabartay

Nehr-i Kaçı Sugdak Şeyh Eli

Taşlı Yaşdağ Taşlı Bulga

Tabloda da görüldüğü gibi bazı kazaların isimlerine dip, orta, nısf kelimeleri eklidir.

Örneğin Çongar isminde bir kaza varken ayrıca Dip Çongar ve Orta Çongar ismin de iki

ayrı kazanın daha olduğunu görüyoruz. Yönetim açısından kolaylığın amaçlandığı bu

ayrımda kazaların bulundukları alanlar ve büyüklükleri dikkate alınmış ve zamanla

genişleyen asıl kazaların bölünmesiyle yeni kazalar ortaya çıkmıştır

19.

Arapça’da “şehir”

anlamına gelen medîne kelimesin yanında “ korunmuş, koruma altında bulunan ”

20

mahrûse ve “ büyük şehir, güvenli şehir ”

21

anlamlarını taşıyan mahmiye kelimesi de bazı

kayıtlarda kaza isimlerinin yanına eklenmiştir.

Kayıtlarda en çok Bahçesaray, Gözleve, Karasu, Mankub, Kefe kazalarının ismi

zikredilmektedir çünkü mahkemeye en çok dava bu şehirlerden intikal etmektedir. O

devrin gezginleri ve tüccarlarından öğrendiğimiz kadarıyla devlet binaları, çarşı

pazarları, limanları ve yoğun nüfuslu mahalleleri ile canlı birer yerleşim merkezi olan bu

şehirlerde

22

Müslüman nüfusun yoğun olmasının yanında çeşitli etnik gurupların bir

arada yaşadığı canlı bir sosyal yaşam ve ticaret hayatı vardır.

2.1.1. Bahçesaray

18 Ömer Bıyık, Osmanlı Yönetiminde Kırım ( 1600-1774), Ötüken Yayınları, İstanbul 2014, s. 64.

19 Ömer Bıyık, Osmanlı Yönetiminde Kırım ( 1600-1774), s.64.

20 Derya Örs, Hicabi Kırlangıç, Ahmet Eryüksel, Osmanlıca-Türkçe sözlük, Gün Yayıncılık, Ankara 2003, s. 274.

21 Derya Örs, Hicabi Kırlangıç, Ahmet Eryüksel, Osmanlıca-Türkçe sözlük, s. 274.

22 Alan Fisher, Kırım Tatarları, Çev. Eşref B. Özbilen, Selenge Yayınları, İstanbul 2009, s. 13.

(26)

16

En çok ismi geçen şehirlerin başında, buraya bağlı bir çok köy ve mahalleyi tespit etme

imkanı bulduğumuz Bahçesaray gelmektedir. Kırım Hanlığı'nın başkenti olan şehri I.

Mengli Giray Han, 1503 yılında kurmuştur. Bizim sicil kayıtlarımızda da sık sık adı

geçen Çürüksü ırmağının kenarına şimdi Han sarayı olarak geçen sarayını yaptırmış ve

böylece şehrin temeli atılmıştır

23

. Evliya Çelebi’de şehrin tarifi “ Çürüksu üzerinde şehrin

içinde 43 yerde taş ve ağaç köprülerle şehrin bir yanından bir yanına geçilip bu şehrin

sağında ve solunda kat kat, tek ve iki katlı, tamamı kârgir yapılı ve baştanbaşa kırmızı

kiremit örtülü bayırlara ve kayaların dibine kadar bağlı ve bahçeli hanelerdir

24

” şeklinde

geçmektedir.

Mahkemeye yansıyan alacak-verecek, evlenme, boşanma, gayrı menkul satışı, köle azat

edilmesi, cinayet, darp, hırsızlık gibi davalardan anlaşıldığı kadarıyla XVII. yüzyılda

Bahçesaray Kırım’ın başkenti olması nedeniyle de canlı bir sosyal ve ticaret hayata

sahiptir. Başta Müslümanlar olmak üzere , Ermeni, Kıptî, ve özellikle Kala’da yaşayan

Yahudileri ile çok çeşitli etnik grupların bir arada yaşadığı yoğun nüfuslu bir şehirdir.

2.1.2. Kefe

Kayıtlarda geçen bir başka önemli şehir olan Kefe, Yücel Öztürk’ün “ Osmanlı

Hakimiyeti’nde Kefe (1475-1600) ” isimli geniş kapsamlı şehir tarihi çalışması

dolayısıyla hakkında en çok bilgiye ulaşabileceğimiz Kırım şehridir

25

.

Coğrafi konum olarak Kırım Yarımadası'nın güney sahillerinde yer alan Kefe ve Kırım

sahilleri, Fatih’in Karadeniz’deki Ceneviz varlığına son vermek amacıyla başlattığı fetih

hareketleri neticesinde 1475’te Osmanlı hakimiyetine girmiştir

26

. Osmanlı idari taksimatı

açısından sancak statüsünde olan, limanları, iskeleleri ile canlı bir ticaret hayatına sahip

Kefe’ye bağlı olan yerler; Mankub, İnkirman, Balıklago, Soğdak, Kefe, Kerş, Azak ve

Taman’dır

27.

23 Zafer Karatay, "Bahçesaray", DİA, C. 4, İstanbul 1991, s. 482

24 Evliya Çelebi, Seyahatname, Haz. Seyit Ali Kahraman, Yapı Kredi Yayınları, 7. Kitap, C. 2, İstanbul 2011, s. 508.

25 Yücel Öztürk, Osmanlı Hakimiyetinde Kefe 1475-1600, Bilge Kültür Yayınları, İstanbul 2014.

26 Yücel Öztürk, Osmanlı Hakimiyetinde Kefe 1475-1600, s. 39.

27 Yücel Öztürk, Osmanlı Hakimiyetinde Kefe 1475-1600, s. 156-172.

(27)

17

Sicillerde sadece Kefe denilmekle birlikte Medine-i Kefe, Mahmiye-i Kefe ve Mahruse-

i Kefe şeklinde geçtiği de görülmektedir. Bu şehirde doğan, kökeni buradan olan veya

burada yaşayan manasına gelen Kefevî lakabı özellikle ilim adamı olduğu sanılan ve

kayıtların şühûdül hâl kısmında geçen kişilerin isimlerinin sonuna eklenmiştir.

3b defterinin ilk kaydı bu kaza ile ile igili idari bir kayıt niteliğini taşıyan berât türünde

bir belgedir. Kefe mukaatasının maaşlı mutasarrıfı olan Recep Efendi’nin ücretini

Hüseyin Ağa’dan tahsil edilmesine ve berâtın kaydedilmesine yöneliktir. Sürekli firar

eden Gülşen isimli cariyenin Kefe subaşısının eline düşmesi (3a/57-14. dava) El-Hacc

Ahmed’in Balıkçıoğlu sefinesinde vefat eden kardeşinin Nureddin Sultana teslim edilen

terekesini almak için kefe kadısına kardeş olduklarını ispat etmesi,(3a/85-6. hüküm) ve

Kefe’de oturup Bahçesaray’da bir dükkanda kıymetli eşyaların çalınması olayına karışan

Ermeni ve Müslüman ahaliden oluşan bir grup kişinin davaları (3b/3-7. dava) bölgenin

ve sakinlerinin sosyo-ekonomik ve kültürel yaşamı hakkında ilginç ayrıntılar

vermektedir.

2.1.3. Karasu

Sicillerde Karasu, Karasubazar, Mahruse-i Karasu isimleriyle anılan Karasu, Kırım

yarımadasının güneyinde yer alan ticaret yolları üzerinde kurulan önemli bir pazar

yeridir. Asıl yükselişini Kırım Hanlığı zamanında gerçekleştiren Karasu’da XVI.

yüzyılda cami, kervansaray, medrese, çeşme gibi pek çok mimari eser yapılmış ve burası

Kırım’ın en büyük şehirlerinden biri haline getirilmiştir

28

.

Canlı bir ticari ağa sahip olan Karasu, Kefe’deki esir pazarına köleleri, kıyı şeridine ise

tarım ve hayvan ürünlerini taşıyan yani bozkırla sahil arasındaki bağlantıyı sağlayan

yoldur

29

. Karasu üzerinde en çok çalışılan Kırım şehirlerinden birisidir. Zeynep Özdem “

Kırım Karasubazar’da Sosyal ve Ekonomik Hayat (17. Yüzyılın Sonlarından 18. Yüzyılın

Ortalarına Kadar) ” adlı çalışmasında şehrin idari yapısından köle sahibi kadınlara kadar

ayrıntılı olarak sosyal, ekonomik, kültürel hayatını incelemiştir. Nuri Kavak da Kırım’ın

28 Hakan Kırımlı, "Karasubazar", DİA, C. 24, İstanbul 2001, s. 472.

29 Zeynep Özden, Kırım Karasubazar’da Sosyal ve Ekonomik Hayat (17. Yüzyılın Sonlarından 18. Yüzyılın Ortalarına Kadar), TTK, Ankara 2010, s. 3.

(28)

18

Karasu Kazası 1683-1774 isimli doktora tezinde Karasu şehrini şerʻiyye sicilleri

üzerinden incelemiştir.

Mahkeme kayıtlarına yansıyan Karasu ile ilgili davaların bir çoğunda dikkati çeken nokta

mutlaka bir zimmînin olayda yer alıyor olmasıdır. Bölgedeki ekonomik hayata Yahudi ve

Ermeniler de yoğun olarak katıldığı için kadıya yansıyan problemlerde bunların da yer

alması normal karşılanabilir. Alacak-verecek meselesi, kaybolan hayvanını başkasının

elinde bulma, rehin verme, köle ve at alışverişi, emanete bırakma gibi ekonomik içerikli

davaların ağırlıklı olmasının yanı sıra cinayet davaları da mahkemeye yansıyan vakalar

arasındadır.

2.1.4. Mankub

En çok davaya konu olan şehirler arasında yer alan ve Kırım Türkleri arasında Mankub

kale olarak bilinen şehir, denizden uzak dağlar ve ormanlar arasında, çok sayıda temiz ve

serin su kaynaklarının olduğu bir coğrafi konuma sahiptir

30

. Karay mezhebine mensup

Yahudilerin oturduğu mahalle-i Yahudîyan ve Ermeni nüfusun oturduğu mahalle-i

Ermeniyan isimli birer zimmî mahallesinin de yer aldığı şehrin

31

sosyal yapısını kadı

sicillerine yansıyan davalardan çıkarabiliyoruz. Yahudilerin de yoğun olarak isminin

geçtiği bu davalar ağırlıklı olarak; gayrı menkul satışı, boşanma, alacak-verecek kaydı,

terekeden mal teslimi, vasi tayin etme gibi daha sosyal konuları içerirken, suç teşkil eden

hırsızlık, hayvan yaralama ve içki meclisinde adam öldürme gibi davalar da mahkemeye

taşınan vakalar arasındadır.

2.2. Kasabalar

İdari bir birim olarak karşımıza çıkan kasabaları köyden büyük, şehirden küçük yerleşim

yerleri olarak tanımlamak mümkündür. Başka bir deyişle kasaba, şehir görünüşü ve

niteliği taşıyan yerleşim yeridir

32.

İncelenen 3a ve 3b numaralı defterlerde mahkemeye

intikal eden davalardan edinilen bilgilerden tespit ettiğimiz Kırım’a ait kasaba olarak

30 Martin Bronevskiy, Kırım, Çev. Kemal Ortaylı, Ege Matbaası, Ankara 1970, s. 22.

31 Yücel Öztürk, Osmanlı Hakimiyetinde Kefe 1475-1600, s. 277-278.

32 Tuncer Baykara, "Kasaba", İslam Ansiklopedisi, C. 24, İstanbul 2001, s. 525.

(29)

19

geçen Kerş dışında bir yerleşim yerine rastlanmamıştır. Ancak Kırım'a Karadeniz’in öte

yakasından yani güney sahillerinde bulunan Trabzon, Rize, Kastamonu, Tosya, Bolu gibi

şehirlerden ticaret yapmaya gelen çok sayıda insan vardır

33

. Bunların davalarından dolayı

sicillere yansıyan yerlerden bizim tespit edebildiklerimiz şunlardır: Sinop kasabası, Öte

Yaka’dan Kastamonu, Öte Yaka’dan Zele kasabası, Öte Yaka’dan Kalacak(?) kasabası

ve İstanbul’da bulunan Tophane kasabası. Karadeniz’in Kırım’a göre karşısında yani

güneyde bulunan tarafı için Öte Yaka tabiri kullanılırken kendi bulundukları taraf için

Han İli tabirini kullandıkları görülmüştür

34.

2.3. Köyler

Yönetim durumu, toplumsal, ekonomik özellikleri veya nüfus yoğunluğu yönünden

şehirden ayırt edilen, genellikle tarımsal alanda çalışılan, konutları ve öteki yapıları bu

hayata uygun en küçük yerleşim birimi olarak sözlükte karşılığını bulduğumuz köy terimi

farsça kökenli bir kelimedir

35

. Kırım’ın idari yapılanmasında kayıtlara karye olarak geçen

köy idari birime dahil olan toplam 84 yer ismi tespit edilmiştir. Bunun dışında okumakta

zorlandığımız karye isimlerini buraya koymamayı tercih ettik. Bunlar çalışmanın ekler

kısmında belgelerin transkripsiyon bölümünde karşılarına soru işareti konularak

verilmiştir. İsmi tespit edilebilen ve diğer okunan sicillerde de adı geçen köyler, alfabetik

sıraya göre tabloda verilmiştir.

33 Ömer Bıyık, Osmanlı Yönetiminde Kırım ( 1600-1774), s. 224.

34 KKD, 3b/29- 13

35www.tdk.gov.tr/index.php?option=com_gts&arama=gts&guid=TDK.GTS.572f5a3fde2ef9.50224539

(30)

20

Tablo 3

Sicillere Yansıyan Köyler

Akmescidli Nayman Aktacı Aktaş Ali bay

Alukazan Aman şah Arancı Argonu

Avcılar Ayaş Aykaş Aytogan

Aziz Aziz Beg Bahadır Balta Çukrak

Baydar Bekir Beşev Biga

Biga Salası Boğa Salası Bol Kazak Bolatçı

Bor Kaya Borkaya Borköy Can Ahmet

Can Doğan Can Timur Ağa Can Timur Çelebiler

Çokrak Çonkar Devlet Gazi Atalık Divan

Eski sala Eski Yurt Gavri Gökgöz

Gündoğan Hacı Halil Harami ikiz oba

İnkirman İskender Kadıköy Kaçı

Kalyan Kamışlı Kangeli Karaca

Giray Kıraç Kirmancık Koçi

Koçkar Kösetli Kubazi Kurt Salası

Laka Mahmud Ulaklı Mamay

Markör Merket (mirket) Meshur Murtaza

Otar Otarköy Paydar Sarı hafız

Estelibe Sivritaş (Suyuritaş) Süren Şakav

Şuri Taberdî (teberti) Taklı Göçken Taman

Temeş Toksaba Topçu Tuzla

Ulaklı Ünler Yukarı süren Nur geldi

Süleyman Ağa Yurt Ağaç köy Akgöz

Baykal Çerkeşli Gögi Gümüş Derebaşı

Karabağ Kırat Çura Kongar Sülat

Boya Boydak Şakmanak Çakaltay (Cefaltay)

Bu köylerden bazıları kayıtlarda; “ Oldur ki karye-i İkiz obadan Mehmed bin Ramazan

Atalık mahfel-i kazâda Kuba’dan Dimitri veledi Güzel muvâcehesinde takrîr-i kelâm

idüb...”

36

şeklinde geçmektedir. Bu durumda olduğu gibi eğer defterin diğer kısımlarında

da kayıt geçmiyorsa karyenin idari olarak hangi kazaya bağlı olduğunu tespit etmemiz

mümkün olmamaktadır. Ancak “ Oldur ki Kaçı'dan Süleyman Ağa köyünden Osman bin

Halil nâm ademin Acem kazağı Laçin nâm kazak mahfel-i kazâda...”

37

örneğinde olduğu

gibi Süleyman Ağa köyünün Kaçı’ya bağlı olduğu anlaşılmaktadır. Köy isimleri ve

buraların sosyal yapısı hakkında zengin verilere ulaşıyor olmamıza rağmen İdari

birimlerin birbiriyle bağlantısı konusunda kayıtlar tutulurken belli bir düzen takip

edilmediği için sadece bu deftere dayanarak bütün karyelerin kazasını tespit etmemiz

36 KKD, 3a/88-8

37 KKD, 3b/9-3

(31)

21

mümkün olmamıştır. Ancak Kırım'ın kazalarına bağlı karyelerin isimlerini veren ayrıntılı

çalışmalar mevcuttur

38.

Can Timur Ağa köyü, Devlet Gazi Atalık , Süleyman Ağa köyü, Akmescidli Nayman,

Can Ahmet , Aziz Beg , Sarı Hafız gibi köylere topluma önderlik etmiş, ileri gelen ve

saygınlığı olan kişilerin isimlerinin verildiği görülmüştür. İsimler çoğunlukla okunabilir

ve Türkçedir , bugün Anadolu'da bir çok yerleşim ismiyle benzerlik taşıyan köy isimleri

mevcuttur, bunlar arasında Avcılar, Tuzla, Kamışlı, Kadıköy, Ulaklı en belirgin

olanlarıdır. Kırım'a ait sosyal yapılanmada inceleneceği üzere bölgede Ermeni,Yahudi,

Rum gibi gayr-i Müslim halk da yaşamaktadır. Ancak yerleşim yerleri isimlerinde

Markör örneği dışında zimmî köy ismi örneğine rastlanmamıştır.

2.4. Mahalle ve Sokaklar

Mahalle aileden sonra aidiyetin kurulduğu, sosyalleşme, yönetim, güvenlik, temizlik gibi

ortak sorumlulukların sağlandığı şehrin bir bölümüdür. Kırım coğrafyasındaki mahalle

yapısı da Osmanlıdaki yapı ile paralellik arz etmektedir. Mahallelerin merkezlerinde de

şehir merkezlerinde olduğu gibi mescit, cami, hamam, çeşme gibi yapılar bulunmaktadır.

Mahallelerin isimleri çoğu zaman aynı yerde inşa edilen vakıflarla da benzerdir. Kuba’da

bulunan Sehrab Efendi Mahallesi ve Hacı Mescid mahallesi, Hacı Mevleş ve Hacı Ali

Mescidi mahallesi bunlara birer örnektir. Birçok sicilde karşımıza çıkan Sehrab Efendi

şehrin ileri gelenlerindendir. Aynı zamanda vakıf kurucusu olan bu kişilerin kurmuş

oldukları vakıflar mahalle ile aynı ismi taşımaktadır. Mahallenin merkezi olan cami ve

mescitlerin inşa görevi devlet tarafından bu şahıslara verildiği tahmin edilmektedir

39

.

Şahıs isimlerinin yanı sıra dini ve etnik köken de mahallelerin isimlendirilmesinde başka

bir etkendir. Zimmî nüfusun yoğun olarak yaşadığını tespit ettiğimiz Bahçesaray

kazasında bulunan Çerkes ve Urus ve Ermenî mahallelerinin isimleri bunlara birer

örnektir. Ancak buralarda sadece bu etnik gruba ait kimselerin bulunduğu manasına

gelmemektedir. Müslüman zimmî komşuların bir arada yaşadığı kayıtlarda görülmüştür.

38 Ayrıntılı bilgi için bakınız; Yücel Öztürk, Osmanlı Hakimiyetinde Kefe 1475-1600, Ömer Bıyık, Osmanlı Yönetiminde Kırım ( 1600-1774).

39 Yücel Öztürk, Osmanlı Hakimiyetinde Kefe 1475-1600, s. 251.

(32)

22

Tablo 4

Sicillere Yansıyan Mahalleler

Bakkal Murat (Salacak)

Cami-i Şerîf (Bahçesaray)

Çerkes Mahallesi (Bahçesaray) Hacı Ali Mescidi

(Bahçesaray) Hacı Mevleş Hacı Mescidi

(Kuba)

Kuba Masar

(Alma)

Sehrab Efendi (Kuba)

Sulu Kuba Urus Yeni mahalle

Cami-i Kebîr Salacak Mahmiye-i camiʻ ehl-i

... mahallesi Fehmi(Ferhan) Efendi

(Bahçesaray)

Medrese-i muᶜazzama

(Salacak) Hüseyin Efendi (Kuba) Ermeni Mahallesi

Osmanlı Devleti’nde Anadolu’nun çeşitli yerlerinden göç edip Kırım’da aynı bölgelere

yerleşerek; Sinop, Kastamonu, Konya, Tosya, Edirne, Amasya ve Bolu gibi geldikleri

yerlerin isimlerini taşıyanlar oldukça fazladır

40

. Ancak biz Kırım’da bu ismi taşıyan

mahalle, köy veya herhangi bir yerleşim yerine rastlamadık. Kasaba bölümünde

değinildiği gibi sicillerde geçen Kastamonu, Sinop, Tophane, Galata gibi yer isimleri

doğrudan Anadolu'daki yer isimlerini bildirmektedir.

Sokaklar ise mahallelerin içinde daha küçük yerleşim birimleridir. Alma’da satışı yapılan

bir bağın sınırlarını belirtmek için yapılan tarif sırasında bağın güneyinde bulunan

sokağın isminin Bogaz olduğu tespit edilmiştir

41

.

2.5. Coğrafi Mevki ve Nehirler

İncelenen defterde kaza, köy, kasaba, mahalle ve sokak haricinde çeşitli coğrafi mevki

isimleri de tespit edilmiştir. Bunlar içinde Kırım coğrafyasına hayat veren büyük nehirler

ve çaylar olduğu gibi köprü, yol, ova, vadi gibi mevkiler ve Devlet Gazi Atalık Kışlası

gibi çiftlik olduklarını tahmin ettiğimiz büyük araziler de vardır. Bu yerlerin isimleri

mahkeme görevlileri tarafından arazi sınırlarının belirlendiği, bağ, bahçe gibi gayrı

menkul işlemlerinin yapıldığı ve muhallefat kayıtlarının tutulduğu varaklarda daha çok

40 Nuri Kavak,

Kırım Tatarlarında Mahalle Kültürü

, Bilig, S. 55, Ankara Güz/2010 , s. 96

41 KKD, 3b/20-3

(33)

23

karşımıza çıkmaktadır. Bu alanların çevrelerindeki akarsuların da etkisiyle ziraat yapılan

verilen topraklar olduğu anlaşılmaktadır. Evliya Çelebi’ye göre; Bahçesaray çevresinde

toplam 9 bin adet cennet bağları vardır. Ancak Bacı bağları, Süren bağları, Kazıklı Özek

bağları ve Balbek bağlarının bulunduğu semtler ılıman olduğu için üzümleri de

lezzetlidir

42

. İncelediğimiz sicillerde yerleşim yerinden ziyade bağlık arazilerin yoğun

olduğu bir yer olarak Balbek Vadisi ve mevkilerinin isimleri çok sık geçmektedir.

Bölgeye ait diğer defterler de okunduğu takdirde buranın topografyasını çıkarmak ve 17.

yüzyıl haritasını çizmek mümkün olacaktır.

Zirai alanlarla çevrili Balbek vadisine ait yer isimleri isimleri şunlardır: Ağaç Köprü, Taş

Köprü, Kamışlı Ağzı, Beşyol Ağzı, Yeni Dünya.

Bazı mevkilerin bulunduğu yerlerin tarifi “ Ağaç köprü kurbu nehr-i Kabardi yakınında

”gibi açık olarak verilirken bazıları da Ösekli yeri, Balta Çukrak mevkii gibi sadece isim

olarak geçtiği için bunların bulunduğu konumları net olarak ortaya koymak mümkün

olmamaktadır.

Defterde adı geçen diğer coğrafi mevki ve mevziler şunlardır:

 Ak Yar

 Akkar

 Akyar altı

 Balta Çokrak

 Beş Yol Ağzı

 Büyük Aşma

 Çayırın su başı

 Devlet Gazi Atalık kışlası

 Emir Dedelik

 Göke yolu

 Gül bahçe

 Kara Ağaç

 Orta Sala

42 Evliya Çelebi, Seyahatname, s. 524.

Referanslar

Benzer Belgeler

Oldur ki Bağcesaray kazâsına tâbi‘ karye-i elma sâkinlerinden olup Bahâdır Ağa bin Nûâr Ağa nâm kimesne kıbelinden Yusuf bin Abdullah ve Hâcı Murdâr

Bu çalışmada, Mirza Haydar Duğlat Babür’ün teyzesinin oğlu, Sultan Said Han’ın yardımcısı ve Keşmir fatihi kimliğinden farklı olarak birey ve tarihçi

Dünya Savaşı Kırım Tatarlarının durumunu ele alan Kırım Kan Ağlıyor romanında, Yavuz Bahadıroğlu Kızıl Orduda savaşmasına rağmen sırf Kırım

Oldur ki Abdu’r-rahman el-Hâc mahfel-i kazâ-yı celilü’l kadrde Üftade nâm cariye mahzarında takrîr-i güftâr idüb iş bu Üftade benim babam merhûm Ali’nin

Oldur ki Hasan Beşe ibn Hüdavirdi meclis-i şer'e Mustafa bin Muhammed'e ihzâr idüp mezûr Mustafa'da altı gurûş kefil-i bi'l mâl oldugu cihetinden ve üç yüz akçe dahi ciheti

Oldur ki bundan akdem elinde ...ve çenesi altında ve kafasında kılıç yarası ile Sayime nâm hatunun mülk-i mahsûsunda cerîhan katîl bulunan Rabia binti Halil nâm

Abıldacan Akmataliyev ile Aynek Cay- nakova'nın yayma hazırladıklan "Sarıncı, Bököy-Cafigıl Mırzı " adlı kitabın 375-446 sayfalarında yer alan bu destandan

Yukarıdaki kayaçların ait oldukları grup eşleştirme- sinin aşağıdakilerden hangisi olduğu söylenebilir? I II III A) Başkalaşım Organik Tortul